Eğitim

Yeni Hayat Ansiklopedisi 1

Bugün, internet, bilgiye erişimde en önemli kaynaklardan biri olarak yoğun biçimde kullanılıyor. Fakat internet, kimi zaman tek bir kaynaktan doğan ve birbirini tekrar eden bilgiler olmaktan öteye geçemiyor. Bu hususu fark eden Hayat Yayın Grubu, her evde kapsamlı ve özenli hazırlanmış basılı bir kaynak eser bulunması amacıyla, YENİ HAYAT ANSİKLOPEDİSİ'ni hazırladı. Bu ansiklopedinin diğerlerinden en belirgin farkı; çalışmanın ekonomik gayelerle değil, eğitime katkı sağlamak amacıyla, ilköğretim ve lise müfredatına uygunluk, güncellik, doğruluk, güvenilirlik, kapsamlılık ilkeleri göz önünde bulundurularak hazırlanmış kapsamlı bir yardımcı eser oluşudur. Ayrıca eserle birlikte hediye edilen interaktif CD'siyle birlikte kullanım kolaylığı sağlayan bu ansiklopedi, öğrencilerimiz için vazgeçilmezi bir başvuru kaynağı olacaktır. Sevgili öğrenciler! Hayat Yayın Grubu'ndan çok sayıda eğitimciden oluşan bir komisyonla hazırlanan beş ciltlik bu ansiklopedi, sizi okul hayatınızda başarıya ulaştıracak nitelikte bilgilerle dopdolu. Değerli eğitimciler! Öğrencilerin hazırcılığa ve kolaycılığa kaçtığı, ucu bucağı belirsiz, kimi zaman aynı bilgilerin tekrarından öteye gidemeyen internet kaynaklarından daha fazlasını sunan bu ansiklopedi, okul müfredatımızla ve öğrencilerimizin eğitim seviyesi ile paralel olsun istedik. Tüm ciltlerle hediye ettiğimiz CD'miz ile de bu bilgilere erişimi kolaylaştırdık; sizlerin de istifadenizi ve tavsiyelerinizi düşünerek hazırladığımız ansiklopedimizin, yardımcı ders kitabı olarak işinizi büyük oranda kolaylaştıracağını düşünüyor ve tavsiyelerinizle öğrencilerimize de faydalı olmanızı diliyoruz. Sayın Veliler! Bu ansiklopedi, çocuğunuzun güvenilir ve okul müfredatlarıyla uyumlu bilgilere ulaşabilmesi amacıyla, çağımızın gerekleri ve öğrencilerin sosyal hayattaki ihtiyaçları göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. YENİ HAYAT ANSİKLOPEDİSİ'nin tüm ilköğretim ve lise öğrencilerimize faydalı olması dileğiyle...

Yeni Hayat Ansiklopedisi 5 Cilt Set

Bugün, internet, bilgiye erişimde en önemli kaynaklardan biri olarak yoğun biçimde kullanılıyor. Fakat internet, kimi zaman tek bir kaynaktan doğan ve birbirini tekrar eden bilgiler olmaktan öteye geçemiyor. Bu hususu fark eden Hayat Yayın Grubu, her evde kapsamlı ve özenli hazırlanmış basılı bir kaynak eser bulunması amacıyla, YENİ HAYAT ANSİKLOPEDİSİ'ni hazırladı. Bu ansiklopedinin diğerlerinden en belirgin farkı; çalışmanın ekonomik gayelerle değil, eğitime katkı sağlamak amacıyla, ilköğretim ve lise müfredatına uygunluk, güncellik, doğruluk, güvenilirlik, kapsamlılık ilkeleri göz önünde bulundurularak hazırlanmış kapsamlı bir yardımcı eser oluşudur. Ayrıca eserle birlikte hediye edilen interaktif CD'siyle birlikte kullanım kolaylığı sağlayan bu ansiklopedi, öğrencilerimiz için vazgeçilmezi bir başvuru kaynağı olacaktır. Sevgili öğrenciler! Hayat Yayın Grubu'ndan çok sayıda eğitimciden oluşan bir komisyonla hazırlanan beş ciltlik bu ansiklopedi, sizi okul hayatınızda başarıya ulaştıracak nitelikte bilgilerle dopdolu. Değerli eğitimciler! Öğrencilerin hazırcılığa ve kolaycılığa kaçtığı, ucu bucağı belirsiz, kimi zaman aynı bilgilerin tekrarından öteye gidemeyen internet kaynaklarından daha fazlasını sunan bu ansiklopedi, okul müfredatımızla ve öğrencilerimizin eğitim seviyesi ile paralel olsun istedik. Tüm ciltlerle hediye ettiğimiz CD'miz ile de bu bilgilere erişimi kolaylaştırdık; sizlerin de istifadenizi ve tavsiyelerinizi düşünerek hazırladığımız ansiklopedimizin, yardımcı ders kitabı olarak işinizi büyük oranda kolaylaştıracağını düşünüyor ve tavsiyelerinizle öğrencilerimize de faydalı olmanızı diliyoruz. Sayın Veliler! Bu ansiklopedi, çocuğunuzun güvenilir ve okul müfredatlarıyla uyumlu bilgilere ulaşabilmesi amacıyla, çağımızın gerekleri ve öğrencilerin sosyal hayattaki ihtiyaçları göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. YENİ HAYAT ANSİKLOPEDİSİ'nin tüm ilköğretim ve lise öğrencilerimize faydalı olması dileğiyle...

Öğretmenin Mevzuat El Kitabı

ÖZGÜRLÜKLER, HAKLAR VE ÖDEVLER Eğitimin ve öğretmenlerin dünya ölçeğindeki sorunlarını ILO ve UNESCO belgelerinden esinlenerek saptayan Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi'nden; Mesleksel Özgürlükler 23)... Öğretmenler, öğrencilerine en iyi uyarlanmış öğretim yöntemlerini ve araç gereçlerini değerlendirmek için özellikle niteliklidirler; onaylanmış programlar çerçevesinde ve okul yetkililerinin yardımıyla (katkısıyla), öğretim araçlarının seçiminde ve pedagojik yöntemlerinin uygulanmasında temel rolü üstlenmesi gerekenler onlardır. 25) Her teftiş ve denetim sistemi, mesleksel görevlerinin yerine getirilmesinde öğretmenleri özendirici (destekleyici) ve onlara yardım edici biçimde tasarlanmalı ve öğretmenlerin özgürlüğünü, girişkenliğini ve sorumluluğunu sınırlamaktan kaçınmalıdır. Öğretmenlerin Ödevleri 32) Tüm öğretmenler, öğretim mesleği üyelerinin statüsünün büyük ölçüde kendilerinin davranışlarına bağlı olduğunu bilerek, tüm mesleksel etkinliklerinde olabildiğince yüksek normlara uymaya çaba göstermelidirler. 34) Öğretmenler ve öğretmen örgütleri, öğrencilerin, öğretimin ve toplumun yararına, yetkililerle tam olarak işbirliği yapmaya çaba göstermelidirler. 36) Öğretmenler, öğrenci ve yetişkinlerin yararına, okul dışı etkinliklere katılmaya hazır olmalıdır. Öğretmenlerin Hakları 41)Öğretmenlerin, kendilerinin, öğretim ve tüm toplumun yararına, toplumsal ve kamusal yaşama katılımı özendirmek uygun olacaktır. 44) Öğretmenlerin aylıkları ve çalışma koşulları, öğretmen örgütleriyle işverenler arasında (toplu) görüşmeler yoluyla belirlenmelidir.

Nitelikli Sınıf ve Stressiz Eğitim Ortamı

ÖĞRETMENİN 4D YETKİSİ VE YETENEĞİ Öğrencilerden beklenen; bildiklerini, duyduklarını, düşündüklerini; yazıyla, sözle, sesle, çizgiyle, renkle, sayıyla anlatabilmeleri ve aktarabilmeleridir. Özellikle, Matematik, Türkçe, Yabancı Dil derslerinde hedef, "tam öğrenme" olmalıdır. Bu dersler için ayrılmış derslikler, gerekli araç ve gereçlerin yer alacağı biçimde özenle düzenlenmeli ve hedefe ulaşılmalıdır. Fen konularında çağdaş yeniliklerin hızına ayak uydurabilmek için "Müfredat Programları"nın eksiklerini giderecek etkinliklere yer ve zaman ayrılmalıdır. Müfredat programlarında da fen bilimlerinin değeri kabul edilmiştir. Ancak, ekoloji, sibernetik, elektronik, bilgisayar teknolojisi gibi konular henüz resmi programlarda gerekli yeri ve düzeyi bulabilmiş değildir. Bu amaçla, koşulları uygun olan okulların Fen Laboratuarları, bu yeni alana uygun bir şekilde düzenlenerek aktif kullanımı sağlanmalıdır. Öğrenciler güzelliğin değerini bilmeli ve takdir edebilmelidir. Bunun için gerekli ilgi, sevgi, sezgi ve bilgilerini geliştirebilmelidirler. "Estetik duyarlık" müfredatlarımızda yer alan Resim-İş, Müzik ve İş Eğitimi dersleri ile geliştirilebilir. Bu derslikler yalnız ders işlemek için değil ders dışı etkinliklerin (sergi, konser, tiyatro etkinlikleri, atölye çalışmaları vb.) planlanıp uygulanması için de kullanılabilir. Öğretmen toplumsal dokunun bir öğesidir. Ayrıca bir bilgi kaynağı olarak öğretim donanımı olarak da görev yapar. Ancak, öğretmene bu iki bileşenden ayrı, kendine özgü bir boyut katan özelliği, onun diğer sistem bileşenlerini düzenleme, denetleme, değerlendirme ve değiştirme (4D) yetkisi ve yeteneğidir

Yöntem Teknik ve Etkinlikler

"Susun, sakın sesinizi çıkarmayın! Fillerin ayağına keçe bağladık, ses çıkarmasın diye. Bu geçitler çok tehlikelidir. Her an çığ düşebilir. Sessiz olun diyorum. Heyy, sen oradaki! Neden bağırdın! Bak çığ düşüyor. Koşun, koşun, hayatınızı kurtarın, sallanmayın!" Herodot namındaki tarih hocamız Ali Beyin lisede anlattığı derslerden biriydi bu. Anibal'in Alpler'i nasıl geçtiğini hep birlikte sınıfta yaşamıştık. Anibal'le birlikte o dağları aştıktan sonra, o olayları unutmak mümkün müdür? Bir de şu tarih anlatımına bakın: "Bumin Kağan, devleti kurduğu yıl öldü. Yerine geçen oğlu Ko-lo da çok yaşamadı. 553 yılında Göktürklerin başına Bumin'in oğlu Mukan geçti. Mukan Kağan ilk olarak Avarlara vurduğu darbe ile onların batıya göç etmelerini sağladı. Kitanlara ve Kırgızlara hakimiyetini kabul ettirdi. Çin'deki Chou (Cou) ve Ch'i (Ts'i) hanedanlarını baskı altına aldı. Böylece İstemi'ye karşı, Çin'den yardım isteyen Akhunlara yapılabilecek Çin desteğine mani oldu. Mukan Kağan daha sonra, kızını Chou (Cou) imparatoru ile evlendirdi." Bu, lise öğrencilerine reva gördüğümüz tarih ders kitaplarından rasgele seçilmiş bir örnek. Hangi tarih kitabını açarsanız açın, metinler bundan farklı değil. Çocuklar birbiriyle ilintisiz yüzlerce metni, binlerce ismi ve olayı "hafızlamak" zorunda. Eğitim dediğimiz şey bu mudur? Nerede tarihin büyüsü? Heyecanı? Cazibesi? Bugünlere ışık tutması gereken anlamı ve derinliği? Tarih olayların ve isimlerin depolandığı tozlu bir tavan arasından başka bir şey değimlidir? Bir an için yukarıda verdiğim metne benzer yüzlerce sayfayı ezberlemek bir bilgi yayınından sınav geçirmek zorunda olduğumuzu düşünün! Çocuklarımıza bunu yapıyoruz. Ve bu saçma sınavlarda başarısız olanlara her türlü eziyet reva görülüyor. Çocuklar başarısız ve yeteneksiz ilan ediliyor, sınıfta bırakılıyor, okuldan atılıyor, dayak yiyiyor, intihar ediyor, sürüm sürüm süründürülüyor. Ve bu saçmalığa "eğitim" adını veriyoruz.

Teknoloji ve Meteryal Kullanımı

* Öğretim materyallerinin özellikleri * Gerçek eşya, model, grafik vb. materyaller * Ders kitapları hazırlama, seçme ilkeleri * Ders kitaplarını değerlendirme ölçütleri * Bilgisayar destekli öğretimde yöntemler Eğitim yazılımlarında aranan özellikler

Özel Öğretim Uygulamaları Muhteva Dersleri İçin

"NİÇİN BÖYLE OLMUŞTU?" Ahmet, yeni mezun çiçeği burnunda bir öğretmendir. Anadolu'da küçük bir kasabada bulunan tek lisenin iki kimya öğretmeninden birisidir. Ahmet öğretmen, öğrencilerine daha faydalı olmak, daha çok şey öğretmek için derse girmeden önce işlenecek konuya etraflıca hazırlanırdı. Derste söyleyeceklerini ve çözecekleri örnekleri hazırlar, kısa ders süresince o konuyla ilgili nasıl daha çok şey söyleyerek öğrencilerinin daha çok ve daha iyi anlayabilmelerini sağlayabilirim diye düşünürdü. Ahmet öğretmenin, 2C sınıfına kimya dersinin olduğu bir gündü. Ahmet öğretmen tam vaktinde derse girdi. Dersi, daha önce birçok defa yaptığı gibi anlattı. Hatta derste birkaç öğrenci kendi aralarında konuşurken onları uyarmış, susturmuştu. Ders çıkışında kuşlar gibi hafif hissetti kendini. Koridorda zafer kazanmış komutan edasıyla yürüyerek öğretmenler odasına gitti. Ertesi gün, kazandığı zaferin izlerini aramak için öğrencilerine önceki dersle ilgili sorular sorduğunda gerçek bütün çıplaklığıyla ortaya çıktı. Soru sorduğu öğrencilerin hiçbiri geçen ders anlatılanları hatırlamıyordu. Bırakın derste anlatılanları, dersin hangi konuya dair olduğu ile ilgili sorular bile cevapsız kalmıştı. Ahmet öğretmen, "Bu bir zafer değil hezimet" dedi kendi kendine. Ders sonunda öğretmenler odasına gitti. Başını ellerinin arasına aldı ve kara kara düşünmeye başladı. Niçin böyle olmuştu? Hâlbuki o, konuyu nasıl da canla şevkle anlatmıştı, konuyla ilgili her şeyi anlatmıştı, problemler çözmüştü. Hatta herkesin iyi bir şekilde dinleyebilmesi için sınıfta çıt çıkartmamıştı. Nasıl olmuştu da böyle bir duruma düşmüştü?

Öğretmenin Gücü

Öğretmen; Bir çocuk için, anne kadar sıcak ve şefkatli, baba kadar güvenilir ve koruyandır. Öğretmen; Dünya için, karanlıkların sönmeyen ışığı, cehaletle savaşın en keskin kılıcıdır. Öğretmen; İnsanlar için, bedeni ve bilgisiyle en yüksekte, hoşgörü ve tevazu için halkın içinde olandır. Öğretmen; Toplum için, aydınlatırken mum gibi eriyen değil, aydınlığı ile gönülden gönüle geçen; ebedi yaşayandır. Öğretmen; Kişisel mutluluğu için, en güzel çiçekleri yetiştirip onlardan gelir elde etmeyi değil, onların çevrelerine yaydıkları güzel kokuyu seçendir. Öğretmen; Kendisinden öncekiler için, onların gayretlerini ve asil mücadelelerini minnet ve şükranla anan; onlardan aldığı güçle, sonrakilere bilginin zaferini müjdeleyendir. Öğretmen; Kendisi için, hiçbir zaman gurur ve benlik kavgası içinde olmayan; meyve yüklü ağacın, dallarını eğmesi gibi, bilgili başın yükünü gözlerinde ve gönlünde taşıyandır.

Her Öğretmen Rehberdir

"HAYDİ, MÜKREMİN İLERİYE, DAHA İLERİYE!" ...Yozgat'ın bir köyünden göç eden yoksul bir ailenin çocuğu Mükremin'i gören iki eğitimci, zorlu bir mücadelenin içine girmişler. Önce onu sokaktaki çevresinden koparmışlar. Sonra 9 yaşından beri çalıştığı konfeksiyon işinden çekip almışlar. Çevredeki sporcuların kullanmadığı malzemeleri, eşofmanları, ayakkabıları temin ederek, ihtiyaçlarını karşılamışlar. Maçlara gidebilmesi için mahallenin imamından, esnafından para toplamışlar. Başarı işte böyle gelmiş. Mükremin 6-7 ayda çevredeki kulüplerin gözdesi olmuş. Çocuğunun çalışmasını, para kazanmasını isteyen hatta çalışmadığı için evine almayan, onu dışlayan ailesi şampiyonluk maçına uğurlamaya bile gelmiş. O da, buna karşılık okul takımını voleybolda İstanbul şampiyonluğuna yükselten en önemli oyunculardan biri, hatta takımın kaptanı olmuş. "Okumak istemiyordum. Ya konfeksiyon da çalışacak ya araba tamiri yapacaktım. Kısacası rüzgar nereye götürürse orada olacaktım." diyen Mükremin'in önünde şimdi başka hedefler var. O, büyük hem de çok büyük ve ünlü bir sporcu olacak. Sınıf öğretmeni Doğan Aytekin ve okul müdürü Yadigâr Tezcanoğlu'nun ellerinden tuttuğu, başarı basamaklarını tırmandırdığı Mükremin, belki de geleceğin yıldızı olacak. Şimdi Celalettin Gözüsulu İlköğretim Okulu'nun 6. sınıfında okuyor. Ama 15 yaşındaki bu çocuk, hem derslerinde başarı grafiğini yükseltiyor hem sporda zirveye tırmanıyor. Kim bilir kenarda, köşede daha kaç Mükremin var? Yeter ki sahip çıkan, yeteneklerini keşfeden olsun. Gerçek eğitimcilik, çocukları yeteneklerine göre yönlendirip, hayata kazandırmak olsa gerek. Başarı Mükremin'in olduğu kadar onu keşfedip, ona yeni bir yön veren Doğan ve Yadigar Hoca'nın da. İki eğitimci, öğrencilerinin önünde karanlıktan aydınlığa uzanan bir yol çizdi. Şimdi herkes mutlu. Çünkü, deyim yerindeyse bataklıkta bir çiçek açtı. Haydı Mükremin ileriye, daha ileriye!

Yetkin İdeal Vizyoner Öğretmen

ÖĞRETMENİN KARİYER HEDEFLERİ VE... Meslekleri icabı öğrencilerle, meslektaşlarıyla, her türlü insanla karşılaşıp anlaşmak zorunda oldukları için öğretmenler sosyal yönden etkili olmak durumundadır. Öğretmenin temel tutum ve davranışları, toplumda ve özellikle öğrenciler üzerinde büyük etki bırakır. Sinirli ya da sakin olmak, hoşgörülü olmak ve sert davranmak sınıfın, okulun ve çevrenin genel atmosferini yaratır. Mesleki açıdan gelişmek isteyen öğretmen, akademik ve mesleki bilgilerini artırmalıdır. Bunun için, eğitim programlarına katılmalı, konferans ve toplantılara iştirak etmelidir. Mesleği ile ilgili eserleri titizlikle incelemelidir. Mesleki ve edebi yazılar yazmak da öğretmeni motive eder. Bu yazdıklarını meslektaşlarıyla paylaşma ortamı aramalı ve bulmalıdır. Kendilerini mesleki açıdan yenileyen öğretmenler daha başarılı olurlar. Öğretmenin diğer insanlarla olan ilişkilerinde saygınlık kazanmış olması, yeterlik ve güvenli olması, demokratik ilişkilere önem vermesi, meslek yaşamında başarılı olması demektir. Hayat görüşü, dünya görüşü, dünya anlayışı gibi kavramlarla ifade edilen yaşam felsefesi, öğretmenin varlığının ortaya attığı bütün sorunları bir ilkeye göre çözümleme gücüne sahip zihin yapısıdır. Yaşam felsefesi, öğretmenin dünyayı algılama biçimi ve kendi varlığına yüklediği anlamdır. Bireysel ilke ve değerler, yaşam felsefesinin görünümü olup gündelik sorunlara yaklaşımında öğretmene rehberlik eder. Yaşam Felsefesi, öğretmenin yaşam ile ilgili hedeflerini de önemli ölçüde etkiler. Çalışma yaşamına ilişkin kariyer hedeflerini belirlemeden önce öğretmen, yaşamın tümüne ilişkin hedeflerini belirlemelidir. Doğal olarak kariyer hedeflerini de bu bireysel hedeflere uygun olacaktır.

Planlama Ölçme ve Stratejiler

ÖĞRETİM FAALİYETİ PLANLARKEN... Araştırmada, öğretmen adaylarına, öğretmenlik uygulamasında karşılaştıkları sorunlar sorulmuştur. Yanıtlar incelendiğinde, öğretmen adaylarının çözmeleri gereken pek çok sorunla karşı karşıya oldukları görülmüştür. "Öğrencilerimin bazıları derse katılmada isteksizdi. Derse katılmayan öğrencilerimin katılımını artırmak için onlara sık sık söz hakkı verdim." "Duvar kenarında oturan öğrenciler çok ilgisizdi, bu durumda ne yapabilirim diye düşündüm." Öğretmen adaylarının bazılarına göre, yaşadıkları en önemli sorun, öğrencilerin sınavda başarısız olmalarıdır. Bunun nedeni sorguladığımızda, bilginin hatırlandığı etkinliklerin ağırlıklı olduğu, bu etkinliklerin anlama düzeyindeki soruları yanıtlamak için yeterli olamayacağı söylenebilir. Bir öğretmen adayı şu cümlelerle sorununu anlatıyor: "Yaptığım sınavda kavrama düzeyinde sorular sormaya özen gösterdim. Çok başarılı olacaklarına inanıyordum. Hayal kırıklığına uğradım." Öğretmen adaylarından bir tanesinin sorunu ise, bir gerçeği yansıtıyor: "Değişik etkinlikler uygulamaktan kaçıyordum. Çünkü şimdiye kadar genelde bazı yöntem ve tekniklerin kullanıldığı derslerde bulunmuştum ve ders sırasında değişik etkinlikleri tam olarak uygulayıp uygulayamayacağım konusundan şüphelerim vardı." Görüldüğü gibi adayların en çok karşılaştıkları sorunlar, öğrencilerin derse etkin olarak katılımı ve başarılı olma kaygısıdır. Adaylar planlarında öğrencinin etkin olacağı etkinlikler planlayabilseydiler, hem öğrenciler katılımını artırabilir hem de bu sayede endişelerini daha çabuk yenebilirlerdi.

Özel Öğretim Uygulamaları İfade ve Beceri Dersleri İçin

ÖĞRETMENİN DEĞİŞEN ROLLERİ Öğretmenin yetiştirilmesinde ağırlık noktalarının değişmesi gerekmektedir. Artık, genel kültür daha önemli, alan bilgisi biraz daha az ağırlıklıdır. Ama öğretmenlik meslek bilgisi önemli hale gelmektedir. Öğretmenin bir bilgi aktarıcı olmaktan çıkıp, öğrenciye bağımsız düşünme, yaratıcılık, araştırma, uygulama becerisi ve tekniklerini öğretmesi gerekmektedir. Özellikle, günümüzün eğitim paradigmasında öğrencilere bilgiye ulaşma, onu kullanma yollarını öğretme, çok boyutlu düşünebilme anlayışı yanında sorgulayıcı ve şüpheci bir bakış açısı da kazandırılması gerekmektedir. Öğretmenin geniş tabanlı alan bilgileriyle yetişmesi, alanlararası-disiplinlerarası ilişkileri bilmesi, konuların arka planlarıyla birlikte ileri-geri bağlantılarına hâkim olması, insan tanıma ve kişisel kılavuzluk yapabilme yeterliliklerinin gelişmesi, rehberlik birimleriyle ve meslek rehberleriyle birlikte takım halinde çalışmayı bilmesi, sürekli eğitim-ileri eğitim için başvurabilecek her yaştan kimselere hizmet verebilmesi gerekecektir. Her aşamadaki toplum için, bu becerilerin eğitim uygulamalarında kullanımını artması beklenmektedir. Sürekli öğrenme, gelişmelerin izlenmesi bakımından öğretmenin de hayatı boyunca takip etmesi gereken bir zorunluluk haline gelmiştir. Öğretmende aranan bu özellikler, yalnız bilişim-bilgi toplumunun ürünü değil, gelişmekte olan eğitim teknolojisinin de bir sonucudur.

Öğrenci Merkezli Eğitim ve Çoklu Zeka

"BEN BUNLARI AYIKLADIM" Merkezde ilköğretim okulu üçüncü sınıflardan birinin denetimine gittim. Öğretmenle teneffüste tanışmış, defterlerini incelemiştim ....Fakültesi mezunuydu ve dört yıldır öğretmenli yapıyordu. Sınıfa öğretmenle birlikte girdik. Gürültü, patırtı; sınıf değil savaş alanıydı sanki. Öğretmen bağırıp çağırdı, birkaç öğrenciyi de azarlayarak sınıfı susturdu. Öğrencilere beni tanıttıktan sonra gürültü yaptıkları için bu kezde bütün öğrencileri azarladı. Sonra birden bana dönerek sınıf hakkında bilgi vermeye başladı: "hocam, bunlara lütfen bir şey sormayın. Ben bunları ayıkladım." Yanlış anladığımı düşündüm. "Bunlar" diye on iki kişilik bir grubu işaret ediyordu. "Pardon, ne yaptınız? Anlayamadım." Dedim Yine aynı grubu göstererek; "Hocam, bunların hepsi salak, hiçbir şey anlamıyorlar. Boşuna zaman harcamaktansa ben bunları ayıkladım. Artık bunlarla ilgilenmiyorum." Dedi "İyide öğretmenin siz ayrık otu mu ayıklıyorsunuz, yoksa pirinç taşımı?" diye soruverdim gayri ihtiyari. "Hocam, anlamadınız herhalde." Diye atıldı; "Size bunlar hiçbir şey anlamıyorlar, diyorum. Durduk yerde ayıklamadım, nedenlerim var herhalde."

Açıköğretim İçin Yardımcı 1.Kitap

Eşvak Behjet hocanın hazırlamış olduğu; Açık Öğretim ilahiyat m.y.o. Arapca dersi Yardımcı 1. sınıf Kitabı Toplam 29 Ünite Derslerin tercümesi Türkçe izahlı gramer bilgileri ve de konuyla ilgili sorular ve cevap anahtarı.

Açıköğretim İçin Arapça 2 Yardımcı

Bu eser Türkiyedeki Açıköğretim Fakültesi İlahiyat Meslek Yüksek Okulu Arapca Ders kitabı Yardımcısıdır. Tamamen ders kitabının ünitelerine göre hazırlanıp derslerin tercümesinin yanısıra alıştırmalar örnek çözümlemelerle kolaylaştırılmış. AÖF ğrencilerinin Arapça konusunda yardımcı olması açısından yayınlanmıştır. 2 cilttir ancak bu 2. kitaptır.

Farsça Konuşma Kılavuzu

Farsça konuşamayanlar ve Farsça konuşan ülkelere seyahat edecekler için! Bu eserde; Türkçe okunuşları ile birlikte verilen basit ve en çok kullanılan Farsça cümle kalıpları ve kelimeleri bulacaksınız.

Sözün Gücü

\"Söz\" ve \"Güç\", insanları hep cezp etmiştir. Çağımızda bu cazibenin gittikçe arttığı görülmektedir. Keşfedilen, öğrenilen, bilinen, anlaşılan, hissedilen ve benliğe mal edilen hakikatler, \"Söz\" aracılığıyla bir güce dönüşmekte ve çok farklı tesirlerde bulunmaktadır. \"Sözün Gücü\"nde bu sofistike ilişkilere dikkat çekilmekte ve konunun manevi boyutları vurgulanmaktadır.

Güzel Konuşmanın Sırları

Dil bir kelime ağacıdır.Aşılanmış bir meyve ile yabanisi arasında ne derece fark varsa ; terbiyeden geçmiş bir dille, terbiye görmemiş bir dil arasında da o kadar fark vardır. Biri bal gibi tatlı, diğeri zehir gibi acıdır. Güzel sözle çirkin söz, aydınlık ve karanlık kadar birbirinden farklıdır. Ruhen temiz insanların sözleri de temizdir, güzeldir. Ruhen kirli insanların sözleri ise, kirlidir, çirkindir. Zira, "Temizler temizlere, habisler habis şeylere layıktır." Konuşma kabiliyeti, insanın doğuştan getirdiği bir özelik olmakla beraber, bu kabiliyetin yönlendirilmesi insana bırakılmıştır. Çekirdek halindeki bu kabiliyet hem sümbüllenebilir, hem de kuruyabilir. Güzel konuşma kelimelerle resim yapmaktır. Muhataplara bir söz ziyafetidir. Dinleyenlerin haline uygun bir şekilde meramını anlatmaktır. Bu çalışmada güzel konuşma ve yazmanın bazı sırları, Kur'an'dan, Hz. Peygamberden ve edebiyatımızdan örneklerle gösterilmeye çalışılmıştır.

Dersimiz Edebiyat

Onlar güzellikler kervanının titiz koruyucuları, ulu edebiyat yapısının usta mimarları, nadide çiçeklerle bezeli has bahçenin naif bahçıvanları, gökyüzündeki yıldızları, daima zirveleri işaret ettiler. Şiir, hikâye, roman, deneme, eleştiri, hatıra, ansiklopedi, tercüme, kutsal, tasavvuf, aydın, İstanbul, lirizm, araştırma metotları" Mehmet Nuri Yardım, edebiyat ve sanatın değişik konularını, farklı kavramlarını ve gündemdeki meselelerini 42 uzmanla konuşuyor. Gelenekten beslenen ve geleceğe uzanan köklü bir edebiyatın ihtişamına ve zarafetine bu sohbetlerin satır aralarında tanık olabilirsiniz. Türkiye"nin zihin birikimini bu konuşmalarda bulan okuyucu, "edebiyat"ın korkulacak değil aksine ömür boyu sevilerek gönüllüce okunacak bir "ders" olduğunu kitabın sonunda görüyor.

Risale-i Nur'a Giriş (Ciltli)

Risale-i Nur Külliyatı, yazılmaya başladığı andan itibaren yoğun bir ilgiye muhatap oldu. Bugüne kadar pek çok dile çevrildi. Risale-i Nur hakkında, dünyanın önde gelen üniversitelerinde sempozyum düzenleniyor, düzinelerce kitap yayınlanıyor. Toplamı binlerce sayfayı bulan bu eserler külliyatı ile yeni tanışacak olanlar için hazırlanan bu kitapta, Risale-i Nur'un incelediği belli başlı konulardan seçmeler yer alıyor: Üstelik, hiç aramadan bulunacak kadar kolaylıkla kelimelerin anlamları verilmiş, alıştırmalarla desteklenmiş olarak.

Çocuğum Nasıl Daha Zeki Olur?

Anneler, babalar, öğretmenler, eğitimle ilgilenenler! Çocuğunuzun zekâsının gelişmesinde en önemli etkenin “Kendiniz” olduğunu biliyor muydunuz? “Olduğundan çok daha zeki olsun, Üstün başarılara imza atsın, Zekâsıyla insanlığa önemli katkılar sağlasın.” diyorsanız! “Çocuğum Nasıl Daha Zeki Olur?” sorusuna cevap arıyorsanız. Alanında bir ilk olma özelliği taşıyan bu kitap, faaliyet, uygulama ve oyun örnekleriyle çocuğunuzun zekâsını geliştirmede rehberiniz olacak. Kitabın satırları arasında yolculuk yaparken çocuğunuzun zekâ düzeyindeki hızlı gelişmeyi hayranlıkla izleyeceksiniz.

Her Yönüyle Örnek Öğretmen

Otuz yılı aşan öğretmenlik hayatımda yetiştirdiğim bin­ler­ce öğ­ren­cim, bugün öğ­ret­men ola­rak yurdun çeşitli yerlerinde görev yapıyor. Bunların çoğundan hemen her gün mektup ve mesajlar alıyorum. Benimle paylaştıkları hususların ağırlıklı kısmı ise eğitim problemleri ve çözüm yollarıyla ilgili. Bu nedenle böylesi önemli konuların heba olup gitmesine gönlüm razı olmadı. Görev başındaki genç öğretmenlerimize bir el kitabı özelliğini taşıyan bu eseri hazırlamaya karar verdik. Her öğretmenin elinde bir eğitim pusulası olması niyetiyle düşündüğümüz bu kitabı “Her Yönüyle ÖRNEK ÖĞRETMEN” adıyla kaleme aldık. Temennimiz şuydu ki, genç öğretmenler; öğrenciye, veliye ve topluma örnek ve model bir insan olsun ve çevresinde çekim merkezi haline gelsin. İna­nı­yo­rum ki, bu ça­lış­ma­ her öğretmene bir eğitim kılavuzu niteliğinde doküman olacak ve yaşanılan problemlere öneriler sunacak. Bütün öğretmen dostlarımıza yeni bir bakış açısı, yeni bir ruh ve yeni bir heyecan dileğiyle…

Kız çocuğu Nasıl Yetiştirilir?

Anne-babalığa hazırlanan herkesin en çok merak ettikleri konuların başında bebeğin kız mı yoksa erkek mi olacağıdır. Fakat asıl cevap bekleyen soru pek akla gelmez: Acaba kız veya erkek çocuk yetiştirmeye ne kadar hazırsınız? Diğer yandan kız veya erkek çocuk yetiştirmenin birbirinden çok farklı olduğu da yeterince bilinmeyen konulardandır. Zira kız ve erkek çocuklar aynı çatı altında da olsalar birbirinden farklı dünyalarda yaşarlar. Bu farklılığın temelinde ise yaratılıştaki özellikler bulunur. Peki, nedir bu özellikler? Onların karakter eğitiminde dikkate alınacak hususlar nelerdir? Zihin gelişimlerini hangi faktörler etkiler? Ruh dünyaları nelerden nasıl etkilenir? Bebeklik, çocukluk ve okul çağlarında nelere ihtiyaç duyarlar? Nelerden korkarlar? Neleri severler? Neden oyun oynamaları gerekir? Bu ve benzeri pek çok sorunun cevabı. Bebeklikten ergenliğe kadar huzurlu, mutlu ve başarılı bir kız çocuk yetiştirmek isteyenler için… Örnek vak’alar, derin araştırmalar ve yorumlarla kız çocuğu olan tüm anne-babaların baş ucu kaynağı olacak bir eser.

Gencim Dinimi Öğrenmek İstiyorum

Ergenlik dönemi, insan ömrünün en önemli, en kritik ve en hassas dönemidir. Bu dönemde genç sürekli sorgulama içindedir. Hayatı sorgular, insanları sorgular, kural ve kaideleri sorgular. Sürekli sorar. Anlamaya, algılamaya çalışır. Örneğin genç, iman esaslarını merak eder. Allah’ı, melekleri, peygamberleri, âhiret hayatını merak eder. Dinimizin yerine getirilmesini istediği, emrettiği kuralları ve onların hikmetlerini merak eder. Namazı, orucu, zekatı, haccı sorar, sorgular. Bu dönemin en hayatî noktası, gencin aradığı cevabın ve çözümün doğru bir şekilde bulunması veya sunulmasıdır. Yol gösterilmesi, rehberlik yapılmasıdır. Gençler! “Gencim Dinimi Öğrenmek İstiyorum” diyerek çırpınıyorsanız. Anne-babalar! Öğretmenler! Çocuğunuz, öğrenciniz veya bir yakınınızın aynı feryadına kulak vermek istiyorsanız. İdeal bir rehberi ve başucu kitabını şu an elinizde tutuyorsunuz.

Çocuğuma Dinimi Sevdiriyorum

Yeryüzünün hem en kolay hem de en zor şeyidir çocuklara bir şeyler öğretmek. Kolaydır; çünkü çocuk öğrenmeye programlanmış olarak gelir dünyaya. Zor hem de çok zordur bir şeyler öğretmek çocuğa; çünkü onlar bizim anlattıklarımıza göre değil bizden gördüklerine göre gerçekleştirirler öğrenme süreçlerini. Bu nedenle yavrularımıza öğretmek istediklerimizi önce bizim yaşamamız sonra da onların hayatın doğal akışı içinde bunları gözlemesi gerekir. Bu işi, zor yapanda budur aslında, yaşayarak örnek olmak. Çocuklar dünyaya geldikleri andan itibaren etraflarındaki canlı ve sanal bütün yetişkinlerden bir şeyler öğrenirler ve kim daha iyi öğretmense o bir adım öne geçer. Bugün çocuklarımızın hayatındaki en güçlü öğreticinin yazılı ve görsel medya olduğu gerçeğini de asla göz ardı edemeyiz. “Çocuğuma Dinimi Sevdiriyorum” kitabı canımızdan çok sevdiğimiz yavrularımızın kalbine Allah sevgisini, Resul sevgisini ve İslam sevgisini yerleştirebilme gayesiyle kaleme alındı. Yavrusunu Yüce Yaratan’ın sevgisi ile sarmalayıp, O’nun istediği güzel ahlaklı insan olarak yetiştirmeyi hedefleyen anne-babalara, zorlu yolculuklarında küçük bir ışık olması temennisiyle hazırlandı.

Peygamberim Biricik Öğretmenim

Ey Muallim-i Ekberimiz! Ey en büyük Öğretmenimiz! “Şüphesiz, ben bir muallim olarak gönderildim” diye seslendin bize. Evrensel bir eğitim-öğretim sistemi getirip bütün kalpleri, bütün ruhları, bütün akılları, bütün nefisleri ideal ufka yükseltecek bir mesaj sundun bize. İnsanlık senden neler öğrenmedi ki! İnsanlara En Güzel Öğretmen oldun. Biz de her şeyi senden öğrendik. Ne zaman dara düştüysek senin sünnetine sarıldık. Kurtuluşa ermek için öğrettiklerini uygulamaya gayret ettik. Herkes seni örnek almalı; ama öğretmenlik mesleğini icra edenler en başta. Ey Öğretmenlerin Öğretmeni! Peygamberim, biricik öğretmenim. Seni anarken bu kitapta, eğitim faaliyetlerimizde sana ne kadar muhtaç olduğumuzu gördük

Okumayı Sevenler ve Sevdirenler Türkiye'nin Kardelenleri

Ülkemizde kitap okumak, ihtiyaç sıralamasında 235’inci sırada yer alıyor. Oysa batıda bu rakam 18… ABD’de kütüphane sayısı 118 bin, Almanya’da 11 bin 379 iken Türkiye’de sadece bin 173… Almanya’da bin kişiye düşen kitap sayısı 2 bin 700 iken bizde sadece 7… Bu tablonun Türkiye lehine dönmesi için yıllardır değişik projeler üreten yazar Ali Karaçam, bu kez Türkiye’nin kitap sevenleri ve sevdirenleriyle görüştü. Okuma azmiyle çobanlıktan holdinge terfi eden Çoban Ahmet, Babasız çocuk büyütmenin zorluklarını kitaplarla aşan kadın, yalnızlığını kitaplarla yenen yaşlı adam, hastalarını kitapla iyileştiren doktor, sahaf kültürünü çağdaş kitaplarla yaşatan kitapçı, kitap bulamayınca “kitapçı” dükkanı açan kitapçı… Hepsi bu eserde. Hem “okuma”nın önemi hakkında yeni bir şeyler keşfedeceksiniz, hem de hayattan “gerçek” örneklere hayretler edip duygulanacaksınız…

Eğitim Döneminde Yüksek Başarı

Başarı değerlendirmesi yapabilmek için öğrencinin hayatını bireysel, ailevi, eğitsel, toplumsal hayat olmak üzere dört bölüme ayırabiliriz. Bu bölümlerin ortak başarısına "yüksek başarı" diyoruz. Tüm insanlar gibi, öğrenciler değerlendirilirken de parçacı yaklaşılmamalıdır. Öğrenci, yalnızca aldığı notlarla ve sınav sonuçlarıyla başarılı veya başarısız sayılırsa, bu eksik bir değerlendirme olur. Kendi iç dünyasında başarı yakalamış, ailesiyle huzurlu ve güzel bir birlikteliği olan, sosyal hayatta dengeli ve doğru ilişkileri bulunan bir gencin, eğitim ve öğretim dönemindeki başarısı, ancak bunlarla birlikte yüksek bir başarı sayılabilir. "Ergenlik Dönemi" isimli kitabın devamı mahiyetinde olan bu çalışmada, "gençlerin eğitim dönemi ve toplumsal hayatı" ele alınmaktadır.