-
Rabbini Arayan Thomas
Bu kitap, seküler bilim ve dinsiz felsefenin entelektüel bir şakirdi olan Thomas'la kitabın yazarının yaptığı çetin ve heyecanlı tartışmaların notlarıdır. Bu kitapta, iman ile inkâr, İslam ile Hıristiyanlık arasındaki muvazeneleri göreceksiniz. Modern bilim ve felsefenin getirdiği şüphelere ve sorulara cevaplar bulacak, Allah'ı inkâr eden birinin içine düştüğü acınacak durumu müşahede edeceksiniz. Bu kitabın birinci muhatabı, Thomas gibi seküler bilim ve dinsiz felsefenin ördüğü kalın perdeden dolayı, Rabbini göremeyenlerdir. İkinci muhatap ise seküler bilim ve dinsiz felsefeden aldığı derslerle Rabbi hakkında soru ve şüpheleri olan müminlerdir. Üçüncü muhatap, Thomas gibi Rabbini arayanlara yardımcı olmak isteyenlerdir. Dördüncü muhatap ise, gayr-ı müslim bir ülkede yaşayıp oradaki insanlara Rabbini tanıtmak isteyenlerdir.
26.25 ₺ -
Kulluğu İçinde Bir Sultan: Tahiri Mutlu
Tahiri Mutlu, Bediüzzaman"ın son yıllarında yanında bulunup, hizmet tarzını yakından görüp bilen dört-beş kişiden biridir. Üstad"ın hizmet için vekil olarak bırakıp, "Ben ölsem veya hayatta şuursuz kalsam, Nurlara karşı hizmetimin tarzını bilerek tam yapabilecek" dediği kişilerden biri" Üstad kendisi için, on veli kuvvetinde olduğunu söyler ve şöyle derdi: "Tahiri"nin öyle bir derecesi var ki, manevi sahadaki derecelerinden birini görse dünyayı terk eder! Ya Rabbi, bu manevi varlığını kendisine bildirme! Ahirette Ümmet-i Muhammed"e faydası olacak"" İki bölümden oluşan bu eserin Birinci Bölümü"nde Tahiri Mutlu"nun hayatı ayrıntılı bir şekilde incelenmiş olup, İkinci Bölümü"nde ise Tahiri Mutlu ile hizmette beraber bulunmuş, ona yetişmiş kişilerin onunla ilgili hatıra ve beyanları yer almaktadır.
12.00 ₺ -
Neden Müslüman Oldular ?
"Varlığın ve bilginin kaynağı nedir? Hayatın anlamı nedir? Gerçek nedir, yalan nedir? Ahlakın dayanağı nedir? Ahlaksızlığın yatırımı ne olmalıdır? Varlığın bir sonu var mıdır?" Hiç bu tür soruların cevabı sizin için "çölde su" veya "fırtınalı denizde güvenli bir liman" arayan yolcu kadar önemli oldu mu? İşte bu kitap, bu sorulara bulunacak cevapları gerçekten önemseyen; zihinlerini, kalplerini ve bütün yaşantılarını bu cevaplara göre şekillendirme gayretinde olan Batılılardan bir kısmının ibret ve hayret verici hayatlarından bir derlemedir.
4.13 ₺ -
Edep Mektebinden Hatıralar
Bu kitap, "Koskoca bir imparatorluğun çöküşünü görmüş, düşman işgalini yaşamış, Yemen çöllerinde esir düşmüş, Balkan harbinde bir kolunu bacağını kaybetmiş, Çanakkale"de iki yüz elli bin şehit vermiş, ama muzaffer olarak İzmir"e yürümüş ve bütün bu fedakarlıklarıyla hiç öğünmeyen, yaptıklarını olağan gören" insanların hikayesi" Haluk Sena Arı yazdığı bu eserle, çocukluk yıllarını aralarında geçirdiği Osmanlı terbiyesiyle yetişmiş son şahsiyetlerin davranış biçimlerini, bıraktıkları hoş sedaları bizlere yansıtıyor. Hayatın omurgası olan edebin, geleneksel Türk ailesinde, mimarimizde, geleneksel sanatlarımızda, esnaflıkta nasıl bir hakimiyete sahip olduğunu anlatıyor. "Edep Mektebinden Hatıralar", yitirilmiş bir zamanın güzelliklerini yeniden elde etmek isteyenler için bulunmaz bir eser"
5.25 ₺ -
Nur'un Büyük Kumandanı: Zübeyir Gündüzalp
Zübeyir Gündüzalp için çok şey söylenebilir: " Bediüzzaman"ın baş hizmetkarı. " Bediüzzaman"ın sır katibi. " Bediüzzaman"ın havarisi. " Bediüzzaman"ın "Kainata değişmem" dediği talebesi. " Mücedid-i Azam"ın veziri. " Bin talebe yerine kabul ettiği. " Bediüzzaman"dan hasiyet taşıyan şahsiyet. " Ahiretini de feda eden adam. " Hep sefer halinde kurmay bir kumandan. " Bir muhabbet fedaisi. " Davasının kara sevdalısı. " Çileler harmanında yoğrulan ruh. " Şaşmaz bir feraset, yanılmaz bir deha. " Her an huzurda bir insan-ı kamil, bir veliyy-i azam. " Sıddıkıyet makamının izdüşümü. " Feragat ve fedakarlığın azam mahzarı. " İhlas ve istiğnada eşsiz bir numune. " Hizmet gemisini selamete çıkaran kaptan" Bu kitabı okudukça, mübalağasız, bütün bu saydığımız ve daha sayamadığımız pek çok faziletle donatılmış bu büyük şahsiyetle karşı karşıya olduğunuzu göreceksiniz.
12.75 ₺ -
Bereketin Formülü
İnsanoğlu bu dünyaya taallüm ile tekamül etmek üzere gönderilmiştir. Çok şeyi sonradan öğreniyoruz. Geniş bir tecrübe alanımız vardır. Tecrübeler hayata yol gösteren deniz fenerleri gibidir. Tecrübelerin ışığında yürür, yol alırız. Tecrübe yaşanılarak elde edilecek bir değerdir. Bildiklerimizi, tecrübelerimizi gelecek nesle aktarmak, onlara menfez açmak bir insanlık görevidir. Az yazan bir toplumuz. Batı dünyasının hatırat geleneği bizde maalesef pek yerleşmemiştir. Bildiklerimiz, edindiğimiz tecrübeler yarınlara aktarılmadan beraberimizde yok oluyor, eriyor ve gidiyor. Şifahilik hastalığından kurtularak sahip olduğumuz değerleri ve birikimleri satırlara geçirmede gecikirsek, korkarım ki gelecek nesillere aktaracağımız bir şey kalmayacak. Geleceğin neslini geçmişle irtibatlandırmada bir köprüye ihtiyaç var" Bu köprü vazifesi şahsi planda bizlere düşmektedir. Söz gümüş, sükut altın, yazmak ise cesarettir. Bu eser, radyo tamirciliğinden holdinge yükselişin bir hikayesidir ve Doğu"nun makus talihini yenme azminin bir romanıdır. Gördüklerimi, yaşadıklarımı, yapıp-ettiklerimi, başardıklarımı, sıkıntılarımı, sevinçlerimi, düşüncelerimi bu eserde bulacaksınız.
7.50 ₺ -
Kalp Ülkesinin Sultanı
Bir garip adam vardı, kafilenin içinde. Ne siması, ne de konuşması etrafındakilere benzemiyordu. Sürgündü. Asırlık bir çınarın durgunluğu vardı üzerinde. Onu karşılayanlar garip bir duyguya kapıldılar önce; bir çınardı sanki gelen, bir çınar arıyordu kendi neslinden! Onu dağların yalnız ağacı yaşlı çınara götürdüler. Bu yörenin yabancısıydı yaşlı çınar, bir eşi daha yoktu civar dağlarda. Eşini bulmuştu Barla yaylalarının yalnız çınarı. Üç sütun halinde semaya yükselen bu muhteşem çınarın dalları arasına bir kulübecik yapıldı. Misafir çınar da aradığını bulmuş gibiydi. Hikayesini anlattı ulu çınar yaşlı çınara, birbirlerine kaynaştılar, dertleştiler uzun uzun. Yaz mevsimi geldi mi yaşlı çınar misafirlerini daha yüce zirvelere uğurlardı. "Daha yücelere," derdi. "Başın göklere değmeli! Bu yüce dağlarda asırlardır seni bekleyen, daha nice bağrı yaralı aşıkın var. Göz yaşı pınar olmuş nice sevdalın var Çam Dağının zirvelerinde" O, bağrı yaralıların tesellisi, "kalp ülkesinin sultanıydı""
6.75 ₺ -
Unutulmayan Edebiyatçılarımız
Unutulmayan Edebiyatçılar`da bulunan şahsiyetlerin ele alındığı yazıların büyük çoğunluğu, geçmişte değişik gazete ve dergilerde yayımlandı ve büyük ilgi gördü. Beş-on kadarı ise bu kitap için hazırlandı. Ne var ki, dergilerde ve özellikle gazetelerde neşredilen yazıların önemli bir özelliği vardı: Sözü edilen edebiyatçının genel bir çerçevesi çiziliyor, hayatından bahsediliyor, eserlerine geçiliyor ve hakkında nihai hüküm veriliyordu. Böylece fazla uzun sayılmayacak bir yazı çerçevesinde bir şairin veya yazarın muhtelif cephelerden portresi çiziliyordu. Kitapta adı geçen bazı şair ve yazarların özellikle unutulmaması ve zaman zaman gündeme gelmesigerektiğine inandığım için onları ihmal etmek istemedim. Edebiyata meraklılar ile öğrencilerin bu kitaptan zevk almaları ve edebiyatımızın güzelliğini, sıcaklığını, inceliğini ve derinliğini fark edip temel eserleri okumaya başlamaları en büyük temennim. Edebiyat, dünyaya güzellikler taşıdığı; insana iyi, doğru ve faydalı duygu ve düşünceler aşılayarak erdemler kazandırdığı için önemlidir. Zaten bizim hem eski, hem yeni edebiyatımız da bu amaca hizmet etmiştir. Göz nuru dökmüş, geceler boyu ilham bekleyerek sabahlara kadar yazmış hiçbir edebiyatçının unutulmaması dileğiyle...
9.00 ₺ -
Zübeyir Abi
Zübeyir Gündüzalp, fazilet levhalarıyla dolu bir hayat yaşamıştı. Bir irfan abidesiydi. Fedakarlığın doruk noktasındaydı. Kur`an`a ve imana hizmet için evlenip çoluk çocuğa karışmaya zaman ve imkan bulamamıştı. Cesur ve kahramandı. Kur`an`ın ebedi gerçeklerini okuduğu için atıldığı zindanlarda, saatlerce kendisine zulmeden, dayaklar atarak falakaya yatıran gardiyanları hayretten hayrete düşürmüş, onlar vurdukça, o, "Vur, vur!..." diye haykırmıştı. 1960`lı yılların sonlarında, bir Müslüman yazar, gazetesinde, "Şimdi hiçİslam kahramanı kalmadı" diye üzüntüsünü ve bundan duyduğu ıstırabı dile getirmişti. Bu yazıyı okuyan Zübeyir Abi, hiddetlenmiş, celadet ve kahramanlık içinde, "Ben varım!" diye şimşekler gibi gürlemişti. Kendini bütün varlığıyla, Üstada ve Nur`a feda etmişti. Bu bağlılığından dolayı müstear olarak "Sıddık" ismini kullanırdı. Bu sadakatin bir nişanesi olarak da şöyle bir kartvizit bastırmıştı: "Ya Üstadım Bediüzzaman! Anam, babam, tatlı canım, her şeyim Nur`a feda olsun. Zübeyir."
8.25 ₺ -
Gizemli Davet
GİZEMLİ DAVET adlı bu eser; yaşanmış ve ismine yakışır çarpıcı olayların ele alındığı bir ibret belgesidir ve gizemli olaylarla doludur. Hiç beklemedikleri bir anda, gizemli bir davet alan bir ailenin, karşılaştıkları olaylar ve hayatlarında oluşan muhteşem dönüş, kitabı okuyanları çok etkileyecektir. Kendilerini insanlığın dünya ve ahiret mutluluğuna adayan insanların sergiledikleri örnek davranışlar, hatıralar, mücadeleler ve mutlu sonla biten çalışmalar; insan ve toplum eğitiminde çok etkili bir araçtır. GİZEMLİ DAVET`i okuduğunuzda, duygulanacağınızı, ibret alacağınızı ve kendinize yeni bie çekidüzen verme ihtiyacı hissedeceğinizi göreceksiniz. Çünkü bu kitap toplum hayatınıza yeni bir yaşam modeli sunmaktadır.
5.63 ₺ -
Ölümün Güzel Yüzü
Ecel ağlarını kanser tümörleriyle ördü... O, ak güvercinlerin kanadına takılıp ebed semasına nazlı bir eda ile süzülüp gitti... Kanatlarından dökülen tüyler bizlere ayrılık yadigarı oldu... Gözlerimizde yaş kaldı... Yüreğimizde hasret... Ve biz ölümü yaşadık... Ölümün hiç de korkunç olmadığını gördük... Ölümün güzel yüzünü seyrettik.. Ağlarken güldük... Ayrılırken vuslat türküleri söyledik... Ölümü sevdik... Bediüzzaman`ın: "Sizlere müjde! Mevt, idam değil, hiçlik değil, fena değil, bir yer değiştirmektir" sözlerindeki hakikatin sırrına erdik...
5.63 ₺ -
Edebiyatçılarımızın Çocukluk Hatıraları
Ziya Paşa - Refik Halit Karay Ahmet Midhat Efendi - Yakup Kadri Karaosmanoğlu Recaizade Mahmut Ekrem - Reşat Nuri Güntekin Muallim Naci - Fuat Köprülü Abdülhak Hamit Tarhan - Orhan Seyfi Orhon Mizancı Murat - Halit Fahri Ozansoy Samipaşazade Sezai - Ruşen Eşref Ünaydın Nigar Hanım - Falih Rıfkı Atay Hüseyin Rahmi Gürpınar - Nurullah Ataç Ahmet Rasim - Mustafa Nihat Özön Ebubekir Hazım Tepeyran - Faruk Nafiz Çamlıbel Halit Ziya Uşaklıgil - İbrahim Alaettin Gövsa Tevfik Fikret - Peyami Safa Hüseyin Suat Yalçın - Ahmet Hamdi Tanpınar Mehmed Emin Yurdakul - Ahmet Kutsi Tecer Rıza Tevfik Bölükbaşı - Halide Nusret Zorlutuna Cenab Şahabettin - Suut Kemal Yetkin Süleyman Nazif - Arif Nihat Asya Ahmet Hikmet Müftüoğlu - Ömer Bedrettin Uşaklı İbnülemin Mahmut Kemal İnal - Necip Fazıl Kısakürek Mehmet Akif Ersoy - Sait Faik Abasıyanık Hüseyin Cahit Yalçın - Samiha Ayverdi Mehmet Rauf - Asaf Halet Çelebi Ziya Gökalp - Sabri Esat Siyavuşgil Neyzen Tevfik - Nihat Sami Banarlı Halide Edib Adıvar - Yaşar Nabi Nayır Halil Nihat Boztepe - Samet Ağaoğlu Celal Sahir Erozan - Ziya Osman Saba Ahmet Haşim - Cahit Sıtkı Tarancı Fazıl Ahmet Aykaç - Bedri Rahmi Eyüboğlu Ömer Seyfettin - Orhan Veli Kanık Yahya kemal Beyatlı - Mehmet Kaplan Hamdullah Suphi Tanrıöver - Haldun Taner Aka Gündüz - Behçet Necatigil Ercüment Ekrem Talu - Tarık Buğra Abdülhak Şinasi Hisar - Ümit Yaşar Oğuzcan
12.00 ₺ -
Bu Şarkı Burada Bitmez
* Liderlik bir partinin genel başkanı olmak değildir. * Babam bana haftada 2,5 lira harçlık verirdi. * Şu anda bazı partilerin liderleri sanal liderlerdir. * Dinin siyasallaştırılmasına karşıyım. * Çocukken su , kartpostal, simit satardım. * Faziletli müteahhitler ile çalıştık. * Liderlik başbakan olmak değildir. * Biz bir ideoloji devletinden yana değiliz. * Şiir okumada birinciydim.
4.50 ₺ -
Hayatını Davasına Adayan Adam Bekir Berk
"Sanki ayetler onun için yeni nazil oluyordu" diyor Osman Demirci hocaefendi. "Sahabiler Kur`an nazil olur olmaz, hemen hayatlarını ona uydururlardı. İlahi emirleri taze taze yaşarlardı. Bekir Berk de bu havadaydı. Çoğu zaman yatması yoktu. Dilekçelerini arabada yazardı. Kalktığı zaman Kur`an-ı kerim yeni nazil oluyor gibi, neyi emrediyorsa, onu yapmak üzere hayata başlardı." Bekir Berk döneminin en tanınmış avukatıydı, en popüler hukuk adamıydı. Ama bunlar onu tanımlamakta çok aciz kelimeler. O tam anlamıyla inandığını yaşayan efsane bir şahsiyetti. Türkiye`nin dört bir yanında dava edilen din kardeşlerini kurtarmak için gece gündüz demeden, insan üstü bir gayretle koşturuyor ve hepsine de Allah`ın izniyle yetişiyordu. İmkansızlık diye bir sözcük yoktu hayatında. Olmayacak şartları zorluyor, araçların ulaşamadığı yerlerde yayan gidiyor, dağları, ormanları aşıyor, donma tehlikeleri geçiriyor, nice ölümlerden dönüyor, yine din kardeşlerini kurtarmak için hedefine ulaşıyordu. "Dağ ne kadar yüksek olursa olsun, üzerinden yol geçer" diyordu. Şu sözler de ona ait: "Hedefi vurmak için attım da vuramadım yok. Tereddüt ediyorsan atmayacaksın, gidip hedefi elinle vuracaksın." Bu eser, Bekir Berk`in yol arkadaşları, can dostları tarafından aktarılan hatıralardan oluşuyor. Okudukça ve vcd`den hayatını izledikçe tüyleriniz diken diken olacak, gözleriniz dolacak, yüreğiniz heyecanla yerinden fırlayacak. Unutmayın ki, Bekir Berk`i tanımamak büyük bir eksikliktir.
12.00 ₺ -
Adam Gibi Vali (Recep Yazıcıoğlu)
Adam Gibi Vali (Recep Yazıcıoğlu) Uzm. Dr. Köksal Pabuçcu Sürmene`de doğan, yurdun dört bir yanında yaptığı icraatlarla çığır açan, sistemi alabildiğine eleştiren, elli beş yılda, "Gönüller Sultanı" olan bir valinin hikayesidir... "Milletin Valisi", "Halkın Valisi", "Sıradışı Vali", "Süper Vali", "Efsane Vali", "Vali"... Ve..."Adam Gibi Vali"... Kimdir? "Adam gibi adam", "Adam gibi Vali" oluşu nedendir? Emanet bıraktığı anılarındaki saklı hasletleri nelerdir? Bir yıldız gibi kayıp gitti, ardından milyonlar geliyor...
10.50 ₺ -
Ziya Osman Saba Sevgisi
Ziya osman Saba, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin özel ve önemli bir adı. Necip Fazıl Kısakürek, Ahmet Muhip Dıranas, Cahit Sıtkı Tarancı ile birlikte zevkle okunan ve dillerden düşmeyen şiirlere imza atan Ziya Osman, özellikle mistik şiirleriyle gönüllerde taht kurdu. Şiirinde çocukluk dönemine hasret duyan, ahirete istekli olan, hatıralara bağlı bulunan Saba, ölüm temasını en çok işleyen ve bu kavramı munisleştiren bir edebiyatçı olarak farklı ve seçkin bir yerde duruyor. Bu kitapta, hem çağdaşları, hem de kendi döneminden sonra değişik türlerde eser vererek kendisini kabul ettirmiş edebiyatçılarımızın Ziya Osman Saba`yı genel anlamda değerlendirdikleri yazılardan oluşuyor. Yaşar Nabi`den Cevdet Kudret`e, Necip Fazıl`dan İsmet Özel`e, Behcet Necatigil`den Hilmi Yavuz`a, Tanpınar`dan Mehmet Kaplan`a, Abdülhak Şinasi`den Cahit Sıtkı`ya, Ahmet Kabaklı`dan Doğan Hızlan`a pek çok edebiyat adamının Ziya Osman saba`ya farklı, derinlikli ve etraflı bakışı bu kitapla ortaya çıkmış oluyor. Bütün eserleri yeniden yayınlanan ve edebiyat gündemine kalıcı bir şekilde yerleşen Yunus emre`nin gönüldeşi Ziya Osman`ın güzel iç dünyaını tanımak isteyenler bu kitaptan yararlanacak.
10.13 ₺ -
Özgür Kızlar
Günümüzde özgürlük hakkında o kadar çok şey söyleniyor, yazılıyor ki. Uzun zamandır moda bir deyim özgürlük. Özgür düşünmek, özgür hayat yaşamak, kimseye hesap vermeden kendi bildiğine takılmak gibi pekçok sözler duyarız. Moda haline getirilen özgürlük, aslında düşünce özgürlüğü filan değildir. Daha çok kadınlarla ilgilidir. "Kadınlar özgür yaşamalı, özgür giyinmeli, anne-babalar kızlarını özgür bırakmalı." Özgürlük nedir gerçekten?.. Özgür yaşadıklarını söyleyenler özgür müdür?.. İşte bu kitap, özgür yaşadıklarını sananların gerçek hayat hikayelerini aktarıyor. Çoğu üzücü ama ibretli olaylar yaşamak durumunda kalmışlar. Özgür, bağımsız ve kuralsız yaşamak uğruna kaybedilenler, ödemek zorunda kalınan bedeller, çekilen acılar... Bu kitapta yazılanların hepsi gerçek. Yazar şahit olmadığı veya emin birisinin dilinden dinlemediği, hayal mahsulü hiçbir olayı kaleme almadı. Sadece şahısların ve ve yaşadıkları beldenin isimleri değiştirildi. Ben Özgür müyüm?.. Bu kitabı okudukça soracağınız sorulardan biri olacak.
7.50 ₺ -
Yürek Sızısıdır Yaşamak
Koskoca İstanbul`da, dört çocuğuyla, eşi tarafından terk edilmek... Kadın olmak ve dertleriyle yapayalnız boğuşmak... Nerede ise ikinci adresiniz olan hastanede can çekişen ciğer parenizi kurtarmak için çırpınmak... İş problemleri, geçim sıkıntısı, barınma derdi, her çocuğun ayrı bir problemi ile uğraşmak... Evinizin hem erkeği, hem kadını olarak her türlü acıya göğüs germek, yıkılmamak, şerefinden ve iffetinden taviz vermeden dik durmak... Hepsinden önemlisi, Allah`a dayanıp başarıya ulaşmak... Evet, tüm bunlar kolay değil... "Yürek Sızısıdır Yaşamak", tüm yardımlardan ve dayanaklardan yoksun bırakılan yalnız bir kadının zoru başarmasının gerçek hikayesi... Bu hikayede, kendinizi, çevrenizi ve toplumumuzu bulacaksınız...
4.50 ₺ -
Dünyama Bahar Geldi
İnsanlar ömür boyu asude bir bahar ülkesinde yaşamak için koşturur dururlar. Kim istemez dünyasına bahar gelmesini? Rengârenk çiçeklerin açtığı, kelebeklerin uçuştuğu, pırıl pırıl ışıkların oynaştığı, yemyeşil güzelliklerin çevreyi kuşattığı bir mutluluk atmosferi herkesin en büyük arzusu. İşte "Dünyama Bahar Geldi", her ruhun aradığı huzur ve mutluluğu bulanların gerçek hikâyeleri.
4.13 ₺ -
Gençlik Mektupları
Gençlik Mektupları, gençlerden Halit Ertuğrul"a gönderilen mektuplardan bir derleme... Halit Ertuğrul, mektuplara cevaplar veriyor, dile getirilen problemlere çözümler sunuyor, gençlerin derdine derman olmaya çalışıyor.. Halit Ertuğrul, sadece bir yazar değil. O bir öğretmen ve gençlerin dilinden iyi anlayan dert ortağı bir dost.. Gözyaşlarına da, sevinçlere de ortak olmaya çalışan bir eğitimci... Kimi gençlere öğretmen, kimilerine ağabey, kimilerine kardeş... Bu yapısı eserlerine de yansıdığı için, okuyucularla aralarında sıcak bir bağ kuruluyor ve sonuçta okuyucuların içten mektuplarından oluşan eserler de kendiliğinden ortaya çıkıyor. Gençlik Mektupları, gençlerin Halit Ertuğrul"a gönderdiği ibretli ve düşündürücü mektuplar... Gençlerin aşklarını, ümitlerini ve yaşadıkları ibret dolu olayları konu alan Gençlik Mektupları, her gencin ibretle okuyacağı ve yararlanacağı bir kitap.. Gençlik Mektupları, gençliğin sesi.. Gençlik Mektupları, gençliğin eseri..
7.50 ₺ -
Yeni Bir Hayat
Hayat birbirinden ilginç ve ibretli olaylarla doludur. Yeni Bir Hayat, tecrübeli bir eğitimcinin karşılaştığı birbirinden güzel ve ders yüklü olayları anlatıyor. Şu karmakarışık dünyada, kendisine bir çıkış yolu bulmuş ve "yeni bir hayat"a başlamış insanların huzur dolu dünyalarını işleyen yazar, henüz ümitlerin bitmediğini, çarelerin tükenmediğini ve keşfedilecek nice cevherin bulunduğunu gösteriyor. Kitapta, başıboş bir genç iken doğru yolu bularak imrenilecek bir hayat yaşayan Düzceli Mehmet'in şehit oluşundan başlayarak Kıbrıs Savaşında pilotumuza yol gösteren Mahzenli Ali Efendi'ye kadar heyecan verici, yaşanmış hayat hikâyeleri bulunuyor. Bu gerçek hikâyeleri, defalarca okuyacak, bıkmayacaksınız
4.13 ₺ -
Aşk Böyle Yaşanır
Aşk", baş tacı edilerek, kalbin en temiz yerinde saklanacak bir duygu iken; maalesef onu ayağa düşünenler oldu. Aşklarını insanlar ayağına düşüren insanlar ise, ne yazık ki kendileride ayağa düştü. "Aşk" diye ete kemiğe sarılanlar, "aşk" diye her türlü değerleri ayaklar altına alanlar, aşktan nasipsiz insanlardır. Çünkü aşk insan ruhunu temizler, olgunlaştırır, kişiyi ulvi duygularla donatır. Günümüz insanının ve özellikle degünümüz gençlerinin en fazla problem yaşadığı konuların başında "aşk" gelir. "Aşk Böyle Yaşanır" kitabı; "aşk" diye yanlış ilişki içinde olan ve çok zaman da bu uğurda kişilik değerlerini yitiren bazı insanlara örnek olması, dileğiyle hazırlanmıştır. Bu kitap; baştan sona kadar yaşanmış ve nefes kesen ibretli olaylarla doludur.
63.75 ₺ -
Leyla Yalnız Kaldı
Leyla Yalnız Kaldı Gülay Atasoy Leyla Yalnız Kaldı, insanı başka diyarlara alıp götüren bir kitap. Gülay Atasoy bu yeni eserinde öyle hatıralara yer vermiş ki, İnsan bu hatıraların içinde kendini buluyor. Gülay Hanım, yakın çevresinden, kendisinden, ailesinden ve unutamadığı anılarından bahsediyor. Oturduğu evi, komşuları, çocukları, mahalledeki ilginç tipleri, karşıdaki mezarlığı, pencereden görülen İstanbul''u sanki oradaymışız gibi bizlere aktarırken tefekküre yönelten, ölümle bağlantı kuran olayları ele alıyor. Ama güzellikleri de gösteriyor. Kitapta yer alan hatıraların hemen hepsi acıyla, unutulmayacak derslerle dolu, yaşanmış olaylar. Sizler de çevrenizi, kendinizi bulacaksınız bu eserde. Çünkü anlatılanlar bizim hayatımız. Bu hatıralarda herkesin bir hikayesi var.
4.13 ₺ -
Ali Emirinin İzinde
Millet Kütüphanesi’nin müessisi Ali Emîrî Efendi’nin emanetlerini gözü gibi koruyan, bunun için mücadele etmekten hiç yılmayan bir kültür adamının, Mehmet Serhan Tayşi’nin hatıraları, İstanbul Millet Kütüphanesi’nde geçen uzun seneleri, o senelerde tanışılan insanları, edinilen tecrübeleri anlatıyor… Elbette, Türkiye’nin geçen yüzyılında İstanbul’un kültür muhitlerinin gündemlerini, önemli şahsiyetlerinin çalışmalarını, yer yer eleştirileri, ama son derece sahicii bir üslupla o dönemin kendine has yapısını da anlatıyor… Millet Kütüphanesi’nde memurluk, uzmanlık, müdür yardımcılığı ve müdürlük yapan Mehmet Serhan Tayşi, çocukluğundan ve ailesinden başlayarak, Dolmabahçe Sarayı’nda sekiz yıl boyunca Mustafa Kemal Atatürk’ün muhafızlığını yapan polis babası Ahmet Râsih Tayşi’nin hatıralarını da ekleyerek, sizi bir devrin şahitliğine, şimdilerde örnekleri giderek yok olan farklı hayatlara çağırıyor… II. Dünya Savaşı’nın netameli günlerindeki Adana’dan, İzmir Bayındır’ın Melamî, Nakşî manevî iklimine, oradan da İstanbul’un çok renkli ilim ve kültür hayatına doğru akan keyifli bir hikâye.
259.00 ₺ -
Sultan Vahdeddinin San Remo Günleri
Sarayın Abhaz kökenli baş nedimelerinden Rumeysa Hanım, saraya kaç yaşında girdiğini, harem hizmetine ne zaman dahil edildiğini hatırlamıyor. Aklından çıkaramadığı tarih ise 10 Mart 1924: Altı yüzyıl boyunca bu toprakları idare eden Osmanoğullarının ve saray halkının ülkeden çıkarılışı, İstanbul’dan San Remo’ya gidiş ve sürgün günleri… Hanedan üyelerinin Villa Nobel’de geçirdiği zor günlerin en hazini belki de Sultan Vahdettinin ki… Saltanatı sona eren bir hükümdarın uzaktan memleketini ve yöneticilerini seyretmesi... San Remo’da yakınları ile sohbet eden sabık sultan Vahdettin Türkiye Cumhuriyeti ve kurucuları hakkında şöyle diyordu: “Devletimi kurtarabilecek tek adam Mustafa Kemal’di. Vazifelendirdim, cebine de nakit koydum ki müşkül duruma düşmesin, iyi de nasihat ettim. Ama ah vefasız bizi sırtımızdan vurdu ah... Millet huzura kavuştu inşallah, fakat hanedan perişan oldu”. Sultanın sadık hizmetlilerinden Cenaniyar Kalfa ise “Her devrime bir kurban gerek, biz kurban olduk o da cellat...” diyordu.
8.91 ₺ -
Politika Galerisi
Gazeteciliğin duayenlerinden Cihad Baban’ın aktif siyasette bulunduğu yıllardan tanıdığı İsmet İnönü, Celal Bayar, Fevzi Çakmak, Adnan Menderes, Fuat Köprülü, Ekrem Hayri Üstündağ, Ahmet Tahtakılıç ve Osman Bölükbaşı’nı anlattığı “Politika Galerisi”nin sayfalarını çevirerek 1945 sonrası demokrasi tarihimize tanıklık edebilirsiniz. “Politika Galerisi”ndeki siyasilerin karakter tahlilleri, aile yaşantıları, eğitimleri, siyasi kararlarını hangi kriterlere göre aldıkları, insani zaafları ve gündelik yaşamdaki halleri tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilirken; çok partili hayata geçiş süreci, seçim propagandaları, kabine hikayeleri ile Demokrat Parti ve icraatları, askeri darbeler ve Yassıada mahkumları hakkında pek çok nokta da aydınlanacak. Ve belki de, “Aslında İnönü prensiplerinin, Menderes heveslerinin adamı idi...” cümlesindeki yalınlıkla Demokrat Parti ile CHP genelinde, Menderes ile İnönü arasındaki çekişmenin arka planını keşfetme imkânı bulunacak. Cihad Baban’ın güzel Türkçesi ve nefis üslubuyla bir çırpıda okuyacağınız Politika Galerisi, siyasete ve yakın dönem Türkiye Cumhuriyeti tarihine bakışınızı değiştirecek...
222.00 ₺ -
Teşkilatı Mahsusadan Kuvayı Milliyeye
İhsan Aksoley, I. Dünya Savaşı’na Muhabere Teğmeni rütbesiyle katılmış bir Türk subayıdır. Enver Paşa’nın emriyle, Fizan’da telsiz telgraf istasyonu kurmakla görevlendirilmiş, Kuzey Afrika’ya bir Alman denizaltısıyla gitmiş, Mondros Mütarekesi’nden sonra beraberindeki subaylarla İtalyan kuvvetlerine teslim olmuş ve elimizdeki kitabın ilk bölümünde esir bir Türk subayının Kuzey Aika’daki yaşadıklarını anlatmıştır. 1919 Eylül’ünde İstanbul’a dönen İhsanAksoley kitabın ikinci bölümünde İstanbul’da kurdukları gizli bir teşkilat ile Anadolu’ya insan, silah ve malzeme kaçırdığını, kimliğinin ortaya çıkmasını müteakip Anadolu’ya geçişini kısacası Milli Mücadele döneminde yaşananları, göze alınan riskleri verilen zorlu mücadeleyi anlatmaktadır.
133.20 ₺ -
Türk Yurdunun Bilgeleri
1940’lardan 1980’lere, üniversite, edebiyat ve basın tarihimiz açısından son derece kıymetli on iki bilgenin portresini okuyacağınız bu kitapta, Meclis’te, edebiyatta, üniversitede ve basında yaşanan, Türkçülük, milliyetçilik hareketleri, tartışmaları, milliyetçi-muhafazakâr kesimin komünizmle mücadeleleri anlatılmıştır. Özellikle 1961 Anayasası’nın getirdiği kısmî özgürlük ortamının farklı ideolojilerin meydanlara dökülmesini sağlaması ve bu arada Marksizm ivme kazanması; buna mukabil muhafazakâr milliyetçi görüşün genç nesle aktarılabilmesi için üniversite, basın ve dernekler kanalıyla yapılan faaliyetler… Darbelerle geçen bu tarih aralığında, vatanın en az zararla çıkması için gösterilen çabaları, Erol Güngör, Ahmet Kabaklı, Necmeddin Hacıeminoğlu, Muharrem Ergin, Sabahaddin Zaim, Muammer Kemal Özergin, Zeki Velidî Togan, Sadi Irmak, Ayhan Songar, Cemal Kutay, İzzeddin Şadan ve Ziyad Ebuzziya’nın hayat öykülerinde okuyoruz…
140.60 ₺