-
Sergüzeşt
Sergüzeşt, Sami Paşazade'nin en kayda değer eseridir. Kendisinden önceki sınırlı roman çalışmalarına göre bir değişme, sıçrama noktası olmuş ve bir bakıma Servet-i Fünun romanını hazırlamıştır. Roman, Dilber adlı bir esir kızın hikayesini anlatır. Kafkasya'dan getirilen Dilber'in İstanbul'da bir aileye satılmasıyla başlar ve çaresiz bir aşkın hüznüyle sona erer.
85.00 ₺ -
Sen Geldin
Bu kitapda okuyacağınız dizelerin ilk beyitleri yazıldığında, bunları bir kitap haline getirme fikri asla yoktu. Çünkü ne yazarı şairdi, ne de yazılanlar şiir...Öylesine önümdeki kağıda bir şeyler yazayım derken bir iki beyit oluverdi. Sonra ikinci, üçüncü, dördüncü beyitler takip etti. Ortaya çıkan beyitler, elbette o kadar da güzel değildi. Fakat her beyit bir diğer beyit takip ettikçe cesaretim arttı ve yazmaya devam ettim. Derken Ramazan Ayı girdi.
102.00 ₺ -
Safahattan Seçmeler
Mehmet Akif, bilimin önemini ve buna göre çalışmanın yararını anlatmayı iş edinmiş bir kişidir. Milletine ve memleketine candan bağlı, hürriyet ve bağımsızlığa aşık, dürüst, inançlı, gerçek bir aydındır. Uygarlığı şekli taklit ve özenti olarak görenlere şiddetle karşı çıkar. Derin kavrayış sahibi, uygar bir insandır. O, bir karakter abidesi olarak anılmıştır. Öyle ki onun görüşlerini benimseyemeyenler ya da şiir anlayışına katılmayanlar bile onun sağlam kişiliğine saygı duymuşlardır. Hüseyin Cahid Yalçın'ın şu sözleri buna örnektir: Fikir ve kanaatleri bizimkilere uymadığı halde saygı duyarım. Çünkü yalan söylemedi. Gösteriş yapmadı. Fenalık etmedi.
125.80 ₺ -
Safahat (Ciltli) / Günümüz Türkçesi ve Orjinali
İçindekiler Mehmed Akif Ersoy Hayatı Şahsiyeti Sanatı Eserleri Hakkında Yazılmış Bazı Eserler
748.00 ₺ -
Saatçi Musa
Saatçi Musa olarak bilinen Musa Çağılla çocukluk ve gençlik anılarından tanıdığı siyasi simalara, Malatya ekolünden yazarlara değin pek çok durumu, dönemi ve kişileri konuştuk. Çalkantılar içinde geçen yakın tarihimizdeki birçok olaya birinci elden tanık olan bir isim Musa Çağıl... Malatya Ekolü olarak da anılan düşünce savaşımı ile başlayan macera, onun Ankaradaki yaşamıyla sürecek, onu adeta yakın tarihimizin düşünsel ve siyasal panoramasını oluşturan figürlerden biri haline getirecektir. Onun anlattıklarında, kimi bilinmeyen, gölgeli kalmış birçok konuya kolaylıkla yaklaşım sağlayabiliyoruz. Bazı olguları ilk kez onun sözleriyle yorumlayabiliyoruz. Onun söylediklerini okurken, tarihsel bir perspektif de ediniyoruz kuşkusuz. Ancak en önemlisi de bir biçimde olayların merkezinde bulunan bir ismin yaklaşımıyla dönem/ler/in profilini gösteren alışkanlıklara, kültürel özelliklere bakmayı da öğreniyoruz. Söyleşi kitabı, Musa Çağılın kişiliğinde Müslümanların olanaksızlıklar ve güçlüklerle dolu bir toplumda mücadelesini simgeliyor. Yakın tarihimizin pek çok olayını ve bu olaylarda önemli roller üstlenen kimi kişilikleri yeniden hatırlamamızı sağlıyor. Musa Çağılın içtenlikle dile getirdiği bu anılar/düşünceler yumağı, hem bir macera romanı kadar ilgi çekici, hem de yakın tarihimize ilişkin yapısal sorunlara önemli bir yaklaşım sağlıyor
190.40 ₺ -
Polikanın Yeşil Çeşmesi
Beni o büyük çocuklar karşısında koruyan diyemem ama, hiç olmazsa teselli eden bir kız vardı: Polika! Kasabaya taşındığımız gün gavur diye horladığım için bana darılmasının ardından artık çok zaman geçmişti. Aramızda sarsılmaz bir dostluk kurulmuş, adeta ayrılmaz ikili olmuştuk. Nasıl bir kızdı polika? Kara saçlı, kara gözlü, hafiften esmer tenli, kah mahmur bakışlı, kah kahraman duruşlu, bazen delişmem ve bazen uysal, garip bir Rum dilberiydi. Kasabamız düşman işgaline uğradığında şehvet düşkünü palikaryalara nasıl diş bilediğini görmeliydiniz.
105.40 ₺ -
Pakia Mektupları
Pakia Mektupları, Pakia'lı Tian'ın dünyanın çeşitli ülkelerinde bulunan arkadaşlarına yazdığı mektupları ihtiva etmektedir. Bunlar dikkatlice okunacak olursa, ne Batılılaşabilmiş, ne de Müslüman kalabilmiş fakat folklorik ve geleneksel olarak bile olsa, İslam'dan bazı değerleri muhafaza etmiş, halkının büyük çoğunluğu müslüman olan bir ülkenin hal-i pür melali ortaya çıkar. Özelde Pakia müslümanları ile, ülkenin sosyal yapısın anlatan mektuplar, genelde tüm halkı müslüman ülkelerin durumuna da ışık tutmaktadır.
102.00 ₺ -
Örtünün Altında Kalanlar
Ülkemizde başörtüsü yasağı maalesef onun adıyla özdeşleşen, "trade-mark"i haline gelen bir Türkiye "sembolü" oldu. Onyıllarca insanlar akla hayale sığmayacak muamelelere maruz kaldılar. Sadece yasağın öncelikli hedefi olan kadınlar değil, zamanla onların yakınında duran, durabilen erkekler, çocuklar, analar, babalar da mağdur oldular. Kalpler kırıldı, yuvalar yıkıldı, aileler fiziksel ve(ya) duygusal anlamda bölündü. Konuyla ilgili çok şey söylendi ve yazıldı. Birçoklarının da üstü örtüldü düşününüz ki 1981 itibariyle resmi anlamda başlayan bir yasak ancak 1999 senesinde dünyaca tanındı. "Türkiye'de birşeyler yanlış gidiyormuş..." şaşkınlığıyla uluslararası arena Türkiye'ye gözlerini dikti. Ve bir daha da çevirmedi. Bu satırların yazarı ne ilk ne de son başörtüsü yasağı mağduru oldu. Ama onun kimliğinde ve fakat bütün başörtülü kadınları hedef alan "bu kadın-lar-a haddini bildirin!" bu gezegenin en ücra köşesinden de duyuldu.
149.60 ₺ -
Ömerin Çocukluğu
Ömer'in Çocukluğu, Muallim Naci'nin sekiz yaşına kadar yaşadığı günleri anlatan hatıra kitabıdır. Yazar, çocukluk günlerini anlatırken yaşadığı toplumun inançlarını, geleneklerini ve duyarlıklarını başarılı bir şekilde anlatmaya çalışır. Çocukluğun acılarını, sevinçlerini, mutluluklarını çocuk kalbinin sımsıcak duygularıyla süsler. Edebiyatımızda çocukluk çağının en güzel hikâyesi sayılan bu kitap yüzyıl önce yaşanmış bir çocukluk cennetidir.
64.60 ₺ -
Osmanlı Medreseleri
Osmanlı Tarihi araştırmalarında medreseler, belki de üzerinde en az çalışılan konulardan biridir. Menşel, İslam Tarihi'nin ilk dönemindeki Suffa Ashabı'na kadar götürülen medrese geleneğinin, Osmanlı Devleti'nde, teşkilat yönünden en mükemmel seviyeye ulaştığı, tarihi bir hakikattır. Ancak, zamanla eski ihtişamını kaybeden medreselerde tedrici bir gerileme başlamıştır. Bu sebeple, diğer Osmanlı müsseseleri gibi medreselerin de, siyasi ve askeri gerilemeye bağlı olarak bir gerileme ve çöküş süreci yaşadığı sıkça ileri sürülmüştür. Kanuni devrinden sonra, medreselerin tamamen içine kapanarak, yeniliklere kapalı oldukları ve eğitim seviyesinin giderek düştüğü kabul edilmiştir. Böylece XIX. asra gelindiğinde, medrese sisteminin iflas noktasına sürüklendiği şeklinde yaygın bir kanaat ortaya çıkmıştır.
122.40 ₺ -
Osmanlı Devletinin Yıkılışında Yemen İsyanları
Din Unutulup, onu yerini asabiyyet, yâni kan üstünlüğü, yâni milliyetçilik alınca, Müslümanlar küfre karşı birleşip cihat edeceklerine, Batı'nın emir ve arzuları doğrultusunda, birbirlerini yoketme savaşlarını başlattılar. " An'o Yemendir Gülü çemendir Giden gelmiyor Acep nedendir?" gibi türkülerin neden yakıldığını bileniniz var mı? Oraya gidenler, neden dönmüyorlardı? Batıya gırtlağına kadar borçlanmış Osmanlı, binlerce kilometre ötede bulunan Yemen'de ne arıyordu? İşte elinizdeki kitapla, sizlere bunlardan bir tanesinin hazin öyküsünü anlatmaya çalıştım... Yemen'de olup bitenleri okuduktan sonra göreceksiniz ki bugün İslam coğrafyasında cereyan eden hadiselerin, aslında onlardan farkı yoktur. Farkı yok ise, bazı gerçekleri öğrenebilmemiz için neden bir asır bile yetmiyor? İşte biz Müslümanların kangrene dönüşmüş olan yaralarının dini sebeblerini, Yemen örneğinde göstermeye çalıştık.
163.20 ₺ -
Osmanlı Devletinde Şeyhülislamlık
Osmanlı Devleti'nin altı asır boyunca mevcudiyetini devam ettirmesinin en önemli sebebi, köklü müesseselere sahip olmasıdır. Kadim bir gelenekten ve önceki İslam devletlerinin uygulamalarından etkilenerek idari, hukuki, ilmi, askeri ve mali sahalarda pek çok müesseseyi kuran Osmanlılar, en yüksek dini ve ilmi merci kabul edien Şeyhülislamlığı son dönemlere kadar teşkilatları içinde muhafaza etmişlerdir. Bu çalışma, kuruluşundan XIII/XIX.asır başlarına kadar Şeyhülislamlığın tarihi gelişimini, devlet teşkilatındaki yerini, bağlı bulunan görevlileri ve vazifelerini incelemeye çalışmaktadır.
217.60 ₺ -
Neler Sordular
"Neler Sordular", on beş yılı aşan bir zaman dilimi içinde İhsan Süreyya Sırma'ya sorulmuş sorular ve bunlara verilmiş cevaplardan oluşmaktadır. Kitap, yazarının ifadesiyle, " ...gayemiz Hakk'ı söylemekten, gerçekleri dile getirmekten başka bir şey değil..." temel esası üzerine kurulu bir röportajlar bütünüdür.
176.80 ₺ -
Nehri Geçerken
Nehri Geçerken, Müslümanların bugün içinde bulundukları temel meseleleri tartışmakta, yol göstermektedir. Özellikle küreselleştirilen dünyada büyük sorunlarla karşılaşan Müslümanların hangi konuma yerleşecekleri ve kendilerini ne şekilde ifade edecekleri de ayrı bir önem taşımaktadır. Yazılarında Müslüman kimliği taşıyanlara önemli ipuçları veren Arslan, yirmi birinci yüzyılda hayatı pazar ekonomisine dönüştüren neo-liberal ideolojinin tahlil edilmesi gerektiğine dikkat çekmektedir. İslâm, modernlik, sekülerlik, postmodernite, iktidar ve akıl konuları üzerine yaptığı çalışmalarla öne çıkan Abdurrahman Arslan, yayımlanan kitaplarının yanında söyleşi ve soruşturmalara verdiği cevaplarda da aynı entelektüel derinliğe sahip bir düşünür olarak ön plana çıkmaktadır.
221.00 ₺ -
Nehirlerin Dili
Allah'ın yaratmış olduğu tabiatın her zerresinin, kendine özgü bir dili vardır. Fakat nasıl ki biz insanlar, kendimiz gibi olan milyarlarca insanın bile dilinden anlamıyorsak, tabiattaki diğer yaratıkların da büyük bir kısmı yekdiğerini anlayamamaktadır. Vahşi bir yılanın, zavallı bir kirpiye saldırışına şahit olmamışsanız, dikenleri yüzünden kirpiyi eleştirir durursunuz. Dağlardan şifalı bitki özlerini toplayarak biz insanlar için bal üreten zavallı arıların, "iğnesini zehirlidir" diye yakınır durursunuz. Siz sabah namazını kılmak için camiye doğru giderken, envayi çeşit makamlarla besteler yapan kuşların, o tarifi bile mümkün olmayan nağmelerini manasız mı sanırsınız? O kuşlar, sırf bazı sesler çıkarmak için mi akordunu yapmış ses tellerinin? Okyanus'ta seyahat ederken, neredeyse geminin güvertesine kadar çıkıp lastik gibi olan kanadıyla sizinle tokalaşacak olan yunusların söylediklerinin neler olduğunu böyle bir çabam olmadı. Fakat benim delice olan tutkum, vadilerde dolaşmak, o vadilerde akan nehirlerle konuşmak; yâni konuşmayı denemek; Allah'ın, biz insanların su ihtiyaçlarını karşılamak için yaratmış olduğunu o yüzlerce, binlerce kilometre uzunluğunda olan, maddelerin en yumuşağı olduğu hâlde; "üzerimizden akarak bizi parçalayacak!"diye kayaların feryad ettiklerini görmek, içinde aktıkları yatağın, ya da yatakların esrarını anlamayaca çalışmak... Ve bu delice serüveni, isteyen okuyucularla paylaşmak...
122.40 ₺ -
Nasreddin Hoca Fıkralardan Seçmeler
Nasreddin Hoca'yı ve fıkralarını doğru anlayabilmek için onun kişilik yapısının bilinmesinde fayda vardır. Hoca, tatlı dilli, güler yüzlü, hoşgörülü, herkese önce insan olarak değer veren ve ona göre davranan birisidir. Toplumsal ilişkilerinde ve diyaloglarında çok başarılıdır. Kişisel ve toplumsal eleştirilerini kimseyi kırıp incitmeden yapar. Halk da onu bu yüzde çok sevmiş ve kendinden saymış, o devirde yaşanan haksızlıklar karşısında onu kendi sözcüsü kabul etmiştir. Hoca, bir toplum eğitimcisidir. Nükteleriyle halkın yanlış gördüğü davranışlarını düzeltmeye çalışmıştır.
119.00 ₺ -
Nasreddin Hoca Fıkraları
Adını anar anmaz yüzümüzde tebessüm çiçekleri açtıran Nasreddin Hocamız, sadece bizim değil bütün insanlığın sevip saydığı, değer verdiği ve hiçbir zaman unutmadığı bir insandır. Bu yüzden nereli olduğu, ne zaman doğduğu gibi bilgilerin aslında fazlaca bir önemi de yok. Çünkü hepimiz onu içimizden, ailemizden birisi olarak seviyor, asla yabancı biri olarak görmüyoruz. Öyle ki eğer tarihsel bir kişilik olmasa hala aramızda yaşıyor olacağına inanacağız.
54.40 ₺ -
Nasıl Sömürüldük
Görüyoruz ki Amerika güdümündeki batı, çıkarlarına alet etmek için 1945'de kurduğu Birleşmiş Milletler örgütü vasıtasıyla makro planda Üçüncü Dünya, mikro planda da İslam Dünyası üzerinde her türlü tasarrufta bulunuyor; bu ülkeleri dilediği gibi sömürüp gidiyor. Hem de müslümanları de kendi emellerine alet ederek..Kaldı ki, beş milyarlık dünya nüfusu içinde sömürenler bir milyar, sömürülenler ise dört milyar nüfusa sahipler.. Peki nasıl oluyor de bir milyar, dört milyarın kanını sülük gibi emiyor?
163.20 ₺ -
Motorlu Kuş
Bir kırlangıca bazı yaratıklar tarafından bir küçük motor takılır. Kırlangıç çok sevinir buna. Zamanla kırlangıçlığını unutur. Kanatları güdükleşir, bedeni motoru etiyle kavrar. Motorun kuvvet levhasını gagalamaktan dolayı gagası özelliğini kaybeder. Günün birinde kırlangıç ölmesin diye son çare olarak motorun çıkarılmasına karar verilir. Kırlangıça motoru takanlar kimlerdi. Amaçları ne idi? Kırlangıç sonunda kurtulabildi mi? "Motorlu Kuş" bu serüveni anlatan ilginç bir kitap.
61.20 ₺ -
Mehmet Akif Hayatı ve Eserleri
Eşref Edib tarafından hazırlanan Mehmed Âkif: Hayatı, Eserleri ve Yetmiş Muharririn Yazıları, Mehmed Âkif üzerine yazılan metinler içinde malzeme açısından en zengin, en önemli arşiv olma vasfını taşımakta ve yapılan inceleme ve araştırmalarda hâlâ ilk kaynak olma özelliğini korumaktadır. Peyami Safanın ifadesiyle; Eşref Edibin bu eseri Edebiyat tarihi etüdlerine esas olabilecek bir vesika niteliğindedir. Âbidin Daver tarafından İstiklâl Harbinin manevî cephesi kahramanı olarak nitelenen Üstad Âkifi hakkıyla anlatan Eşref Edibin bu eseri, yayınladığı dönemden günümüze kadar hep birinci kaynak olma özelliğini korumuştur.
765.00 ₺ -
Mehmet Akif Düzyazılar Makaleler Tefsirler Vaazlar
Hem İstiklal Marşını yazdığı hem de Safahat gibi önemli bir şiir şaheseri bıraktığı için daha çok şair yönü ön plana çıkmış olan Mehmet Akifin az bilinen başka bir yönünü ortaya çıkaran yeni bir eser yayımlandı. Mehmet Akife ait tüm metinleri yayınlamaya devam eden Beyan Yayınları tarafından fikir dünyamıza sunulan bu eser Düzyazılar ismini taşıyor ve Mehmet Akifin Safahat dışında kalmış yazılarını; makalelerini, sohbetlerini, vaazlarını ve Kuran tercüme ve tefsirlerini içeriyor. Akifin Düzyazıları, kişiliği, fikri, zevki, besleyici kaynakları, donanımı, dil ve edebiyat anlayışı, çevresi ile ilgili çıkarımlara müsait olması bakımından da önemlidir. Kitabı oluşturan yazılar, Safahatla ve dostlarının hatıratıyla hafızalarımıza çizilen Âkif portresini tamamlamaktadır
306.00 ₺ -
Mehmed Akiften Nükteler
Kaynaklarda genel olarak çok ciddi, katı prensipli bir Akif portresi çizilmektedir. Onunla ilgili hemen bütün değerlendirmelerde, Cemiyet için ağlayan, mücadeleci, idealist fikir adamı tarafının daha çok vurgulanması, öncelikle bir karakter abidesi olarak sunulması böyle bir portrenin oluşmasında etkili olmuştur. Bu, şüphesiz yanlış bir portre değildir. Hatta denebilir ki kendisi de böyle bir portrenin çizilmesinde etkili olmuştur. Fakat bu eksik bir portredir. Aydın, düşünür tarafına ışık tutulurken insan ve sanatkâr tarafları gölgede bırakılmaktadır. Bu da çoğu zaman bizi ete kemiğe bürünmüş bir Akiften uzaklaştırmaktadır. Akif, yakın dostlarının da işaret ettiği gibi çok değişik ilgi alanları olan, zengin birikimli, zeki, renkli bir şahsiyettir. Bu çeşitlilik içinde nüktedanlık da onun önemli karakter özelliklerinden biridir. Bu özelliği, onun iç dünyasına, mizacına, değer ölçülerine, düşüncelerine dair önemli işaretler taşımaktadır.
95.20 ₺ -
Medine Vesikası Işığında Yahudi Meselesi
Yahudi Meselesi'nin, tarihte yaşanmış çok özgün bir uygulama olan Medine Vesikası çerçevesinde incelenmesi, çok yönlü faydalar taşımaktadır. Bu yaklaşım bize, hem Müslümanların farklı düşüncedeki insanlarla birarada hangi çerçeve içinde ve ne ölçüde yaşayabileceklerinin ip ucunu vermekte, hem de günümüzde de ciddi bir sorun olarak varlığını devam ettirmekte olan Yahudi Meselesi'ni anlamamızı kolaylaştırmaya zemin hazırlamaktadır. Özellikle Siyonist İsrail Devleti'nin., Filistin'de gerçekleştirmiş olduğu insanlık dışı eylemler, bu meselenin ehemmiyetini kat kat arttırmakta ve sadece Müslümanların değil, bütün insanların Siyonistler konusunda ne kadar müteyakkız bulunmaları gerektiği gerçeğini ortaya koymaktadır.
102.00 ₺ -
Küçük Şehzade
"Sarayın bahçesindeki fıskiyeli havuzun su sesleri dalga dalga meyve ağaçlarının üzerine dökülüyor. Koşmaktan yorulan çocuklar ağaç diplerine, gölgelere sığınmışlar. Kimi halıların üzerine başlarını koymuş çoktan uyumuşlar. Lalaları onların yüzlerine konan sinekleri ipek bir tülbentle kovalıyor. Ve kendi gözlerini kapamaya çalışan uykuya karşı direniyorlar."
61.20 ₺ -
Kutadgu Biligden Seçmeler
Bu kitap çok kıymetli bir kitaptır. Çin hakimlerinin hikmetleriyle bezenmiş ve Maçin alimlerinin şiirleriyle süslenmiştir. Bu kitabı okuyup başkalarına da aktaranlar aslında bu kitaptan çok daha yüce kıymetlidir. Doğu coğrafyası ve bütün Türkistan ülkelerinde, Buğra Han dilinde Türkçe olarak bu kitaptan daha iyi bir kitabın bugüne kadar hiç kimse tarafından yazılmadığı konusunda Çin hakimleriyle Maçin alimleri hem fikir olmuşlardır. Bu kitap hangi padişaha ulaşıp hangi ülkeye gitmişse, eşsiz içeriği ve sonsuz güzelliğinden ötürü, o memleketin hakim ve alimlerince makbul görülerek, her biri ona türlü türlü da verip lakap takmıştır. Niketim Çinliler ona Edebü'l Müluk, Maçin ülkesinin bilgeleri Ayinü'l-Memleke, Maşrikliler yani Doğulular Zinetü'l-Ümera, İranlılar Şahname-i Türkı adını vermiş, bazıları ise Pendname-i Müluk derken, Turanlılar bu kitaba Kutadgu Bilig demişlerdir.
122.40 ₺ -
Kuşların Dili Cahit Zarifoğlu
Gülücük Çocuk Kitapları Dizisi içinde kültürümüzün temel klasik eserlerini sadeleştirerek yayınlamayı amaçlıyoruz. Mantuku't Tayr, Feridüddin Attar'ın en bilinen eseridir. Kuşların bir yolculuğa çıkmaları ve yaşadıkları ilginç olayları anlatıyor bu kitap. Şiirimizin ve çocuk edebiyatımızın önde gelen yazarlarından Cahit Zarifoğlu'nun "Kuşların Dili" adıyla yeniden yazdığı bu kitabı çocuklarımızın severek okuyacağına inanıyoruz.
204.00 ₺ -
Hikayelerden Seçmeler
Ömer Seyfettin, halk irfanını önemseyen bir yazardır. Hikayelerinden çoğunun başına bir atasözü ya da özlü söz koyarak, vermek istediği mesajı hissettirmeye çalışır. Hikayeleri beklenmedik bir sonla bitirmek suretiyle okuyucuyu etkilemeyi dener. Çoğu zaman basit bazı olaylardan yola çıkar. Akıcı anlatımla Hikayelerine bir zenginlik kazandırır. Kullandığı sade dil, akıcı ve duru anlatım onun bugün de zevkle okunmasını sağlamaktadır.
102.00 ₺ -
Hikayeler
Cahit Zarifoğlu'nun Hikâyeleri, özellikle İns anlatısı, edebiyatımızda kendine özgü, özgün bir çizgidir. Sanatsal olgunun, anlatı türünde bu denli yoğun öne çıktığı nadirdir. Bu tatla okunabilen eser sayısı da sınırlıdır. Şiirin hemen yanıbaşında yer alan öyküleri de, şiiri gibi güç anlaşılır. Okundukça intibak edilen ve sevilen bir tarzı vardır.
125.80 ₺