-
Jurnallerin Tahkik Raporları
Yayına hazırladığımız bu eser, 1891-1893 yılları arasında pâdişâha verilen jurnallerin, yani istihbârât bilgilerinin yada istihbaratın tahkîk raporlarından oluşmaktadır. Mâbeyncilerden Lütfî Ağa'nın idâresi altında, saraya bağlı istihbarat tahkîk elemanı olarak çalışan Kırımîzâde Mehmed Neş'et Efendi tarafından düzenlenen bu raporlar pek çok farklı mevzuları ihtivâ etmektedir. Eserde misyonerlik, Ermeni meselesi, devlet adamlarının faaliyetleri, İstanbul dışındaki halk ve organize grupların hareketleri, eğitim, sağlık, hânedân mensupları ve gizli teşekküllerin faaliyetleri gibi hemen her mesele hakkında rapor mevcuttur. Sultan İkinci Abdülhamîd devrine ve bilhassa ihtivâ ettiği yıllara ışık tutan bu eserin bugüne kadar hiç yayınlanmamış bir çalışma olması, kıymetini daha da arttırmaktadır.
554.45 ₺ -
Suikastin Tahkikat Raporu
Sultan İkinci Abdülhamîd Han'ı 21 Temmuz 1905 Cuma günü Yıldız Câmii'ndeki "selâmlık resm-i âlisi"nden çıkacağı sırada öldürmek üzere bir saatli bomba patlatılmış ve infilak sesi Üsküdar, Kadıköy, Göztepe ve Erenköy havâlisinden bile işitilmiştir. Bomba Vakası'nda 26 kişi ölmüş ve 58 kişi de yaralanmıştır. Ayrıca 17 araba ve 20 at da parçalanmıştır. Bu hâdisenin teferruatlı bir şekilde araştırılması için kurulan husûsi bir komisyon, en ince tafsilatına kadar bu vakayı incelemiş ve bir tahkikat raporu hazırlamıştır. Hazırlanan bu rapor basılmış ve bir nüshası da Sultan İkinci Abdülhamîd Han'a takdim edilmiştir. Ermeni Meselesi'nin netîcelerinden birisi olan suikast hadîsesi hakkında epeyce sözler söylendi. Bu mesele hakkında tamamen vesîka muhtevasında olan bu çalışmanın, suikast ve bunu yapanlar ile alakalı pek çok karanlık hususları aydınlatacağı ve son noktayı koyacağı kanaatindeyiz.
39.65 ₺ -
Zülfikar Paşanın Viyana Sefareti
Osmanlı elçilerinin bilhassa on sekizinci yüzyıldan itibaren gittikleri şehirler ile ilgili kaleme aldıkları sefâretnameler, tarihimizin çok mühim kaynaklarındandır. Bu eser de Osmanlı sefâretnâmelerinin ilklerindendir. 1683 Viyana bozgununun ardından Avusturya, Polonya ve Venedikliler ile ittifak halinde Akdeniz ve Balkanlardaki Osmanlı topraklarını işgal etmişlerdir. Sultan İkinci Süleyman Han'ın tahta geçmesi ile kötü gidişata hal çaresi arayan devlet erkanı, ilk iş olarak Avrupa kıtasındaki meseleyi halletmek maksadıyla Avusturya ile sulh yapmayı planlamıştır. Bu maksatla 1099/1688 yılının ortalarında Avusturya ve müttefikleri ile sulh görüşmeleri yapmak üzere Zülfikâr Paşa bu ülkeye gönderilmiştir. Müzakerelerde Avusturyalıların Osmanlılardan aşırı isteklerde bulunmaları sebebiyle sulh imzalanamamıştır. Buna rağmen Osmanlı elçilerinin geri dönmesine müsaade edilmemiş, Zülfikâr Paşa ve beraberindeki heyet 4 sene Viyana'da tutulmuş, hatta hapsedilmişlerdir. Zülfikâr Paşa bu zaman zarfında yaşadıklarını ve sulh görüşmelerinin seyrini kaleme alarak dönüşte devlet erkânına sunmuştur. Devrin siyasî ve ictimâî hayatına ışık tutması bakımından da kıymetli bir kaynak olan bu çalışma, paşanın sunmuş olduğu takrîrâtın değerlendirmesini, nüshalarının tahkîkini ve transkripsiyonunu ihtivâ etmektedir
9.75 ₺ -
Hicaz Vilayet Salnamesi (1303)
Coğrafya literatüründe, Arabistan Yarımadası'nda Kızıldeniz'in doğu sahili boyunca uzanan ve Haremeyn ile mîkât mekânlarını ihtiva eden bölge Hicaz ismiyle geçer. Osmanlı idârî taksimatında ise Mekke-i Mükerreme, Medîne-i Münevvere ve Cidde sancakları ile bunlara bağlı kaza ve nâhiyelerden oluşan ve doğudan Necid, batıdan Kızıldeniz, güneyden Asîr sancağı, kuzeyden Kudüs sancağı ve Arîş, Akabe muhafızlıkları ile çevrili bölgeye Hicaz Vilâyeti adı verilmektedir. Hicaz Vilâyeti ile alakalı kütüphanelerimizde ve arşivlerimizde çok kıymetli kaynaklar bulunmaktadır. Bu kaynakların en mühimlerinden biri de bizzat Hicaz vâliliği tarafından neşredilen Hicaz Vilâyet Salnâmeleridir. Osmanlı Devleti'nin en mühim vilâyetlerinden biri olan Hicaz Vilâyeti vâliliği de 1301, 1303, 1305, 1306 ve 1309 tarihlerine ait olmak üzere beş adet salnâme neşretmiştir. Çamlıca Basım Yayın olarak neşre hazırladığımız 1303 (1886) tarihli Hicaz Vilâyet Salnâmesi adlı eserimizle Mekke-i Mükerreme ve Medîne-i Münevvere'yi yakından tanıyacak; Osmanlı'nın Kâbe-i Muazzama ve Ravza-i Mutahhara'ya göstermiş olduğu büyük hürmet ve tâzimi, bu mübârek beldelere yaptığı hizmetleri ve Peygamber Efendimiz ve Ashâb-ı Kirâm'a olan hassâsiyetini görmüş olacaksınız. Osmanlıca tıpkıbasımını da koyduğumuz bu güzide eserin faydalı olmasını temenni ediyoruz. Hazırlayanlar: Selman Soydemir, Kemal Erkan, Osman Doğan
185.25 ₺ -
Osmanlı Hastahaneleri
Bu albüm, son iki asrında Osmanlı Devleti'nin insan sağlığına verdiği ehemmiyeti gösteren ve sağlık teşkîlâtının muâsır bir seviyeye çıkarılması için memleket sathında açılan hastahaneleri mevzu edinen, seçme fotoğraf ve planlardan müteşekkil bir çalışmadır....
280.80 ₺ -
Tarihi Hakikatler 1
Târihten hakikatler ve perde arkasındaki hâdiseler... Târihin derinliklerinden çıkarılmış birçok yeni notlar... Ders ve ibret levhaları... Gizli kalmış bazı târihî hakîkatlerin perde arkası... İhânetler... Îtiraflar...
20.15 ₺ -
Meşhurların İtirafları
Osmanlı Devleti'nin çöküşünü otuz üç sene gecikteren; eğitim, kültür, sanat, mimârî, askerî teşkilat, bilim ve teknoloji sahalarında yaptığı yenilik ve hizmetlerle, devlet ve millete şeref ve itibar kazandıran bir padişah hakkında Enver, Talat ve Cemal Paşalardan Mustafa Sabri Efendi'ye; Elmalılı Hamdi Yazır'dan Kazım Karabekir Paşa'ya; Namık Kemal'den Celal Bayar'a; Bismark'tan Vambery'e kadar birçok meşhurun düşünceleri ve itirafları...
42.25 ₺ -
Hamidiye Köprüleri Projesi
Sultan İkinci Abdülhamîd Han, imar faaliyetlerine çok ehemmiyet vermiş bir Osmanlı sultanıdır. Onun bu tür faaliyetlerinden olan, fakat tahttan indirilmesiyle yarıda kalan projelerinden birisi de İstanbul Boğazı'na bir köprü ve bir tüp geçit yapılması projesidir. Bu projelerden Anadolu ve Rumeli yakasını birbirine bağlayacak olan köprünün çizimleri ve şekilleri hakkında Başbakanlık Osmanlı Arşivi'nde bulunan dosyayı okuyucularımıza sunuyoruz. Burada görülecektir ki bugün hâlâ yapılsın mı yapılmasın mı tartışmaları devam eden tüp geçit ve köprülerin projelerini, Osmanlı Devleti asırlar öncesinden yaptırmıştır.
9.75 ₺ -
Tarihimize Şan Veren Kahramanlar
Târihimiz, canlarını din ve vatan uğruna seve seve fedâ eden nice kahramanlar ile doludur. Onların kahramanlıkları ve cansiperâne verdikleri mücâdele, her türlü takdirin üstündedir. Kimisi bir akıncı, kimisi bir sultan; kimisi daha çocuk, kimisi gün görmüş bir ihtiyar; kimisi denizde, kimisi karada... Sayısı yüz binlerle... Pek çoğunun ismi bile meçhul... Ama hepsinin gayesi tek: Dinlerine ve vatanlarına hizmet etmek... * Hazırlayan: Heyet
35.10 ₺ -
Osmanlı Padişahlarının Haremeyn Hizmetleri
Osmanlı sultanlarının bütün İslam şehirlerinde sayılamayacak derecede hadsiz hesapsız cami, mescit, medrese, tekke, imâret, mektep, çeşme, köprü, büyük binâlar gibi meşhur eserleri ve büyük iyilikleri herkesin mâlûmu olduğundan, bütün acziyetimle birlikte yalnız Haremeyn-i Şerîfeyn'deki eserleri ve binâları İslâm aleminin nazarlarına arzetmek arzusuyla bu küçük târihçeyi hazırladım. İfâdede kusurum görüleceği tabîîdir. Lakin hüsn-i niyetime bahşolunmasını muhterem okuyucularımdan rica ederim. Âcizâne emelim, kutsiyet ve büyüklükleri yüceltilmiş olan Osmanlı pâdişâhlarının eserlerini ve güzel hizmetlerini gösterip, temiz ruhlarını hayır duâlara mazhar etmek ve muazzam ve muhterem Osmanlı halifelerinin övülmeye değer faziletleriyle dinimize ve hususiyle İslam ve medeniyet alemine ettikleri güzel hizmetlerinden, hayrât ve hasenâtlarından bir kısmını Allahü Teala ve Resûlünü seven bütün din kardeşlerimin nazarlarına arzetmektir. Muvaffakiyet Allah'tandır. (Muhammed el-Emin el-Mekkî) Hazırlayan: İbrahim Coşkun
35.10 ₺ -
Yirmi Beş Sene Siper Kavgası
30 Nisan 1645 tarihinde başlayan Girit seferi, 6 Eylül 1669'da Fazıl Ahmed Paşa'nın adayı fethiyle sona ermiştir. Bu itibarla adanın fethi 25 senede gerçekleşmiştir. Bu özelliği ile de Girit'in, tarihimizde apayrı bir yeri vardır. Öyle ki Türk ve dünya tarihinde bu kadar uzun süren bir mücadele yoktur. Tarihçi Ahmed Refik (Altınay), bu mücadeleyi "Yirmi Beş Sene Siper Kavgası" adıyla, hikâye tadında tarihseverlerin istifadesine sunmuştur. Müellifin eserini, savaş yılları olması bakımından, aynı zamanda cephede harp eden askere moral vermek gayesi ile kaleme aldığı da bilinmektedir. Bu eser, köklü bir tarih şuuru yanında ecdadımızın vatanseverliği, azmi ve kahramanlığı karşısında hiçbir kuvvetin karşı koyamayacağını bir kez daha gözler önüne sermektedir.
22.10 ₺ -
Sultan Abdülhamid Han'a Yapılan Suikastin Perde Arkası
Ermeni İhtilal Çetesi komitecileri, düzenleyecekleri suikast için bütün hazırlıklarını tamamlamışlar, en ince ayrıntıyı dahi hesaplamışlardı. Padişah, Cuma günü Yıldız Camii'nde namazı eda ettikten sonra caminin iç kapısına geliyor, oraya kadar yanaşan arabasına biniyor ve merasim eşliğinde sarayına dönüyordu. Sultanın bindiği araba, tam bir dakika 42 saniye sonra avlu kapısına varıyordu... Ve o gün... avlu kapısında bekleyen arabalar arasında, özel olarak üretilen o araba da vardı... İçindeki "Cehennem Makinesi" adlı bomba, bir dakika 42 saniyeye ayarlanmıştı!.. İşte bu kitapta, 21 Temmuz 1905 Cuma günü Sultan İkinci Abdülhamid Han'a yapılan "Yıldız Suikasti" anlatılıyor. Bu kitabı okurken bazen eserin bir polisiye romanı andıran havasına kapılıp gidecek, sorgu hâkimlerinin kıvrak ve parlak zekâsıyla büyülenecek; bazen de macera dolu firar ve ölümlere şahitlik edeceksiniz. Üstelik bir bombanın birkaç masumu öldürmekten çok daha öte bir anlam taşıdığını görecek, hain planların sadece sultan için tertiplenmediğini, suikast başarılı olursa İstanbul'un altının üstüne getirileceğinin hesaplandığını da öğreneceksiniz...
39.65 ₺ -
Uzakları Görebilen Hükümdar
Abdülhamid Han, saltanatı müddetince, milyonlarca kilometrekare toprağa sahip bir ülkede, eğitim, kültür, sanat, mimari, askeri teşkilat, sağlık, iktisat, bilim ve teknoloji sahalarında yaptığı yenilik ve hizmetlerle devlet ve millete şeref ve itibar kazandırmıştır. O devirde yapılan atılımların birçoğu hâlâ bilinmemektedir. Daha da garibi, o devrin teknolojisiyle hazırlanan projelerin pek çoğu günümüzde bile henüz gerçekleştirilememiştir. Düşmanlarının bile siyasi bir deha demekten kendini alamadığı bu sultanın devri, yakın tarihimizde bilinmesi gereken mühim teferruatlar ihtiva etmektedir. Böyle bir devirde, günümüzde 40 küsür devletin kurulduğu toprakları ve milletleri idare etmek, maddeten ve manen yetişmiş olmayı; kısa mesafeli ve küçük hesaplar değil, dünyayı kapsayan plan ve projeler yapmayı; kısacası, uzakları görebilen bir bakışı gerektiriyordu. Uzakları Görebilen Hükümdar Abdülhamid Han devrinin daha iyi anlaşılması ve geleceğe ışık tutacak fikirlerin zihinlerde yeşermesi ümidiyle o devre mercek tutan bu kitabı siz kıymetli okuyucularımıza takdim ediyoruz.
113.75 ₺ -
İstanbulun Fetih Günlüğü
Küçük yaştan itibaren tecrübeli devlet ve ilim adamlarının gözetiminde özel bir eğitimden geçen Şehzade Mehmed, daha ilk hükümdarlığında büyük projelerin takipçisi ve uygulayıcısı olacağını göstermişti. Babası Sultan İkinci Murad'ın vefatının ardından tahta geçen Sultan Mehmed Han, bundan sonraki siyasetini İstanbul'un fethini gerçekleştirmek üzere kurmuştu. Devrin bütün imkanlarını kullanarak siyasi ve askerî tarih sahasında bizzat yeni buluşlar yaparak karadan ve denizden tam bir çember içerisine almak suretiyle sürdürdüğü İstanbul kuşatması, Türk kuvvetlerinin başarısıyla sonuçlanmıştı. Tarihi değiştiren bu muhteşem zaferin, bu müjdelenmiş fethin kronolojisini siz kıymetli okuyucularımıza sunuyoruz.
62.40 ₺ -
Osmanlı Mimarisi Türkçe Metin Kısmı
Osmanlı Devleti'nde 19. yüzyıldan itibaren sanayi alanında kalkınma faaliyetlerinin hızlandığı görülür. Tanzimat'tan sonra fabrikalarda buhar makinelerinin kullanılması, sanayide gözle görülür bir gelişme yaşanmasını sağlamıştır. Devlet bu süreçte sanayinin ve teknolojik faaliyetlerin en büyük teşvikçisi olurken bir taraftan da bu teknolojiye ayak uydurmakta zorlanan küçük esnafı canlandırmak için...
282.10 ₺ -
Kurana Göre Zulüm Açısından Allah ve İnsan
Kitabın giriş bölümünde, Allah'ın insanlara asla zulmetmediği, zulmü işleyenin insan olduğu, zulüm kavramının nasıl ve hangi metotla tahlil edileceği ele alınmıştır. Birinci bölümde zulmün etimolojik yapısı tahlil edilmiştir. Kur'ân'da 289 defa geçen zulüm kelimesi ve 23 defa geçen zulumât kelimesi bütün türevleri ile birlikte tektek incelenmiştir. İkinci bölümde zulmün Kur'ân'daki anlamı ve bu kavramın eş ve zıt anlamını ifade eden Kur'an kavramlarına işaret edilmiştir.
24.00 ₺ -
İslamda Evliya Meselesi ve Harikalar
Allah'ın sevgili dostları, evliyalarından sadır olan kerâmetler, peygamberler'den sadır olan mucizeler ve diğer harika halleri çeşitli yönleriyle derli toplu, halde mustakil bir eserde izah etmek zaruri bir hal almıştır. İşte bu zaruri haller ve bu meseleler, İslam'ın kaynağı olan şerî delillerin ışığı altında okuyup göreceksiniz. Eşsiz ve harkulade bir eser...
90.00 ₺