-
Eskimeyen Hikayeler
Gülkurusu Bardağı Taşırmadı Yirmi kişilik bir cemaat vardı. Hepsi aynı kaynaktan feyiz alıyordu. Pek incelmiş pek zarifleşmiş bulunuyorlardı. Bunlar hep birlikte meclislerinin üzerine titriyorlardı. Bir yenisi gelir de acaba ahengimizi bozar mı? diye çok korkuyorlardı. Bunun için kendi huzurlu dünyalarında yaşayan bu yirmi kişinin hallerine imrenen nice kimseler, bunların aralarına katılmak için can atıyorlardı. Fakat bunlar, onları reddediyorlardı. Nihayet bir gün bir davetsiz misafir ansızın içeri giriverdi. Hiç kimse ona karşı kaba davranmaya cesaret edemedi. Ona, hadi geldiğin yere git, diyemediler. Ancak içinde bulundukları incelik ve nezakete uygun olarak birisi kalktı, bir bardağı lebaleb su ile doldurdu ve onu oturdukları odadaki masasının üzerine koydu. Bunun mânâsı, bizim nisabımız tamamdır. Biz artık bir şahsı daha kabul edemeyeceğiz, demekti. Gelen şahıs o kişiler kadar inceldiğini göstermek için cebinden bir gül kurusu çıkardı, su dolu bardağın üzerine koydu ve gül kurusu bardağı taşırmadı. Yirmi kişi tebessüm ettiler ve sen böyle olduktan sonra kabulümüzsün anlamında başlarını salladılar.
27.30 ₺ -
İktibaslar Alıntılar
Bazı yazılar vardır, günlük konuları işler. Bunların ömürleri bir gün, nihayet bir haftayı geçmez. Bazı yazılar da vardır geçmişe ve günümüze işaret etse de zamana ve mekâna bağlı olmadan her devrin meselelerine parmak basar, dolayısıyla tazeliğini ve geçer akçe oluşunu hiçbir sûretle kaybetmez. Böyle yazılar bir müddet devrini doldurmuş yazılar arasında bulunsa, kirli raflar arasında unutulup terk edilse bile, toz toprak içinde kalmış bir altın külçesi gibi meydana çıkarılınca hemen parıldar, değerini ve önemini ortaya koyar.
22.10 ₺ -
-
İslamda Sevgi Temelinde Beşeri Münasebetler
İslam Sevgi Temelinde Beşeri Münasebetler İslâmî İlimler Araştırma Vakfı tarafından 16-17 Ekim 2009 tarihinde M. Ü. İlahiyat Fakültesi konferans salonunda İslâmda Sevgi Temelinde Beşerî Münasebetler başlıklı tartışmalı bir ilmî toplantı gerçekleştirilmiş ve bu toplantıda Kurânda sevgi; İslâmın temel kaynaklarında insan ve insan sevgisi; Allah-Peygamber sevgisi; Sahabeler arası münesebetlerde sevgi; Sevgi ve nefretin psikolojisi; Sevgi-Nefret dengesi; ilahî ve beşerî aşk; sûfîlerin sevgiye yaklaşımı, Râbia, Gazzâlî ve İbn Arabî örnekleri; Sevgiye götüren yollar ve sevgi önündeki engeller; Sosyolojik bir gerçek olarak sevgi; Sünnet ve Hadislerde sevgi; sevginin lider ve önderler açısından önemi; İman-Sevgi münasebeti; Müslümanların ötekine sevgi gösterip gösteremeyeceği; Sevgi ve dostluğun birbirinden farkı; Başkalarını kendimize benzetme gayreti yerine ötekini olduğu gibi kabul etmemiz gerektiği konuları ele alınmıştır. Toplantıda sunulan tebliğ ve müzakereler bu eserde bir araya getirilerek neşredilmiştir.
65.00 ₺ -
İslami İlimlerde Metodoloji (Usul) Mes'elesi 3
İslâmî İlimlerde Usûl Meselesi konusu, İslâmî İlimler Araştırma Vakfı(İSAV) tarafından 20032005 yılları arasında gerçekleştirilen onbir ayrı ilim dalında tartışılmış ve toplantı metinleri 2005 yılında iki cilt halinde yayınlanmıştır. Sahasının uzmanı ilim adamlarının teklifi üzerine İslâmî İlimlerde Metodoloji/Usûl MeselesiII başlığı altında 2008 yılında İslâm Hukukunda İstihsan Meselesi; Hadis, İslâm Tarihi ve İslâm Hukukunda Metin Tenkidi Meselesi; Yeni ve Çağdaş Bir Tebliğ Metodolojisi Oluşturma Meselesi konularında üç ayrı toplantı daha gerçekleştirilmiş, her üç konuyla ilgili metodoloji problemleri tartışılmış ve elde edilen neticeler bu eserde bir araya getirilerek neşredilmiştir.
18.20 ₺ -
Peygamberimizin Hitabeti
Hiç şüphe yok ki sözde sihirleyen müessir olan bir kudret vardır. (el-Buhârî, en-Nikâh: 47/, VI/137) Resûlullah (s.a.) nübüvvet ve risâlet vazifesinin gereği olarak HİKMETLE, MEVİZA-İ HASENE İLE RABBİNİN YOLUNA DAVET ve ilâhî hükümleri tebliğ maksadıyla; ciddî, samîmî, gösterişten uzak bir hitâbet örneği vermiştir. O, İDDİASIZ FAKAT MÜKEMMEL BiR HATİPTİR Gayesi hitâbet olmamakla beraber, modern hitâbette faydalı ve başarılı olan her usûl ve tekniği, Rasûlullahın, hitâbetinde kullandığını görmek mümkündür. O, kendinden sonra gelen ve samîmî dileklerle İslâma davet görevini yüklenecek olanlara; tatbiki mümkün, faydalı ve başarılı bir hitâbet tekniği bırakmıştır. PEYGAMBER EFENDİMİZİN HİTÂBETİni hazırlarken önce genel manâsıyla hitâbet konusunda yazılmış eserleri gözden geçirdik. Daha sonra hadis kitaplarından elde edebildiğimiz malzemeyi değerlendirmeğe çalıştık. PEYGAMBER EFENDİMİZİN HİTÂBETİ konusunda ilk adım diyebileceğimiz bu çalışmamız, ilerde ilim yolcularının vereceği mükemmel eserlere bir ön hazırlık mahiyeti taşırsa memnun olacağız.
130.00 ₺ -
Peygamberimizin Öğrettiği Dualar ve Zikirler
Her insan, kendi ihtiyacını daha. iyi bilir. Hangi konularda dua etmesi lazımsa onu ister, duaların mutlaka Arapça olmasıda gerekmez. Allah Teâlâ insanların gönüllerindekini, daha gönüllerine gelmeden bilir. Bu sebeple dili dönmeyenlerin, duaları rahatça telâffuz edemeyenlerin, namaz haricinde yapacakları duaları diledikleri dilden yapmaları pek tabiidir. Bir hastanın Türkçe olarak «Ya Rabbi senden şifa dilerim» demesi, bir evlâdın annesi ve babası için «Allahım, anama, babama rahmetinle, mağfiretinle muamele buyur» diye niyaz etmesi pek tabiidir. Ama ben bu duaları Kurânı Kerimde, Hadîsi şeriflerde bildirildiği gibi yapmak istiyorum, diyene de kimse bir şey diyemez. Allah Teâlâya, Peygamberinin yaptığı duayı, yine onun ağzından çıktığı gibi telâffuz ederek arzetmenin de ayrı 1 Bulunduğum bir mecliste dua eden arkadaş pek heyecanlı idi. Merhum Elmalılı M. Hamdi Yazırın tefsirinin başında verdiği bir münacatıezberlemiş onu okuyor ama Allahım, sen yoktun, ben var ettim diyordu. Fakat öyle inanıyorum ki Yüce Rabbimiz bu ifadeyi Allahım, ben yoktum, sen var ettin şeklinde kabul edecekti. bir yeri olsa gerektir. Biz dua edecek kardeşlerimize işte bu bakımdan yardımcı oluruz.
9.75 ₺ -
İslama Göre Haram Davranışlar
Harcanan her türlü çabaya rağmen haram davranışlar konusunda irili ufaklı tüm konuları bu kitapta toplayabildiğimizi iddia edemeyiz. Fakat gerek özel hayatta, gerek sosyal hayatta ve gerekse aile hayatında Müslüman'ın bilmesi gereken ve belki de pek çok kitinin hafife aldığı haram konulardan önemli olanlarını bu kitap sayfaları arasında toplamış bulunuyoruz. Öyle zannediyoruz ki; bazı konuların yüce Allah tarafından neden haram kılındığının üzerindeki sis perdesi, bu çalıma ile bir nebze olsun aralanmış olacaktır. Böylece gören gözü ve çalışan aklı olan herkes, yüce Allahın haram kıldığı şeylerle kullarını zor durumda bırakmak istemediğini, aksine insanların dinlerini, dünyalarını, canlarını, akıllarını, ahlâklarını, ırzlarını, mallarını ve genel varlıklarını korumak için bu sınırlamaları kendilerine koyduğunu bu kitapla anlamış olacaktır.
110.50 ₺ -
Ebedi Yurdumuz Cennet
Kuran-ı Kerimde Ebedi Yurdumuz Olan Cennet için; Geçici dünya hayatımız için yaptırmayı arzu ettiğimiz evimizin semtini ve planını uzun uzadıya düşünür dururuz. Coğrafya kitaplarını alır, sadece kendi yurdumuzu tanımaya çalışmakla kalmaz, ta Amerikayı, Avustralyayı öğrenmeye, tanımaya kalkarız. Bunun gerekli olduğuna da inanırız. Pekiyi ya ebedi yurdumuz olan cennet Cenneti tanımaya, Avustralyayı tanımaktan daha mı az ihtiyacımız vardır?
6.50 ₺ -
Hadisin Doğuş Ve Gelişim Tarihine Yeniden Bakış
Hadislerin doğuş ve gelişim sürecini ele aldığımız birinci bölümde, rivayetlerin ve değerlendirmelerin ışığı altında hadis malzemesinin ve bunların naklinin tarihi serüvenini takip etmeye çalıştık. İkinci bölümde ise, tarihi serüvenin bir sonucu olan ve günümüzde de hadislerin çoğaltılması ya da çok hadis rivayeti şeklinde endişe ve suçlamalara yol açan gelişmeleri, tarihi şartlarla birlikte metnin doğasını da dikkate almak suretiyle değerlendirmeyi amaçladık. Üçüncü bölümde, tarihi verilerin ışığı altında naslara yaklaşım sürecini ve yeni nass ihdas etme faaliyetlerinin tarihsel gelişimini takip etmeye çalıştık. Dördüncü bölümde ise, hadis tarihindeki gelişmelere paralel olarak ortaya çıkan hadis tespit ve tenkit sistemini ve tarihsel uygulamasını irdelemeyi hedefledik. Hadis tarihiyle ilgili genel bir değerlendirme içeren sonuçla da araştırmamızı tamamlamaya çalıştık. Bu çalışmamız alanında ilk olmadığı gibi, son da olmayacaktır. Ancak tarihimizin bir an bile olsa yeniden gözden geçirilmesine vesile olursa kendimizi bahtiyar addedeceğiz.
175.50 ₺ -
Çeşitli Yönleriyle Nübüvvet Kavramı
Elinizdeki eser, son yıllarda medya tarafından özellikle gündeme getirilen ve çoğu kez ehil olmayan kişilerce tartışmaya açılan "Nebi-Resül" Nübüvvet gibi hassas kavramları bütün yönleriyle ele almaktadır. Söz konusu kavramlarla ilgili yedi ayrı çalışmadan meydana gelen eser, bu mevzudaki bütün soruları cevaplayacak, tartışmaya açılan konulara gerçek anlamda açıklık getirecek niteliktedir. "Çeşitli Yönleriyle Nübüvvet Kavramı" adı altında kitaplaştırdığımız bu değerli çalışma, şu bölümlerden müteşekkildir. 1. Nübüvvet merasimi - Biset 2. Nübüvvet - Ciddiyet ilişkisi 3. Nübüvvet'in İspatı ve Önemi 4. Hz. Peygamber'de Sevgi 5. Nübüvvet - Cinnet İlişkisi 6. İslam Tarihi Açısından Melike Belkıs ve Diğer Meliklerle Mukayese 7. İslam Tarihi Açısından Sünnetin Yazıyla Tesbiti ve Önemi
97.50 ₺ -
Bizim Mahallede Müslümanlık
İslam, 2010 yılı Türkiyesinde sosyal hayatın merkezinde en dinamik ve belirleyici yapıdır. Ülkemizde, insanların doğuştan kazanmış oldukları, temel hak ve özgürlüklerin, eşit yurttaş, eşit insan olma taleplerinin kendi yerel kültürel değerleri üzerinden dile getirilmesi, doğal olarak İslamın merkezi ağırlığını artırmıştır. İslam çevrede ve toplumdaki mağdurların merkeze, yönetici ve hakim unsurlara karşı, hak arama, kendi varlıklarını ifade etme ve bulundukları zorlukları aşmada dayandıkları bir moral, fikir ve iddia olmuştur. Günümüz Türkiyesindeki sosyal değişim ve gelişimin en güzel yanı, bu gelişimin, artık ciddi bir birikimimizin de olduğu demokrasi içerisinde olmasıdır. Şöyle bir düşünürseniz, bu husus insanlık açısından dikkate değer bir örnektir. İslamiyet sağlıklı, mutlu ve dengeli bir toplum için bireylerin erdemli insanlar olmasını ister. Bir ülke sosyal alt yapısını ve kurumlarını çok mükemmel hale getirebilir. Müslümanlık bir yaşlı ve düşkünün elinden tutmak, bir yetimin yanağını ve başını her zaman okşamak, onların üzerinden bu şefkatli eli hiç çekmemektir. Bunları yapmak için insanoğlunun paraya pula da ihtiyacı yoktur. Bu şefkat öz anne babalığın yerini tutmasa da ondan daha önemlidir. Müslümanlık hak yememedir, hiç zarar vermeme, hep faydalı olmadır. Hiç kimseye, hiçbir zaman burada insanlık yok mu? dedirtmemektir. Sözümüzün özünü Yunus Emre ile tamamlayalım. Sevelim, sevilelim, Dünya kimseye kalmaz
6.18 ₺ -
Anahatlarıyla Tasavvuf ve Tarikatlar
(Genişletilmiş Baskı) Tasavvuf düşünce sistemi olarak, hayat tarzı ve terbiye biçimi olarak hem ilgi çekmekte, hem de çeşitli tartışmalara konu edilmektedir. Tekkeler ve tarikatlar, bu yüzyılın başından beri İslam ülkelerinin bir kısmı devlet eliyle toplum hayatının dışına itilmeye çalışılmışsa da, halkın bu müesseselere ilgisi pek azalmamıştır. Özelikle Batıda ve Amerikada tasavvufun hem tarikat boyutundaki eğitim tarzı, hem de düşünce planındaki üslubu, ilgi odağı olmaya devam ediyor. Kuzey Afrikalı pek çok tarikat mensubu, Fransa, İngiltere gibi Avrupa ülkeleriyle Amerikada İslamiyetin yayılmasına öncülük etmektedir. Mevlana, İbn Arabi ve Yunus Emre gibi tasavvufi düşünce temsilcilerinin fikir ve eserleri Batı insanının ilgisini çekmeye devam ediyor
169.00 ₺ -
Anahatlarıyla İslam Hukuku Cilt 3
İslâmın çağı, İslâmın uyanışı, yeniden İslâma gibi ifadeler, yalnızca XV hicrî asra teklif edilen isimler değil, aynı zamanda İslâmın yeniden anlaşılmasının, yeni baştan keşfedilmesinin işaretleridir. Bu keşif, bu anlayış ve yöneliş hareketi içinde İslâm Hukuku da nasibini almaya başlamıştır. Daha dün ölü hukuk sistemleri içine itilmek için hususî bir gayret mevzuu olan İslâm Hukuku bugün, yalnız İslâm dünyasında değil, bütün ilim dünyasında tedkik mevzuu hâline gelmiş, canlı bir hukuk olarak mukayeseli araştırmalarda taraf olmuştur. Elinizdeki kitap bu büyük ve mukaddes hukuku, milletimizin okuyan kesimine tanıtmak için yapılmış bir minyatür mâhiyetindedir.
130.00 ₺ -
Anahatlarıyla İslam Hukuku 1
İslâmın çağı, İslâmın uyanışı, yeniden İslâma gibi ifadeler, yalnızca XV hicrî asra teklif edilen isimler değil, aynı zamanda İslâmın yeniden anlaşılmasının, yeni baştan keşfedilmesinin işaretleridir. Bu keşif, bu anlayış ve yöneliş hareketi içinde İslâm Hukuku da nasibini almaya başlamıştır. Daha dün ölü hukuk sistemleri içine itilmek için hususî bir gayret mevzuu olan İslâm Hukuku bugün, yalnız İslâm dünyasında değil, bütün ilim dünyasında tedkik mevzuu hâline gelmiş, canlı bir hukuk olarak mukayeseli araştırmalarda taraf olmuştur. Elinizdeki kitap bu büyük ve mukaddes hukuku, milletimizin okuyan kesimine tanıtmak için yapılmış bir minyatür mâhiyetindedir.
130.00 ₺ -
Gözümün Nuru Namaz
Taşıdığı anlamı, gereği gibi uygulandığında, insanları kötülük ve çirkinliklerden uzak tutacağı ilâhî buyrukla bildirilen, Dinin direği, gözümün nuru, müminin miracı, kulun kıyamet gününde hesaba çekileceği ilk ameli...olarak Peygamberimiz (S.A.V) tarafından haber verilen, Âlimlerimizin imandan sonra en büyük hakikat olarak vasıflandırdığı NAMAZ ibadeti üzerine bu güne kadar birçok sözün söylendiği, yazının yazıldığını biliyoruz. Yazılı metodun yanında görsel metot da etkin bir öğrenme ve zihinlerde uzun süre kalıcılığı sağlama yöntemlerinden biridir. Vaktin nakitten daha çok değer taşıdığı çağımızda ve okuma alışkanlığının da maalesef can çekiştiği bir hayatın içinde sayfalar dolusu yazılarla anlatılmak istenen bir konuyu birkaç çizgi maharetiyle zihinlere sunmuş olma çabasının ürünü olan Çizgilerle Namaz kitabımızla, namaz ibadetinin anlam ve öneminin bilinmesine azda olsa katkı sağlamış olmayı ümit ediyoruz.
22.75 ₺ -
Anahatlarıyla İslam Hukuku 2.Cilt
İslâmın çağı, İslâmın uyanışı, yeniden İslâma gibi ifadeler, yalnızca XV hicrî asra teklif edilen isimler değil, aynı zamanda İslâmın yeniden anlaşılmasının, yeni baştan keşfedilmesinin işaretleridir. Bu keşif, bu anlayış ve yöneliş hareketi içinde İslâm Hukuku da nasibini almaya başlamıştır. Daha dün ölü hukuk sistemleri içine itilmek için hususî bir gayret mevzuu olan İslâm Hukuku bugün, yalnız İslâm dünyasında değil, bütün ilim dünyasında tedkik mevzuu hâline gelmiş, canlı bir hukuk olarak mukayeseli araştırmalarda taraf olmuştur. Elinizdeki kitap bu büyük ve mukaddes hukuku, milletimizin okuyan kesimine tanıtmak için yapılmış bir minyatür mâhiyetindedir.
130.00 ₺ -
Kuranı Hayata Taşımak
Allahım mal verdiğin zaman saadetimizi, Kuvvet verdiğin zaman aklımızı, İktidar verdiğin zaman basiretimizi, Bela verdiğin zaman imanımızı, Nimet verdiğin zaman şükrümüzü ve mertliğimizi, Güzellik verdiğin zaman iffetimizi, Zorluk verdiğin zaman sabrımızı, Bizden alma Ya Rabbi! Kuranı nefsimize, nesillerimize sevdir. Günlerimizi ve gecelerimizi Kuran ile ziynetlendir. Bizleri, Kuran ile bilgilenen, aydnlanan ve dirilişi yaşayanlardan eyle...
16.25 ₺ -
Ahlak İbn Hazm
Bu kitap, Bursada Ekim 2007 yılında yapılan Uluslararası Katılımlı İbn Hazm Sempozyumunun bildiri ve müzakerelerinden oluşmaktadır. Felsefe, kelam, fıkıh, dinler tarihi ve diğer görüşleri olmak üzere beş bölümden oluşan kitap, yirmi sekiz tebliğ metnini ve on sekiz müzakereyi içermekte; Prof. Dr. Süleyman Uludağın değerlendirmesiyle sona ermektedir. İslâm hakkında size her şeyi söyleyecek bir kaynak olarak tek bir kişiyle sınırlandırılma durumunda kalsaydınız, tercihiniz İbn Hazm olurdu. O, her alanda bilgi sunar, bizatihi kendisi bir ansiklopedidir; fakat ansiklopediden farklı olarak, İbn Hazm sıkıcı özetler değil, ilginç detaylar verir. O edip ve şair, fakîh ve tarihçi, rasyonalist ve ilâhiyatçı, gelenekçi, filozof ve ahlâk ilmi uzmanı, mantıkçı ve muallim, eğitimci, teorisyen, fizikçi ve soy bilimci, biyografi ve otobiyografi yazarıdır. (Prof. Dr. Muhammed Ebû Leyle) İslâm tarihinin ilk beş asırlık dönemi boyunca İslâm tarihçileri arasında yazdıklarında tarihî eleştiriyi onun kadar kullanan birini görmediğimi burada belirtmeliyim (Prof. Dr. Abdülhalim Uveys) İbn Hazma Orta Çağın en büyük düşünür ve şairlerinden herhangi birinin emsali olarak bakılabilir. Şayet eserlerini Latince ya da Yunanca yazmış olsaydı, adı Dante ya da St. Thomas Aquinas kadar iyi bilinirdi (Claudio Sánchez-Albornoz) İbn Hazmın Milel ven Nihali, kendisine özgü bir bakış açısıyla, İslâm kelâmının mükemmel bir anlatımıdır ve sırf üslûbu bakımından, Arap literatürünün olağanüstü bir eseri olarak görülebilir. (Israel Friedlaender)
71.50 ₺ -
Yedi Harf ve Kıraatler
Yedi Harf ve kıraatlar konusu , birçok bilginimizin büyük ve güç bir mesele olarak değerlendirdiği, gerçekten izahı zor ve istismara müsait konulardan birisidir. Bu eser, Kurân kıraatıyla ilgili olarak hadislerde geçen Yedi Harfin ne demek olduğu ve kıraatların mahiyeti bütün detaylarıyla incelenmiştir. Bilhassa, kıraatlara yönelik oryantalist yaklaşımlar bahsi, aktüel konulara ışık tutması bakımından önemlidir.
195.00 ₺ -
Kuranı Kerim Açısından İman Amel İlişkisi
İman-amel ilişkisi sorununa Kuran-ı Kerim ekseninde cevap aramanın ne denli önemli olduğu aşikârdır; ancak iman-amel ilişkisi Kuran açısından ele alınacaksa, imanın ve dinin gayesi ışığında işlenmeli; iman-amel etkileşimi açısından tahlil edilmeli; iman ile amelin birbirlerine ne tür bir etkide bulunduğu ortaya konmalıdır.
84.50 ₺ -
Kuranı Kerimde Rızık ve İktisadi Hayat
RIZIK VE İKTİSADİ HAYAT İÇİN Kuran-ı Kerim, rızka çok büyük önem vermiş ve onu Allahın varlığı ve birliğinin delillerinden birisi kabul etmiştir. Kâinattaki en güzel nizam, tertip ve ahengin birer parçası olan çeşitli renkteki ekinler, bitkiler, hayvanlar ve diğer faydalanılacak şeylerin hepsi hem birer rızık hem de birer inayet delilidir. Bu bakımdan Râzık oluş ve rezzâkiyet Cenâb-ı Hakkın en mübarek isimlerindendir. Rızıkta esas unsur eşyadan faydalanmaktır. Çünkü maddî ve mânevî cihetlerden herhangi birine sarf olunmayan ve faydalanılmayan mal, mülk, evlâd ü ayâl, ilim ve kültür... gibi varlıkların hiçbir iktisadî ve sosyal değerleri olmayacaktır. Kendisinden faydalanılmayan bir eşyanın, yerin derinliklerinde gizli olan maddelerden farkı yoktur. Rızkı elde etme yolları olarak mesleklerin önemi ve çeşitleri üzerinde durulmuş, ticaret, ziraat, sanat ve memuriyet hakkında açıklamalar yapılmıştır. Burada özellikle büyük dünya meseleleri arasında bulunan fakirlik ve açlık hadisesi üzerinde durulmuştur. Açlık problemine, eğitim, üretim, infak ve devletin görevini yapması da çare olarak gösterilmiştir. Cenâb-ı Hak bu kâinatta insan ihtiyaçlarına cevap verecek bütün rızıkları yaratmıştır. Ancak, çeşitli şekillerde ve çeşitli yerlerde serpiştirilmiş bulunan bu rızıkları elde etmek ve kullanılabilir hâle getirmek, insana, insanın çalışmasına bağlıdır. Allahtan başka hiç kimsenin rızık vermeye gücünün yetmeyeceğini ihtar eden Kurân-ı Kerîm, insanın dünyadaki nasibini unutmamasını tembih ederek, Cuma günü Allahı zikre, yani namaza koşmayı nasıl emrediyorsa, namazı kılıp eda edince de, yeryüzüne dağılıp, Allahın bol nimetlerinden, geniş lütfundan (nasibimizi) aramamızı istemektedir. Geceyi bir örtü ve dinlenme devresi olarak yaratan Allah, gündüzü de yeni bir hayat, çalışma ve iş hayatı, rızık arama için dağılma, işinin gücünün başına gitme, zamanı olarak yaratmıştır.
65.00 ₺ -
Anahatlarıyla İslam Felsefesi
İslâm felsefesini değerlendirirken onu, İslâmî nasslardan uzak düşünmek mümkün değildir. Çünkü o, bir yanı ile bütün felsefeyi, diğer yanı ile İslâm Dini'ne bağlı bütün aklî ve manevî verileri içine alır. İslâm felsefesi, diğer felsefe cereyanları gibi iyi, güzel, doğru ve hakikat ile meşgul olmuş, Allah ile âlem arasındaki münasebeti izaha çalışmıştır. İslâm'da felsefeyi ve filozoftan Yunan ve Helenistik felsefe mirası ile sanırlandırmak herhalde onu anlamamak demektir.
130.00 ₺ -
Kuran ve Sünnet Işığında Cariyeler ve Sömürülen Cinsellikleri
Kurduğu Savaş Esirliği Sistemi ile gücü kırılan ve stratejik hedefleri tahrip edilen düşmandan esir alınmasını onaylayan İslâm, esirlerin de karşılıksız veya fidye karşılığı bırakılmalarını emretmiş, onların öldürülmelerini ve köleleştirilmelerini yasaklamıştır. Kurân, nikâh şartını getirerek esir kadınlar olan câriyelerin odalık olarak alınmalarını da haram kılmıştır. Kişi, kamuya ait câriyelerle evlenebileceği gibi kendi câriyesiyle de evlenebilir. İnsan üzerinde ilâhlaşma olan kölelik, mütekabiliyet yoluyla yasallaştırılamayacağı gibi tutsaklar da uzun süre esirler olarak tutulamazlar. Çünkü İslâm, özgürlük fidyelerini veremeyecek esirlerin hürriyetlerine kavuşturulmaları için, İslâm toplumunun resmi vergisi olan zekât gelirlerinden fon ayırmış, onlarla özgürlük sözleşmesi yapılmasını (Kitabet) emretmiş, özgürleştirici cezalar ve kefaretler belirlemiştir. Câriyeler mal değil, Allaha kullukla yükümlü insandırlar. Alınıp satılamazlar. Yalnızca fidyelerine ilişkin devir işlemleri yapılabilir. Sınırlı istisnalar dışında temel hakları da yürürlüktedir. Kitabımızda, özetlediğimiz, geleneksel kabullerimizle çelişen gerçeklerin Kurânî ve Nebevî temelleri ortaya konulmaktadır.
48.75 ₺ -
Endülüs Tarihi
Endülüs, Müslümanların yaklaşık 9. yüzyıl boyunca hüküm sürdükleri ve bu müddet zarfında göz alıcı bir kültür ve medeniyet merkezi haline getirdikleri yarımadanın ismi-dir. Arap ve İslâm tarihçileri Endülüsten İslâm memleketlerinin süsü olarak bahsetmiş-ler ve düşüşünden sonra tıpkı kayıp bir cennet gibi hasret ve hüzünle anmışlardır. Arap ve Müslüman tarihçilerin, 9 yüzyıl boyunca aralıksız olarak süren İslâm hakimiyeti hakkında birçok kitap yazmalarına rağmen bu külliyatın büyük bir bölümü haçlıların cehaleti ve taassubu sonucu yok olmuş ve İslâmın bu topraklarda geçirdiği 900 yıllık serüvenin üstüne adeta kara bir örtü örtülmüştür. Bu taassup ve düşmanlığı anlamak için bugün İspanyada okutulan çeşitli tarih kitaplarına göz atılacak olursa, bu kitaplarda Vandal, Roma ve Vizigotların hâkimiyeti anlatıldıktan sonra İspanyayı 900 yıl boyunca yöneten İslâmî devletlerin, bir iki sayfayla geçiştirildiği görülecektir. Oysa bu dönem boyunca Müslümanların kurmuş olduğu kültür ve medeniyet tüm İspanya milletleri için övünç ve iftihar vesilesi olup, İslâmın İspanyada bıraktığı mu-azzam eserler bu ülkenin önemli gelir kaynaklarından birini teşkil etmekte ve her yıl iki milyondan fazla ziya-retçi bu eserleri ziyaret etmektedir.
9.10 ₺