-
İslam Tıp Hukuku
Her insanın sahip olduğu bazı temel hakları vardır. Hayat hakkı bunların başında gelir. Sağlık ve vücut bütünlüğü hakkı ise hayat hakkına bağlı olarak değer kazanır. Bu haklar her türlü müdahale ve saldırıya karşı din ve hukuk tarafından koruma altına alınmıştır. Ancak zaman zaman şu veya bu sebepten dolayı, insan sağlığında veya beden bütünlüğünde hastalık dediğimiz bazı bozulmalar ortaya çıkabilir. Böyle durumlarda hastalıkların tedavisi için doktor tarafından yapılacak tıbbi müdahaleler meşru kabul edilmiştir. Ancak doktor tarafından yapılmış olsa bile hastayı iyileştirme amacı taşımayan tıbbi müdahaleler caiz görülmemiştir. Bu anlamda organ nakli, kürtaj, otopsi, protez takma, estetik ameliyatlar, cinsiyet değişikliği, ötanazi, hadım etme, kısırlaştırma ve dağlama gibi tıbbi girişimlerin meşruiyeti öteden beri tartışıla gelmiştir. Bu tartışmaların odağında ise yapılan müdahalenin tedavi amacı taşıyıp taşımadığı yer almaktadır. Tıpta her geçen gün yeni gelişmelerle karşılaşmaktayız. Bu gelişmeler bir takım sorunları da beraberinde getirmektedir. Örneğin, Yanlış tedavi sonucunda hayatını veya bir organını kaybeden hastaya karşı hekimin sorumluluğu nedir? Anne karnında sakat olduğu anlaşılan cenine müdahale edilebilir mi? Estetik ameliyat yaptırılabilir mi? Acılar içinde kıvranan bir hastaya ötanazi uygulanabilir mi? bu sorulardan sadece birkaç tanesidir. Elinizdeki bu eser İslam hukukunun genel ilkeleri çerçevesinde bu ve benzeri sorunların çözümüne yönelik başlangıç niteliğinde bir çalışmadır.
104.00 ₺ -
Cerîde-i İlmiyye Fetvaları
Meşîhat makamının resmî dergisi olarak 1914-1922 yılları arasında yayınlanan Cerîde-i İlmiyye’de, dönemin şeyhülislamları tarafından verilen fetvalar düzenli bir biçimde neşredilmiştir. Cerîde-i İlmiyye’nin birinci dereceden resmî bir kaynak nitelişi taşıması, yayınlanan fetvaların, halkın farklı kesimlerinden gelen sorulara cevap olarak verilmesi ve derginin sosyal, siyasî, kültürel deşişme ve gelişmelerin ve savaşların yaşandığı bir dönemde yayınlanmış olması dergiye ve içindeki fetvalara ayrı bir önem kazandırmaktadır. Fıkıh, hukuk tarihi ve Osmanlı tarihi çalışmalarının hemen her alanında birinci el kaynak olarak önemli bir yeri bulunan bu fetvaların derlenmesi, tasnif edilmesi ve bir fetva mecmuası şeklinde, geniş bir dizinle ve ilmî esaslara uygun biçimde yayınlanması bir ihtiyaç olarak kendini hissettirmektedir. Bu kitap, Meşîhat makamının Cerîde-i İlmiyye’de yayınlanan fetvalarının, özellikle fıkıh, hukuk ve tarih araştırmacıları tarafından daha kolay bir şekilde incelenebilmesi amacıyla hazırlanmıştır.
26.60 ₺ -
Câmiu’l-icâreteyn
Câmiu’l-icâreteyn Bilim ve Sanat Vakfı’nın fetva mecmuaları neşir atölyesinin dördüncü kitabı olarak okuyucularla buluşuyor. Bu mecmua az sayıda fetva hariç şeyhülislam fetvalarından yapılan bir derleme olup derlemeye son halini, 19. yüzyılın ilk yarısında henüz kadılık yaptığı dönemde Şeyhülislam Meşrebzâde Mehmed Arif Efendi (1275/1858) vermiştir. Mecmuada icâreteyn, mukâtaa ve tapu ile ilgili yürürlükte olan fetvalar yer almaktadır. Bunların birleştikleri ortak nokta üçünün de bir tür icâreteyn yani çift bedelli kira akdi olmasıdır. Yani üçünde de “icâre-i muaccele” denilen peşin bir kira bedelinin yanı sıra “icâre-i müeccele” denilen ve belli periyotlarla düzenli tahsil edilen bir kira bedeli daha vardır. İcâreteyn daha ziyade vakıf binaların kiraya verilme usulü iken mukâtaa vakıf arsaların kiraya verilme usulüdür. Tapu ise mîrî arazinin çiftçilere kiralanma usulü olup geliri vakıflara tahsis edilen araziler de çiftçilere bu usulle kiralanmaktaydı. Her üç konunun da Osmanlı hukuku çalışanların yanı sıra farklı alanlarda çalışan tarihçiler için de önem arz ettiği, izahtan varestedir.
28.00 ₺ -
Behcetül Fetava
Hazırlayanlar: Süleyman Kaya, Betül Algın, Zeynep Trabzonlu, Asuman Erkan Ehil kimselerin fıkhî meselelere verdikleri cevaplardan oluşan fetvalar zaman zaman konu, müftü ya da kurum bazında derlenerek fetva mecmuaları vücuda getirilmiştir. Osmanlı dönemi sözkonusu olduğunda şeyhülislam fetvalarını içeren mecmuaların yanı sıra devletin muhtelif bölgelerinde görev yapan müftülere ait mecmualar da görülmektedir. Fetva mecmualarının, başta hukuk tarihi olmak üzere Osmanlı tarihi çalışmalarının hemen her alanında birinci el kaynak olarak önemli bir yeri olduğu aşikâr. Buna rağmen günümüzdeki akademik çalışmaların bu mecmualara gereken ilgiyi gösterdiğini söyleyemiyoruz. Bunun başlıca sebebi olarak tarihçilerin bu mecmuaların sistematiğine ve diline yabancı olmalarını zikredebiliriz. Dolayısıyla fetva mecmualarının geniş bir dizinle ve ilmî esaslara uygun biçimde yayınlanması bir ihtiyaç olarak tezahür etmektedir. Bu ihtiyacı gidermek amacıyla Lale Devri’nin meşhur şeyhülislamı Yenişehirli Abdullah Efendi’nin (v. 1156/1743) fetvalarını neşrediyoruz. Yenişehirli Abdullah Efendi’nin kendisi henüz görevdeyken bir araya getirilen fetvaları başka fetva mecmualarında da sıkça iktibas edilmiştir. 18. ve 19. yüzyıllarda en çok kullanılan mecmualardan olan Behcetü'l-fetâvâ Fetvahane tarafından muteber kabul edilen dört mecmuadan biriydi.
38.50 ₺ -
-
Teshilül Feraiz Miras Hukuku Osmanlı Türkçesi
Mahkeme-i Temyiz azasından ve Mekteb-i Hukuk ve Mekteb-i Mülkiye muallimlerinden Hoca Emin Efendizâde Ali Haydar Efendi ferâiz ilmini bir mukaddime, on beş bâb ve bir hatime ile hulâsa etmiştir. Evvelâ ferâize âit ıstılâhlar beyân edilmiş, ölen kimsenin geride bıraktığı malların vasıfları, verâsetin sebepleri, mânileri, bu malların kime ve nasıl taksim edileceği açıklanmıştır. Bu eser, TeshîlüT-Ferâiz'in tıpkıbasımı ile eser ve müellif hakkında malumatın yer aldığı bir giriş ile okuyucuya sunulmuştur.
196.70 ₺ -
Karşılaştırmalı Mecelle-i Ahkam-ı Adliye Mecelle Tadilleri ve Gerekçeleriyle Birlikte
Osmanlı Devleti'nin Medeni Kanunu demek olan Mecelle'nin hukuk tarihimiz ve İslam Hukuku açısından ne kadar ehemmiyetli olduğunu tekrar etmeye ihtiyaç yoktur. İster Türkiye'de, ister İslam aleminde ve isterse Batı'da ve Amerika'da, Osmanlı Devleti, İslam Hukuku ve İslam Hukukunun tedvini hakkında araştırmalar yapan herkes, mutlaka bu kıymetli hukuki düzenlemeye müracaat etme ihtiyacı bulunmaktadır. Mecelle-i Ahkam-ı Adliye, Osmanlı döneminde defalarca basılmıştır; hatta Fransızca ve Arapça baskıları da yapılmıştır. Latin harfleriyle olan en meşhur baskısı ise, merhum Ali Himmet Berki'ye aittir. Mecelle'nin hazırlanışı, ta'dilleri ve ilave maddeler konusunda Türkçe neşredilen en önemli çalışmalar, Prof. Dr. Osman Öztürk ve Prof. Dr. Osman Kaşıkçı'nın doktora tezleridir. Son çalışma Osmanlı Araştırmaları Vakfı tarafından basılmıştır. Biz Mecelle'nin tamamını, ta'dilleir ve esbab-ı mucibe layihaları ile yaklaşık 4500 sayfayı bulan İslam ve Osmanlı Hukuku Külliyatı isimli üç ciltlik kitabımızda neşretmiş bulunuyoruz. Ancak bu çalışmalar araştırmacıları ve okuyucuları bir noktada tatmin etmemiştir. Berki'ye ait eser mukayeseden ve de Mecelle ta'dilleri ile esbab-ı mucibe layihalarından mahrumdur; Öztürk ve Kaşıkçı'ya ait eserler ise, Mecelle'nin metnini ihtiva etmemektedir. Bizim üç ciltlik eserimiz ise çok geniş olduğundan el kitabı olmaya uygun değildir. Bu sebeple Karşılaştırmalı Mecelle-i Ahkam-ı Adliye adı altında ve tek cilt halinde yeniden neşretme ihtiyacını hissettik ve gelen talepleri karşılamaya çalıştık. Bu eseri bazı özellikleri şunlardır: l) Mecelle'nin bütün maddelerinin tamamını, eski de olsa Türk Medeni Kanunu ve Kadri Paşa'nın Ahval-i Şahsiye ve Mürşid'ül-Hayran'ı gibi hukuki düzenlemelerle mukayese ederek kitaba aldık. 2) Mecelle Ta'dil Komisyonlarının elinden geçen bütün tadilleri kitaba ekledik. 3) Mecelle'nin mevcut olduğu kadarıyla ayrı ayrı kitaplarına ait esbab-ı mucibe layihalarını kitaba aldık. 4) En önemlisi de, genç araştırmacılara kolaylık olsun diye Mecelle'nin Osmanlıca metnini de kitaba ek olarak koyduk. Ümit ederiz ki, İslam Hukuku ve Türk Hukuk Tarihi çalışmalarına katkıda bulunur.
600.00 ₺ -
İslam ve Osmanlı Hukuku Külliyatı 3 Cilt Takım
I. CİLT: Kamu Hukûku- I II. CİLT: İSLAM ÖZEL HUKUKU-I (Şahsın Hukuku-Aile Hukuku) III. CİLT: İSLAM ÖZEL HUKUKU-II Üç büyük ciltte tamamlanarak okuyucuya sunulan "İSLÂM VE OSMANLI HUKÛKU KÜLLİYÂTI" müftüler ve vâizler için bir fetvâ ve fıkıh el kitabı; hukuk tarihi öğrencileri ve araştırmacıları için tam bir başvuru eseri; İlahiyatçılar ve özellikle de İslâm Hukuku alanında merakı olanlar ve araştırma yapacaklar için olmazsa olmaz bir temel kaynak ve nihayet hukuk alanında çalışan hâkimler ve yasama organları üyeleri için ise tam bir mukayeseli hukuk külliyâtı olma özelliğini taşımaktadır. İslam Ve Osmanlı Hukuku Külliyâtı'nın Kamu Hukûku- I adını taşıyan birinci cildinde konular, 1147 sayfa ve altı kitap başlığı altında okuyucuya takdim edilmektedir. Birinci Kitap: Hukûkun Genel Prensipleri. İkinci Kitap: İslâm Anayasa ve İdâre Hukûku. Üçüncü Kitap: İslâm Ceza Hukûku. Dördüncü Kitap: Malî Hukuk. Beşinci Kitap: İslâm Usûl (Yargılama) Hukûku. Altıncı Kitap da ise İslâm Devletler Umûmî Hukûku incelenmektedir. Külliyâtın İSLAM ÖZEL HUKUKU-I (Şahsın Hukuku-Aile Hukuku) adını taşıyan ikinci cildi 1840 sayfadır. Eser iki kitap ve her kitap iki kısıma ayrılmıştır. BİRİNCİ KİTAP da İSLAM ŞAHIS HUKUKU İki kısma ayrılarak, BİRİNCİ KISIMDA İSLAM ŞAHSIN HUKUKUNUN NAZARİI ESASLARI incelenmiştir. İKİNCİ KİTAP DA iki kısma ayrılmış BİRİNCİ KISIMDA da İSLÂM AİLE HUKUKUNUN NAZARİ ESASLARI incelenmiştir. İKİNCİ KISIM da ise İSLÂM AİLE HUKUKU İLE İSLÂM AİLE HUKUKU İLE ALAKALI HUKUKÎ METİNLER ve İslam aile hukuku ile alakalı kânûnlaştırma faaliyetlerine ve özetlenmiş şu metinlere yer verilmiştir: 1865 Tarihli Kadri Paşa'nın El-Ahkâm Eş-Şer'iyye Fî'l-Ahvâli'ş- Şahsiye (Md. 1-584) 1905 Tarihli Mehmed Bahâ'eddin Efendi'nin Necâh Fi Ahkâmi'n-Nikâh Adlı Ahkâm-ı Şahsiyesi 1915 Tarihli Ali Haydar Efendi'nin Kitâbü'n-Nafakât El-Cüz'ü'l-Evvel Mine'l- Ahkâmi'ş-Şeri'yyeh Fi'l-Ahvâli'ş-Şahsiye adlandırdığı ve kendisinin müstakil olarak hazırladığı kanun taslağı. 1916 Tarihli Fetvâhâne-i Âlî'nin hazırladığı Kitâbu't-Nikâh 1916 Tarihli Fetvâhâne-i Âlî'nin hazırladığı Kitâbu't-Talâk. 1917 tarihli Hukuk-ı Aile Kararnâmesi (Münâkehât Ve Müfârakât). 1923 Tarihli Ahkâm-ı Şahsiye Komisyonu Zabıtları ve son Osmanlı Aile Kânûnu layihası. 1923 Tarihli Nafaka Hakkında Kânûn Lâyihası. Külliyâtın İSLAM ÖZEL HUKUKU-II isimli üçüncü cildi ise iki ana kısma ayrılmış, BİRİNCİ KISIM da, İSLÂM MİRAS HUKÛKUNUN NAZARÎ ESASLARI, İKİNCİ KISIM da ise Miras Hukuku-Borçlar Hukuku-Eşya Hukuku-Ticâret Hukuku-Devletler Hususî Hukuku incelenmiştir. Ayrıca Külliyâtın 1206 sayfalık son cildinde 120 sayfayı bulan bir İslam ve Osmanlı Hukuku Kaynakçası ile ayrıntılı bir kavram fihristi de yer almaktadır.
4500.00 ₺ -
İslam ve Osmanlı Hukuku Külliyatı 3. Cilt - Özel Hukuk 2
İslâm Ve Osmanlı Hukuku Külliyâtının üçüncü cildinde, İkinci ciltteki ÖZEL HUKUK'un konularına devam edilmektedir, ÜÇÜNCÜ KİTAP: MİRAS HUKUKU BİRİNCİ KISIM: İslâm Miras Hukûkunun Nazarî Esasları, İKİNCİ KISIM: İslâm Miras Hukûku Metinleri: 1. 1915 Tarihli Ali Haydar Efendi'nin Teshîlü'l-Ferâiz'i, 1867 Tarihli Arazi-İ Emiriye Ve Mevkûfenin Tevsî'-İ İntikâlâtina Dâ'ir Nizamnâme, 1913 Tarihli Emvâl-İ Gayr-I Menkule İntikâlât Kanun-I Muvakkati, 1865 Tarihli Kadri Paşa'nin El-Ahkâm Eş-Şer'iyye Fî'l-Ahvâli'ş-Şahsiyye (Md. 584-647) Adlı eseri, DÖRDÜNCÜ KİTAP: Borçlar Hukuku, BİRİNCİ KISIM: İslâm Borçlar Hukûkunun Nazarî Esasları, İKİNCİ KISIM: İslâm Borçlar Hukûku Metinleri: 1876 Tarihli Mecelle-I Ahkâm-I Adliye, 1872 Tarihli Ali Haydar'in El-Mecmû'atü'l-Cedîde Fi'l-Kütübi'l-Erba'A Adlı eseri, 1888 Tarihli Îcâr-I Akâr Nizâmnâmesi, 1880 Tarihli Kadri Paşa'nin Eşya Ve Borçlar Hukuku Kodu (Mürşid'ül Hayran Ilâ Ma'rifeti Ahvâl'il-Insan Fi'l-Mu'âmelât'iş-Şer'iyye Alâ Mezheb'il-Imâm'il-A'zam Ebî Hanîfe En-Nu'mân). 1. 1923 Tarihli Vâcibât Komisyonu Zabitlari Ve Tedvîn Ettikleri Maddeler, 1923 Tarihli Vâcibât Komisyonu Esbâb-I Mûcibe Lâyihasi Ve Tedvîn Ettikleri Maddeler. BEŞİNCİ KİTAP: Eşya Hukuku, BİRİNCİ KISIM: İslâm Eşya Hukûkunun Nazarî Esasları, İKİNCİ KISIM: İslâm Eşya Hukûku Metinleri: 1876 Tarihli Mecelle'nin Eşya Hukuku İle Alakali Hükümleri (Md. 701-761, 950-956,1008-1044, 1045-1328), 1858 Tarihli Arâzî Kânûnnâme-I Hümâyûnu, Kadri Paşa'nin Eşya Ve Borçlar Hukuku Kodu (Mürşid'ül -Hayran). ALTINCI KİTAP: Ticâret Hukuku,BİRİNCİ KISIM: İslâm Ticâret Hukûkunun Nazarî Esasları, İKİNCİ KISIM: İslâm Ticâret Hukûku Metinleri: 1876 Tarihli Mecelle'nin Ticâret Hukuku İle Alakali Maddeleri (1045-1059, 1329-1448), 1881 Tarihli Ali Haydar Efendi'ye Ait Bey'-İ Müvâza'a, Karz Akdi, Murabaha Ve Kismet-İ Guremâ'ya Ait Risalesi, 1914 Tarihli Evkâf Bankasi Kanunu YEDİNCİ KİTAP: İslam Devletler Hususi Hukuku, BİRİNCİ KISIM: İslam Devletler Hususi Hukûku Metinleri: 1868 Tarihli Tâbi'İyyet-İ Osmâniyye Kânûnu, 1330 Tarihli Memâlik-I Osmaniye'de Bulunan Ecânibin Hukuk Ve Vezâifi Hakkında Kanun-I Muvakkat Ayrıca Külliyâtın son cildinde 120 sayfayı bulan bir İSLAM VE OSMANLI HUKUKU KAYNAKÇASI ve ayrıntılı bir KAVRAM FIHRISTI okuyucunun istifadesine sunulmuştur.
1500.00 ₺ -
İslam ve Osmanlı Hukuku Külliyatı 2. Cilt - Özel Hukuk 1
İslâm Ve Osmanlı Hukûku Külliyâtı'nın ÖZEL HUKUK başlıklı İkinci cildi iki kitaptan oluşmaktadır. BİRİNCİ KİTAP: İslâm Şahsın Hukuku, BİRİNCİ KISIM: İslâm Şahsın Hukukunun Nazari Esasları, İKİNCİ KISIM: İslâm Şahsın Hukuku Metinleri: 1855 Tarihli Vezâ'if Tevzî'ine ve İmâretlerin Sûret-i İdâresine Dâ'ir Nizâmnâme.1860 Tarihli Kadri Paşa'nın Ahvâl-i Şahsiye'sinin ilgili eserinin Maddeleri,
1500.00 ₺ -
İslam ve Osmanlı Hukuku Külliyatı 1. Cilt Kamu Hukuku
Üç büyük ciltte tamamlanacak olan bu eser, müftüler ve vâizler için bir fetvâ ve fıkıh el kitabı; hukuk tarihi öğrencileri ve araştırmacıları için tam bir başvuru eseri; İlahiyatçılar ve özellikle de İslâm Hukuku alanında merakı olanlar ve araştırma yapacaklar için olmazsa olmaz bir temel kaynak ve nihayet hukuk alanında çalışan hâkimler ve yasama organları üyeleri için ise tam bir mukayeseli hukuk külliyâtı olma özelliğini taşımaktadır. Zira Mecelle ve onu takib eden dönemleri içinde telif edilmiş bütün kanunlaştırma hareketlerinin meyvelerini, resmi ve gayr-ı resmi olanlarıyla birlikte bu eserde bulmak mümkün olacaktır. Hukûk tarihçilerinin, ilahiyatçıların ve tarihçilerin yakından takip eylediği ve 12 ciltte tamamlanmasını umut ettiğimiz Osmanlı Kânûnnâmeleri ve Hukûkî Tahlilleri adlı eserimiz, bütün dünya kütübhânelerinde haklı yerini ihraz etmiş bulunmaktadır. Ancak herkesin ve bilhassa hukûka vâkıf tarihçilerin, hukukçuların ve ilahiyatçıların haklı olarak şu soruları sordukları bize sözlü ve yazılı olarak ulaşmaya devam etmektedir. Bu 760 küsûr Kânûnnameyi incelediğimizde bunların sadece ve sadece genel manada bir hukûk sisteminin % 20'sine tekabül ettiğini ve asıl % 80'lik kısmın ortada kaldığını görüyoruz. Bu muğlak sorunun cevabı ne olabilir? Bu soruya net bir cevap vermek gerekirse, bu 3.000 küsur sayfayı aşacak olan üç ciltlik eser, bu sorunun gerçek manada cevabı olacaktır.
1500.00 ₺ -
Hukukun Serüveni
Hukuk, insanlık tarihinin belki de en eski müessesesidir. Hatta kanunların sık değiştirilmediği zamanlarda, tarihin ta kendisi idi. Bir şeyi tanımanın en iyi yolu, onun mazisini bilmektir derler. Antik Çağ’a ait bir kaide, asırlar sonra bambaşka bir coğrafyada karşımıza çıkabilmektedir. Hukuk sistemlerinin birbirine tesiri şaşırtıcı derecededir. Hukukun Serüveni, okuyucusunu, Antik Mısır’dan başlayıp, Mezopotamya’ya, Hititlere, Japonya ve Çin’e, Arabistan ve Türkistan’a, İran ve Hindistan’a, Yunan ve Roma’ya, Yahudilik ve Hıristiyanlık’tan İslâmiyet’e uzanan, nihayet Avrupa’da sona eren bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yolculukta nice enteresan sahneye şahit olunabilir: Düello, ateş tecrübesi, kız kaçırma, çok kadınla evlilik, borcu sebebiyle kölelik, insan kurbanı, çocuk satışı, seyyar hâkimler, cezalandırılan hayvan ve eşyalar, kast sistemi, ölen kocasıyla yakılan Hindu kadınları, hâkimliğin parayla satılması, kanunları ezberleyip her sene halka okuyan kanun sözcüleri…. Hukukun Serüveni, yalnızca bir umumi hukuk tarihi kitabı değil. Ayrı zamanda insanlık mirasını gözler önüne sermeye çalışan bir dünya tarihi sayılabilir. Hâkimlerin hükümdarlarla mücadelesi, parlamentonun doğuşu, kilise reformu, laikliğin ortaya çıkışı, yazılı kanunların hazırlanışı gibi meraklı hadiseleri de kitapta okumak mümkün. Hukukun Serüveni, adalet mücadelesinin de tarihidir.
262.50 ₺ -
Eski Anayasa Hukukumuz Ve İslam Anayasası
"Eski Anayasa Hukukumuz Ve İslam Anayasası" adıyla yayınladığımız bu eserde: İslam Hukukunda Anayasa Hukukunun genel hükümleri ve temel esasları; Bazı hukuk tarihçileri tarafından ilk yazılı Anayasa olarak kabul edilen Medine Site Devleti Anayasası´nın Metni; Türklerin kurduğu son büyük İslam Devleti olan Osmanlı Devleti´nde özellikle Tanzimat´tan sonra müşahede edilen Anayasa hareketleri ve 1293/1876 tarihli Kanun-ı Esasi; Muasır İslam hukukçularının İslam Anayasa Hukuku ile alakalı çalışmaları ve Avrupa İslam Konseyi tarafından hazırlanan örnek İslam Anayasası´nın tam metni. Bu ve benzeri konuları bulacaksınız.
75.00 ₺ -
İslam Hukukunda Boşama Yetkisi
Tarih boyunca, hukuk sistemlerinde tartışılan konulardan birisi boşanma olmuştur. Beşeri ve Dînî hukuk çevrelerinde, boşanmanın meşruiyeti, boşanma sebepleri, boşanma kararının kim tarafından alınacağı ve boşanma davalarına nasıl bakılması gerektiği, dün olduğu gibi bugün de tartışılan hususlardır. İslâm hukuk ekollerinde de boşanma konusu değişik yönleriyle tartışılmıştır. Çünkü, boşanma hukuku ile ilgili naslar, değişik yorumlara açık şekilde sevkedilmiştir. Nasların bu üslûbu, konu hakkında farklı ictihadların oluşmasına neden olmuştur. Toplumumuzda bir hayli yaygın olan; İslâm a göre kadının boşanma hakkının olmadığı, evli kadınla ilgili kararların tamamen kocasının vicdanına bırakıldığı, erkeğinin her türlü rahatsız edici, kırıcı davranışları neticesinde işkence ortamına dönüşen aile hayatından, kocasının rızası olmadıkça, kurtulamayıp, kadının bu zindanda ömür boyu kalmaya mahkum olduğu şeklindeki anlayışlar, boşanma konusunun naslar ışığında tekrar ele alınıp, boşanmada kimin
13.40 ₺ -
İslam Hukukunda Borcun Gecikmesi
Hukukun gayesi, toplum hayatını düzenlemek, ihtiyaçların karşılanmasını sağlamak ve bunları yaparken adaleti gerçekleştirmektir. Bir hukuki düzenleme, adaleti gerçekleştirme hedefinden uzak ise toplumda sıkıntılar meydana gelir ve hiç bir toplum uzun süre bu adaletsizliğe dayanamaz. Devletlerin devamının, adaleti gerçekleştiren hukuki bir sisteme ve uygulamaya sahip olmalarıyla yakın ilgisi vardır. "Adalet mülkün temelidir" sözü ile vurgulanmak istenen de bu hakikat olsa gerektir. İslam hukukunun gayesini, bu genel çerçevenin dışında düşünemeyiz. Onu diğer hukuklardan ayıran en önemli özellik, temel ilkelerinin ve kaynağının ilahî oluşudur. Bu özelliği ona, adaleti gerçekleştirme hedefi açısından bir ayrıcalık da sağlamaktadır. Çünkü Allah Teâlâ, yarattığı insanın ihtiyaçlarını, insanın kendisinden de daha iyi bilmektedir.
13.40 ₺ -
İslam Hukukunda Hakkın Kötüye Kullanılması
İslâm hukukunun vahiy kaynaklı bir hukuk sistemi olduğu dolayısıyla birinci temel kaynağını Kur ân-ı Kerim in, ikincisini de onun uygulaması mahiyetindeki Hz. Peygamberin sünnetinin oluşturduğu malumdur. Allah ın hukukun temel ilkelerini vazetmeyi, Hz. Peygamberin de bunun tatbikat ve eğitimini üstlenmiş bulunması insanlık için bir rahmettir. Çünkü insanı duygularıyla, idealleriyle, düşünceleriyle, maddî-mânevî bütün yönleriyle en iyi tanıyan sadece O dur. Peygamberi de alemlere rahmet olarak gönderilmiştir. Bu sebeple insanlık bu ilâhî mesajdan kendisini soyutlayamaz. İşte o zaman bir takım uzun tecrübeleri yaşamaya gerek kalmadan sağlam ve gerçek bilgiye ulaşılabilecektir. "Hakkın Kötüye Kullanılması Teorisi" bu konuda tipik bir örnektir. Kur ân-ı Kerim ve Hz. Peygamber in temel ilkelerini ve genel esaslarını vazettiği, sahabe ve onlardan sonra da İslâm hukukçularının başarılı bir şekilde hem objektif hem de sübjektif ölçüleriyle oldukça geniş biçimde tatbik ettikleri hakkın kötüye
201.00 ₺ -
Ahlak Hukuk İlişkisi
Dr. İsmail KILLIOĞLU nun "Ahlâk ve Hukuk İlişkisi" adlı doktora tezi insan yaşamını hemen hemen boydan boya ve her yönü ile kapsamına alan çok önemli bir konuya ilişkin bulunmaktadır. "Ahlaken iyi" dediğimiz aynı kaynak-değerden çıkmakla birlikte ahlâk olarak biri iç, hukuk olarak diğeri ise dış davranışlarımızı düzenleyen bu iki değer sistemi böylece insanı tümü ile ele almakla varlığı ve gelişmesi bakımından onu her şeyden çok ve yakından ilgilendirmektedir.. Ahlâki değerler başta olmak üzere tüm değerler (etik, estetik, hakikat değeri ve dinsel değerler) insana sadece bir takım yasaklar koyarak değil, daha çok ve özellikle olumlu hedefler göstererek davranış ve eylem olanağı verir. Canlılık ve enerji dolu bir varlık olmakla eyleme zorlanan ve ne yapmayacağını bilmekten çok ne yapması gerektiğini bilmek isteyen insan da bu yolla bir yandan özgürce davranarak mutluluğunu bulur, diğer yandan da değere uygun bir şeyi (değerli bir şeyi) gerçekleştirmekle yaşamına anlam kazandırır; çünk
13.40 ₺ -
Aids Evlilik ve Aile İlim ve İslamın Işığında
Yarattıklarının ihtiyaçlarını bilen Allah (c.c), haram ve sakıncalı yollara düşmeden nimetlerinden faydalanmamızın imkânlarını hazırlamıştır. Gerçekte, kişi helâl sınırı içinde kalarak hayatın her alanında doyuma ulaşabilmektedir. Ancak, insan düşünce ve davranışları ilâhî kaynaktan ve peygamberlerin uyarılarından uzak kaldıkça çok kere içki, uyuşturucu kullanımı ve fuhuş gibi kendini felâkete sürükleyen aşırı zevk ve eğlencelere kaptırmaktan geri kalmamıştır. Bu aşırılık ve taşkınlıklar ise, mutlaka bir taraftan patlak vermiştir. Her çağda görülen bu aşırı zevk ve eğlence düşkünlüğü, iktisaden ileri olan bazı ülkelerin kötü örnek olmalarıyla çağımızda tehlikeli boyutlara ulaşmıştır. Bunun sonucu olarak da, özellikle fuhşa bağlı hastalıklarda tırmanış görülmektedir. Hele sosyal şartlar ve türlü yayınlar yoluyla seksüel faaliyetlerin erken başlaması, evlenme zorlukları, artan göçler ve turistik faaliyetler, doğum kontrolü adına bazı ilaçların kötüye kullanılması, hijyen kurallarının ih
33.50 ₺ -
İslam Hukukunda Yüksek Yargı ve Denetim (divan-ı mezalim)
Araştırma konusu edindiğimiz Mezalim kurumu, Osmanlılar dan önceki ve hatta onlarla çağdaş bazı İslâm devletlerinde yer almış çok önemli bir devlet organı sıfatıyla, devrin adalet anlayışına uygun olarak adalet dağıtmış ve muhtelif şekillerde idarenin denetlenmesi görevini yürütmüştür. Mezâlim, İslâm tarihinde "hukuk, devleti" kavramının gerçekleştirilmesini sağlayan temel bir organ olmuştur. Yürüttüğü görevler dolayısıyla büyük bir önem taşımasına rağmen, Mezalim, müstakil bir araştırma konusu pek yapılmamıştır, İslâm adalet teşkilâtını inceleyen birkaç eser dışında kurumla ilgili açıklamalar, hemen tümüyle, ünlü kamu hukukçuları Maverdî (ö.45/1058) ve Ferrâ (ö.458/1066) nın eserlerine dayanmakta, tarihî olaylar genellikle ihmal edilmektedir. Çekirdeğini yüksek lisans tezi çalışmamızın oluşturduğu bu araştırmamız, bütün yönlerini gözönünde tutarak, bu son derece önemli kurumu, tarihî uygulamasıyla tespit edip tanıtmak amacındadır. Çalışmamızın Birinci Bölümü nde, kurumun doğuşu ve
13.40 ₺ -
İslam Aile Hukuku Ahmet Yaman
İnsanoğlunun içinde doğduğu, büyüdüğü ve hayata katıldığı en küçük sosyal ünite olan aile, aynı zamanda bir ahlâkî ve hukukî yapıdır da. Temel çerçevesini Kur'ân'ın çizip ayrıntılarını Hz. Peygamber’in Sünneti'nin belirlediği ve müc-tehid fakihlerin de bu iki kaynağa getirdikleri yorumlarla geliştirip sistemleştirdikleri İslâm Aile Hukuku’nun temel esprisi şudur: Aile bireylerinden hiç kimsenin haksızlığa uğra-madığı, fıtrattaki kadın-erkek niteliklerine uygun ve sevgi temeline dayalı bir aileyi kurmak ve yaşatmak. Asıl hedef bu olmakla birlikte tarih boyunca aile kurumu ve hukuku ekseninde yanlış görüşlerin ortaya atıldığı ve müslüman toplumlar içinde haksızlıklar doğuran yanlış örflerin yerleştiği de bir gerçektir. Müslümanların elinde, İslâm’ın ve dolayısıyla Aile Hukuku’nun aslî iki kaynağı, yani Kur’ân ve Sünnet mevcut olduğuna göre, yanlış anlamalar ve uygulamalar bu iki kaynağa göre gözden geçirilmelidir. Bu mütevazı çalışma, kendi ekseninde böyle bir amaca hizmet etmeyi hedeflemektedir.
134.00 ₺ -
Kıraat İlminde Verş ile Hafs Rivayetinin Karşılaştırılması
Kurra Hafız Prof. Hasan Tahsin Feyizli bu eserinde, kıraat imamlarından Nâfi’in ravisi Verş ile, kıraat imamlarından Âsım’ın ravisi Hafs’ın günümüze ulaşan okumalarını tecvid kaidelerine göre karşılaştırmalı olarak ele alıyor.
22.75 ₺ -
İnsan Hakları
Belgelere dayalı ilkeler çerçevesinde yapılan bu araştırmada, şu sorulara cevap aranmıştır. Ülkemizin Avrupa Birliği'ne girme sürecinde, uluslar arası belgelerle İnsan Hakları nasıl ele alınmıştır? Anayasamızda temel hak ve hürriyetlerle ilgili yaklaşım nedir? Ülkemizdeki vatandaşların %99'u müslüman olduğuna göre, İslam dininin temel kaynaklarına göre, konu ne şekilde belirlenmiştir? Çağımızda yeni gündeme gelen bazı insan hakları ihlalleri konusuna, İslam ilimlerinde yer verilmiş midir?
78.75 ₺