-
Nasıl Olmalıyım?
Evet, başlangıçta İslam Dîni bir ferdden, yani Muhammed sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'den başladı. Tek tek insanlar davetine icabet etti. Davetine icabet edenler, birçok güzel ahlaka büründüler ve sair insanlar tarafından parmakla gösterildiler. Yani “ĞARÎB”diler, numuneydiler. Bugün Müslüman olarak ben nasıl olmalıyım? Ğarîb ve karîb olmalıyım. Örnek, numune bir Müslüman ve böylece Allah Teâlâ'ya yakın olmalıyım. “Nasıl Olmalıyım?” adlı bu eser, “ğarîb = örnek Müslüman”ın vasıflarını anlatıyor. Hırsın ğalebe çalması demek olan Kapitalizmin ve hasedin ğalebe çalması demek olan Sosyalizmin, itikad, tabiat ve ahlakımızı uğrattığı bozgunluğun farkına varmamız ve ondan sıyrılmamız için, örnek Müslümanın vasıflarını netleştiriyor. “Ğarîb” olmaya çalışmamızın yanısıra çocuklarımızı da yetiştirmemiz gerektiği belirtilerek, onlara neyi nasıl anlatmamız gerektiği açıklanıyor. Birbirimize öğretmekte, birbirimizden öğrenmekte, öğüt alıp öğüt vermekte sorumlu olduğumuz tenbihleniyor. Allah Teâlâ'ya kendimizi sevdirmemiz, Rasûlü sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'e kendimizi sevdirmemiz, Müslümanlara kendimizi sevdirmemiz için üzerimize düşen vazifeler sıralanıyor. Her şeyden önce nefsimize hayrı toplamamız için neler yapmamız gerektiği, Rabb'imizin, ne gibi şeylerden bizden razı olup, ne gibi şeylerden bize kızacağı, Bir kimseye boyun eğmenin hangi şartlarda dînin emri; hangi şartlarda şirk olacağı, Hâsılı “ğarîb” olmak, Peygamberimiz sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'e karîb = yakın akraba gibi olmak için, Rabb'imize, Mü'minlere, hatta bütün insanlara karşı sorumluluk anlayışıyla yapmamız gerekenler derli toplu sunuluyor. كُلُّكُمْ رَاعٍ وَكُلُّكُمْ مَسْؤُولٌ عَن رَعِيَّتِهِ “Hepiniz çobansınız. Hepiniz reâyâ = sürünüzden = idareniz altında olan can ve maldan sorumlusunuz.” Sorumluluklarımızı fark etmeli ve gereğini yapmalıyız.
30.00 ₺ -
Müslime Genç Şuuru
İslam cihanşümul, hayatın her kademesini kuşatan büyük bir dindir. Özellikle geleceğin mimarları Müslime genç kızlarımıza, İslamı anlamak ve hakkıyla yaşamak noktasında ciddî bir vazife yüklenmiştir. İslamın genç kızlarımızdan beklediği hususları haber vermek, İslamla nâzendeleri tanıştırma ve kaynaştırma maksadıyla telif edilen bu eser, memleketimizde zor şartlar altında dîninin emrlerince hayat yaşamaya çalışan Müslime gençlere bir aydınlık, dayanak ve kurtuluş kitabıdır. Özellikle basın ve televizyonun zehirlediği dinamik kültürümüzün bozulduğu bu anlarımızda, anlayışı ile bin yıl sonrayı hedeflemiş bir olgunlukta olmasına rağmen ezilen, hor görülen, itilen kakılan yavrucaklarımızın bunalımlarını, kimlik buhranlarını, ruh ıztırablarını gidermek için Müellif, eserinde İslamın engin ilim ve rahmet okyanusundan beslenen pınarından, coştuğunca feyzler ve hikmetler sunmuştur. İnanç dünyası rengarenk, düşünebilen, düşündüğünü yaşamak isteyen, gönül iklimi ferah, lakin hislerini hayatiyete geçirebilme imkanından yoksun olduğu için zihni karışık Müslime genç kızlarımıza, binlerce cildlik eserlerden süzme, pırlanta mesâbesindeki tavsiyelerle kuvvetli bir sığınak olan eser, samimiyetle okunduğunda ve benimsendiğinde bilumum iç çelişkilerden okuyanını kurtaracak reçetelerle mücehhezdir. İşte bu eser, yolunu şaşırmış, gücünü kaybetmiş, umudları tükenmiş bütün ebeveynlere, ailelere, aile reislerine, kadınlara ve her Müslime gencimize ilmin muhteşem aydınlığında bir yol gösterici, irşad kitabıdır. Kızlarımızdan dînin ne istediğini, onların vazifelerini, uğraş alanlarını, meselelerinin çözüm noktalarını net ve berrak bir üslubla ifade eden Müellif, dertlerini derdi bilmiş ve acılarına ortak olmuştur. Eserin önsözünü okuduğunuzda ne derin bir acının sizi de beklediğini görecek ve bu elemin yakıcılığını yüreğinizde hissedeceksiniz. Her derdin devası iman ve ilimledir. İslam yücedir. Çözmediği mesele yoktur. Özellikle mazlum durumdaki müntesiblerinin ıztırablarını gidermek için üstün edebler ve reçeteler sunmuştur. Yeter ki sâlim bir görüş, teslim bir akıl ve mehabbet dolu bir kalb olsun. Bu unsurlara, bin küsur yıllık maziden derlenen, hayat kurtaran devalar da eklenince, çözümsüzlük muhal ve şeytanın aldatmasıdır. İslama kafası da kalbi gibi teslim olmuş her Müslime genç kızımız, Üstaz'ın bu eserindeki ilim ve fikir pınarına, kana kana şifa içmek için yaklaşmalı ve sabırla ilmi yudumlayıp, kavrayışla lezzetine erip, samimiyetle enerjisini kullanmalıdır.
75.00 ₺ -
Mufassal Medeni Ahlak Şamua
Eser, nefsin sorumluluğundan, irade ve akıl mefhumlarından haberdar ettikten sonra insanın şekillenmesini morfolog bir tıb doktoru edasıyla her yönüyle izah eder ve bedenî vazifeleri kemâliyle açıklar. Eser, satır satır İslamın yüce hayat nizamının titizlikle açıklanmasından ibarettir. Dolayısıyla eserde her türlü ferdî ve ictimâî meseleyi detaylarıyla, soru payı bırakılmaksızın bulabileceğiz. Tabiîdir ki, bunun böyle olabilmesi, eserin samimî ve berrak bir zihinle, ilme teslim olmuş bir kalble okunması şartıyladır. Cahilin cehaletinden daha korkunç olan şey, ilme ve âlime inkarıdır. Yirmi yıllık bir çalışma ve binlerce eserin mütâlaası bu eser zannediyoruz ki elinizden düşmeyecektir. Ahlakı ahlaksızlardan değil, Allah'ın has dostlarından; benliği bencillerden değil, benliğini Hakk yolunda yok etmişlerden; ruhu ruhsuzlardan değil, «Kâlû Belâ» gerçeğinden; kadını canavarlardan değil, can severlerden; devleti dev illetlilerden değil, İslam izzetinden; vazifeleri vazgeçmişlerden değil, Kur'an ve hadisten; iktisadı, iki paraya satandan değil, İki Cihan Serveri'nden; hakları haltperestlerden değil, Hakperestlerden öğrenmek istiyorsanız, lütfen kana kana, sindire sindire okuyun bu pırlanta eseri. Ne güzeldir bilmeyenin öğrenmek istemesi! Ve ne güzeldir güzeller güzeli İslam güneşi!.. Eser, «ben» kelimesinden girişle sinir sisteminin içinde iç duyguları tesbit eder, vazifelerini tayin eder, ferdin şahsiyetinin oluşması macerasını anlatır; ardından kişiliği oturmuş Müslüman genci cemiyete kazandırır. Ona aile kurmasını, sokak, mahalle, şehir ve devlet nizamında İslamî düsturlarla yaşayabilmesi yollarını beyan eder. Eser, adından da anlaşıldığı üzere özellikle temeli iman, kanadı vicdan, düsturu Kur'an olmak üzere ahlâkî konulara önem verir; felsefeyi din sananlara gereken cevabları tatlı bir dil, ikna edici bir üslubla bildirir. Ruh ve nefs ile ilgili her mesele Biiznillah eksik bırakılmaksızın eserde yer bulduktan sonra, ictimâî hayatın her unsuru tafsilatıyla yerli yerinde aktarılır ve insanın insanla en uyumlu yaşayabilmesi yolları, derin hakîkatler ve hikmetler dahilinde kalblere şifa bir reçete olarak sunulur. Bu eser hadîs-i şerîfler için kaynak gösterilerek ve içeriğini etkilemeyen bazı düzenlemeler yapılarak yeniden basılmıştır.
750.00 ₺ -
-
Kalbin Diriltilişi
Her bir insanda, iç ve dışa bakan, sol memenin iki parmak aşağısında kozalağı şeklinde bir kalb vardır. Ebedî saadete kavuşmak için “DİRİLMESİ” şart olan kalb, bu maddî kalbe bağlı ve insanın hakîkatine nisbet edilen “latîfe”dir. Bu latîfe, İlâhî nurların akislenmesine, kabullenilmesine elverişlidir. Ve bu latîfeyle insan saîd veya şakî, Mü'min veyahud kafir olur. İnsan ruhuna nazaran bu latîfe, bir babanın öz oğlu gibidir. İnanması yani İslam Dîni'ni kabullenmesiyle insan Mü'min, reddetmesiyle kafir, tereddüd etmek halinde ise münafık olur. Bütün belalar, manevî ölüm yahud hayat = diriliş, doğrusu hakîkî hayat, en önce kalbde meydana gelir. Dünya hayatına göre maddî kalbin ölmesiyle bedenin sair azaları öldüğü gibi, manevî hayata göre de kalb latîfesinin ölümüyle ruh, ebedî esarette kalır ve اَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا ادْخُلُوا فِى السِّلْمِ كَافَّةً “Ey iman edenler, bütünleşmiş olduğunuz halde islama girin." emrine uyarak dînin davetçisine icâbet etmediğinden dolayı da türlü ebedî azaba dûçar olur. “Kalbin Diriltilişi” adlı bu eserde, kalbî hayat açıklanmakta ve ancak diriltilmiş kalb sahiblerinin gerçek âlim olabileceği izah edilmektedir. Güzel işlerin başlama noktasının kalb olduğu, bu itibarla niyetin önemi ve hicretin kalbden başladığı açıklanmaktadır. Avama nisbetle tevbe, havassa nisbetle inâbe ve evbe'nin beyanından sonra mürid ve talebenin mürebbîsine karşı görev ve sorumlulukları, mürebbînin vazifeleri sıralanmakta, Kalbin Diriltilişi'ni gerçekleştirmek için gerekli olan bey'at ve intisab, bey'atin akabinde yerine getirilecek âdablar anlatılmakta ve diriltilişin usullerini tatbik demek olan tarîkat ve tasavvufun tarifi, faidesi, konusu, ğayesi, şartları, rükünleri izah edilmektedir. Tarîkatin âdablarının ardından müşteşriklerin ve felsefecilerin tasavvuf hakkındaki yorumlarının isabetsizliği konu edilmektedir. Tasavvufun İslam dînine eklenti olmadığı, bilakis Allah Teâlânın, Rasûlü Muhammed sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'le bize ulaştırdıklarını anlamaya kalbin elverişli hale getirilmesi ve böylece Allah Teâlâ'nın emr ve yasaklarına içtenlikle şiddetli arzuyla riâyet edilmesi demek olduğu bu eserin öz mesajı olsa gerektir. Din, Cibril vasıtasıyla Efendimiz Muhammed sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'e gönderilen, insanın bütün hayatını kuşatan bir nizamdır. Bu nizamın ismi, kalbin kabullenmesine, doğruluğuna hüküm etmesine nazaran iman, bilfiil yaşanmasına nazaran İslam, güzel ahlaka bürünülmesine, murâkabe, muhasebe ve ihlasa nazaran da ihsandır. Diğer ifadeyle tarîkat, şeriat ve hakîkattir. Diğer ifadeyle abdiyet, ubûdiyet ve ubûdedir. Her Müslüman her türlü nifak, ma'siyet ve fısktan kalbini arındırıp taat, ibadet, zikir gibi sebeb ve illetlerin tahsiliyle kalbini diriltmeye mecbur ve memurdur. Böylece İlâhî tecellîlere açılan kalb diri, ondan mahrum kalb de ölüdür.
37.50 ₺ -
İttiba Ehli Sünnetedir
"Hevası= istek ve arzusu getirmiş olduğum dini hükümlere tıpatıb uyuncaya kadar sizden biriniz iman etmiş olamaz." Ashabı tanımaksızın Peygamber'in getirmiş olduğu dini hükümlere uymak imkansızdır.Bu takdirde dini hükümleri anlayışımızla değil, şerefli üç asırda yaşayan ashab, tabiin ve tebe'-i tabiinin anlayışıyla anlayıp imamlarımıza uyarak Ehli Sünnet'e ittiba' etmeliyiz.Çünkü kurtuluş onların cemaatine dahil olmaktır.
450.00 ₺ -
İnsan ve Vazifesi
İnsan... Yaratılanlar içinde en şerefli ve en süflî olmaya kabiliyetli tek varlık... İslam ise insan için balığın suya muhtaclığı kadar gerekli bir varoluş gerçeği... Her şeyden önce insanın insan olması gerekir. İnsanın insan olması için de "İslam" olması gerekir. Ruh ve bedenden oluşan insanı, oluş ğayesini, bu ğayeye ulaşmasındaki engelleri izah eden eser, maksada ulaşmanın usullerini, başarılı olabilmenin yollarını bidâyetten nihayete kadar tafsilâtıyla aktarır. İdrâki İslamla tanıştıran, okurunu tılsımlı bir güven hissiyle donatan eser, hidayet ve olgunluk için büyük bir vesiledir. İnsana yaratılışının sınırlarını açan bu eserde, ona hayatı boyunca gerekli bütün maddî ve manevî levâzımlar da usûlüyle bildirilmiş olup, istifade ve istifâze ise ancak samimiyet ve teslimiyet miktarıncadır. Eser, aslında uzaklaşan insanın tekrar aslî hüviyet ve vatanına nasıl kavuşacağını, mukaddime, iki hicab, üç temhid, ve on dört merhalede, ufuk ilim, geniş görüş, ferâset ve aydınlık bir kalb ile izah eder. İnsanın şahsiyet serüveni Hazreti Adem aleyhisselam'dan bu yana devam etmiştir. İnsan tâbi' tutulduğu bir ömürlük imtihanlar neticesinde elde ettiği birikimleri, sonraki nesillere miras bırakarak, yılmayan düşmanına karşı, peygamberlerin öncülüğünde, savunma ve dayanma mekanizmaları geliştirmiştir. Bu hususta en kâmil olanlar, en büyük saldırılara muhatab olmuşlar ve iyilikle mukâbele ederek saldırıları bertaraf etmekte usulleri, şaşmaz ölçülerle beyan etmişlerdir. İşte eser, bu faydaları tafsiyâtıyla ifade eder, bilgide cimrilik etmez, irfan denizinden kana kana içmemize izin verir. Ferde Allah Teâlâ'nın rızasına ermenin ve iblisle mücadele etmenin metodlarından haber verir ve bu savaşta ğalibiyet için gerekli donanımların temini için adresler gösterir. Samimiyet ve teslimiyet ile okuyanına, okuduğunu uygulaması şartıyla muhkem bir sur olur.
300.00 ₺ -
-
Ehli Sünnetin Nazarı İtikadın Ölçüsüdür
Eser, İbrahim Hakkı Erzurûmî kuddise sırruhu'nun, Osmanlı Devleti'nde büyük bir önemle okullarda temel ders olarak okutulan yüz on beyitlik itikad manzumesinin iki bin beş yüz i'tikâdî mesele şerhedildiği, alanındaki en kapsamlı ve ciddi çalışmalardandır. Eser, Ehli Sünnet ve Cemaat itikadına dair bilgileri, öncesinde özetle aktarır; ve sonrasında derinlik ve genişliğine, nihayetine kadar, aykırı ve yanlış görüşleri ayıklayarak, hiçbir meseleyi ihmal etmeksizin bir nakkaş inceliği ile işler ve en doğru tespiti gücü nispetinde okuyuculara sunar. Eser, nazarî ilimlerin ışığında atomun yapısı, uzayda hayat, amip, hücre, evrim teorisi, mi'râc mucizesinin farklı boyutları gibi konuları da İslam dairesinde ilmî bir cihetten delil olarak izah eder. Ayrıca eserde, ruh çağırma, kader mevzuu, tasavvufun Hristiyanlıktan geçtiği iddiası ile ilgili görüşlerin reddi, mevlid okumanın dindeki yeri, uçan daireler, şefaat ve meded isteme meselesi, Mehdî aleyhisselâm'ın vasıfları, alâmetleri, kıyamet alâmetleri, Fırat Nehri meselesi, ğaybdan haber verme gibi yüzlerce mesele akıl ve ruhları tatmin edecek bir ilmî ve fikrî netlikte izah edilmiştir. Ehli Sünnet İtikadının öğrenilmesi ve doğru itikadın hakîkatine ulaşmak için itikadın tashih edilmesi maksadıyla, bu eseri her inanç sahibi mutlaka okumalı, okumakla kalmayıp içine sindirmeli, kendisinin ve ailesinin hayatını bu ölçülere göre düzenlemelidir. Hakperest olmayanın putperest olması kaçınılmazdır. Müellif diyor ki: "Ey genç! Rûhî bunalımdan doğan yahut şehvet ateşinden meydana gelen bütün vesvese ve itikadsızlığına bu kâfi bir ölçüdür. Eğer sen, tembellikten kurtulup her mevzuu on kere okursan, iç ve dış bütün sapık fikirlerden kurtulursun. Herhalde bize de Fâtiha ve dua yollarsın. Bilhusus imkan nispetinde, samimî bir kalb ile okumaya devam ettiğin takdirde, iç sapık fikirlerden kurtulursun. Aklına gelen bir çok hususları Biiznillah halletmişizdir. Hâzâ min fadli Rabbî. Eğer sen ehli rabıta olup, eseri samimiyetle okusan, itikad hususunda büyük bir payeye sahib olacağından şübhem yoktur. Zira bu kitabın içindeki yazılar tılsımdır."
525.00 ₺ -
Edeple Varış Lütufla Dönüş
Eser kurtuluş yollarını beyan eder; bir hikmet pınarıdır. Ruhların tedavisinde vârid olan reçeteleri ihtivâ eder; bir şifâ kitabıdır. Akla, kalbe, ruha ayrı ayrı lezzetler verir, teşhis ve tedavide emsâlsiz latîfeler ve nazik nükteler taşır; bir irşâd kitabıdır. Ğafleti bertaraf ile edeb burağına binip lütuf tecellîsine ulaşmak için rehber bir eserdir. Nefsten haber verir, ruha ölçüdür, latîfeleri bildirir, şeyh__mürid ilişkisinin hakîkâtinden bahseder; bereket kitabıdır. Zikrin faziletini Biiznillâhi Teâlâ beyan eder; zikir kitabıdır. Aklın sınırına kadar zeka ile ve kalbin derinliğine de takvâ ile maksadları bildiren sır kitabıdır. Bedenin, ruhun, nefsin terbiyelerini izah eden, dimağı menfî tesirlerden arındıran, nefsi tezkiye eden, ruha sefa, devâ kitabıdır. Baş tacı Şâzelî, Nakşibendî ve Kâdirî tarîkatleri imamlarından alınan el kitabıdır. Bu eser Bârî Teâlâ'ya varıp dilekte bulunmayı ve sermaye alıp memnuniyetle dönmeyi arzulayan zevâta kılavuzluk yapar. Eser, tashîh-i itikaddan hemen sonra murâkabe şubeleri, ihsan makamı, mürşide intisab ve kemâlatı elde etme yolları, hâkikî tevbenin beyanı ve tevbe makamının temhidleri, istikamet makamı ve istikamet makamında başarılı olma yolları, tehzîb makamı, takrîb makamı, sülûkun edebi, kalbî şubeler, hâkîkatlere kavuşma yolları, sohbetin şartları, talim ve mehebbet, rabıta ve keyfiyeti, hatme, teveccüh, vukûf-i kalbî ve zikretme, kemâlata kavuşma usûlü, latîfelerin aslı, murâkebe yolu, ğavs murâkebesi gibi konusuna giren her hususu Biiznillah bidâyetten nihayete kadar izah etmiş, meselelerini bildirmiş ve okuyanını samimiyet ve teslimiyeti mikdarınca irşâd etmeyi vazife addetmiştir. Her harfi altınla yazılmaya lâyık, sırlar ve hikmetlerle dolu, mürşidsiz dahi yol gösterebilecek bu eser, bin dört yüz yıllık İslam izzet ve şerefinin asrımıza mirasıdır. Bu iş gönül işidir diyenler; bu eseri okumadıysanız dikkat!.. Edeble Varış Lütufla Dönüş - Dilara Yayınları - İsmail Çetin
300.00 ₺ -
Dua
Ashabın büyükleri, tâbiîn ve tebe'-i tâbiîn, zikir, tesbih ve dualara büyük önem vermişlerdir. Son zamanlarda bu vazife terk edilmektedir yahud da unutulmaktadır. Mesela ayet ve hadiste varîd olan, özellikle ashâb-ı kirâm tarafından ehemmiyetle zabtedilip bildirilen dualar terk edilmekte, ha bire karınca duası, kadah duası, elli ikinci gece duası, bilmem ne duası... ne duası... diye bid'at olarak vasiyetnâme gibi esassız, semeresiz, sun'î dualarla meğul olunmaktadır. Bu ise vakti boşa harcamaktan başka hiçbirşey değildir. Bu nadide eserde ayet-i kerîme ve hadîs-i şeriflerde yer almayan hiçbir dua nakledilmemiştir; tamamen nasslarda varîd olan dualar bildirilmiştir. Eserde yazılı salavât-ı şerîfelerin ise büyük çoğunluğu, tasviye-i Nebeviyye veya ashab ve tabiîn tarafından tesbit edilmiş yahud bildirilmiş olanlardır. Eserde vakitlere, olaylara tâbi' olup olmayan dualar veciz bir dille tercüme edilmiş olup, ayrıca Arabca metinlerin öğrenilmesinde yardımcı olsun diye dualar latin alfabesi ile de yazılmıştır. Eserde duaların tercümelerine hassaten önem verilmiştir. Bu nokta, Rasûl-u Muhterem sallallâhu aleyhi ve sellem'in Allah Teâlâ'ya hangi duygularla ve nasıl cümlelerle yakardığının anlaşılması için son derece faydalıdır. Eserde namazın içinde, haricinde okunacak dualar, Hâlidiyye, Müceddidiyye ve Kâdirîlerin bütün kollarıyla ilk ve orta dersleri, vird çekme usulleri hikmetleriyle birlikte ifade edilmiştir. Eserde Müslümanın hayatı boyunca karşılaşacağı her darlığa aid çıkış yollarının, kuvvetli sığınak dualarının, tecrübe edilmiş sahih nakillerle aktarıldığını görecek ve eserde yazılmış olan duaları okurken, dualarınıza müellifi hürmet ve mehabbetle ortak edeceksiniz.
262.50 ₺ -
Cemaat
Cemaat, sadece beş vakit namazı camide kılmak için toplanmaktan mı ibarettir? Gerçek cemaat, Ehli Sünnet velCemaat itikadı üzere hak olan dört mezhebin tarifiyle İslamî tatbikat mıdır? Bu asrın Müslümanlarının cevabını aradığı ve çözmeleri gereken en önemli konularından biri de bu olsa gerektir. Eser bu sorunun cevabını tafsilatıyla işlemektedir. Müslümanlık sadece avam tabakasının dîni değildir. Sadece havas tabakasının da dîni değildir. Hepsinin dînidir. En âdi bir cahilin, dîne bağlanması, alnını Allah için yere koyması, zinadan sakınması gerekli olduğu gibi, en âlî bir âlimin veya zenginin de başını Allah için yere koyması, zinadan, faizden ve bütün günahlardan arınması farzdır. İşte cemaatin manası, her tabakadan insanları biraraya getirmek, kalblerini birleştirmek ve İslam ruhuyla ihyâ etmektir. Günde beş vakit namaz kılmakta cemaatleşmek bunun içindir. Gençlerimizin şuurlanması gerekir. Şuurlanmak da câmideki cemaatten başlar. İmamın şuuru cemaate, cemaatin şuuru imama intikal eder. Cemaat ferdleri imamlarının ilmi nispetinde, imam da cemaatin ğayreti nispetinde şuurlanır. Herşeyden önce bilelim ki İslam, Allah Teâlâ'nın emr ve yasaklarına boyun eğmekle, boyum eğmek de cemaatleşmekle mümkün olur. Eserde cemaatin her yönü, hem ibadet hem itikad kanadından izah edilmiştir; bahse mevzû' her hükmün temel mesnedi, sahih, hasen hadisler ve şârihlerin şerhleridir. Meseleler ele alınırken, mümkün mertebede dört mezhebin ittifâkî yolları alınmakla beraber, ihtilaf olduğu takdirde Hanefî mezhebinin fıkıh kitablarından nakledilmiştir. Eserde hiçbir şahıs veya grubun lehinde veya aleyhinde kalem oynatılmamış olup, bilakis vahdete ve kardeşliğe teşfik edilmiştir. Eserde ayrıca cum'a namazı ile ilgili bütün bilgiler en sağlam ölçüler dahilinde aktarılmıştır. Özellikle dâr-ul-harb meselesi ve Türkiye'de cum'a namazının sahiliği konusunun işleniş şekli takdire şâyandır. Eser, Müslümanların birliğini bozan fitnelerin hadîs-i şerîfler ışığında tafsilatı şerhedilmesinin ardından şu cümlelerle hitam bulur: Rabb'imiz bir; kıblemiz bir; Peygamberimiz bir; dînimiz bir; maksadımız bir, yani: İ'lâu Kelimetillâhi hiyel'ulyâ... Öyleyse tefrika ne için?!.. Nifaksız cemaat olalım... Müslüman, hangi mezhebde, hangi meşrebde, hangi ırkta olursa olsun; İslam Dîni'ni hâkim kılmak için, olduğu gibi safa gelmeli... ve bir tek can olmalıdır... Milli bütünlük...
135.00 ₺ -
Cana Can
Eser İslam Dîni'nin temelinin oluşturan birinci unsur Ulûhiyet ve Rubûbiyet Tevhîdine iman ve ikinci unsur Rasûlullah sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'in nübüvvet ve risâletine iman konusunda net, elzem, kısa bir girişle başlayıp, ardından Rasûlullah sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'in sevgisinin ve şefaatinin nasıl kazanılacağını, salavât-ı şerîflerin önemini ve Rasûl-u Ekrem sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'in kendisine salavat getirenden nasıl haberdar olduğunu izah etmektedir. Bu izahlardaki incelik ve ilim, müellifine zülcenâheyn olduğunu gizleme imkanı tanımamaktadır. Eserde daha sonra zâhirî ve bâtınî ilimlerde kutbiyet ve ferdiyet makamlarına ulaşan, ayet ve hadislerde işaret ve manalarını kemâliyle anlayan Ğavs-ı Semedânî ve Kutb-u Rabbânî Şeyh Abdulkâdir Geylânî aleyhi rahmet-ur-Rahmânî'nin "el-Kelimât-ul-Kudsiyye" adlı risâlesi, "el-Kenz-ul-A'zam vetTılsım-ul-Mübhem"iyle birlikte haftalık virdlere taksim edilmiş olarak yazılmıştır. Ayrıca eserde Şeyh Yûsuf Nebehânî kuddise sirruhu'nun "El-Müzdevice" adlı "Manzum Esmâu-l-Hüsnâ"sı ile, günahlarımızı gönlümüzün önüne getirerek yanık bir kalbe okuduğumuzda bize Allah Celle Celâluhu'nun "El-Ğafûr" ismini hatırlatacak, Muhyiddîn Arabî'nin İstiğfar Kasîdesi" yer almaktadır. Müellif diyor ki: "Amaçladığımız hedeflere ulaşabilmemiz için hangi kelimenin hangi rahmet kapısını açacağını, hangi şer kapısını kapatacağını, ne gibi habis ruhları kovacağını yahud öldüreceğini bilmemiz gerekir. Oysa kendisine vahiy gelmeyen hiçbir beşer bunu bilemez. Peygamberimiz sallallâhu aleyhi ve sellem bunu muşâhade etmiştir, bildirmiştir. Bildirdiği ayetin, duanın, hamdin, zikrin ve tesbîhin aynısının telaffuz edilmesi gerekir ki müessir olsun." Bu eser, Rasûlullah sallallâhu Teâlâ aleyhi ve sellem'in canımıza can olabilmesi için bize çağrıda bulunuyor ve yapılacak dua ve yalvarışlarıgül demeti misali kalbimize armağan ediyor. Güzel işlerimiz ve salavât-ı şerîfelerimiz bol, kalblerimiz Nûr-i Muhammediyye ile aydın olsun. Tevfîk Allah Teâlâ'dan.
112.50 ₺ -
Azizlerle
Öteden beri sâdatlar, sevdiklerine bazı tavsiyelerde bulunmuşlardır. Onlara mutâbaat olsun diye Müellif, okuyucusuna seksen kadar çok derin manalı, mühim nükteli hikmetler manzumesi hadîs-i şerîfleri eserinde aktarmıştır. Eser üç bölümden ibarettir: Birinci bölüm hüsn-ü niyet ve tahkîkî iman hakkındadır. İkinci bölüm iman şubeleri hakkında, Üçüncü bölüm ise ihvana elzem tavsiyeler hakkındadır. Risâlede meselelere delil olarak alınan hadislerden ezberlenmesi kolay olanlar tercih edilmiştir. Zira Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem'in müspet şahadetince hadîs-i şerîflerin Arabî telafuzla ezberlenmesi önemle tavsiye edilmiş ve O'nun şefaat ve şehadetine peşin ücret sayılmıştır. Eserde yer alan hadîs-i şerîflerin aktarılış şekli, özellikle sohbet meclislerinde istifade edilebilecek sûrettedir. Bu yönüyle bu risâle saadet hazinelerinin elde edilmesi için tam bir cep kitabıdır. Sadece okumakla kalmayıp ezberlemek isteyeceğiniz bir eser.
37.50 ₺ -
Ahlaki Reçeteler İstiaze Tesbih Tehlil Zikir
Bu risâle dört bölümden ibaret olup, birincisinde şeytan, cin ve habis ruhlardan Allah Teâlâ'ya sığınmak, ayrıca büyücülere, sihirbazlara, psikolojik olarak muhatablarını tahakküm altında tutmak isteyen cambazlara mukâvemek etmek keyfiyeti; ikinci bölümde, Kelime-i Tevhîd ve Esmâ'-i Hüsna'yı zikretmenin keyfiyeti; üçüncü bölüm olarak, bu arada tesbihler; dördüncü bölümde, hadis ve eserlerde vârid olan faziletli dualar şerh ve beyan edilmiştir. Eserde özellikle on iki tarîkatten herhangi birine müntesib olan her zevata ait umûmî ve husûsî zikirler, dualar, Esmâlar yerli yerinde aktarılmış, hatta Risâle-i Nûr dairesinde çalışan kardeşlerin de müstağnî olamayacağı bir sûrette evradlara, dualar yer verilmiştir. Bu hususta herhangi bir yere intisabı olmayanlar da ihmal edilmemiş, bütün okuyucularının faydalanabileceği umum ve husus zikir ve dualar da bildirilmiştir. Ayrıca eserde geniş bir fihrist mevcud olup, her işe ve vakde ait zikirler, dualar, vesileler, âdâbıyla, usûlüyle, şekliyle rahatlıkla bulunabilecek tarzda düzenlenmiştir. Eser bir aşk kitabıdır. İlâhi aşk şarabından nasibince içmeye talib olanları aşkına davet eden, emeline ulaştıran, zevkinden sarhoş eden ve sarhoşluğundan ayıltıp ebedi saadetin kucağına bırakan nice nice nûrâni vesileler eserin suretinde saklıdır. Bu haliyle eser bir sırlar kitabıdır. Okuyucu aşkı, mehabbeti, teslimiyeti, istikameti ve nasbince bu sırlardan istifade edecektir.
375.00 ₺ -
Sohbet ve Tesettürde Adab
Fitnelerin, dine şaşı gözle bakanların ve İslaı fikrine uydurmaya çalışanların çoğaldığı zamanımızda özellikle eksikliğini hissettiğimiz iki önemli konuyu: sohbet ve tesettür adabını, ğayelerini, sınırlarını ve usullerini aktaran bu eser bir başvuru risâlesidir. İslam diyarlarında şeytan, ğayri Müslimlerin örf ve âdetlerini dışardan güzel göstermek ve İslâmî yaşantıdan iğrendirmek adına var gücü ile çalışmaktır. Şeytan ve süflî haldeki arkadaşı nefsin silahı şehvet, riyâset, servet, enâniyet ve şöhret putlarıdır. Ruhun ise imana, İslâmî kardeşliğe, ibadete ve Hakk erenleri ile sohbete ihtiyacı vardır. Eser, hacmince, İslam kaynaklı sohbetleri, oyurulup kalkılan meclislerin haklarını, selam alıp verme âdâbını, konuşma, kaynaşma ve dostluk şartlarını, taharet, tesettür vazifelerini, özelde de akrabalar arası ve aile içi ihtilatın ölçülerini, akıcı bir dille izah ve okuyucusunu ikna ile umum âdablardan haberdar eder. Ayrıca eserde, evlenmek isteyen gençlere öğütler ve İmâm-ı A'zam rahimehuallâhu Teâlâ'nın oğlu Hammâd'a tavsiyeleri, büyük fayda sağlayan bölümleridir. Bu manada eser, Müslümanın şuurlu fiillerine ışık olur. Bu ışık ise, cemiyete huzur olarak yansır. Edeb her şeyin başıdır. Ey gönül, Allah'la beraber ol. Alla'la beraber olmazsan ey gönül, O'nunla beraber olanlarla ol.
37.50 ₺