-
Hüsnü Aşk
Şeyh Galib'in meşhur eseri çevirimyazı, nesre çevrilmiş hali ve Osmanlıca bir neşrinin tıpkı basımı birlikte yayınlandı. Bu açıdan hem genel okuyucu hem de üniversite talebeleri ve akademisyenler için vazgeçilmez bir neşir. Hazırlayan: Orhan Okay-Hüseyin Ayan
210.00 ₺ -
Leyla vü Mecnun Fuzuli
Arap, Fars ve Türk edebiyatlarında eski ve geniş bir geleneğe sahip olan Leyla vü Mecnun mesnevisi Türk edebiyatında en büyük temsilcisine Fuzulî ile kavuşmuştur. Metin ayrıca Latin harflerine aktarılmış, nesre çevrilmiş ve sonuna Osmanlıca neşirlerden biri orijinal hali ile eklenmiştir.
240.00 ₺ -
Mevlid
Hz. Peygamber'in hayatı ve menakıbını şiir diliyle anlatan Türkçe Mevlid metinleri arasında Süleyman Çelebi'nin eseri hem dili hem de hissiyatı ve etkileri itibariyle istisnai bir yere sahiptir. Ayrıca Türk halkının dinî telakkisi ve hissiyatı üzerinde de çok etkili olmuştur. Hazırlayan: Necla Pekolcay
90.00 ₺ -
Yunus Emre Divanı
Yunus Emre Divanı'nın yazma nüshaları pek çoktur. Bunlar daha ziyade sözlü kaynaklara dayanılarak tertip edilmişlerdir. Bu açıdan aynı şiirlerin ayrı divanlarda farklı şekillerine rastlamak mümkündür. Yayınevimizin yayımladığı divan esas itibarı ile Fatih Ktp. Nüshasına dayanmaktadır. Ancak bu divanda bulunmayan fakat halkımızın "Yunusundur" diyerek ezberleyip ona mâlettiği pek çok şiir de esere alınmıştır. Dolayısıyla bu divan hemen hemen bugüne kadar yayımlanmış en geniş Yunus Divanı olmuştur. Kitaba ayrıca Yunus Emre'nin hayatı, edebî kişiliği ve eseri üzerine bilgiler veren giriş kısmı ile tasavvuf hakkında bir bölüm ve şiirde geçen ıstılahlarla isimleri ele alan geniş bir açıklamalar bölümü eklenmiştir.
225.00 ₺ -
Aşk Şehri
Nice âşık, can pahasına, sır dolu bir âlemde Zümrüd-ü Anka olup, Kaf Dağı’nı aşmıştı… Hz. Mevlânâ’nın Âşıklar Divanı diye adlandırdığı Aşk Şehri/Dîvan-ı Kebîr’den Seçmeler, Mevlânâ’nın gönül coşkunluğuyla söylediği ilâhi aşk şiirleridir… 20. yüzyılın en büyük İslam âlimlerinden Asım Köksal’ın torunu A. Cüneyd Köksal’ın günümüz Türkçesine uyarladığı çevirisiyle, Aşk Şehri’nde Mevlânâ’nın iç dünyasına yolculuk yapacak ve yedi yüzyılı aşkındır hayranlıkla okunan bu başyapıtta, âşık bir ruhun en samimi ve en coşkulu yankılarının modern zamanımıza seslenişini duyacaksınız.
5.84 ₺ -
Tamamlanmamış İslam Yazıları
Modernizmin oluşturduğu pratik/faydacı/çıkarcı akılla, kalıcı yüksek değerlere ulaşabilmek mümkün müdür? Öbür yandan, her çağın yaşama evreninin kendine özgülüğünü düşünmeden aklı belirli bir çağın anlayışına hapsetmekle kendimizi ve içinde yaşadığımız dünyayı doğru anlayabilir miyiz? Bu kitabı oluşturan yazılar, Vahiy başta olmak üzere İslâm’ın temel kaynaklarının, Müslümanların dünyaya ilişkin bilinçlerinde daha fazla rol oynaması gerektiğine inanan bir tefekkür dünyasının ürünleri. İslâm, “Nasıl bir dünya yaratmalıyız?” sorusu için sunulmuş “gerekçeli” bir tez, toplumsallıkta temellenen ve rasyonalite sunan bir davadır. Bu tezin dile getirilmesi, başlı başına hasımlar uyandırmak için yeterli bir sebeptir. “Servet, salt bazı kesimlerin arasında dolaşan bir talih olmasın” hükmünü uygulamaya koymayı istemek (zekâtı ruhuna uygun hale getirmek) G-8’in menfaatine ilişmek zorundadır. Ad kavminin militarist olduğu için iman etmediğine ve helâk edildiğine inanmak, yeryüzünün savaş makinesiyle barış içinde yaşayamamak anlamına gelir. Hayvanları boyunduruk altına almayı İblis işi olarak kavramak, Descartes-sonrası endüstriyalizmle savaşmak anlamına gelir… Evet, Kur’an, baştan sona politik bir kitaptır. Öncelikle toplumsallığı şekillendirmek ister ve ölçeği yeryüzüdür, öznesi de bütün insanlık. Türkiye sınırlarında ya da Ortadoğu’da İslâmî bir siyasallık veya sadece Müslümanların öznesi olduğu bir siyasallık… Bunlar, hayal ya da gerçek olmasından önce Kur’an’ın kendine ölçek olarak kabul ettiği topraklar ve özneler değildir. Müslümanlar, farklı dinlere inananlar ve bir dine inanmayanlar beraberce nasıl bir dünya yaratacaklar? Kim dost kabul edilecek ve neden? Kim düşman kabul edilecek ve hangi gerekçeyle? Dosta ve düşmana gözetilen adalet ne olacak? Bu soruların hepsi, seküler akıl muhatap kabul edilerek gerekçeli bir şekilde yanıtlanır.
21.17 ₺ -
Temizlik Doğudan Geliir
Kendi güzelliğini fark etmeyen bir mirasyedilikle sorguluyoruz Doğuyu. Sanatını, anlayışını, giyimini, idrakini, önem verdiklerini bir Batılı gibi eleştiriyor, yıpratıyoruz. Medenî bir Batı karşısında medeniyetten nasibini almamış bir Doğu resmi çiziyoruz kendi ellerimizle. Peki, gerçek bu mu sahiden? Temizlik Doğudan Gelir, bu meseleyi, sadece bir babda incelemeye alıyor. Batının ve Doğunun ‘temizlik’ geçmişinden bugüne uzanan bir tarih ve medeniyet yolculuğuna çağırıyor bizi. Kitap nihayetine kavuştuğunda, insan ister istemez şu cümleyi söylüyor: “Temizlik Doğudan Gelir.”
4.50 ₺ -
Romancılar Konuşuyor
Peyami Safa'dan Tanpınar'a, Kemal Tahir'den Selim İleri'ye kadar kendileriyle görüşülen romancılarımızın yazı maceraları, iç dünyaları, hasretleri, idealleri ve muhtelif konulardaki düşüncelerinin etraflı bir şekilde ele alındığı bir kitap... Ömer Öztürkmen Kitabı bitirdiğinizde birbirinden ilginç ve zengin dünyalarda yaptığınız geziden fevkalade hoşnut dönüyorsunuz. Sadık Yalsızuçanlar Başvurulacak bir el kitabı. Olumlu yanı, Mehmet Nuri Yardım'ın kişisel görüşlerini belirtmekten kaçınması, değişik eğilimler karşısında oldukça 'yansız' kalabilmesi... Oktay Akbal Bu kitap, okuyucular kadar, romancılar ve roman üzerinde akademik çalışma yapacak gençler için de gerçekten faydalı. Mustafa Miyasoğlu Mehmet Rauf'tan Hurşit İlbeyi'ne ulaşan bir edebiyat zinciri... Romancıların fotoğrafları, kısa hayat hikayeleri, romandan edebiyata, edebiyattan kültüre, kültürden hayata bakışları... Ömer Lekesiz Bu kaynak eser, edebiyatla ilgili herkes için, özellikle günümüz edebiyatının önemli kalemlerini tanımak açısından yararlı olacaktır... Sevinç Çokum Verimli ve ciddi bir eser. Kutluyorum! Gürbüz Azak
10.50 ₺ -
Çam Dağı Ülkesi
Çam dağı ülkesi nedir diye sorulacak olursa tek kelimeyle cevap verelim: Bir destan! Aydınlığın destanı, Nur'un destanı... Elinizdeki kitap, gerçek bir destanı, yaşanmış ve belki yaşanmaya devam etmekte olan bir destanı anlatıyor. Peki ne zaman ve nerede mi yaşanmış, yaşanmaya devam ediyor? Onu siz anlayacak, siz hissedeceksiniz. Kim bilir belki sizin şu anki hayatınızda, babalarınızın hatırlarında, çocuğunuzun ideallerinde, eşinizin memleketinde, dedenizin köyünde, kardeşinizin gurbetliğinde, annenizin yüreğinde, arkadaşınızın beyninde, düşmanınızın vicdanında!... Bunların hepsinde de olabilir, bir kısmında da. Hiç olmazsa birinde mutlaka vardır, mutlaka... Şayet biraz dikkatli bakarsanız kolaylıkla görebilirsiniz! Merak etmeyin, küçük ama fark edilmek için biraz çaba gerektiren eşiği aşar aşmaz göreceksiniz! Zaten sizin bu eşiği rahatça atlayabilmeniz için yazarın, sembolik konu ve kişi örgüsü vasıtası ile gösterdiği olağanüstü çaba kitabın başından sonuna kadar size rehberlik edecek. Ayrıca kitabın her köşesine dikkatlice serpiştirilen yoğun hissi ifadeler ve eserin geneline hakim kılınmış coşkun üslup sizi bambaşka atmosferlere taşıyacak...
4.50 ₺ -
Kırık Kalpler Sokağı
Bu kitabın sayfalarında gezinirken, bir sevgi fedakarıyla tanıştığınızı derinden hissedeceksiniz. Çünkü bu kitabın yazarı, kelimelerden bir sera kurarak sevgiyi korumaya alıyor. Sevgili sevgi, oksijen çadırına düşmesin diye çırpınıyor. Kutupta portakal fidanı yetiştirir gibi, düşünce dünyasının hariminde sevgiyi besliyor. Sevgiyi sürekli gündeminin ilk maddesi yapıyor. O bir sevgi büyükelçisi... Sevgiden sorumlu bir gönül işçisi ya da... ona göre bütün yollar Roma`ya değil, sevgiye çıkıyor. Sevgi onun kalemine yakışıyor. Zira bu kelime, onun kalemine yüreğinden dökülüyor. Sevgisizlik buzullarını tek başına, hohlaya hohlaya eritmeye talip bir sevgi fedakarı o...
4.13 ₺ -
Yürek Fısıltıları
Büyük patlayışla başladı büyük değişim. Kainatın yaratılışıyla insana bir yol açılmış. Ebedi ufuklarda soluklanma yolu. Adımların minik, ruh ve kalplerin büyük attığı bu koşuda insanlar yarıştı, insanlık yarıştı. Kalp atışların stardını ve bitişini belirledi. Aslında "Bing Bang" ile başlayan kâinatın kalp atışı, insanın kalp atışlarından farklı değildir. "Yürek Fısıltıları", o kalp atışının yüreklere yansıttıkları...Kâinatın yüreği olan insanın yüreği, yürek kıpırtıları... Kâinatın, zerrelerin, insanın Yürek Fısıltıları...Yüreği olanlara sayısız yüreklerin dili... Yüreklere ince bir sesleniş"Yürek Fısıltıları"...
5.40 ₺ -
Bir Sağanak Hayat
Hayat bir sağanak yamur damlası kadar kısa, bir serap kadar aldatıcı... Minicik damlalar halinde yağıyoruz. Sonra emekliyor, yürüyor, dağları aşıyoruz. Sonra dökülüyor ve ebed denizine karışıyoruz. Kitap sizi yaşanmış olayların ışığında duygu dolu bir tefekkür ziyafeti sunuyor. Okudukça ölümün korkulacak bir şey değil, aksine sevilecek bir hadise olduğunu göreceksiniz. Ölümün tatlı ve sevimli yüzü ile karşılaşacak, onu özler hale geleceksiniz.
4.50 ₺ -
Zamanı Kurcalayan Yazılar
Bir Rüzgar Esse... Koşup zirvelere bayram eylesek, sevinsek. Savrulmayı, uçuşmayı bir tamam öğrensek. Sonra eve dönüp, "Ne güzel olmuşsun" diyenlere tebessüm etsek. Bir kaya düşse... Hem öyle bir düşse. Ufacık çıtırtılara, küçücük tıpırtılara alışmış kulaklarımız gümbürtü duysa. Yer, dayanıklılığını anlasa. Sonra bir başına kalakalmış kayada fesleğenler yetişse. Efil efil salınıp çiçek açsalar. Bir kuş ötse... Son yavrusu yuvadan mı düştü, bu ikindi yine mi aç kaldı, yoksa ilk defa çiğdem mi gördü diye düşünsek. Ama, bir şey düşünsek.
6.38 ₺ -
Ilıkpembe
Sözün işte buralarında, ılınıp akıyor içim pembe bakışlarına doğru... Pembeler ılık ılık oluyor, ılıklar ise pembe pembe... Ve yine, ve yeniden; "Seni, kimselerin sevemeyeceği gibi sevmelere" ben talip oluyorum... Biliyorum; seni sevmek "biz" i sevmektir... Ve biliyorum; "biz" in içinde ben de varım... Muammer Erkul
6.00 ₺ -
Ülkeyi Kurcalayan Yazılar
Balkonları okyanusa bakan kaşane... Kapısı bir dereciğe komşu kerpiç ev... Bendeniz ikincisine talibim. Çünkü okyanus; gümbürtülü dalgaları, ürpertici sessizliği ve gece siyahlığı ile insanı yorar. Dere öyle mi ya? Onun kıyıcığında dört mevsimli, kuş cıcıltılarını, hatta kendi iç meydanlarınızı, varoşlarınızı dinleme fırsatınız vardır. Diyen iyi demiş : "Küçük güzeldir" Bunca söze sebep mi neydi? Yapmayın... Herkes, büyük, hacimli, ürkütücü hayallerin veya ağır gerekçelerin yüklenicisi olamaz. Bu bir yapı meselesi. Dahası da var... Ancak gönülleri açık, "pişmiş, yanmış" kişiler; azdaki, küçükteki samimiyetin ve bereketli güzelliğin dilinden anlayabilir. Bizim mahalleye gelin en iyisi. Dere kenarındaki, böğürtlenle çevrili küçük evlerin oraya. Okyanusa bakan balkonlarda kimse huzurlu değil. İnanmazsanız, akşam haberlerine bakıverin.
6.38 ₺ -
Ne Demiş Yunus Emre
Kitap Hakkında Sevginin gücü çepeçevre saracak seni ve seninle birlikte Yunus'a dokunan herkesi. Onun ilahi aşkı, ilahi bir güçle gelip kurulacak kalbine, sevmeyi öğretecek sana karşılıksız... Yunus Emre hakkında sana ilginç gelecek pek çok şey var bu kitapta. Okudukça derin denizlere kulaç atacaksın, belki tadına doyamayacak, tekrar tekrar okuyacaksın... Ne demiş Yunus Emre, "Her gün yeniden doğarız. Bizden kim usansın..."
6.42 ₺ -
Gorki Üçlemesi 1 Çocukluğum
Daha evvel büyüklerin ağladığına hiç şahit olmamıştım. Büyükannemin durmadan tekrarladığı sözlere bir anlam veremiyordum. "Haydi yavrum, babanla vedalaş. Onu bir daha göremeyeceksin, zavallı adam. Ölmek için çok gençti, daha vakti gelmemişti..." Çocukluğum, Rus edebiyatının en güzel otobiyografik romanları arasında sayılan Gorki Üçlemesi'nin ilk kitabıdır. Yirminci yüzyılın başında Devrim'in eşiğine gelmiş Rusya'nın karmaşık hali, baba acısı ve aile içindeki ilişkiler bir çocuğun gözünden anlatılır bu eserde. Hayat bir çocuğun taşıyamayacağı kadar ağırdır. Ama nihayet olayların üzerine bir tül gibi örtülen naif çocuk bakışı ve büyükannenin varlığı onca acıyı katlanılır kılar.
9.03 ₺ -
Varlık ve Hece
Kitap kemiyetten çok keyfiyetin dünyasıdır. Hecelerin sessiz rakslarının dünyasının sonsuz şarkısıdır kitap… Sadece nazariyelerin sesi değil… Üstelik nazari yani teorik fikirler tabiatın sesli üçgenidir. Unutmayalım geometri daha çok, çok sesli bir işaret, bir ayet olan tabiatın mücerret ifadesidir. Tabiat kâh açık kâh kapalı bir kitap… Uçsuz bucaksız bir bilgi örgüsünün, manzumesinin sır manzumesidir. Sırrını sadece kendisini okuyana, dinleyene, dikkatlice nazar edene, soru sorana, düşünene açan, okuyunca sizi de düşünce dünyasına götürecek bir kitap.
56.00 ₺ -
Ne Demiş Tolstoy
Binlerce sayfalık kitapları ile tanınan Rus Edebiyatı’nın eskimeyen temsilcisi Tolstoy’un düşüncelerini, en önemli sözlerini, esprilerini, hayatının bilinmeyen yönlerini, suya atılınca portakal rengini alan tatlı vitaminler gibi rahat ve keyifli özümseyebilmek için küçük sırlar bu kitapta.
6.42 ₺ -
Ne Demiş Mevlana
Sizi coşkulandırıp göklerde bir sefere çıkaracak, diğer âlemler üzerine düşünürken kapılarınıza anahtar olacak bir kitap bu. Mevlana’dan ruhunuza dokunacak cümleler, eserlerinden çarpıcı bölümler, yaşam öyküsü ve hayatından ilginç kareler… Neresinden bakarsanız bakın farklı bir kitap… Neresinden bakarsanız bakın okunmaya değer... Ne demiş Mevlana, “Dün dünle beraber gitti cancağızım. Bugün yeni şeyler söylemek lazım…”
6.42 ₺ -
Ne Demiş Shakespeare
"Yüreğiniz ferah olsun, olabildiği kadar. En uzun gecelerin de bir sabahı var." ... Eserleri yüzyıllardır dilden dile, elden ele gezen usta bir kalem Shakespeare. Güçlü dili ve kurgusuyla o kadar net ortaya koyar ki hissedenleri, kişi kendini görür onun eserlerinde. Evrensel konuları işler. Aşk, evlilik, ölüm, suç, ihanet, sadakat, nefret, acı, erdem... Bu kitapta Shakespeare'in anlamlı sözleri, kitaplarından dokunaklı bölümler, hayatından ilginç olaylar, yaşam öyküsü, ruha dokunan düşünceleri ve sevimli karikatürleri var.
6.42 ₺ -
Ne Demiş Kafka
Kafka... Tam bir yalnız adam. Sıra dışı hayallerin, ilginç rüyaların yazarı. Hayatı yaşamıyor, seyrediyor. Müthiş bir gözlem gücü var. İnsanları iyi anlayan da o, onlardan hep uzak kalan da. Kalabalıkların içinde bile yapayalnız. Edebiyat tarihinin belki de en çok merak edilen yazarının ilginç yaşam öyküsü, ruha dokunan düşünceleri, öyküleri ve sevimli karikatürleri var bu kitapta... Onu okurken rüya görüyor gibi olacaksın. Sarsılacak ama içinden çıkamayacaksın... Ne demiş Kafka, "Eğer okuduğumuz bir kitap bizi kafamıza vurulan bir darbe gibi sarsmıyorsa, niye okumaya zahmet edelim ki?"
6.42 ₺ -
Ne Demiş Balzac
“Öyle bir an geldi ki, sözler aciz kaldı, onların yerini gözlerin dili aldı.” ... Dünya edebiyatının dev isimleri arasında anılır Balzac'ın adı... Kaleminden dökülenler öylesine güçlüdür ki, yazdıkları pek çok insanı derinden etkiler. Kalemiyle düşünür o... Balzac'ın hayata, insana, mutluluğa, umuda, erkeklere, kadınlara ve en çok da aşka dair ruha dokunan düşünceleri var bu kitapta. Büyülü bir dünyanın kapısını aralamak isteyenler için...
6.42 ₺ -
Oradan Bakınca Öyle mi Görünüyor
Bu kitapta yer alan isimler rasgele seçilmedi. Konuşmalar rasgele yapılmadı. Şirin Payzın'ın CNN Türk'te yayınlanan programında sohbet ettiği ve bu kitabın konukları olan isimler, demokrasi için, insan hakları için, fikirlerin özgürce ifade edilebilmesi için, Türkiye'nin daha yaşanılası bir yer haline gelmesi için kendi alanlarında mücadele vermiş kişiler. Onlar bu ülkenin renklerini, farklı seslerini temsil eden, sanat, edebiyat dünyasını ve siyasî iklimini öyle ya da böyle belirleyen yazarlar, sinemacılar, sanatçılar... Bu kitap aslında "Adalet Ağaoğlu, Alev Alatlı, Elif Şafak, Zülfü Livaneli, Mahsun Kırmızıgül, Ediz Hun, Halil Ergün, Kenan İmirzalıoğlu, Meral Okay, Yıldız Kenter, Ara Güler ve Gülriz Sururi"nin kitabı... Onların demokrasi değirmenine su taşıyan görüşleri olmasaydı böyle bir kitap belki de hiç olmayacaktı. Sizi Türkiye'nin vicdanıyla baş başa bırakıyoruz... "olabildiğince" özgür bir kitap... itiraflar... dokundurmalar... derin konular... ince mevzular... sağ'dan sol'dan samimi konuşmalar... ve sanat... ve edebiyat... farklı fikirlerin dile getirildiği "olabildiğince" özgür bir kitap... seyirci kalmak istemeyenler için... Şirin Payzın, hafta içi her gün sabahları CNN Türk'te Cem Öğretir ile birlikte Yeni Gün programını sunuyor. Bu kitapta yine CNN'de konuk olarak ağırladığı isimlerle yaptığı sohbetler yer alıyor. İsimler: Alev Alatlı, Adalet Ağaoğlu, Zülfü Livaneli, Kenan İmirzalıoğlu, Ediz Hun, Halil Ergün, Yıldız Kenter, Meral Okay, Mahsun Kırmızıgül, Ara Güler, Gülriz Sururi, Elif Şafak... Sohbetlerin ana teması, gençlerin model olarak gördüğü bu isimlerin hayata, güncel olaylara ve yaşadıkları topluma bakışları... Mevzuların derinleştiği noktalar ve konukların oldukça iddialı-samimî söylemleri ve itirafları da var. Kitaptaki en temel soru ya da konu "özgürlük"... Sohbet yazıları olduğu için üslûp oldukça akıcı. Günün getirdiklerine seyirci kalmak istemeyenler ve edebiyat, sinema, televizyon, müzik dünyasından öncü isimlerin yaklaşımlarını merak edenler için, zorlanmadan okuyabilecekleri bir sesli düşünme kitabı. Bir fikir kitabı herhâlde ancak bu kadar keyifli ve rahat okunabilir olabilir. Kendimi kendi alkışladığımız anayasaya yürürken görünce, çok eksik hissettim. - Adalet Ağaoğlu Başka bir türlü baktığınız zaman, bu Mao'nun bir örnek elbiselerinden başka bir şey değil. - Alev Alatlı Yazarsan yani bir şekilde bu yola baş koymuşsan yalnız olduğunu baştan kabul edeceksin. - Elif Şafak İnanılmaz bir şey bu; niçin, ne yaptık da bu böyle oldu. - Zülfü Livaneli Tek hayalim; sınırların kaldırıldığı bir dünya. - Mahsun Kırmızıgül Eğer Amerika dünya üzerinde bir güç sağlıyorsa, bunun en büyük sebeplerinden biri sahip olduğu silahlar, ikincisi sinemadır. - Kenan İmirzalıoğlu O dönemler daha romantik dönemlerdi. - Ediz Hun Ama bana sadece gişedeki parayı konuşursanız ve kitlelere bunu anlatırsanız, nasıl buluşacağız seyirciyle? - Halil Ergün 'Burası Türkiye, ben burayı seviyorum' diyerek yola çıkan, üretimlerini yapmaya çalışan milyonlarca insan var. - Meral Okay Önemli mi Avrupalı olmak? Bence değil; ben buralıyım, bitti. Adam ol yeter. - Ara Güler O kız çocuğunu okutamadıktan sonra, götür tiyatroya neye yarar? - Gülriz Sururi Sanat gençlerin işidir, daima gençlerin işidir. - Yıldız Kenter
4.87 ₺ -
Kayıp Medeniyetler
Kayıp medeniyetler ve arkalarında bıraktıkları soru işaretleri Ormanların arasında gizli kalmış uygarlık; Mayalar Amerikanın en büyük yerli devleti; İnkalar Bataklıkta gelişen büyük medeniyet; Aztekler Meksikalı Toltekler Orta Amerikalı Olmekler zencilerin ataları mı? Atlantis ve sırları Kayıp kıta Mu nasıl yok old Piramitlerin incelenmesine neden izin verilmiyor? Nemrut Dağındaki tarihî anıt mezar Eski medeniyetler bizden daha mı ileriydiler? Geçmişten günümüze dersler Ahid sandığı nerede? Kayıp hazinelerin haritası İrem şehri bulundu
6.42 ₺ -
Seni Seven Biri Var
"Hayatın anlamı ne, nerden geldim, ölümden sonra ne olacak?" gibi sorular sormaya başladın mı, alacağın cevap, "Kafayı mı yedin kızım sen!" olur. Ya da "Erkek arkadaşınla kavga mı ettin yoksa!" falan derler. Aslında her insanın hayatı sorgulaması gerektiğini düşünmek istemezler pek... Umurumdaydı sanki!
6.42 ₺ -
Ben Adamı Tipinden Tanırım
Bu kitapta ne tipler var ne tipler... Öğrenci Tipleri... Öğretmen Tipleri... Âşık Tipleri... Anne-baba, karı-koca, komşu tipleri... Dinledikleri müzik türüne, mesleklerine, çağlara göre tipler... Türk tipi... Psikolojide tipler... Nesli tükenen insan tipleri... Tipitipler... Hadi, tipler içinden kendine bir tip beğen... Şöyle diyebilirsin, "Ben kimseye benzemem." Evet, elbette özgünüz her birimiz, kendimiz olabildiğimiz ölçüde... Ama Âdem'in oğulları Havva'nın kızlarıyız... Yani akrabayız bir yerde... Şimdi söyle, tipik Anadolu çocuğu musun yoksa çılgın çocuk İso musun? Evde süt dökmüş kedi, dışarıda aslan mısın? İçi başka, dışı başka nar mısın? Biri sana 'tam benim tipimsin' dese ne yaparsın. Tertipli misin, Antepli misin? Depresif misin, agresif misin? Bil bakalım sen kimsin...
6.93 ₺ -
Ne Demiş Dostoyevski
Kitabın ilk basımı "Dostoyevski'den Ruha Dokunan Düşünceler" adıyla yayımlanmıştır. Hayata bir büyük düşünürün gözüyle bakabilmeniz için... Dostoyevski'yi tek bir kitapta okuyabilmeniz için... Temel eserlerini özenle taradık ve bir düzen içinde sıraladık. Özlü bir kitap çıktı ortaya. Bir solukta okunabilir... Ama siz yine de dikkat edin okurken... Çünkü bu kitap ruhunuza dokunabilir. Dostoyevski çağları aşan bir heybetle kurulmuştur edebiyat dünyasına. Yepyeni, özgün bir yol çizer kendine. "Altın devrin kalemi" diye yazılır tarihe adı. Hayatın acı tatlı her yönünü görür ve gösterir. Tezatları, kararsızlıkları, hataları, pişmanlıkları ve daha bin türlü halleriyle insan vardır bütün eserlerinde. Sanat yönünün yanı sıra derin bir düşünürdür o. İnsanı ilgilendiren konularda kendine özgü fikirleri vardır. Bazen kendisi söyler bunları, bazen de kahramanlarına söyletir. Başkalarını yargılamaya hakkın yoktur. Çünkü bir insan, karşısında duran suçlu gibi kendisinin de bir suçlu olduğu, ortadaki suçta belki en büyük payın kendisinin olduğu bilincine varmadan başkalarını yargılayamaz. Bunu anladıktan sonra yargıç olabilir ancak. Ne denli garip olursa olsun, gerçektir bu. Çünkü ben doğru bir insan olsaydım, karşımda duran suçlu belki de hiç olmayacaktı. İnsanlığa hizmet yolunda büyük işler başarmayı düşlüyorum sık sık, gerçekten de insanların mutluluğu uğruna çarmıha gerilmeye bile giderim belki, ama öte yandan, bir insanla aynı odada iki gün yalnız kalmaya dayanamam. Günümüzde herkes kopmuştur toplumdan, kendi kabuğuna çekilmiştir. Herkes birbirinden uzaklaşıyor, saklayabildiğince şeyi de kendine saklıyor. Sonunda insanlardan kaçmaya başlıyor kişi. Kendi başına para biriktirirken şöyle düşünüyor: "Şimdi ne güçlüyüm! Hiçbir şeyden korkum yok artık!" Oysa ne denli zengin olursa, onu yok edecek güçsüzlüğün içine o denli gömüldüğünü bilmez çılgın. Çünkü tek kendine güvenmeye alışmıştır. Toplumdan kopmuş, ruhuna insanların yardımına inanmamayı, insanlardan bir şeyler beklememeyi öğretmiştir. Paralarının, onların ona verdiği hakların kaybolmasından korkar yalnızca. Çağımızda insanlar, gülünç bir inatla, kişiliğin gerçek güvenliğinin yalnız başına çalışmakta değil, tüm insanların beraberliğinde olduğunu anlamamakta diretiyorlar. Ama hiç kuşku yok ki, bir gün gelecek, bu ürkünç yalnızlık da sona erecek, insanlar birbirinden kopmalarının anlamsızlığını bir anda anlayacaklar. Bunca zaman karanlıkta nasıl oturduklarına, ışığı görmediklerine şaşacaklar. Durmadan dinlenmeden çalış. Gece yatağa girdiğinde aklına "gerekeni yapmadın" diye bir düşünce gelirse hemen kalk, yap. Çevrendeki insanların hepsi kötüyse, seni dinlemek istemiyorlarsa, ayaklarına kapan, af dile onlardan, çünkü seni dinlememelerinin asıl suçlusu gene sensin. Kötülükle konuşamıyorsan, sessizce, küçük düşürerek nefsini hizmet et onlara, umudunu hiçbir zaman yitirme. Herkes seni bıraksa, zor kullanarak kovsa bile, yalnız kalınca yere kapan, toprağı öp, göz yaşlarınla ıslat onu. Yapayalnız olduğun için seni hiç kimse görmeyecek olsa da toprak göz yaşlarının meyvesini verecektir. Dünyada bütün insanlar doğru yoldan çıksa, Tanrı yolunda yalnız sen kalsan bile sonuna dek inan, yalnız başına adaklarını yerine getir, Tanrıyı öv. Senin gibi bir kişi çıkarsa karşına -dünya budur işte- coşkunlukla kucakla onu, birlikte Tanrıyı övün. İki kişi olsanız da, onun gerçeği tamamlanmış olur. Kokuşmuş ve hastalık halini almış sistemi değiştirmek dahilerin işidir. Muhammed sistemi zorlayacak ve devirecek güce erişinceye kadar putlara dokundu mu? Sistemi ezip ayakları altına aldıktan sonradır ki putları devirdi. Neden? Putlar bir semboldü. Ben ne yaptım? Sembolden, yani kocakarıdan işe başladım. Bir engeli aşmak istedim. Ama aşamayıp gerisinde kaldım. Çok şeyi var şimdi insanın, ama mutluluğu azaldı.
6.93 ₺