-
Doğada Hayat Var
Sağlık insanın en büyük hazinesi. GDO’lu gıdalar, katkı maddeli yiyecekler, artan kanser vakaları, giderek yaygınlaşan obezite ve yaygın kronik hastalıklar, ilaçlar, takviyeler, alınan kilolar, verilen kilolar, özel diyetler derken sağlığa dair bilgi üretimi giderek yayılıyor. Farklı reçeteler havada uçuşuyor; pazarın manipülasyonuyla mahkûm edilen ya da adeta sihirli iksir muamelesi gören gıdalardan bahsediliyor. Peki biz neye inanacağız? Biyokimya alanında yaptığı önemli çalışmalarla dikkat çeken Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut Doğada Hayat Var’da insana ‘doğayla bütünlük içinde bir varlık’ olarak bakıp zihinlerdeki karmaşayı yatıştıracak bilgiler veriyor. Doğada Hayat Var, terminolojik zorluklara boğulmadan, kolay ve anlaşılır bir dille insan vücudunun işleyişini ve doğayla uyumlu yapısını anlatıyor. Adeta makrokozmosun bir minyatürü (mikrokozmos) olan insanın doğayla ve doğal olanla irtibatını muhafaza ettikçe sağlığını da korumak yolunda önemli bir adım atmış olacağını gösteriyor. Beslenmenin ve sağlığın kısa tarihinden, tarihin gördüğü en büyük katil kansere; yaşam kaynağı vitaminlerden insan vücudunun koruma kalkanı minerallere, hormonlardan yağlara, proteinlere, metabolizmamız için en faydalı yiyeceklere uzanan bir hatta sağlıklı bir yaşamın ipuçlarını veriyor. “Doğada Hayat Var, her geçen gün önemi daha çok anlaşılmaya başlanan doğal insan anlayışına tıbbî çalışmalar içerisinden bir dipnot düşmek amacıyla kaleme alındı. Okuyanların bu anlayışı daha iyi kavrayacaklarını, doğala dönüş yolunda kitabımızı rehber olarak kullanacaklarını umuyoruz.”
129.50 ₺ -
Hormon Bozucular
Artık her şeyin bir kolayı var. Artık turfanda diye bir şey kalmadı, her mevsim her şeyi yiyebiliyoruz. Artık tarladan, bağdan bahçeden en yüksek verimi alıyoruz. Artık çocuklarımızın harika mamaları, oyuncakları, giysileri var. Artık endüstri öyle bir hale geldi ki, daha biz ihtiyaç duyduğumuzun farkına varmadan, ihtiyaç duyacağımız şey mağazada önümüze geliveriyor. Ama madalyonun öbür yüzü de var! Otizm artıyor, kız çocukları erken cinsel gelişim gösteriyor, bazı çocukların boyları aile ortalamasının altında kalıyor, obezite, diyabet artıyor, bazı kanser türlerine daha sık rastlanıyor, erkek sperm sayısındaki azalma artık bilimsel makalelere konu oluyor. Çünkü kullandığımız, giydiğimiz, yediğimiz, içtiğimiz şeylerin çoğunda çeşitli kimyasallar var ve bunlar hormonlarımızın salınımlarını bozuyor, bazen hormonlara benzer etki gösteriyor, bazen de kendi hormonlarımızın etkilerini azaltıyor ya da artırıyorlar. “Hormon bozucular” dışarıdan gıda, solunum veya cilt yolu ile vücudumuza girerek zararlı etkilerini gösteren ve çoğunlukla endüstride kullanılan kimyasallardır. Evet işimiz kolay değil, ancak gerçeği bilip hayatımızı ona göre düzenlediğimizde sonuç almamız mümkün. Bu kitap, okurun kendi hormonlarını ve dışardan alınan hormon bozucuları tanıması, kendisinin ve çocuklarının hayatını bu maddelerden koruması amacıyla kaleme alınmıştır.
100.50 ₺ -
A dan Z ye Tıbbi Bitkiler
6 Profesörden Tamamlayıcı Tıbbın Onayladığı 224 Tıbbi Bitki ve Bunların Güvenli Kullanım Rehberi İnsanlık kültürünün en eski eserleri, tedavide kullanılan bitkileri içermektedir. Tedavide kullanılan bu bitkiler binlerce yıl boyunca denenmiş, bedeller ödenerek özellikleri öğrenilmiş, insanlık hafızasında kuşaktan kuşağa aktarılmış, geliştirilmiş, günümüze kadar getirilmiştir. Elinizdeki bu kitap, uzun yıllarını bu bilime vermiş bilim insanlarından oluşan bir yazar grubu tarafından bilimsel literatür esas alınarak bu kültürün günümüze kadar ulaşan kısmı ve güncel bilgilerin bir araya getirilmesi ile yayına hazırlanmıştır. Okuru harcıâlem reçetelerle sonuç alınamayacak yollara sokmadan, bilimsel adları, özellikleri verilerek, hangi durumlarda kullanılması ve kullanılmaması gerektiği, hangi kısımları hangi biçimde hazırlanırsa en iyi sonucun alınacağı bilgileriyle okuyucuya sunulmuştur. Kitap, hem bu zengin bilimsel bilgileri hem de hangi durumda hangi bitkinin kullanılacağına dair detaylı bir listeyi kapsamaktadır. ‘Doğalsa zararsızdır’ şeklindeki yaygın kanı doğru değildir. Önemli olan doğru bitkinin, doğru kısmının, doğru dozda kullanılmasıdır. İstismara ve kulaktan dolma bilgilere açık bu alanda bitkilerin bilimsel içeriklerini ve bilimsel hazırlama yöntemlerini konunun gerçek uzmanlarından öğrenerek sağlığına dahil etmek isteyen okurlarımız için...
254.60 ₺ -
Tıbbun Nebevi Sağlık ve Tıp Şamua
İMAM İBN KAYYİM EL-CEVZİYYE (691-751 h. / 1292-1350 m.) Eserine Hz. Peygamber’in bizzat uyguladığı, başkalarına tavsi¬ye ettiği, birçok tabibin bile anlayamadığı tıbbî hizmetleri açıkla¬yacağız diye başlayan İbnu’l Kayyim hastalığı Kur’an’da zikredilen kalp ve beden hastalığı olmak üzere ikiye ayırır. “Her hastalığın bir ilacı vardır, hasta bunu bulduğu vakit Allah’ın izni ile iyileşir.” (Buhari; et-Tıb) hadisini şu şekilde açıklar: Tabib’in çaresini bulamadığı hastalığı iyi edecek ilacı da Allah Teala yaratmıştır. Lakin insanın ilmi sınırlı olduğu için bunu tesbit edememiştir. Çünkü insan ancak Allah’ın öğrettiğini bilebilir. Bunun için Hz. Peygamber şifayı ilacın uygunluğuna bağlamış¬tır. Yaratıklardan her şeyin bir zıddı olduğu gibi her hastalığın da tedaviye yarayan zıt bir ilacı vardır. Kitapta Kalp ve Beden Hastalıkları bölümü ile birlikte Doğal İlaçlarla Tedavi, Manevî İlahî Basit ve Bileşik ve Doğal İlaçlarla Tedavi, Bazı Basit İlaçlar ve Gıdalar kısımları genişçe yer almaktadır. Bu kıymetli eserin, okuyucularına şifa yolunda yardımcı olma¬sı temennimizdir. Eseri değerli ilim adamı, pek çok ilmî ve İslâmî eseri bulunan Doç. Dr. Abdülvehhab Öztürk Türkçeye tercüme etti. Büyük boy, lüks ciltli olan ve dörtyüz sayfadan oluşan eser, tam metin ve eksiksiz tercümedir. Dili sade, akıcı ve sürükleyicidir. Her kütüphanede bulunmasında büyük fayda görülen Tıbbu’n Nebevi, Kahraman Yayınları tarafından titiz bir baskı ile kültür hayatımıza kazandırılmıştır.
357.50 ₺ -
Kupa Terapi
Modern tıp sadece hasta organ ile ilgilenirken, geleneksel tıp vücudu bir bütün olarak ele alır. Örneğin göz hastalıklarında gözü incelerken enerji aldığı böbrekleri de analiz eder. Vücut bir bütündür ve bu bütünlüğün içinde organlar asla tek başına çalışmaz; birbiri ile muazzam sistem içerisinde çalışır. Uzun zaman alan bu araştırmalar, yirmi yıla yakın mesleki birikim ile birleşerek bu kitap oluştu. Ne dediler? Av. Kezban Hatemi Sağlığımızı etkileyen birçok rahatsızlıklar, kronikleşmiş birçok hastalıklarda günümüzde tıp dünyasında bilim adamları ‘Hacamat’ın birçok konuda yararlı ve tedavi edici tesirinin bulunduğu konusunda ittifak halindedir. Kadim bir tıbbi yöntem olan ‘hacamat’ın bu gün birçok hastalıkların tedavisinde fayda sağladığı görülmektedir. Demet Sabancı Çetindoğan Hacamat, yani kupa terapisi uygulaması inandığım bir detoks yöntemidir. İlk olarak Almanya’da yaptırmıştım, sonrasında ise Nuray Hanım uygulamıştı. Çok memnun kaldım. Asırlardır uygulanan bir tedavi yöntemi. Hacamat; vücudumuzda hastalık yapan sebeplerden arındırmakta, temizlemekte ve blokajlar açılarak yenilenmekte sanki. Onkolog Dr. Yavuz Dizdar – İ. Ü. Çapa Tıp Fakültesi Radyasyon Onkolojisi Öğretim Üyesi İnsanı biyolojik bir makine olarak algılamaz; hastalıkların şifasını vücut alışkanlıklarının irdelenip değiştirilmesinde ve doğanın sunduğu olanaklardan layıkıyla doğru faydalanılmasında arar. Oruç, kupa tedavisi, ya da sülük tedavisi… Bunlar, modern tıbbın yeni yeni anlamaya başladığı bütüncül bilgi ve deneyimden damıtılmış deneyimlerdir. Kardiolog Dr. Lüba Maiseeva Alkan Kan hiç yalan söylemez, içinde ‘var’ olan her neyse anlatır. Bir şey sizin vücudunuzda dürüst ise, işte o kandır. Doğumdan sonraki süreçlerde kalitesi değişiyor. Her zaman kan bakım ister, yenilenmek ister. Kan sevinçtir.
140.00 ₺ -
Sülük Tedavisi Geleneksel Tedavi
Son yıllarda ilaçların yan etkilerinden ve alerjilerden kurtulmak için eski yöntemlere başvurulmaktadır. En büyük dikkat ise ecdadımızın kullandıkları yöntemlerden biri olan sülük koyma (Hirudo terapiydin Hiroda terapi tıbbi sülüklerin tedavi amaçlı kullanılmasıdır. Yakın zamana kadar varis, hemoroid, hipertansiyon, kalp yetmezliği ve jinekolojik hastalıkların çoğunda kullanılmıştır. Artık günümüzde uzmanlar tarafından yaygın olarak kullanılmaktadır. Hatta sülükleri Avrupa’da eczaneden bile almak mümkün hale gelmiştir. Çağımızda h.terapi tıb öğrencilerinin eğitimlerine dahil değildir. Bu nedenle bu yöntem geleneksel kalmaktadır. Malesef günümüzde modern doktorların sülük koyma yöntemi ve bu tedaviyle ilgili insan organizmasına faydaları hakkında yeterli bilgisi yoktur. Günümüzdeki modern doktorlar sülük koyma yöntemini eskiden kalma görüp, pek dikkate almamaktadır. Fakat günümüzde ilaç tedavisinin yan etkilerinin artması ve çözümsüz kalan şikayetlerin bu tedaviyi araştırmaya zorunlu kılacak bir sebep olmasını ümit etmekteyiz. Düşüncemiz odur ki modern tıbbın, insanlar üzerindeki negatif etkilerinin getirişi bu tip tedavilerinin bir kez daha değerlendirilmesine neden olucaktır. Bazı dünya ülkelerinde (Rusya-Almanya- Amerika-İngiltere-Fransa vb.) bu tedavi yöntemine, gereken önemi verme doğrultusunda birtakım çalışmalar yapılmaktadır. Çalışmalara rağmen maalesef bu tedavilerin ülkemizde tam anlamıyla düzgün yapılabilmesi için bazı tıbbi bilgi-kısımlarında boşluklar vardır. Buda sülükle olan tedavinin sıhhate olumlu bir yanıtının eksikliğidir diye algılanabilir. Ayrıca tedavinin güvenirliliği ile ilgili noksanlıklarda sebep olur. Bu nedenle konu ile ilgili araştırmalar yaparak bazı bilgileri başka yazarların bilgileriyle karşılaştırdık. Konuya şöyle bir bakıp örnek verecek olursak, bazı uzman yazarlar sülük koyma yönteminin sadece ağrılı olan bölgede uygulamışlar ve bu kadarıyla yetinmişlerdir Sülüklerin ne sıklıkla nereye konması gerektiği konusunu 1993 yılında sülükler, adındaki bir Rus kaynaklı kitapta ayrıntılı bir şekilde işlenmiştir. Geçmiş zaman Türk toplumuna bakacak olursak, hem geleneksel hemde modern tıptaki sülük tedavisi ileri derecede halkın ilgisini çekmiştir. Sülükleri tedavilerde kullanmış toplumlarda konunun geneliyle ilgili hem pozitif hemde negatif söylentiler oluşmuştur. Herşeye rağmen sülüklerin tedavi tarihine bakacak olursak. 2000 yıldan fazla zamandır kullanıldığı, tıpla ilgili kaynaklarda görülmektedir. Bu kaynaklardan biri olan müllere göre sülük tedavisi en eski tedavi metotlarından biridir. Birçok ülkede geleneksel ve modern tıp birleşimi olarak klinik çalışmalarla birlikte optimal sülük tedavisi hastane ve özel yerlerde kombine edilerek hizmete sunulmaktadır. Bu kitabın ana konusu sülük tedavisidir. Bunun yanında başarılı tıbbı sülük tedavisi uygulamaları, uygulamanın olmayacağı durumlar, sentezlenerek konuların sunumu yapılacaktır. Ayrıca sülük salgılarının biyolojik analizleri ve kalite güvenilirliği gibi daha bir çok konu incelenmeye çalışılacaktır.
136.50 ₺ -
Hacamat ve Manevi Şifa
Peygamberimiz (sailallahu aleyhi ve sellem) bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır. "İki nimet vardır ki, insanların çoğu bunda aklanmıştır: Sıhhat ve boş vakit." İnsanı ve hastalıkları yaratan Allah Teâlâ, yarattığı her derdin devasını da yaratmıştır. İnsana düşen vazife hastalıklardan kurtulma yollarını arayıp tedavi olmaya çalışmaktır. Nitekim insanlara her konuda rehber olarak gönderilen Allah Resulü (sailallahu aleyhi ve sellem) de hastalandığında, hekimlere tedavi olmuş, hastalanan ashabı için de hekimler çağırmış ve zamanın tedavi yöntemlerinden faydalanmıştır. O zamanın tedavi yöntemleri arasında en yaygın olarak kullanılan hacamat da Peygamberimizin (sailallahu aleyhi ve sellem) sıkça başvurduğu ve ümmetine tavsiye ettiği bir tedavi şekli olmuştur. Hacamat, binlerce yıldır dünyanın birçok yerinde koruyucu hekimlikte ve hastalıkların tedavisinde uygulanmış günümüzde de alternatif tıpta en fazla tavsiye edilen tedavi metotlarından biri hâline gelmiştir. Bu kitapta geçmişten günümüze hacamat ve tedavi yöntemleri anlatılmaktadır.
130.00 ₺ -
Doğu Tıbbı ve Şifanın Kökleri
Doğu tıbbı hekimleri yaşam enerjisinin (CHİ) hayatta sadece iki kez mükemmel halde olduğunu gözlemlemişlerdi. Bu doğumdan sonraki an ve ölümden hemen önceki andır. Arada kalan her an ise değişen koşullara uyum sağlama çabasıdır. Akupunktur usulünde büyüklük taslayan, kibirli, adaletsiz, dengesiz, cimri, hekime inanmayan, prosödürü tamamlamayan, sabrı olmayan, tedavi olmak istemeyenleri tedavi etmek olmaz. Kazanmak istediğiniz beceride ustalık kazanmış birini gözlemlemek fevkalade bir öğrenme yoludur. Bu kitap size güçlü ve yetenekli olduğunuz yönleriniz ile zayıf olduğunuz yönlerinizi göstermek için yardımcı olabilir. Bu yardım sayesinde sizler güçlü yanlarınızın ne kadar farkında olursanız, yeteneklerinizin ve mutluluğunuzun da sizinle o kadar birlikte olacağını düşünebilirsiniz. Kişinin kendisi olabilmek için kendisini bilmesi, tanıması gerekir. Aslında bizler mutlu olmak için -sağlıklı olmak için gereken şeylere sahibiyiz. Sadece bunları bilmemiz, öğrenmemiz, fark etmemiz gerekir. Öğrenmek fark etmektir.
227.50 ₺ -
Doğal Doğum
“Kendini rahat bırak, düşünme, doğum düşünme işi değil... Zihnini bir kenara bırak. Bu dünya güvenli, bırak çocuğun gelsin… Bırakmayı öğren.Mutluluğun anahtarı budur. Doğum bir bırakma eylemidir; içindekini bırak, serbest bırak, tutma!” Opr. Dr. Gülnihal Bülbül Opr. Dr. Gülnihal Bülbül, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olarak hayatını mesleğine adamış ve bu ‘kutsal’ mesleği ‘ibadet’ aşkıyla yapan bir hekim… Mesleğini icra ederken “Neden bu kadar çok sezaryen yapıyoruz?” sorusunun cevabını bilimsel yöntemlerle aramak için Halk Sağlığı Yüksek Lisansı yapmış. Farklı okumalarla ve doğal doğum workshop’larına katılarak başladığı yolculukta, dünyanın çeşitli doğum kliniklerini ziyaret edip doğum uygulamalarını yakından gözlemlemiş. Türkiye’nin çeşitli bölgelerini gezip doğum geleneklerini ve eski ebelerin tecrübelerini araştırmış, kendi tecrübelerini onlarla paylaşmış... Bülbül, katıldığı her doğumun kazandırdığı eşsiz tecrübeleri, doğum yapan kadınların hikâyeleriyle birlikte paylaşıyor bizlerle. Bu kitap birçok anlamda alanında bir ilk olma özelliği taşıyor! Kadınlara anneliğin güzelliğini anlatırken, kadın olmanın ayrıcalığını yaşatıyor, içgüdüsel olarak doğurma arzusunu canlandırıyor. Doğumu doğal yoldan yapma cesaretini iade ediyor. Bu konuda çiftlerin özgüven kazanmalarına yardımcı oluyor. Babalara da doğumda nasıl davranmaları gerektiğini öğretiyor. Önceki doğumlarını sezaryen yapmış kadınları da doğal doğum konusunda cesaretlendiriyor! Doğumla ilgili zihninizde yer etmiş sıkıntıları, korkuları, endişeleri bir kenara bırakın, mutluluğunuza engel olan kilitleri açın! Çünkü doğum, bir kutlama, mutluluk, coşku, sevinç, tazelenme, temizlik, eskiye set çekme, yeni gelenleri kucaklama, masumiyet ve gayret... Bilinmeyene açılan bir yürek, dolup taşan ve zaman geçtikçe kendi yazgısını yüreğe kazıyan bir deneyim… Bu deneyimi en doğal haliyle yaşamak tüm annelerin, babaların ve bebeklerinin hakkı! Bu kitap hepimizin hakkı!
144.05 ₺ -
Yeni Akdeniz Diyeti
Fazla kilo alımının ve kronik hastalıkların önlenmesinde en faydalı beslenme tarzı olan, UNESCO’nun tarihi miras olarak kabul ettiği Yeni Akdeniz Diyeti’ni, ülkemizin konusunun önde gelen uzmanlarından Endokrinolog Prof. Dr. Metin Özata ve Gastroenterolog Uzm. Dr. Atilla Bektaş ortaklaşa anlatıyor.16 ülkeyi kapsayan geleneksel Akdeniz diyeti; Güney İtalya, Yunanistan ve Girit Adası’nda tipik olarak uygulanmakta olup diğer ülkeler ve bölgeler arasında heterojen özellikler gösteriyor. Ülkemizde de Ege Bölgesi’nin beslenme alışkanlıkları geleneksel Akdeniz diyetiyle benzer özellikler taşıyor. Yeni Akdeniz Diyeti masa başında hazırlanmış bir formülasyon diyet değil! Yüzlerce yıl öncesinden gelen, yaşanılan coğrafyanın özelliklerinden de etkilenen, beslenme alışkanlığı ve bir yaşam şekli. Bu beslenme şeklinin Yeni Akdeniz Diyeti olarak adlandırılmasının nedeni, geleneksel Akdeniz diyetinin yeni bilimsel araştırmalarla yeniden şekillendirilmesidir.Yapılan bilimsel çalışmalar, Yeni Akdeniz Diyeti’nin kişide sağlıklı olma halini artırdığını, özellikle fazla kilo, tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı gibi kalp ve damar hastalığına neden olan risk faktörlerini ve bu hastalıklara bağlı ölümleri azalttığını gösteriyor. Bu beslenme ve yaşam tarzı yaşadığımız toprakların ürünü olduğu için, uygulayanlara şifa, zindelik, enerji, güçlü bağışıklık ve mutluluk getiriyor.
20.10 ₺ -
Yemezler
Çok değil, olsa olsa otuz yıl kadar önce hayatımızda “bozulabilen” gıdalar vardı. Çürük yumurtanın berbat koktuğunu, günlük sütün fazla bekletilince kesildiğini, tavuğun tencerede bir-bir buçuk saatten önce haşlanmadığını bilirdik. O zamanlar yoğurt dayanıklı beyaz eşya gibi değildi, ekşirdi. Oysa şimdi… Market rafları ve buzdolapları isteseniz de bozulmayan yumurtalar, ekşimeyen yoğurt, bozulmayan UHT süt, yirmi dakikada pişiveren piliçlerle dolu. Endüstri, insanın mikrop fobisini sonuna kadar kullanarak steril gıdalar üretmeyi başardı ve bunu yaparken Batı bilimini de arkasına aldı, dolayısıyla hiç kimsenin söyleyecek sözü kalmadı. Sonuçta bilim destek verince, bilimsel çalışma verileri ortaya konunca akan sular durur. Buna karşılık, gıdaların değişen (ve fakirleşen) içeriğiyle değişen (ve artan) hastalık profili arasında sıkı bir bağlantı olabileceği üzerinde duran; gıda niyetine tükettiğimiz, doğal içeriğini tamamen yitirmiş, raf ömrü yıllarca bozulmayacak denli uzun olan ürünlerin yarattığı riski irdeleyen olmadı.Bizler de dayatılanı olduğu gibi kabullenmekle yetindik. Gel zaman git zaman geleneksel beslenme alışkanlıklarımızı, neyin yenebilir neyin yenemez olduğunu unuttuk. Batı biliminin verilerini farklı bir bakış açısıyla değerlendirmenin, belletilen dogmatik beslenme öğretisini sorgulamanın, yıllar içinde bize unutturulanları hatırlayıp hayata geçirmenin ve bu bilgiyi sonraki kuşaklara aktarmanın zamanı geldi. Neyse ki, artık beslenmeyle ilgili daha çok konuşmaya, tartışmaya, sormaya, yanıt aramaya, bakış açımızı değiştirmeye başladık. Bilgi halka açık olduğu sürece değişimin başlayabileceğini gördük.Dr. Yavuz Dizdar beslenme konusundaki okumaları, gözlemleri, paylaşımları, özellikle kanser hastalarıyla ilgili klinik deneyimi ışığında beslenme “ilmi”ni gözden geçiriyor. Batı biliminin 1800’lerin sonlarından başlayan verilerini mercek altına alan Dizdar, biyolojinin ve başta kanser olmak üzere hastalıkların mekanizmalarını farklı bir bakış açısıyla gözden geçiriyor. Doğal döngülerle ve insanın doğasıyla uyumlu olmayan, “bozulmayı bile beceremeyen”, dolayısıyla aslında insanın hak ettiği sağlıklı gıda kapsamına girmeyen endüstriyel ürünler ve Batı biliminin kâğıttan kuleleri için Yemezler! diyor.Kitabın Bölümleri:Giriş: Batı akademisine “beslenme temelinde” samimi bir eleştiri Bölüm 1: Bilimin endüstrileşme süreci Bölüm 2: Beslenmenin genel felsefesi Bölüm 3: Sindirim işlevi ve mekanizması Bölüm 4: Beslenme neden gelenekseldir? Bölüm 5: Beslenme ve hastalık ilişkisi Bölüm 6: Gıdanın endüstrileşmesi, uzun raf ömrünün tarihçesi Bölüm 7: Süt, yoğurt ve ayranın bozulması Bölüm 8: Aşırı fiziksel işlem Bölüm 9: Biyolojinin kötüye kullanılması: Endüstriyel et, piliç ve yumurta Bölüm 10: Şeker neden zararlıdır Bölüm 11: Tarım ilaçları, zararlılarla mücadelenin çok daha ötesi Bölüm 12: Endüstriyel gıda nasıl hasta eder? Bölüm 13: Çıkarımlar Bölüm 14: Beslenmenin ekonomisi, uluslararası boyutta derin ticaret zinciri
134.00 ₺ -
Titreşim Tıbbı
TİTREŞİMSEL İYİLEŞTİRİCİLERLE TANIŞIN, VÜCUDUNUZU AKORT EDİN, FABRİKA AYARLARINA GERİ DÖNÜN!Titreşim Tıbbı… Yeni bir tanımlama ve yeni bir paradigmadan söz ediyoruz. Her ne kadar yeni olarak nitelendirsek de binlerce yıllık kadim bir bilgi. Geleneksel Çin Tıbbı’ndan bölgesel şamanik uygulamalara kadar pek çok yerde ve farklı zaman dilimlerinde uygulanmış ve kullanılmış. Esas aldığı temel bilgi şu: “Her şey enerji ile titreşir ve tüm bu enerjiler bir bilgi içerir.” Fiziksel bedenimiz de bir enerji alanı ile çevrilidir. Bu alan hem bilgi merkezi hem de son derece hassas bir algılama sistemidir. Bizi çevreleyen bu alan, olumlu ya da olumsuz, iç ve dış deneyimlerimiz tarafından ortaya çıkan duygusal titreşimleri de içinde barındırır. Artık bu bilgi, sisteme kayıt olmuş demektir. Bunun etkisi kendini fizik bedende de görünür hale getirir. Yani hayatımız, deneyimlerimiz, yaşadıklarımız, travmalarımız kısaca, “biyografimiz, biyolojimizi belirler”. Akustik terminoloji ile konuşacak olursak, bedenimizden yükselen ses detone yani bozuk değilse sağlığımız yerinde demektir. Eğer fiziksel bedenimizin herhangi bir bölgesinden detone bir ses yükseliyor ise hastalık başlamış demektir. Frekans yoğunluğundaki bir değişiklik, hastalığın özellikleri konusunda da bize birtakım bilgiler verebilir. İşte buradan bilgi alıp yorumlayan tıp paradigmasına “Titreşim Tıbbı” diyoruz. Ve titreşimsel iyileştiriciler sayesinde bedeni akort ediyor, fabrika ayarlarına geri döndürüyoruz. Yani insanlara bütüncül bir şifa sistemi sunuyoruz.
160.80 ₺ -
Tıptan Uzak Sağlıklı Hayat
Sağlığınız yerinde ise lütfen tıptan uzak durun ama gerçekten hasta iseniz başvuracağınız tek yer de tabii ki modern tıptır. Atalarımızın “Allah doktora muhtaç etmesin ama doktorsuz da bırakmasın” sözü tam da bunun için söylenmiş olmalıdır. Hasta olmamak büyük ölçüde kendi elimizdedir ve bütün mesele de sağlıklı yaşamanın icaplarını yerine getirmekten ibarettir. Ben bu felsefeyi “Tıptan Uzak Sağlıklı Hayat” sloganı ile özetliyorum. Sağlıklı ve uzun yaşamanın en önemli unsuru da benim “Adam Gibi Beslenme” adını verdiğim, atalarımızın binlerce senedir uyguladıkları beslenme modelidir. Tıbbın babası Hipokrat bu hakikati 2500 sene evvel “Besinler ilacınız, ilacınız besininiz olsun” sözüyle ifade etmiştir. Modern ticari tıbbın beslenmeyle alâkalı tavsiyelerinden uzak durarak ve adam gibi beslenerek tüm kronik hastalıkları önlemek ve erken dönemde hepsini tedavi etmek de mümkündür. Elinizde tuttuğunuz bu kitap da tıptan uzak sağlıklı yaşamanın ne demek olduğunu, bunun nasıl başarılabileceğini, adam gibi beslenerek nasıl sağlıklı olunacağını anlatmaktadır.Gelelim neticeye: * Bu bir diyet kitabı değildir. * Bu kitapta süper gıdalar, mucize kürler gibi şeyler aramayın. * Bu kitapta hastalıklar için de özel formüller, sihirli reçeteler de yok. * Bu kitap okuyucuya insanların binlerce senedir nasıl beslendiklerini hatırlatmaktadır.
201.00 ₺ -
Sağlıklı Hormonlar Mutlu Yaşam
BU KİTAPTA Hashimoto, kilo alma, gizli şeker, diyabet, nodüler guatr, düşük şeker ve düşük tansiyon birlikteliği, sirkadiyen ritim bozukluğu, erkeklerde testosteron eksikliği, iktidarsızlık, sperm azlığı, libido kaybı, kadınlarda âdet düzensizliği, polikistik over, tüylenme, akne, kemik erimesi, depresyon, stres, anksiyete ve aşırı terleme gibi hormon bozukluklarına bağlı hastalıklara ÇÖZÜM VAR!Yaşam biçimi, çevresel koşullar ve alışkanlıklarımız artık sağlığımızı daha fazla etkiliyor. Hızla kilo alıyoruz, diyabete eğilimliyiz, stres yükümüz daha fazla, uyku sorunlarımız var, bağışıklık sistemimiz daha hassas, infertilite, libido kaybı artık çok daha yaygın. Yani bizim hormon sistemlerimiz anne babalarımıza göre daha fazla zorlanıyor.Oysa hormonlarımız sağlıklı çalışmazsa değil uyumak, çocuk sahibi olmak, sağlıklı bir kemik yapısına sahip olmak, spor yapabilmek, yemek yemek, mutlu hissetmek, hatta acıktığımızı ve doyduğumuzu bile anlamakta zorlanırız. Bütün hayatiyetimizi hormonlarımız yönetir. Sayıları çok fazla olmasına rağmen harika bir denge içinde dans ederler. Bu denge o kadar hassastır ki, biraz bozulsa hemen hastalıklar ortaya çıkar. Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Prof. Dr. Metin Özata bu kitabında, son yıllarda salgın halde artan kilo alma, gizli şeker, diyabet, Hashimoto hastalığı, nodüler guatr, polikistik over hastalığı, düşük şeker ve düşük tansiyon birlikteliği, sirkadiyen ritim bozukluğu, erkeklerde testosteron eksikliği, iktidarsızlık, sperm azlığı ve libido kaybı, kadınlarda âdet düzensizliği, tüylenme, akne, kemik erimesi, depresyon, stres, anksiyete ve aşırı terleme gibi hormon bozukluklarına bağlı hastalıklarla ilgili ihtiyaç duyacağınız tüm bilgileri veriyor. Fonksiyonel tıp yaklaşımıyla çözüm önerileri sunuyor.Unutmayın, hormonları dengelemek yaşamı dengelemek demektir. Sağlıklı yaşam, ancak sağlıklı hormonlarla olur.
234.50 ₺ -
Sağlıklı Atıştır
Diyet sürecinde veya sonrasında en büyük zaafımız tatlılar ve atıştırmalıklar! Nedense, kiloları tekrar geri getiren veya kilo vermeyi engelleyen de yine onlar.Peki, hem kilo vererek hem de verdiğimiz kiloları koruyarak, suçluluk duygusu yaşamadan ağız tadı ile tatlı yemek mümkün değil mi?Elinizdeki kitapla mümkün!Uzman Diyetisyen Seçil Kenar, mesleğinde 20 yılda edindiği tecrübe ile bu kitaptaki tarifleri oluşturdu, hepsini tek tek uyguladı, resimledi ve 50 şekersiz tarifle kalıcı zayıflamanın formülünü sizlerle paylaşıyor.Kurabiyeden keklere, turtadan pudinglere, waffle’den crumble’ye, magnolia’dan dondurmaya şekersiz ama tatlı ve sağlıklı tarifler bu kitapta… Elbette tatlının yanında tuzlu çeşitleri de var.Seçil Kenar, tariflerin yanında sağlıklı zayıflama ve kilo koruma için ipuçları da veriyor.Okuyun hem tatlı krizlerinden hem de kilolarınızdan kurtulun!
100.50 ₺ -
Sade Güzellik
Güzelleşmek adına boş yere fazla para harcama dönemi artık bitiyor! Kimyasal kozmetiklerin vücudunuzu zehirleme riski de ortadan kalkıyor!Hepimiz kimyasal kozmetiklerin birçok zararını biliyoruz ve hemen her gün ortaya çıkan yeni zararlarını da öğreniyoruz. Bugüne kadar onlarca doğal güzellik formülü içeren kitap yayınlandı ama ya formüllerin zorluğu ya da bilgilerin eksikliği sebebi ile tam çare olamadı. Sade Güzellik kitabı bu anlamda her derde deva pratik çözümleri ortaya koyuyor.Uzun yıllar uzman olarak makyözlük, saç tasarımcılığı ve estetisyenlik yapan Seda Sakacı, evde kolaylıkla yapıp uygulayabileceğiniz, cilt ve vücut bakımınız için gerekli tüm doğal kozmetikleri sizlere sunuyor. Doğallığı seçen kadınlar için genç ve güzel, erkekler içinde hoş ve yakışıklı kalmanın sırlarını açıklıyor.Sıradan güzellik reçetelerinin yer aldığı bir kitap değil bu! Öyle ulaşılması zor, adı duyulmamış malzeme ya da uygulamalarla işi çıkmaza sürüklemiyor. Hem doğal malzemeyi doğru yerden almanın hem de formülleri pratik bir şekilde uygulamanın yolunu gösteriyor. Cilt tipi nasıl belirlenir? Hangi cilt tipine hangi yağ kullanılır? Cildin erken yaşlanması ve kırışması nasıl engellenir? Beyazlamış saçlar nasıl doğal rengine döndürülür? Akne derdinin dermanı ne? Nasırdan nasıl kurtulursunuz? Yumuşak, bakımlı el ve ayaklara sahip olmanın kolay formülleri neler? Bu ve güzelleşmek için yanıt aradığınız pek çok sorunun cevabı 100 özel formül eşliğinde bu kitapta… İster anti-aging tonikle gençleşin ister kremle selülite son verin! Siz yeter ki doğal olanı seçin!Kitabın Bölümleri:1. HANGİ KOZMETİK ÜRÜNLER GERÇEKTEN DOĞAL? • Kozmetik Ürün Alırken Etikete Aldanmayın! • Kendi Kozmetiğinizi Kendiniz Yapın • Doğal Kozmetik Yapımında Ana Malzemeler • Doğal Tonikler • Aromaterapi Nedir? • Uçucu Yağlar Nasıl Elde Edilir? • Vücut Uçucu Yağlardan Nasıl Etkileniyor? • Uçucu Yağları Kullanırken Dikkat Edilecek Noktalar2. CİLDİMİZİ DOĞRU TANIYALIM! • Deri (Cilt) Nedir? • Cilt Sorunlarının Kaynağı Ne? • Cildimizin Durumunu Nasıl Anlarız? • Cilt Tipi Nasıl Belirlenir? • Cilde Uygulanan Vitaminlerin Faydaları Neler? • Cildin pH Düzeyi Ne Olmalı? • Asırların Temizlik ve Güzellik Sembolü, Nasıl Zararlı Hale Döndü? • Gerçek ‘Doğal’ Sabun Nasıl Olur? • Doğal Sabun Nereden Bulunur?3. CİLDİN ERKEN YAŞLANMASINI VE KIRIŞMASINI ÖNLEME YOLLARI • Yaşlanma Nedir? • Ciltte Doğal Yaşlanmayı Nasıl Yavaşlatabiliriz? • Cildin Erken Yaşlanmasının Sebepleri Neler? • Güneş Yağları, Cildimizi Güneşin Zararlı Işınlarından Korur mu? • Vücudumuz Güneş Yağlarından Nasıl Etkileniyor? • Erken Yaşlanmaya Sebep Olan Serbest Radikaller Neler? • Antioksidanlar Erken Yaşlanmayı Önler mi? • Anti-aging Nedir?4. CİLTTE GÖRÜLEN HASTALIKLAR VE DOĞAL ÇÖZÜMLER • Selülit • Cilt Çatlakları • Benler • Akne • Yaralanmalar Cildi Nasıl Etkiler? • Lekeler • Egzama • Sedef • Uçuk • Mantar • Nasır5. CİLT İÇERİDEN NASIL BESLENİR? • Güzellik, Önce İçimizden Başlar! • Cilt Yaşlanma Hızını Genetik Miras mı Belirler? • Cildi Besleyen En Önemli Maddeler • Vitaminleri Alırken Dikkat Edilecek Noktalar • Esansiyel Yağ Asitlerinin Önemi • Yeterli Sağlıklı Yağ Alıp Almadığımızı Saptamanın Kolay Yolu • İyi Bir Cilt İçin Yapılacaklar • Güzelleştiren Yiyecekler • Selülit ve Beslenme6. CANLI, PARLAK VE BEYAZLAMAYAN SAÇLAR BİR HAZİNEDİR! • Sağlıklı Saç Nasıl Olur? • Fazla Saç Dökülmesinin Sebepleri Neler? • Kepek Nedir? • Saçlar Neden Beyazlar? • Beyazlamış Saçları Eski Rengine Dönüştürmek Mümkün mü? • Kuru Saçlara Nemlilik Sağlayan Bitkiler • Yağlı Saç Bakımında Kullanılan Bitkiler7. DOĞAL KOZMETİK FORMÜLLERİ • Temizleyiciler • Tonikler • Nemlendiriciler • Maskeler • Ağız, Göz ve Dudak Bakımı • El ve Ayak, Dirsek ve Diz Bakımı • Rahatlatıcı ve Canlandırıcı Banyolar • Doğal Kokular
20.10 ₺ -
Özel Beslenenler İçin Tarifler
“Yıllar boyunca, beslenmesini düzenlemekte kararlı ve istekli olan, ancak alternatif sağlıklı gıda bulmakta zorlanan tüm hastalarıma “Bade’nin Şekeri” sayfasını tavsiye ettim. Sevgili Sıla Baki Alkan, kendi kızı güzel Bade için hazırladığı şifa dolu tarifleri sosyal medya aracılığı ile paylaştı ve hastalarımızın sağlıklı gıda arayışlarında yollarına ışık oldu. Bugün, bu hayırlı çabasını bir adım daha ileriye taşıdı ve herkesin mutfağında kılavuz olacak bir kitap yazdı. Takdir edilmesi gereken bir emek ve özveri gösterdi. Bu faydalı kitap, her okuyana şifa olsun. Mutfağını sağlıklı bir şekilde düzenlemek isteyen tüm annelere ışık olsun.” Dr. Ümit Aktaş Bahçeşehir Üniversitesi Fitoterapi Eğitim Koordinatörü“Bir hekim olarak her gün onlarca aile görüyorum. Çocuklar için sağlıklı beslenme önerilerinde bulunurken başarılı olamayacaklarını için için hissediyorum. Bunun nedeni çocukların, anne ve babaların gıda endüstrisi, medya tarafından bir kuşatma altında olduklarını düşünmem. Glutensiz, şekersiz bir beslenme önerdiğimde bunların yerine yeni gıdalar koyamamak bu savaştaki en zayıf halka olmuştur. Bir bağımlıyı, bağımlılık duyduğu maddeden uzak tutmak için boşluğun doldurulması gerekir. Ancak şimdi görüyorum ki yalnız değiliz artık. Bu kitap basit bir diyet kitabı olarak değerlendirilemeyecek kadar değerli. Kendimizi mutsuz etmeden, hayattan zevk alarak, glutensiz ve şekersiz bir hayatın mümkün olabileceğinin ispatı. Kitabın yazarının, hastamın annesi olması benim için ayrı bir mutluluk kaynağı…” Doç. Dr. Hasan Önal Çocuk Metabolizma Hastalıkları Uzmanı“Bu kitaptaki tarifler her branştaki hekim arkadaşların işini kolaylaştıracak ve hastalarının iyileşmesine en büyük katkıyı yaparken daha mutlu olmalarını sağlayacaktır. Doktor muayenesinden sonra “Yediklerinize dikkat edin” sözünü duyan herkes bu kitaptan faydalanabilir. Sağlıklı bebek sahibi olmak isteyen anne ve babaların, bebeğin anne karnına düşmesinden 6 ay önce bu diyete uymalarında fayda vardır. Anaokullarında nutellalı ekmek ve keklerin yerine bu tarifler uygulandığında milyonlarca çocuğumuz antibiyotik zararlarından kurtulabilir…” Dr. Emin Mindan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı
100.50 ₺ -
Nefs Diyeti
Her ne istiyorsan kendinde ara! Senin canının içinde bir can var, o canı ara! Dağının içinde bir hazine var, o hazineyi ara! Eğer yürüyen dervişi arıyorsan; Onu senden dışarıda değil, kendi nefsinde ara! Mevlana “Bir diyetisyen olarak, kilo vermek için çabaladığı halde aslında kilo vermeye korkan insanlarla tanıştım. Kendilerini sabote ediyorlar, birkaç kilo verip sonra fazlasıyla geri alıyorlardı… Diyet listeleriyle çözülebilecek bir sorun değildi bu. ”Uzman Diyetisyen Simge Çıtak bir türlü çözülemeyen bir sorunun temeline iniyor. Bu kitap ile çocukluğunuzdan beri yanlış kodlanan bir ilişkiyi düzeltecek, bedeninizin kontrolünü ele alacak, yiyeceklerle sağlıklı bir ilişki kurmanın yolunu keşfedeceksiniz. * Nefs Diyeti bir diyet kitabı değil. Nefs Diyeti birkaç kilo verip onlarcasını almanıza neden olan diyet listelerini hayatınızdan tamamen çıkaracak bir beslenme rehberi.* Nefs Diyeti okuyucusunu başarısızlığın, vicdan azabının kısır döngüsünden kurtarıp yemekle sağlıklı, keyifli bir ilişki kurmaya davet ediyor.* Nefs Diyeti’nin bedensel arınma programı ile bedeninizi sıfırlayacak, ruhsal arınmanın, maneviyatın gücünü keşfedeceksiniz.* Nefs Diyeti okuyucuyu daha sağlıklı bir yaşam için motive ederken, aynı zamanda içsel, spiritüel bir yolculuğa da çıkarıyor.Nefs Diyeti’nin 10 Emri 1. Bedenini dinle Bedeninizle iletişimi kopardığınızda, onu değil öfkenizi, kızgınlığınızı, yalnızlığınızı beslemeye başlarsınız. Artık bedeninizin sesini duyuyorsunuz. Bedeninizin ihtiyaçlarının farkındasınız, onu tam da hak ettiği gibi beslemeyi öğrendiniz. Nefs Diyeti’nin araladığı farkındalık kapısından geçtiniz, ilerlemeye devam edin… 2. Doğal beslen Doğal beslenin, vücudunuzu öz besinlerle besleyin. Onu doğal yiyeceklerle beslemeye başladığınız zaman bedeniniz de buna karşılık ver meye başlar. Bağışıklık sisteminiz güçlenir, enerjiniz artar ve en önemlisi de doğal yiyecekler tükettikçe canınız sağlıklı, öz besinler ister. 3. Mevsimsel beslen Bilin ki mevsiminde yediğiniz sebzeler, meyveler tam da o dönem ihtiyacınız olan besinler, antioksidanlar, vitaminlerle doludur. Sofranızı mevsim sebzeleriyle, mevsim yeşillikleriyle donatın. Doğal beslenmenin en önemli koşulu mevsimsel beslenmedir. 4. Bilinçli ye Sadece acıktığınızda yiyin, doyduğunuzda yemeyi bırakın. Sessiz, sakin bir ortam yaratın ve sadece yemeğe odaklanın. Yemek yerken sadece yemek yiyin. Her lokmanın tadına, lezzetine varın, iyice çiğneyin. Yediğinizin farkında olun. Bilinçli yemek farkındalık ister. 5. Yemek yap Yemek yapmak yediklerinizle ilişki kurmanızı sağlar. Yemek bilinci geliştirmenin en etkili ve basit yolu yemek yapmaktır. Yemek yaptığınızda ne yediğinize dair bir farkındalık geliştirir, sağlıklı beslenmek için motive olursunuz. 6. Kilona değil sağlığa odaklan Vücudunuzu doğru beslediğinizde kiloların da kendiliğinden gideceğini biliyorsunuz artık. Bedeniniz kilolu olmayı sevmez. Tartıdaki rakamlara, kaç beden olduğunuza değil sadece sağlığa odaklanın. Gerisi kendiliğinden gelir zaten. 7. Korkuya değil şifaya odaklan Yasakların olmadığı bir beslenme modelini keşfettiniz. Bedeninize saygı duyuyor, onun ihtiyaçlarına kulak veriyorsunuz. Yiyeceklerden korkmadan, onları kötü, zararlı ya da kalorili diye etiketlemeden beslenmeyi öğrendiniz. Çünkü pusulanız artık bedeniniz. 8. Şükretmenin gücünü unutma Kendinizle, vücudunuzla, ağzınıza attığınız her lokmayla kavganız bitti artık. Bedeninizle, yediklerinizle barıştınız. Bu dengeyi koruyun. Sahip olduklarınıza şükredin. Sevdiklerinize, aldığınız nefese, bedeninize şükredin. 9. Sadeleş ki önemli olana yer açılsın Hayatınız ne kadar çok gereksiz ayrıntıyla doluysa, sizin için önemli olandan o kadar uzaklaşırsınız. Evinizi, yaşamınızı sadeleştirin. Sadeleşmek sizin için gerçekten değerli olanı keşfetmek için mükemmel bir fırsattır. 10. Ruhunu besle Ruhunuzu aç bırakırsanız, ne yapsanız, ne yeseniz doyuramadığınız bir boşluk olur içinizde. Manevi yönünüzü besleyin. Dua edin, meditasyon yapın, doğada vakit geçirin… Ruhunuza iyi gelen neyse onun izinden gidin. İyilik yapın. İyilik yapmak kadar ruhu besleyen, hayatı anlamlandıran bir şey daha yoktur.
13.65 ₺ -
Karatay Diyetiyle Yaşam Boyu Sağlık
Çıktığı günden beri ‘en çok satanlar’ listesinden inmeyen Karatay Diyeti Türk insanının en büyük hayalini gerçekleştirdi: Aşırı kilolardan kurtularak hastalıklardan uzak, enerjik ve kaliteli bir yaşam sürmek…Bu diyeti uygulayan binlerce insan yüzde 100’e yakın bir başarı oranıyla, vücut yağlarından kurtuldu ve kilo verdi. Üstelik strese girmeden kendilerini mutlu ve dinç hissetti. Verdikleri kiloları geri almadı. Bu yaşam biçimi, ‘Türk halkı için en uygun’ olduğundan ve kilo vermenin önünde en büyük engel olan ‘acıkma korkusu’nu da tamamen yok ettiği için adeta bir fenomen haline geldi. Karatay Diyeti uygulayıcılarının sayısı her geçen gün katlanarak artıyor. Yeni beslenme doğrularıyla yeni hayatlarına başlayan binlerce Karatay Diyeti uygulayıcısı da (onları görüp imrenenler de), gerek kendi ‘özel’ hayatlarıyla ilgili gerekse daha detaylı bilgi talebi babında yeni yeni sorular soruyor.Prof. Canan Efendigil Karatay, ilk kitabı Karatay Diyeti’ni tamamlayan ve onun devamı niteliğinde olan Karatay Diyeti’yle Yaşam Boyu Sağlık’ta, okuyucularından gelen soruları yanıtlıyor, birçok konuyu detaylandırıyor. ‘Sağlıklı kilo verme’nin kapsamını genişletiyor, ‘tüm hayat’ı içine alan yeni bir yaşam biçiminin ipuçlarını veriyor. ‘Sağlıklı yeni nesillerin gelişmesi, her yaşta bağışıklık sisteminin güçlü olması ve ömür boyu hastalıktan uzak kaliteli bir yaşam sürmek için ne yapmalıyız?’ sorusunu yanıtlıyor. Her yaşta kendimizi dinç hissetmek, kilo problemi yaşamamak ve hastalıklarla aramıza kalın bir duvar örmek için, mevsimlere ve yaş dönemlerine göre, 365 gün 24 saat nelere dikkat etmemiz gerektiğinin altını çiziyor.Canan Hoca, ilk kitabında işin ABC’sini anlatmıştı. Şimdi alfabedeki harf sayısını artırıyor! Karatay Diyeti’yle Yaşam Boyu Sağlık kitabında yemek pişirilirken kullanılan yanlış yöntemlerden (una bulama vb) ya da metabolizmadaki engellerden (D vitamini, demir eksikliği, gıda alerjisi vb) dolayı kilo verememe ya da kilo vermenin zaman alması konusu ve bunun çözümü de anlatılıyor. Yeni kitapta kilo vererek dejeneratif hastalıklardan nasıl korunduğumuz konusu daha da detaylandırılıyor.Karatay Diyeti uygulayanların merak ettiği tüm kritik sorular da (hiç mi ekmek yemeyeceğim, bir kaşık bal yesem olmaz mı, ya yediklerim kolesterolümü yükseltirse, et yersem gut riski artmaz mı vb) tek tek yanıtlanıyor. Bu ikinci kitapta Karatay Diyeti’ne uygun, glisemik indeksi düşük yemek tariflerinin sayısı da artıyor.‘Şişmanlığa elveda, mutluluğa merhaba’ diyen Karatay Diyeti’yle Yaşam Boyu Sağlık adeta bir ‘doğal sağlık sigortası’. ‘İlaçlara veda kitabı’ olarak da ‘her yaşa uygun sağlıklı yaşam kılavuzu’ olarak da okunabilir, ‘hastalıklardan uzak sağlıklı yaşamın anahtarı’ olarak da kullanılabilir. Kitabın Bölümleri: NEDEN TÜRK HALKI İÇİN EN UYGUN DİYET? KİLO ALMAK, KİLO VERMEK NE DEMEK? KİLO VERMEYİ ENGELLEYEN ‘GİZLİ AJANLAR’! KARATAY DİYETİ’YLE ÖMÜR BOYU ŞİŞMANLIĞA ELVEDA… BUNLARIN MUTFAĞA GİRMESİ YASAK! EKMEK VE ŞEKER NEDEN ZEHİRLER? SAĞLIKLI YAŞAMIN OLMAZSA OLMAZI: FİZİK AKTİVİTE SAĞLIKLI YAĞLARIN SIRLARI! BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİN EN GÜÇLÜ SİLAHI: KOLESTEROL YUMURTANIN GÜCÜ! KIRMIZI ET İLE İLGİLİ DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR! ZAYIFLAMANIN VE ZAYIF KALMANIN ANAHTARI: KURUYEMİŞLER 4 MEVSİM KARATAY DİYETİ HAYATINIZI DEĞİŞTİRECEK 24 SAAT! KOLAY UYGULANABİLİR TARİFLER FAYDALI BİLGİLER KOKTEYLİ! ANNE VE BABA ADAYLARINA ÖZEL TAVSİYELER KARATAY DİYETİ’NİN EN KÂRLI UYGULAYICILARI: ÇOCUKLAR VE GENÇLER PROF. KARATAY NASIL YAŞIYOR? GENÇLERE ÖNERİLERİ NE? ‘KARATAY DİYETİ’ KİTABINI OKUYARAK UYGULAMAYA BAŞLAYANLAR NE DİYOR?
184.25 ₺ -
Karatay Diyetiyle Obezite ve Diyabete Çözüm Var
“Obezite ve diyabet birbirinden ayrılamaz hastalıklardır. Yanlış beslenme ve sağlıksız yaşam biçiminin sonucunda gelişirler. Doğal beslenme ve yaşam biçimi değişikliği sayesinde her ikisi de düzelebilmektedir, diyabete bağlı tüm hastalık ve komplikasyonların önü de kesilmektedir. Zaman içinde takviye olarak alınan insülin ihtiyacı da azalmaktadır. Bu kitabı yazmamın temel amacı toplumumuzda büyük sorun haline gelmiş olan şişmanlık, obezite ve diyabet denilen metabolizma bozukluklarının neden olduğu erken ölümlerin ve sağlık problemlerinin en ucuz ve kolay çözümünü göstermektir. Ayrıca cumhuriyet tarihinin en önemli halk sağlığı projelerinden biri olduğunu düşündüğüm, Sağlık Bakanlığı’nın başlattığı Obezite ile Mücadele Programı’na naçizane bir destek vermektir.” Prof. Dr. Canan Karatayİstatistikî verilere göre Türkiye’de 20 milyon fazla kilolu, 20 milyon obez ve 10 milyon diyabetli insan var. Neredeyse hemen her evde bir obez ya da diyabetli görmek mümkün! Bunun en önemli nedeni ise sağlıksız ve yanlış beslenme. Halk sağlıksız besleniyor çünkü gerçekleri bilmiyor! Reklâmların ve toplu alışveriş kültürünün de etkisiyle, insanlar yediklerini sorgulamıyor. Market raflarını süsleyen paketli yiyecekleri, şekerli içecekleri sağlıklı (en azından zararsız) zannediyor.Prof. Canan Efendigil Karatay, Türkiye’de birçok ezberi bozmuş bir profesör. Halkın sağlığı için ne doğruysa cesurca söylemekten korkmuyor. Prof. Karatay, satış rekorları kıran Karatay Diyeti, Karatay Diyeti’yle Yaşam Boyu Sağlık ve Karatay Mutfağı kitaplarıyla Türkiye’de bir ‘sağlıklı halk hareketi’ başlattı. Bu kitapları okuyanlar hem kolayca zayıfladı hem de kalıcı kilo verdiren geleneksel Türk mutfağıyla tanıştı.Prof. Canan Karatay, yeni kitabında bu kez diyabete çözüm sunuyor. Ona göre şişmanlık, obezite ve diyabet birbirinden ayrılamaz hastalıklar. Hatta çoğu kez bunlara kalp ve damar hastalıkları da eşlik ediyor. Dolayısıyla beslenme ve yaşam biçimini Karatay prensiplerine yeniden düzenlemek, birçok metabolik hastalıktan da kurtulmak anlamına geliyor.Karatay Diyeti’yle Obezite ve Diyabete Çözüm Var! kitabı, diyabet hastalarından gelen yoğun talebe yanıt vermek için yazıldı. Prof. Canan Karatay her zamanki anlaşılır üslubuyla obezite ve diyabet hastalığının nasıl geliştiğini ve nasıl düzeltilip önlenebileceğini anlatıyor. Her tür şekerin vücuda nasıl zarar verdiğini gözler önüne seriyor. İnsülin direncinden, hipoglisemi ataklarından ve insülin takviyesinden kurtulmanın şifrelerini veriyor!Karatay Diyeti’yle Obezite ve Diyabete Çözüm Var! kitabındaki 20 basit adımı uygulayanlar sadece fazla kilolardan değil, diyabetten, kalp-damar hastalıklarından ve insülin yüksekliğine bağlı birçok metabolik hastalıktan kurtulabilecek. Bilindiği gibi kanda şeker ve insülin yüksekliği ile birlikte ortaya çıkan şişmanlık, obezite, karaciğer yağlanması, diyabet, hipertansiyon, kalp krizi, felç, inme, kronik artritler, kronik bel ağrıları, kanser çeşitleri gibi hastalıkların komplikasyonları sonucu meydana gelen sakatlıklar ve önlenebilir erken ölümler, günümüzde hem aileleri perişan etmekte hem de tüm dünya ülkelerinin sağlık ekonomisinde kocaman bir kara delik açmakta. Oysa artık bu hastalıklarının ‘önlenebilir” olduğu, tedavilerinin daha kolaylaşabildiği bilimsel olarak gösterildi. Başta beslenmenin düzeltilmesi ve hareketin artırılmasıyla bu hastalıklar gerileyebilmekte, düzelebilmekte ve önlenebilmektedir.Türkiye’deki 20 milyon fazla kilolu, 20 milyon obez ve 10 milyon diyabetliye şimdiden hayırlı olsun! Çünkü kitaptaki tavsiyelere uyarak ‘sağlıklı ve mutlu bir hayata tekrar merhaba’ demek artık çok kolay! Kitabın Bölümleri: 1. ŞİŞMANLIĞI HAFİFE ALMA! 2. KOLESTEROLÜN SUÇSUZ OLDUĞUNU ARTIK GÖR, ESAS SUÇLUYU BUL! 3. ‘YAĞLARI AZALT’ YALANINA İNANMA! 4. KOLESTEROLDEN DEĞİL, DAMARLARINI TIKAYAN ŞEKERDEN KORK! 5. FELÇ OLMAK İSTEMİYORSAN, ONU ‘TATLI TATLI’ DAVET ETME! 6. KAN ŞEKERİ VE İNSÜLİN DEĞERLERİNİ SIKI TAKİP ET! 7. İNSÜLİN DİRENCİNE GEÇİT VERME! 8. DÜŞÜK GLİSEMİK İNDEKSLİ YİYECEKLERİ TERCİH ET! 9. İNSÜLİN HORMONUNA FAZLA MESAİ YAPTIRMA! 10. ŞEKERİN NASIL ZARAR VERDİĞİNİ İYİ ANLA! 11. KALBİNİ KRİZE SOKMA! 12. AŞIRI MİKTARDA MEYVE TÜKETME! 13. DOĞAL DİYE BALA VE PEKMEZE SALDIRMA! 14. YAPAY TATLANDIRICI TUZAĞINA DÜŞME! 15. SIK SIK YEMEK YEME! 16. LEPTİNLE TANIŞ, ONA YARDIM ET! 17. METABOLİZMANDAKİ BOZUKLUKLARI DÜZELT! 18. AÇIK HAVADA YÜRÜYÜŞ YAP! 19. BUNLARI MUTFAĞINA SOKMA! 20. KARATAY DİYETİ’YLE SAĞLIKLI VE DİNÇ YAŞA 21. FİNAL: DİYABET HASTALARININ YAPMASI GEREKENLERİN ÖZETİ
150.75 ₺ -
Karatay Diyetiyle Beslenme Tuzaklarından Kurtuluş Rehberi
Halkta eksik olan, bilgi! Artık mızrak çuvala girmiyor, birtakım reklâm numaraları ile sağlıksız yiyecekler, sağlıklı gösteriliyor. Halkımız sağlıklı sanarak fazla miktarda sağlıksız yiyecek tüketiyor. Oysa insanlar bilinçli olarak yaşadıklarında, sağlıklarını korumakta güçlük çekmiyorlar ve mutlu oluyorlar.Prof. Dr. Canan Karatay bu kitabında da farklı bir şey yapmıyor, ‘çıplak’ gerçeği söylüyor! Hangi yiyeceklerin vücudumuzda hangi etkiyi yaptığını anlatırken, küresel beslenme tuzaklarını deşifre ediyor ve bu tuzaklardan kurtulmanın ipuçlarını veriyor.Prof. Karatay, Karatay Diyeti’yle Beslenme Tuzaklarından Kurtuluş Rehberi’nde sağlığını düşünen bilinçli bireyin en çok sorduğu soruya yanıt veriyor: “Neyi niçin yiyelim, neyi niçin yemeyelim?” Bu sorunun yanıtı önemli çünkü modern çağ, insanı hasta eden beslenme tuzaklarıyla dolu. Yanlış bilgilendirme, para uğruna gerçekleri gizleme, satışlar düşmesin diye belli ürünlerin zararlarını örtbas etme, geleneksel ve sağlıklı ürünleri karalama, endüstrinin sık başvurduğu taktiklerden… Bu ‘ambalajlı’ tuzaklara düşen masum insanlar da önce enerjisini ve sonra sağlığını kaybediyor!İnsan ancak binlerce enzim, onlarca hormon dengeli bir şekilde çalıştığı zaman sağlıklı bir vücuda sahip olabiliyor. ‘Beslenme tuzakları’ işte bizi tam da buradan vuruyor! Çünkü yediklerimiz ve yaşam biçimimiz hormonlarımızı ve metabolizmamızı çok çabuk etkiliyor, hassas dengeyi bozabiliyor! Bu denge bozucular arasında neler yok ki: 1980’li yıllardan sonra moda olan kalori hesabı, az yağlı beslenme, light ürünler, ‘mış’gibi üretilen fabrikasyon yiyecekler, bir türlü bırakılamayan tatlı ve şekerler, şekerli içecekler, trans yağlar…Ezber bozan Profesör Canan Karatay, özellikle hormonal dengesizliği ve metabolik bozukluğu olan hastalarından gelen yoğun taleple şimdi de 7’den 70’e herkesi ilgilendiren bu kitabı hazırladı. Prof. Karatay, Beslenme Tuzaklarından Kurtuluş Rehberi’nde sağlıklı proteinlerin, sağlıklı yağların ve sağlıklı karbonhidratların ne olduğunu, ne şekilde tüketilmesi gerektiğini, sağlıklı ve sağlıksız yiyeceklerin vücudumuza girdiği andan itibaren nasıl yol aldığını, hazmolduktan sonra nasıl etki yaptığını ve nelere sebep olduğunu yine bilimsel referanslar eşliğinde anlatıyor.Kitabın Bölümleri: KURTULUŞ REÇETESİ-1 PROTEİNİN ‘EN ÖNEMLİ’ GIDA OLDUĞUNU UNUTMA! KURTULUŞ REÇETESİ-2 YAĞ KÖTÜDÜR DİYENLERE İNANMA! KURTULUŞ REÇETESİ-3 YAĞLARIN HEPSİNİ AYNI KEFEYE KOYMA! KURTULUŞ REÇETESİ-4 YÜKSEK ORANDA KARBONHİDRAT TÜKETME! KURTULUŞ REÇETESİ-5 YAĞ YE, HASTA OLMA!KURTULUŞ REÇETESİ-6 İYİLEŞMEZ DENEN HASTALIKLARIN İYİLEŞECEĞİNE İNAN! KURTULUŞ REÇETESİ-7 KOLESTEROLÜNÜ SEV!KURTULUŞ REÇETESİ-8 İNSÜLİNİ ZIPLATACAK GIDALARDAN UZAK DUR! KURTULUŞ REÇETESİ-9 İNSÜLİN DİRENCİNİ ÖNEMSE! KURTULUŞ REÇETESİ-10 BÜYÜME HORMONUNUN DOSTU OLAN GIDALARLA SEN DE DOST OL! KURTULUŞ REÇETESİ-11 BEBEĞİNİ ‘BEBE BİSKÜVİSİ’ İLE BESLEME! KURTULUŞ REÇETESİ-12 ÇOCUKLARA ŞEKER VE ŞEKERLİ ÜRÜN YEDİRME! KURTULUŞ REÇETESİ-13 TATLIYA ELVEDA DE! KURTULUŞ REÇETESİ-14 DİYABETLİYSEN BU ÖNERİLERE KULAK VER!
117.25 ₺ -
Kansersavar Mutfak
Kanserle mücadele, kanser hücrelerinin aklı ile beden aklının mücadelesidir. Bedenimiz kanser hücrelerine karşı savunmasız değildir. Daha doğuştan, biz kanser olmadan bize bahşedilmiş bir ‘kanserle mücadele donanımı’ ile doğuyoruz ve bu donanım bir kanserojen denizinde yüzmemize rağmen kanser olmamızı engelliyor. Bir şekilde bu donanıma zarar verip de kanser olduğumuzda da iş bitmiyor; bu sistem iyileştirilirse bizim de iyileşmemizi sağlıyor ki burada da tabiat aklı devreye giriyor. Tabiat, bizim kanserle savaşan sistemimizi ‘kamçılayan’ cevherlerle dolu, beslenirken de ‘şifalanabiliyoruz’ eğer tabiattan bilim ışığında akıllıca istifade edebilirsek.Patoloji ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Elif Güveloğlu, Kansersavar Mutfak kitabını, yılların tecrübesi ile işte tam da bunun için yazdı!Kuruyemişlerden baharatlara, sebzelerden baharatlara, iksirlerden şuruplara, çaylardan tatlılara, salatalardan çorbalara ve turşulara tüm kansersavar besinler, farklı tarifler eşliğinde bu kitapta. Bu besinlerle hem kanserden korunmak hem de kanser tedavisine destek olmak mümkün!Afiyet, şifa olsun… Kitabın bölümleri: 1. BESLENME VE KANSER İLİŞKİSİ 2. KANSERSAVAR KURUYEMİŞLER, ÇEKİRDEKLER 3. KANSERSAVAR BAHARATLAR 4. KANSERSAVAR SEBZELER 5. KANSERSAVAR MEYVELER 6. KANSERSAVAR İKSİRLER 7. KANSERSAVAR ŞURUPLAR 8. KANSERSAVAR SALATALAR 9. KANSERSAVAR ÇAYLAR 10. KANSER HASTASININ TÜKETEBİLECEĞİ SAĞLIKLI TATLILAR 11. KANSERSAVAR ÇORBALAR 12. KANSERSAVAR TURŞULAR
147.40 ₺ -
Kanserde Doğru Bilinen Yanlışlar
“Kanser tanısı konduktan sonra genelde önce Google doktorundan bilgiler aranır, deneyimleri olanların tecrübeleri okunur, onkoloji kliniklerinin yoğunluğu nedeni ile detaylı görüşme yapılamadığı için yetersiz tıbbi bilgiyle internetten bilgi öğrenilmeye çalışılır. Ülkemizde herkes her şeyden anladığı, bilginin ve eğitimin fazla ehemmiyeti olmadığı için öneriler havada uçuşur. İnternet, sosyal medya ve görsel basında anlatılanların büyük çoğunluğu hastaların gerçek anlamda işine yaramayacak bilgiler olmasına rağmen kanser isminin getirdiği çağrışım ve korku basit mucizevi çözümlere inanılmasına neden olur.21 yılı geride bıraktığım meslek hayatımda gördüm ki hastaların kafası, zakkum, DMSO, Kütahya’nın ısırgan otu, Akhisar’ın andızotu, Küba’ da kanserin çözümü, İsrail’de kimsenin kanser olmaması, kanserin ilaç firmalarının uydurması olduğu, köpekbalıklarının kanser olmadığı, kanserin basit bir vitamin eksikliği olduğu gibi çok sayıda ‘efsane’ ile karışmış durumda.Ve anladım ki insanların ihtiyacı aslında çok net: Bilimsel Tamamlayıcı Kanser Tedavisi.İşte elinizdeki kitabı yazma nedenim ve hekimlik misyonum budur. İnsanlardaki kafa karışıklığını gidermek ve onları bilinçlendirmek. ‘Çabucak inanılan mitler neler, en çok neler merak ediliyor?’ gibi sorulara ve sorunlara anlaşılır ve bilimsel referanslarla yanıt vermek. Kitapta kanserle ilgili 103 tane ‘doğru bilinen yanlışı’ ve 28 adet ‘gerçek iyileşme öyküsünü’ sizlerle paylaştım.Herkesin mutluluğu bulduğu anda bırakmaması, sevenlerine sıkı sıkıya sarılması, her şerde bir hayır olduğuna inanarak zorluklara metanetle göğüs germesi, hepimizin kansersiz, sağlıklı ve mutlu bir dünyada yaşaması dileğimle… ”Prof. Dr. Canfeza Sezgin
201.00 ₺ -
Kanser İyileşir
Hayykitap yıllarca gündemde kalacak bir kitabı daha Türk okuyucusuna sunuyor. Sağlıkta bir ‘ezber’ daha bozuluyor! Bu kitapla kanser algısı değişiyor…Yıllardır yanlış yaptık! Kanseri, ‘kötü hastalık’, ‘ölümcül hastalık’ gibi farklı isimlerle adlandırıp teşhis konulduğu anda ona ‘teslim’ olduk. Kimi doktorlar da ‘iyileşmez’ diyerek karamsarlığı körükledi durdu. Ama artık gerçekler gün yüzüne çıkıyor! Bu kitapla birlikte kanser hakkında bildiklerinizi unutma vakti! Vücudumuzda kansere karşı birçok savunma sistemi olduğu gibi, kanseri iyileştirecek güçler de var! Bedenimiz tamir mekanizmaları ile dolu. DNA tamiri ile kanserleşen hücrelerin bir kısmı normale döndürülebiliyor, döndürülemeyenleri ise oldukça güçlü bir ‘bağışıklık’ sistemi ordusu karşılıyor. Kısacası bizde zaten var olan ‘anti kanser’ bağışıklık sistemlerimizi yeterince çalıştırabilirsek, kanserin oluşmasını veya oluştuktan sonra ilerlemesini durdurmak mümkün.Dr. Elif Güveloğlu, patoloji uzmanı, ayrıca fitoterapi konusunda da yüksek lisans yapmış bir hekim. Patoloji ihtisası sırasında hem kanserleşmiş hem de normal dokuları mikroskop altında inceleme şansı bulmuş. Yıllardır kanser hastalarına danışmanlık yapıyor, yüzlerce hastanın iyileşmesine vesile oluyor. Dr. Güveloğlu kendinden emin: “Uzun araştırmalar sonrasında, bağışıklık sisteminin vücuttaki kanser hücrelerine neler yaptığını mikroskop altında gördüğümde dedim ki; insan bedeninin kanseri yenmesi bir mucize değil, yaratılışımızın doğal bir parçası!”Bu kitap hem kanser hastalarına ve hasta yakınlarına, hem kanserden korunmak isteyenlere, hem de tıp öğrencilerine ve doktorlarına eşsiz bir kaynak. Binlerce bilimsel araştırma okunup incelenerek yazılmış, 1800’ün üzerinde referans gösterilmiş.‘Kanserden nasıl korunuruz, nasıl kurtuluruz?’ sorusunun cevabı, kanser tedavisinde doğal güçler, en etkili bitkisel/hayvansal takviyeler ve onların kemoterapi/radyoterapi ile uyumları, mutfaktaki kanser savarlar, özel iksirler, çorbalar, salatalar, tatlılar, çaylar…Mutfağımızda her gün elimize aldığımız besinlerin, bilimsel araştırmalarda sergiledikleri marifetleri gördükçe, hayretler içerisinde kalacak, tabiatın gücünü daha iyi anlayacak ve Yüce Yaradan’a bir kez daha hayran olup şükredeceksiniz… Ve artık kanser size ‘teslim’ olacak!Kitabın Bölümleri: Birinci Bölüm: DOĞAL TIP İkinci Bölüm: KANSERDEN NASIL KORUNURUZ, NASIL KURTULURUZ? Üçüncü Bölüm: KANSER TEDAVİSİNDE DOĞAL GÜÇLER Dördüncü Bölüm: MUTFAKTAKİ KANSERSAVARLAR Beşinci Bölüm: HANGİ ŞEKER KANSERE DOST, HANGİSİ DÜŞMAN? Altıncı Bölüm: KEMOTERAPİ VE RADYOTERAPİ İLE UYUMLU BİTKİSEL İLAÇLAR Yedinci Bölüm: RUHA DOKUNMADAN TEDAVİ OLMAZ? Sekizinci Bölüm: KANSER HASTALARI İÇİN ÖZEL REÇETELER
268.00 ₺ -
Kaliteli Yaşamın Sırrı 3 ü 1 Arada
Sağlınızla ilgili her mesele hayatidir, sağlıklılık halini sürdürme çabanız bile…Bu yolda Kaliteli Yaşamın Sırrı hayatınızı kolaylaştıracak bir rehber! Bakış açınızı genişletmenizi sağlıyor, hastalıkların tedavisi ve kalıcı sağlık için 3’lü formülü bir arada veriyor!Fitoterapist ve Aromaterapist Diyetisyen Arzu Yamanel, pozitif zihinsel tavır, sonuç odaklı beslenme, etkin fitoterapi ve aromaterapi ile bütüncül bir yaklaşımla Kaliteli Yaşamın Sırrı’nı anlatıyor. Bu bütüncül yaklaşımla zihninizi ve bedeninizi en etkin biçimde severek yönetmeniz için ihtiyacınız olan kapsamlı bilgiyi size sunuyor. Hastalıklara göre diyet reçeteleriyle hayatınızı kolaylaştırıyor…Öğrenilmiş çaresizlikleri, karamsarlığı, umutsuzluğu, yetersizlik duygusunu vücudunuza aldığınız besinlerin inanılmaz zengin dünyasıyla yenin. Onları keşfedin ve ihtiyaçlarınız için en doğru biçimde kullanmayı tatlarını çıkararak öğrenin.Meseleye pozitif yaklaşıp kendinizi severek, anlayarak ve motive ederek, neyi neden vücudunuza alacağınızı iyi bilip sonuç odaklı beslenerek ve bitkilerden en etkin biçimde yararlanarak, hastalıkta ve sağlıkta hayatınızı maksimum kalitede tutmanın keyfini çıkarın.
120.60 ₺ -
İyileşmenin Şifresi Sende
İç Hastalıkları ve Tıbbı Onkoloji Uzmanı Dr. Betül Açıkalın şifanın evrensel kurallarını açıklıyor: Kural 1: Bedenini temiz tut, kimyasallardan uzak dur! Kural 2: Az, öz ve gerçek beslen! Kural 3: Açlığın ve iki öğün yemenin iyileştirici etkisinden faydalan! Kural 4: Damarlarının sesine kulak ver! Kural 5: Bitkileri ve takviyeleri bilinçli kullan! Kural 6: Vücudunun kendi kendini iyileştirme potansiyeline destek ol!
117.25 ₺ -
İyi Gıda Kötü Gıda
Nefsinin, neslinin, ailesinin ve sevdiklerinin sıhhatini düşünen hemen herkesin derdi aynı: Tamam! Hepimiz gıdanın iyisini, temizini istiyoruz! Peki, iyiyi nasıl anlayacağız, kötüyü nasıl ayırt edeceğiz? Dahası iyi gıda ne demek, hangi kıstaslar gıdayı iyi yapar? İyi gıdayı nereden bulacağız?Kemal Özer tam da bu sorulara cevap veriyor. Hazcılıktan uzak bir mutfakta olması gereken temel gıdaların iyisini ve kötüsünü anlatıyor. Bunu yaparken öncelikli rehberi, bizi açık açık uyaran Kur’an ayetleri; sonra gıdaların fıtratıyla oynanmadan yapılan geleneksel ziraatın o kadim güzelliği. Ve yıllardır Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi Başkanı olması nedeniyle edindiği engin tecrübe…İşte ekmekten ete, kefirden peynire, tereyağından margarine, meyve-sebzelerden tavuğa, süt ve mayadan baharatlara uzanan tertemiz bir yolculuk.İşte Türkiye’nin ilk İyi Gıda-Kötü Gıda Kılavuzu!Kitabın Bölümleri:Giriş Rasülullah (s.a.v.)’in Duası Ticaret Mektebi: Medine Pazarı İyi Gıda Kötü Gıda Tohumlar İyi Tohum Kötü Tohum Baharat İyi Baharat Mesir Macunu Demek Baharat Demektir Kötü Baharat Çay İyi Çay Kötü Çay Ekmek İyi Ekmek Kötü Ekmek Et İyi Et Kötü Et Hurma İyi Hurma Kötü Hurma Kahve İyi Kahve Kötü Kahve Kefir İyi Kefir Kötü Kefir Margarin Maya İyi Maya Kötü Maya Meyve-Sebze İyi Meyve-Sebze Kötü Meyve-Sebze Otlar ve Bitkiler İyi Otlar ve Bitkiler Kötü Otlar ve Bitkiler Peynir İyi Peynir Kötü Peynir Süt Sütün Önemi İyi Süt Kötü Süt Şeker (Rafine Tatlandırıcı) Kısa Tarihi İyi Şeker Kötü Şeker Tavuk İyi Tavuk Kötü Tavuk Tereyağı İyi Tereyağı Kötü Tereyağı Tuz İyi Tuz Kötü Tuz
117.25 ₺ -
Hastalıklar Öğretmendir
Çevrenizde şahit olmuşsunuzdur; bir gün bir tanıdığınız çok ağır bir hastalık geçirir. Bu hastalıkla birlikte doktor doktor gezer, derdine derman arar, tedavi süreci başlar. Bir yandan da o insanın hayatı gözle görülür bir şekilde değişmeye başlar. Daha sağlıklı beslenir, yürüyüşe spora başlar ama daha da önemlisi ruhun kırılgan yapısına biraz daha özen gösterilir. Hastalanmış insan ilgi ister, sevgi ister. İnsan aslında bunları her zaman ister ama hastalıktan sonra idrak eder.Dr. Elif Güveloğlu, insanların birbirlerine sokulamadığı, açılamadığı bu garip soğuk çağda biraz da ruhumuza bakmaya çağırıyor bizi. Havuçtaki beta karoten, domatesteki likopen oranına, kimyasal katkı maddelerine odaklanmış olanlarımıza bambaşka yerlere bakmayı öneriyor. Çünkü kin, nefret, hırs, öfke, affedememe duyguları her türlü katkı maddesinden daha beter; bağışlama, sevgi, şefkat, merhamet duyguları bütün vitaminlerden daha kuvvetli.Dr. Elif Güveloğlu, kitabının başlığı olarak bir Çin atasözünü seçmiş: Hastalıklar Öğretmendir. Nasıl mı? Kendinize bile itiraf edemediğiniz en derinlerdeki yaraları gösterir size. İçinize ayna tutar. Kininizin, öfkenizin, sevgisizliğinizin, içinize attıklarınızın ne kadar yıkıcı olabileceğini gösterir. Söylediklerini anlar da düşüncelerinizi, duygularınızı, hayatınızı değiştirebilirseniz hastalık da çeker gider; işi bitmiştir artık!Kanser İyileşir kitabının da yazarı olan Dr. Elif Güveloğlu tam da en ihtiyaç duyduğumuz zamanda iyileşmenin, ruhumuzu okşamanın yollarını gösteriyor. Aslında her türlü hastalığın en önemli ilacı içimizde, kalbimizdeki sevgide…Bağışıklık sistemini güçlendirmek için neler yapabileceğimiz Kanser İyileşir kitabında yazıldı. Bu kitapta da ruhumuza, düşüncelerimize neler yapabileceklerimiz var.Kitabın arka kapak yazısı:Sebepsiz çalmaz kapınızı hastalık… Bedeninizin size mutlaka söylemek istediği şeyler vardır… Dilinizin söyleyemediklerini bedeniniz söyler çoğu zaman! Siz de ‘bu yaşta ne romatizması bu’ veya ‘damla alkol almam, sarılık da geçirmedim ne sirozu şimdi’, ‘MS mi? Benim daha çok işim vardı yapacak!’ ya da ‘beslenmeme o kadar da dikkat ediyordum, nasıl bağırsak kanseri oldum’ der durursunuz. Oysa söylemek istedikleri vardır eklemlerinizin, karaciğerinizin, yoldan çıkmış kontrolsüz ‘isyan eden’ hücrelerinizin size! Ve bedeninizin diline kulak verip ruhunuzdaki sesi duyabilirseniz, hastalık gider, görevi bitmiştir çünkü artık…
167.50 ₺