-
Gülcan
Gülcan, Ünal Bolat'tan yeni bir roman. Annesini terkedip sevdiğine giden Gülcan'ın yaşadığı fırtınalı hayat. Bütün şehri korkuya salan katil hırsız. Ve bu hırsızın robot resmini çizerek polislerin yakalamasını sağlayan ama öldürülmek korkusuyla yaşayan ressam Tevfik. Gülcan ve Tevfik'in heyecan dolu hayatları... Tevfik'i öldürmak için yemin eden katilin hapishaneden kaçmasıyla başlayan büyük bir kovalamaca... Fırtınalı, soluk soluğa, heyecan dolu bir roman sizi bekliyor.
6.19 ₺ -
Ayrılık Olmasaydı
- Bakın Pervin... Size teminat verebilirim. Ben her ne kadar öyle bir toplumdan geldiysem de, şu an kendimi yeni bir kimlik arayışı içinde hissediyorum... Hatta, bu konuda Taner`le ağız kavgası bile ettik... - Benim konuşmam yüzünden kendinizi aşağılamaya kalkışmayın... - Hayır! İnanın ki, sizin arzu ettiğiniz şekilde bir değişimi yaşamak istiyorum Pervin!.. - Peki Naci?.. Bir soru daha soracağım size. - Buyurun sizi dinliyorum... - Neden, çevrenizde bulunan birçok türbanlı kız varken, beni veya benim gibi birilerini tercih ediyorsunuz? Niye onlarla arkadaşlık kurmaya niyetlenmiyorsunuz? - Diyorum ya size? O kızlar, bu tur arkadaşlık tekliflerine hoş bakmıyorlar... Zaten ben de İstanbul"a gelene kadar benimsediğim o zihniyetten kaçmak istiyorum... Çünkü, siz ve sizin gibilerin yaşayışları beni adeta büyülüyor Pervin?.. - Anlıyorum Naci... Fakat bu konuda ani dönüşler çok zararlıdır... Hemen karar vermek olmaz... Sizin bu teklifinizi değerlendirmeliyim... Ünal Bolat"ın kaleminden, akıcı üslubu olan, bir solukta okuyacağınız bir roman.
6.75 ₺ -
Sökeli Cafer Efe
Okurken dehşete kapılacağınız, gözyaşlarınızı tutamayacağınız müthiş bir eser. Sökeli Cafer Efe... Kurtuluş Savaşı`nın kahramanlarından Sökeli Cafer`in hayatı, düşmanla yaptığı mücadele ve bir milletin şahlanışı ancak böyle destansı bir üslupla kaleme alınabilirdi. Sabahattin Burhan, sadece usta bir roman yazarı değil, çok iyi bir araştırmacı, iyi bir gözlemci. Üstelik üslubu son derece akıcı. Dev gibi eserleri onun kaleminden bir solukta okuyabiliyorsunuz. Sökeli Cafer Efe, mazimizden bugüne açılan bir perde. Bizlere bu perde vasıtasıyla, ülkemizin ve insanımızın yaşadığı zor ve dehşet dolu günleri gösteriyor. Neredeyse unuttuğumuz değerler, kahramanlarla birlikte gözlerimizin önüne geliyor. Ayrıca unutmaya yüz tuttuğumuz bazı gerçekleri de bizlere hatırlatıyor. Bir milletin kurtuluşu için neler yapıldı, nasıl büyük zorluklar yaşandı öğrenmek isteyenler için Sökeli Cafer Efe ideal bir kitap. Bebekleri gözlerimin önünde öldürülen kadınların çığlıklarına, kuyuya atılan genç kızlarımızın feryatlarına, herkesin önünde gözleri çıkarılan, ağızları burunları kesilen, bağırsakları deşilen delikanlıların durumuna tahammül ederek okuyun bu kitabı. Okuyun ve memleketi ne pahasına bize bırakan yiğitlerimize ve böylesi muhteşem bir eseri yıllarca emek harcayarak bizlere kazandıran yazara teşekkür.
11.63 ₺ -
Yörük Ali Efe - 3
"Bazıları o zamanlarda yapılan işlerin bir çoklarını bana ve başkasına mal ederler. Bu yanlıştır. Bir kişinin, beş kişinin elli kişinin böyle büyük davalarda ne ehemmiyeti olur ki? Gönülde vatan muhabbeti taşıyan her vatansever o günlerde bizim gibi düşünmüş, bizim gibi duymuş, ondan sonra da bizimle beraber olmuştur. Millî mukavemette arslan payını kendine ayırmakta hatâ vardır. Bir elin şamatası olur mu ki?" Yörük Ali Efe
19.50 ₺ -
Yörük Ali Efe - 2
Bazıları o zamanlarda yapılan işlerin bir çoklarını bana ve başkasına mal ederler. Bu yanlıştır. Bir kişinin, beş kişinin elli kişinin böyle büyük davalarda ne ehemmiyeti olur ki? Gönülde vatan muhabbeti taşıyan her vatansever o günlerde bizim gibi düşünmüş, bizim gibi duymuş, ondan sonra da bizimle beraber olmuştur. Millî mukavemette arslan payını kendine ayırmakta hatâ vardır. Bir elin şamatası olur mu ki?" Yörük Ali Efe
19.50 ₺ -
Yörük Ali Efe - 1
"Bazıları o zamanlarda yapılan işlerin bir çoklarını bana ve başkasına mal ederler. Bu yanlıştır. Bir kişinin, beş kişinin elli kişinin böyle büyük davalarda ne ehemmiyeti olur ki? Gönülde vatan muhabbeti taşıyan her vatansever o günlerde bizim gibi düşünmüş, bizim gibi duymuş, ondan sonra da bizimle beraber olmuştur. Millî mukavemette arslan payını kendine ayırmakta hatâ vardır. Bir elin şamatası olur mu ki?" Yörük Ali Efe
15.00 ₺ -
Çete Ayşe - 2
İstiklal savaşı sırasında pek çok vatansever bir araya gelip düşmanı topraklarımızdan atabilmek için silaha sarılmıştır. Hiçbir mecburiyet yokken teşkilat kurup savaşan bu kahraman gruplara "Çete", teşkilatı kuran kişilere de "Çeteci" denmiştir. Çete Ayşe de bu kahramanlardan birisidir. Hem de ilk Çetecilerden, ilk defa Kuva-yı Milliye tarihinde efe elbisesi giymiş, ilk defa "Efe" ünvanını almış mücahit bir kadındır. Kastamonu`da Halime Çavuş, Erzurum`da Kara Fatma (Seher), Adana`da Melek Hanım, Erzurum`da Nene Hatun neyse; dağlarından yağ, ovalarından bal akan, efeler diyarı Aydın Eli`nde de Çete Ayşe odur.
8.63 ₺ -
Çete Ayşe - 1
İstiklal savaşı sırasında pek çok vatansever bir araya gelip düşmanı topraklarımızdan atabilmek için silaha sarılmıştır. Hiçbir mecburiyet yokken teşkilat kurup savaşan bu kahraman gruplara "Çete", teşkilatı kuran kişilere de "Çeteci" denmiştir. Çete Ayşe de bu kahramanlardan birisidir. Hem de ilk Çetecilerden, ilk defa Kuva-yı Milliye tarihinde efe elbisesi giymiş, ilk defa "Efe" ünvanını almış mücahit bir kadındır. Kastamonu`da Halime Çavuş, Erzurum`da Kara Fatma (Seher), Adana`da Melek Hanım, Erzurum`da Nene Hatun neyse; dağlarından yağ, ovalarından bal akan, efeler diyarı Aydın Eli`nde de Çete Ayşe odur.
9.75 ₺ -
Gönül Doktoru
Orhan yaz tatilinde akrabalarının yaşadığı köye gelir. Şehirli bir çocuk olan Orhan, köyü ve köylüleri kısa zamanda çok sever. Kendi yöresel diliyle konuşan temiz kalpli köylüler, tarlalar, bahçeler, yeşillikler, hayvanlar, sürekli çalışmakla geçen hayat; Orhan`a bambaşka bir dünyayı tanıtmıştır. Arkadaşı Mıstık`la tarlalarda bahçelerde dolaşırlar, hayvanları otlatırlar. Köy insanlarının çoğu iyilik yapmayı sever. Hepsi de ağız birliği etmişçesine, "Selim hoca bize anlatmıştı ki..." diye açıklarlar niye iyilik ettiklerini. Köyün imamı Selim Hoca, her meseleyi Peygamber Efendimizin hayatından örnekler vererek çözer, yanlışları düzeltir. Selim Hoca ile tanışınca Orhan`ın da dünyası değişir. Onun tatlı diliyle Peygamberimizi anlatarak nice insanları etkileyip değiştirdiğini görür. Selim Hoca, tam anlamıyla Gönül Doktoru`dur. Bu romanı okurken, içiniz kıpır kıpır ederek sevimli bir köy hayatını gerçekmiş gibi yaşayacaksınız ve kendinizi Selim Hoca gibi Gönül Doktoru hissedeceksiniz.
6.00 ₺ -
Delal
Dağ eşkiyaları... Kimsenin önüne geçemediği töreler... Aşiretler arası ölümüne kavgalar... Barış olduğunda bedel olarak düşmana gelin giden, çoğu zamanda ikinci, üçüncü kadın olan genç kızlar... Bu yüzden intihar eden kızlar veya taze gelinler... Hayatın acımasızlığıyla yoğrulan sert kadınlar... Herkese kök söktüren, boyun eğdiren, ilk kadın olduğu için imparatoriçe diye anılan Zozan. Ezilen, yıpranan; kocasından ve ilk kadından, herkesten, her gün dayak yiyen ikinci kadın, barış bedeli gelin Cano. Bütün bu olanlara ve yaşadıklarına isyan eden Gülcan. Jandarmadan korkan köylüler... Jandarmalara aşık olan kızlar... Anlayışsız erkekler, gelinleri ezen kaynanalar, acımasız töreler, kan davaları... Ve ufukta hep var olan kırmızı bulutlar... Ve bütün bunları yaşayan ve anlatan Delal. Delal... Sarsıcı, şaşırtıcı, zor inanılır ve kafa karıştırıcı bir roman... Tıpkı doğu gibi!..
5.63 ₺ -
Mafya Kıskacında Vurgun
Bu roman; mafyanın devlete sızması, sistemin mafyalaşması, medyanın mafya tetikçisi gibi kullanılması ve dillere destan vurgun hikayelerini anlatıyor. Bir banka etrafında cereyan eden ve korkunç boyutlara ulaşan soygunların nefes kesen hikayesi. Tehditler, suikastlar, cinayetler... Vurguncular, mafya ile iç içe... Medya ile kol kola... Hepsi sistemin kasasına çöreklenmiş. Banka genel müdürü Koray`ın sistem icabı yağmacılığa alışması, aşkları, mafya ilişkileri ve nihayet mafya örgütü kurarak sisteme entegre oluşunun nefes kesen hikayesi... Sistemi sorgulayan, macera dolu bir eser olan Mafya Kıskacında Vurgun; John Grisham, Morris T. West, John Le Carre, Heller gibi ünlülerin eserlerini aratmıyor.
15.00 ₺ -
Kader Kapımı Çaldı
İdealist bir öğretmendir Cemal. Ansızın hayatına peri misali bir kız girer, önce sevda kapısını çalar, sonra ayrılık. Tayin için Ankara’ya giden Cemal’in yolu bir Anadolu şehrine düşer. Öğrencilerini çok sever Cemal. Onlarla kısa sürede anlaşır ve kucaklaşır, aşk ve şevkle ders anlatmaya başlar. Fakat ideolojinin deli gömleğini giymiş yürekler dikilir karşısına. Yüreği sevda depremi ile sarsılan, hasret ateşi ile kavrulan Cemal, kışkırtılan öğrencileriyle karşı karşıya gelir. Ama o taşlaşan yürekleri fethetmek için inanılmaz bir mücadeleye girişir. Bir yandan Esra’ya sevda mektupları yazar, öte yandan öğrencilerin yüreklerine bilgi ve sevgi mesajları çeker. O yıllar ülkemizin üzerinde karanlık bulutlar dolaşmakta ve bir darbenin ayak sesleri duyulmaktadır aynı zamanda; sevda mektuplarına kaos kurşunları sıkılmaktadır. Bu roman, ülkenin kendisiyle kavga ettiği günlerde yaşanan bir sevdayı anlatıyor. Aynı zamanda Türkiye’nin yakın tarihinin romanı. Kaos içinde ümit ışıkları gören Cemal’in serüvenini okuyacak ve geleceğimiz adına ümitleneceksiniz.
9.75 ₺ -
İtiraf Ediyorum
Müfettiş Safa Bey, öldürüldükten sonra Kömürhan Köprüsü altına atılan iki gencin katillerini bulmakla görevlidirler. Yzb. Hüseyin ve Komiser Ahmet ile birlikte araştırmalar başlar; bir dizi cinayetle yüz yüze gelirler. Cinayetin işleniş biçiminde benzerlikler göze çarpar. Soruşturma ilerleyip ipuçları ele geçince Safa Bey tehdit edilir. Komiser Ahmet esrarengiz bir şekilde öldürülür. Müfettiş, Şırnak`tan Bitlis`e giderken PKK tarafından dağa kaldırılır, akıl almaz cinayetlere şahit olur. Kendisini sonucunu tahmin edemediği korkunç bir maceranın içinde bulur. İtiraf Ediyorum, faili meçhul ve terör olaylarına girmiş herkesin bilerek veya bilmeyerek yaptığı korkunç yanlışların itirafıdır. Bu roman; rahmetli Turgut Özal, org. Eşref Bitlis, Bnb. Cem Ersever, politikacı Vedat Aydın, yazar Musa Anter, Silvanlı Hasan, Mersinli Gülriz, doğuda görev yapan masum öğretmenler ve daha binlerce insanın öldürülmesini; PKK cinayetlerini anlatıyor.
12.00 ₺ -
İnsanlık Ayağa Kalk
"Okul kitaplarında, gazete sütunlarında, televizyon ekranlarında mutlu günlerde atılan nutuklarda cici görüntüler veren sefil medeniyet!.. Bir dal gibi toprağa düşen zavallı Senad, sekiz yaşında gencecik iken kanları toprağı sulayan Hatice, işkence edilen zavallı babam...
22.50 ₺ -
Hicran
Çılgınlılar, eğlenceler, uyuşturucu, içki, kumar içinde kaybolup giden hayatlar... Zevk peşinde koşarken idraklerini yitiren gençler... Bu gençlerden biridir Mehmet, arkadaşlarının deyimiyle Memo... İzmir sahillerindeki turistik bir otelde berberlik yapan ve bu arada turist kızlarla gönül eğlendirip hayatın tadını çıkardığını sanan Memo`nun yolu yine bir macera nedeniyle Almanya`ya düşünce her şey değişir. Ansbasch`a yerleşmiş, Almanya`da kalabilmek için alman bir kızla formalite evlilik yapmıştır. Yine kumar oynar, top koşuşturur, hafta sonları kafayı bulmak için Münih, Frankfurt, Berlin gibi uzak şehirlere gider, haşarı ve uçarı bir hayat sürer. Fakat bir gün... Evet, bir gün takım arkadaşları maçtan sonra camiye gideceklerini söyleyince ve o da gitmek zorunda kalınca bir değişimin başlangıcı yaşanır. Haşarı Memo, Mehmet Bey olur. Memo`nun kendi dünyasında yaptığı ihtilal ile formalite evlilik yaptığı Alman kızı Sandra`nın değişiminde yaşanan olaylar sizleri de soluksuz bırakacak.
9.00 ₺ -
Hançer Saplı Yüreğimde
Hançer Saplı Yüreğimde, en zor yazdığım romanlarımdan biri oldu. Tekrar tekrar dönüp okudum. Yüzyılın zulmüne şahitlik etmek beni utandırdı, yüreğimi burktu. Sadece okumak ve ilim öğrenmek isteyen kızların gencecik kızların; katiller ve caniler gibi polisler tarafından coplanması, okul koridorlarından ve bahçelerinden kovulması ruhumu titretti. Dahası bir suçlu gibi mahkemelerde sanık sandalyelerine oturtulmaları, vicdanımı isyan ettirdi. Bu zulme başkaldırmak istedim. Bu roman; yaralarından kan damlayan dilhun bir yüreğin çığlıkları, postmodern bir düşünürün başkaldırısıdır. Hançer Saplı Yüreğimde, sadece zulüm anıtının başına dikilmiş bir mezar taşı değil, bir aile dramı, bir faciadır. Yasak koyanların hiç düşünmedikleri felâketlerin hikâyesini anlattım. Bu hikâye birkaç kişinin değil; 250 bin öğrencinin, 3 bin öğretmenin ve binlerce mağdurun çığlıklaşan sesidir. Hatta coplanan, yerlerde sürüklenen, okul kapısında bekleşen başörtülüleri, her akşam ekranlarda görüp ağlayan milyonların göz yaşıdır. Sessiz hıçkırıklarınıza, dualarınızın karışması dileğiyle...
11.25 ₺ -
Gülü Koklayamadım
Doludizgin bir savaş... Ümidi boğan bozgun günleri... Geceyi aratan, zulüm ateşinin yakıldığı gündüzler... Bunca derdin arasına sıkışan bir yürek sızısı. Kâmil`in yüreğini paramparça eden bir sevgi... Aşk, savaş, kan, şehadetle sarmaş dolaş geçen kavga yılları... Bu eseri, zevk ve heyecanla okurken karanlıklara hapsedilmiş, elmas hakikatlerin de farkına varacaksınız. Lirik, coşkulu, samimi bir üslupla kaleme alınmış bu romanı seveceksiniz.
11.25 ₺ -
Gerçeği Arayan Alman Doktor
Onu bir dönerci dükkanında tanıdım. Kiracısı olduğum zaman o bana Almanca öğretti, ben de ona İslamı hem halimle, hem de dilimle anlattım. Tabii kendisi de. Hıristiyanlığı ve İncil`i anlatmayı ihmal etmedi. Ama zaman geçtikçe dinimize ve kültürümüze büyük ilgi duydu. Almanya`daki komşuluğumuz ve dostluğumuz beş yıl sürdü. Kur`an`ı, Peygamberimizi ve tevhid inancını kabul etti. Türkiye`yi defalarca ziyaret etti. Yemeklerimize, adetlerimize, tarihi eserlerimize hayran oldu. Onun yıllar süren hidayete eriş sürecinde dikkat çekici birçok şey vardı. En önemlisi, sorgulayarak, araştırarak inanmasıydı. Kendisinin hayatını, yaptığımız sohbetleri ve İslamı kabul edişini kitaplaştırmak istedim. Alman Doktor Herman Heller, not aldı, ben romanlaştırdım. Ortaya bu eser çıktı. Tamamen gerçeklere dayanan bu romanı okuduğunuzda, dinimizin mükemmelliğini bir kere daha fark edeceksiniz.
18.75 ₺ -
Sunguroğlu Kaybolan Elçiler
Sunguroğlu Kaybolan Elçiler romanında da merak uyandıracak esrarengiz olaylar birbiri ardına yer alır. Kahramanlarımız bu sefer, Yalova"ya giden elçilerin esrarengiz bir şekilde kaybolmalarının sırrını çözmeye çalışırlar. Tabiî birbirinden ilginç ve oldukça hareketli olaylar birbirini izler.
12.00 ₺ -
Sunguroğlu Kara Şövalye
Sunguroğlu Kara Şövalye, serinin küçük eserlerindendir. Bu romanda, Sunguroğlu ve arkadaşları; hristiyanlıktan müslümanlığa geçenleri yok etmeye çalışan esrarengiz bir örgüte karşı mücadele verir.
4.13 ₺ -
Sunguroğlu Baskın
Sunguroğlu Baskın romanında Sunguroğlu ve arkadaşlarının Orhan Gazi"yi öldürmek isteyen gizli ve esrarengiz bir teşkilatla mücadelesini anlatır. Merak uyandıracak esrarengiz olaylar birbiri ardına yer alırken, eser âdeta polisiye roman hüviyetine bürünür.
37.50 ₺ -
Sunguroğlu Tuzak
Sunguroğlu Tuzak romanında Sunguroğlu ve arkadaşları Kulacahisar Beyi Karaca"nın kızı Sultan hatunu kaçıran bilinmeyen kişilerle mücadeleye girişirler. Yine esrarengiz olaylar, beklenmedik sürprizler birbiri ardına sıralanır.
37.50 ₺ -
Sunguroğlu Kaçırılan Prenses
Sunguroğlu Kaçırılan Prenses macerası, küçük bir Sunguroğlu romanıdır. Konusu itibariyle Bizans Saraylarında ve Foça Korsanlarına Karşı"nın da devamı özelliğini taşır. Bizans Saraylarında ve Foça Korsanlarına Karşı da adı geçen Lagan Mişöp ile, Foça Korsanlarına Karşı romanının temel konusu olan Şehzade Halil bu romanda yer alır. Roman tamamen olaylara, esrarengiz sırların çözümüne dayalı hareketli bir macera türündedir.
67.50 ₺ -
Sunguroğlu Çalınan Hazine
Sunguroğlu`nun bu macerasında da baş döndürücü olaylar, heyecan ve hareket var. Saltuk`un şövalye Metiyüs ve at uşağına çaldırdığı hazinenin yeniden ele geçirilmesi için yapılan soluksuz bir mücadele. Hazinenin peşinde, sadece Sunguroğlu ve arkadaşları değil, başkaları da vardır. Osmanlılar, Aragonlular, Katalonlular hazineyi elde etmek için uğraşırlar. Şövalye Metiyüs`ün peşinde, şövalye Posaryus da vardır.O, Metiyüs`ü ihanet ettiği Bizans`a götürüp cezalandırmak derdindedir. Birbirinden ilginç ve çok hareketli olayların yer aldığı bu roman, sonuna kadar akıcı ve hızlı bir ritme sahip. Sunguroğlu Çalınan Hazine, başınızı döndürecek bir roman.
37.50 ₺ -
Sunguroğlu 3 Foça Korsanlarına Karşı
Sunguroğlu III (Foça Korsanlarına Karşı) Yavuz Bahadıroğlu Bu roman, Sunguroğlu serisinin üçüncü kitabıdır. Bu eserde Sunguroğlu ve arkadaşlarının, Foça korsanları tarafından kaçırılan Şehzade Halil Beyi kurtarmak için Foça"ya gidişleri ve oradaki maceraları anlatılır.
150.00 ₺ -
Sunguroğlu 2
Sunguroğlu II (Bizans Saraylarında) romanı, Sunguroğlu serisinin ikinci kitabıdır. Bu eserde hareketli bir macera yaşanır. Sunguroğlu istanbul"dadır ve Bozcaada"ya sürgün gönderilen Bizans imparatoru Beşinci Yoannis Paleologos"u kurtarıp, istanbul"a getirir ve arenadaki bütün yarışmaları kazanıp halkın kahramanı olarak ihtilâl yapar, eski imparatoru tekrar tahtına oturtur. Romanın başlangıç kısmında Sunguroğlu Söğüt"e döner. Söğüt"e ulaştığında Akça Dede"nin öldüğünü duyar ve köylülerin cenazeyi gömdüklerini görünce mezarlığa koşar. Nilüfer ve annesi gözyaşları içindedir. Söğüt"te Aykut ismiyle bilinen Sunguroğlu artık çiftçi olacak ve Nilüfer ile annesini geçindirecektir. Ama üç ay sonra Bursa"dan Saltuk gelip, Sunguroğlu"nun Bursa"dan çağrıldığını haber verince, Aykut"un Sunguroğlu olduğu ortaya çıkar. Köylüler Sunguroğlu"nu bırakmak istemezler ama Sunguroğlu Nilüfer"i ve annesini yanına katıp Bursa"ya yol alır. Süleyman Paşa"nın evinde misafir olurlar. Orhan Gazi, Sunguroğlu"dan Bizans gitmesini ve oradaki durumu Bursa"ya rapor etmesini ister. Sırası gelince karışıklık çıkaracak, daha sonra Bursa"dan verilecek bir emirle Bozcaada"da esir bulunan eski Bizans imparatoru kurtarılacak ve tekrar Bizans tahtına oturtulacaktır. Ayrıca, Sunguroğlu"na izmit"te Orhan Beyin oğlu Halil Beyin sancağında arazi verilmiş, ev hazırlanmıştır. Nilüfer ve annesi de oraya yerleşecektir. Bizans"a giden Sunguroğlu hareketli bir maceranın içine girer ve kendisine verilen görevleri başarıyla yerine getirir.
187.50 ₺ -
Sunguroğlu 1
Yavuz Bahadıroğlu"nun ilk romanıdır. ilk eser olan Sunguroğlu romanında, küçük çocuk Aykut"un dede bildiği Akça tarafından akıncı olarak yetiştirilişi, sonra Sungur Alp"in oğlu olduğunu öğrenişi, babasını Selikos adlı bir Bizans şövalyesi tarafından haince öldürüldüğünü duyması ve Selikos"tan intikam alma yemini etmesi romanın önemli bir bölümüdür. Bunları öğrenen Aykut, Akça"nın verdiği isimle Sunguroğlu adını alır. Atı Şahin ve köpeği Düka ile Söğüt"ten ayrılıp serhat boylarına doğru yol alır. Arkada Akça dedeyi, nineyi ve onların Sunguroğlu"na sevdalı kızı Nilüfer"i gözü yaşlı bırakmıştır. Bir süre Orhan Gazi"nin emrinde çeşitli görevler alan Sunguroğlu, Çimpeli ibrahim adlı bir arkadaş edinir. Selikos"un izini bulduğu sıralarda Bizans"tan kovulma Köse Papaz da bu iki arkadaşa katılarak, bir üçlü oluştururlar. ibrahim heyecanlı bir genç, Köse Papaz Josef çok zeki bir adamdır. Roman, Sunguroğlu"nun Selikos"tan intikam alışını konu edinmekle birlikte, o dönemde yaşanan tarihî olayları da yansıtır. Osmanlının Rumeliye geçişi, tarihî olaylardan en önemlisidir.
187.50 ₺ -
Mavi Yıldız
Sultan Murad Gazi"nin hazine emini Sıddık İbrahim Paşa"nın başı derttedir. Karısı, dillere destan elması, Mavi Yıldız"ı bir geceliğine emanet istemiş, hatırını kıramayan Paşa hazineden elması alıp vermiştir. Ama o gece Mavi Yıldız calınır. Sıddık İbrahim Paşa, Sultan Murad Gazi"nin yüzüne nasıl bakacaktır?.. Dahası itibarı yerle bir olacak, hazineden değerli bir elması çaldığı için ölümle cezalandırılacaktır. Düşünür, taşınır, olayı kimseler duymadan çözecek, çalınan elması bulup getirecek birini bulur: Gümüş Tekin. Gümüş Tekin, arkadaşı Arap Ahmet"le birlikte Bizans"ın yolunu tutar... Bizans"ta onları entrikalar, ilginç olaylar ve heyecan dolu bir macera beklemektedir.
45.00 ₺