Ekonomi

Dosyalama Teknikleri

Çeşitli kurum ve kuruluşlardaki türlü faaliyetler sonucu ortaya çıkan bilgi ve belgelerin artması, istenilen bilgiye hızla erişmeyi zorlaştırmaktadır. Bu da kayıt yönetimi kapsamına giren dosyalama ve arşivleme hizmetlerini zorunlu kılmakta ve bunun önemini artırmaktadır. Bu kitap, meslek yüksekokullarında bulunan Büro Yönetimi ve Sekreterlik Programı öğrencilerine ders kitabı olma niteliğinin yanında, işletmelerde sağlıklı bilgi akışının sağlanabilmesi için, arşiv ve dosya hizmetlerinin örgütlenmesinde yardımcı kaynak olmak özelliğini de taşımaktadır. * Belge (evrak) nedir? * Evrak Yönetimi? * İyi bir dosyalama sisteminde olması gereken özellikler * Etkili dosyala için gereken kurallar * Dosyalama sistemleri * Dosyalamada araç - gereç seçimi * Dosyalama terminolojisi * Büro verimliliğinin arttırılmasında sekreterin rolü * Ofis otomasyonu * Ofis yönetimi * Arşivleme * Sınıflama sistemi * Dosya hizmetlerinin arşiv ile ilişkisi * Elektronik doküman yönetim sistemleri Bilgi yönetiminin işlevleri konusunda detaylı bilgiler bulacaksınız.

Cesur Girişimciler

Sadi Özdemir'in; 2003 yılı Ekim ayının ilk haftasından itibaren Hürriyet gazetesinin Ekonomi Servisi'nden bir muhabir olarak yapmaya başladığı Küçük ve Orta Boy İşletmeler (KOBİ)'in başarı öykülerini konu edinen röportajlar, memleketin birçok bölgesinden, çok farklı sektörlerden girişimciyi ülkenin en büyük gazetesinde 'gündeme' taşıdı. Bu öykülerden 50 tanesi bu kitapta yer alıyor. Bu öykülerdeki kişilerin asıl ve tek önemli ortak noktası; hepsinin formüllere pek sığmayan girişimci bir ruha sahip olmalarıydı. Yoksa -Arçelik'te çalışırken bir parçanın çok pahalıya Almanya'dan ithal edildiğini gören Adapazarlı gençler o parçayı üreterek; Almanların Almanya'daki fabrikasını kapatmalarına neden olabilirler miydi? -İlkokulu bile 9 yılda bitirebilen Gaziantepli Mennan Usta, 15 dakika incelediği herhangi bir makineyi yapabilme yeteneğine 'bilimsel çalışma' vizyonunu eklemeseydi, yapabildiklerini sadece taklitçilikle sınırlı kalacağını anlayabilir miydi? -Üniversitede okurken yoksul öğrenciler için 'yurtta toplu yemek örgütleyen' Sivaslı Sadık, sonradan seçkin bir yemek şirketinin sahibi olabilir miydi? -Ya da Tuncelili bir kapıcının orta terk oğlu Hasan, sıradan fırıncıyken bunca okumuş 'şehir kültürlü' girişimci arasından sıyrılıp; nasıl olur da dünya standartlarında pasta ekmek zinciri kurabilirdi? -Veya bilardo oynama tutkusuyla önce İstanbul'da sonra denizci olup yurt dışında uğradığı her limanda bilardo peşinde koşan Zeki Dolma; bu tutkusunu girişimciliğe doğru adımlarla dönüştürmeseydi 'Bering Boğazı'nda adını bile duymadığı bir yere bilardo masası kurabilir miydi? Bu kitapta böyle daha birçok soru ve cevapları yer alıyor. Ayrıca bu öyküler; 1980'lerden itibaren çok ciddi sıçrama yapan, Gaziantep, Denizli, Konya, Kayseri, Çorum, Kahramanmaraş gibi girişimci illerimizin hem kendi krizlerini hem de ülkenin genel ekonomisindeki krizleri nasıl aşabildikleri konusuna da açıklık getiriyor.

Bütünsel Beyin

"Müşterilerinizin sürekli olduğunu nasıl anlayabilirsiniz? Takım çalışmasını geliştirerek mi? İnsan kaynağını geliştirmek için sürekli yönlendirerek çok iyi kullanarak mı?" İş Yaşamında Bütünsel Beyin kitabı, bu çok önemli konulara hitabeden yaratıcı ve yenilikçi yollar sağlıyor. Bu kitap size ve organizasyonunuza; - İş yaparken tek düşünce tarzının baskınlığı şekilde ortaya çıkan "beyin monotonluğu"ndan nasıl kurtulacağınızı, - Kaos dönemlerinde hayalperestleri ve iletişimcileri canlandırmak için yeteneklerini nasıl kullanacaklarını, - Pazarlama, reklâmcılık, satış ve problem çözmenin bütün alanlarında sonuçları geometrik olarak artıracak zihinsel çeşitliliği olan "Bütünsel Beyin Takımları"nın nasıl kurulacağını, - Gözetim, yönetim, liderlik ve çatışma çözme yöntemlerinizi geliştirecek buluşları algılamanızı nasıl ilerleteceğinizi, - Değişim için yeni düşüncelere açık olma ve sürekli yaratıcılık için nasıl bir iklim oluşturulacağını gösterecek. Ned Herrmann'ın düşünce ve yaratıcılık üzerinde kapsamlı ve uzun araştırmaları ulusal ödüller kazanmıştır. "Sağ beyin / sol beyin" modeline ve önceki diğer kavramlara katkıda bulunan çalışması geniş ilgi gördü. Bi milyondan fazla insan tarafından doldurulan bir değerlendirme aracı olan Herrmann Beyin Baskınlığı Aracı'nı geliştirdi ve geçerliliğini kanıtladı. Yaratıcı, stratejik ve bütünsel beyin düşüncesi üzerinde yol gösterici uluslararası çalışmalar hazırladı. Fikirleri, Fortune 100'e giren firmalar ve dünya çapında firmalarda kullanılıyor. Bu kitapta görüşlerini bütün iş dünyasının okuyucularına sunuyor.

Blog Çağı

Siz kimsiniz? Dünyanın bunu bilmesini ister misiniz? Ne satarsınız? Daha fazla, çok daha fazla satmak ister misiniz? Tüm bunları bloglar sayesinde yapabilirsiniz. Blog yoluyla hem dünyaya bağlanabilir hem de hiç tanımadığınız insanlara ve mekanlara ulaşabilir, şirketlere ve pazara adınızı duyurabilirsiniz. Dünyada yaklaşık 35 milyon çalışan her gün blogları ziyaret ediyor ve 3.5 saatini bloglarla geçiriyor. Yani günde en az 40 dakikalarını blog ziyaretlerine ayırıyorlar. Şimdi iş dünyası blogçuluğun gücünü görmekte ve kontrol altında tutup yönetmeye çalışmaktadır. Gerçek liderler için sanal günlük tutmak bir zorunluluktur. Başbakan Türkiye için, Kadir Topbaş İstanbul için, Daum Fenerbahçe için, Ertuğrul Özkök Hürriyet için, Ali Kırca Siyaset Meydanı için günlük tutmalıdır. Aynı şeyi siz de şirketiniz için yapmalısınız. Pazarlamada Blog Çağı ile blog nedir, etkin biçimde nasıl kullanılabilir, pazarlamada bloglardan nasıl faydanılabilir gibi sorularınız cevap buluyor. Gerek kişisel gerekse kurumsal blog hazırlama ve kullanma konusunda yöneticiler ve iletişimciler için bir rehber niteliğinde olan bu kitap; bloglar kartopundan çığa dönüşmeden onların dünyasına girip aralarına karışmak ve bu yeni araçtan etkin bir biçimde faydalanmak için kaçırılmaz bir fırsat.

Başarının Visası

BAŞARININ VİSASI Üniversite Sınavında kazanan biri olmak istiyorsanız, yapacağınız ilk şey; zaten öyle biri olduğunuzu kabul etmek, bunu düşünmek ve buna inanmaktır. Çünkü kazanmak önce beyinde başlar, beyinde devam eder ve beyinde biter. Kazanmak da yenilgi de bir işin sonucudur. Bu sebeple; kazanmak öğrenilebilir. Önemli olan kazanmayı isteyen öğrencinin ne tür araçlara sahip olması gerektiğini bilmesi ve bu araçları yerinde, doğru şekilde ve ustaca kullanabilmesidir. Unutulmamalı ki herkes aynı araçlara (VİSA: Vizyon, İnanç, Strateji, Adanmak) sahip olabilir; fakat farkı bu araçların o öğrenci tarafından nasıl yorumlanarak kullanıldığı ortaya çıkarır. Bu sebeple; kazanmanın araçlarına sahip olmak belki bir seçim olmayabilir fakat bu araçların nasıl kullanılacağına karar vermek öğrencinin seçimiyle olur. Kitapta anlatılanları hayatıma uygulayarak hedeflerimi gerçekleştirdim. Şimdi mutluyum ve kendisiyle barışık bir insan olarak son derece de huzurluyum. Bugüne kadar birçok okulda yüzlerce öğrenciye bu kitapta yazdıklarımı anlattım. Onlara üniversite sınavını kazanmanın altın anahtarı olarak "Başarının VİSA`sı"nı tanıttım. Birçok öğrenci benden öğrendikleriyle kendi "Başarı VISA`sını" oluşturup üniversite sınavında başarılı oldu. Onlar bunu başardılar. Şimdi sıra sizde.

Başarılı Siyasetçinin El Kitabı

Amerika'nın kışı sert olur. Boston'da kışın giydiğim kabanımı dönüşte evsizlere (homeless) bırakmak istemiştim. Sokaklarda yaşayanlar barınabilecekleri sabit yerleri olmadığı için neleri varsa poşetlerde taşırlar. Mevsim yaz olduğu için bırakacağım kaban yanlarında yük olsun da istemiyordum. Fakat gelecek kış orada olmayacağımdan seçeneğim yoktu. Aylardan Ağustos'tu. Bir kâğıda; 'Bir gün kış yeniden gelecek, ihtiyacınız varsa lütfen...' şeklinde bir not yazarak kabanla birlikte poşete koydum. Poşeti evsizlerin uğrak yerlerinden olan yakınımızdaki parka bıraktım. Ertesi gün sabah spor için yeniden parka gittiğimde, kabanımı düzgünce katlanmış olarak bir bankın üzerine bırakılmış olduğunu gördüm. Sadece poşet alınmıştı. Not yazdığım kâğıdın da kabana iliştirildiğini fark ettim. Kâğıdın diğer yüzüne: 'Evet kış yeniden gelecek. Ama bana şimdi yazlık lazım...' şeklinde bir not yazıldığını gördüm. Bu elbette benim için bir tecrübe oldu. Her toplumun sosyal refleksleri, seçmen-siyasetçi ilişkileri ve hedef kitleye ulaşmak için kullanılabilecek iletişim stratejileri birbirinden farklıdır. Seçmen davranışları ilişkileri ve hedef kitleye ulaşmak için kullanılabilecek iletişim stratejileri birbirinden farklıdır. Seçmen davranışları ilden ile ilçeden ilçeye, hatta semtten semte farklılık gösterebilir. Seçim stratejisi geliştirenler, toplumun tüm kesimlerinin farklı taleplerini göz önünde tutmak zorundadırlar. Etkin iletişim, ihtiyaçlara hitap edebilmektir. Seçmenin önceliklerini kavrayamamış siyasetçi ve bunları çözmeyi programına almamış bir partinin başarılı olması beklenemez. Nasıl mı? Bu kitap bunu anlatmaya çalışıyor.

TKY ve Tarihteki Bir Uygulaması Ahilik

Günümüzdeki yönetim anlayışları dikkatle incelendiğinde modelin adı ne olursa olsun müşteri memnuniyetini en üst düzeye ulaştıracak yeni kriterler ve tanımlarla her model kendi yapısını zenginleştirmektedir. Modeller, para egemenliğinden bilgi egemenliğine ve buradan da bilgeliğe doğru gelişme gösterirken, anlayışlar da kapitalizmden hümanizme doğru bir yöneliş içerisine girmiştir. İş mükemmelliği içinde adım adım ilerleyen yeni yönetim anlayışları, geçmişin zengin kaynakları ile de beslenmektedir. Bu anlamda; bir yönetim felsefesi olarak TKY ile, TKY'nin tarihteki bir uygulaması diye değerlendirebileceğimiz Ahilik kültürünün benzeşen pek çok yönü bulunmaktadır. Ahilik hem insan yetiştirmede hem de piyasaya sunulan mal ve hizmette bir seviye yakalamış ve birkaç asır devam etmiştir. Uygulanan sistemin adı TKY değildi ama felsefe aynı felsefe idi: "insan odaklı" ve "işin ehline teslim edildiği" bir iş felsefesi. yine Ahilik müessesesinde tüketicinin korunması en üst makamlarda en alt makamlara üzerinde hassasiyetle durulan bir konudur. Gerek Ahilik teşkilatı gerekse bir yöntem felsefesi olarak değerlendirildiğinde her ikisinin de işgörenler, işverenler ve müşterilerin tatmini; dahası, toplumun huzuru ön plana çıkacaktır.

Lider Yöneticilik

Sporda çok iyi bilinen bir kavram olan lider yöneticilik (koçluk), Sadece belli örneklerle bir becerinin öğretilmesi değil, kişinin yeni Beceriler geliştirmede sürekli olarak desteklenmesini de hedefler. Bu kitabın yardımıyla sırf kendi lider yöneticilik (koçluk) becerinizi Geliştirmekle kalmayacak, takımınızın da zamanla bu konudaki Becerisini artıracak ve böylece bu yaklaşımdan tüm birimlerin Faydalanmasını sağlayacaksınız. Takımınızın lider yöneticilik (koçluk) konusundaki yeteneklerini geliştirerek onları kendi bilgi ve becerilerini uygulayabilecekleri Teknikleri geliştirmelerini sağlayacak, onları ileriki hayatlarında Yöneticilikle ilgili daha fazla sorumluluk almaya hazırlayacaksınız. Takımınızın Yeteneklerini Geliştirmede Lider Yöneticilik kitabı sizlere şunları da sunmaktadır: * Lider yöneticilik yönetimini tanımanızı ve lider yöneticiliğe başlamanızı Sağlayacak rehberlik ve yardım, * Lider yöneticinin temel bilgilerini, ileri seviyede eğitmenliği Ve kişilerarası beceriler geliştirmenizi sağlayan ayrıntılı bilgiler, * Sizin ve takımınızın lider yöneticilik becerinizi geliştirmede Yardımcı olacak alıştırmalar, * Başkalarının, teorikteki bilgileri pratiğe nasıl geçirdiklerini gösteren Alıştırmalar ve yaşanmış örnekler.

İnsan Yetenekleri

Takımınızın Yeteneklerini Geliştirmede İnsan İlişkileri, bu kritik konuda, Takımınızla yürüteceğiniz eğitim seanslarında ihtiyaç duyacağınız materyalleri Sizin hizmetinize sunmak üzere hazırlanmıştır. Temel insan ilişkileri bilgilerinizi Geliştirmede, pratik ve yararlı bir rehberlik görevi gören bu kitap, ayrıca, Bunların özellikle çok önemli roller oynadığı sık yaşanan iş durumlarını da Tespit ediyor. İster kendi kendini yönetmek, ister başka insanlarla tüm Farklılıklarıyla birlikte çalışabilmek ve gelişmeler esnasında Karşılayabileceğiniz zor insanlarla baş edebilmek konusunda bu kitaptan Faydalanabileceksiniz. Takımınızın Yeteneklerini Geliştirmede İnsan İlişkileri'nde şunları da Bulacaksınız: .Sık yaşanan iş ortamlarında insanların yeteneklerinin sayısız kullanım alanları, .Hem kendinizin hem de takımınızın insan ilişkilerini geliştirmesi için Alıştırmalar, . Başka insanların, konunun teorisini pratiğe nasıl geçirdiğini gösteren yaşanmış Örnekler.

Türkiye Sorunlarına Çözüm Önerileri

Ülkemizde ekonomik ve sosyal refahın gelişimi büyük ölçüde mevcut potansiyellerin dinamiğe dönüştürülmesi ile ilgilidir. Potansiyel bir varlığı, zenginliği dinamiğe çevirerek bundan gelir sağlayabilmek için gerekli ana öğeler; bilgi, deneyim, finans gücü ve teşebbüs ruhudur. Batı standartlarını yakalayıp Avrupa Topluluğu'na girmek isteyen ülkemizde bu güçler büyük ölçüde mevcuttur. Gelişmişlikle gelişmekte olma arasında bir geçiş sürecindeki Türkiye'nin bu aşamada kendisine engel olacak sorunlarına eğilmesi ve bunlara çözümler üretebilmesi gerekmektedir. Üzeyir Garih bu eserinde ülkemizin dönüşümlü olarak sürekli gündemini işgal eden; * Kentleşme * Enerji * Turizm * Sosyal refah ve gelişmişlik * Bilgi ve teknoloji kullanımı * Eğitim Gibi sorunlarına değinerek, yılların getirdiği tecrübeleri çerçevesinde bunları çözümler öneriyor.

İş Hayatında Motivasyon

Bir kurumda en önemli unsur insandır. Kurumun verimli bir şekilde çalışabilmesi, insanın unsurunun en etkin şekilde yönetilmesine ve kişisel verimliliklerinin artırılması bağlıdır. Kişisel verimliliğin artırılmasında ise motivasyon önem kazanmaktadır. Ücret, saygınlık, özel oda, özel sekreter, araba, seyahat, tatil, özel sigorta gibi motive edici unsurların yanında çok daha önemli olan; çalışılan kuruma duyulan güven ve kurum içindeki birlik-beraberlik, yardımlaşma ruhu, karşılıklı sevgi ve saygıdır. Buna birçok kurumda "şirket ruhu" adı verilmektedir. Bir kurumda şirket ruhunun yerleştirilmesi kolay değildir. Bu ruhun yerleşmesi ancak yıllar içerisinde yönetimin inançlı, tutarlı ve sabırlı davranması, bu tavrı her düzeyde belirgin bir şekilde ortaya koyması ile mümkündür. Bu bakımdan her bir yönetici, kişilerin değer yargılarına, yaradılış özelliklerine ve karaktere göre motivasyonun değişken olduğu göz önünde bulundurarak birimindeki bireylerin aynı zamanda eğiticisi ve gözeticisi olmalıdır.

Gençlere Tavsiyeler

Bugünün gençliği; daha iyi yetişmiş, dünya ile daha iyi entegre olabilecek, daha geniş kültürü, daha çok bilgisi olan ve lisan bilen bir gençlik... Yeni nesil, bilgiye ulaşabilmek için hem de meslekî tüm kaynakları kullanabilme kapasitesine sahip. Bilgi kaynaklarıyla bu denli içli dışlı olan bu nesil, özellikle iş hayatında bilgiden ziyade daha deneyimli olanların tecrübelerini algılama peşinde. Çünkü bu deneyimler; arkasında yılların hatalarını ve doğrularını barındıran, tabir yerindeyse tescillenmiş bir bilgi birikimi... İş hayatında yılların tecrübesini harmanladığı "İş Hayatımdan Kesitler ve Gençlere Tavsiyeler" adlı bu kitabında deneyimli işadamı Üzeyir Garih şunları söylemekte: "Burada gençlere yeni bir şey öğretme veya ders verme düşüncesinde değilim. Hedefim, Çoğumuzun bildiği şeyleri bir çerçeve içerisine sığdırıp, insanları düşünmeye sevk edebilmek veya yönetimde unutulmaması gereken bazı ana prensipleri, uzun yılların bir tecrübesi olarak hatırlatmaya çalışmak. Başarılı olabildiysem ne mutlu bana..."

Yönetim Teknikleri

Günümüz işletmelerinin hızla gelişmesi, yönetim tekniklerinin uygulanabilmesine bağlıdır. Yönetim tekniklerinin başında işleri analiz etmek gelir. İşleri analiz ettikten sonra bunların yapım sistematiklerini tasarlamak gerekir. Planlamayı programlama izler. Ancak programlama için de hedeflerin saptanmış olması gerekir. Hedefler saptandıktan sonra bunları gerçekleştirecek olan uzmanlık dalları belirlenmelidir. Uzmanlık dallarının belirlenmesi beraberinde bu dallarda çalışacak olan uzmanların seçilmesini getirir. Daha sonra da bu elemanların motivasyonunun sağlanması önemlidir. Burada bir önemli nokta da yöneticinin çalışanlara işleri delege edecek gücü kendinde bulmasıdır. Yönetici, "Her işi ben yapacağım" demek yerine söz konusu işi kısımlara bölmeyi ve dağıtmayı becermelidir. Yaptırdığı işlerin kalitesini ve uygunluğu kontrol etmek, denetimde bir başka önemli noktayı oluşturur. Denetim aynı zamanda başarılarını ölçülmesini sağlayacaktır. Aksaklıkların aşılması için çözümler aramak ve bulmak, yine yöneticinin görevleri arasında yer alır.

Yönetim İlkeleri

Özellikle son 20 yılda yurt içinde ve dışında, bireysel şekilde başlayan işletmelerin zamanla birleşerek büyümelerine tanık olmaktayız. Çeşitli alanlarda iş gören kurumsallaşmış bu şirketlerde, her bir bölümün sorumluluğunu yüklenecek ve yürütecek güçlü kişilere gereksinim duyulmaktadır. Küçükten başlayıp büyüyen şirketler; bunları kuran ehliyetli, zeki, akıllı, bilgili, fikir üreten, azimli, heyecanlı, hırslı, teşkilatçı, şirket içi ve dışında çok iyi ilişkiler kurabilen ve bunların ötesinde çok çalışkan olan kimselerin gayretleriyle fırsatları iyi değerlendirerek büyürler, kurum kültürü ve kimliği kazanırlar. Küçük kuruluşların zamanla büyüyerek kurumsallaşamamasının ana tehlikesi, profesyonel yönetime yer vermemeleri olsa gerek. Kurumsallaşma aşamasına gelen işletmeler, profesyonel kimliği kazanma yolunda adımlar atmalı, gereken yönetim ilkelerini uygulama safhasına geçirebilmelidir. Üzeyir Garih, 50 yılı aşkın iş hayatında uygulamış olduğu ilkeleri bu kitapta ele alıyor.

Pazarlama Tanıtım Halkla İlişkiler

Pazarlama, bir mal veya hizmetin fikir olarak ortaya çıkmasından başlayarak, üretim hariç, satış sonrası o ürün veya hizmetin kullanımdan kalıncaya kadar, olagelen tüm işlemlerin toplamı şeklinde tarif edilebilir. Pazarlamada belirtilen aşamalardan bazıları şunlardır: * Ürün fikrinin doğup geliştirilmesi * Piyasadaki muhtemel ihtiyacın tahmini ve araştırılarak tespiti * Varsa rakip ürün ve üretici şirketlerin tetkiki ve rekabet koşullarının saptanması * Fizibilite etütlerinin yapılması * Ürün kalitesi, fiyatlandırılması, teslim konuları * Üretici şirketin, ürün kalitesinin, markasının tanıtımı * Satış kanallarının tespiti ve örgütlenmesi Bu belirtilen işlevler zincirinin, en zayıf halkası kadar güçlü olacağı bilinmelidir. En basit üründe dahi yukarıdaki işlevlerin ifasında ihmale yer verilmemesinin ve tüm işlevler zincirinin yerine getirilmesinin ne kadar önemli olduğu bu kitapta bir ele alınarak irdelenmektedir.

Globalleşme Sürecinde Türkiye

21. yüzyılda ülkemiz için globalleşme veya başka bir deyimle dünyayla entegre olma, uluslar arası bir kimlik kazanma çabaları hız kazanmakta ve bu deyim ana slogan olarak kullanılmakta. Bir yandan büyük ulusal firmalar aralarında birleşip güçleniyor, diğer yandan da çeşitli uluslara mensup firmalar bir araya gelerek kurumlar uluslar arası bir kimlik kazanıyor. Ulusal pazarların yerini uluslar arası pazarlar alıyor. Fakat bunun yanısıra dünyanın çeşitli ülkelerinde etkin mücadelelere dayanan parçalanmalar da görülüyor. Bir paradoksal süreç akıp gidiyor. Ekonomik ve siyaset alanında farklı hedeflere bir anlam vermek güçleşiyor. Tüm bu süreçler içerisinde Türkiye'nin rolünü anlamak ve anlamlandırmak gerekiyor. Bu sebeple: * Globalleşme nedir? * Globalleşme Türkiye'nin ulusal çıkarlarını zedeler mi? * Ulusal pazarların birleşmesinin artı ve eksi yönleri nelerdir? * 2000'li yıllarda Türkiye'nin dünyadaki yeri ne olacak? * Türkiye, günden güne artan önemini uluslar arası arenalarda nasıl temsil edecek? Gibi hususlar bu eserde ele alınıp çözümler üretilmeye çalışılmıştır.

Ekonomik Sorunlara Çözüm Önerileri

Ekonomik gelişmişlik, bir ülkenin diğer alanlardaki gelişmişliğinin ve uluslar arası arenalarda söz sahibi olabilmesinin de en büyük göstergesidir. Hammadde ve işgücü yönünden büyük bir potansiyele sahip olan ülkemizde ekonomik ve sosyal refah, bu kaynakları dinamiğe dönüştürülmesi ile paralel olarak artacaktır. Potansiyel bir varlığı, zenginliği dinamiğe çevirerek bundan gelir sağlayabilmek için gerekli ana öğeler; bilgi, deneyim, finans gücü ve teşebbüs ruhu şeklinde sıralanırsa Batı standartlarını yakalayıp Avrupa Topluluğu'na girmek isteyen ülkemizde bu güçlerin büyük ölçüde mevcut olduğu görülecektir. Gelecekte bulunduğu konum itibarıyla dünya siyasetinde stratejik bir rol üstlenecek olan Türkiye misyonunu başarıyla uygulayabilmek için enflasyon, BOT, özelleştirme, vergilendirme sistemi, yatırım planları gibi ekonomik sorunlarını en kısa zamanda aşarak atağa geçmeyi hedeflemelidir.