-
Boğaziçindeki Mücevher Dolmabahçe Sarayı
Bir saltanat sarayı. Osmanoğulları'nın miras bıraktığı görkemli mimari yapılardan biri. Bir saltanatın en görünür olduğu geçit alam. Sadece o değil. Kültür ve medeniyet yaşantısının renkten renge büründüğü ”saray”. içinde yaşayanların ”mekânın poetikası”nı da çattıklarını görürüz orada, incelikle. Bütün eşya, mekân, ışık, ses gündelik hayatın sosyolojisi içinde insana ve eşyaya koşar. Çevresini aydınlattığı kadar kendi masalım da söyler. İskender Pala, her sabah Boğaziçi'nin iki yakasından birinde Beylerbeyi'yle selamlaşan, İstanbul şiirinin en lirik mısrası gibi insanları yıllardır gözleyen bir saraydan, Dolmabahçe Sarayı'ndan sesleniyor. Dolmabahçe Sarayı'nın, yani ”Boğaziçi'ndeki Mücevher”in kitabım, eşyaları konuşturarak, onların ağzından hikâye ediyor ve her gün önünden binlerce insanın geçip gittiği mekânın ruhuna ortak olmaya çağırıyor. Okuyarak yaşamak, yaşarken yol almak için, bir kılavuz, kitaptan daha ötesi. ”Bazen bir çocuk, bazen bir cariye, bazen bir ruh veya mana. Onlar bir zamanlar sarayın kahramanıydılar ve şimdi sizinle konuşmak üzere hayata döndüler. İstiyoruz ki bu kitabın bölümleri size rehberlik edebilsin ve cümleler, yolculuklarınızı anlamlı kılsın, sonunda sizi bir sarayla buluştursun.”
54.75 ₺ -
Kanuni Sultan Süleyman Dönemi Taht Kavgaları
Alanındaki uzmanlığı, sadece akademideki sıfatlarıyla kanıtlanan bir akademisyen değil Şerafettin Turan. Osmanlı tarihinin enteresan bir dönemine odaklanıyor Kanuni Sultan Süleyman Dönemi Taht Kavgaları. Bir döneme odaklanan ama konuyu derinlemesine ele alan bu metni incelediğimizde, aslında tarihin bütününe dair büyük "Muhteşem" sıfatıyla anılan Kanuni Sultan Süleyman'ın oğulları arasındaki taht kavgasının, izini kaynak metinlerle, araştırmalarla, yeri geldiğinde fetvalarla sürüyor Şerafettin Turan. Akademik metinlere ait, hepimizin kafasındaki anlatım ezberlerini de akıcı dili ve duru Türkçesiyle yerle bir ediyor. Okunan, okunurken zevk veren bir yapıt çıkarıyor karşımıza; baskısı yenilendikçe kendini yenileyen, bilgilerini güncelleyen ve dilini incelten bir Kanuni Sultan Süleyman Dönemi Taht Kavgaları. Şehzade Mustafa, Bayezid ve Selim arasında yaşananlar; Hürrem Sultan, Mahidevran Hatun, Rüstem Paşa'nın rolleri ve yaptırımları; Osmanlı'nın en şatafatlı ve güçlü olduğu dönemin perde arkasında yaşananlar bu araştırmada sahih bir biçimde anlatılıyor. Şehzadelerin taht kavgalarına yol açan nedenler, Şehzade Bayezid'in Selim'e ve babasına karşı cephe alışı, imparatorluğu iç savaşa götüren sebepler, Konya Savaşı, Bayezid'in İran'a sığınması ve akabinde öldürülmesi, taht kavgasının doğurduğu iç karışıklıklar ve taht kavgaları nedeniyle yapılan yönetim değişiklikleri, kitabın ana konularını teşkil ediyor. Uzun padişahlık döneminde dışarıyla uğraştığı kadar içeriyle de uğraşan Kanuni Sultan Süleyman'ın "padişah, baba, şair" olarak da:portresi gözler önüne seriliyor.
135.05 ₺ -
Nâr-ı Aşk
Sultan kızı, sultan kardeşi, amcam I. Abdülhamid’in en gözde yeğenlerindenim; güzelliğim dillere destan… On sekiz yıllık hayatım boyunca ne arzu ettiysem yerine getirildi. İsteklerime amade, etrafımda pervane gibi dönen nedimeler, cariyeler… Tüm bunlara rağmen bendeniz, Beyhan Sultan öyle bedbahtım ki! Gönlüm aşk ateşiyle yansa da derdimi kimselere diyemem… *** Ben Şeyh Galip; tasavvuf ehli, aşk ehli bir şair… Yirmi yaşında divan sahibi oldum, yirmi altı yaşında Hüsn ü Aşk’ı yazdım. Ama asıl aşkı, aşkla yıkanan Konya’da, Beyhan Sultan’ın suretinde buldum. O gün onun gül yüzüne nazar ettim de pervane misali yanmaya durdum. Kendi ayaklarımla bile bile aşkın yangınına girdim… *** Mine Sultan Ünver’den 18. yüzyıl İstanbul’unda bir aşk masalı… Nâr-ı Aşk tasavvuf, saray hayatı, ıslahat hareketleri ekseninde soluk soluğa okuyacağınız bir roman…
9.60 ₺ -
Kanuni ve Şarlken
Bir yanda şanlı padişah Kanuni Sultan Süleyman, diğer yanda Kutsal Roma-Germen İmparatoru Şarlken… İkisi de birer şair… İkisi de geniş görüşlü… Daha da önemlisi ikisi de kendi kıtalarının en güçlü adamları… Kanuni Sultan Süleyman'ın Yeniçerilerinin yırtıcılıkları ve yetenekleri sayesinde Osmanlı İmparatorluğu’nun sınırları tarihinde hiç olmadığı kadar genişlemişti. Bu arada Avrupa’da iç karışıklıklar devam etmekteydi. Şarlken ile Papa arasındaki gerilim gitgide artıyor ve tahta yeni çıkmış olan Fransız kralı I. Francis, Şarlken'in topraklarını karadan ve denizden tehdit altında tutuyordu. Avrupa ayaklarının üzerinde durmaya çalışır, Osmanlılar ise dizginlenemez bir canlılıkla topraklarını genişletirken, Macaristan’dan Rodos’a, oradan da her iki tarafın da Türklerin muzaffer olacaklarına inandıkları Viyana’ya kadar çeşitli çarpışmalar ve epik zaferlerle şekillenecek olan drama için koşullar olgunlaşmış durumdaydı. Kendi kıtalarında gösterdikleri üstün başarılarla güçlerine güç katan bu iki hükümdar, sonunda tarih sahnesinde karşı karşıya geliyordu… Belgrad ve Rodos’un fethi, Mohaç Meydan Muharebesi’nin ve Viyana Kuşatması’nın ayrıntıları... Çok satan kitaplarıyla tanınan ABD’li tarihçi James Reston, dünyayı sarsan yılları – Rönesans çağını sonlandıran ve İslamiyet’i Viyana kapılarına taşıyan, Avrupa ile Osmanlı arasındaki epik çatışmayı – birbirinden etkileyici ve bir o kadar da inandırıcı karakterlere süslüyor. Batılı bir yazarın kaleminden okuyacağınız Kanuni-Şarlken çekişmesi; Kanuni’nin en iyi arkadaşı ve sağ kolu İbrahim Paşa, ne zaman ne yapacağı belli olmayan, belagat sahibi Martin Luther; sefahat düşkünü Papa X. Leo; hırslı I. Francis; kaba saba ve kendine güvensiz VIII. Henry ve diğerleri. Bu karakterlerin huysuzca, kimi zaman da eğlenceli olabilen karşılıklı ilişkileri, Reston’ın ayrıntıları kaçırmayan gözüyle birleşince; titiz bir araştırmanın sonucu olan bu tarihî hikâyeye romanlara has bir gerilim ve canlılık katıyor.
15.41 ₺ -
Gerçek Tarihin Peşinde
Osmanlı hangi tarihte kuruldu? Padişahın özel odasında ne gibi şifreler var? Kanunî Nuh’un gemisini aramış mıydı? Günümüzde Kanuni’ye ne gibi iftiralar atılıyor? “Muhteşem Yüzyıl” mı? “Muhteşem Rezalet” mi? Mithat Paşa bizim Neron’umuz muydu? Eyüp Sultan’ın kardeşi hangi ilimizde yatıyor? Özgürlük Heykeli’ni Sultan Abdülaziz mi yaptırdı? Mimar Sinan, Mihrümah Sultan’a gerçekten aşık oldu mu? Tarihine hayret nazarlarıyla bakmayanlar ondaki canlılığı, renkliliği ve ilginçliği de göremezler. Oysa tarihe delici bir nazarla bakıldığında bugün olup bitenlerden çok daha fazla hayret edilecek olaya rastlamak mümkündür. Eski ABD başkanlarından Harry Truman’ın dediği gibi “Bilmediğimiz geçmiş dışında dünyada yeni bir şey yoktur”. Mustafa Armağan asıl tarihteki olaylara hayret etmeyenlere hayret eden araştırmacı zihinlerden biri. Öğrencilerin nasıl olup da tarih derslerinde esneyebildiklerini, tarihin, idrakimizi diken diken edecek nice süngülenmiş olayla örülü olduğunu ve aslında insanlardaki merak duygusu bilenirse tarihin bize söyleyebileceği çok sözü bulunduğunu iddia eden Armağan, bu yeni kitabında “okurlarıyla birlikte” gerçek tarihin peşine düşüyor, tarih okyanusundan bulup çıkardığı incileri onlarla cömertçe paylaşıyor. Gerçek Tarihin Peşinde tarihimizde bilinmeyen, unutulan ve yitirilmiş gerçeklerin fark edilmesi yönünde cesurca bir girişim. En önemlisi de, “bu tarih”in, Türkiye’nin geldiği noktaya yakışmadığı kanaatinde.
11.31 ₺ -
Düello / Menderes ve İnönü
"Tek kaygım, İkinci Dünya Savaşı’ndan kurtardığımız ülkenin Üçüncü Dünya Savaşı’nın öncesinde yönetimsiz kalışıdır… Abartmayayım ama bir yıl sonra duruma bütünüyle egemen olacağız. Bize teslim olacaklardır.” İsmet İnönü “Bunlar boş sözlerdir. Bugüne kadar bu memleketin hürriyetini elinden alan onlardır ve hürriyeti getiren Demokrat Parti’dir.” Adnan Menderes Türk siyasal yaşamının en önemli aktörlerinden Adnan Menderes ve İsmet İnönü'nün soluk kesen mücadelesi üzerine eşsiz bir araştırma... 14 Mayıs 1950 genel seçimleriyle başlayan, 27 Mayıs 1960 askerî müdahalesiyle son bulan, Menderes ve İnönü arasındaki DÜELLO'nun; dönemin gazetelerinde, dergilerinde ve en önemlisi Meclis Zabıtları'nda yer alan ayrıntıları ilk defa bu kitapta… Adnan Menderes'in Demokrat Parti'yi kurmasından beraber başlayan ve 27 Mayıs Darbesi'ne kadar devam süreci Doç. Dr. Şerif Demir büyük bir titizlikle araştırdı ve kaleme aldı. Tamamı birinci el kaynaklara dayanan bu eser Türk Siyasi Tarihi'ni derinden etkileyen ve hala üzerinde sis perdesi olan yılları merak edenler için yazıldı. -İnönü ve Menderes'in ilk karşılaşmalarında ne yaşandı, İnönü'nün Menderes'le ilgili düşünceleri neydi? -İnönü’nün Millî Şef kimliği karşısında Adnan Menderes ne yaptı? -Menderes’in İnönü’yü siyaset dışına itme çabalarının sebebi neydi? -Adnan Menderes halkın gözünde nasıl “kahraman” olmuştu? -İktidarının zirvesinde olan Adnan Menderes’e erken seçimleri kabul ettiren sebepler neydi? -İki lider arasında dönem dönem esen “Bahar Havası” ne derece samimiydi? -27 Mayıs Darbesi öncesi DP ve CHP arasındaki atışmaların gerçek nedenleri neydi? -İnönü'nün ihtilal hakkında ne düşünüyordu? -İsmet İnönü Adnan Menderes’i hangi siyasetçiyi örnek göstererek tehdit etti, Menderes’in cevabı ne oldu? -Adnan Menderes’in idamında İnönü'nün rolü neydi? -27 Mayıs Darbesi'nde medyanın ve askerin rolü neydi? Bunlar ve daha birçok sorunun cevabı DÜELLO’da…
8.23 ₺ -
Tarih Sohbetleri 2
”Biz bir cihan imparatorluğunun varisleriyiz. Geleceğimize dair görüşler ileri sürer, programlar yaparken geçmişteki bu muazzam siyasî ve medenî tecrübelerimizden sonuna kadar istifade etmek bizim en tabiî hakkımızdır. Millet ve devlet olarak misyonumuzu belirlemekte en sağlam ölçüyü de böyle bir tarih şuuru ile getirebiliriz. Bu itibarla aydınlarımızın ve gençlerimizin kendi tarihleri hakkında muhtelif cihetlerden bilgi edinebilecekleri eserlere ihtiyaç duydukları muhakkaktır.”
180.00 ₺ -
Tarih Sohbetleri 1
”Biz bir cihan imparatorluğunun varisleriyiz. Geleceğimize dair görüşler ileri sürer, programlar yaparken geçmişteki bu muazzam siyasî ve medenî tecrübelerimizden sonuna kadar istifade etmek bizim en tabiî hakkımızdır. Millet ve devlet olarak misyonumuzu belirlemekte en sağlam ölçüyü de böyle bir tarih şuuru ile getirebiliriz. Bu itibarla aydınlarımızın ve gençlerimizin kendi tarihleri hakkında muhtelif cihetlerden bilgi edinebilecekleri eserlere ihtiyaç duydukları muhakkaktır.”
243.75 ₺ -
Şehit Enver Paşa
Osmanlı’nın çöküşü de kuruluşu gibi bir destandır. Çöküşün kahramanları olan neslin bayraktarı Enver Paşa’dır. Onların varlığıyla İmparatorluğun çöküşünü birlikte düşünmek şaşırtıcıdır ve haksızlık gibi görünür. Onların yürekleri dağ gibiydi; hayalleri de öyle... Asla küçük düşünmüyorlardı. Yüce Devlet’i, ülkesi ve milletiyle kurtarmak için kendilerini ateşlere atarken, her biri İmparatorluğun bir uzak köşesinde, bütün Müslüman dünyayı kurtarmayı düşlüyor ve bunun heyecanı ile sarsılıyorlardı. Büyük düşünmek, büyük rüyalar görmek büyük zamanların görüntüleridir. Oysa bunlar çöküyorlardı ve çökerken bile yüreklerindeki ve kafalarındaki büyüklükleri terk etmiyorlardı. Sonra, Anadolu’ya çekildik. Artık onları anlamak zorlaştı. İnsanlarımızda yürekler daraldı, ufuklar kapandı; araya anlamsız siyasî endişeler girdi. Erzurum’u, Sarıkamış’ı “Turan” zannedip Enver Paşa’yı, “askerlerimizi Turan yolunda kırdırmakla” suçladık. Oysa, dedelerimiz Irak’ta, Filistin’de, Kafkaslar’da, Çanakkale’de vatan topraklarını savunuyorlardı. İngiliz ordularının buralarda ne aradıklarını sormak yerine, onların yüce makamlarını tartışmaya açtık... Enver Paşa o mübarek neslin başbuğu idi. M. Kemal Atatürk diyor ki: “Enver bir güneş gibi doğmuş, bir gurûb ihtişamıyla batmıştır; arasını tarihe bırakalım.” İsmet İnönü diyor ki: “Enver Paşa ihtilalden önce ahlak, cesaret ve kahramanlık misali olarak tanınmıştır. Enver’e en çetin kıta hizmetleri tam ve itimatla emniyet edilmiştir. Enver Paşa şahsî meziyetleriyle iyi bir asker, iyi bir subay olarak, cemiyetin kusur olarak bildiği unsurlardan, insanın tasavvur edemeyeceği kadar nasibi olmayan bir tiptir.” Zeki Velidî Togan diyor ki: “Enver Paşa son Türk tarihinin en büyük şahsiyetlerinden biridir. Bu zât, Türk ve dünya siyasi hayatındaki konumunu şüphesiz ki tesadüfen yahut birisinin korumasında elde etmedi.” Ziya Nur diyor ki: “Enver’in Ravza-i Mutahhara’ya girişini canlandıran cümleler; tüyler ürpertici bir inanç ve edep yüksekliğinin muhteşem tablosudur.” Bu kitapta, Osmanlı son dönemlerimizin büyük kahramanının hayatını ve temiz kişiliğini yakından tanıyacaksınız.
457.50 ₺ -
Osmanlı Devleti Tarihi 2 Medeniyet Tarihi
Siyasi Tarihi takip eden bu kitapta Osmanlı Türk İmparatorluğu’nun medeniyet, kültür, san’at, teşrifat ve teşkilât tarihi anlatılır, bir Cihan Devleti’nin nasıl ve hangi kültürle işlediği açıklanır. Yazarın diğer eserlerinde olduğu gibi çağının haricî olaylarıyla paralel bir şekilde ilerler. Dahilî gelişmeler Avrupa ve Dünya Tarihindeki gelişmelerle mukayeseye imkân verecek bir tarzda verilir. Etraflı ve modern bir kritik bibliyografyayı içeren bu cildi okuyanlar bugünkü Türkiye Cumhuriyeti’ni oluşturan kurum, kuruluş, uygulama, örf ve alışkanlıkların Osmanlı dönemindeki köklerini keşfedeceklerdir. Osmanlı döneminde kullanılan kavramlara açıklık getiren ve zevkli üslubuyla okuyucuyu sürükleyen bir eserdir. Ceddimizin nasıl bir ortamda yaşadığını anlamak ve hissetmek için eşsiz bir kaynak…
217.50 ₺ -
Osmanlı Devleti Tarihi 1 Siyasi Tarih
Münferit olarak da değerlendirilebilecek Osmanlı tarihinin siyasi kısmını oluşturan ilk cildidir. Bu tarihi yapan kişiler, karakteristik ve tipik taraflarıyla canlı bir şekilde tasvir edilir, ne yapıp ne yapmadıkları, ne olup ne olmadıkları açıkça vurgulanır. Yazarın ele aldığı konu hakkındaki büyük malumatı dolayısıyla bir cilde sığabilecek özlü bir anlatıma sahiptir. Kitaptaki her cümle, bir bilgi yüklenerek kaleme alınır, her gelişme ve olay, geçmişe ve geleceğe, bugüne, hattâ yarına atıflar yaparak anlatılır. Tarih ilmi ile ilgisi bulunmayan klişeleşmiş ideolojik telkinlerden şiddetle kaçınılır. ”Türk tarihinin en az yüzde ellisini Osmanlı siyasî ve medenî tarihi oluşturur. Osmanlı, Türk’ün 2700 yıldan bu yana yaptıklarının zirvesini ve estetik mükemmelliğini sergiler. Türkiye tarihinin en uzun ve en geniş dönemidir” anlayışıyla ve uydurma ve çirkin kelimelere yer vermeyen zengin bir dille yazılmıştır.
450.00 ₺ -
Osmanlı Belgelerinde İhtidâ Kavramı ve Mühtedîler
Son yıllarda gündemden hiç düşmeyen dönmelik ve dönmeler konusunu tarihî gerçekler ve belgeler ışığında aydınlatan bir kitap. Osmanlı Devleti, farklı milliyet ve dinlerin çeşitli örf ve âdetlerine sahip mensuplarına yaklaşık altı yüz yıl boyunca bir arada yaşayabilecekleri bir ortam sağlamıştır. Bu ortamda hâkim unsur Müslümanlardan oluştuğu için, zaman zaman diğer din mensuplarından din değiştirerek Müslümanlığı tercih edenler olmuştur. Bu olay “İhtidâ” olarak adlandırılır ve dininden dönenlere de “Mühtedî” (Dönme) denir. Eserde ihtida kavramı tarihî ve toplumsal boyutlarıyla anlatılır. Son bölümde Osmanlı toplumunda önemli işler yapmış, Osmanlı beyleri, pâdişahları ve sultanları üzerinde etkili olmuş devlet adamları ile Osmanlı sarayında kadın efendi veya vâlide sultan olarak önemli rolleri görülen mühtedîlerden örnekler verilir. Bunlara, gerek icraatı gerekse eserleri ile Osmanlı tarihinde iz bırakmış bazı mühtedî ilim adamları da eklenir.
105.00 ₺ -
Eski İstanbul
Ünlü tarihçi Ahmet Refik, 16. yüzyıldan 19. yüzyıla İstanbul'un şehir hayatını anlatıyor. Fetihten sonra Türk ve Müslüman bir kimliğe bürünen şehrin daha sonraki dönüşümleri, tüm bu değişikliklerin sosyal hayata ve mimariye yansımaları, Evliya Çelebi, Naimâ gibi tarihçilerden referanslarla zenginleştiriliyor. Eski İstanbul'da, saray hayatından başlanarak sokakların güvenliğine, su sorununa, belediye hizmetlerine, gümrüklere, devletin kahve, tütün ve alkolle mücadelesine kadar birçok konuda doyurucu bilgiler veriliyor. Bir yandan da İstanbul'daki gayrimüslimlerin yaşantılarına değinilerek Ermeni, Rum, Yahudi, kültürlerinin şehre getirdiği renk ve Osmanlı idaresinin bu cemaatlere yaklaşımı irdeleniyor. ... Filhakika yasak müthişti. O sene IV. Murat, gizli bir yerde tütün içen on dört kişi yakaladı. Biri mukabele halifesi, biri de kapıcıbaşılardandı. On dördünü de öldürttü. Reha'da tütün içtiği için, ikisi yeniçeri, on dört kişi, Halep'te yirmi kişi, Haccegür'de altı kişi alenen telef edildi. "Bu dühan içenlerin kimi orduda eli ve ayağı kırılıp siyaset olunur ve kiminin otağ önünde kırılır ve kiminin boynu vurulur ve kimini dört pare iderlerdi."
9.49 ₺ -
Osmanlı Tarihini Yeniden Yazmak
Halil İnalcık, Kemal Karpat, Cemal Kafadar, İlber Ortaylı, Mehmet Genç, Bernard Lewis, Donald Quataert, Linda Darling, Jane Hathaway, Douglas Howard, Rhoads Murphey, Uğur Tanyeli, Jonathan Grant’ın yazılarıyla yeni bir Osmanlı Tarihi yazılıyor… "Osmanlı tarihi" denilince hafızamıza düşen tablo aşağı yukarı şudur: Söğüt'te başlayıp Bursa'da kıvam kazanan kuruluş döneminde Osmanlı, İstanbul'un fethiyle yükselişe geçmiş ve bu süreç, zirvesine ulaşığı Kanuni devrine kadar sürmüştür. Ancak bu 'Altın Çağ', Kanuni'nin 1566'daki ölümüyle sona ermiş ve duraklama dönemi başlamış, 2. Viyana yenilgisi ise gerilemeyi belirgin hale getirmiştir. Bunu 18. yüzyıldaki çöküş, 19. yüzyıldaki parçalanma ve nihayet 1922'deki yıkılış izlemiştir. Bu aşinası olduğumuz tabloda dikkat çeken nokta, Kanuni'nin ölümüne kadar geçen yaklaşık 250 yılı olumlu, ondan sonraki 350 yılı ise olumsuz olarak resmetmesidir. Böylece aslında bizim "Osmanlı tarihi" dediğimiz ve öğretme hevesini duyduğumuz tarih, neredeyse asıl tarihinin yarısı bile değildir, zira duraklama, gerileme, çöküş denilince öğretenin de, öğrenenin de hevesi büyük ölçüde kaçmaktadır. Dolayısıyla böyle yarım yamalak bir tarih okuyarak yetişen insanlardan oluşan bir toplumun çağdaş bir tarih bilincine ulaşmaları elbette beklenemez. Öte yandan Halil İnalcık'tan Linda Darling'e, İlber Ortaylı'dan Douglas Howard'a, Cemal Kafadar'dan Rhoads Murphey'ye, Mehmet Genç'ten Donald Quataert'e, Kemal Karpat'tan Jonathan Grant'e, Uğur Tanyeli'den Cornell Fleischer ve Jane Hathaway'e ve daha pek çok Osmanlı uzmanına göre kitaplarımızda okuttuğumuz "Osmanlı'nın gerilemesi", apaçık bir olgu değil, çözülmesi gereken bir problemdir. Üstelik bir tarihçinin tarihte ilerleme veya gerileme olmasına 'takması' ne kadar bilimsel bir tutumdur? Bir bilim adamı olarak tarihçinin 'ileri' dönemleri kendisine yakın bulurken, 'geri' dönemleri ihmal etmesi ne kadar anlamlıdır? Osmanlı tarihi araştırmalarından tanıdığınız Mustafa Armağan'ın yayına hazırladığı Osmanlı Tarihini Yeniden Yazmak adlı kitap, bu ve benzeri soruları çağımızın yetkin tarihçilerinin kalemlerinden sunuyor sizlere. Ve yaklaşmakta olan bir 'tarih devrimi'nden söz ediyor: Öyle görünüyor ki, bu 'yeni' tarihte artık Osmanlı'yı, ömrünün büyük bir bölümünde gerileme belasıyla boğuşan aciz bir devlet olarak değil, tam tersine, bazı ciddi sorunları bulunsa bile, kendini yenileyen, dönüştüren ve çağa ayak uydurma yolunda ciddi adımlar atan dinamik bir devlet ve toplum olarak değerlendireceğiz. Osmanlı Tarihini Yeniden Yazmak yeni Osmanlı tarihçiliğinin müjdelerini veren öncü çalışmalardan biri..
11.99 ₺ -
Rus ve İngilizlere Karşı Bir Osmanlı Zabiti
Yayına Hazırlayanlar: Ahmet Efiloğlu, Raif İvecan Birinci Dünya Savaşı’nın, hakkında en az bilgiye sahip olduğumuz cephelerinden biri olan Irak Cephesi’nde yazılan Mülâzım-ı sâni Serezli Mehmed Ragıb Efendi’nin günlüğü 93 yıl sonra gün yüzüne çıkıyor. Serezli Mehmed Ragıb Efendi, İstanbul Polis Teşkilâtı’nda çalışırken savaş patlak veriyor ve kendisi vatanî görevini yapmak üzere üsteğmen olarak Irak Cephesi'ne gidiyor. Önce İran sınırındaki Süleymaniye’de Ruslara karşı ve daha sonra Rusların geri çekilmesiyle İngilizlerle savaşan Serezli Mehmed Ragıb Efendi, günlüğünde Irak Cephesi’nde Birinci Dünya Savaşı’nın nasıl geçtiğine dair birçok bilinmeyen bilgiyi sunuyor. Serezli Mehmed Ragıb Efendi, sadece nasıl ve nerede savaşıldığını değil, ordunun içinde bulunduğu çaresizliği, askerlerin açlık ve sefaletle imtihanını, kendisine göre komutanların verdiği isabetsiz kararları ve stratejik bilgileri, özlem ve hasretlerini, yani savaşın en insanî yönlerini bütün samimiyetiyle günlüğüne anlatarak içini döküyor. İçinde birçok detaylı çizilmiş haritanın da bulunduğu ve nerdeyse bir asırdır İngiliz Savaş Müzesi Arşivi’nde muhafaza edilen, tarih severlere ve akademisyenlere yepyeni, çarpıcı birçok bilgiyi sunan bu günlüğü, iki akademisyen tarihçi Raif İvecan ve Ahmet Efiloğlu fark edip yayına hazırladılar.
148.00 ₺ -
Perde Perde Tarih
Genellikle tarihi romanlarıyla tanınan Turhan Tan, bu defa denemeleriyle karşımızda. Ünlü tarihçi İngiltere'den Mısır'a, krallardan cariyelere tarihte bir şekilde kendine yer edinmiş birçok ilginç macerayı bizimle paylaşıyor. Tabii ki başrolde yine Osmanlı padişahları ve Osmanlı ülkesindeki akıllara zarar olaylar olmak kaydıyla. Maymunları idam ettiren molla, gözünü kırpmadan oğluna kıyan anne, Paris elçiliğinde gazel okuyan Osmanlı diplomatı, kimsenin kuramadığı yayı bir çırpıda kuran Deli Hüseyin, Sultan İbrahim'in kaftanında taşıdığı cücesi... Bu kitapta anlatılanların birçoğu tarihi değiştiren olaylar değil belki. Ama geçmiş yüzyılları anlamak için bazen sadece savaşlara ve antlaşmalara bakmak yetmeyebiliyor. Bir padişahın kölesiyle yaptığı sıradan bir konuşma, bazen birçok tarihi belgeden daha fazla ufuk açıcı olabiliyor. Perde Perde Tarih, tarihteki absürdlüklerden de ders alınabileceğini gösteren bir kitap...
94.17 ₺ -
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri/ Kanuni Devri Kanunnameleri II. Kısım Eyalet Kan-5
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri adıyla sunduğumuz bu çalışma, Türk-İslam tarihinin en uzun dilimi olan altı asırlık Osmanlı Devleti tarihinin yeniden yazılmasını gerektirecek ehhemmiyeti haizdir. Zira hukuk, insan hayatının bütün yönlerini yansıtan gerçek bir ayinedir. Hukukun, insan cemiyetlerinin vazgeçilmez unsurunu teşkil ettiği ve hatta bir hukukçunun ifadesiyle "insan hayatının ta kendisi olduğu" inkar edilemez. Osmanlı Kanunnameleri, sadece Osmanlı hukuku için değil, Osmanlı Tarihi, Osmanlı Medeniyet, askeri, iktisadi, dini ve sosyal tarihi için de, birinci elden bir kaynakdır. Devlet adamı ve siyasetçi, Kanuni'yi, eserleri olan kanunnamelerle tanımadan, ciddi ve tatmin edici bir idare siyaseti ortaya atamaz; kısaca geçmişi olmayanın geleceği de olamaz. Türk milletinin geçmişini yansıtan kanunnamelerden, hiç bir müslüman Türk bigane kalamaz... Bu çalışma başlangıçtan Tanzimat dönemine kadarki bütün kanunnameleri, siyasetnameleri ve layihaları ihtiva eder. Bu arada, sadece Türk tarihini ve medeniyetini değil, İslam tarih ve medeniyetini de yakından ilgilendirir... Yoğun bir ilmi araştırmayı ve gayreti gerektiren, Milli Kültür ve Tarihimiz açısından olduğu kadar, dünya tarihi ve medeniyeti açısından da yeni ufuklar açacak bir çalışma
1500.00 ₺ -
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri/ Kanuni Devri Kanunnameleri 1. Kısım Merkezi-4
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri adıyla sunduğumuz bu çalışma, Türk-İslam tarihinin en uzun dilimi olan altı asırlık Osmanlı Devleti tarihinin yeniden yazılmasını gerektirecek ehhemmiyeti haizdir. Zira hukuk, insan hayatının bütün yönlerini yansıtan gerçek bir ayinedir. Hukukun, insan cemiyetlerinin vazgeçilmez unsurunu teşkil ettiği ve hatta bir hukukçunun ifadesiyle "insan hayatının ta kendisi olduğu" inkar edilemez. Osmanlı Kanunnameleri, sadece Osmanlı hukuku için değil, Osmanlı Tarihi, Osmanlı Medeniyet, askeri, iktisadi, dini ve sosyal tarihi için de, birinci elden bir kaynakdır. Devlet adamı ve siyasetçi, Kanuni'yi, eserleri olan kanunnamelerle tanımadan, ciddi ve tatmin edici bir idare siyaseti ortaya atamaz; kısaca geçmişi olmayanın geleceği de olamaz. Türk milletinin geçmişini yansıtan kanunnamelerden, hiç bir müslüman Türk bigane kalamaz... Bu çalışma başlangıçtan Tanzimat dönemine kadarki bütün kanunnameleri, siyasetnameleri ve layihaları ihtiva eder. Bu arada, sadece Türk tarihini ve medeniyetini değil, İslam tarih ve medeniyetini de yakından ilgilendirir... Yoğun bir ilmi araştırmayı ve gayreti gerektiren, Milli Kültür ve Tarihimiz açısından olduğu kadar, dünya tarihi ve medeniyeti açısından da yeni ufuklar açacak bir çalışma.
1500.00 ₺ -
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri/ Yavuz Sultan Selim Devri Kanunnameleri-3
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri adıyla sunduğumuz bu çalışma, Türk-İslam tarihinin en uzun dilimi olan altı asırlık Osmanlı Devleti tarihinin yeniden yazılmasını gerektirecek ehhemmiyeti haizdir. Zira hukuk, insan hayatının bütün yönlerini yansıtan gerçek bir ayinedir. Hukukun, insan cemiyetlerinin vazgeçilmez unsurunu teşkil ettiği ve hatta bir hukukçunun ifadesiyle "insan hayatının ta kendisi olduğu" inkar edilemez. Osmanlı Kanunnameleri, sadece Osmanlı hukuku için değil, Osmanlı Tarihi, Osmanlı Medeniyet, askeri, iktisadi, dini ve sosyal tarihi için de, birinci elden bir kaynakdır. Devlet adamı ve siyasetçi, Kanuni'yi, eserleri olan kanunnamelerle tanımadan, ciddi ve tatmin edici bir idare siyaseti ortaya atamaz; kısaca geçmişi olmayanın geleceği de olamaz. Türk milletinin geçmişini yansıtan kanunnamelerden, hiç bir müslüman Türk bigane kalamaz... Bu çalışma başlangıçtan Tanzimat dönemine kadarki bütün kanunnameleri, siyasetnameleri ve layihaları ihtiva eder. Bu arada, sadece Türk tarihini ve medeniyetini değil, İslam tarih ve medeniyetini de yakından ilgilendirir... Yoğun bir ilmi araştırmayı ve gayreti gerektiren, Milli Kültür ve Tarihimiz açısından olduğu kadar, dünya tarihi ve medeniyeti açısından da yeni ufuklar açacak bir çalışma.
1500.00 ₺ -
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri/ II. Beyazid Devri Kanunnameleri-2
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri adıyla sunduğumuz bu çalışma, Türk-İslam tarihinin en uzun dilimi olan altı asırlık Osmanlı Devleti tarihinin yeniden yazılmasını gerektirecek ehhemmiyeti haizdir. Zira hukuk, insan hayatının bütün yönlerini yansıtan gerçek bir ayinedir. Hukukun, insan cemiyetlerinin vazgeçilmez unsurunu teşkil ettiği ve hatta bir hukukçunun ifadesiyle "insan hayatının ta kendisi olduğu" inkar edilemez. Osmanlı Kanunnameleri, sadece Osmanlı hukuku için değil, Osmanlı Tarihi, Osmanlı Medeniyet, askeri, iktisadi, dini ve sosyal tarihi için de, birinci elden bir kaynakdır. Devlet adamı ve siyasetçi, Kanuni'yi, eserleri olan kanunnamelerle tanımadan, ciddi ve tatmin edici bir idare siyaseti ortaya atamaz; kısaca geçmişi olmayanın geleceği de olamaz. Türk milletinin geçmişini yansıtan kanunnamelerden, hiç bir müslüman Türk bigane kalamaz... Bu çalışma başlangıçtan Tanzimat dönemine kadarki bütün kanunnameleri, siyasetnameleri ve layihaları ihtiva eder. Bu arada, sadece Türk tarihini ve medeniyetini değil, İslam tarih ve medeniyetini de yakından ilgilendirir... Yoğun bir ilmi araştırmayı ve gayreti gerektiren, Milli Kültür ve Tarihimiz açısından olduğu kadar, dünya tarihi ve medeniyeti açısından da yeni ufuklar açacak bir çalışma.
1500.00 ₺ -
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri/ Osmanlı Hukukuna Giriş ve Fatih Devri-1
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri adıyla sunduğumuz bu çalışma, Türk-İslam tarihinin en uzun dilimi olan altı asırlık Osmanlı Devleti tarihinin yeniden yazılmasını gerektirecek ehhemmiyeti haizdir. Zira hukuk, insan hayatının bütün yönlerini yansıtan gerçek bir ayinedir. Hukukun, insan cemiyetlerinin vazgeçilmez unsurunu teşkil ettiği ve hatta bir hukukçunun ifadesiyle "insan hayatının ta kendisi olduğu" inkar edilemez. Osmanlı Kanunnameleri, sadece Osmanlı hukuku için değil, Osmanlı Tarihi, Osmanlı Medeniyet, askeri, iktisadi, dini ve sosyal tarihi için de, birinci elden bir kaynakdır. Devlet adamı ve siyasetçi, Kanuni'yi, eserleri olan kanunnamelerle tanımadan, ciddi ve tatmin edici bir idare siyaseti ortaya atamaz; kısaca geçmişi olmayanın geleceği de olamaz. Türk milletinin geçmişini yansıtan kanunnamelerden, hiç bir müslüman Türk bigane kalamaz... Bu çalışma başlangıçtan Tanzimat dönemine kadarki bütün kanunnameleri, siyasetnameleri ve layihaları ihtiva eder. Bu arada, sadece Türk tarihini ve medeniyetini değil, İslam tarih ve medeniyetini de yakından ilgilendirir... Yoğun bir ilmi araştırmayı ve gayreti gerektiren, Milli Kültür ve Tarihimiz açısından olduğu kadar, dünya tarihi ve medeniyeti açısından da yeni ufuklar açacak bir çalışma.
1500.00 ₺ -
Vakıf Müessesi/ İslam Hukukunda ve Osmanlı Tatbikatında
Danışmanı olduğum Ahmet Akgündüz, "İslâm Hukukunda ve Osmanlı Tatbikatında Vakıf Müesesesi" konulu bu tezi ile Türk Hukuk Tarihi çalışmalarına gerçekten katkı teşkil edecek bir eser yazmayı başarmıştır. Türk Hukuk Tarihi sahasında mevcut Türkçe eserlerin azlığı nazara alınacak olursa, orjinal eserlere ve arşiv kaynaklarına dayanarak yapılmış olan bu tezin değeri daha iyi anlaşılır. Türk Özel Hukuk Tarihinin önemli müesselerinden biri olan vakıf bu tezde gerçekten detaylı bir tarzda, çeşitli cepheleri ile incelenmiş ve okuyucuların ve Türk Hukuk Tarihi konusunda çalışacakların istifadesine bir kaynak olarak sunulmuştur. Prof. Dr.Halil Cin Selçuk Üniversitesi Rektörü
600.00 ₺ -
Üç Devirde Bir Mabed Ayasofya
Ayasofya´nın 1500 Yıllık Tarihi Serüvenini, Bilinmeyen Yönlerini Bu Kitapta Bulacaksınız.
3750.00 ₺ -
Tarih - Lenklere Cevaplar
Yıllardan beri Osmanlı Hukuk sistemi ile alakalı kitaplar telif etmekte, makaleler yazmakta ve konferanslar vermekteyim. Belli kesimlerin hoşuna gitmediğinin farkındayım. Osmanlı devleti nin bir Müslüman Devlet olduğunu biliyoruz ve aksine yorumlar karşısında yıllardır şaşırıp kalıyorduk. Meğerse Osmanlı devletine karşı olanlar ve hem de en baştakiler, kuvvetle muvaffak olamadıkları tarihin çarpıtılması meselesine çeşitli dalaverelerle ve kiralık kalemleri kullanarak emellerine ulaşmak istediklerini yıllar sonra öğrendik. Öğrendik ki, Prof. Ömer Lütfü Barkan da ve hatta bir yerde Prof. Fuat Köprülü de, bir türlü rejimlerini halka meşru göstermeyi başaramayan siyasetçilerin emirleri ve talimatları doğrultusunda kalemlerini kullanmışlardır. Ben bir İslam Hukuku uzmanıyım ve Türk Hukuk tarihçisiyim. Osmanlı hukuk sistemini inceleyen Osmanlı kanunnameleri başta olmak üzere çok sayıda eserim olduğu için bana Osmanlı tarihçisi nazarıyla bakıyorlar. Ancak genel tarihin hukuku tarihi bilinmeden yazılamayacağına inananlardanım. Ben de insanım. Kaleme aldığımız ve bu zamana kadar 250.000 adet satan Bilinmeyen Osmanlı adlı kitabımıznı birinci baskısında veya diğer eserlerimizde bazı tashih hataları ve hatta bilgi hataları olabilir. Benim dusturum: Eğer bir mes elenin münâzarasında kendi sözünün haklı çıktığına taraftar olup ve kendi haklı çıktığına sevinse ve hasmının (Beni tenkit edenler, bilinen manada Hasmımız değildir ve zaten burada hasımdan kasıt da farklı görüşü ileri süren taraf demektir) haksız ve yanlış olduğuna memnun olsa, insafsızdır. Hem zarar eder. Çünkü haklı çıktığı vakit, o münazarada bilmediği birşeyi öğrenmiyor. Belki gurur ihtimaliyle zarar edebilir. Eğer hak hasmının elinde çıksa, zararsız, bilmediği bir mes eleyi öğrenip menfaattar olur, nefsin gururundan kurtulur. Demek insaflı hakperest, hakkın hatırı için nefsin hatırını kırıyor. Hasmının elinde hakkı görse, yine rızâ ile kabul edip taraftar çıkar, memnun olur.
52.50 ₺ -
Tabular Yıkılıyor 2
Süleyman Hilmi Tunahan hakkında bu zamana kadar bilinmeyen belgeler ışığında doğru bilgiler, Alevilikle ilgili arşiv belgeleriyle yeni tesbitler ve birbirinden çarpıcı tarihî konular, kitabın konusunu taşkil etmektedir.
90.00 ₺ -
Tabular Yıkılıyor 1
İslâm'ın hükümlerinin değişip değişmediği konusunda doyurucu izahlar getiriyor; İstanbul Kanatlarımın Altında adlı iftirânameye doğru cevabı bu Kitapta görmek mümkün olduğu gibi, belgeler ışığında IV. Murad' ın hayatını ve ona yapılan iftirâlarını veriyor. Merhûm Turgut Özal' ın talebi üzerine hazırlanan Rumeli'deki Osmanlı Hâkimiyeti ve Osmanlı Devletin'de Devşirme meselesi adlı iki raporu; ve bunlara benzer dikkat çekici ve çok ehemmiyet arz eden meselelerin ayrıntılı izahlarını yapıyor.
90.00 ₺ -
Sorularla Ermeni Meselesi
Ermeni Meselesi, neredeyse bir buçuk asır önce kucağımızda bulduğumuz, bugüne kadar da taşımak zorunda olduğumuz bir meseledir. Muhataplarının dışında pişirilen ve geliştirilen bu mesele, bin yıldır birbirine el kaldırmamış iki milleti bıçak sırtı gibi ikiye ayırmış, sönmeyen bir kin ve düşmanlık ateşini yakmıştır. Bu eserin telif edilmesi, çok önemli sebeplere dayanmaktadır. En önemlisi ve birincisi. Ermeni meselesinin bir Müslüman Devlet olan Osmanlı devletindeki hukuk sistemi yani İslam Hukuku açısından değerlendirilmesidir. İkincisi, olayların ve problemlerin soru ve cevap şeklinde takdim edilmesidir. Üçüncüsü, sadece Batı kaynakları değil, sadece bizim arşiv kaynakları da değil, her ikisinin de nazara alınarak ve İslâmî ilimlere dair kaynaklar da ihmal edilmeyerek tahlili bir metot izlenmesidir. Teshillerimize göre, Ermeni meselesi, İslam âleminde ve Gayr-i Müslim dünyada yeterince bilinmemekte veya yanlış bilinmektedir; Avrupa ve Amerika´daki Türk nesilleri tarafından maalesef bilinmemektedir, Türkiye´de ise özellikle İslâmî yönü itibariyle ele alınmamıştır ve nihayet bilim adamlarının birçoğu dahi hukuki ve islami tahlilleri açısından bilmemektedirler. Bu eserin telifi bütün bu bilinmezliklere ışık tutmak amacını taşımaktadır. Bu eser, Ermeniler ve Ermeni Meselesi hakkında soru-cevap tarzında hazırlanmıştır. Ermenilerin tarihleri, kökenleri, Bizans, İlk dönem Müslümanlar ve Selçuklularla ilişkiler ve daha sonra da geniş bir şekilde Osmanlı döneminde Ermenilerin siyasi, kültürel, ekonomik hayatları anlatılmaktadır. Eserde tehcir meselesi üzerinde genişçe durulmuş, tehcirin İslam Hukukunda yeri ve Hz. Peygamberin Yahudileri tehcirine yer verilmiştir. Eser 17 bölümde 181 sorunun cevabını vermektedir
450.00 ₺