-
Otağ 3 Sultan Alparslan
“Ey Allâh’ım, sana müvekkil oldum ve bu cihatla sana yaklaştım, senin katında secdeye kapanıyor ve yalvarıyorum. Bu sözlerim, gerçek duygularımı ifade etmiyorsa beni yanımdaki yardımcılarımı ve askerlerimi yok et! Eğer içtenliğimi kabul ediyorsan düşmanlara karşı bu cihatta bana yardım et ve beni muzaffer bir sultan kıl!” Sultan Muhammed Alparslan Ahmet Şimşirgil, Osmanlı İmparatorluğu’nun bütün safhalarını anlattığı KAYI serisinden sonra, şimdi de OTAĞ serisi ile eski Türklerin tarihini anlatmaya devam ediyor. Orta Asya’nın derinliklerindeki Türk imgesi, ezber bozan bilgiler ışığında bir kez daha parlıyor. Şimşirgil, serinin OTAĞ III- Horasan’dan Anadolu’ya Selçuklular/Sultan Alparslan adını verdiği üçüncü kitabında Cend’den atılan Selçuklu okunun Malazgirt’te Sultan Alparslan komutasındaki orduyla Anadolu’ya düşerek bu toprakları nasıl yurt edindiklerini tüm yönleriyle anlatıyor. • Anadolu kapısını Türklere açan Selçuklular kimlerdi? • Yeni bir vatanın kapıları nasıl açıldı? • Dukak ve Selçuk konusunda ezber bozan bilgiler! • Büyük Selçuklu Devleti’nin temellerini atan Dandanakan Savaşı’nda neler yaşandı? • Amidülmülk Kündürî ve Selçuklu sarayında dini çatışmalar! • Selçuklu devlet teşkilatının temellerini atan ünlü vezir Nizâmülmülk kimdir? • Muhammed Alparslan’ı sultan yapan büyük savaş! • Romanos Diogenes ve Türkler üzerine seferleri! • Malazgirt Savaşı’nı meydana getiren sebepler nelerdi? • İmparator Romanos Diogenes’in hazin sonu! • Yiğitliği, mertliği, İslam’a bağlılığı ve siyasî/askerî dehasıyla Türk coğrafyasına damgasını vuran Sultan Alparslan nasıl vefat etti, vasiyeti neydi? Tüm bu soruların cevaplarıyla birlikte Türklerin efsanevi komutanı Sultan Alparslan ve Malazgirt Savaşı’nı Ahmet Şimşirgil’in kaleminden roman tadında okuyacaksınız!
185.00 ₺ -
Kerime
1932… Anadolu’da bir kasaba… Ezanın Türkçe okunma kararının alındığı yılda başlıyor Kerime’nin hazin hikâyesi. Kerime sessiz ve korkak… Ağabey Mehmet… Yüreğini kavuran gizli günahlarının bedelini ödeyemeyeceği gerçeğinin altında eziliyor günbegün… Ailenin küçük kızı Nezihe… Umutsuz bir aşkın peşinde felaketine sürüklenip gencecik hayatını bir adam uğruna karartıyor… Ve çevresine müşfik, ailesine hayatı zindan eden Kerime’nin babası Kâtip Efendi… Tek arzusu; mutlu olmak, gerçek aşkın varlığına inanmakken, annesinin ve mahallenin baskısıyla kendinden yaşça büyük, dul bir adamla evlenen Kerime, hayatın girdabında kayboluyor… Kerime, yeni bir Yaprak Dökümü…
166.50 ₺ -
Aşk Çölü
Bütün savaşların esas kahramanları kadınlardır. Ve savaşlar yalnızca insanları değil, türküleri de öldürür. 1911… Yemen… Birbirinden zorla ayrılan iki kardeş. Çöl ve ateşin kavurduğu, yemenisine sarılmış küçücük bir kız. 2014… İstanbul… Yemen türküsünün kayıp mısrasını arayan bir kadın. Geç gelen aşkın ve umudun peşinde bir adam. Okurlarının, “geçmiş ve bugünün kadınını en iyi konuşturan yazar” olarak andığı Bahadır Yenişehirlioğlu, binlerce askerin şehit olduğu Yemen Cephesi’nin gölgesinde, birbirinden ayrı düşen iki kardeşin hikâyesini Yemen türküsüne ve bugüne ustaca bağlıyor. Havada bulut yok, bu ne dumandır? Mahlede ölü yok, bu ne şivandır? Şu Yemen elleri neden yamandır? Giden gelmiyor, acep nedendir? Hüzün, sevinç, paylaşmak, tarih, kardeşlik ve ölümsüz sevdalar… AŞK ÇÖLÜ; Bahadır Yenişehirlioğlu kaleminden…
166.50 ₺ -
Dijital Dünyada E-beveyn Olmak
Dijital dünyada e-beveyn olmak” derken ne kastediyoruz? İnternet artık hepimizin hayatının vazgeçilmez bir parçası. Bir yanıyla çok zengin bir fırsatlar dünyası, bir yanıyla da önü alınmazsa büyük risklere gebe bir mayın tarlası. Hadi biz yetişkinler bu mayın tarlasında bir şekilde güvenle yol alabiliyoruz. Peki çocuklarımız? Onların bu dünyada var olmalarının önüne geçmek ne mümkün ne de gerçekçi. O halde zaman zaman kendimizi çocuklarımızdan daha acemi hissettiğimiz bu dünyada onları nasıl koruyacağız? Adeta herkesin “orada” olduğu bu fırsatlar ve riskler evreninde tek çözüm, çocuğunuzun elinden tutup caddenin güvenli tarafında birlikte gezmek… El tutma yaşını geçtiyse, en azından onun birkaç adım arkasından yürümek… Takip mesafesini doğru ayarlamak… Eğitimci Salih Uyan, işte bu evrende çocuklarının güvenliğini sağlamak isteyen anne babalara sesleniyor. Dijital dünyanın kendine has özellikleri, bizi bu dünyayla bağlantılı hale getiren akıllı telefonlar, oyunlar, sosyal medya…. Medya üzerinden üretilen sanal gerçeklik, siber zorbalık ve bütün bunların çocuklarımızın kişilik gelişimine, sosyal uyumuna, dil gelişimine etkileri gibi konuları masaya yatırıyor. Hem bir eğitimci hem de bir “dijital dünya göçmeni” olarak, bizleri dijital dünyanın yerlileri olan, doğdukları andan itibaren kendilerini bu âlemde bulan çocuklarımıza nasıl rehberlik edebileceğimiz üzerine birlikte kafa yormaya davet ediyor. Kimi zaman esprili, kimi zaman bizi bize gösteren ince dokunuşlarla ve çözüm önerileri getiren bir bakışla… Kitaptan Alıntılar * Çocuğunuzun teknolojiyi kullanabiliyor olması, kuralsız bir şekilde kullanması gerektiği anlamına gelmiyor. Şimdiye kadar anne-babalık vazifenizi layıkıyla yaptınız. Onu tek başına dışarı göndermediniz, eve geç gelmesine müsaade etmediniz, tanımadığınız arkadaşlarıyla uzaklara gitmesine göz yummadınız. Ama asıl ebeveynlik şimdi başlıyor. Kendimden biliyorum. Z kuşağı çocuğuna ebeveyn olmak insanı bayağı bir zorluyor. * Teknoloji hızla ilerlerken panik yapmayın. Siz zaten çocuklarınızı nasıl koruyacağınızı biliyorsunuz. Bu içgüdüsel bir davranış sizin için. Çocuğunuz yeni yürümeye başladığında kendisine ve etrafa zarar vermesin diye çözümler ürettiniz. Muhtemelen mutfak dolaplarına çocuğun açamayacağı kilitler taktınız. Çocuğunuz ilk kez bisiklete binerken düşmesin diye yanında durup onu tuttunuz. Caddeden karşıya geçerken elini bırakmadınız. Hava karardığında hâlâ eve gelmemişse cama çıkıp beklediniz. O halde teknolojik cihazların kullanımıyla ilgili de bir şeyler yapabilirsiniz. 8 yaşındaki çocuğunuzun tek başına herhangi bir kafeye gidip, tanımadığı insanlarla konuşmasına izin veriyor musunuz? Eğer vermiyorsanız, internette tanımadığı kişilerle iletişim kurmasına da izin vermeyeceksiniz demektir. 15 yaşındaki çocuğunuz gece yarısına kadar arkadaşlarıyla dışarıda takılabiliyor mu? Eğer buna izin vermiyorsanız, yatağında akıllı telefonuyla gece yarılarına kadar arkadaşlarıyla sohbet etmesine nasıl izin verebilirsiniz? Yapmamız gereken tek şey, zaten yıllardır normal hayatta yürüttüğümüz ebeveynlik görevimizi, dijital ortama transfer etmek. “Ben teknolojiden anlamıyorum” deyince sorumluluktan değil suçluluk duygusundan kurtuluyoruz sadece. Biraz gayretle herkes çocuğunun dijital dünyadaki ayaz izlerini takip edecek kadar temel bilgiye sahip olabilir. * Aklınıza muhtemelen şöyle bir soru gelecek. “İyi de televizyon seyretmeyen çocuk bir günde 1000 kelime duyuyorsa, seyreden çocuk 10,000 kelime duyuyor. Nasıl kelime hazinesi daha zayıf olabilir?” Bu sorunun cevabı aslında basit. Dil iletişim yoluyla gelişir. İletişim için de karşılıklı diyalog gerekir. Eğer çocuğunuz televizyondaki spikerle konuşmuyorsa, iletişim yok demektir. Konuşuyorsa da başka bir problem olabilir. * Çocuğunuza elbette güvenin. Ama güvenle boş vermişlik arasında ince bir çizgi olduğunu ve akıllı cep telefonlarının tam da bu çizginin üzerinde olduğunu sakın unutmayın!
185.00 ₺ -
Tebessüm ve Tefekkür
Şurası bir gerçektir ki, herkes fıkra anlatamaz, ibretli ve hikmetli sözler söylemek, kulaklara küpe hazırlamak, insanları hem güldürmek hem düşündürmek için keskin zekâ kadar, ilim ve irfan hazinesine de ihtiyaç var. Dağarcığı dolu olan bir bilginin, bir şâirin, bir sanatkârın sözleri, hiç şüphe yok ki altın ve mücevher değerindedir. Onun içindir ki, eskiden bazı padişahlar, birtakım önemli devlet adamları, dinledikleri ve beğendikleri mizah üstadlarının, şâirlerin ve ediplerin ağızlarını altınla doldurmak istemişlerdir. Şaka, ciddi bir iştir. Kelâm-ı kibar, kibar-ı kelâm olduğu gibi, mizahın izahı da düşündürürken güldürmesi, güldürürken de düşündürmesidir. Unutmayalım ki, Allah’ın yarattığı canlılar içinde sadece insan, tebessüm etmek ve tefekkür etmek gibi iki önemli özelliğe sahiptir. Kültür tarihine dair birbirinden güzel çalışmaları bulunan Dursun Gürlek’in, Tebessüm ve Tefekkür adlı bu kitabında; “Paralı Kitap”, “Cimrinin Yoğurdu”, “Dâr-ı Bekâ”, “Mihrimah Sultan’ın Kedisi”, “Mücevher Kutusundan Çıkanlar”, “Garîbeler”, “Mezarda Doğan Çocuklar”, “Aynalı Hâkimin Marifeti”, “Eski Kitaplardaki Eskimez Sözler”, “Hükümdar Mıknatıstan Olsa”, “Kültür Dünyamızın Tahir Efendileri” gibi nefis yazılar mevcut.
166.50 ₺ -
Gidersen Veda Etme
Bilinmezlerle perdelenen iftiralar, yıkılan yuvalar, evladına hasret kalan analar… Gözleri görmeyen bir delikanlı ile kalbine duvarlar ören bir genç kızın imkânsız aşkı… Gerçek huzurun peşinde, arayış içindeki kalplerin bir ömürlük hikâyesi… Bambaşka dünyalara ait insanların kesişen kaderlerinin hikâyesi bu… Türk edebiyatının en üretken yazarlarından Ahmed Günbay Yıldız’ın kaleminden gerçek körlüğün kalplere inen bir perde olduğunu anlatan, sürprizlerle dolu, çarpıcı bir roman: Gidersen Veda Etme… Giderken sadece kalbimi değil karanlıkta parıldamaya başlayan düşlerimi de alıp beraberinde götürmüşsün. ‘Solmayan bir çiçek var,’ derdin, hatırlıyor musun? ‘O çiçek, umut çiçeğidir,’ derdin ya hani?.. Dünyamı daha da karanlıkların içinde bırakmak için o çiçeği de yüreğimden acımasızca koparıp götürmüşsün.
218.30 ₺ -
Allahın Boyasıyla Boyanmak
Modern insan hayata rehber olan Kur’an’ın verdiği mesajları acaba ne kadar anlayabiliyor? Kişisel gelişim hedefini büyük başarılar elde etmek, makam ve mevkie ulaşmak, maddi güç sahibi olmak olarak mı anlamalı? Ahlak, dürüstlük, diğerkamlık, erdem, Allah ile ve toplumla barışıklık olarak kişisel gelişimin hangi noktasında? Din Psikolojisi Profesörü Hüseyin Peker, Allah’ın boyası ile boyanan, yani kendini gerçekleştiren verimli ve huzurlu insanın Kur’an’da nasıl ele alındığını, hangi özelliklerinin ön plana çıkarıldığını ayetler ve hadisler eşliğinde aktarıyor…
12.00 ₺ -
Son Hasat
Gökkuşağından ormanlar dikiyorum şimdi Bütün renkleri geri getirmeye geliyorum Ölümümle yaşamımı geri getirmeye geliyorum Cennette seni bekliyorum Belki dirilir gönlümün yalnızlığı Hepsi bir aşk hikâyesi Hilal... Akhisarlı zeytinyağı tüccarı bir ailenin, kuşaklardır iyi yetişmiş, görmüş geçirmiş bir neslin son halkası, şehrin en itibarlı adamlarından İsmail Bey'in kızı. Biraz şımarık, biraz garip, başı renklerle, içindeki seslerle dertte olan Hilal. Ailesinin herkesten, neredeyse kendilerinden bile sakladığı “gerçek”le şizofren Hilal. Ve Alparslan... Akhisar’ın bir başka güç sahibi ailesinin, tutun tarlalarına hükmeden Halil Ağa'nın oğlu. Babasının eli kolu, her şeyi, geleceği, soyunun yürüyeceği kişi. Ama itaatkâr, hayalperest üstelik âşık Alparslan. Gönlünü mevsimlik işçi olarak tarlalarında çalışan güzel Zeliha’ya kaptıran ama iradesini eline alamayan Alparslan. İnsanoğlu, bir başkasının menkıbesine gerçekten nüfuz edebilir mi? Hayat kimin seçimleriyle belirlenir? Hayal ve gerçek arasındaki sınırı kim çizebilir? Bahadır Yenişehirlioğlu, Son Hasat’ta kendi seçimlerinden mahrum bırakılmış iki karakter üzerinden insanoğlunun güç, itibar, makam ve mevki arzusu karşısındaki zaaflarını sorguluyor. Kendilerine rağmen ailelerinin seçimiyle bir araya getirilen Hilal ve Alparslan’ın hikâyesinden herkesin hayatını altüst eden bir dram ortaya çıkıyor. Çarpıcı ve etkileyici kurgusuyla Son Hasat, Bahadır Yenişehirlioğlunun kaleminden..
148.00 ₺ -
Ertuğrul Gaziyle Bir Gün
Sevgili ebeveynler, çocuklarınızın hem kendi tarihlerini öğrenip hem de hoşça vakit geçirmelerini mi istiyorsunuz? Çocuğunuz “Ünlülerle Bir Gün” dizisinin “Ertuğrul Gazi’yle Bir Gün” isimli bu kitabıyla Kayı Boyu’nun Anadolu’ya yolculuğunda Ertuğrul Gazi’nin nasıl önderlik yaptığını okurken, Müslüman coğrafyasındaki birlik ve beraberliğin önemini farkeder, ülkesinin geçmişine karşı merak oluşur ve metinde verilen ipuçlarından hareketle karşılaştığı yeni kelimelerin anlamlarını tahmin eder.
44.40 ₺ -
Kalbimin Efendisi Set 3 Kitap
İnsanı insana köle olmaktan kurtaran ve bütün insanlığı kucaklayan İslam dinini daha iyi anlamak için Peygamberimizi (sav) daha yakından tanımaya ihtiyacımız var… Kalbimin Efendisi, bütünlüğü ve akıcı anlatımıyla; Peygamberimizi(sav) yeryüzündeki bütün insanlardan farklı kılan edep ve ahlak üstünlüğüyle tanımamıza yardımcı oluyor… Peygamberimizi (sav) daha yakından tanımak ve O’nun (sav)rehberliğinde birhayat sürdürmek isteyenlere…
203.50 ₺ -
Anne Darbe Ne Demek
15 Temmuz gecesi Türkiye şok edici bir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldı. 1980 sonrası kuşaklar fiili bir darbe ile hiç tanışmamıştı. Önceki kuşaklar belki darbelere aşinaydı ama bu defa başka bir şey oluyordu. “Ancak filmlerde olur,” denilebilecek cinsten bir çılgınlık yaşanıyor; bir milletin uçakları aynı milletin Meclis’ine bomba yağdırıyor, sokaktaki insanlara kurşun sıkıyordu. Her şeye rağmen halk sokaklara indi ve dünya siyasi literatürüne geçecek bir inisiyatifle bu darbe girişimini, daha doğru tabirle bu çılgınlık halini engelledi. Yaşananlar kadar bu çılgınlığın faili de şaşırtıcıydı. Olayın arkasında bir süredir devlete kafa tutmakta olan FETÖ yapılanması mensuplarının olduğu anlaşıldı. Türkiye kamuoyunun daha birkaç yıl öncesine kadar bir dinsel hareket olarak gördüğü oluşum, bir terör örgütüne dönüşmüştü. Nasıl olmuştu da kendi halindeki saf inananlar adeta gizemli bir tarikatın neferleri haline getirilmişti? Psikiyatrinin bütün bu olanları nasıl açıkladığını görmek için belki de çocukların o saf sorusuna dönmek gerekiyordu: “Anne, darbe ne demek?” Prof. Dr. Nevzat Tarhan ülkeyi 15 Temmuz darbe girişimine götüren sürece olabildiğince etraflı bir biçimde bakarak bir tür toplumsal özeleştiri ile sadece FETÖ yapılanmasını değil, böyle bir yapının genişleyip büyümesine yol açan toplumsal dinamikleri de ele alıyor. Birey ve toplum psikolojisi açısından bu ülkenin vatandaşlarına nasıl bir "oyun" oynandığını deşifre ediyor. Darbe girişimi sonrasında birçok şey yazıldı çizildi, bu konuda birçok kitap yayımlandı, ama meselenin psikolojik boyutu üzerinde pek durulmadı. Kendi halinde, saf, inanan insanlar nasıl kitlesel bir hezeyanın parçası haline getirildi? Ve bir daha böyle acı bir olayın yaşanmaması için toplum olarak ne yapabiliriz? Bütün bu soruların cevapları bu kitapta...
19.24 ₺ -
İmparotorluğun Son Nefesi
İmparatorluğun Son Günlerinden Cumhuriyet'in Kuruluş Öyküsüne... "En utanılacak yönümüz; tarih yaptığımız halde tarih öğrenmemek; tarih yazmamak konusundaki ısrarımız!” İlber Ortaylı "Birinci Dünya Savaşı Türk halkı için en acı hatıralarla doludur. Cephedeki şehitlerin yanı sıra cephe gerisinde yokluktan, hastalıktan ölümler ve sıkıntılı bir hayat söz konusudur. Ama galiba Türk toplumu modern anlamda bir millet olma aşamasına burada dönmektedir. Bu, onu birçok başka ulustan farklı kılan yanıdır. Direnci artırmış ve kimliği oturmuştur." "Cumhuriyet tarihinin üzerinde en çok tartışılan olaylarından biri Lozan Antlaşması’dır. Bu konuda Lozan’ı bir hezimet olarak görenler de bir zafer olarak niteleyenler de var. Lozan mantıki ve gayet onurlu bir uzlaşmadır. Kalıcı ve düzeni sağlayıcı bir anlaşma olarak görülmelidir." "Cumhuriyet, devamlılıktır. Osmanlı, Türklerin imparatorluğuydu, bu da Türklerin cumhuriyetidir." "Atatürk’ün başarısındaki en önemli faktör; vazgeçmek bilmeyen iradesidir, bu noktada Rumeli inadı vardır Gazi Paşa'da. 'Olmalı' dediği an, olabilir yok. Bu liderlik yapmaya hevesli herkese lazım bir prensib..." Balkan Harbi'nden Birinci Dünya Savaşı'na, İstiklal Mücadelesi'nden Lozan Görüşmeleri'ne, Halifelik tartışmalarından Cumhuriyet’in kuruluşuna, Sultan Abdülhamid'den Mustafa Kemal Atatürk'e, Enver Paşa'dan Halide Edip'e gündemden düşmeyen konular ve tartışılan tarihî kişiliklere dair İlber Ortaylı'nın görüşlerini merak edenlerin kaçırmaması gereken bir kitap; İmparatorluğun Son Nefesi...
24.05 ₺ -
Tanınmayan Büyük Çağ
İslam Uygarlığının Tanınmayan Büyük Çağını Keşfedin… Prof.Dr. Fuat Sezgin uzun yıllar süren çalışmaları sonucu ortaya koyduğu bu eserle, İslam dünyasının bilim ve teknoloji alanlarında insanlığın gelişmesine yaptığı katkıları incelemekte, bilim tarihi için yeni bir bakış açısına kapı aralamaktadır. Dünya bilim tarihinde İslam biliminin oynadığı rolü çeşitli örneklerle ele alan bu eser, Batı merkezli bilim anlayışına bir alternatif niteliği taşımakla birlikte, İslam dünyası için de bilim alanındaki büyük başarılarını hatırlatan bir kaynak oluşturmaktadır. Prof.Dr.Fuat Sezgin, bilim ve teknolojide Müslümanların insanlık kültür mirasına yaptıkları önemli katkıları gözler önüne sererken, Mimarlık, Savaş Tekniği, Tıp, Denizcilik, Kimya, Coğrafya, Geometri, Fizik ve Astronomi gibi alanlarda İslam Dünyası’ndaki gelişmelerin on asırlık tarihini titizlikle inceleniyor. Renkli görsellerle desteklenen, Avrupa merkezci ve oryantalist olmayan bir gözle kültür tarihimize yeniden bakmak isteyenler için kaçırılmayacak prestij bir kitap… Saklı kalmış geçmişimize bilimsel bilgilerle dopdolu bir yolculuk… Bilimler historiyografsında inatçı bir şekilde tutunan, İslam kültür çevresinin bilimler tarihindeki yaklaşık 800 yıllık yaratıcı dönemini görmezden gelen ve böylelikle de modern insanın temel bilim tarihi bakış açısını daha okul kitaplarından başlayarak perçinleyen ele alış tarzı hâkimdir. Bu yargı sadece Batı dünyası için değil, aynı zamanda en geniş anlamda, okul kitaplarının Amerikan ya da Avrupalı örneklerine göre şekillendirildiği, günümüz İslam kültür bölgesi için de geçerlidir. Ümit ederiz ki bu çalışmayla okurlar, “bilimler tarihinin bütünlüğü” düşüncesine ulaşırlar. Bu düşüncenin ifadesi şudur: İslam dünyası, geç antik dönem ile Avrupa yakın çağı arasındaki devirde, gelişime en müsait ve etkisi en güçlü kültür sahasıdır ve de eski dünya ile oluşmaya namzet Avrupa arasındaki yegâne gerçek bağdır. Ve yine ümid ederiz ki bu eser 800 yıl boyunca İslam kültür çevresinde gerçekleştirilmiş olan başarılara yönelik küçümseyici yaygın kanaati değiştirecektir.
70.30 ₺ -
Aşk Kapısı Mevlana
Dostumuz Mevlana… Asırlardır doğru yolu gösteriyor, bize moral veriyor, bizi motive ediyor. Hayatımızı aşkla anlamlandırıyor, duygularımızı coşturup kanatlandırıyor. Bizi kendimize, özümüze döndürüyor, ebedî bir gençlik aşısı yapıyor. O güçlü bir sevgi mıknatısı… Gürül gürül akan bir teselli pınarı… Acılarımızı tatlandırıyor, gözyaşlarımızı siliyor ve bizi şefkatle kucaklıyor. Kendine değil, Yüce Yaratan’a çağırıyor. Dostumuz Mevlana.. Dostsuzlara dost oluyor..
74.00 ₺ -
Selanikin Yükselişi
“Biz Türkler de umum Osmanlılar gibi bu müstebid hükûmetten ıslahat ve hürriyet isteriz. Cemiyetimiz bu maksadla çalışıyor. Biz bugün, Ermenileri tedibe çalışacağımıza idaresizliğin, zulüm ve istibdadın merkezi olan Babıâli, Şeyhulislâm kapısını, Yıldız’ı basarak bu daireleri müstebidlerin başına yıkalım, elele verelim, toplanalım, çoğalalım. Bizim de hürriyete, serbestiye âşık ve müstahak olduğumuzu âlem-i medeniyete gösterelim” Osmanlı İttihâd ve Terakkî Cemiyeti Osmanlı tarihinin en çok konuşulan/tartışılan padişahı Sultan II. Abdülhamid ve Batı’dan sirayet eden/ettirilen; başta Meşrutiyet olmak üzere hürriyet, müsâvât (eşitlik), uhûvvet (kardeşlik) fikirlerinin öncüleri Jön Türk Hareketi... Ortada dağılmakta olan bir devlet ve bunu kurtarmak isteyen iki taraf: II. Abdülhamid ve Jön Türkler…Ve bu uğurda yapılan kıyasıya bir siyasî mücadele…
74.00 ₺ -
Osmanlı Modernleşmesi
Prof. Dr. Kemal H. Karpat’a göre Osmanlı sosyal yapısı, devlet geleneği, sanatı, hukuk sistemi, kültürü ve tarihi değişmeye yani modernleşmeye kendi kültürel ve tarihî çerçevesini çizmiştir ve ona göre değişmiştir. Değişme konusunda değişmeyi tetikleyen devlet ve değişmeye maruz kalan toplum arasında değişmenin yani modernleşmenin özü ve amacı konularında büyük farklar ve çelişkiler olmuştur ve hâlen oluşmaktadır. 19. yüzyılın ikinci yarısında büyük bir bürokrat grubuna dayanan merkezileşme, devletin gördüğü hizmetlerin çoğalması, Kırım, Kafkasya ve Balkanlar’dan gelen göçler eskiye göre içeride çok yeni bir sosyokültürel ve politik ortam yarattığı gibi, dış güçler de Osmanlı sosyal gelişimini yakından etkilemiştir. Dış etkenler arasında Osmanlı’nın dar çerçeveli pazar ekonomisini Batı’nın sınai ve ticari kapitalizminin nasıl etki altına aldığını birinci derecede göz önünde tutmak gerekir. Hakikaten kapitalizm Osmanlı üretim sistemini kökünden etkileyerek özel mülkiyetin gelişmesini sağlamış, süreç devlet mülkiyeti, yani miri mülkün gittikçe daralması ve ferdiyetçi bir toplumun ortaya çıkmasıyla sonuçlanmıştır. Karpat bu eserinde; Osmanlı sosyal yapısının yüzyıllar boyu geçirdiği evrim ile modernleşmenin yaşandığı 18. ve 19. yüzyıllarda oluşan sosyal yapı değişikliklerinin nitelik bakımından birbirinden nasıl ayrıldığını tüm detaylarıyla anlatmaktadır. Osmanlı Devleti’nde sosyal yapı değişikliklerini tarihî bir çerçeve içinde ele alan bu çalışma; 19. yüzyıldaki ıslahat girişimlerinin, devlet yapısındaki değişikliklerin ve nüfus hareketlerinin birbirini nasıl etkileyerek yeni bir toplumsal yapıyı oluşturduklarını tüm detaylarıyla incelemektedir.
148.00 ₺ -
Sarı Saltuk Diyarı Babadağı
Babadağı hakkında bir kitap yazmayı yıllar önce planlamıştım. Amacım, Osmanlı devlet ve tarihine merkezden; yani İstanbul'dan değil; küçük bir kasaba açısından bakarak bu kasabanın neden ve nasıl büyüdüğünü, nasıl çöktüğünü anlatmaktı. Bunun için de İslam ve Osmanlı tarihinde istisnai derecede ilginç bir yeri olan Babadağı'nı seçmiştim. Orada doğup büyümem ve Babadağı'nın ruhunu içime sindirmiş olmam; gölünü, ormanlarını, insanlarını yakından tanımam, kasabanın tarihini yazmamı kaçınılmaz bir vazife haline getirmişti. Sonunda elimde bulunan bilgileri bir araya getirerek yayınlamaya karar verdim. Böylece Babadağı'na duyduğum minnet borcumu kısmen de olsa ödemiş olacağım. Daha iyisini, tarihi seven ve geçmişini unutmayanlar yapsın. Son söz bu. Kemal H. Karpat
218.30 ₺ -
Osmanlı ve Modern Türkiye
Dünyada Türk-Osmanlı tarihine bakışı değiştiren, tüm üniversitelerde okunan ve okutulan efsane tarihçimiz Prof. Dr. Halil İnalcık’tan Osmanlı ve Modern Türkiye'ye dair ufuk açıcı bir kitap… "Milletleri millet yapan tarihleri ve kültürleridir. Tarihsiz bir millet, kişiliğini kaybetmiş bir bireye benzer." "Osmanlı imparatorluk rejimi, din ve ırk ayrılığı gözetmeyen, bütün tebaayı Osmanlı Devleti şemsiyesi altında birleştiren siyasi bir düzendi." "16. yüzyılda Osmanlı dünya gücü, Avrupa siyasi coğrafyasını ve ekonomisini belirleyen başlıca etkenlerden biriydi." "İslâm medeniyeti Ortaçağ’da; felsefede, tıpta, astronomi ve matematikte, hatta teknolojide Batı Hıristiyan dünyasına örnek olmuştur." "Ahî ve derviş zaviyeleri Osmanlı Devleti’nin fetih ve yayılış döneminde, Rumeli’de yerleşmede (kolonizasyon) hayati bir rol üstlenmişti." "Osmanlı Devleti’nin son iki yüzyıllık değişim ve dönüşümü, 1923’te Cumhuriyet’in ilanı ile noktalanmıştır." "Atatürk, yalnız büyük bir askerî stratejist değil, aynı zamanda usta bir siyaset stratejistidir." "Atatürkçülük, yüz elli yıllık bir tarihî gelişimin son ve radikal ifadesiydi." "Türk devriminin en derin etki yaptığı memleket Hindistan’dır. Bu geniş memlekette gerek Müslümanlar gerek Hindular, İngiliz koloni idaresine karşı özerklik ve bağımsızlık hareketlerinde Türkiye’de gelişen olaylardan ilhâm almışlardı." "İslâm devletleri arasında Mustafa Kemal’in emperyalizme karşı mücadelesini heyecanla izleyen ilk Müslüman devlet Afganistan’dır." Prof. Dr. Halil İnalcık
140.60 ₺ -
Teşkilatı Mahsusa Subayının Hayatı Kuşçubaşı Eşref
Trablusgarp fedaisi, Batı Trakya savaşçısı, efsanevi Teşkilat-ı Mahsusa subayı, 150’lik… Osmanlı’nın son dönemine damgasını vuran Kuşçubaşı Eşref, bugün hâlâ tartışılan bir karakter; kimilerinin görmezden geldiği, kimilerininse mitik hale getirdiği, tarihsel gerçeklik ile popüler hayal gücünün sınırları arasında flulaşan efsanevi bir figür. Dünyaca ünlü tarihçi Profesör Benjamin C. Fortna’nın, Kuşçubaşı’nın kendi eliyle kaleme aldığı hatıralar ve sandukasından çıkan şahsi belgelerden üzerinden yaptığı bu birinci sınıf çalışma, Kuşçubaşı hakkında bugüne kadar yazılan en detaylı ve güvenilir biyografi olma özelliğini taşıyor. Fortna, çalışmasını bireye merkezleyerek, devlet ve toplum arasındaki katı sınırları sorgulamaya ve çok daha incelikli bir tarihsel gerçekliğe varmaya kapı aralıyor. “Sadakat, hıyanet, milliyet ve vatanperverlik gibi heybetli ve telaffuzu hoş kavramlar tekil insanların hayatlarına giydirilerek izah edilmeye çalışıldığında kağşarlar, keskinliklerini kaybederler. Eşref Bey kolayca kullanılan soyut kavramları sigaya çekmemizi sağlayan somut bir hayat yaşamıştır. İlaveten, yaşadığı zamanın dünyasını dostlarla ve düşmanlarla paylaşmıştır. Her insan bir ilişkiler ağının parçası, o halde her biyografide yan rollerde başka ilginç karakterler de boy göstermelidir. Nitekim Kuşçubaşı Eşref Bey biyografisinde kendisinden başka Mustafa Kemal, Enver, Cemal ve Hurşid paşaların, Süleyman Askerî ve Yakup Cemil’in, Çerkes Ethem’in, Ahmed’in, Reşid’in, Selim Sami’nin hikâyelerinin bazı cepheleri de saklıdır.”
259.00 ₺ -
Selanik İstanbula Karşı
* 31 Mart Vak'ası'nın gerçek nedenleri... * Jön Türk-Sultan Abdülhamid Mücadelesi'nin sonucunda ne oldu? * Ordunun siyasete karışması ne gibi dengesizliklere neden oldu? * Edine Vak'ası, Kör Ali Olayı ve Askeri İsyanlar'ın detayları... * Avcı Taburları, Askerler, Hocalar, Ulema ve kıyafet değiştiren subaylar... * Hareket Ordusu nasıl oluştu, nasıl harekete geçti? * "İstanbul'un yeniden fethi" nasıl gerçekleşti? * Sultan Abdülhamid'i kimler, nasıl tahttan indirmeye karar verdi? Süreç nasıl işledi? * Ayaklanmaların arkasında "irticacılar" mı vardı, yoksa yabancı parmağı mı?
70.30 ₺ -
Sultan Abdülhamidin Son Zevcesi
Bir defasında yanına gittiğimde, Sultan Efendi, evin mutfağında soğan ve patatesleri ayıklıyordu. Bunlar pazar artıklarından toplanmış çoğu çürük çarık şeylerdi. Kendimi tutamadım. Gözlerim doldu. ‘Oğlum, sarayda yaşadım. Hizmetkârlarım vardı. Ama gör, bak, şimdi ne haldeyim! Cenâb-ı Hak, bizi imtihan ediyor. İnşallah bu imtihanı kazanırız’ dedi Sultan II. Abdülhamid’in son zevcesi Behice Sultan’ın, Napoli’de sürgün hayatı yaşarken, kendisini ziyarete gelen genç doktora talebesi Enver Ören Bey’e söylediği ve kuvvetli bir imanın tezâhürü olan bu sözleri, bugün kolay kolay kim söyleyebilir? Zevcesi böyle olanın, kendi acaba nasıldır? *** Bir Çerkez beyinin kızı… Saraya alınmış… Devrin en kudretli hükümdarlarından biriyle evlenmiş… Zevci tahttan indirilmiş… Güzelliği ve zekâsı yanında, cesareti ile de tanınmış… Bu yolda başına çok işler gelmiş… Evlat acısı yaşamış… Yokluk çekmiş… İftiralara uğramış… Nihayet 40 sene vatanından ayrı bırakılmış... Dünya bağının güzünü de baharını da tatmış; neşenin de gamın da rüzgârını görmüş bir şahsiyet… Elinizdeki kitap, Behice İkbal Efendi’nin bir film senaryosunu andıran hayatını anlatıyor. Sultan Abdülhamid ailesinden en çok kimi severdi? Cihan Harbi’nin kopacağını rüyada nasıl görmüştü? Cinayeti haber veren kuş… Ne yer, ne içerdi? Bronşiti nasıl tedavi ederdi? Dindarlığı…
148.00 ₺ -
Attila
Erken yaşlarından itibaren cesareti ve iradesiyle aman vermez bir rakip olarak çıktı herkesin karşısına. Diplomatik esir olarak Romaya gönderildi. Müthiş bir savaşçı olarak Hun ülkesine döndü. Verdiği mücadele sadece düşmanlarına karşı değildi. Kardeş bildikleri onu hiç ummadığı yerden de vurmak istediler, direndi. Hem Doğu hem Batı Roma’ya hükmetti. Tarihte ilk kez Papa’ya diz çöktürdü. Doğuda Sasanilere geçit vermedi. Ve bin yıllara uzanan bir isim bıraktı geriye. Attila’ydı o. Yeryüzündeki tüm mazlumların intikamını almak, gözyaşlarını silmek için yemin etmişti. Romanlarıyla yüz binlere tarihi sevdiren ve okurları tarafından “günümüzün Peyami Safa’sı” olarak nitelenen Okay Tiryakioğlu, bu kez Türk tarihinin erken dönemlerine götürüyor tarihi roman severleri. “Avrupa’yı Dize Getiren Türk”ün, Attila’nın her dakikası heyecanla ve kazanma azmiyle dolu hayatını capcanlı bir dille anlatıyor. “Bugünden geleceğe adaletli ve merhametli ismin kalacak Attila! Fethettiğin bölgelerde bir tek cana bile boş yere kıymadığını işitecek insanlar.” “Bin yıl sonra, öyle mi?” “Belki daha bile ötelerinde!”
240.50 ₺ -
Tarık Bin Ziyad
Emeviler tarafından Kuzey Afrika topraklarından esir olarak alındı ancak o, kabiliyetiyle kendisini gösterip içlerinden sıyrılmayı başardı. Müslüman olmasıyla azat edildi, şanlı bir komutan oldu. Yendi-yenildi; kimi zaman cesaretiyle bütün engelleri aştı, kimi zaman tereddüt edip vazgeçmenin sınırından geçti. Ta ki rüyasında O’nu görüp askerleriyle birlikte bir an bile dönüşü düşünmemek adına tüm gemileri yakana kadar… “İşte gemilerle birlikte geri dönüş umutlarınızı da yaktım! Rüyamda… Rüyamda Allah Resulünü gördüm! Korkmadan devam etmemizi emrediyordu! Ona itimattan daha büyük onur olur mu? Bu ülke bize verildi, anlayın bunu ve belki de çok daha öteleri. Bu yolun sonu Cennet-i Âlâ’dır. Saflarınızı sıkı tutun ve benden ayrılmayın!” Bu sözler Endülüs’ün fethiyle başlayan ve yedi yüzyılı aşkın bir süre İspanya’da hüküm süren İslam medeniyetinin kurucularından Tarık bin Ziyad’a aitti. Yetmedi; İslam’ın Avrupa’ya yayılmasında da şevkle önemli bir rol oynadı. İşte yaşamının kalanını İslam'ı yaymak için harcayan Tarık bin Ziyad’ın her dakikası şaşırtıcı hayat hikâyesi… Okurları tarafından “günümüzün Peyami Safa’sı” olarak anılan Okay Tiryakioğlu’nun kaleminden bir kült roman daha! “Gidiyoruz yoldaşlar! Alınacak kentler, aşılacak upuzun yollar var! Gözlerimi kapattım mı geceleri, uzak şehirlerin ışıkları görünüyor gözlerime... Ana caddeleri, dar sokakları, adımızın anılacağı meydanlarıyla koca koca şehirler!”
277.50 ₺ -
Örtüde 70 Esma
Arşla arz buluştu. Tüm esmâ yansıdı. Varlık titredi. Hira titredi. Resûl evine koştu. Arş kalpli kadın kapıdaydı. Şefkat dolu kalbe seslendi: “Örtün beni! Örtün beni!” Vahyin ağırlığını örtü teskin ederdi. Bildi mübarek annemiz, örtünün muhkem gücünü. O bilinçle örttü kendisini ve eşini. Örtülere bürünmüş Resûl ve örtülere sarınmış annemiz anladı: Arş’ın dili olan vahyin ağırlığını ancak örtü taşıyabilirdi. Sır, örtü ile açıldı; örtü açılınca sır kapandı. Kalp ağacının Arş’ta dal budak vermesi için beden çekirdeğini örtü toprağında sarıp sarmalamak gerekirdi. Vahyin ilk yansıması örtüye bürünmek oldu. Resûl’ün ilk hitabı da kadına: “Örtün!” Örtüde 70 Esmâ, sizi Asr-ı Saadet’e götürecek, annelerimizin örtüsüyle tanıştıracak, örtüdeki derin manaları ve İlahi sırları keşif yolculuğuna çıkaracak
118.40 ₺ -
10 Adımda Pozitif Psikoloji
Nevzat Tarhan, 10 Adımda Pozitif Psikoloji’de her biri psikoloji ve psikiyatrinin farklı sahalarında uzman on dokuz kişiden oluşan bir ekiple duygusal zekâ becerilerini 10 adımda geliştirme yöntemlerini pratik uygulamalarla birlikte sunuyor. Kendini tanıma-farkındalık, iletişim becerileri, motivasyon, sebatkârlık, uzlaşmacılık gibi kavramların tek tek açıklandığı kitapta anlatılan 10 adım, psikodrama ve alıştırmalarla pekiştiriliyor. Hayatın her anında karşınıza çıkabilecek krizleri birer avantaja çevirebilmenin inceliklerini anlamak ve öğrenmek isteyenler için 10 Adımda Pozitif Psikoloji kaçırılmayacak bir imkân.
203.50 ₺ -
Asla Yenilmeyeceksin
Bir gölge adım adım bizi izliyor. Çeyizler ya seccadesiz ya bayraksız. Türkiye’nin kaderine, kızlarının çeyizi karar verecektir. Recep Şükrü Apuhan Türkiye Cumhuriyeti kolay kurulmadı. Bu topraklar için çok bedeller ödendi. Yüzyıllara öfkeli Avrupa, Türkleri yok etmek için elinden geleni ardına koymadı. Avrupa’nın desteğiyle içerideki işbirlikçiler de her fırsatta Türkleri sırtından vurdu. Mora’da başlayan süreç, bir asır sonra Sakarya Nehri’nin çizdiği yaya kadar geldi. Manastır’ın dağlarında, Tuna’nın kıyılarında ve Kafkasya’nın dar yollarında işkence gören, tecavüze uğrayan, alınıp satılan, sürgün edilen ve öldürülen Türkler; nihayetinde Anadolu’ya sıkışıp kaldı. Bu zaman zarfında nüfus olarak çoğunlukta olduğu bölgelerden Sakarya Nehri’ne kadar çekilmek zorunda kalarak burada verdikleri ölüm kalım mücadelesiyle bu sürgüne son verdiler. Recep Şükrü Apuhan, bu çalışmasında sadece Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş öyküsünü değil, bir milletin ayakta kalmak için ne bedeller ödediğini, son 150 yıllık hazin tarihini anlatarak Türk gençlerine sesleniyor: Asla Yenilmeyeceksin!
148.00 ₺ -
Kalbimin Efendisi Peygamberimizin Mekke Dönemi
Kalbimin Efendisi serisinin bu kitabında,Peygamberimizin(sav) ilk vahiyle beraber; Mekke Dönemi’nde İslamiyet’i yaymak için verdiği mücadeleye, bu mücadelede ilk Müslümanlardan olup onunla aynı yolda yürüyen Peygamber dostlarınave İslam tarihinde yer alan birçokhadiseye şahit olacaksınız… İnsanı insana köle olmaktan kurtaran, bütün insanlığı kucaklayan İslam dinini daha iyi anlamak ve Peygamber Efendimiz’i (sav) daha yakından tanımak isteyenlere…
66.60 ₺ -
Kalbimin Efendisi Peygamberimizin Medine Dönemi
Kalbimin Efendisi serisinin bu kitabında, Peygamberimizin(sav) Medine Dönemi’nde İslam düşmanlarına karşı verdiği kutlu mücadelelere ve hızla yayılan İslamiyet’in örnek bir toplum tarafından nasıl yaşandığına şahit olacaksınız… İnsanı insana köle olmaktan kurtaran, bütün insanlığı kucaklayan İslam dinini daha iyi anlamak ve Peygamber Efendimiz’i (sav) daha yakından tanımak isteyenlere…
74.00 ₺