-
Arkadaşım Kuran
Okumamız için bize birçok mesaj gönderdi Yaratıcımız. Peygamber Efendimizle ilettiği ilahî sözlerini Kur’an-ı Kerim’de bir araya getirdi. Yüce kitabımız çok önemli şeyler söylüyor. Peki, sen bu mesajların ne kadarını biliyorsun? Bak, bir uyarı geldi: “Okunmamış birçok mesajın var.” Bu kez mesajı gönderen arkadaşın veya kardeşin değil. Yüce yaratıcımız Allah, bizimle konuşuyor! *** Arkadaşım Kur’an kitabı Yaratıcımızın sözlerini daha iyi anlamana katkıda bulunacak. Kur’an-ı Kerim’i yakından tanımana ve ibadetler sırasında sıkça okunan 15 kısa sureyi sürükleyici hikâyeler ile anlamana yardımcı olacak.
84.00 ₺ -
Maneviyatı Yükselten İlkeler
İmam-ı Gazâlî’nin bu kitabı, dünyevileşmiş bir toplumun hayatına manevi formüller sunan müstesna bir eserdir. Hemen her şeyi dünyaya endeksli yaşamaya meyilli insana, varlık ve arzularını ebedileştirebileceği bir yolun var olduğunu gösteriyor. Bu yol, yaşanmakta olan hayatı, ahireti kazanma ekseninde görmeyi ve sürdürmeyi teklif etmektedir. Bu eserde, ahlakı yozlaştıran, toplumu çürümeye sevk eden problemlere karşı takip edilmesi gereken yol ve yöntemler ele alınmış, dünyevileşme tehlikesinden korunmanın temel çareleri üzerinde durulmuştur. Bu bağlamda ilim, ihlas, edep, ölümü hatırlama, sabır, şükür, takva, züht ve kanaat gibi ilkeler, insanı dünyevileşme tehlikesinden koruyucu faktörler olarak sunulmuştur.
90.00 ₺ -
Öfke Kin Haset ve Kurtuluş Yolları
İmam-ı Gazâlî’nin en büyük eseri olan İhyâu Ulûmi’d-Din, Müslümanlar için her dönem ilk akla gelen başvuru kaynağı olmuş ve bu esere büyük güven duyulmuştur. İhyâu Ulûmi’d-Din, dört ana bölümden ve her bölüm de onar konudan oluşmaktadır. İhyâu Ulûmi’d-Din içinde yer alan konuların her biri, eserin orijinal anlatımı asla bozulmadan, akıcı ve duru bir dil kullanılarak çevirisi yapıldı ve başlı başına birer kitap haline getirildi. İhyâu Ulûmi’d-Din’in üçüncü bölümü olan Helak Edici Şeyler Bölümü’nün beşinci konusu Öfke, Kin, Haset’tir. Öfke, Kin, Haset ve Kurtuluş Yolları öncelikle bu duyguları tanıtarak kişinin bilgi sahibi olmasına yardımcı olur. Bu hasletler şayet kişinin kalbinde kök salmışsa o zaman da onu tedavi yollarını gösterir. Zira şerri tanımayan kişi o şerre düşer. Şerri tanıyan kişi ise –ki sadece tanımakla yetinmeyip onunla mücadele yolunu bilirse– şerri engeller ve uzaklaştırır. Bu kitap kin ve hasedin afetlerini, öfkenin insanın başına getireceği felaketleri zikredip kurtuluş çarelerini sıralamaktadır.
66.00 ₺ -
İslam Akaidi Hayati Ülkü
Akaid kelimesi; akide kelimesinin çoğuludur. Akîde kelimesi de sözlükte; "gönülden bağlanılan, düğüm atmışcasına sağlam inanılan şey" demektir. Dini literatürde akîde; "inanılması zorunlu olan ilke" (iman esası), çoğulu olan akaid kelimesi ise "İslam dininde inanılması farz olan hususlar, iman esasları, dinin temel kural ve hükümleri" anlamına gelmektedir. Buna göre, dinin temel kural ve hükümlerini oluşturan iman esaslarından bahseden ilme de akaid ilmi denir. İslam akaidinin ilk ve en önemli kaynağı Kur'an-ı Kerîm, daha sonra da sahih hadislerdir. İslam akaidini oluşturan esaslar, Kur'an-ı Kerîm' de ve hadislerde hiçbir yoruma mahal bırakmayacak şekilde açık ve sade olarak yer almıştır. İslam akaidini oluşturan esaslar, hem kesin delile dayanmaktadır hem de apaçıktır. Zamana, mekana, fert ve toplumlara göre değişiklik göstermez. Bu hükümler bir bütün teşkil edip, bölünme kabul etmezler. Yani bir kısmına inanıp bir kısmına inanmamak söz konusu olamaz. Akaidin konusu; " Amentü " cümlesinde toplanır. Buna göre akaid, konu olarak Allah Teala' nın varlığına ve birliğine, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe, kadere, hayır ve şerrin Allah Teala' dan olduğuna inanmayı ele alır. Bunlara imanın nasıl ve ne şekilde olacağını Kur'an-ı Kerim ve hadis-i şeriflerden deliller getirerek gösterir. Akaidin gayesi; konusundan da anlaşılacağı gibi insanları hidayete eriştirmektir.
174.00 ₺ -
Sensizlik Gitsin Sen Gel
Nice kafiyelere takıldı yüreğim, Bir umudun sallantısına kapıldı içim. Onca zamandır yokluğunu kabullenemedi, Düşündükçe incindi ve kırıldı sevda niyetim. Geçmiş gözlerimin önüne bir perde çekti, Hayat anıları savururken yüzüme, Yüreğim titredi üşürken sensizlikte... Yaralı gönlüm unutmak isterken adını, Sana kavuşmak için attım her adımı... "Özür beyanım, af dilekçem, son arzum budur... Ah! Sevdan ki ömrüme aşk'ı hümayundur. Hayattan azat, deryadan namzet gözlerin, özüm, ruhumdur, Adın ile pişmanlığım ufkumu hüzünle doldurur... Vuslat iniltisiyle bekleyen bu yüreğime affınla gel! Sensizlik gitsin sevdiğim, sen gel!"
72.00 ₺ -
Nefs Terbiyesi ve Ahlakı Güzelleştirme
İmam-ı Gazâlî’nin en büyük eseri olan İhyâu Ulûmi’d-Din, her dönem Müslümanlar için ilk akla gelen başvuru kaynağı olmuş ve bu esere büyük güven duyulmuştur. İhyâu Ulûmi’d-Din, dört ana bölümden ve her bölüm de onar konudan oluşmaktadır. İhyâu Ulûmi’d-Din içinde yer alan konuların her biri, eserin orijinal anlatımı asla bozulmadan, akıcı ve duru bir dil kullanılarak çevirisi yapıldı ve başlı başına birer kitap haline getirildi. İhyâu Ulûmi’d-Din’ in üçüncü bölümü olan Helak Edici Şeyler Bölümü’ nün ikinci konusu Nefs Terbiyesi ve Ahlâkı Güzelleştirme’ dir. İmam-ı Gazâlî bu eserinde; kalp hastalıklarının birçok kısımlarına işâret ediyor. Özetle onların tedavisi hakkındaki sözün keyfiyetine, hastalıkların hususî ilâcının tafsilâtını yapmaksızın parmak basıyor. Ahlâkın güzelleştirilmesine genel bir bakış sunarak, bedenin ilâcını buna misâl gösteriyor. Tâ ki, bilinmesi insanların zihinlerine yaklaşsın. Tâ ki bununla güzel ahlâkın faziletinin beyanı açıklığa kavuşsun. Sonra güzel ahlâkın hakikatinin beyanı... Sonra ahlâkların riyâzetle değişmeyi kabul etmesinin beyanı... Sonra güzel ahlâka vardıran sebebin beyanı... Sonra ahlâkların tehzibine varan yolların tafsilini bildiren yolların beyanını yapıyor. Sonra nefislerin riyâzeti... Sonra kalp hastalığının bilinmesinin alâmetlerinin beyanı... Sonra insanoğlunun nefsinin ayıplarını bilmesinde vesile olan yolların beyanı... Sonra kalplerin tedavi yolunun beyanı... Sonra güzel ahlâkın alâmetlerinin beyanı... Sonra gelişmenin başlangıcında çocukların riyâzetindeki yolun beyanı... Sonra iradenin ve mücâhede mukaddimelerinin beyanını açıklığa kavuşturuyor.
57.00 ₺ -
Celaleddin Harezmşah
Celâleddin Harezmşah, 1199'da Harezm'de doğmuş ve dünyanın en büyük sultanı Alâaddin Muhammed'in oğlu olarak büyümüştü. Ancak henüz yirmi bir yaşında iken Cengiz Han'a yenilip geri çekilmiş ve memleketi harap olmuş olan babasının yerine tahta geçmişti. O Hindistan ile Diyarbekir arasında yüzlerce destan yazarak çekilmiş ve Doğu Anadolu, Gürcistan ve Azerbaycan'daki fetihleriyle bir devleti kaybederken, yeni bir devlet kurmuştu. Cengiz Han onu hayatında iken ele geçiremeden ölmüş ve bu düşmanlık mirası oğlu Ögedey'e kalmıştı. Yıllarca Moğollar tarafından adım adım takip edilmiş olan Celâleddin, Silvan'da eşkiya tarafından şehid edildiği zamana dek zor, çetin fakat harika bir hayat yaşamıştı. O bilinen dünyanın büyük bir kısmını korku ve dehşet içinde bırakmış olan Cengiz karşısında, Türklerin ve bütün Müslümanların yegane kalp kuvveti ve dayanağı olmuştu. Bu devirde Müslüman dünyanın en büyük derdi Moğollar ve Gürcülerdi. O işte bu iki amansız düşmanla, elinde kılıcıyla meydana çıkarak ve teke tek bir cengaver gibi dövüşmüştü. Hep yeniden gelmek üzere geri çekilmiş, yılmamış ve tekrar gelmişti. Bu haliyle o, bir başka eşi olmayan parlak bir örnek olmuştu.
132.00 ₺ -
Denizler Fatihi Barbaros Hayreddin Paşa
Akdeniz’de birer güneş gibi doğmuş olan Midillili Oruç, İshak, Hızır ve İlyas kardeşler, denizciliğe merak sarıp Yavuz’un ağabeyi Korkut’tan büyük yardım görmüşlerdi. Onun ölümü üzerine Tunus taraflarına gidip fetihleriyle Cezayir’de sultanlık tahtına dek yükselmişlerdi. Muhteşem Kanunî’nin Batıda Şarlken’in İmparator olmasıyla gelişen Hıristiyan birliğini parçalaması gerekiyordu. Karada kendisi vardı ama denizlerde Andrea Doria’ya karşı çıkarabileceği bir Kaptan-ı Derya’ya ihtiyacı vardı. Bu da ancak Barbaros Kardeşlerin hayatta kalmış olan tek ferdi Hızır olabilirdi. Nitekim Cezayir Sultanı Hızır’ı İstanbul’a çağırıp ona ‘Hayreddin’ unvanıyla birlikte Kaptan-ı Deryalık ihsan buyurdu. Hızır Paşa da cihan hükümdarı Süleyman Han’ın ümitlerini boşa çıkarmadı. Nihayet Preveze’de Donanma-yı Hümâyun’dan çok daha kuvvetli olan Haçlı donanmasını bir gün içinde bertaraf etmiş ve Akdeniz’in artık kime ait olduğunu göstermişti. Ve Osmanlılar sadece karalarda değil, artık denizlerde de en üstündü ve bu üstünlük aynı zamanda dünyada denizciliğin zirvesiydi...
138.00 ₺ -
Resimlerle Herkes İçin Pratik Arapça 6
'Resimlerle Herkes İçin Pratik Arapça' serimiz altı kitaptan oluşmaktadır. Bu seriyi yayınlamaktaki hedefimiz Türkiye'de Arapça öğrenmek isteyen herkesin ağır gramer yükü altında ezilip yılgınlığa düşmeden temel kaidelerle dili pratik olarak konuşup anlamasını sağlamaktır. Bu yüzden bilgi yığınından ziyade bol tekrara önem verilmiştir. Konular; modern metodla resimlerle açıklanmıştır. Ayrıca her dersin sonunda yeni kelimelerin okunuşları ve anlamları verilmiştir. Gerek ders ve gerekse alıştırma olarak verilmiş ifadeleri sesli olarak tekrarlamaktan bıkmayınız. Bu sizin öğrendiğinizi tam öğrenmenizi sağlayacak ve sizi dilde belli bir seviyeye getirecektir. Aynı titizlikle devam edecek olan serimizin diğer kitaplarıyla kademe kademe dile aşinalığınız artacak ve kolaylıkla Arapça'yı konuşup anlayabileceksiniz.
114.00 ₺ -
-
Kalbin Sırları ve Faziletleri
İmam-ı Gazali'nin en büyük eseri olan İhyâu Ulumi'd-Din, her dönem Müslümanlar için ilk akla gelen başvuru kaynağı olmuş ve bu esere büyük güven duyulmuştur. ihyau Ulumi'd-Din, dört ana bölümden ve her bölüm de onar konudan oluşmaktadır. Ihyâu Ulumi'd-Din içinde yer alan konula-rın her biri, eserin orijinal anlatımı asla bozulmadan, akıcı ve duru bir dil kullanılarak çevirisi yapıldı ve başlı başına birer kitap haline getirildi. ihyau Uleımi'd-Din' in üçüncü bölümü olan Helak Edici Şeyler Bölümü' nün birinci konusu Kalbin Sırları ve Faziletleri'dir. imam-1 Gazali, Kalp, ruh, nefs ve akıl kavramlarını açıklayarak baş-ladığı bu eserinde; kalbin özelliklerini, akıl ve ilim ilişkisini, şeytanın kalbe girişi gibi konuları işlemektedir. "insanoğlunu Allah'a yaklaştıran şey kalptir. İnsanın şerefi ve bütün yaratıklara kendisini üstün kılan meziyeti; Allah'ın kudret ve azametini tanımaya ve onu bilmeye bağlıdır. O halde Allah'ı bilen kalptir." " Kalp, o nesnedir ki, insanoğlu onu tanıdığı zaman, muhakkak nefsini tanımıştır. Nefsini tanıdığı zaman da muhakkak Rabbini tanımıştır."
78.00 ₺ -
Bir Adın Kalmalı Geriye
Tarihi okumanın değerini, yaşınız ilerledikçe daha iyi anlıyorsunuz. Tecrübeye kulak verenler için geçmişten çıkarılacak dersler çok önemlidir. Çünkü akıllı kimseler bilir ki her şeyin bir başlangıcı var... İlk defa keşfedilen bilgilere yaklaşımları okumak, fikir sahibi olarak değerlendirmek ve kendi keşiflerimiz için çözüme ulaşmak daha kolay olmaz mı? Fikir insanı geliştiren yegâne faktördür, diyoruz. Peki, sizden geriye kalacak olan, hayır dua kapısına vesile olacak eseriniz kıymetsiz olabilir mi? Unutma! Bir adın kalmalı geriye... Bir yararın dokunmalı insanlığa ve geleceğe. Bir de samimiyetin ve muhabbetin ile yoğurduğun keşfin yol göstermeli yolundan yürüyeceklere..." Cezeri ne diyordu? Denenmemiş her bilgi doğru ile yanlış arasında bir yerde asılı kalır... Gelin beraber deneyelim, beraber keşfedelim.
78.00 ₺ -
Büyük İslam İlmihali Roman Boy Karton Kapak
Muhterem Okuyucu! Elinizdeki bu eser, Fatih Dersimalarından emekli Diyanet işleri reisi, merhum Ömer Nasuhi Bilmen'in, "Büyük İslam İlmihali" adlı bu kıymetli eserin sadeleştirilmesi ile meydana gelmiştir. Bilindiği gibi ilmihal; her müslümanın mutlaka bilmesi gerekli, farz-ı ayn olan; başta temel iman bilgileri ile taharet, ibadet usullerini, nikah-talak ve helal-haram gibi dini hususları öğretmet üzere yazılmış olan dini kitaptır. Elinizdeki "Büyük İslam İlmihali", müslümanlar için yapılmış büyüyk hizmetlerin başındadır. Her müslümanın evinde bulunması gereken bu eser birçok dini meseleleri ihtiva etmektedir.
147.00 ₺ -
Büyük İslam İlmihali Çanta Boy Karton Kapak
Muhterem Okuyucu! Elinizdeki bu eser, Fatih Dersiâmlarından emekli Diyanet İşleri Başkanı, merhum Ömer Nasuhi Bilmen'in, "Büyük İslam İlmihali" adlı bu kıymetli eserin sadeleştirilmesi ile meydana gelmiştir. Bilindiği gibi ilmihal; her müslümanın mutlaka bilmesi gerekli, farz-ı ayn olan; başta temel iman bilgileri ile taharet, ibadet usullerini, nikah-talak ve helal-haram gibi dini hususları öğretmek üzere yazılmış olan dini kitaptır. Elinizdeki "Büyük İslam İlmihali", müslümanlar için yapılmış büyük hizmetlerin başındadır. Her müslümanın evinde bulunması gereken bu eser birçok dini meseleleri ihtiva etmektedir.
114.00 ₺ -
Kadere Rıza
Dünyada dertsiz insan yoktur. Ama tesellisi olmayan, kendisini rahatlatacak, gönlünü huzura kavuşturacak bir arkadaşı olmayan çok insan vardır. Bir güzel söze, bir merhametli göze hasret kalıp derdini dökecek kimseyi bulamayan insanlar çoktur. Mevlana der ki: -"Dertli adamın,kararsızlıklarla, dumanlarla dolu bir evi vardır. Derdini dinlersen, o eve bir pencere açmış olursun." Şu kainatta meydana gelen her olay, her hadise en ince teferruatıyla tespit edilen bir plan ve program dahilindedir. Kainatın varoluşundan yokoluşuna kadar sergilenen ve sergilenecek olan her şey ilahi taktirle belirlenmiştir. İnsan hayatı, sırları ve geleceği de hep bu ilahi taktirin cilveleri ile doludur. Yüce Rabbimiz (c.c.) buyurur; "Biz her şeyi bir ölçüye göre (kader ile) yarattık. (Kamer Suresi,49) "Yeryüzünde vuku bulan ve sizin başınıza gelen herhangi bir musibet yoktur ki biz, onu yaratmadan önce bir kitapta yazılmış olmasın. Şüphesiz bu, Allah'a göre kolaydır." Hadid Suresi,22 Selam Huda'ya tabi olanların üzerine olsun...
84.00 ₺ -
Bir Akşemseddin Romanı
Önce sen sonra sen, Ta içime işleyen bir rüya gibisin ey sevilen… Bulutlar sevda taşıyor hudutlardan hudutlara, Fetih müjdesi fersah fersah duyulur ufukta. Hasret perdesi çekiliyor İstanbul’la arama, Katladığım kağıttan gemiler ümidi taşıyor müjde dolu rıhtımlara… Bir gökkuşağı gibi rengarenk umutlar açıyor seninle ruhumda, Bekliyorum sabırla, çünkü nicedir yadigar bu hasret bana. Sanki sözlerden ve mısralardan gönlüme çizilmiş bir masal ve rüya, Yüreğimin her zerresi adını taşıyor aşılamaz surlara… Her nefeste haykırmak geliyor sevdamı içimden geldiği gibi sana, Ya ben seni almalıyım ya da sen beni artık ne olur anla… Boğazımda düğümleniyor cümleler sana baktıkça, Önce sen sonra sen, Ta içime işleyen bir rüya gibisin ey sevilen…
84.00 ₺ -
Seni Buldum Kendimi Unuttum
"Öyle birine aşina ve maşuk olmalı ki gönlün, O kum taneleri inci diyorsa inci gözükmeli gözüne..." Aşk yolculuğunda daim olabilmek ve saadeti bulabilmek için her şeyi göze almak gerekir. Göze aldıklarını yutmak, yuttuklarını ise unutmak gerekir... Aşk kendinin her hali ile sınanır... Aşığın derdi adeta bir inilti halinde duyulur... Aşkı yanan aşığın olması gereken hal işte tam da budur... Aşk iniltisi ile niyaz... Aşkı aşktan aşk ile aşk için isteme hali... Öyle bir inilti ki kabul edilene kadar dinmeyecek bir serzeniş hali... Vazgeçen nasipsizdir. Nasipsiz kalpsizdir. Kalpsiz ise aşksızdır... Unutma! Sır sessizlikte dinlenir... Bekle...Hu ile vecd sabır ile gelir bekleyene... Dinle! Her mahlük aşkı zikrediyor kendi dilinde... Ve bekle... Hiçlik kapısını muhabbetle çal ve sabırla bekle... Sır çok yakında açığa çıkacak içinde...
78.00 ₺ -
Tarihe Şan Verenler
Bu eserde; başta, Allah'ın alemlere Rahmet olarak gönderdiği Resülü olmak üzere, O'nun nurlu izinde yürüyen şanlı sahabilerle nice İslam-Türk mücahitlerinin akıllara durgunluk veren destanlarını okuyacaksınız. Gözleri ağlatacak, gönülleri tutuşturacak, bir kitap...
174.00 ₺ -
Osmanlı Padişahları ve Devleti Tarihi
Geçmişe dair yazılı ve sözlü eserler; masal, hikaye ve tarih şeklinde karşımıza çıkar. Ancak tarih bir ilim olarak hikaye ve masaldan mutlak surette ayrılmalıdır. Bize düşen bütün vazife tarihin sınırlarını koruyabilmektir. Elbette ki tarihin birçok tarifi yapılabilir, hatta ona durum ve maksada göre bir rol de yüklenebilir. Ama bir tecrübe ve bilgi nehri olan bu ilim çığırından çıkarılmamalıdır. Tarihi basit şekliyle bir muhasebe defterine benzetebiliriz. Ve orada gelir-gider rolündeki zafer ve hezimet doğru olarak yazılmalı ki, neticede hesap doğru çıksın. Zira yarınlara ve gelecek hesabına doğru yatırım yapılabilmesinin başka yolu yoktur. Bu çerçevede; tarih ve özellikle de Osmanlı tarihinin hesaba katılmayan kısımları olabileceğinden, bu durumu nazar-ı itibara almak gerekecektir. Şunu da bilmelidir ki; Osmanlı Devleti sadece bizim değil, eskiden bu çatı altında yer almış din ve kavimlerin de devleti olmuş ve onların geleceklerine de şekil vermiştir. Bugün artık Osmanlı yahut eski tabiriyle Devlet-i Aliyye yoktur ama payitahtları, eserleri ve tesirleriyle hep vardır ve var olmaya devam edecektir. Öyleyse evvelâ Osmanlı devleti ve onun hanedanını hasbelkader tanıyalım.
174.00 ₺ -
Yunus Emre Hayatı ve Bütün Şiirleri
Bugüne kadar Yûnus Emre için nice sözler söylendi, nice eserler, nice kitaplar yazıldı. Söylenenler, yazılanlar, efsane çapında bir şeylerdir... Karşımızda efsaneleşmiş, destanlaşmış bir Yûnus vardır. Şimdi bu aşk kahramanı Yûnus'un gül bahçesinden ıtırlar koklamak istiyoruz ve bu çiçeklerden herkese, daha doğrusu gönlunde bir dilim aşk ateşi olanlara birer demet sunmak istiyoruz. *** Şiir güzeldir. Çünkü ulvi-gayeden alınan ilhamla yazılmıştır. Şiir güzeldir. Çünkü heyecan ve duyguları, îmân coşkunluğu içinde, hünerli bir sanat titizliğiyle, güzel sözler halinde işleyip dile getirmiştir. Şiir güzeldir. Çünkü his ve fikir, rüh ve îmân, ses ve duygu gibi bütün şubelerlyle Allah'ı arar! Gerçekten şair odur ki: îmânın sesine kalemini uydurur. Mânâ alemine dalıp Allah'ını, ezelî ve ebedi sevgilisini bulmaya çalışır. Bu cihan denilen gülistanda bir bülbül gibi dem çeker. "Şair, Allah kapısında en güzel bir dilencidir!" İşte Yûnus Emre bir ömür boyu bu mübarek kapının dilencisi olmuş ve daima Allah aşkı ile çağlamıştır.
162.00 ₺ -
Hikmet ve Şifa Kaynağı Kasidei Bürde ve Şerhi
Şiirler vardır ki, gündeliktirler ve eser dahi sayılmazlar. Onu söyleyenler de bilirler ki; modası geçince artık kimse eline bile almayacak ve unutulup gidecektir. Fakat imam Bûsiri'nin Kaside-i Bürde'si için bunu söylemek mümkün değidir. Zira onun müstesna bir eser olarak değerini hiçbir zaman kaybet-meyeceği artık bellidir. Ikinci bine girdikten sonra insanların ona olan teveccühünün daha da artması bunu gösterir. Bir de, bu değerli eser her zaman ve devirde yorumlanması gereken, derin ve ince gerçekleri ele alan bir eserdir. Her şeyden önce dünyanın yaratılış sebebi olup, aynı zamanda ebediyet kapısının da açılmasının vesilesi olacak olan Rasulullah'ı (s.a.v.) anlatmakta ve onu övmektedir. Hakkını yememek gerekir ki, Bûsiri'nin eseri kendi özellikleri içinde bir yenisinin kaleme alınması mümkün görünmeyecek bir Kasidedir.
174.00 ₺ -
Hidayete İlk Adım Bidayetül Hidaye
Hüccetü'l İslam İmam-ı Gazâli muhteşem eseri İhyâ-u Ulûmi'd-Din'in özü olduğunu söylediği bu eseri için şunları söylüyor: Her şeyden önce şunu bilmelisin ki; ilmin semeresi olan hidayetin eweli ve ahiri, zahiri ve bâtını vardır. Hidayetin nihayetine ancak başlangıçtaki sağlamlıkla ulaşılabilir. Aynı şekilde hidayetin bâtınına da ancak zahirine vakıf olduktan sonra erişilebilir. İşte ben sana hidayetin başlangıcını gösteriyorum ki, onunla nefsini tecrübe edesin, kalbini onunla sınayasın! Eğer kalbini hidayete meylediyor, nefsini de hidayete boyun eğiyor şekilde bulursan ve nefsinin hidayeti kabul ettiğine ikna oluyorsun o zaman hidayetin nihayetine bakmak ve ilim deryasına dalmak için buyur!
60.00 ₺ -
Senden Geriye Kalan
Ben beyhude diyarların gizemli şahı... Ben hasrete gam olan gönüllerin sultanı... Ben huzura aç özlemlerin sürgünü... Ben kasvetin hitap dili... Ben biçarelerin temsili, yitirilmişlerin yol arkadaşı, ölümü bekleyenlerin son arzusu, kavuşamayanların sabahlara özlem yansıtan gecesi ve muhabbetin adını alan kanatsız haberciyim... Ben Kim miyim? Ben asla -ben" demeyen, bir çırpıda söylenebilen ve her söylendiğinde sillesini mecaz eyleyenim. Ben Kim miyim? Sinesinde asırlık hasretleri taşıyan. Sırtında ömürlük yıkımları kaldıran. Her çıkmazın sonundaki sitem diliyim. Ben Kim miyim? Ben kurak gönüllerin yağmuruyum, Gaflet diyarlarının ahıyım. Harap ve bezginlerin serzenişiyinn. itham edilenlerin musallat ettiğiyim. Ben Kim miyim? Beni tanımadan beni asla anlayamazsın... Şimdi dinle... Sana gerçek beni anlatacağım.
72.00 ₺ -
Kuranın Cevherleri Cevahirul Kuran
Ey uğraş olarak Kur’ân ile meşgul olan, ancak bu hususta gevşek davranıp Kur’ân’ın sadece zâhirî mânâlarını ve lafızlarını hızlıca kapan kişi! Sen nereye kadar okyanusun sahilinde gözün kapalı dolaşarak Kur’ân’ın harikulâde ahvâlinden gâfil olacaksın? Artık Kur’ân’ın güzelliklerini görüp de, hoş ve tatlı şeylerini sahile çıkartma zamanı gelmedi mi? Onun derinliklerine dalarak mücevherlerini çıkartıp da, zengin olma zamanı gelip dayanmadı mı? Okyanusun sadece sahillerine ve manzarasına sürekli bakıp da inci ve mücevherlerinden mahrum kaldığın için nefsini kınama zamanın gelmedi mi? Kur’ân’ın engin bir okyanus olduğu haberi sana hiç ulaşmadı mı? Okyanusun sahillerinden farklı farklı nehir ve kanalların oluşması gibi, önceki ve sonraki nesillerin ilminin de Kur’ân’dan bu şekilde çeşit çeşit kol ve türlere ayrıldığı haberi sana gelmedi mi? Okyanusun coşkun dalgalarına dalıp da incileri çıkartan kavme gıpta etmiyor musun? Öyle ki o insanlar o derinliklere dalıp oradan kırmızı yakutlar, ışıldayan inciler ve yeşil zebercedler çıkartmışlardır. Onlar okyanusun sahillerinde yüzüp amber ve altınları toplamışlardır. O kişiler bunları adalarına çıkartarak bunlardan panzehir yapmışlardır. Ben sadece kardeşlik hukukuna istinaden seni uyarıyorum. Onların yüzmelerinin, denize dalmalarının ve yolculuklarının nasıl olduğunu göstererek senin duanın bereketini umuyorum.
174.00 ₺ -
Ey Gönül Pişman mısın
İçimdeki bu yangın beni her lahzada bitiriyor. Eriyorum âdeta yaptığım hatanın vicdanıma saldığı cefayla... Canım yanıyor... Öyle yanıyor ki, ben canlı iken etlerim lime lime doğranıyor sanki... Diyorum ki kendi kendime:"Nasıl geri dönüp düzeltebilirim her şeyi? Nasıl zâyi ettiğim emeklerin hakkını ödeyebilirim? Peki ya Allah'ın huzuru! Ölüm kapımı çaldığında ve mahşer ânı gelip çattığında kul hakkını nasıl ödeyebilirim? Ben... Anlayamıyorum... Nasıl böyle bir hata yapabildim? Nasıl bu kadar kör olabildim? Böyle düşüncesiz olabildim... Öyle pişmanım ki! Allah'ım! Bu âciz kul zamanı geri döndüremez elbette... Lâkin hatasını hiç işlememiş hale gelebilmesinin bir yolu yok mudur? Bana bir çıkış yolu göster... Nasıl bu vicdan azabından kurtulabilirim? Bir daha aynı hatayı işlememek üzere teybe etmeye dahi yüzüm yok benim... Zaten... Kendimden ötürü hiç umudum da kalmadı... Bu yüzden de şimdi bu yangını nasıl söndüreceğim? Nasıl yaptıklarımı geri döndüreceğim? Hiç bilmiyorum... Sürekli aynı soruyla ömrümü ve nefeslerimi tüketiyorum: "Söylesene ey gönül, pişman mısın?"'
78.00 ₺