-
İslam Tarihi 2 Cilt Takım
Muhtasar İslâm Tarihi adı altında yazmış olduğum bu eser, İslâm dininin, ne suretle kurulduğunu, hangi prensiplere dayandığını ve ne gibi şartlar altında muhafaza edilmeye gayret sarfedildiğini içine almaktadır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ile ortaya konan İslâm dininin esaslarını anlamak, tefsir ilminin gerektirdiği esbab-ı nüzûl’ ü bilmek ve olayların izahında gereken hakikatleri hadis-i şeriflerle öğrenmek; nihayet, insanın günlük hayatına giren bazı dinî meselelerin menşeini bilmek için Peygamberimizin hayatını iyi bilmek icap etmektedir. Bunu öğrenmeye çalışırken de önce İslâm Peygamberinin yaşadığı devri bir bütün halinde, yani o devri hazırlayan sebepleri, cahiliyye devrinin özelliklerini, geleneklerini ve âdetlerini bilmek; Arapların yaşayışlarını, düşünüşlerini ve sosyal durumlarını incelemek; Arabistan yarımadasının coğrafî, tarihî ve beşerî vaziyetini tetkik etmek ve nihayet Arabistan ve civarındaki dinleri gözden geçirmek icap eder. Bu itibarla, elinizdeki bu eser, Arabistan’ın cahiliyye devrinden başlayarak bugünkü İslâm devletlerine kadar olan bütün İslâm ülkelerinin geçirmiş oldukları tarihî evrimi huzurunuza sunmaktadır.
360.00 ₺ -
Engelli Sahabiler
‘Engelli’ hayatlar, hayatın bir gerçeği. Her çağda ve her toplumda, bu gerçek karşımıza çıkıyor. Peki, Asr-ı Saadet’te durum neydi? Sahabiler arasında, engelliler var mıydı ve onlar hangi sahabilerdi? Engelli sahabiler, neler yaşadı? Peygamber Efendimiz (a.s.m.) ve diğer sahabiler onlara nasıl davrandı, nasıl yaklaştı? Engelli sahabilerin hangisi, hangi alanlarda engelleri aşıp engelsizleri bile geride bıraktılar? Engelli Sahabiler, her çağda ve her toplumda karşımıza çıkan ‘engelliler’ gerçeğine, Asr-ı Saadet’ten ışık tutuyor. Ve hem engelli sahabilerin durumuna, hem Hz. Peygamber’in ve diğer sahabilerin onlara yönelik tutumuna dair örnekler ve ibretler ile, Asr-ı Saadet’ten bugüne iman, sabır ve insanlık mesajı getiriyor...
15.00 ₺ -
Alimlerin Zorlukları ve Erenlerin Edepleri
Âlimlerin Zorlukları ve Erenlerin Edepleri bir iç yolculuğunu, insanın en asli arayışı olan hakikate ulaşmasının menzillerini gösteriyor. Sabırla geçilen merhaleler, ulaşılan menziller yeni dünyaların kapılarını aralıyor. Bir başka açıdan da gönlü berraklaştırmanın, onu her şeyin ayan olacağı bir aynaya dönüştürmenin yollarını gösteriyor. Ve kadim ilkelerden “kendini bil”meyi. Gönlü bütün fazlalıklardan arındırmayı. Niyazi Mısrî, Eşrefoğlu Rumî satırlara eşlik ediyor. Eserin yazarı Selim Divâne, bir ruh işçisi, idrak arındırıcısı, “sahib-i zaman”, divânelerin en akıllısı. Aklını ve kalbini hakikatin hizmetine vermiş bir insan-ı sadık. Hakikati aklının ve gönlünün meşalesi yaparak, insan idrakini öreten perdeleri aralıyor, kabukları kırıyor, Fazlalıklardan arınarak bir öz halinde dile getirdiği düşünceler aydınlanışlar sağlıyor. Hakikatle ilişkisi problemli hale gelmiş günümüz teknoloji-bilim insanına ruhun sesini duyuruyor.
119.00 ₺ -
Ubeydiye Risalesi Dar Geçitleri Aşmak
Ali Behcet Efendi 18. ve 19. yüzyıl tasavvuf tarihinde Nakşilik, Mevlevilik ve Melamet gibi üç tasavvufi anlayışı şahsında temsil eden bir şahsiyettir. Ubeydiye Risalesi, tasavvuf erbabı için bir el kitabı hüviyeti taşımaktadır. Nitekim hakikat yolcuları için uyulması gereken ilkeler ve temel kaidelere yer verilen ilk bölüm mana erleri için rehber niteliğindedir. Nefis, kalp, ruh, gönül, kulluk çeşitleri, tevhit-vahdet, benlikten kurtuluş ile benliğe kapılma, sefer gibi tasavvufun temel kavramları, mana yolcularının geçirdikleri tüm süreçler bu yolun yolcuları için kolay ve anlaşılır bir üslupla ele alınmıştır.
119.00 ₺ -
Kuranı Susturma Projesinin Modern Kisvesi Tarihselcilik
Günümüzde tarihselcilik olarak bilinen yaklaşım asıl itibariyle Batı`dan ithal edilmiştir. Bu yaklaşım modernistler tarafından ilk olarak ülkemiz dışında yayılmış, daha sonra ülkemizdede tartışmalara konu olmuştur. Ancak tefrîâtını kuvvetlendirecek somut bir kriteri bile bulunmayan bu eğilim her seferinde çelişkilere saplanıp kalmıştır. Eserimiz, Batı düşünce dünyasından ithal edildiğini söylediğimiz tarihselciliğin mahiyeti ve reddiyle ilgili malumatı ihtiva etmektedir.
140.00 ₺ -
-
İslamı Böyle Yaşadılar
Eserde, İslâm büyüklerinin yaşantılarından ibret verici kesitler sunulmaktadır.
14.70 ₺ -
İslâm’ın Tebliğ Tarihi
İslâm medeniyeti ve sanat tarihi üzerine yayınları bulunan İngiliz müsteşrik Arnold, bu çalışmasında, İslâm’ı misyonerliğe dayanan dinler arasında sayarak Kur’ân’ın tebliği ve iknayı emrettiğini, din değiştirmelerde şiddeti, zorlamayı yasakladığını dile getirmektedir. Bir tebliğci olarak Hz. Muhammed (s.a.v)’den örnekler verilerek, sonraki dönemlerde İslâm’ın Hıristiyan dünyasında ve diğer dinlerin hâkim olduğu Avrupa, Asya ve Afrika’da yayılışı bir batılıda az görülebilecek tarafsızlıkla anlatılmaktadır. Yazar, Hıristiyan misyonerlerin sürekli tekrarladıkları, “İslâm’ın kılıç zoruyla yayıldığı” iddiasını reddetmekte, insanların Müslüman olmaya karar verirken nelerden etkilendiklerini de araştırmaktadır. Kitap, Hz. Peygamber’den bu yana her zaman ve mekânda mü’minlerin dinî bir vecibe olarak tebliğ faaliyetine devam ettiklerini örnekleriyle yansıtmaktadır. Bu yönüyle kitabın, İslâm’ın yayılış tarihini bütüncül bir bakış açısıyla ele aldığı söylenebilir.
45.00 ₺ -
İslam Tarihi huzur
Bu İslâm Tarihi, tarihî vak’aların kronolojik bir sırayla anlatılmasından ibaret kuru bir tarih kitabı değildir. Tahlilî ve tenkidî bir tarihtir. Bu bakımdan tarihî vak’aların kök sebeplerini açıklayan; dünün, bugünün ve yarının meselelerine çözüm getiren bir eser mahiyetindedir. Eser, bugün İslâm’ı ve İslâm topluluklarını yeniden ve doğru bir surette anlamak ihtiyacında olan Müslüman Türk gençliğine birçok temel gerçekleri tanıtacak, asırlar boyu gizli kalmış ihtilafların içyüzünü gösterecek, bilhassa dinî hiçbir esasa dayanmayan, tamamen siyasi kaynaklı ihtilâfların gerçek yüzünü ve bunların ortadan kaldırılmasının en sağlam yollarını açık seçik ortaya koyacak bir vukuf ve tahlil gücüne sahip bulunmaktadır. Eser, tarihî ihtilafların giderilerek, İslâm birliğinin nasıl sağlanacağının yollarını açık seçik gösterirken, Doğu ve Batının gerçeklerini birleştirerek tevhidçi bir görüşle birleştirici ve bağdaştırıcı bir şekilde bunun esaslarını gelecek nesillere göstermiştir. İslâm’ın tarihinin iyi ve doğru anlaşılmasının, İslâm’ın bugününe ve yarınına en büyük hizmeti yapacağına inandığımız için bu değerli eserin dikkatle okunmasını tavsiye ederiz.
360.00 ₺ -
Hz Hüseyin Ve Kerbela Faciası
"En muteber kaynaklara dayanılarak hazırlanmış olan Hazret-I Hüseyin ve Kerbela Faciası, üç safhada anlatılmış; birinci bölümde Hz. Hüseyin´in doğumu ve çocukluk hayatı, ikinci bölümde Kerbela faciası, sonraki bölümlerde de Kerbela intikamının nasıl alındığı, başka bir deyişle Kerbela sorumlularının başlarına gelenler anlatılmıştır. Kerbela hadisesi, dehşetli olduğu kadar ibretlerle de dolu bir hadise olduğundan, onu kaynaklardan olduğu gibi aktarmaya çalıştık. Bunun için, okuyucular, kitabımızda tarafların birbirlerine karşı olan öfkeli tutum ve davranışlarını, hınçlarını da yer yer göreceklerdir. Bunlar mütalaa edilirken, o günün şartları ve heyecanları gözönünde tutulmalı ve itidal süzgecinden geçirilmelidir.
277.40 ₺ -
Hadis Usulü ve Tarih
Yüce Allah'ın Hz. Peygamber vasıtasıyla insanlara bildirdiği İslâm Dini şüphesiz iki temel kaynağa dayanmaktadır. Bunlardan birisi Kur'ân diğeri hadistir. Kur'ân, günümüze kadar hem yazılı olarak hem de ezberleme yoluyla eksiksiz ulaşmış, hadisler ise belli bir dönem ezber ağırlıklı olarak gelmiş, daha sonraları hadisler de kitaplardaki yerini almıştır. Hadislerin daha iyi anlaşılabilmesi, onların zamana göre yorumlanabilmesi ve Hz. Peygamber'in tavsiyelerinden gerekli mesajın alınabilmesi, bir yandan tarihî sürecin iyi bilinmesine, diğer yandan bu tarihî süreç içerisinde oluşan ıstılâhların öğrenilmesine bağlıdır. İlâhiyat Fakültelerinde Hadis derslerine başlamadan önce Hadis Usûlü konularının öğretilmesi de esasında bu amaca yöneliktir.
65.70 ₺ -
Mekkenin Fethi
Mekke’nin fethi; Rahmet Peygamberinin (s.a.v.) gerektiğinde savaştığını, ancak savaş esnasında bile insan haklarına önem verdiğini gösteren güzel örneklerle doludur. Yazar, bu araştırma ile Mekke’nin hangi gerekçelerle fethedilmek istenildiğini ve fetih sonrasında nelerin elde edildiğini ortaya koymaya gayret ederek, aynı şekilde bu süreçte yaşanılan ve Hz. Peygamber’in insan haklarına verdiği değeri gösteren bir takım uygulamalarını ifade etmeye çalışmıştır. Mekke’nin fethi çerçevesinde Hz. Peygamber’in düşmanlarına ne kadar merhametli olduğunu, savaşta bile bu düşüncelerini koruduğunu göstermeye gayret etmiştir. O’nu, bu fetih esnasındaki sergilemiş olduğu tavrıyla tanıyan Müslümanlar, kendileri gibi düşünmeyen ve yaşamayan insanlara karşı daha farklı bir gözle bakmaya çalışacaklardır. Aynı şekilde, Hz. Peygamberi Allah’ın Resûlü olarak benimsemeyen gayrimüslimler ise Hz. Muhammed’le ilgili önyargılarından, şartlanmışlıklarından az da olsa kurtularak İslâm Peygamberinin gerçekten de bir rahmet elçisi olduğunu anlayacaklardır.
136.00 ₺ -
İslam Kültürü ve Medeniyeti
İslâm dünyasının, dinî, adlî, sosyal, ekonomik beledî, mimarî ve kültürel yönlerini bir araya getirip sergileyen bu eser, aynı zamanda medeniyetimizin geçirmiş olduğu merhaleleri ve ulaştığı seviyeyi de ortaya koymaktadır. Bu eser, temel kaynaklar ile arşiv belgelerinin ışığı altında kaleme alınmıştır. Her biri, kültürümüzün bir cephesini aydınlatan yazılardan oluşmaktadır. Bu çalışmamız, günümüzde yanlış veya eksik bilinen bazı konuların gerçek kimliğini ortaya çıkarmakla kalmıyor, aynı zamanda medeniyetimizin canlı birer şahidi olan araştırmalara da yer vermektedir. Bu bakımdan okuyucu, elindeki bu eserde, Hz. Peygamber döneminden başlayarak günümüze kadar gelen bazı müesseseleri, Osmanlıların İslâm kültür ve medeniyetinin gelişmesindeki rolünü, görecektir.
183.60 ₺ -
İslam Hukukuna Giriş
Müslüman ülkelerde ciddi araştırmaları ve çalışmaları ile tanınan ünlü İslam Hukukçusu Prof.Dr. Abdülkerim ZEYDAN ‘ın en önemli çalışması bu eserdir. İslam Hukuna Giriş isimli eser; Türkiye’de, İlahiyat Fakülteleri, Diyanet Eğitim Merkezleri, Medreseler ve bazı Hukuk Fakülteleri’nin ilgili bölümlerinde ders kitabı olarak okutulmaktadır. İslam Hukuna Giriş; İslam hukukuna dair genel hukuk bilgilerini içermektedir. Bu kitap; ikiyüz küsür eser taranarak tam bir ciddiyet ve titizlik içerisinde hazırlanmıştır. Konu ile ilgilenenler için sadece kaynakları dahi büyük bir yardımcıdır. Tercüme esnasında hiçbir konu atlanmamış tamamen orijinal vaziyette çevrilmiştir. Türk hukuk sisteminde yaşayan ve tatbik edilen hukuki terimler yeri geldikçe kullanılmıştır. Metin içerisinde geçen ayetler ve hadisler aynen konulmuştur. Ayrıca eserin aslında olmayan kaynaklara dair bir liste (Bibliyografya) tarafımızdan konulmuştur. İslam hukuku ile Roma hukukunu mukayeseli olarak, mezheblerin farklı görüşlerini yansıtarak itikadi, ameli, iktisadi ve sosyal hayattaki problemleri de ele alarak okumaya sunulan bu eser, çok güvenilir, kapsamlı ve ciddi bir çalışmanın ürünüdür.
510.00 ₺ -
Peygamberler Tarihi İsmail Yiğit
Imam-i Rabbani hazretleri bir mektubunda buyuruyor ki (3.c 36. M ) "Peygamberlik makami aklin ve düsüncenin disindadir, üstündedir. Aklin eremeyecegi, anlayamayacagi çok seyler vardir ki, bunlar peygamberlik makaminda anlasilir. Her sey akilla anlasilabilseydi, peygamberler gönderilmezdi" Peygamberlerin gönderilmesi Allahü teala'nin en büyük nimetidir. Peygamberler tarihi, insanlik tarihinin mihverini teskil eden tevhid-küfür mücâdelesi bakimindan da, insanlik tarihinin en ibretâmiz ve en çarpici bir özeti durumundadir. Çünkü Kur’ân-i Kerim’de insanlarin hangi hâl üzere bulunmalari durumunda nelerle karsilasacaklari hususu, tekrar tekrar gündeme getirilmistir. Bu çarpici sahneler, yeri geldikçe insanligin ibret nazarlarina sunulmustur. Dolayisiyla peygamberler tarihi, her insani, özellikle de her müslümani dogrudan ilgilendiren bir bilgi alanidir Ferdî ve sosyal hayatta Allah Teâlâ’nin irâdesi istikâmetinde hayat sürmenin mukaddes mücâdelesini veren peygamberlerden her biri, bilindigi gibi, küfür ehlinin düsmanligiyla karsilasmisti. Inkârcilar, her peygamberin karsisina dikilmisler, içine dalmis olduklari sapik inançlar ve ahlâksizlik adina onlara düsman kesilmislerdi. Ancak peygamberler, kendilerine yapilan her türlü kötülüklere ragmen, Cenab-i Hakk’in uhdelerine tevdi etmis oldugu bu önemli görevi yerine getirmek için insan üstü gayret sarfettiler. Kendilerine iman eden mü’minleriyle birlikte inançlari ugrunda her türlü sikintiya katlanabileceklerini, gerektiginde canlari dahil her seylerini feda edebileceklerini gösterdiler Bu titiz çalismada insanlarin en üstününü taniyip, insanligi sonsuz mutluluga ve yaradilis amacina çagiran, insanlik tarihine en serefli sayfalari yazmis bulunan Peygamberleri taniyacagiz. Peygamberleri tanitirken Kur’ân-i Kerim’de ve hadis kaynaklarinda verilen bilgileri esas almaya çalistik; diger kaynaklarda yer alan bilgileri ise, daha ziyâde tenkid veya mukayese için, ya da tamamlayici malûmat olarak kullandik. Birinci bölümde peygamberlik müessesesini inceledik. Daha sonra ise Hz. Âdem’den itibaren her peygambere bir bölüm ayirdik. Sonunculari olan Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) hakkinda müstakil bir kitap hazirlayacagimiz için, çalismamizi Hz. Isa ile tamamladik Peygamberler Tarihi kitabi bir ilk'i de gerçeklestiriyor. Özenle hazirlanmis haritalarla hadiselerin olus yerleri ve dinlerin çikis yerlerini ana hatlariyla takdim ediyor.
510.00 ₺ -
Büyük İslam Tarihi ( 1. Hamur 15 Cilt )
Büyük İslâm âlimi müfessir, muhaddis ve müverrih (tarihçi) ünvanları ile tanınan İbn Kesîr in "el-Bidâye ve n-Nihâye" isimli eseri "Büyük İslâm Tarihi" adıyla sunulmuştur. Tarihçi İbn Kesîr, yegâne İslâm Tarihi kaynağı bu eserinde İslâm Tarihinin her yılını kendi zaman ve şartları içerisinde kronolojik olarak değerlendirmiş, muhaddis ve müfessirliğinin verdiği dirayetle sağlam kaynaklardan istifade ederek tarihin bütün dönemlerini birer ibret levhası olarak gözler önüne sermiştir. Büyük tarihçi, tarihî hadiseleri doğru değerlendirebilmesi için doğruluğundan emin olmadığı rivayetleri kitabına almış, bunları eleştiri süzgecinden geçirerek olayların yanlışlığını ortaya koymuş okuyucunun doğru bilgi edinebilmesini sağlamıştır. Bu eserle tarih okumanın zevkini tadacaksınız.
6675.00 ₺ -
Büyük İslam Tarihi 15 Cilt 2. Hamur
Büyük İslâm âlimi müfessir, muhaddis ve müverrih (tarihçi) ünvanları ile tanınan İbn Kesîr'in "el-Bidâye ve n-Nihâye" isimli eseri "Büyük İslâm Tarihi" adıyla sunulmuştur. Tarihçi İbn Kesîr, yegâne İslâm Tarihi kaynağı bu eserinde İslâm Tarihinin her yılını kendi zaman ve şartları içerisinde kronolojik olarak değerlendirmiş, muhaddis ve müfessirliğinin verdiği dirayetle sağlam kaynaklardan istifade ederek tarihin bütün dönemlerini birer ibret levhası olarak gözler önüne sermiştir. Büyük tarihçi, tarihî hadiseleri doğru değerlendirebilmesi için doğruluğundan emin olmadığı rivayetleri kitabına almış, bunları eleştiri süzgecinden geçirerek olayların yanlışlığını ortaya koymuş okuyucunun doğru bilgi edinebilmesini sağlamıştır. Bu eserle tarih okumanın zevkini tadacaksınız.
6497.00 ₺ -
Hayatüs Sahabe 4 Cilt Takım
Muhammed Yusuf Kandehlevi' nin eşsiz eseri Hayatüs Sahabe titiz bir çalışma sonucu Dr.Hüseyin Okur' un tercümesiyle Semerkand Yayınlarından çıktı. Efendimiz s.a.v 'in yol arkadaşlarını, İslamın ilk nesli Ashabı Kiramın faziletli hayatını öğrenmek için okumanız gereken kıymetli bir eser. Okumak, dostluktur.
1204.00 ₺ -
Hz. Ademden Bugüne İslam Tarihi (8 Cilt)
HANGİ TARİH? "... Her ümmet, dinî inançlarından ve hayatının gerçeklerinden hareketle kendini tanıtan bir tarihe sahiptir ki; onun saf kalabilmesi, fertlerinin zevk ve meyilleriyle uyum içinde bulunması ve gelecek nesillerin ondan ilham alarak yetişmesi için tarihini kendi inançlarını aykırı olan herşeyden korumaya özen gösterir." "Ne yazık ki bazı sapık eller geçmişte İslam ümmetinin tarihi ile oynamıştır. Öyle ki yeni safhasıyla da İslam Tarihi'ni, eski dönemlere ait saptırılmış tarihin bir devamı olarak ve günümüz Avrupa'sının tarihi ile de bir benzerlik içerisinde akıp gitmekte olduğunu görüyoruz. Dünya tarihi, Avrupa'da cereyan eden tarihe uydurularak üç kısma ayrılmaktadır: Eskiçağ, Ortaçağ, Yeniçağ. Evrenseldir diye ileri sürülen bu tarih elbette ki Avrupa'dan başka bir yere ait olamaz ve başkasını da kapsayamaz." BİZİM TARİHİMİZ "İslam Tarihi'ne gelince... Bunu da faziletlerimizin, manevi değerlerimizin, inançlarımızın ve kavramlarımızın ışığında üç kısma ayırmamız mümkündür: 1- İslam Öncesi Tarih: Peygamberleriyle birlikte yaşamış onları izleyip yollarından yürümüş cemaatler istisna edilecek olursa uzun sürmüş bir 'Cahiliye Dönemi'dir. 2- İslam Tarihi: Hz. Muhammed'in (S.A.V) ve sonraki Raşid Halifeler'in dönemini kapsar. 3- Yeni Tarih: Hükümdarların İslami çizgiden saptıkları, hükümetlerin anarşi ve cehalet içinde bocaladıkları ve yabancılara körü körüne uyguladıkları "İkinci Cahiliye" dönemidir. Bu dönemde salih amellerde bulunmuş kimseler olduysa da devirleri kısa sürmüştür. İşte bu bilgiler ışığında görüş mesafimizin netleşebilmesi ve özgün kişiliğimizin ortaya çıkabilmesi için tercih etmemiz gereken tarih budur." HZ. ADEM'DEN BUGÜNE İSLAM TARİHİ Günümüzde "İslam Tarihi" adıyla yayınlanan pek çok eser sadece Hz. Peygamber (S.A.V) dönemini, kısmen de Hulefa-i Raşidin devrini ihtiva etmektedir. Sekiz ciltlik bu eser ise insanın yaratılışından başlayarak modern çağa kadar tüm İslam coğrafyasının tarihini kapsamaktadır: • İnsanın ilk yaratılışı • Peygamberler dönemi • Cahiliye dönemi • Hz. Muhammed'in (s.a.v) dönemi • Dört halife dönemi • İslam devleti • Emeviler dönemi • Abbasiler dönemi • Memluklar dönemi • Osmanlılar dönemi • Modern çağ MAHMUD ŞAKİR VE ESER HAKKINDA Mahmud Şakir, 1933 yılında Şam'ın Hırista kasabasında doğdu. Dımışk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünden mezun oldu. Coğrafya öğretmenliği yaptı. Müslüman toprakları tanıtmak amacıyla İslam ülkeleri adlı tarih serisini hazırladı. 1972'de Riyad'taki İmam Muhamed Bin Suud İslami İlimler Üniversitesi ile sözleşme imzalayarak İslam Tarihi Kürsüsünde ders vermeye başladı. Aynı zamanda bu bilim dalında eserler verdi. Üniversite yönetimine, İslam Tarihinin yeniden ve gerçeklere uygun şekilde yazılması için ilmi bir komisyon kurulması teklifinde bulundu. Ancak bu teklifi ırkçı eğilimler yüzünden kabul edilmedi. Bunun üzerine üniversitedeki görevinden ayrılarak kendi imkanlarıyla "İslam Tarihi"ni kaleme aldı. Derin bilgisi ve geniş ufkuyla, yıllarca yaptığı seyahatler ve geniş araştırmalar sonucu bu ünlü eserini ortaya koydu. • Yazar, ilim adamlarının güvenine mazhar olmuş, Siret-i İbn-i Hişam, El-İbâr (İbn-i Haldun), Tarihu'l-İslam (Hasan İbrahim Hasan), Tarihu'l-Hulefa (İmam Suyûtî), Tarih-i Taberî, El-Bidaye ve'n-Nihaye (İbn-i Kesir), El-Kamil (İbn'ul-Esir) gibi kaynaklardan faydalanılmış ve olaylar belgelendirilmiştir. • Mahmut Şakir'in bu eseri araştırmacı-yazar ve mütercim Ferit Aydın tarafından akıcı bir üslup ve büyük bir titizlikle Türkçe'ye çevrildi. • Okuma rahatlığını sağlamak için ithal kitap kağıdına basıldı. Genciyle yaşlısıyla herkesin rahatlıkla okuyabileceği büyüklükte punto ve karakter kullanıldı. • Konu ile ilgili harita, tablo ve çizimlere yer verildi. • Kitapta belirtilen kaynaklara okuyucunun daha kolay ulaşabilmesi için, söz konusu kaynakların Türkçe çevirilerindeki karşılığı verildi.
2210.00 ₺ -
Mezhepler Tarihi Muhammed Ebu Zehra
Alemlere rahmet olarak gönderilen Efendimiz Muhammed (s.a.v.)'e salat ve selam olsun. Ayrıca onun, hidayet önderleri olan, yaşayışlarıyla doğru yolu gösteren ve izlerinden gidilen ashabına salat ve selam olsun. O ashab ki, Hz. Peygamber (s.a.v.) haklarında şöyle buyurmuştur: "Benim ashabım yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız, doğru yolu bulursunuz. " islam mezhepleri hakkında bir kitap yazmak yönünde, pek çok talep aldım. Anlaşılması güç bazı meselelerin kolaylıkla anlaşılmasını sağlayan, bazı hususları aydınlığa kavuşturan, kültürlü kesimin anlatmakta zorluk çekmeyeceği ve islam mezheplerinin fikri önemini ortaya koyan bir kitap... İslam mezhepleri, değişik yönelişleri olan bazı türlere ayrılmışrır. Bu türleri, kabaca üç grupta toplayabiliriz. İtikadi mezhepler, siyasi mezhepler ve fıkhi mezhepler'dir. Muhammed Ebu Zehra.
288.00 ₺ -
Ana Hatlarıyla Türk İslam Sanatları ve Estetiği
Bu eser sahasında tektir. Şu anda yirmiyi (20) aşkın Üniversitenin başvuru kaynağıdır. Sanata bakış açısı, geçmişten günümüze oranla daha hoşgörülü olmakla birlikte, günümüz Müslümanlarının çok ta barışık olduğu söylenemez. Hatta dindar çevrelerin daha da soğuk olduğunu söyleyebiliriz. Bu problem eğitim ve öğretim alanında da gözle görülmektedir. Hatta sanat ve tarih adına konuşlanmış kurumlar bile bu konuyu es geçmektedir. Oysa “Sanatsız kalan bir toplumun hayat damarlarından biri kopmuştur.” denmektedir. Ortaya konulan bu eser yukarıdaki problemleri bir nebzecik olsun hafifletmeyi amaçlamaktadır. Bununla birlikte çalışmamızda din-sanat, İslam-sanat ilişkilerine değinilmekte, birey ve toplum hayatında sanatın taşıdığı öneme vurgular yapılmaktadır. Sanatı sevdirmek ve daha geniş kitlelere hitap etmek yayınevimizin başlıca hedeflerindendir.
210.80 ₺ -
XV-XVI. Yüzyıllarda Osmanlı Medreseleri (2 cilt)
Bu doktora çalışmasının üzerinden 25 yıl geçti. Zamanla yarışan bir çalışmanın neticesi olan bu tezin başlangıçta karşılaştığı birçok zorluklar içinde en önde geleni şüphesiz ki bu çalışmadan önce Osmanlı Medreseleri hakkında örnek bir çalışmanın bulunmayışı ve bu konudaki kaynak fikdanı idi. Ancak konunun içine girdikçe kaynakların ve bilgilerin hacmi o kadar büyüdü ki, eseri telif ederken bilgiler arasında seçim yapmak zarureti hasıl oldu. Bu baskıda hem daha önce kullanmadığımız fişleri değerlendirmek, hem de yeni bilgilerle çalışmaya zenginlik kazandırmak mümkün oldu. İlk baskısını bazı zaruretlere binâen üzerinde daha geniş çalışmalar yapamadan neşretmiştik. İlk baskısı 3000 adet olarak basılan eserin, üzerinden çeyrek asır geçtikten sonra sahaflarda bile bulunamaz hâle gelmesi ve yurt içinden ve dışından eserin tekrar basımının beklenmesi beni bu baskıyı hazırlamaya mecbur etti.
629.80 ₺ -
İslam Medeniyeti ve Müesseseleri Tarihi
Medeniyetin, maddî ve manevî bütün unsurlarını bünyesinde toplayıp geliştiren İslâm, ilahi bir sistemdir. Bu sebeple Müslümanlar, ilahî vahyin, tedricî bir surette geliştirmeye çalıştığı medenî anlayışı, bir hayat nizamı olarak kabul ettiler. Siyasî bir çevre içinde ortaya çıkan İslâm, nev-i şahsına münhasır bir özellik taşır. Tabir caizse o, ilahî bir medeniyettir. Bu, onun birçok müessesesinin temelinde ilahî hükümlerin bulunduğu mânâsına gelmektedir. Bilindiği gibi "İslâm Medeniyeti ve Müesseseleri Tarihi", Hz. Peygamber den bu yana geçen, bütün Müslüman toplumların yaşayış tarzını, ekonomik, sosyal, dinî, idarî, fikrî, teknik vs. gibi müesseselerini incelemektedir. Bu sayede biz, ilk Müslüman toplumlardan başlayıp günümüze kadar gelen ve değişik zaman ile mekân içindeki toplumun nasıl yaşadığını, nasıl düşündüğünü, neler yapmak istediğini, neyi başarıp neyi başaramadığını tesbit etme imkânını bulmaktayız. Bu bakımdan müesseseleri, "toplum ve devletlerin tarih sahnesinde kuruluş,
314.90 ₺ -
Ehl-i Beyt İslâm Tarihinde Ali-Fatıma Evlâdı
İslam dininin peygamberi Hz. Muhammed'in (s.a.v.) soyu, bilindiği gibi kızı Hz. Fatıma ile Hz. Ali'den devam etmiştir. Bu kutlu soy, gerek mensuplarının seçkinliği ve üstün nitelikleriyle, gerekse siyasî anlamda her zaman İslâm ümmetinin dikkatini üzerinde toplamıştır. Hem mezhep ve fıkra olarak hem de millet olarak bütün müslümanları birleştiren EhI-i Beyt sevgisi, Türkler nazarında Peygamber sevgisinin ayrılmaz bir unsuru olarak telakki edilmiştir. Peygamber torunlarının maruz kaldığı zulümler asırlar boyunca tasavvuf edebiyatının işlediği temel konular arasında yer almıştır. Özellikle Osmanlılar bu aile mensuplarının tespiti için nakiplik adıyla bir müessese dahi kurmuşlardır. Elinizdeki kitapta, belki de dünya tarihindeki bu en önemli ailenin siyasi ve içtimaî hayatları yetkin ve akademik bir tarzda ele alınmakta, şecere ve soyları da bütün ayrıntılarıyla ortaya konmaktadır.
314.90 ₺ -
Hacı Abdullah Petricî'nin Hıristiyanlık Eleştirisi
19. yüzyıl, Osmanlı Devletinin sadece siyasî ve askerî alandaki istilalara karşı değil, aynı zamanda Batılı devletlerin kültürel istilasına karşı da mücadele verdiği bir dönem olmuştur. Bu mücadele, özellikle Hıristiyan âlemi ile sınır oluşturan ve bünyesinde farklı din ve mezhepleri barındıran Balkanlar’da daha yoğun bir şekilde gerçekleşmiştir. Kendisi de Balkanlar’dan olan Hacı Abdullah Petricî, özellikle o dönemde yaygın olan Protestan misyonerlik faaliyetlerini hedef alarak, Hıristiyanlığın eleştirisine dair hem Türkçe hem de Arapça eserler kaleme almıştır. Bu çerçevede, Türkçe yazılan ilk reddiyeler arasında yer alan İzâhü’l-merâm önemli bir yer işgal etmektedir. Burhânü'l-hüdâ fi reddi kavli'n-nasâra ile Risâletü's-samsamiyye adlı eserleri ise, dönemin önemli reddiye metinleri arasındadır. Hıristiyanlığın temel doktrinlerini (teslis inancı, Hz. İsa'nın ulûhiyeti ve enkarnasyon) ve İncil'in tahrifi meseleleri Hacı Abdullah Petricî'nin eleştirilerinin merkezini teşkil etmiştir. Hz. Muhammed'in (s.a.v.) önceki kutsal metinlerde müjdelediği (tebşirat) konusuna da değinen Petricî, misyonerlik faaliyetlerine maruz kalan Müslümanları İslâm'ın üstünlüklerini keşfetmeye çağırmıştır. Eleştirilerini hem klasik İslâm reddiye literatüründen hem de kendi çağında yazılmış olan Hıristiyan araştırmalardan istifade ile kaleme alan Petricî, bu yönüyle kendi çağındaki gelişmeleri de takip eden bir ilim adamıdır.
194.30 ₺ -
Orta Çağda İki Yahudi Seyyahın İslam Dünyası Gözlemleri
Miladi 12. asırda İslam dünyasını gezen Benjamin (1165-1173) ve Petachia (1170-1187) adlı Yahudilere ait bu seyahatnameler Bizans, İslâm ve Türk tarihi hakkında bilgiler de içermesi sebebiyle, sadece Yahudi tarihi açısından değil, ortaçağ dünya tarihi açısından da önem taşımaktadır. Benjamin, İspanya’dan başladığı yolculuğuna Roma, Yunanistan, Konstantiniye (İstanbul), Kıbrıs gibi Eski Roma ve Bizans’a ait önemli şehirleri gezmiş ve bu şehirlerin tarihî mekânları, ticarî ve sosyo-kültürel yapıları hakkında önemli bilgiler vermiştir. Seyyahlar, özellikle de Benjamin gezdikleri yerlerde yaşayan Yahudiler hakkında çok kapsamlı bilgiler vermişlerdir. Bu sebeple ortaçağ Yahudi tarihi araştırmacıları, XII ve XIII. asırda İtalya, Bizans, Filistin, Mezopotamya ve Ortadoğu’da yaşayan Yahudi topluluklarıyla ilgili konularda Benjamin ve Petachia’dan mutlaka faydalanmaları gerekir. Okuyucu bu seyahatnamelerde ortaçağ Yahudilerinin o dönemde cemaat halinde yaşadıkları yerleşim birimlerini, nüfusunu, meslek ve kazanç yollarını, mabetlerini (sinagoglar), eğitim-öğretim kurumlarını, mezar ve ziyaretgâhları ile cemaat liderleri gibi, Yahudilerin ortaçağdaki dinî, ticarî, sosyal ve kültürel hayatlarının değişik yönleriyle ilgili çok değerli bilgiler bulacaktır. Seyahatnamelerde Türk ve İslâm tarihiyle de ilgili bilgiler de bulunmaktadır. Meselâ Benjamin, Selçuklu sultanı Sencer’in Rey’i istilâ eden Oğuz boylarıyla yaptığı savaşı 20 yıl kadar sonra olayın şahidi bir Yahudiden dinlemiş ve rivayet etmiştir. Onun ifadelerinden, Nîşâbur ve çevresinde yaşayan Yahudilerin Oğuzlar’la iyi ilişkiler içerisinde olduğunu anlıyoruz. Seyyahlar gezdikleri coğrafyadaki, gerek Epikurus, Karaî ve Sâmirî gibi Yahudi mezhepleri gerekse Dürzî –ki Dürzîler’le ilgili İslâmî kaynaklar dışında bilgi veren ilk yabancı kaynak Benjamin’dir-, Haşîşî ve İslâm dünyasında ortaya çıkan diğer i’tizâlî (heterodox) cereyanlarla ilgili olarak, bu alanlarda çalışmalar yapan dinler ve mezhepler tarihi araştırmacılarına da ilk elden bilgiler sunmaktadır.
134.00 ₺