-
Cam Irmağı Taş Gemi
Taşın boyanmasıydı âdet olan, sıra boyamalara geldi. Yontucunun, kullandığı boyalara güveni sonsuzdu. Asırlarca dayanacaklarını, solmayacaklarını, bambaşka renklere dönüşmeyeceklerini biliyordu. Kimi bir deniz kabuğunun, kimi bir çömlek parçasının içinde karıştırdı renkleri. İstese, sonsuz sayıda renk elde edebilirdi. İstemedi. Kimi iç açıcı, kimi kasvet verici, ama hepsi de canlı ve kalıcı renklerle yetindi. Gözlerini karla hiç ovmamış kadınların ülkesinde buz mavisi, yağmur grisi gibi, kar beyazının da olmazdı elbet ama renklerin en zor olanı, kendisinden başka bütün renkleri yutanı, renksizlik kılanı, göz yakıcı çiğ beyaz bile onun duvar resimlerinde yumuşadı, uysallaştı. Hacmini buldu, boyun eğdi, renklerden bir renk oldu. En çok da bir yıldız ırmağının üzerinde akan lâcivert gökyüzünün altında güzel durdu. Çünkü kraliçe her defasında yıldızlı gök altında beyaz bir elbise giyiyor oluyordu. Yontucu her şeyi üstün bir gerçekçilik duygusuyla tamamladı. Tasvirleri arasında bu gerçekçilikle bağdaşmayan tek sahne, lâcivert ırmağın burgaçlı dalgaları arasına saldığı, batacağı ya da yol alacağı zamanın tek anlık aynasından belli olmayan taş geminin üzerine kaldı. Onun da tek yolcusu vardı.
196.10 ₺ -
Yeni Yüzyılda İslam Dünyası
İslam dünyasının dünya siyaset sahnesindeki yerini tüm şeffaflığıyla gözler önüne seren bu eser, İslam ülkelerinin geçmişten bugüne değişen konumunu, içeriden bir bakışla okuyucularına sunuyor. Sürecin içinden biri olarak Ekmeleddin İhsanoğlu, İslam dünyasının geçmişinden çileler hatırlandığında aydınlatıcı olacak bir hikaye ile hem hafızaları tazeliyor hem de bir projeksiyon tutuyor.
88.80 ₺ -
Poetik ve Politik: Bir Kültürel Çalışmalar Ansiklopedisi
Besim F. Dellaloğlu, yeni kitabı Poetik ve Politik’te okuru ‘uzun bir devrim’e davet edip zihinsel bir yolculuğa çıkarıyor. Ünlü sosyolog, İstanbul-Sakarya-Lizbon-Strasbourg hattında şekillenen ‘kültürel çalışmalar ansiklopedisi’nde, kavramlar üzerine arkeolojik kazılar yapıyor ve bu kazılardan günümüz Türkiye’sine dair önemli sonuçlar çıkarıyor. “Avrupa tecrübesinde Müfredat, Maarif’ten önce oluşmuştur. Bu aynı zamanda şu anlama gelir: Batı’da Müfredat, ulus-devletten öncedir. […] Rönesans’tan beri gelişen kültürel kamusal alan Müfredat’ın oluştuğu yerdir. Dolayısıyla Avrupa ulus-devletleri yurttaş prototiplerini işte bu kamusal alandan devşirmiş ve zorunlu eğitimle toplumsallaştırmışlardır. Ancak örneğin Türkiye gibi modernleşme toplumlarında ise Maarif gündeme geldiğinde kamusallaşmış bir Müfredat hâlihazırda mevcut değildir. Kamusallaşmış bir Müfredat’ın eksikliği ise Maarif ile Antropolojik Kültür arasındaki sürekliliğin yeterince sağlanamamasına neden olmuştur. Evet, Türkiye’de Maarif ile Antropolojik Kültür arasındaki mesafe çok fazladır. Hatta o kadar fazladır ki, bugün Türkiye’de yaşanan Kültür Savaşları’nın gerilim ekseni tam da buraya konumlanmaktadır. Yani Türkiye’deki Kültür Savaşları’nın önemli bir boyutu Antropolojik Kültür ile Maarif arasındadır. İslamcılar, yerliciler, muhafazakârlar ısrarla Antropolojik Kültür’ü savunurken, laikler, sekülerler, solcular Maarif’i savunmaktadırlar.” Ülkemizin kendine özgü düşünce insanlarından Besim F. Dellaloğlu, Poetik ve Politik’te Rönesans’tan medreseye, matbaadan medeniyete şekil veren kavramlara yeni pencereler açıyor, tabula rasa’ları yeniden tanımlıyor.
251.60 ₺ -
Nazife Kadın
Yüzyıllık bir hikâye… Bir annenin düşman işgalindeki memleketini korumak için bugün bile insanın inanamadığı, ölümün öldüremediği büyük cesaretini artık herkes bilecek. Fedakâr bir kadının kararlılığını gözyaşları içinde okurken, asla değerini tartamayacağımız başka bir kahraman gözümüzde canlanacak. O, taşıyabileceği en ağır yükün altına girerken düşmana yakalanmamayı planlıyordu. Her gece yeniden 'bu kez yakalanırım' kaygısıyla yollarını değiştiriyordu. Korkusu yakalanmaktan çok kendisinden başka kimsenin buralara kadar gelemeyeceğini bilmesinin verdiği vicdani kaygıydı. Kendisinden sonra kim taşırdı askere ekmeğini. Gecenin kör karanlığında keçinin zor yürüyebileceği patikalardan geçiyor; geçerken nefessiz kalıyordu. Ufak bir çıtırtıda onlarca merminin kendisini delik deşik edeceğini bilerek her bastığı yaprağı hesaplıyordu. Gecenin ayazında üzerine ağırlık olmasın diye kalın giyinmiyor; taşıdığı ekmeğin sıcaklığıyla hem yürüyor hem mırıl mırıl dua ederken gözünün önünden bakmaya doyamadığı evladı geçiyordu.
74.00 ₺ -
Bakara Suresi Sohbetleri
Müslüman bir toplumda bile imanın azalması mümkün müdür? Bir nesilden sonrakine geçtikçe Allah’tan uzaklaşmak mümkün müdür? Gittikçe maneviyattan daha uzak, daha maddeci, daha gafil mi oluyoruz? Artık namazlarda ağlamıyoruz, Kur’ân okurken düşünmüyoruz. Dualarımız bile boşaldı, ne anlama geldiğini bile bilmediğimiz sözler söyleyip duruyoruz… Peki nasıl yeniden dirilebiliriz? İşte ayetler burada! Cevaplar burada! Allah’ın kelamına yeniden bağlanmamız gerekiyor, Allah’ın kelamını okurken derin derin düşünmemiz gerekiyor. Her seferinde “Allah benimle konuşuyor” gerçeğini idrak etmemiz gerekiyor. Allah benimle konuşuyor, Allah seninle konuşuyor… Bu, hayatta alabileceğimiz en mükemmel hediye! Nouman Ali Khan Dünyanın pek çok ülkesinde ilgiyle takip edilen, milyonlara ulaşan bir davetçi Nouman Ali Khan... Hedefi Kur’an’ın anlaşılması ve hayata aktarılmasında bir köprü vazifesi görmek. Bunun için yaptığı Kur’an çalışmaları, Kur’an dilinin kolaylıkla anlaşılması için geliştirdiği metot dünya çapında yankı buluyor. Her şeyden önemlisi Kur’an’ın mesajının dünyanın dört bir köşesine ulaşması için çalışıyor. Bakara Suresi Sohbetleri, surenin ilk 29 ayetini derinlikli düşünme metoduyla okurlarına sunuyor. Çünkü Kur’an derin düşünmeyi talep eder...
177.60 ₺ -
Davam
Onlar inandıkları dava adına mücadele vermenin ağır bedellerine göğüs geren iman dolu nesillerdi. Evinde dini kitap bulundurmanın, hadis-i şerif meali, Kur’ân-ı Kerim tefsiri okumanın laikliğe aykırı hareket sayıldığı günleri gördüler. Sadece bu sebeplerle on binlerce Müslümanın mahkûm edildiği, vazifelerinden uzaklaştırıldığı dönemleri yaşadılar. Ama vazgeçmediler. Bu insanların hepsinin “suç aleti” aynıydı: Dini kitap, tespih, takke, Kur’ân, cübbe, sarık… Sadece Kur’ân-ı Kerim tefsiri ve dini kitaplar okudukları için o zamanki TCK’nın 163. maddesine dayanılarak şikâyet edilen, tevkif edilen, lehte bilirkişi raporları olmasına rağmen mahkûm edilen bir neslin verdiği hukuk mücadelesini, hayattaki son şahitleri aktarıyor. Davam, genişletilmiş yeni baskısıyla yeniden raflarda. Türkiye’nin zor yıllarını daha iyi anlamak isteyenler için…
166.50 ₺ -
Yollar Dönüşe Gider
Erzurum’da hikâyelerin, masalların, destanların anlatıldığı, şiirlerin okunduğu, ilim dolu sohbetlerin edildiği mütevazı ama mutlu bir köy: Pinaduz… Cihan Harbi bütün şiddetiyle dünyayı kasıp kavururken bu huzurlu köyün etrafını acımasız postallarıyla saran Rus birlikleri ve hain Ermeni çeteleri… Pinaduz’u ve köyün delikanlısı Bekir’i bekleyen felaketler… Rusların esir aldığı Bekir hastalığı, işkenceyi, ölümü, soğuğu, açlığı yaşar; insanlığı sorgular, imanına sığınır. Ve unutulmaz bir esaret destanı başlar… Ölümün ve yokluğun kucağında imkânsız bir aşk hikâyesi dahil olur bu destana. Bekir’in ise gönlünde sonu bilinmeyenlerle dolu, başarması pek de mümkün görünmeyen ama her şeyden çok istediği “dönüş” vardır. Nurullah Genç’in dedesinin yaşam öyküsünden esinlenerek kaleme aldığı Yollar Dönüşe Gider, savaş, sürgün, gurbet, esaret, hasret, hastalık, yakınlarının ölümü gibi insanoğlunun yaşayabileceği en ağır travmaları yaşayan birinin karakteriyle, yetiştiği kültüre dayanarak, Allah’a ve imanına sığınarak bu ıstırapların en korkunç halleriyle nasıl başa çıktığının hikâyesi.
240.50 ₺ -
Şarktan Haber (Timaş)
“Varlık bezmi O’nun nazının şehididir.” Yirminci yüzyılın en önemli mütefekkirlerinden, edebiyatçılarından ve siyasetçilerinden “Allâme” unvanlı Muhammed İkbal, Şark’tan Haber’in Tûr Lalesi kısmında böyle anlatır insan ve kâinat tasavvurunu. Eserleri Urdu ve Fars edebiyatının en yetkin örnekleri arasında yer alan İkbal, Şark’tan Haber’de, asıl hikmetin aşk ve muhabbet olmasını merkeze alarak naz-niyaz bağlamında insan-ı kâmilliğin çeşitli veçhelerini beyit ve rubaîleriyle, kaleminden birer inci gibi döküyor. “Bülbüllerin Hakîmi” ya da “Hakîmlerin Bülbülü” olarak anılan İkbal’in gerek Batılı şairlerin ve filozofların düşüncelerini veciz beyitlerle özetlediği gerekse Milletler Cemiyeti gibi, dönemin gelecek nesillere miras kalacak yapılarını öz ve derin kelâmıyla ele alarak hem bireyin hem toplumun Allah ile olan ve olması gereken rabıtasına tasavvufî irfan ekseninde baktığı bu eserindeki mazmunlarla, destanlarla ve efsanevî karakterlerle kurulan örneklemeler, insandan yola çıkarak onun içinde coşup taşan Aşk’ın bir ırmak gibi çağladığının göstergesi. Milletler bağlamında da “birlik” fikrini savunan, Hint Müslümanları ile diğer Müslüman halkların savaş dönemi emperyalizm mücadelesine bîgâne kalmayarak özellikle Türk direnişini takdire şayan bulan; düşüncesini, içinde taşıdığı coşkun ilâhî aşk neşvesi ve örnek aldığı isimlerin tasavvurları, özellikle mürşidi gibi gördüğü Hz. Mevlânâ’nın aşk ile insana ve kâinata bakışı bağlamında şekillendiren İkbal, İslam ve İslam tasavvufunu eksene alarak Batı felsefesi ile pozitivizmini akıcı, duru ve derinlik dolu latif edebî dili ile eleştiriyor. İnsanın kendi farkındalığını sağlayabilmesi ve bu aşk dolu iklimde kendini bulabilmesi ihtiyacı, onun dizelerinde bir haykırışa dönüşüyor. Ali Nihat Tarlan’ın, Peyâm-ı Maşrık ve Zebûr-ı Acem isimli çalışmaları Şark’tan Haber adı altında neşrederek Türkçeye kazandırdığı bu eser, yeni İkbal okuyucularının da bir farkındalık ve irfan dünyasına adım atmalarını sağlayacak.
66.60 ₺ -
Yalnızlık ve Aidiyet
Bu kitap yalnızlığa bilim penceresinden bir bakıştır. Tıp, psikoloji, sosyoloji ve antropoloji araştırmaları rehberliğinde yalnızlık gibi oldukça içsel bir konuyu ele alırken yöntemi gözlem ve deney olan çalışmaları öne çıkaran, çoğu yerde okura ters köşe yapan, nicel-sayısal bulguları edebiyattan, müzikten, bilim tarihinden göndermelerle harmanlayan, şaşırtıcı bir çalışma. Doç. Dr. Oğuz Tan ironiyi her daim yedeğinde taşıyan, ihtisas alanında sahip olduğu birikimi farklı disiplinlerden devşirdiği bilgilerle sunan ve böylece okumayı bir zevke dönüştüren üslubuyla bu defa “bir hayat memat meselesi” olarak gördüğü yalnızlık ve aidiyet kavramlarına yakından bakıyor. Temel bir ihtiyaç olarak sevgi ve aidiyeti, başkalarının ruh ve beden sağlığımıza nasıl iyi geldiğini, diğerkâmlığın biyolojik kökenlerini, kantitatif yöntemlerin intihar gibi son derece bireysel/psikolojik gibi görünen bir konuya uygulanması halinde ortaya çıkan sonuçları, aidiyetle ilgili çarpıcı deney ve gözlemleri, yalnızlık üzerine kafa yoran filozofların düşüncelerini, yalnızlığın kapitalizmle ve modernleşmeyle ilişkisini ve tabii ki bir yalnızlık kitabının olmazsa olmazı aşk, evlilik ve çocuklar bahsini ve bunların ruh ve beden sağlığımız üzerindeki somut etkilerini masaya yatırıyor. Kantitatif çalışmalarda Émile Durkheim’a, Muzaffer Şerif’e, Salomon Asch ve Henri Taijfel’e borçlu olduklarımızı hatırlatan, yalnızlığın çok özel tarihinde Georg Simmel, Erich Fromm, David Riesnam, Philip Slater gibi isimlere selam çakan, hatta Balzac ve Yusuf Atılgan’ın kişisel hikâyelerinden dem vuran kitap “Çok konuştun, haklısın, ama yalnızım, bunun çözümü ne?” diye soranlara cevap mahiyetinde bir bölüm de barındırıyor.
166.50 ₺ -
Kendi Kendine Terapi Seti
Adem Güneş ile Kendi Kendine Terapi duygularını onarmak ve kendini affetmek isteyenler için eşsiz bir kaynak... Bırak ve Rahatla'da yönetmekte zorlandığımız duygularımızdan, kaygılarımızdan, yetersizlik ve güvensizlik duygusuyla kendimizi bir türlü iyi hissedemeyişimizden bahseden Adem Güneş, teori ve pratiği birleştirerek duygularımızı onarıp gerçek kendiliğimizi bulma yolculuğumuza rehberlik ediyor. Kendini Affet'te ise bizleri iç seslerimizle, dirençlerimizle ve zorlantılarımızla tanıştırıyor... Suçluluk duygusu uyandıran iç seslerimizle nasıl konuşacağımızı, dirençlerimizden nasıl kurtulacağımızı, zorlantılarımızla nasıl baş edeceğimizi uygulamalar eşliğinde anlatıyor. Duygularımızla ve kendimizle barışık bir hayat için Adem Güneş ile Kendi Kendine Terapi…
284.90 ₺ -
Merhamet Devrimi
Mütevazı insanların daha diğerkâm ve daha merhametli oldukları biliniyor. O halde dünyaya bir tevazu devrimi gerek. Bir merhamet devrimi: Egosistemden ekosisteme geçmeliyiz. İnsanın kendi benliğine dair olumlu imgeler üretmesi ve çoğaltmasından, başka insanların önceliklerine ihtiyaç vermesine… Başkalarına nasıl göründüğümüz değil, başka insanların ihtiyaçlarına nasıl cevap verdiğimiz önem kazanacak. “Başkalarının gözünden ben” yerine “başkaları için ben”. Kendi benlik ihtiyaçlarımın aldatıcı yanılsamasından ötekinin ihtiyaçlarına kulak vermenin sahici varoluşuna. Bu sıçrayış, bir merhamet devrimidir!” Merhamet Devrimi, aslında farklı disiplinden iki ayrı yazarın, Kemal Sayar ve Alperen Manisalıgil’in kendi bakış açılarının özgünlüğünü koruyarak aynı konuda yazdıkları iki kitaptan oluşuyor. Böylece merhamet kavramı pek çok boyutuyla daha geniş bir yelpazede tartışılıyor, bir yazarın açtığı pencereyi diğerininki genişletiyor. Onları birleştiren şey, zulmün ve tahripkâr kibrin panzehri olarak merhamet ve tevazuun insan ve toplumda yeniden hayat bulması gerektiğine duydukları inanç. Tabiatın hızla kirlendiği, insanın kendi yaşam kaynaklarını tahrip ederek neredeyse bir felaketi hızlandırdığı, iletişimin yerini teknolojik ekranlara bakmanın aldığı, anne babanın çocuğu çocuğun anne babayı duymadığı bir çağda merhamete çok ihtiyacımız var. Gelin önce kendi içlerimizde, sonra en yakın çevremizde bir merhamet devrimi yapalım. Sahih ve sahici olanı, sahte ve suni olanın yerine koyalım. İnsan kendini tüketmeden, göklerin kapısını aralayalım. Dünyayı belki kelimeler değiştiremez ama onlardan sudur eden fikirler, birer kaldıraç gibi, dünyayı yerinden oynatabilir.
284.90 ₺ -
Zihin Odaklı Ebeveynlik
Çocuk gelişimi uzun yıllara yayılan ve aslında küçük bir insandan yetişkin bir bireyin ortaya çıkma serüveni olarak görülebilecek uzun bir yolculuktur. Bu yolculukta çocuk kaçınılmaz olarak iniş çıkışlar yaşar. Hayatın zorlayıcı tarafları, gelişme sürecinin olası problemleri, beklenmedik durumlar, aile içi çözülmeler, hatta kayıp, savaş göç gibi travmatik olaylar… Çocuk bu eşiklerden geçerken ona eşlik eden ebeveyne de büyük iş düşer. Çocuğunuzun yaşadığı olaylar karşısındaki ruh halini kavrayamamak ona yeterince iyi ebeveynlik edememenize yol açabilir. Ama onun ne yaşadığını ne kadar fark eder ve anlarsanız görüşünüz o kadar netleşir. Zihin odaklı bir yaklaşım, çocuğunuz her ne yaşıyorsa ona nezaketle ve kuşatıcı ve akılcı bir bakış açısıyla yaklaşmanızı sağlar. Böylece çocuğunuzun gelişiminin önünü açmış olursunuz. Dr. Joanna North işte buradan hareketle bu yorucu ama keyifli yolculukta bakış açınızı netleştirecek bir model öneriyor. Bu model, sizi ebeveynlik teknikleriyle değil, bir ebeveynlik felsefesiyle tanıştırıyor. Her duruma uygulanabilir mutlak çözümler yerine, çocuğun ihtiyaç duyabileceği duygusal destek türlerinin daha fazla farkına varmanıza yardımcı olmayı amaçlıyor. Çocuğunuzun zor zamanlarda bile güçlü ve direnç kabiliyeti yüksek bir zihin geliştirmesine destek olmanızı hedefliyor. Dr. North gelişim psikolojisi, danışmanlık teorileri, psikoterapi, sosyoloji gibi disiplinlerin yanında, çocuklar ve aileleriyle otuz yılı aşkın süredir yürüttüğü çalışmalardan da yararlanıyor. Zihin Odaklı Ebeveynlik, çocuklarına destek olmak ve sağlıklı gelişimlerine yardımcı olmak isteyen herkes için bir başucu kitabı…
196.10 ₺ -
Duygusal Savrulmalardan Kurtulmak
Size hiç “fazla hassas biri” olduğunuz ve duygularınızı çok abarttığınız söylendi mi? Bazen duygularınızın ağırlığı altında ezildiğinizi hisseder misiniz? Gözyaşı yağmurlarında, yakıcı öfke ataklarının ortasında, ıstırabın kucağında kalakaldığınız olur mu? Sanki bir düğmenize basılmış gibi kontrolden çıkar mısınız? O an tam da hissettiğiniz gibi davrandığınız için sonrasında pişman olur musunuz? Yorucu duyguların iniş çıkışından, sizi sağa sola savurmasından yorgun düşer misiniz? Bunların hepsi sadece “çok-hisseden” biri olmanızdan kaynaklanıyor. İyi hissetmek ve dengede kalmak için daha az hissetmeniz, kendinizi değiştirmeniz ve başkaları gibi olmaya zorlamanız gerekmiyor. Bu kitap; kendi değerlerinizi temel alarak daha sevecen, tatminkâr ve canlı bir hayat yaşamanız için ACT (Kabul ve Kararlılık Terapisi) teknikleri doğrultusunda adım adım ilerleyen bir yol haritası sunuyor. Çok-hissedenlerden misiniz? Doğru yerdesiniz!
144.30 ₺ -
Olmak İstediğim Ebeveyn Büyütmek İstediğim Çocuk
“Ebeveyn olmak bungee-jumping yapmak gibidir. Korkutucu ama eğlencelidir,” diyen Einat Nathan’dan, anne baba olmanın tüm zorluklarıyla birlikte esas olana odaklanmaya, çocuk ve ebeveyn arasındaki en temel şeyin “ilişki” olduğuna dair samimi, esprili ve empatik bir bakış. Yıllara dayanan ebeveyn danışmanlığı tecrübesinin ötesinde, farklı yaşlarda ve biri "özel çocuk" olarak anılan evlatlarıyla yaşadıklarıyla, anne babaların bebeklik, okul çağı, ergenlik dönemleri ve özel gereksinimli çocuklarla ilişkilerine dair bakış açılarını zenginleştirecek bir içerik sunuyor. “Ebeveynlere, özellikle de annelere, dünyayı çocuklarının gözünden görerek ve kalplerinde hissederek güçlü ve bağımsız olmayı nasıl öğreteceklerini gösteren, şefkatle tavsiyelerde bulunan bir çok satan… Sürekli korku salan bir çağda sakin kalmayı, çocukları bir birey olarak tanımayı, kabul ve takdir etmeyi hatırlatan güzel ve rahatlatıcı bir hikâye…” ―Hachette Go “Kısa ve eğlenceli bölümlerden oluşan, ebeveyn olmanın mikro ve makro anlamlarını en güzel şekilde kuşatan bir kitap.” ―The New York Times "Empatik, düşünceli, zekâ ve duygu dolu. Pozitif ebeveynlik dünyayı daha iyi bir yere dönüştürecek." ―Gal Gadot "Ebeveynliğin en zor ve rahatsız edici taraflarına değinmekten çekinmiyor ama bunu yumuşacık ve rahatlatıcı bir tavırla yapıyor.” ―Makor Rishon
203.50 ₺ -
Duygusal Olarak Sağlıklı Çocuk Yetiştirmek
Hepimiz duygusal olarak sağlıklı çocuklar yetiştirmek isteriz. Güvensiz, mutsuz, yapayalnız bir çocuk yetiştirmek isteyen bir tek anne baba yoktur. Önemli olansa şudur: Bunu nasıl yapacağız? Duygular, özellikle de öfke, hayal kırıklığı, kıskançlık, reddedilme gibi kuvvetli ve zorlu duygular çoğu çocuk için baş edilmesi güç şeylerdir. Bir arkadaşına öfkelenen çocuğunuzun önünde bir sürü seçim olabilir; kaba güç kullanmayı seçebilir, sinip kalabilir ya da tüm duygularını ifade ederek sözle direnebilir. Bu seçimlerin her biri çocuğun duygusal hayatında farklı bir patika çizecektir. Seçimlerimizin toplamından oluşan hayatı güzelleştirmek için yapılması gereken belki de çok basittir: Durmak, sakinleşmek ve iyi bir seçim yapmak. Dünya çapında binlerce çocuğun duygusal sağlık kazanma yolculuğuna rehberlik eden Maureen Healy daha mutlu ve daha sağlıklı çocuklar yetiştirmenin ipuçlarını sunuyor. “Hiçbir duygu kötü değildir, önemli olan o duygunun nasıl ifade edildiği ve yönetildiğidir” ilkesini benimseyen kitap, çocuğunuzu ve onun duygularını anlamak için müthiş bir anahtar. Nihayet, çocuklarda duygusal sağlık üzerine muhteşem bir yol haritası ve şaşırtıcı bir şekilde uygulanabilir yöntemler… Gerçek hayattan örnekler ve her anne babanın, öğretmenin ya da danışmanın ilgilenebileceği öğretici senaryolar. Bu kitap sahiden bir hediye. Linda Graham Duygusal Olarak Sağlıklı Çocuk Yetiştirmek, hem uygulanabilir hem de dönüştürücü güçte öneriler sunuyor; çocuk için, anne baba için ve anne baba ile çocuk arasındaki ilişki için. Bu kitabı okuyun, tekrar tekrar okuyun ve daha önemlisi, burada yazılanları uygulayın. Tal Ben-Shahar Duygusal Olarak Sağlıklı Çocuk Yetiştirmek, bugünün dünyasında daha sağlıklı ve sonuç olarak daha mutlu çocuklar yetiştirmek isteyen herkese yardımcı olacak. Michele Borba
185.00 ₺ -
Bilgelik Psikolojisi-2 İyi Doğru ve Güzeli Bulma Sanatı
Bilgeliğin sadece sözde ve soyut bir tavır olarak kalmaması, aksine günlük hayatımızın bir parçası ve yaşam pratiğimizin bir değeri olması gerektiği düşüncesiyle yola çıkan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Bilgelik Psikolojisi 1-2 adını verdiği iki eserle 21. yüzyılın en temel değeri olarak gördüğü bilgeliği masaya yatırıyor. “Rasyonel İnanç, Spinoza’nın Yanılgısı ve Evrimin Evrimi” alt başlığını taşıyan Bilgelik Psikolojisi 1 kuantum sonrası dönemde bilimin ulaştığı veriler ışığında inancın rasyonel akılla nasıl da ortak temellere dayandığını, Higgs Bozonu-Tanrı Parçacığı tezinin bilimsel temelini, Yaratılış ve Evrim ikilemi gibi konular eşliğinde bugün gelinen noktada bilimin yaratılışı hesaba katmasının bilimsel etik açısından bir zorunluluğa dönüştüğünü kanıta dayalı verilerle aktarıyor. “İyi, Doğru ve Güzeli Bulma Sanatı” alt başlığını verdiği Bilgelik Psikolojisi 2 ise Batı’nın Pozitif Psikoloji olarak tanımladığı bilgelik öğretisinin orijinal kökenlerine atıfta bulunarak ego-ben kavramlarına bilgelik temelli bir bakış getiriyor. Bilgeliğin dinamiklerine, aile, toplum ve liderlik konuları özelinde pratik hayata aktarılmasına ve tasavvufla bağına dair kapsamlı bilgiler sunuyor. Küresel ölçekte bir pandeminin hüküm sürdüğü gezegenimize adalet ve barışın hakim olması için, aklın rehberliğinde, vicdan ve hesap verebilirlik kavramlarının eşliğinde bir bilgelik paradigmasına ihtiyaç olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Bilgelik Psikolojisi 1-2 adlı çalışmasında teori ve pratiği bir araya getirerek yüzyılımıza çare olabilecek bir teklif sunuyor.
203.50 ₺ -
Kendini Bilmek
“Sadece bilge ya da ölçülü bir adam kendini bilir ve ne bilip ne bilmediğini ayırt edebilir... Başka hiç kimse bunu yapamaz.” Sokrates Sinirbilimci Stephen M. Fleming, Kendini Bilmek: Öz Farkındalık Bilimi adını verdiği çalışmasında felsefe ve düşünce tarihinin ilk dönemlerinden beri insanoğlunun en temel meselelerinden olan “kendini bilme” pratiğini psikoloji ve nörobilimin en güncel araştırmalarıyla masaya yatırıyor. Öz farkındalığın nasıl işlediğini anlatarak “kendini bil” olarak tarif edilen antik çağrıya cevap veriyor. Öz farkındalık, kendi hatalarımızı fark etmek ve deneyimlerimiz üzerine yorum yapmak gibi yeteneklerin toplamıdır. Bu da üstbiliş yani metakognisyon-kendi düşünme sürecimiz üzerine düşünme yeteneğimiz anlamına gelir. Üstbilişi denklemden çıkarırsak bir kararın neden ya da nasıl verildiğini bilemeyiz. Etrafımızın akıllı ama bilinçsiz algoritmalarla çevrili olduğu günümüzde üstbilişi denklemden çıkarmak, bizi kör bir şekilde algoritmanın dediğini uygulamak zorunda bırakır. Üst biliş bize, öğrenme, karar verme, diğer insanlarla iş birliği yapma gibi süreçlerde öz farkındalığı kullanmayı, düşünme süreçlerimizdeki güçlü ve zayıf yönleri bilerek bize zarar verebilecek durumlardan nasıl kurtulabileceğimizi gösteren muhteşem bir kapasite sunar. Kendimizi bilmenin ötesinde, başkalarının kendilerini nasıl tanıdığını bilmek daha iyi ve adil bir toplum inşa etmek için önemli bir fırsat sunar. O halde, kararlarımızı alırken düştüğümüz bugları fark edebilmek için üstbiliş ve öz farkındalık üzerine kafa yormak gerekiyor. Kendini Bilmek insan beyninin üstbiliş için ne kadar fazla sayıda ve kritik bileşene ev sahipliği yaptığını keşfetmeye dair verimli bir okuma deneyimi sunuyor.
203.50 ₺ -
Aşk Psikolojisi
Âşık olduğumuzda sadece duygusal değişim yaşamayız; neredeyse hayatımız yeniden şekillenir. Çünkü aşk, insanın konuşmasını, huyunu suyunu, yemesini içmesini, uyumasını, işini, arkadaşlıklarını; özetle, her şeyini değiştirir.Mutluluk kadar üzüntü, nefret ve öfkeyi de yoğun olarak yaşadığımız bir durum olan aşk, aynı zamanda kişiye ve kişiliğe göre de biçimlenir. Böylece insandan insana değişen çeşitli aşk yaşantıları ortaya çıkıverir.Aşkın insanın hayatına derinlemesine nüfuz eden bütün bu etkilerine ve ortaya çıkan sonuçlara sadece tek bir açıdan bakmak pek mümkün değildir. Üstelik, aşkın insanlar üzerindeki tesirini daha iyi anlayabilmek için psikolojik, sosyolojik, nörolojik ve biyolojik boyutlarına bütün olarak bakmak yerinde olur.Bu kitapta, aşkın insan üzerindeki etkileri yaşanmış örneklerle anlatılırken, aynı zamanda çeşitli kişilik türleri aşk odağa alınarak derinlemesine inceleniyor.
111.00 ₺ -
Yalnızlık Psikolojisi
Asıl yalnızlık hangisidir? Bir insanın hayatındaki yakın ilişkilerin sonlanmasında veya yokluğunda hissedilen duygu mudur asıl yalnızlık, yoksa kalabalıklar içinde insanın kendini tek başına hissetmesi midir? Belki de kimi insanların çok sevdiği, tercih ettiği ve benimsediği bir durumdur. Ancak nereden bakarsak bakalım, yalnızlık, insanın hayatı boyunca en fazla sözünü ettiği, üzerine en çok kafa yorduğu duygulardan biri... Hayatımız boyunca yalnızlığı çeşitli şekillerde deneyimleriz. Bazen en çok ihtiyaç duyduğumuz zamanlarda etrafımızda tek bir kişi bile olsa yeter bize. Kimi zaman da, başkalarının yalnızlığına derman olmak için çaba gösteririz. Yalnızlık kişinin bireysel özelliklerine, sosyal yaşamına, bulunduğu ortam veya kültürün etkisine göre şekillense de aslında en çok yaşamınızdan memnuniyetinizle bağlantılıdır. Bu nedenle yalnızlık, tercih edildiğinde bir sanatsal ürünün ortaya çıkmasını sağlayabileceği gibi, psikolojik bir rahatsızlığa da dönüşebilir. Uzman Psikolog Zehra Erol, yalnızlığı her boyutuyla ele aldığı bu kitapta, hem yalnızlığın dönüştürücü özelliğine vurgu yapıyor hem de yalnızlığın diğer duygularla birlikte nasıl bir arada ele alınması gerektiğini ortaya koyuyor. Bugünün insanına dair öykülerle...
70.30 ₺ -
İnsanın Huzur Arayışı
Mutluluk üzerine yapılan araştırmalar son zamanlarda hiç olmadığı kadar çoğalmış durumda. İnsanlar her fırsatta mutluluk denilen şeyi tatmak ve bunu kalıcı hale getirmek istiyor. Çoğu insan da acıları, zorlukları, engelleri, olumsuzlukları hayatının dışında tutarak büyük mutluluk ödülüne ulaşmanın peşinde. Bütün bu çabaya rağmen mutlu değiliz ve ruhsal patolojilerimiz giderek çoğalıyor. Psikiyatri kitaplarına sürekli yeni psikolojik rahatsızlıklar ekleniyor. Depresyon, kaygı, yeme bozuklukları, intiharlar, bağımlılık, cinsel sorunlar, alkolizm, yalnızlık, düşük benlik saygısı, kumar bağımlılığı gibi sorunlar hiç olmadığı kadar fazla ve hızla artmaya devam ediyor. Mutluluk meselesi söz konusu olunca yanlış yerde yanlış şeyi aramak, insanın trajedisini derinleştiriyor sadece. Sahip olduğu hiçbir şeyle yetinmeyen insan can sıkıntısının, çaresizliğin, umutsuzluğun pençesine düşüyor. Oysa bütün zorluklara, acı ve imtihanlara rağmen güzele ulaşmak, iyi hissetmek mümkün. İhtiyaç duyduğumuz, aradığımız şey hazza dayanan hedonik bir mutluluk değil; sakinliğe, dinginliğe, kabullenmeye dayanan bir iç huzurudur. Mutluluğu değil, huzuru aramamız gerekiyor aslında. Doç. Dr. Ferhat Kardaş’tan alışılmış örneklerden farklı, mutluluk ve huzur arayışını odağına alan değerli bir çalışma İnsanın Huzur Arayışı...
140.60 ₺ -
Müzik-Çocuk
“Sağlıklı zihinlerin ve bedenlerin insancıl ve şefkatli değerler geliştirebilmesi için müziğe şimdi her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var –ve bu, tam da müzik yapmanın aşıladığı şey. Bu harika eserde gözlerimi yaşartan ifadeler vardı. Umarım geleceğin karar vericileri Müzik-Çocuk’un mesajına kulak verir.”—Herbie Hancock, piyanist ve besteci Joan Koenig, otuz yılı aşkın bir süre önce Paris'teki ünlü müzik okulunu açtığından beri, müziğin dönüştürücü gücüyle çocukların yaşamlarını ve zihinlerini iyileştirmeye yönelik küresel bir harekete öncülük etti. Bilimin son verileri üzerine kurulu bir müfredat ve felsefeyle müzikle haşir neşir oldukça koordinasyonu ve iletişimi gelişen bebekleri, öğrendikleri şarkı ve danslarla empatisini ve yaratıcılığını besleyen, hafıza gücünü artıran çok sayıda çocuğu eğitti ve güçlendirdi. Joan Koenig, çocukların müzikle karşılaşmaya en duyarlı, müzikten yararlanmaya en açık olduğu kritik yıllarda bu sihirli gücün nasıl devreye sokulabileceğini en son araştırmalardan bilgilerle aktarıyor ve günümüzde müzik pratiğinin nasıl her zamankinden daha hayati olduğunu ortaya koyuyor. Müzik-Çocuk, yıllarını müziğe, bilime ve çocuklara adamış bir müzisyenden anne babalara ve eğitimcilere bir armağan…
185.00 ₺ -
Çok Hisseden Çocuk
Henry Markram, nörobilimin Elon Musk’ıdır. Beynin süper bilgisayar modelini inşa etmek için çalışan “Blue Brain Project”in arkasındaki isimdir. Onu beynin gizemli dünyasını büyük bir hırsla çözmeye iten motivasyon kaynağı ise son derece kişiseldir: Otizmli oğlu Kai. Markram, Kai doğduğunda da dünyanın en ünlü beyin araştırmacılarından biriydi. Ancak Kai’yle birlikte her şey değişti. Kai’ye otizm teşhisi konulmasıyla Markram’ın çalışmaları yeni bir odak kazandı ve bu sayede bilim dünyasının otizme bakışını kökten değiştiren çalışmalar ortaya çıkmaya başladı. Otizmin empati eksikliği olduğuna dair bilimsel fikir birliği, Markram'ın oğluyla ilgili deneyimiyle uyuşmuyordu. Çünkü Kai gibi insanlar az değil, çok daha fazla “hissediyorlardı”. Duyuları bu dünya için fazla hassastı. Öyleyse o güne kadar bilim dünyasında hakim olan anlayışın sarsılması ve uygulanan tedavinin kökten değişmesi gerekiyordu. Çok Hisseden Çocuk, Henry Markram ve oğlu Kai’nin çaresizlik, hırs, tutku ve inançla dolu öyküsü.
196.10 ₺ -
Takıntılar
Gündelik hayatta kimi zaman öyle takıntılarla boğuşuruz ki, bir noktadan sonra sıradan hayatımızı yaşamak bile güçleşmeye başlar. Temizlik takıntısından hastalık takıntısına, dini takıntılardan biriktirme takıntısına kadar çeşitli takıntı türüyle boğuşan insanlar çoğu zaman bunun bir hastalık olduğunun farkında bile değildir. Üstelik, insanın hayatını derinden etkileyen bu hastalığın temelde biyolojik bir sorundan kaynaklandığı ve sanıldığı kadar da nadir olmadığı az bilinen gerçeklerden. Bu yüzden, takıntı hastalığının tedavi edilebildiğini görmek, hastaların sağlıklarına kavuşmaları yolunda çok önemli bir adım. Psikiyatri Uzmanı Dr. Oğuz Tan, hastalarının gerçek yaşam öykülerinden yola çıkarak yazdığı bu kitapta, birçok kişinin kendine bile itiraf etmekten çekindiği bu hastalığın örneklerini ve tedavi yöntemlerini vaka incelemeleri üzerinden edebi ve mizahi bir üslupla anlatıyor.
177.60 ₺ -
Müzik Terapi
Müzik Terapi, insanlık tarihi boyunca pek çok hastalığın tedavisinde farklı formatlarda kullanılagelmiştir. Günümüzde Avrupa ülkelerinde ve ABD’de modern tıptan aldığı destekle özellikle ruhsal hastalıkların tedavisinde kapsayıcı tıbbın şemsiyesi altına giren etkin bir yöntemdir. Geçmişte Türk ve İslam dünyasında hatırı sayılır bir yere sahip olan Müzik Terapinin ülkemizdeki yeri, tarihte edindiği rol ile örtüşen ve daha da ötesine giden çeşitli çalışmalarla günden güne mesafe kat etmektedir. “Müzik Terapi, ülkemizde ve dünyada trendi gitgide yükselen çok etkili bir terapi yöntemidir... Müzik Terapiyi basite indirgemeyip ciddi ve güçlü bir yaklaşım olduğunu bilerek hareket etmek gerekir. O yüzden Müzik Terapi uygulamalarının evrensel, bilimsel ve etik sınırlar içinde yapılması son derece önemlidir. Böyle olduğu takdirde müziğin o gizemli gücünden daha çok istifade etmek ve insanlık için biopsikososyospiritüel açıdan sınırsız seçenekler sunabilmek mümkün olabilecektir,” diyen Doç. Dr. Adnan Çoban Müzik Terapi’yi çağdaş tıbbın referanslarıyla destekleyerek bu konuda ülkemizde yer alan çalışmalara ışık tutmuştur.
222.00 ₺ -
Kendini Affet
Birçoğumuz için ‘kendini affetmek’ tanıdık bir kavram değildir… Halbuki affetmelerin ilki, kişinin kendini affetmesidir. Kendini affetmek; bireyin geçmişte hissettiği ve bilinçaltının derinlerinde yatan suçluluk duygularını bırakıp kötü hissetmelerden kurtulmasıdır. Çoğumuz yaptığımız hatalar karşısında suçluluk duygusunu ne kadar yoğun yaşarsak, affedilmeye o kadar layık olduğumuza inanırız. Oysa kişinin bir yanlış davranıştan vazgeçebilmesi için duygusal güçlülüğe ihtiyacı vardır… Bir yanlış davranıştan sonra kişi kendini ne kadar suçlarsa psikolojik olarak o kadar zayıflar… Ve içine düştüğü psikolojik zayıflık, onu benzer davranışları yaptıracak bir kısır döngüye sokar… Adem Güneş, Kendini Affet’te okuyucularını, iç sesleriyle, dirençleriyle ve zorlantılarıyla tanıştırıyor... Suçluluk duygusu uyandıran iç seslerle nasıl konuşulacağını, dirençlerden nasıl kurtulunacağını, zorlantılarla nasıl baş edileceğini uygulamalar eşliğinde anlatıyor. Kendini Affet suçluluk duygusunun etkilerinden kurtulup bilinçli seçimlerden oluşan bir yaşama geçişin yollarını gösteriyor.
185.00 ₺ -
Bilgelik Psikolojisi 1 Rasyonel İnanç Spinozanın Yanılgısı
Bilgeliğin sadece sözde ve soyut bir tavır olarak kalmaması, aksine günlük hayatımızın bir parçası ve yaşam pratiğimizin bir değeri olması gerektiği düşüncesiyle yola çıkan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Bilgelik Psikolojisi 1-2 adını verdiği iki eserle 21. yüzyılın en temel değeri olarak gördüğü bilgeliği masaya yatırıyor. “Rasyonel İnanç, Spinoza’nın Yanılgısı ve Evrimin Evrimi” alt başlığını taşıyan Bilgelik Psikolojisi 1 kuantum sonrası dönemde bilimin ulaştığı veriler ışığında inancın rasyonel akılla nasıl da ortak temellere dayandığını, Higgs Bozonu-Tanrı Parçacığı tezinin bilimsel temelini, Yaratılış ve Evrim ikilemi gibi konular eşliğinde bugün gelinen noktada bilimin yaratılışı hesaba katmasının bilimsel etik açısından bir zorunluluğa dönüştüğünü kanıta dayalı verilerle aktarıyor. “İyi, Doğru ve Güzeli Bulma Sanatı” alt başlığını verdiği Bilgelik Psikolojisi 2 ise Batı’nın Pozitif Psikoloji olarak tanımladığı bilgelik öğretisinin orijinal kökenlerine atıfta bulunarak ego-ben kavramlarına bilgelik temelli bir bakış getiriyor. Bilgeliğin dinamiklerine, aile, toplum ve liderlik konuları özelinde pratik hayata aktarılmasına ve tasavvufla bağına dair kapsamlı bilgiler sunuyor. Küresel ölçekte bir pandeminin hüküm sürdüğü gezegenimize adalet ve barışın hakim olması için, aklın rehberliğinde, vicdan ve hesap verebilirlik kavramlarının eşliğinde bir bilgelik paradigmasına ihtiyaç olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Bilgelik Psikolojisi 1-2 adlı çalışmasında teori ve pratiği bir araya getirerek yüzyılımıza çare olabilecek bir teklif sunuyor.
185.00 ₺ -
Kaygıyla Başa Çıkmak
Anna Williamson dışarıdan bakanların hayranlıkla izlediği, başarılı bir TV programcısı iken bir gece o anda sebebini bilmediği bir panik atak krizi geçirir ve hayatında yeni bir dönem başlar. Kalp çarpıntıları, sırılsıklam avuç içleri, bunaltı, nefes darlığı ve pek çok fiziksel ve psikolojik semptomla ilerleyen süreç bugün çok sayıda insanın bu türden sıkıntılarına derman olan bir kimliğe dönüşür. Kaygıyla Başa Çıkmak işte böyle bir kitap. Tam bir damdan düşenin halinden anlama hikâyesi. Terapist Anna Williamson, klinik psikolog Dr. Reetta Newell’in de katkılarıyla, çeşitli kaygılardan ve panik ataklardan mustarip kişilere uygulaması kolay bir rehber sunuyor. Sık sık kendi anksiyete öyküsüne yaptığı atıflarla empati ve ümit düzeyi son derece yüksek bir bakış açısı ortaya koyuyor. Anksiyetenin ilk belirtilerinden başlayarak panik atakla ya da sosyal fobiyle mücadelede her adımda yanınızda olacak pratik önerilerle nasıl daha iyi bir hayat sürebileceğinizi ve panik atak kapınızı çaldığında özgüveninizi nasıl geri kazanabileceğinizi öğrenmek istiyorsanız bu kitabı mutlaka okumalısınız.
222.00 ₺