-
Son Hasat
Gökkuşağından ormanlar dikiyorum şimdi Bütün renkleri geri getirmeye geliyorum Ölümümle yaşamımı geri getirmeye geliyorum Cennette seni bekliyorum Belki dirilir gönlümün yalnızlığı Hepsi bir aşk hikâyesi Hilal... Akhisarlı zeytinyağı tüccarı bir ailenin, kuşaklardır iyi yetişmiş, görmüş geçirmiş bir neslin son halkası, şehrin en itibarlı adamlarından İsmail Bey'in kızı. Biraz şımarık, biraz garip, başı renklerle, içindeki seslerle dertte olan Hilal. Ailesinin herkesten, neredeyse kendilerinden bile sakladığı “gerçek”le şizofren Hilal. Ve Alparslan... Akhisar’ın bir başka güç sahibi ailesinin, tutun tarlalarına hükmeden Halil Ağa'nın oğlu. Babasının eli kolu, her şeyi, geleceği, soyunun yürüyeceği kişi. Ama itaatkâr, hayalperest üstelik âşık Alparslan. Gönlünü mevsimlik işçi olarak tarlalarında çalışan güzel Zeliha’ya kaptıran ama iradesini eline alamayan Alparslan. İnsanoğlu, bir başkasının menkıbesine gerçekten nüfuz edebilir mi? Hayat kimin seçimleriyle belirlenir? Hayal ve gerçek arasındaki sınırı kim çizebilir? Bahadır Yenişehirlioğlu, Son Hasat’ta kendi seçimlerinden mahrum bırakılmış iki karakter üzerinden insanoğlunun güç, itibar, makam ve mevki arzusu karşısındaki zaaflarını sorguluyor. Kendilerine rağmen ailelerinin seçimiyle bir araya getirilen Hilal ve Alparslan’ın hikâyesinden herkesin hayatını altüst eden bir dram ortaya çıkıyor. Çarpıcı ve etkileyici kurgusuyla Son Hasat, Bahadır Yenişehirlioğlunun kaleminden..
148.00 ₺ -
Kızlar Aramızda Kalsın
Mümin Genç Kızın Hayatına Dair Notlar Bu kitap; sana nasihat edecek kadar tecrübeli, tavsiyeleri etki edecek kadar rütbeli biri tarafından yazılmadı. Sana farkındalık kazandırmak, kim olduğunu ve neler yapabileceğini hatırlatmak için kaleme alındı. Hani kimi zaman nereden başlaman gerektiğini düşünüyor da zihninde ürettiğin sorulara cevaplar arıyorsun ya! İşte o cevaplar, senin için bir kılavuz niteliğinde kaydedildi. Kendini tanımaya, hayatının tadını çıkarmaya dair notlar bir araya getirildi.
132.60 ₺ -
Cemre Önce Kalbe Düşer
Kendine yalan söylemeyen biri yaşıyorsa yeryüzünde, hâlâ aşk vardır… Sevenlerin tek arzusudur araya ayrılıkların girmemesi… Ve seviliyorsan, karşılık vermişsen, sevdiğini kalbinde saklamalısın. Çünkü sevenlerin yüreği bir başka sevdanın varlığını bir an bile kaldıramaz… Sahi, böylesine güven veren, ince, saf ve duru bir gönül var mıdır dünyada? Aşk dolu, ufuk açıcı denemelerle bezeli Cemre Önce Kalbe Düşer, hayatta eksikliğini duyduğumuz erdemlerin ve soylu duyguların peşine düşmeye çağırıyor okuru. Gülce bir yol tutturabilmek, hayatta onurlu bir duruş sahibi olabilmek, kalbin kapılarını gerçek aşka açabilmek için bir davet Cemre Önce Kalbe Düşer…
166.50 ₺ -
Tahta At
Sinema ve televizyon ekranlarının sevilen yüzü Bahadır Yenişehirlioğlu yeni romanı TAHTA AT’la bir aile öyküsü üzerinden insanın kendi içindeki iyi ve kötüyle ilişkisini etkileyici bir biçimde anlatıyor. İstanbul’un Boğaz’a nazır tepelerinden birinde görkemli bir villa; Haznedaroğlu Köşkü. Köklü bir ailenin birkaç nesildir yaşadığı göz kamaştırıcı hayat. Paraya, güce, statüye, delicesine âşık olduğu bir eşe ve güzel bir evlada sahip bir adam, Ekrem Bey. Ekrem’in asil ve iyilik sever eşi, bir kadının belki de en çok istediği şey olan sevilme duygusunu sonuna kadar yaşayan Zerrin Hanım. Ekrem Bey ve Zerrin Hanım’ın gözlerinden sakındıkları, genç ve güzel kızları Elif. Elif’in hayatında ilk kez aşkın en masum ve güzel halini yaşadığı, yetenekli ve yakışıklı basketbolcu Bora. Dışarıdan bakıldığında göz kamaştırıcı görünen hayatlar arkasında neler gizler? Gün gelir buz tutmuş bir dağda bir filiz çatlatır mı bütün dağı? Yalan nedir gerçekte? Peki ya kötülük? Kötünün karşısında kendini koruma refleksiyle bir an içi ağızdan çıkıveren bir söz büyüye büyüye nasıl bir kâbusa dönüşür? Kötülüğe tutsak kalmış birini oradan ne tutup çıkarabilir? Bu kez TAHTA AT ile bugüne kadar kaleme aldığı en hızlı kurguyla çıkıyor okurlarının karşısında. İnsanın kendi içindeki iyi-kötü savaşını yer yer adeta bir Musa kıssası olarak anılacak bir romanla resmediyor. Karakterleri güçlü, kurgusu sağlam ve sürprizlerle dolu bir roman…
236.80 ₺ -
Beyaz Usta Siyah Çırak
12 Eylül’ün darbesini yemiş bir aile. Cezaevinde idamla yargılanan bir abi, geçirdiği felçten sonra yok hükmünde bir baba ve bu iki acı arasında kalakalmış bir anne. Ve ailesini derleyip toparlarken unutulmuş, ihmal edilmiş bir genç adam; Sarp. Acılarla, kayıplarla geçen gençlik yıllarından sonra, hangi pusula Sarp’a çıkış yolunu gösterecek? Bir yanda hiç ummadığı bir anda hanımeli kokularıyla hayatına giren bir rehber, Kıymetlim dediği Ustası. Bir yanda kendini de Sarp’ı da aşkla yakan bir kartal; Ve bu iki çekim merkezinin etkisinde Aşk’ın hallerini tecrübe ederken yeniden doğan Sarp. Aşk Çölü, Aşk Cephesi, Kanaviçe ve Kerime ile yakın tarihin acılarını en insani noktadan yakalayarak anlatan Bahadır Yenişehirlioğlu, Beyaz Usta Siyah Çırak’ta merceği bugüne taşıyor. Modern insanın en temel açmazlarından birini, hakikat arayışında savrulan bir genç adamın hikâyesini anlatıyor. Beyaz Usta Siyah Çırak, geçmişinden yorgun, geleceğine hakiki bir yol arayan Sarp’ın hayal kadar şaşırtıcı ama gerçek hikâyesi.
236.80 ₺ -
Kanaviçe
1915… Ermeni Tehciri kararına, “O benim komşum, o benim arkadaşım, o benim halkım!” deyip itiraz eden cesur Kütahya Mutasarrıfı Faik Ali Bey… Ne Ermeni ne Türk, sadece ocağına tehcirin ateşi düşen bir kadın, Ani… Geride ailesini, çocuklarını, en büyük aşkını bırakıp uzaklaşmak zorunda kalan; yüreğine ayrılığın ateşi düşen bir adam, Aram… Bir trafik kazasında tüm ailesini kaybedip içine itildiği yalnızlıkta; mazi, aşk ve merhamet kuyusuna düşen, tek başına bir delikanlı, Mert… Ve 1915 Ermeni Olayları’nın bir aileye düşürdüğü ateşi ve bu ateşin günümüze kadar ulaşan ızdıraplarını işleyen Kanaviçe… İlmek ilmek aşk, ilmek ilmek hüzün, ilmek ilmek özlem… “Bazı yaralar iyileşemez” diyen Bahadır Yenişehirlioğlu kaleminden…
218.30 ₺ -
Pertev Beyin Torunları
Pertev Bey’in torunlarının hayat hikâyesi, kızlarınınki gibi geleneğe dönük değildi; çünkü toplum Osmanlı kültüründen hızla uzaklaştıkça, cazibesini, karakterini, üslubunu velhasıl asliyetini kaybediyordu. Bir bocalamayla, benliğini kaybetmekle birlikte, bilhassa gençler için taklit devri başlıyordu artık… Ne hazin… Münevver Ayaşlı, Osmanlı kültürünün ardı sıra bakarken, toplumun büründüğü yeni kimliği kimi zaman kaygıyla, kimi zaman hüzünle, ama her zaman hasretle anlatıyor. Pertev Bey’in Torunları, bir dönem panoramasının son izlerini düşürüyor hayatımıza.
140.60 ₺ -
Yüzük Darbesi
Dünyayı yöneten ve insanlığa zulmeden gizli bir örgüt: Muktedirler... Muktedirler’e engel olmaya çalışan barışsever insanlar: Negative... Negative, Muktedirler’i öldürmeyecek ama ölüm korkusunu iliklerine kadar hissedecekleri bir planı devreye sokar. Bu planın en önemli parçaları İstanbul’da Sadekâr Victor Öcal’ın ‘negatif heykel’ tekniği ile yaptığı yüzükler ve Kütahya’da Çini ustası Saim Kolhan’ın ürettiği çinilerdir... Negative örgütünden Pearce Dowson, bu amaçla geldiği İstanbul ve Kütahya’da planın en önemli ayağı için harekete geçer... Negative, aklın sınırlarını zorlayan bu mesajı yüzük ve çiniyle Muktedirler’e acaba nasıl ulaştıracak? Bir yanda kötüler, diğer yanda ise onları engellemek isteyenlerin verdiği mücadele... Eşsiz sadekârlık örneği yüzükler ve çini sanatının incelikleriyle birlikte; macera, gizem, heyecan ve aşk dolu soluk soluğa okunacak bir hikâye...
120.00 ₺ -
Yolbaşı
Kol kola üç kadın. Çok yaşlı olanı çarşaflı, orta yaşlısı mantolu, genç kız ise mini etek giymiş. Saçları mor bir berenin altında taşkın, adımları şahsiyetindeki tenakuz kadar mütereddit. Yaşayan üç kuşağın üç temsilcisi. Üç türlü düşüncenin, üç ayrı yaşama tarzının ve üç çeşit dünya görüşünün temsilcileri. Meşrutiyetin annesi, Cumhuriyetin annesi, bir de istikbalin annesi. Nine Osmanlı terbiyesinin izleriyle hala yaşayan bir imparatorluk. Anne kafasına cebren sokuşturulmuş Batı kültürünün tesiriyle muhayyer, yerine göre değişken, "Zaman sana uymazsa sen zamana uy" düşüncesiyle mefluç... Ve genç kız boşlukta bırakılan yeni neslin savrukluğuyla yarı meczup. Ardından sorular, cevaplar ve bunlarla yoğrulan roman.
10.50 ₺ -
Yafesin Oğulları Yada Taşı Efsanesi 1
Büyük Tufan’dan sonraki dört bin yıl boyunca insanlığı belli bir noktaya getirmek şüphesiz ki kolay olmamıştı. Bulca Kağan ve onun soyundan gelen Türküt kağanlarına, Mu’nun yaşadığı felaketten sağ kurtulmayı başarabilen birkaç din adamı, birtakım olağanüstü özellikleri olan “Yada Taşı”nı ve tüm zamanların gizemli antik bilgilerini ihtiva eden “Bilgelik Kitabı”nı vermemiş olsaydı bu kardeşçe dünyayı oluşturmak mümkün olmayacaktı. Fakat Şeytan Erlik Orta Dünya’daki kardeşliği sağlayan Yada Taşı’nı çalarak büyük bir kaosun hükümranlığını başlattı. Adaletin egemen kılınmasını sadece Yafes’in oğulları başarabilirdi. Ama önce Şeytan Erlik’i yenmeleri gerekiyordu.
157.50 ₺ -
Sır Bir Yahya Efendi Romanı
“Bazıları vardır ki yaşarken ölüdürler ve bazıları da ölüyken diri. Gönlü ölü olanın bedeni diri olsa da ölüdür. Gönlünün sırrını bilen ölse dahi diri… Ölmek dedikleri o sebeple hep aynı değildir işte. Bu âlemi ölü gibi yaşayanlar öte âlemde diri gibi dolaşırlar” dedi Yahya Efendi. Gözlerini kısarak Beşiktaş sırtlarından deryaya bakıyordu. Ölüm bedeni öldürüyor lakin gönlüne dokunmuyordu insanın. … Eskiler İstanbul’un dört manevi muhafızı var diye inanırlarmış. İşte Yahya Efendi o dört manevi muhafızdan biri… Ölse de vazifesi bitmeyen bir gönül eri… Cihan Sultanı Kanuni Sultan Süleyman’ın sütkardeşi İstanbul’un sahipleri toprağın üstünde yaşayanlar değil, altında yaşayanlardır. “Ölümsüz bir aşk mı istiyorsun o vakit ölümsüz olan bir sevgiliye âşık ol” diyor eskiler işte ben de öyle bir âşıktan bahis açıyorum bu kez. Bu dünyadan göçüp giden ama ölmeyen birinden… Yahya Efendi’den… Zira Yunus’un da dediği gibi “Âşıklar ölmez…” … Ölenler yok mu oluyorlar sanıyorsun kâri? Ya ölmeyen ölüler de varsa?
150.00 ₺ -
Sevda
SEVDA, gençlik hayalleri peşinde, hayatını çıkmaz sokaklarda tüketen bir genç kızın ibret dolu hayatını anlatıyor. Olaylar zinciri o kadar etkileyici, o kadar şaşkınlık verici ki insan kendini tutamıyor “Bu kadar da olur mu?” diyerek kendinden geçiyor. SEVDA, günümüz gençliğinin yaşamakta olduğu hayalperest ve çarpıcı hayatını yansıtan bir kitap. İçinde hemen her gencin hayatından sahneler mevcut. Kitapta okuyacağınız her sahnede, hayatın ibretli kesitini görecek, kendi hayatınızı da sorgulama ihtiyacı duyacaksınız. Daha da önemlisi bu SEVDA`yı bir an önce dostlarınızla paylaşma çabasına düşeceksiniz.
97.50 ₺ -
Piri Türkistan Ahmed Yesevinin Romanı
İnandığın gibi mi yaşıyorsun, yoksa yaşadığın gibi mi inanıyorsun? “İnandığın gibi yaşa” diye ömrünü bir kuş kanadına asanlar ve ‘var’ denen nesi varsa hepsini feda edenler var. Şükür ki, onlar var. Zira hayat, neyi feda ettiğinle tarif ediliyor. Seni sırlı bir yola çağırsam gelir misin kâri? Hayali sen olanların, senin için ölenlerin ve belki düşlerinde seni görenlerin yaşadığı bir vakte çağırsam seni, gelir misin? Dervişleri, erenleri, alperenleri görmek ister misin? Ahmed Yesevi’yi anlatsam sana... Karanlıklarda kaybolma diye ışık tutuşunu anlatsam. Dervişleriyle yollara düşürsem seni... Hem sen de dua eder misin kâri? Pîr-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevi gibi meselâ, onun gibi dua eder misin: “Beni her ne eylersen eyle, lâkin âşık eyle Allahım…” Pîr, hayatlarını aydınlattığı dervişlerini dört bucağa salıp nice coğrafyaları aydınlatmış bir mânâ erinin, Hoca Ahmed Yesevî’nin romanı...
217.50 ₺ -
Mahşer Ahiret Hesabına Hazırlanan Genç
Mahşer, yönünü Boğaz’a çevirdi. Suların üzerinde akıp giden gemileri seyrederken maziye daldı. Gedikpaşa’da ayakkabıcılık yaptığı günleri hatırladı. Mercan’da çanta satmıştı. Adana’dan Samsun’a, uyuşturucu pazarlanan kahvelerden komilik yaptığı lokantalara, okuyup adam olma kararı aldığı günlere, Halim Bey’in nasihatlerine kadar… Yokluk günlerini varlık günleri kovalamış, çok büyük nimetlere kavuşmuştu. O günden bugüne... Öğretmenlik ve yazarlık… Her şeyi Allah veriyordu. Aşı da eşi de... Durdu, eşine ve çocuklarına baktı. Çocuklar büyümüş, serpilmişlerdi. Duygulandı, gözleri nemlendi. Sonra öğretmenlik günlerini ve kendisini perişan eden rüyayı anlattı. “İşte böyle yavrularım” dedi Mahşer. “Rüyadan sonra her günü, mahşeri düşünerek yaşıyorum. Mahşeri unuttuğum gün, yüreğim pişmanlıkla kavruluyor. Namaza o günü düşünerek duruyor, secdeye hesabın dehşetini düşünerek kapanıyorum. Her günümü mahşere göre yaşamaya çalışıyorum.” Masayı derin bir sükût kapladı. Herkes duygulanmıştı.
15.98 ₺ -
Köprübaşı
İşgal günleri...Yetim minarelerin, öksüz camiilerin, Issız türbelerin eşliğinde varlık arayanların umutları, hayal kırıklıkları…
6.95 ₺ -
Kızıl Elma Anadolu
Zafer, inanmaktır kâri. Ve bazıları ölseler de zafer kazanırlar... Bu millet asırlardır bir sancağın altında ve bir bayrağın gölgesinde yaşadı. O gölge var oldukça ve o sancak elde durdukça kardeşlik daim oldu. Çok eski vakitlerde safran sarısı bozkırlarda atlarını güneşin battığı yöne süren atalarımız bizim yaşadığımız bu vakitleri ve bu toprakları hayal ettiler. Hayallerinin uğrunda her şeylerini terk ettiler. Bu bayrak dalgalansın ve Allah’ın ismi gök kubbede yankılansın diye çok acı çekti, çok can verdi ve çok çileye katlandılar. İslam sancağını ellerine alıp, Allah’ın adaletini dünyaya yaymak için zalimin karşısına dikildiler. … Şimdi bu sayfaları araladığında seni asırlar öncesine götüreceğim ve bu diyarlarda nasıl geldiğimizi fısıldayacağım kulağına... Orta Asya bozkırlarından çıkıp İstanbul önlerine kadar at koşturan ecdadın içini yakan fetih ateşini ve “Kızılelma” mefkûresini anlatacağım. Sesleri duyuyor musun? Şöyle diyorlar: “Davamız nizam-ı âlem, menzilimiz Kızılelma ve maksadımız i’la-yı kelimetullah’tır...”
217.50 ₺ -
Kendini Bulan Kadın
Elinizdeki bu kitap, daha önce Kendini Arayan Kadın adıyla sizlere sunulan eserin devamıdır. Yani büyük bir duygu yoğunluğu ve ibretle okuduğunuz Nilüfer Hanımın öyküsünün ikinci bölümü... Kendini Arayan Kadın okurlardan büyük bir ilgi gördü. Okuyanların yoğun talepleri sonucu da, kitabın ikinci kısmı olan Aradığını Bulan Kadın' hizmetinize sunduk. Aradığını Bulan Kadın'ın neyi aradığını ve neyi bulduğunu bilmek için, bir duygu sağanağı olan bu kitabı da mutlaka okumalısınız. O zaman göreceksiniz ki, Aradığını Bulan Kadın'ın bu sırlar dolu öyküsünde siz de varsınız, sizin özlemleriniz ve hayalleriniz de var. Büyüsüne kapılacağınız bu gizemli hayatın içinde siz de kendinizi bulacaksınız. Bu kitap, hayatınızın eserlerinden birisi olacak. Eğer kendinizi böylesine heyecan dolu bir hayat destanına hazır hissediyorsanız buyurun.
97.50 ₺ -
Kapına Geldim
Ellerim bağlı bir halde kendime geldiğimde, lüks eşyalarla döşenmiş salonun duvarında loş ışık huzmeleri halime ağlıyor gibiydi. Kendimi paralayan bir çığlıkla haykırdım “Burası da neresi!” diye. Ürkütücü yüzlü, keskin bakışlı, merhamet duygusundan eser olmayan iri yapılı bir kadın anında başıma dikiliverdi. -Sakin ol yavrucak, dedi. Hayatın başındayken, senin gibi genç ve güzel bir kızın erken veda etmesini istemezsin herhalde. Bak güzelim, burası ‘mutluluk evi’dir. Buraya senin gibi güzel kızlar gelir, müşterisini bekler. Beynime şimşek gibi giren bir kıvılcım, bir anda bedenimi ateş topuna çevirmişti. Ondan sonrasını duyamamıştım zaten... El değmemiş kutsal duygularımın katledileceği bu kahrolası mekânda inliyordum kendimi yırtarak “Öldürün de kurtarın beni!” diye. İşte o andan sonra gerçekleşti, akılları durduran hadiseler zinciri...
97.50 ₺ -
Hoşça Kal Ülkesi
Doksanlı yılların sonlarında ülkeyi kavuran bir ihtilalin acımasız seyrinde başlayan bir aşkın hikâyesini dinlemek ister misin? İstanbul, Frankfurt ve Bursa üçgeninde “hoşça kal!” ile örülmüş sonsuz bir gidişi anlatacağım sana. Bilmelisin ki çıkmazlarda karşılaşılan çarenin amansız sancısında bir arayıştır bu... Bu hikâyede aşkı asıl sahibine teslim etmeye niyet etmiş, ancak yüreğindeki sevdadan kurtulamayan genç bir kızın hülyasına kapılacaksın. Aynı anda kendi yurdunda unutturulduğu özünü arayan ve korkularıyla yüzleşemeyip yine korkularına kaçan iki genç adam bulacaksın. Doğuda yitirilen canların ardında kendi derdine düşmüşlerin kederini hissedeceksin. Belki olmaz diyeceksin, belki de her sevdanın hakikatine inanıp sürdüreceksin serüvenini.
97.50 ₺ -
Gülnihal
Kaleme aldığı kitapları büyük bir ilgiyle takip edilen Ferudun Özdemir, bu sefer bir romanla okurlarının karşısına çıkıyor. Gülnihal, dün ile bugün arasında köprü kuran, bugünün insanına dünün atmosferinden esintiler sunan bir roman... Bir şarkının sözlerinden yola çıkarak mazisinde araştırmaya çıkan Murat, İstanbul’a ve özellikle Eyüp Sultan semtine dair bir çok bilinmeyeni keşfediyor. Murat bu yolculuğuna, Ali dedenin ruhaniyetinin bilgelik ve hikmet dolu rehberliğiyle devam ediyor. Ali dede ile Gülnihal’in zamanın ötesine geçen vefa ve sadakat dolu aşkı da gönül dünyasına ışık olmaktan geri durmuyor. Diğer taraftan kalbe ve ruha Allah aşkı sağanaklarını besteleriyle yağdıran İsmail Dede Efendi, Zekâi Dede Efendi gibi gönül ehillerini de tanıma fırsatı sunuyor. Roman ayrıca sıkıntılı ruh hâllerinin çepeçevre sardığı zamanlarda şükretmenin ne kadar büyük bir teselli kaynağı olduğunu gösteriyor ve sıkıntı imtihanını sabır çiçeğiyle süslemenin tatlılığını okuyanların gönlüne nakşettiriyor.
48.75 ₺ -
DEM Bir Telli Baba Romanı
“Bazı şeylerin hayali güzeldir, kendisi değil... Her şey bir hayalle başladı aslında. Önce aşkı hayal ettim. Sonra bir âşık ve hayalime aşk ettim sonra. Sana anlattıklarım bir hurafeye dönüşmüş garip bir mezarın hikâyesi... İnanmak zor belki, lakin inanmamak daha zor. İstanbul; aşkın gönle düştüğü şehir, aşkın hayalle örtüştüğü, ölümle buluştuğu şehir... Her taşında bir aşkın izi var. Aşk var kâri, aşk var. Şükür ki var. Ve ben işte İstanbul’un bu aşklarının efsaneye düşmüş hâlini anlattım sana. Aşk... Ve ölüm... Ve hikâye... Bil ki aşk için gönül lazımdır, gönlü bilmek lazımdır ve bilmek için de ölmek lazımdır. Demem o ki aşk gönlün, ölüm de ömrün zekâtıdır. Ve aşk gönlün; ölüm de ömrün kirini alır da gider. Bu yazdıklarımın hepsi doğrudur demiyorum sana. Doğru ve gerçek olanları da var elbet. Lakin ben yalnızca hayal ediyorum. Zira bazı şeylerin hayali güzeldir, kendisi değil.” Fatih Duman, Dem’de, sizi, Telli Baba’nın gizem ve hüzün dolu öyküsünü okumaya davet ediyor...
120.00 ₺ -
Boşlukta Yürümek
Sanat sanat için değil, şunun bunun için de değil inanç içindir. Sanatkar; insanları ezeli ve ebedi Sanatkara yaklaştırabildiği ölçüde başarılıdır. Roman; görüşlerin, düşüncelerin kanaviçesi, fikirlerin kıyasıya vuruştuğu meydan... Romancı; bazen kanaviçe üstünde renkli ipliklerle fikirlerini ören bir nakkaş, bazen kelimeleri mermi yaparak sürekli ateş açan bir savaşçı... Maksat; Hakka ve hakikate hizmet... Kalem; İlahi takdire mazhar bir araç... Eser; iyiyi, doğruyu, güzeli göstermesi şartıyla muhterem bir miras...
12.75 ₺ -
Beyaz Türk Piramitleri Ve Lolan Güzeli Yada Taşı Efsanesi 2
Mısır Piramitleri’nden daha eski ve Mısır Piramitleri’nin iki katı yüksekliğindeki Türk Piramitleri’nin romanı... Macera başladığı yerden devam ediyor... Bu kitapta, Yada Taşı’nı türlü hilelerle Kayra Kağan’dan almayı başaran Şeytan Erlik Han’ın Orta Dünya’yı istila edebilmek ve insanoğlunu kendisine köle yapabilmek için Karanlık Diyar’dan yola çıkardığı orduları ile Türküt ordularının dehşetli savaşını ve Türk Kağan’ın kahramanlık destanını okuyacaksınız. Tüm zamanların gizemli antik bilgilerini ihtiva eden Bilgelik Kitabı için yapılan savaş, Orta Dünya’nın en muazzam yapıları olan ve içine akla hayale gelmedik sırlar gizlenmiş Beyaz Türk Piramitleri’nin önünde cereyan edecektir. Yüzüklerin Efendisi, Hobbit, Harry Potter ve Açlık Oyunları gibi eserleri sevenlerin mutlaka okuması gereken bir roman...
157.50 ₺ -
Beyaz Diş
Hayatın rengi, her insan için farklıdır ve her gün farklı bir biçimde çıkar karşısına... Peki, başka varlıkların gözünden bakınca nasıldır hayat? Onların da bizler gibi kederleri, sevinçleri ve kavgaları var mıdır? "Beyaz Diş" bu soruların cevabını arıyor. Yarı kurt, yarı köpek Beyaz Diş’in gözüyle dünyayı, yaşamı ve her şeye rağmen ayakta kalma mücadelesini anlatıyor. Her şeyin ortasında sandığımız "insanı" her zamankinden farklı bir yerde buluyorsunuz bu eserde.. Zira insan, bu kitapta bir başka insanın değil, bir kurdun gözlerinden anlatılıyor ve yargılanıyor. Dünya klasiklerinden biri sayılan "Beyaz Diş", dışımızdaki dünyayı bize yaklaştıran, bize farklı açılardan bakmayı öğreten bir eser. Bu romanı okuduktan sonra, hayata bakışınız değişecek ve "diğerlerinin" dünyasını daha iyi anlayacaksınız.
11.25 ₺ -
Aşk İnanmakla Başlar
Rüya görür müsün ey kâri? Rüyalarla yaşar mısın bazı vakitler? Sonra yanaklarından kulaklarına doğru süzülen iki damla yaş ile uyanır mısın gecenin o en ıssız, en sessiz, en kimsesiz vaktinde? Dünyanın bir rüya âlemi olabileceğine inanır mısın? Gel bir başkasının rüyasına dalalım şimdi seninle. Hakikate uyanalım. Pervane olalım. Bedenimizi yakacak ateş arayalım. Evvela Şiraz’a çırpalım kara ipekten kanatlarımızı, ateşi bilen aşk erlerinin yanında konaklayalım. Aşk ateştir diyelim lisansız ve sessiz ve hatta harfsiz kelimelerle. Aşka yanalım, başka yanalım. Sonra Mevlana dergâhına düşürelim kara bedenlerimizi, bizi kavuracak bir şem arayalım. Aşk arayalım. Göğe yükseltelim feryadımızı. Aşka ağlayalım. Bir dağ başında dua eden Yunus’u bulalım sonra. Ona aşkı soralım dilersen, aşkına şahit olalım. Aşkı üç âşıktan dinleyelim biz. Biri; “Aşka uçarsan kanatların yanar” desin bize, diğeri “Aşka uçmazsan kanat neye yarar” diğeri temmet çeksin düşlerimize; “Aşka vardıktan sonra kanatları kim arar” desin, susalım. Açma sakın gözlerini, bu rüya âşıkların rüyasıdır. Uyanırsan rüyaları unutacaksın.
135.00 ₺ -
Bir Evlilik Komedisi
EYVAH EVDE KALDIM!.. Evlenmemiş üç kız kardeş, Aydan, Niver ve Yonca… Yana yakıla kızlarını evlendirmeye çalışan bir anne Afet Hanım… Bu roman, şehirli kadının ve toplumun evliliğe bakış açısının keyifli bir yansıması. Aşkın, ilişkilerin hızla tüketildiği günümüzde, belki de birçoğumuzun yaşadığı benzer olayları komik yanlarıyla ele alan; beklentilerimizi, yargılarımızı ve en önemlisi bakış açımızı değiştirmemizi sağlayacak bir kitap. Aşk Başka Evde, Piruze/Şam'da Bir Türk Gelin, İncir Kuşları gibi çok okunan kitapların yazarı Sinan Akyüz’den zaman zaman hüzünlendiren, ama çokça da güldüren nefis bir roman..
243.75 ₺ -
Ahşap Gökdelen
Epanda Panen bir iş adamıydı, ancak zengin değildi. İnsanlara faydalı olacak işler başaramadı hiç. Gençliğini keşfedilmemiş bir gezegende, rüyalarında harcamıştı. Bilemiyordu. Mutluydu ancak tımarhaneye tıkmışlardı. Yere çakılan bir uçağın yolcuları gibiydi zihninde her şey. Etrafta ne bir ambulans, ne bir haber ajansı ne de polis vardı. Epanda Panen bir adamdı sadece. Bu gezegene hiç ayak uyduramamıştı. Ahşap Gökdelen’deyken kendinizi aynaların ortasında hissedecek ve hiç kıpırdamadan tuhaf yansımalarınızı seyredeceksiniz!
119.00 ₺ -
Hay Sultan
Hasanın soyundanım, Has Odadır makamım, Ricalin boyunları üstündedir ayaklarım Gavsü’l-Azam’dı o, evliyalar sultanı idi. Allah Resulü, evliyalar için “kibrit-i ahmerden daha kıymetlidirler,” demişti. Kibrit-i ahmer, taşı altına çeviren iksirdi. Kâmil mürşitler kibrit-i ahmer gibi olurdu. Kararmış kalpleri ihya edip iman nuruyla yeşertirken toprak olmuş kalpleri altın ederlerdi. Hay Sultan’dı. Tüm perdeler kalkınca ruh cevherinde görünen İsm-i Hayy’dı. Kelam onu anlatmakta aciz kaldı. İdrak onu anlamakta zorlandı. İsa sırrının taşıyıcısı Kün Sultan’dı. Allah Resulünün sevgilisiydi. Yerde iken Arş-ı Azam’ı ve İsrafil’in azametini temaşa edendi. O öyle bir sultandı ki Yüce Allah’tan, müritlerinin tevbe etmeden ruh teslim etmemesi için söz alan tek evliya, Sultan-ı Naz’dı. Hay Sultan, Nuriye Çeleğen’in kaleminden, Sultanü’l-Evliya Abdülkadir Geylani Hazretlerine dair çok etkileyici bir eser. Asırlara feyz hazinesi olmuş bir ummandan nasipdar olmak isteyenler için…
177.60 ₺