-
Şerhul Emali Yeni Dizgi Tahkikli
Dav’ül-Meâlî (Şerhul-Emâlî), Molla Ali el-Kârî’nin kadim akide manzumelerinden Bed’ü’l-Emâlî üzerine özlü bir şekilde kaleme aldığı meşhur şerhtir. Bu nadide eser, Ehl-i Sünnet’in Mâtürîdî ekolünün görüşlerini muhtasar bir şekilde anlatmakta olup, asırlar boyunca İslam dünyasının çeşitli yerlerinde ve özellikle medreselerde ders kitabı olarak günümüze değin okutula gelmiştir.
145.00 ₺ -
İslamın İtikad Esasları
Dünya ve âhiret saâdetini temin etme düşüncesinde olan her Müslüman için en zarurî şey, önce “Usûlü’d-Dîn” (dinin asılları) denilen akâid esaslarını doğru bir şekilde öğrenmek, daha sonra da onları, kalben tasdik/iman ederek itikad haline getirmektir. Bidatlerin karanlığının her yeri kapladığı, bir kısım Müslümanların bidat denizinin dalgalarında boğulduğu bu devirde İslâm’ın İtikad Esaslarının sahih olarak bilinmesi oldukça önemlidir. Ayıca bir Müslümanın ilminin ve amelinin kendine fayda vermesi, Ashâb-ı Kiramdan itibaren Ehl-i Sünnet ve Cemâat ulemâsı tarafından sonraki nesillere intikal ettirilen itikad esaslarına tamamen inanmaya bağlıdır. Bu sebeple çalışmamızda, İslâm’ın İtikad Esaslarının doğru ve anlaşılır bir şekilde günümüz okuyucusunun istifadesine sunulması hedeflenmiştir.
170.00 ₺ -
Davul Meali Şerhül Emali
el-Emâlî, ünlü Mâtürîdî kelâmcısı, Hanefî fakîhi ve muhaddis Sirâcüddîn Alî b. Osmân el-Ûşî (ö. 575/1179) rahmetullahi aleyh’in Mâtürîdiyye akâidine dâir kaleme aldığı ve kendisi tarafından el-Emâlî diye isimlendirilen daha çok bu adla meşhur olan manzum risâledir. Beyitlerinin nihâyeti “lâm” harfiyle bittiği için el-Kasîdetü’l-lâmiyye fi’t-tevhîd, ilk beytine atfen Kasîdetü yekūlü’l-ʿabd veya Bedʾü’l-emâlî şeklinde tanınmıştır. Kasîdetü’l-emâlî manzum olması ve iman esaslarını özlü bir şekilde ihtiva etmesi sebebiyle eğitim- öğrenim noktasında medrese talebelerine ezberleme açısından kolaylık sağlamıştır. Bu kıymetli Mâtürîdî akâid risâlesi, medreselerin ilk sınıflarında okutulan akâid metinleri arasında çok rağbet görmüş, üzerinde bir çok âlim tarafından tercüme ve şerh yapılmıştır. Bu şerhler arasında Hanefî fakîhi, muhaddis, müfessir ve kıraat âlimi asrının müceddidi Molla Alî b. Sultân Muhammed el-Kârî ((ö. 1014/1605) rahmetullahi aleyh tarafından te’lîf edilen Davʾü’l-meʿâlî fî şerhi Bedʾi’l-emâlî ismiyle tanınan eser el-Emâlî’nin en meşhur ve en çok rağbet edilip medreselerde ve halka meclislerinde okunan okutulan şerhlerinden biridir. Pek çok yazma nüshası ve tahkîk çalışması bulunan eser birçok defa basılmıştır. Bu eserde Molla Ali rahmetullahi aleyh, engin ilmi, seci’li ve veciz üslûbuyla kelâm ve İslâm akâidinin ana konuları olan ilâhiyyât, nübüvvât ve sem‘iyyât ile diğer bazı akâide dâir meseleleri ele almış ve Ehl-i sünnet’e muhalif görüşler ileri süren bid’at fırkalara karşı itiraz ve tenkitleri âyet-i kerîme ve ehâdîs-i Nebeviyye’den delillerle ifâde etmiştir. Her beytin şerhini yaparken beyitte geçen kelime anlamları üzerinde durmuş ve ince gramer tahlilleri yapmıştır. Cenâb-ı Hak sayılamayacak kadar güzellik ve özellikleri barındıran bu mübârek eseri dalâlet, felâket ve fitne asrında okuyup istifâde ve istifâza etmeyi ve imânımızı muhafaza etmeyi cümle ihvân-ı kirâma ve taleb-i ulûma lütfeylesin.
99.90 ₺ -
Şerhül Akidetit Tahavi Baberti
İmam Allâme Ekmeleddin el-Bâbertînin Şerhu’l-Akideti’t-Tahaviyye İsimli Eseri Ekmelüddîn Muhammed b. Mahmûd b. Ahmed el-Bâbertî er-Rûmî el-Mısrî (ö. 786/1384) 710 yılından sonra Bayburt’ta dünyaya gelen ve tahsil hayatına Anadolu’da başlayan İmam Bâbertî daha sonra Halep’e, oradan (740’tan [1339] sonra) Kahire’ye giderek Kâkî, Ebû Hayyân el-Endelüsî, Mahmûd b. Abdurrahman el-İsfahânî ve İbn Kudâme el-Makdisî gibi meşhur âlimlerden ders okudu. Fıkıh ilminde hocası olan Kâkî kanalıyla Ebû Yûsuf’a kadar uzanan bir zincir içinde yer almaktadır. İmam Bâbertî’nin tefsir, fıkıh, hadis, kelâm ve usûl ilimlerinde, ayrıca Arap dili ve edebiyatına dair kırkı aşkın eseri bulunmaktadır. Aralarında Seyyid Şerîf el-Cürcânî, Molla Fenârî ve Bedreddin Simâvî gibi tanınmış âlimlerin de bulunduğu birçok talebe yetiştirmiştir. Hanefî mezhebinin muhakkik âlimleri arasında önemli bir yere sahiptir. el-Akîdetü’t-Tahâviyye El-Akîdetü’t-Tahâviyye, Ebû Hanîfe (ö. 150/767) ile talebeleri Ebû Yûsuf (ö. 182/798) ve Muhammed eş-Şeybânî (ö. 189/805)’nin görüşleri esas alınarak telif edilen bu eser Hanefî fakihlerinden Ebû Ca‘fer Ahmed b. Muhammed b. Selâme et-Tahâvî (ö. 321/933) tarafından kaleme alınmıştır. İmam Bâbertî, bu eseri “Şerḥu ʿAḳīdeti Ehli’s-sünne ve’l-cemâʿa” ismiyle şerh etmiştir. Bu eser kelâm ve akaidle ilgili dokuz telifinden en önemlisidir. Bâbertî, aynı zamanda Mâtürîdî itikad ekolünün en güçlü muhakkik ve sarihlerinden biridir. İmam Bâbertî (rah) bu eserinde; İmam Tahavî’nin selef akidesine dair veciz ifadelerini, İmam Maturîdî geleneği çizgisinde tafsilata girmeden şerh etmiştir. Başta Mu’tezile, Mürcie, Haricî ve Şia gibi ehli-i bid’at mezheplere karşı naklî ve aklî delillerle Ehl-i sünnetin görüşlerini müdafaa etmiştir. Ayrıca İhtilaflı bazı kelamî meselelerde Eş’arî ve müfrit Hanbelîlerin görüşlerini reddetmiştir. Günümüzde Arap ülkelerinde İbn Teymiyye ve İbn Kayyim’in “Uluv nazariyesi; Allah’a mekân İsnadı” vb. görüşlerine göre telif edilen ve İmam Tahavî başta olmak üzere yer yer ehli sünnet âlimlerine bir reddiye mahiyetinde yazılan İbn Ebi’l-İz‘in (ö.792) “Şerhu’l-Akidetü’t-Tahaviyye” isimli şerhidir. Son derece sakıncalı olan bu eser Vehhâbiler tarafından terviç edilmektedir. Ve Ehli sünnet itikadının birçok meselesine aykırı görüşler ihtiva etmektedir. İmam Bâbertî’nin şerhi günümüz ilim talebelerinin Ehlisünnet akidesini en sahih bir şekilde öğrenebilecekleri ve muhalif görüşlere karşı okunması gereken en önemli şerhlerin başında gelmektedir.
140.00 ₺ -
İslam Akaidi Hayati Ülkü
Akaid kelimesi; akide kelimesinin çoğuludur. Akîde kelimesi de sözlükte; "gönülden bağlanılan, düğüm atmışcasına sağlam inanılan şey" demektir. Dini literatürde akîde; "inanılması zorunlu olan ilke" (iman esası), çoğulu olan akaid kelimesi ise "İslam dininde inanılması farz olan hususlar, iman esasları, dinin temel kural ve hükümleri" anlamına gelmektedir. Buna göre, dinin temel kural ve hükümlerini oluşturan iman esaslarından bahseden ilme de akaid ilmi denir. İslam akaidinin ilk ve en önemli kaynağı Kur'an-ı Kerîm, daha sonra da sahih hadislerdir. İslam akaidini oluşturan esaslar, Kur'an-ı Kerîm' de ve hadislerde hiçbir yoruma mahal bırakmayacak şekilde açık ve sade olarak yer almıştır. İslam akaidini oluşturan esaslar, hem kesin delile dayanmaktadır hem de apaçıktır. Zamana, mekana, fert ve toplumlara göre değişiklik göstermez. Bu hükümler bir bütün teşkil edip, bölünme kabul etmezler. Yani bir kısmına inanıp bir kısmına inanmamak söz konusu olamaz. Akaidin konusu; " Amentü " cümlesinde toplanır. Buna göre akaid, konu olarak Allah Teala' nın varlığına ve birliğine, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe, kadere, hayır ve şerrin Allah Teala' dan olduğuna inanmayı ele alır. Bunlara imanın nasıl ve ne şekilde olacağını Kur'an-ı Kerim ve hadis-i şeriflerden deliller getirerek gösterir. Akaidin gayesi; konusundan da anlaşılacağı gibi insanları hidayete eriştirmektir.
174.00 ₺ -
Şerhül Emali Yeni Dizgi
Molla Ali el-Kârî’nin (rahimehullâh), kadim akide manzumelerinden “Bed’ü’l-Emâlî” üzerine yazdığı “Dav’u’l-Me‘âlî” ismindeki meşhur şerh, üç yazma nüshaya mukabele edilerek hazırlanmıştır. Ömer Faruk Korkmaz hocaefendi tarafından önemli dipnotların eklendiği eser
180.00 ₺ -
Şerhül Akidetüt Tahavi Merydani
Abdülganî b. Tâlib b. Hammâde el-Meydânî el-Guneymî ed-Dımaşki (ö. 1298/1881). el-Meydânî 1222 (1807) yılında Dımaşk'ın Meydan semtinde doğdu. 1244-1252 (1828-1836) yılları arasında hizmetinde bulunduğu Hanefî âlimi Muhammed Emîn İbn Âbidîn'den fıkıh, usul, hadis ve Arapça dersleri aldı. Kıymetli eserler vermiş bunlardan biri Hanefî fakihlerinden Ebû Ca'fer Ahmed b. Muhammed b. Selâme et-Tahâvî'nin (ö. 321/933) akaide dair risâlesine yazmış olduğu şerh “Şerhu'l-Akideti't-Tahâviyye”dir.
90.00 ₺ -
Mutünul Akaid Arapça
Bu eserde Akâid konusunda beş temel metin bir kitap haline getirilmiş ve dipnotlarla zenginleştirilmiştir. 1. el-Fıkhü’l-ekber: Ebû Hanîfe Nu‘mân b. Sâbit b. Zûtâ b. Mâh (ö. 150/767) 2. el-Akidetü’t-Tahâviyye: Ebû Ca‘fer Ahmed b. Muhammed b. Selâme el-Ezdî el-Hacrî el-Mısrî et-Tahâvî (ö. 321/933) 3. Akâidü’n-Nesefî: Ebû Hafs Necmüddîn Ömer b. Muhammed b. Ahmed en-Nesefî es-Semerkandî (ö. 537/1142) 4. Bedʾü’l-Emâlî: Ali b. Osman el-Ûşî’nin (ö. 575/1179 [?]). 5. es-Sevâdü’l-Aʿzam: Ebü’l-Kâsım İshâk b. Muhammed b. İsmâîl el-Kâdî el-Hakîm es-Semerkandî (ö. 342/953).
180.00 ₺ -
Şerhül Emali Tercümesi Kelime Manalı
Resûlüllâh Efendimiz (sallallâhu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur: “Ferâizi öğrenin ve insanlara öğretin, çünkü ferâiz ilmin yarısıdır.” (İbn Mâce, Ferâiz, 1) İslâm miras hukukundan bahseden “Ferâiz” ilmine dair kütüphanelerimizde birçok yazma ve matbu eser bulunmaktadır. Bu alanda yazılmış klasik Arapça metinlerden en meşhuru Hanefî fukahâsından Muhammed Secâvendî’nin (rahimehullâh) telif etmiş olduğu el-Ferâizü’s-Sirâciyye isimli eserdir. Yüzyıllardır medreselerde okutulan eser üzerine birçok şerh ve tercüme çalışması yapılmıştır. el-Ferâizü’s-Sirâciyye metni ve tercümesinin birlikte sunulmasının yanı sıra meselelerin şemalarla açıklandığı bu çalışmamızın, İslâm miras hukukunda bilgi edinmek isteyenler için faydalı olacağı ümidindeyiz.
80.00 ₺ -
-
Merakıs Saadat Akaid Hanefi Fıkhı
Bir müslümanın ebedî saadeti elde etmek için akidesini sahih ve sağlam bir zemine oturtması; temizlik, abdest, namaz, zekât, oruç ve hac gibi fıkhî konuları bilmesi gerekir. Böyle güzel bir amacı ve ihtiyacı gözeterek asırlardır İslâm âleminde sayısız eser kaleme alınmıştır. Bu kadim kitaplardan biri olan Merâkı’s-Saadât da hacim itibariyle küçük fakat akaid ve fıkıhla ilgili konuları veciz bir şekilde ele alması yönüyle oldukça önemlidir. Arapça aslı ve tercümesiyle birlikte titiz bir çalışmayla hazırlanan bu kıymetli eser, müslüman şahsiyetin bilmesi gereken temel konuları aktarıyor. Hanefî mezhebinin büyük fakihlerinden İmam Şürünbülâlî’nin (rah.) kaleme aldığı, Harun Tanır ve Yusuf Bozkurt’un tercüme ettiği Merâkı’s-Saadât Semerkand Yayınları’ndan çıktı.
184.80 ₺ -
-
İslami Açıdan Kadın
Sevgi ve mutluluğun kaynağı kadın. Huzurlu bir yuvada âhirete uzanan kutlu yürüyüşün sembolü anne... Babaların yorgunluklarını, çocukların hırçınlıklarını sabırla eriten fazilet timsali. Şefkatli bakışları muhabbet hâlesi. Osman Ersan; Fatihler, Yavuzlar yetiştirmeye namzed valide sultanlar inşasına katkıda bulunmayı amaç edinmiş. Muhterem Osman Nuri Topbaş Hoca Efendi'nin pek kıymetli takdimi, bu kutlu yürüyüşü ayrıca tenvir ediyor. Kitap, kızlarımızın gelecekte şuurlu birer müslüman hanım olmaları için gerekli kalbîve zihnî donanımı özet olarak veriyor.
49.00 ₺ -
Kuran Aynasında İnsan
Kur’ân’da insana ilişkin çizilen kişilik tipleri var; Mü’min, münkir, kâfir, münâfık, müşrik, mürted. Kur’ân’da bunların özellikleri belirtiliyor. İnsan kendi hayatına ve kişiliğine bakıyor ve bu özelliklerden oraya hangisinin yansıdığını görüyor. Eğer îman hassâsiyetinde ise, kişiliğini tüm diğer kişilik tiplerinin özelliklerinden arındırmaya çalışıyor. Kişiliğine inkârdan, şirkten, nifaktan, irtidattan ve nihayet küfürden bir nokta düşmemesi için gayret sarf ediyor. Bundan dolayı Kur’ân’ı hep okumak lazım. Rabbimizin bir çağrısı olarak Kur’ân bize sesleniyor. Kur’ân, bizi bir çizgide tutmak için var, Rabbimizin kopmaz ipi olarak var, Rasûlullah Efendimizin bizi kurtarmak üzere bıraktığı emaneti olarak var. Rabbimizin huzuruna, kire pasa bulaşmış olarak değil, tevhid çağlayanında yıkanmış berrak bir kişilikle çıkmak lazım. Hep kalp sınavındayız ya... İçimizdeki o küçük et parçasının -kişilik merkezinin- derdine düşmüşüz ya... Rabbim bizleri nifak-inkâr iklimlerinde savrulmaktan korusun. Îmanda derinleşenlerden eylesin. Âmin…
343.00 ₺ -
Kelime-i Tevhidin Sırları
Kelime-i tevhid ile ilgili olarak birçok risale kaleme alınmıştır. Bunların bir kısmı kelime-i tevhidi ağırlıklı olarak gramer açısından incelemiş ve bu sırada ulûhiyyetle ilgili meseleler hakkında genel bilgiler vermişlerdir. Bazıları doğrudan bir akaid kitabı niteliği taşımaktadır. Fahreddin er- Râzî’nin "Esrâru’t-Tenzil ve Esraru’t- Te’vil” adlı, çevirisini sunduğumuz ve Kelime-i Tevhidin Sırları olarak isimlendirdiğimiz bu eseri, yukarıda zikrettiğimiz kelime-i tevhidin farklı özelliklerini konu edinen eserlerin pek çok özelliğini kapsamaktadır.
68.00 ₺ -
İslam Akaidi ve Kelam
İslâm'ın esasları, usûlü'd-dîn ve furûu'd-dîn olarak iki kısma ayrılır ve usûlü'd-dîn'e kalbin kesin olarak inanması/bağlanması manasına gelen akîde/akâid denir. Akâid, İslâm'ın kalben tasdiki zarurî olan itikad esaslarını ihtiva eder. Kelâm ise aklî ve naklî delillerle akâid esaslarını geniş olarak izah edip, muhaliflerin görüşlerini reddetmeyi esas alan bir ilimdir. Önceki ulemânın mum ışığında yazdığı eserler temel alınarak hazırlanan bu çalışmada, yeni gündeme gelen itikadî meselelerle alakalı olarak muâsır kaynaklara da müracaat edilmiştir. Elinizdeki bu eserin güncel kelâm kitaplardan en önemli farkı, bidat fırkaların görüşleri nakledilirken ilgili meselede Ehl-i sünnet'in görüşüne de yer verilerek, okuyucunun daha sağlıklı bilgi almasına imkan sağlanmasıdır.
195.00 ₺ -
Kuranı Kerim ve Meali Orta Boy
Akaid kelimesi; akide kelimesinin çoğuludur. Akîde kelimesi de sözlükte; "gönülden bağlanılan, düğüm atmışcasına sağlam inanılan şey" demektir. Dini literatürde akîde; "inanılması zorunlu olan ilke" (iman esası), çoğulu olan akaid kelimesi ise "İslam dininde inanılması farz olan hususlar, iman esasları, dinin temel kural ve hükümleri" anlamına gelmektedir. Buna göre, dinin temel kural ve hükümlerini oluşturan iman esaslarından bahseden ilme de akaid ilmi denir. İslam akaidinin ilk ve en önemli kaynağı Kur'an-ı Kerîm, daha sonra da sahih hadislerdir. İslam akaidini oluşturan esaslar, Kur'an-ı Kerîm' de ve hadislerde hiçbir yoruma mahal bırakmayacak şekilde açık ve sade olarak yer almıştır. İslam akaidini oluşturan esaslar, hem kesin delile dayanmaktadır hem de apaçıktır. Zamana, mekana, fert ve toplumlara göre değişiklik göstermez. Bu hükümler bir bütün teşkil edip, bölünme kabul etmezler. Yani bir kısmına inanıp bir kısmına inanmamak söz konusu olamaz. Akaidin konusu; " Amentü " cümlesinde toplanır. Buna göre akaid, konu olarak Allah Teala' nın varlığına ve birliğine, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe, kadere, hayır ve şerrin Allah Teala' dan olduğuna inanmayı ele alır. Bunlara imanın nasıl ve ne şekilde olacağını Kur'an-ı Kerim ve hadis-i şeriflerden deliller getirerek gösterir. Akaidin gayesi; konusundan da anlaşılacağı gibi insanları hidayete eriştirmektir
180.00 ₺ -
Kelam İlmine Giriş Tenhikul Kelam
Abdullatif Harputi (1842-1916), dirayetli bir kelâm âlimidir. İlk derslerini, Harput Müftüsü Ömer Naimi Efendi 'den almıştır. Sonra Istanbul'a giderek Fatih medre-selerine devam etmiş, devrin müderris ve âlimlerin huzurunda icazet almak sure-tiyle erken bir yaşta "Beyazıt Medresesi " dersiamlığına atanmıştır. Onun bu ilmi otoritesi, Medresetü'l Vaizin ve Osmanlı Dârül Fünfın gibi devrin önemli ilim merkezlerinde müderrislik yapmasına imkân sağlamıştır. Hayatı 19. Asrın sonu ile 20. asrın başına tekabül eden Harputi , yenilikçi bir anla-yışla "Yeni Devir İlm-i Kelâm" öncülerinin arasına girmiştir. Nitekim "Tenkıhu'l Kelâm F'i Akâid-i Ehli'l- İslâm" adlı eserini telif ederken dönemin itikad, ahlak, felsefe, sosyal ve kültürel yapısına dikkat çekerek şöyle demiştir: "Daru'l-Fünğn-ı Osmaniye'de Kelâm İlmini tedrisle görevlendirildiğimde, dinin esas inançlarını içeren, inatçı ve çağdaş dinsizlere karşı koyan bir kitap arayışına girdim. Geçmiş Ehl-i Sünnet kelamcılarına ait böyle bir kitaba rastlamadım. Kelâm ilmi duruma ve konuma göre tedvin edilmelidir. İşte bunlar, beni tedris ve müzakere ortamında böyle bir kitabı yazmaya sevk etti. Bunu hak olan dinimizi ve doğru olan kitabı-mız', hile ve saptırma yoluyla savaşanların saldırısına karşı savunmak için yaptım. İslam inanç esaslarımızı, sahih kelâm kitaplarından derleme yoluna gittim. Sonuçta kitap, içerdiği konular bakımından çağdaş dinsizleri tenkit konusunda akıl sahiplerine örnek olabilecek bir şekle geldi."
174.00 ₺ -
Mağaradan Arşa
Nasıl ki Ashabı Kehf bir mağaraya sığınarak Arşa yükselmiş ve Allah Teala onları kıyamete kadar peygamberlerin dahi hepsinin adını koymadığı kitabına sure ismi olarak koymuş, yüceltmiş ve bütün gençlerin örneği yapmışsa bu demektir ki ey genç kardeşlerim ve bacılarım; Allah size tıpkı namazda Fatihayı unutmamanızı buyurduğu gibi her cuma günü on ayetini okumayı buyurduğu Kehf suresini de unutmamanızı istiyor demektir. Onlar İsa aleyhisselama iman etmiş delikanlılardı. Jüpiterin ilah olmadığını söyledikleri için zamanlarının jandarma-polisiyle kovalandılar. Bugünün gençlerini de Allah, Kehf suresinde delikanlı olmanın en güzel örneğini veren bu yedi adamı taklit etmeye çağırıyor. Onları saray zevki hapsetmek istiyordu; sizi de diplomalar, şehvetiniz, internet hapsetmek istiyor. Onların putu saraydı, sizin veya başka bir neslin putu değişebilir; ama Allah aynı Allah, imtihan aynı imtihandır. Allahı arıyor ve onun cennetine girmek istiyorsanız, kıyamet günü herkesin liderleriyle ve hayran olduklarıyla çağrıldığı anda dizi-film aktörleriyle dirilenler olacağı gibi siz de üç yüz yıl uyumuşlarla dirilmek arzusundaysanız; bu kimseler aynanın karşısında saatler geçirenler ya da bir böcek maruz kalsa zehirleneceği kadar yoğun parfüm kullananlar, merhaba demek için açtığı telefonu namaz vakti geçtiği hâlde hâlâ kapatmayanlar olmayacaktır herhalde...
63.00 ₺ -
Bilgi Üzere İman
Bu eserde: Allah Teâlâ'nın sıfatları, Peygamberlerin sıfatları ve Peygamberimiz'e has sıfatlar, İslam Dîninin beş esası: İtikad, ibadetler, muamele = kullar arasındaki alışverişler, hududlar = cezalar, âdablar, İbadetin manası, Tevhîdin manası Sırât-i müstakîm'in manası, Kul hayr ve şerden hangisini seçerse, Allah Teâlâ'nın da kulunu ona muvaffak edeceği, Rabb'imize, Peygamberimiz'e, ana babamıza, idarecilerimize saygının manası, Akrabalarımızın hakları, Öncelikle sakınmamız gereken Dînî yasaklar öz olarak açıklanmaktadır.
37.50 ₺ -
Bedu-l Emali Şerhi
Bu risâlenin giriş kısmında Müellif, eseri tanıtmaktadır: “Allah Teâlâ Zülcelal Hazretleri'ne hamd-u senâ olsun. Rasûlü'ne, âline, ashâbına ve ardınca gidenlere salât-u selamlar olsun. Zamanımızda itikadlar son derece sarsıldığı için kadın olsun erkek olsun bir Mü'minin, her şeyden evvel itikâdını Ehli Sünnet vel'Cemaate göre tashih etmesi, sonra çocuklarına da talim etmesi farzdır, hatta her farzdan önce farzdır. İmam-ı A'zam'dan itibaren zaman zaman Ehli Sünnet'ten büyük âlimler, Ehli Sünnet itikadını özetlemektedirler; Hicrî 569'da vefat eden İmam Sirâceddîn Ali bin Osman el-Ûşî el-Ferğânî de onlardan biridir. Çocuklarımıza ezberlemesi kolay olur umuduyla İmam Ûşî'nin “Bed'u-l-Emâlî Manzûmesi”ni terceme ve şerhetmeyi vazife gördüm. Tashîh-i itikad için “Şübheden Hakîkate”, “Tek Çare” ve “Şuur” adlı eserlerimizde ortalama teferruatla bilgiler yazmıştım. Bu risâlede ise bu üç eserin özetini, tashîh-i itikad için tayin edilen, İmam Ûşî'nin “Bed'u-l -Emâlî Manzûmesi = Kâside-i Lâmiye”sinin Arabîsinin kalıbında tekrar yazarak terceme ve şerhettim ve iki kere de tashîh ettim. Ayrıca Mekteb-i Sultâniyye'nin bidâyetinden itibaren nihayete kadar maarifin düstur tayin ettiği, Hicrî 1320'de vefat eden Yanya'lı Şeyh Hâfız Refi' Efendi'nin Türkçe manzum tercemesini de başına ekledim. Ehli Sünnet vel'Cemaatin itikadını öğretmeye tekeffül eden Refi' Efendi, Mekteb-i Sultâniyye'nin bidayetinde bu manzumeyi çocuklara ezberletiyordu; Rüşdiye ve A'dâdiyye mekteblerinde dahi Hâfız'ın yazmış olduğu “Kasİde-i Emâlî Türkçe Terceme-i Manzûmesi ve Şerhi” risâlesi ezberletiliyordu. Daha önce Sevgi Bağı'yla birlikte neşrettiğimiz “Bed'ul-Emâlî Şerhi” risâlesini şimdi de müstakil olarak basıyoruz. Tevfîk Allah Teâlâ'dandır.” Daha geniş olarak Müellif'in “İttibâ' Ehli Sünnete'dir” eserinde şerhedilen Bed'-ul-Emâlî Manzûmesi'nin içerdiği inanç meselelerini iyice bellemek, anlamak için bu küçük risâlenin, her zaman yanımızda bulundurup boş kaldıkça okuyabileceğimiz bir cep kitabı olarak çok faideli olacağına inanıyoruz.
37.50 ₺ -
Tahavi Şerhi Baberti Tercümesi
İlimlerin en üstünü; her bilginin aslı, her saadetin kaynağı olan ma‘rifetullahtan bahseden akâid ilmidir. Zira Allah Teâlâ’nın şu âyet-i kerîmesinin ifade ettiği gibi cinler ve insanlar ancak Allah Teâlâ’yı bilmeleri için yaratılmışlardır: “Cinleri ve insanları ancak Bana kulluk etsinler diye yarattım.” [Zâriyât Sûresi, 56] İmâm Tahâvî’ye (rahimehullâh) ait olan bu akîde metni, akâide dair kaleme alınan eski eserlerden birisidir. Başta tevhid olmak üzere, icmâlî olarak inanç meselelerini ele alan bu eserin en yaygın şerhlerinden birisi Ekmelüddîn Bâbertî’nin (rahimehullâh) şerhidir. Metin ve şerhin iki ayrı tasnifle tercüme edildiği ve kapalı yerlerin dipnotlarla açıklandığı bu eser Ehl-i Sünnet neşriyat dünyasına kazandırılan önemli çalışmalardandır. Tahavi Tercümesi Baberti Tercümesi
95.00 ₺ -
Maturidiyye Akaidi
Mâtürîdiyye Akaidi adı altında istifadeye sunduğumuz eser, Hanefiyye ve Mâtürîdiyye âlimlerinden Buharalı Nûreddin es-Sâbûnî'nin (ö. 580/1184) el-Bidâye fî usûli'd-dîn isimli kitabıdır. Müellif önce el-Kifâye adıyla hacimli bir eser yazmış, sonra bunu hulâsa ederek el-Bidâye'yi meydana getirmiştir. Bu sebeple kitap takdire şayan bir itina ve dikkat ürünü olmuştur. İncelenmesinden de kolayca anlaşılacağı üzere klasik kelâm kitaplarının hemen bütün konularını içeren eserin dili sağlam, tertibi güzel, ifadesi açıktır. Müellif, kitabında Ehl-i sünnet ve Mâtürîdiyye görüşlerini ispat ve izah ettikten başka, tarafların fikirlerini öz olarak nakletmeye de muvaffak olmuştur. Kitap, Sünnî akaidin en büyük mezhebini teşkil eden Mâtürîdiyye kelâmının, gerek üslûp ve ifade gerek plan ve muhteva bakımından klasik bir eseri konumundadır. Eserin hem Arapça metni hem Türkçe tercümesinin ilim yolcuları için faydalı olacaktır.
251.25 ₺ -
Fıkhul Ekber Şerhi Tercümesi
Kuşkusuz ki en önde gelen vâcip; kişinin leh ve aleyhine olanları bilmesi, Allah Teâlâ’yı isimleri ve yüce sıfatlarıyla bilmesi, zâtı hakkında vâcip, câiz ve mümkün olmayanları bilmesi,Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat akîdesi üzere inancını tashih etmesi ve daima onların yolunda olmasıdır. İman bu şekilde tashih edilmedikçe hiçbir ilmin faydası yoktur. Bu yüzden ahirette kişiyi kurtaracak olan akîdeyi öğrenmek ve Allah Teâlâ’nın mağfiretine sığınmak herkese gereklidir. İmâm Âzam Ebû Hanîfe (rahimehullâh)a nispet edilen el-Fıkhü’l-Ekber kitabı akâid hakkında Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat yolu üzere ilk tasnif edilenler kitaplardandır. Temel akâid meselelerini biraraya getiren eser üzerine birçok şerh çalışması yapılmıştır. Bunlardan birisi de Manisalı âlim Ebu’l-Müntehâ (rahimehullâh)ın şerhidir. Metin ve şerhin tercüme edildiği bu çalışma sadece klasik bir çeviri olmayıp kelâm edebiyatının en önemli eserlerinden referansların bulunduğu kaynak bir kitap niteliğindedir.
75.00 ₺ -
Ehli Sünnet Akaidi Mehmet Zahid Kotku
İman; herkesin bildiği gibi bir itikad, bir inanç ve bir tasdikten ibarettir. Lâkin bütün ibadetlerin başı, kökü, esası ve temelidir; bu olmadıkça hiçbir ibadet sahih ve makbul olamaz. Öyle kuru iman değil, olgun ve kâmil bir iman lazım. Bu da ancak ibadet ve taatlere hem de ihlâsla birlikte devamla mümkündür! Bugün görüyoruz ki birçok insan menfaatleri icabı hemen yön değiştirmektedirler. Akşam müslüman, sabahleyin küfre dönen ne kadar insan ararsın; bunların bir kısmı da hâlâ kendini müslüman sayar; çok acayip! Fikir değişikliği -Allah korusun- hep iman zâfiyetinden ileri gelmektedir.Bugün insan dövme ve öldürme hadiseleri de yine ya tamamen imansızlığın veya çok zayıf bir imanın, amelsiz bir imanın mahsulü olsa gerektir ki müslüman bu gibi cinayetleri katiyen irtikab edemez. Çünkü Müslümanlık tam bir hürriyet dinidir. Müslüman, kimseye ne eliyle ne de diliyle ezâ ve cefâ edemez. Zira bu gibi çirkin hareketler Müslümanlıkta yasaktır, haramdır. Evet, iman başka, amel başka; âmennâ. Lâkin can başka, ceset de başka. Amma ikisi birleşmedikçe hiçbir şey olmaz. Nasıl ki ölümle,can cesetten çıkınca o cesedi hemen mezarlığa götürüp toprağın içine atmaktayız. Çünkü artık işe yaramaz. Neden? Zira asıl olan ruh çıktı, cesedin işi de bitti. Öyle ise aziz ve muhterem kardeşim!İmanını amelsiz bırakma ve bir de imanına zarar verecek olan günahlardan çok sakın. Zira günahların en büyük zararı, kulu Rabbinden uzak etmesidir. Cehennemdeki en büyük azap da kulun Hâlıkından uzak kalmasıdır ki bu azap cehennemin ateşinden yüz binlerce fazladır. Bu dünya dâr-ı imtihândır, burada ne kadar yaşarsan yaşa, sonu ölüm! Ölüm ise mü'min için bir rahmet, bir lütuf ve bir ihsân-ı ilâhîdir. Dinsiz ve imansız için de pek acı bir felaket ve pek büyük bir azaptır. Şimdi fırsat senin elinde! Bu fırsat elinden gitmeden seçeceğin yeri iyi düşün ve bu dünyaya iyi bak ki kimseye kalmamıştır...
129.50 ₺ -
El Milel ven Nihal
EL-MEKTEBETÜ'L-ASRİYYE Ebu'l-Feth Tâceddin Muhammed b. Abdülkerîm Eş-Şeh, ARAPÇA KELAM , KELAM
204.78 ₺