-
Ümmül Kuran ve En Hayırlı Üç Sure
Kur'an-ı Kerim'in her sûresinin kendine özgü ayırt edici özellikleri mevcuttur. Bu sûrelerden bazıları birkaç ayetten müteşekkil olmasına rağmen oldukça yüklü anlam ve içerikleri, eşsiz edebî tanım ve tasvirleri, insanı derin tefekkür ve tedebbüre sevkeden özlü ifadeleri söz konusudur. Kur'an'ın en büyük sûresi ve anası/temeli diye tarifi yapılan ve son derece üstün özelliklere sahip olan Fatiha sûresi bu sûrelerden biridir. İhtiva ettiği konular bakımından Fâtiha ile Kur'an arasında bir mukaddime ve kitap ilişkisi bulunmasının ötesinde bir dua ve ona cevap niteliğinde bir irtibat söz konusudur. Bu bağlamda Fâtiha kulun duası, Kur'an ise Mabûdun kuluna verdiği cevap şeklinde algılanmasında bir sakınca olmasa gerektir.Bu denli önemi haiz Fatiha sûresinin yanı sıra bu eserde Fatiha'dan sonra yine alî vasıflara sahip olan üç sûre daha ele alınıp incelenmiştir. Bu sûreler Resûlüllah (sav)'in ifadesiyle diğer kutsal kitaplarda da yer almış olan İhlâs, Felâk ve Nâs sûreleridir. Bilindiği üzere İhlâs sûresi tevhid inancının temel esaslarını içerir. Felâk ve Nâs da okunduğunda Müslümanları her türlü kötülüklerden koruyan sûrelerdir. Mushafın ilk ve son üç sûresinin tefsirini oluşturan es-Savvâf 'ın elinizdeki bu eseri, çok fazla teferruata dalmadan bu sûrelerin tefsirini özlü olarak öğrenmek isteyen okuyucular için temel bilgileri bünyesinde toplama gibi bir yeterliliğe sahiptir.
98.00 ₺ -
Hz.Peygamberin Eşsiz Örnekliği
Kur’ân’ı Kerim’in ana konularından biri de nübüvvettir. Peygamberler sarsılmaz ve yıkılmaz şahsiyetleri ile yılgınlığa düşmeden ve korkmadan ilahî tebliği ilan ederek insanları içine düştükleri itikâdî bozukluktan ve ahlâkî çöküşten onları silkeleyerek haberdar etmeye çalışan insanlardır. Peygamberler insanlardan Allah’ı Allah, Peygamber’i Peygamber, şeytanı da şeytan olarak görmelerini istemişlerdir. Bütün peygamberler öncelikli olarak kendi milletlerine gönderilmiştir. İlettikleri mesaj ise ait oldukları çevre ile sınırlı değildir. Peygamberler silsilesinin son halkası Hz. Muhammed Mustafa’dır. Bu nedenle bütün insanlar ona inanmak, söylediklerini ve yaptıklarını takip etmek zorundadırlar. Onun örnekliklerinin bütün boyutları, yalnızca Kur’ân’dan elde edilebilecek bir şey değil, yüce siyreti de hesaba katılarak varılabilecek bir sonuç olduğu akılda tutulmalıdır. Bu mütevazı eser Kur’ân’ı Kerim’in kendisine indiği Hz. Peygamber’i yine Kur’ân’dan, bazı yönleriyle görmemizi sağlamak amacıyla kaleme alındı. Böylece Resûlullah’ın şahsında hayata onunla bakmanın imkânları denenmiştir. Eser Hz. Peygamber’in ümmîliği, beşer olması ve mucizeleri gibi çağdaş bazı tartışmalara da yer vermektedir.
175.00 ₺ -
Küreselleşme Çokkültürlülük ve İslam
Bu kitapta yer alan makaleler değişik vesilelerle çevirdiğimizveya çevrilmesini teşvik ettiğimiz Din Sosyolojisi ve Din Antropolojisiyle alakalı çeşitli dergi ve yayın organlarında daha önce yayınlanan sekiz farklı yazarın makalesidir. Bunların bir kısmını Din Sosyolojisinde Yabancı Dil Metinleri adlı doktora derslerimde öğrencilerle birlikte çevirdiğimiz makaleler, bir kısmını çevirisini teşvik ettiğimiz makaleler ve bir kısmını da Peter Clark tarafından edite edilen Din Sosyolojisi El Kitabının bölümleri olarak çevirdiğimiz makaleler oluşturmaktadır. Din Sosyolojisi ve Din Antropolojisine ilgi duyan Lisans ve Lisans Üstü öğrenciler yanında genel okuyucunun da kolay erişimini sağlamak amacıyla bu yazıları bir araya getirip kitaplaştırmış bulunuyoruz. Bu tür makalelerin bir seri halinde yayınlanmasını planlıyoruz, fakat bu projeyi ne kadar sürdürürüz ve ne kadar nasip olur onu zaman gösterecektir.
147.00 ₺ -
Hakim Tirmizi de Vücuh ve Nezair
Tefsir Tarihi’nde, Kur’an’ı “anlama” gayretleri çerçevesinde ortaya konulan ve bize kadar ulaşan ilk telifler arasında vücûh ve nezâir türü eserlerin önemli bir yeri vardır. Bu meyanda kaleme alınmış Hakîm Tirmizî’nin Tahsîlu Nezâiri’l-Kur’an’ı ise kendine özgü içeriğiyle bu seri içerisinde dikkat çeken özel bir konuma sahiptir. Bu durum, Hakîm’in furûk taraftarlığı ve işârî/bâtınî yorum anlayışı çerçevesinde konuya getirdiği yeni yaklaşım tarzının özgünlüğünden kaynaklanmaktadır. Ne var ki bu bakış açısı Kur’an’ı “anlama”ya katkı sağlamasının yanı sıra belli düzeyde anlam kaymalarına yol açacak açılımlara da zemin hazırlamıştır. Dolayısıyla bu çalışmada, Hakîm öncesi döneme ait konuyla ilgili eserlerle yapılan karşılaştırmalardan elde edilen veriler, yaşadığı dönemin siyasal-kültürel hatta ekonomik yapısı göz önünde bulundurularak değerlendirilmeye tabi tutulmuş, sonraki dönemi oldukça etkileyen Hakîm’in kendine özgü yaklaşımları çözümlenmeye çalışılmıştır. Bu eserde, kültürel değeri teslim edilmekle birlikte, Kur’an’ı doğru anlama konusunda sorunları ve çelişkileri içinde barındıran Hakim’in yaklaşımları, bilimsel bir bakış açısıyla değerlendirmeye tabi tutulmuştur. Kendisinden sonraki süreci belli oranda etkilediği bilinen bir esere ilişkin yapılan böylesi bir çalışmanın, Kur’an’ı anlama çabasına bir nebze de olsa katkı sağlayacağı umulmaktadır.
147.00 ₺ -
Hadisler Işığında Sosyal Dayanışma
"Dünyanın her tarafında birçok insan maddî yoksulluk ve perişanlık içerisinde kıvranırken, maddî imkânları olan birçok insan da mânevî değerlere sahip olamadığından huzursuzluk içinde hayatını devam ettirmeye çalışmaktadır: Kimilerinin, maddî ihtiyaçlarına yardımcı olacak bir "el"e; kimilerinin, mânevî huzursuzluğunun tedavisi için yapılacak bir telkine; kimilerinin, kuru bir lokmaya; kimilerinin, bir tebessüme; kimilerinin bir ilgiye, kimilerinin, bir selâma; kimilerinin, hâl ve hatırının sorulmasına; kimilerinin, teselliye; kimilerinin, danışmaya; kimilerinin, başkalarının esaretinden ve zulmünden kurtulmaya; kimilerinin de nefsinin esaretinden kurtulmaya ihtiyacı vardır. Kısaca her insan, mutluluğun yollarını aramakta ve bu yolları temin etmenin çabası içerisindedir. Dayanışmayı temin ve tesis eden birçok yardımlaşma yolları vardır. Biz, bu çalışmada yardımlaşma ve dayanışma yollarının neler olduğunu, dünya ve âhiret mutluluğun tebliğcisi ve teminatçısı olan Hz. Peygamber'in beyan ederek bize miras bıraktığı sünnetinden tesbit etmeye, fertlere ve topluma kazandırdığı neticeleri üzerinde durmaya çalıştık."
70.00 ₺ -
Ulumu'l-Kur'an Özelinde Tefsirde İhtilaflar
Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de ‘’Şüphesiz Kur’an’ı biz indirdik,onun koruyucusu da biziz’’buyurmaktadır. (el-Hıcr 15/9) Bu ayet,müfessirler tarafından daha çok Kur’an’ın lafzen tahrif edilmesine karşı korunması şeklinde efsir edilmiştir.Ancak bir metin, sadece lafzen tahrif olmaz,manen tahrifi de ihtimal dahilindedir. Bu durum en başta dini metinler olmak üzere her türlü metin için söz konusudur.Sahabe ve tabiin neslinden Sonra ayetlerin manası ve tefsirinde bazı tahrifi yorumlar zuhur etmştir.Bazı müfessirler,bir yandan tahrif edilmeye çalışılan konuları amacına uygun olarak tefsir etmiş,diğer taraftan da maksad-ı ilahi’nin amacına uygun olarak anlaşılmasının yollarını göstermeye çalışmışlardır.Bu çalışma ameliyesi zamanla Ulumu-l Kur’an ve Tefsir Usulu’nu oluşturmuştur. Sahabe ve tabiin neslinden sonra Kur’an’ın yorumlanması noktasında bazı inhirafi yorumlar ortaya konmuştur.Ancak bir ayetin manası konusunda Hz.Peygamber(s.a.s)den gelen farklı sahih rivayetleri ve muahhar asırlarda Kur’an’ın ruhuna uygun düşen ihtilafları -birbirinin alternatifi olan farklı yorumları- Inhirafi yorumlardan aırt etmek gerekmektedir.Birbirinin alternatifi olan farklı yorumlar,tahrifi bir yorum olmayıp bir ayetin manası ve yorumu konusunda müfessirlere ait farklı görüşlerdir.Çünkü insanların farklı yapıları ve özel durumları aynı hakikatin farklı algılanmasına sebep olmaktadır.Mesela normal hayatta güzel bir akarsuyu seyreden insanlar bundan farklı manalar çıkartabilirler.Bir şair bu akarsuda dolayı hissiyatı galeyana gelip güzel bir şiir yazabilir.Bir ressam bu güzel manzarayı tuvale taşımaya çalışırken,bir çiftçi de bu suyu tarlasına taşımanın hayallerini kurar.Bir baraj mühendisi de bu suyun arkasında muazzam bir barajı görüp ondan enerji ve sulamak için projeler düşünür.Aynı konunun kişiler tarafından farklı algılanması hakkında şair ne de güzel söylemiş. İbarelerimiz farklı farklı olsa da senin güzelliğin hep aynı güzelliktir, Senin için söylenen bu sözlerin hepsi senin o güzelliğine işarettir. İşte bu çalışma,yukarıda kısaca bahsedilen konuları,Ulumu’l Kur’an özelinde ele almaya çalışmıştır.
140.00 ₺ -
Süryani Ortodoks Kilisesinde İbadet
Süryani Ortodoks Kilisesi,Yahudiliğe çok benzeyen bir yapı arz eder.Bu izlenimi veren husus,süryanilik teriminin,hembir mezhebi,hem de bir ırkı temsil etmesidir.ibadet dilinin de klasik Süryanice oluşu bu vurguyu güçlendirir. Süryanilerin antik bir Ortadoğu halkı oluşu,Süryanice’nin Sami diller grubuna mensubiyeti,alfabe yazım şeklinin Arapçaya oldukça benzerlik arz etmesi,gerek Anadoluda gerek se Arap ülkelereinde yaşayan Süryanilerin âdet ve geleneklerinin bu coğrafyayla örtüşmesi,Süryani kilisesini Müslümanlara yakın kılan özellikleri arasında sıralanabilir. Süryani ortodoks kilisesi sahip olduğu,ibadet çeşitleri bakımından diğer hıristiyan kiliseleri arasında farklı bir konumu vardır.Süryani Ortodoks Kilisesinin ibadet çeşitleri arasında ‘’slutho’’(salat)adını verdikleri ibadetin, İslamiyetteki Namaza çok benzeyişi,Hz.Adem’den günümüze süregelen tevhidi din anlayışını teyid eden bir husustur.Süryanilikteki namaz ibadetinin,İslamiyetteki namazdan tek farkının ‘’rukusuz’’olması dense fazla mübalağa edilmiş olunmaz.
147.00 ₺ -
Sünnetin Aydınlığında Yürümek
Sünnet, Kurân-ı Kerimle birlikte İslâmın iki temel esasından biridir ve sünnet olmadan, hadis olmadan İslâm düşünülemez Efendimizin (sallallâhu aleyhi ve sellem) söz, fiil ve takrirlerinden oluşan sünnet, daha Efendimiz zamanında zihinlere, hafızalara ve kalplere nakşolmuş, ayrıca yazıya da geçirilmiştir Sahabe-i kiram, büyük bir titizlikle sünnete uymuş, hayatını ona göre tanzim etmiş, sünneti muhafaza etmiş ve hiçbir fazlalık ve eksikliğe meydan vermeden tabiîn-i izama nakletmiştir Dönemlerindeki fitne ateşleri sebebiyle hayatlarını züht ve takva üzerinde İslâma ve İslâmın iki temeli olan Kurân ve Sünnete adayan tabiînin, sayıları binleri aşan dev imamları, Kurân gibi Sünnete de sahip çıkmış ve karıştırmadan, bulandırmadan onu, kendilerinden sonraki nesle intikal ettirmişlerdir İşte elinizdeki bu küçük eser, Hz. Peygamberin, hayatımızı aydınlatan mübarek sözlerinden seçilerek oluşturulmuştur. Eser muhteva olarak, hayatımızın bütün alanlarına dair hadisleri içine almaktadır. Hadislerin gereğince amel etmek ümidiyle
45.50 ₺ -
Hz.Ömer'in Kur'an Anlayışı
Her dönemde olduğu gibi günümüzde de en önemli meselelerden biri Kuranı anlama faaliyetinin nasıl olması gerektiği hususudur. Kuranın anlaşılmasına yönelik yapılan bütün çalışmaların değerli olduğunu düşünmekle birlikte sahabe döneminin ayrı bir öneme haiz olduğu kanaatini taşımaktayız. Çünkü sahabiler Kuranın açıklayıcısı ve uygulayıcısı olan Hz. Peygamberin eğitiminden geçmişler ve yine Kuranın nüzûlüne tanık olmuşlardır. Bu bağlamda Hz. Peygamberle birlikte yaşamış olan sahabenin Kuran anlayışını ve tefsir yöntemlerini ortaya koymak, Kuranı anlama gayreti gösterirken izlenmesi gereken yolların neler olduğunu göstermesi bakımından önemlidir. Bu çalışma Hz. Peygamberin uygulamalarına tanıklık etmiş ve ayrıca Kuran anlayışıyla mümtaz konuma ulaşmış olan Hz. Ömerin Kuran Anlayışını ve Tefsir İlmine Katkılarını konu edinmektedir. Böylece bu çalışma Hz. Ömerin Kuran anlayışının teşekkülündeki etkenleri, tefsir ettiği âyetlerin tefsirlerini derli toplu bir şekilde ortaya koymakta, Kuran ilimlerine yönelik düşüncelerini tahlil ederek sunmaktadır. Ayrıca bu çalışmada, Hz. Ömerin hilâfeti dönemindeki uygulamalarının Kuran anlayışıyla birlikte değerlendirilmesi yapılmış ve bu uygulamaları kendilerine referans gören tarihselci iddianın dayanaklarının tutarlı olup olmadığı tartışılmıştır.
164.50 ₺ -
Hadislerin Anlaşılmasında Yöntem Tartışmaları
Hadislerin anlaşılması ve yorumlanması temelde bir metodoloji sorunudur. Metodolojiden yoksun yaklaşımlar sonuçta akim kalmaya mecburdur.Günümüzde metodoloji tartışmaları yoğun bir şekilde yapılmaktadır.Ancak bugün metodoloji tartışmalarını esasen batı kaynaklı yaklaşımlar beslemektedir.Batı kaynaklı tartışmaları takip etmek bir mecburiyetse de onları kendi metinlerimizi anlama ve yorumlamanın temeli kılmak oldukça isabetsiz bir yaklaşımdır.Bu çerçevede ifade etmek gerekirse metodoloji tartışmalarında kendi geleneğimizin zengin içeriğinden habersiz bir görüntü verilmesi,dahası batı temelli metot tartışmalarından esinlenerek usul-i fıkhın yetersiz olduğu yönünde tenkit edilmesi gerçekten üzücücü bir durumdur,üzücü olduğu kadar mandardır da. Bu çalışma geleneğimizde var olan anlama metodumuza dayanarak hadislerin nasıl anlaşılması gerektiğine dair çeşitli makalelerden oluşmaktadır.Bazı makalelerde geleneğimizin metodolojisi yeniden üretilerek yeni bir dille ifade edilirken bazısında batı temelli tenkitler tartışmaya açılmaktadır.Bazı makalelerde ise bütün bir hadis tarihi dikkate alınarak hadis ve sünnetin her açıdan fonksiyonerliği ele alınmıştır.
154.00 ₺ -
Kuran Öğrencisine Öğütler
İnanan insanların buluşma noktasıdır Kur'an. Müslümanların asla vazgeçemeyeceği en büyük ortak değerdir. Rablerini hatırlatan ve ona bağlılıklarını güçlendiren bir kaynaktır. "Müminler, Allah'ın adı anıldığında kalpleri titreyen, âyetleri kendilerine okununca inançları artan ve Rablerine güvenen insanlardır. " Allah'a kulluk için enerji kaynağıdır Kur'an. Namaz onunla, hac onunla, iman onunla, ahlâk onunladır. Her okumada yeniden keşfedilecek bir yönü mutlaka vardır, insana insanlığını öğreten ve mümine sürekli güzellikler katan etkili bir ilaçtır. "Kur'an müminlere şifa ve rahmettir; zalimlerin ise ancak hüsranını artırır. "
77.00 ₺ -
Aile İçi İletişim Kuran ve Sünnet Işığında
İslam dinine göre, insanların hem dünyada hem de ahirette mutluluğa kavuşmalarında önemli rolleri olan aile kurumu inanç birliği, sevgi ve merhamet temelleri üzerine kurulmaktadır. Aile içi iletişim; aile üyelerinin duygu, düşünce veya bilgilerini çeşitli yollarla birbirlerine aktarmalarıdır. Aile içi iletişimde; aile üyelerinin birbirlerine yeterli zaman ayırmaları, sevgilerini ve duygularını birbirlerine açıkça ifade etmeleri, sorunlara zorbaca ve şiddetle değil, eğitici ve nezaketle yaklaşmaları, iletişim çatışmaları esnasında yıkıcı değil yapıcı bir dil kullanmaları önem arz etmektedir. Aile sorunlarının çoğu, iletişimde dikkatsizlikten ve özensizlikten kaynaklanmaktadır. Bu çalışmamızda, İslam'ın aile içi iletişime dair prensiplerini inceledik.
77.00 ₺ -
Yıldızlar Engel Tanımaz Bedensel Özürlü Sahabilerin Hayatı
Sosyal politika ekseninde toplumsal olayları ve grupları ciddi bir şekilde ele alan çalışmalarıyla tanıdığımız Prof.Dr.Ali Seyyar,psikolojik ve sosyal hayatımızın ayrılmaz bir parçası olan dini;sosyal olayların açıklanmasında temel unsurlardan birisi olarak kabul eden değerli bir sosyalbilimcidir.’’Yıldızlar Engel Tanımaz-Bedensel Özürlü Sahabilerin Hayatı’’isimli bu kıymetli eseri de,bu çerçeve de yapmış olduğu ilk çalışmadır.Özürlülerle ilgili çalışmalarının yalnızca kitaplarla ,akademik faaliyetlerle sınırlı kalmadığına;fiilen işin içinde olduğuna ,onların her ihtiyacına büyük bir şevkle koşturduğuna ,her alanda onlara yardımcı olmaya çalıştığına yakinen şahit olduğumuz Ali Seyyar’ın,bu eserini yalnızca akademik bir kaygıyla kaleme almadığı ortadadır.Özürlülerin moral desteğe ne kadar ihtiyaçları olduğunun bilinciyle Müslümanların dünya ve ahret efendileri olan sahabe neslinden örnekler vererek,özürlülüğün;insanların değerini düşüren bir engel değil,tam aksine insanların ruh güçlerini ,insanlıklarını parlatan bir husus olduğunu ortaya koymuştur. Doç.Dr.Ayhan Tekineş Prof.Dr.Ali Seyyar,biri kadın olmak üzere 28 engelli sahabinin hayatını ve Peygamber’imizin onlara yaklaşım biçimini’’Yıldızlar Engel Tanımaz-Bedensel Özürlü Sahabilerin Hayatı’’isimli kitabında bir araya getirdi.O’nun tüm insanlara karşı çık merhametli olduğunu çok okumuşuzdur.Fakat özel gruplara,mesela çocuklara,hastalara,yetimlere ve engellilere çok daha hususi inceliklerle yaklaştığını pek de Kaleme alan çıkmamıştır.Kitabın ismi yıldızlardan geçiyor bir kere…Sahabelere ve onların Resulullah’a(s.a.v)bağlı,bağıtlı hayatlarının her birimize birer yıldız haritası gibi yol gösterdiğinden hareketle,kitabın ismini çok manidar bulduğumu söylemeliyim.Yıldızların,pırıltı ve yol göstericilik konusunda engel tanımazlığı ile sahabelerin engelsizlikleri arasında çok güzel bir anlam bağı kurmuş… Sibel Eraslan
140.00 ₺ -
Sosyal Değişme Kadın ve Din
Kadının dini sosyal tarihine sosyal değişme ekseninde bir yaklaşımı temsil eden elinizdeki çalışma,bu alana yapılan mütevazı bir katkı olarak düşünülmelidir.Zira gerek bu alanda gerekse genel olarak kadının tarih içindeki serüveni konusunda son iki asırdan beri bir hayli neşriyat yapılmış bulunuyor.Büyük bir çoğunluğu feminist yazarlar tarfından kaleme alınan bu çalışmalar içinde ataerkil bir yapıdan anaerkil bir yapıya evirilişin yada geleneksel bir toplum hayatından modern bir toplum hayatına geçişte kadının yaşadığı tecrübelerin bir geçit resmini sunan erkekler tarafından yapılan çalışmaların sayısı da bir hayli fazla.Neden erkek bir çalışma nesnesi değil de kadın bir çalışma nesnesidir?Her şeyden önce erkek açıklığı ve şeffaflığı kadın ise kapalılığı ve gizemi temsil etmektedir de ondan. İslam düşüncesinde kadının modern çağda yüklendiği birçok sorumluluğu erkek yüklendiği için fonksiyonel bir üstünlük erkeğe verilmiş gibi gözükmesine rağmen dikey boyutta yani insan-Tanrı ilişkilerinde herhangi bir üstlük astlık söz konusu olmayıp insan olmak bakımından Tanrı katında bir eşitlikten söz edilebilir.İslam düşünürleri bu iki cinsin ilişkilerini bir eşitlik ilişkisinden ziyade farklılık ve tamamlayıcılık ilişkisi olarak görmüşlerdir.Metafizik açıdan erkek Allah’ın Celal sıfatlarının,kadın ise Cemal sıfatlarının bir yansıması olarak görülmüştür.Allah insanların suretlerine değil kalplerine ve amellerine bakacağından dolayı bireysel anlamda üstünlük Takva ve Salih amelin fazlalığına göredir.
68.60 ₺ -
Din Sosyolojisi
Ağırlıklı olarak Din Sosyolojisinin tarihi ve teorilerini içeren bu kitap hem bilim adamları hem de öğrencilerden oluşan uluslar arası bir okuyucu kitlesi için tasarlanmıştır. Sonuç olarak, aynı zamanda bir bütün olarak din sosyolojisini ve ister Avrupalı isterse Amerikalı olsun sunulan bireysel yazarları da incelemeye açık bir çalışmadır... Bu eser bir "ders kitabı" olarak tasarlanmasa da, sosyolojik düşüncenin tarihine dini olaylara uygulandığı biçimiyle belgeli bir girişi temsil eder ve hem lisans hem de lisansüstü düzeylerde pekâlâ bir ders kitabı olarak okutulabilir. Her bireysel yazarla ilgili kritik tartışmaları üstüne basarak vurgulamaksızın çerçevesi zaten belli olan bir metnin ağırlığını aşağı düşürmemek için bu böyle yapılmıştır. Kitapta çoğu din sosyologu olmak üzere, felsefeci, sosyolog, psikolog, antropolog, tarihçi, ilahiyatçı, din felsefecisi, din psikologu, din antropologu, dinler tarihçisi ve din fenomenologlarından oluşan altmış sekiz bilim ve fikir adamına başlık açılarak, beş kadar kişiye de bu başlıklar altında yer verilerek ve bütün bunlar tarihi bir kronolojiye göre ele alınmış bulunmaktadır. Kitap bu haliyle yukarıda sıralanan tüm disiplinlere açık interdisipliner bir çalışma olup bütün bu alanlarla ilgilenen okuyucular için bir başvuru kaynağıdır.
252.00 ₺ -
Hadise Giriş Tarihçe Literatür ve Seçme Hadisler
İslam Dininin iki temel kaynağından biri,tüm insanlığın hidayet rehberi,dünya ve ahiret mutluluğunun esas prensiplerini ihtiva eden Kur’an-ı Kerim,diğeri ise hadis ve sünnettir. Hz.Peygamber’in söz,fiil ve tasviplerini ifade eden hadis,öncelikle ezberlenip şifahi olarak nakledilerek,sahifelerde yazılıp biraraya getirilerekve nihayet değişik sistemler altında kitaplarda tasnif edilerek günümüze kadar ulaşmıştır. Resûlü Ekrem’in söz ve uygulamalarının Kur’an-ı Kerim’i açıklayıcı bir anlamı bulunduğu gibi,sünnet aynı zamanda Allah Resûlü’nün dünya görüşünü yansıtır.Bir anlamda Allah’ın yeryüzünde uyulmasını istediğiörnek insan modelini gösterir. Bu çalışmada bir taraftan hadis ilminin tarihi serüveni ele alınırken,diğer tarftan Resûlüllah’ın söz ve uygulamalarından seçme,değişik açılardan hayatımıza ışık tutacak kırk dört ana başlık altında yüz yirmi hadise yer verilmiştir
224.00 ₺ -
Caferilik
Bu araştırmanın amacı,ülkemizdeki varlıklarını,yalnızca senede bir defa Muharrem ayında bilhassa İstanbul Halkalı’da Kerbela olayını anmak üzere Aşura törenlerinde toplandıkları zaman hatırladığımız ama Türkiye’de oldukça önemli alt kültür gruplarından birini teşkil eden,Caferi topluluğunun milli kimliklerinin oluşumunda dini kimliklerinin rolünü araştırmkatır. Bu amaçla araştırmanın yapılacağı yer olarak Caferilerin Türkiye’de en çok yaşadıkları Iğdır ili seçilmiş olup,alan araştırması olarak yapılan çalışmada çalışmanın ana kitlesi ve örneklemi olarak Iğdır Caferileri seçilmiştir. Araştırmada söz konusu alt kültür grubunun yoğunlukla andıkları Muharrem ve Aşura gibi dini ritüellerinin yanında sünnet,evlilik,ölüm ve nevruz gibi kültürel ritüelleri de incelenmiştir.
122.50 ₺ -
Yolların En Güzeli
Allah'ın Sevmesi Öncelikli Müslüman Kardeşliği Mü'minler Yekvücud Mü'min Sempatiktir Mü'min Külyutmaz Hayırlı Kul Hayra Vasıta Olmak Kim Allah Yolunda? İtaat Şartlıdır Dünya Evsizler Evi Zulme Hoşgörü Yok Savaş Kulluk İbadet Tasadduksuz Olmaz Saymadan Vermek Kolaylaştırın ve Müjdeleyin İdari Göreve Heveslenmek Herkesin Sorumlulukları Var Yasak Fısıldaşma Töhmetten Kurtuluş
59.50 ₺ -
Yeniden Kurana Yönelmek
İnsanı en güzel surette yaratan Yüce Allah, gerek fert ve gerekse toplum olarak sağlıklı bir yaşam tarzına kavuşabilmesi için kendisine, uyması gereken esasları da bir şekilde iletmiştir. Ancak, insanlık zaman zaman bu ilahi prensipleri dikkate almamış ve bu nedenle de tahammül gücünü aşan acılı sonuçlarla karşı karşıya gelmiştir. Tarihte bunun pek çok misali bulunmaktadır. Günümüzde de insanoğlu, içine düştüğü problemlere gerçekçi ve kalıcı çözümler aramakta, ancak söz konusu prensipleri göz ardı ettiği için olmalı ki, bir türlü istediği olumlu sonuçları elde edememektedir. İşte bu vb. Nedenlerden dolayı diyoruz ki, insanlığı, mazinin o elim tecrübelerini tekrar yaşamaya sürükleyen, huzursuz ve mutsuz eden problemleri çözmek, sükun ve huzur dolu bir hayata kavuşturmak için samimi olarak “YENİDEN KUR’AN’A YÖNELMEK” gerekmektedir.
63.00 ₺ -
Türk İslam Edebiyatı
İslam'ı kabul etmiş olan milletlerin, özellikle de Arap, İran ve Türklerin, edebiyatlarında ortak olan kültür ve edebiyatlarından oluşan "ortak islami konular"dır. Araplar, İrarnlılar ve Türklerin, millet olarak, İslam öncesi kendi milli duygu, düşünce ve yaşayışlarıyla oluşan milli kültür ve edebiyatları var idi. Her biri ayrı ayrı milli his, düşünce ve kültür çerçevesinde oluşan, kendi örf adet, ve gelenekleri etrafında meydana getirilen, kendilerine özgü ve müstakil bür kültüt ve edebiyata, henüz safiyetlerini devam ettiren bir dile dahip idiler. Tarihen sabittir ki, sosyal bir varlık olan insanın, tek başına değil, toplum içinde yaşaması, hayatını devam ettirme ve her türlü ihtiyacını içinde yaşadığı toplum bireyleriyle ortaklaşa gidermesi ve temini zorunludur. birylerin oluşturduğu toplumlar, bir yandan maddi ve sosyal hayatlarını devam ettişrirken, diğer yandan tarihlerine mensup oldukları milli dil, milli kültür ve milli edebiyatlarıyla da ma'nevi hayatlarını devam ettirirler. henüz dil, kültür ve edebiyatta ortaklık yok, belki benzerlik vardır. Miladi 610 yılından itibaren önce cahiliye bataklığında boğulmak üzere olan Arapları, sonra komşular olan İranlıları, X. yüzyıldan itibaren de Türkleri kanatları altına alarak himaye etmiş , onlara mutluluk yolunu göstermiş olanların dil, kültür ve edebiyatlarının ortak yanlarını birleştirrek ortaya yepyeni bir ortak kültür ve medeniyet koymuştur. Bunun adı Arap İslam Edebiyatı, İran İslam edebiyatı ve Türk İslam Edebiyatı'dır.
176.40 ₺ -
Toplumsal Dönüşümde Sünnet
İslam, toplumundan hareketle dini değil, dinden hareketle toplumu değerlendiren bir yaklaşım ortaya koymaktadır. Çünkü İslam, sadece bir din olmayıp, insan hayatının bütün yönlerine hakim olan ve düzenleyen şümullü bir toplumsal, ekonomik ve siyasi doktrinler topluluğudur. İslam, ilahi iradeyi insan hayatının ve ilgilerinin her alanına uygulamaktadır; yani sadece belirli şekil ve mahiyet taşıyan ibadetler değil, insana ait olan her şey dinle ilgilidir. İslam ne sadece bir tefekkür dini, ne de kendini adama ve dünyadan soyutlama dinidir...
40.60 ₺ -
Tefsir ve Hadiste İsrailiyyat
Bunlar İslam ümmetinin Kur'an'ı anlamada bir takım yanlışlara düşmesine, aslı olmayan hurafelere gerçekmiş gibi inanmasına sebebiyet vermiştir. Dolayısıyla bu alıntılarla, bunların geçtiği eserlere dikkat çekilmesi ve müelliflerin büyük bilginler olmasına aldanarak eserlernide zikrettikleri her bir şeye inanılmaması gerekmektedir. Dolayısıyla bu alıntılarla, bunların geçtiği eserlere dikkat çekilmesi ve müelliflerin büyük bilginler olmasına aldanarak eserlerinde zikrettikleri her bir şeye inanılmaması gerekmektedir. Hadis kitaplarına gelince, tefsir kitapları kadar olmasa da, böyle şeyleri onlar da ihtiva etmektedir. Elinizdeki çalışma İsrailiyyat'ın İslami kültürüne sızma sürecini, kısımlarını, mü'minlerin akidesi üzerindeki zararlarını, bunları nakleden raviler ile tefsir kitaplarını örneklerle açıklamakta, bu tür rivayetlere karşı genel bir bakış açısı kazandırmaktadır.
40.60 ₺ -
Tasavvufta İslami Hassasiyet
Tasavvuf ve tarikat, yüzyıllar boyu insanoğlunun fıtri ihtiyaçlarına cevap vermiş bir müessese olduğu için sun'i desteklere değil, tabii bir şekilde varolmuş ve varlığını ülkemizdeki bütün yasak ve engellemelere rağmen günümüze taşımıştır, geleceğe taşıyacağından da şüpheye mahal yoktur. İnsanoğlu varolduğu müddetçe bu müessesede var olacaktır.
49.00 ₺ -
Sünnetin Bağlayıcılığı
Sünnetin Bağlayıcılığı olarak çevirdiğimiz The Authority of Sunnah isimli elinizdeki eser, Hadis ve İslam Hukuku sahasında yetkin Pakistanlı bir müellifin kaleminden çıkmıştır. Bu eserde Prof. Dr. Muhammed Taqi Usmani, Hz. Peygamber'in sünnetine başvurulmaksızın Kur'an'da yer alan pekçok ibadetin Allah'ın murad ettiği şekilde tatbik imkanının olmadığını, Kur'an kendi dilleriyle inmesine ve vahyin indiği ortam ve şartlara vakıf olmalarına rağmen ashabın Kur'an'ı anlamak ve uygulamak için, nebevi açıklamalara ihtiyaç duyduklarını, buna göre söz konusu nebevi açıklama ve uygulamalara ashaptan sonraki nesillerin ve bizim daha ziyade ihtiyacımız olduğunu, bunun için de Sünnetin gelecek nesiller için bir şekilde muhafaza edilmiş olması gerektiğini Kur'an'dan ve İslam tarihinden yeterince örnek vermek suretiyle delillendirmektedir.
63.00 ₺ -
Hüccet Değeri ve Tedvin Açısından Sünnet
Bugüne kadar süünetin konumu ve tedvin süreciyle alakalı bir çok çalışma yayınlandı.Bunlar genelde konuya bir yönüyle ele alan; sünneti, konum ya da tedvin tarihi bakımından inceleyen çalışmalardır.Bu eserlerin eksikliği, ülkemizde cereyan eden tartışmaların hususilik arz eden bazı boyutlarını yansıtmayan çeviriler olmalarıdır. Elinizdeki eser, bu bağlamda şimdiye kadar yapılan çalışmaları derleyen ve değerlendiren başarılı bir sentez olmasının yanısıra,-müellifin Türkiye'de ikamet etmesi sebebiyle ülkemizde cereyan eden hadis-sünnet tartışmaları da göz önünde bulundurularak hazırlanmış, orijinal analizler içeren önemli bir çalışmadır.
161.00 ₺ -
Sözlerin En Güzeli Kurandan Yol Haritası
Müslüman İslam'ın Mesajına Kulak Verir Dinleyip kulak verip de sözün en güzeli'ne tabi olanları müjdele. İşte Allah'ın hidayet nasip ettikleri onlardır ve aklı başında hareket edenler de bizzat onlardır. Zümer 39-18
59.50 ₺ -
-
Siyaset Üstü Siyaset
Türk siyasetinin dünya siyasetinde tuttuğu yer,siyaset aşırı poltikalar,stratejiler
91.00 ₺