-
Türklerin Tarihi
Türkler tarih boyunca Orta Asya′dan Asya′nın her köşesine, oralardan da diğer kıtalara göç ederek yeni yurtlar ve yeni devletler kurdu. Bunun içindir ki Türk tarihi zor bir tarihtir. Mısırlılar′ı Mısır′da, İngilizler′i Britanya′da takip edebilirsiniz. Türk tarihi ise anlaşılmak için sizi üç kıtada dolaşmaya mecbur eder. Bu kitap öncelikle Türk tarihini tek bir fotoğrafta görmek isteyen, tarihin doğru öğrenilmesi kadar do ru anlaşılmasına da önem veren okurlar için yazıldı. Kitap, tarihimiz hakkında bundan sonra okunacak diğer kitapların yerleştirilebileceği zihinsel bir raf görevini de yapacaktır. Eser, tarihimizin önemli olayları sırasında Avrupa′da neler yaşandığını da hatırlatıyor. Böylece olayları daha doğru anlamlandırabiliyoruz. Şüphesiz tarih okumak ömrü yalnızca geçmişe doğru değil, geleceğe doğru da uzatıyor. Gelecek üzerinde bir iddiası olanlar da okumak ve okutmak için ellerinde şu anda buna uygun bir kitap tutuyor. Türk Tarihinin keskin dönemeçlerini o günkü heyecanla dönmeye ve önümüzdeki dönemeçleri görmeye hazırsanız sizi eserle baş başa bırakalım.
37.00 ₺ -
Tarihi Değiştiren Savaşlar
Gemileri yaktırıp geri dönülmeyeceğinin sinyallerini veren Tarık Bin Ziyad, gözleri ve kalbi ile fethedeceği Endülüs’e kilitlendiğinde, Fatih Sultan Mehmet, Topkapı surları önünde savaş pozisyonu almış olan askerlerine seslendiğinde, Hitler, askerlerine Stalingrad’ı ‘ne pahasına olursa olsun’ almalarını emrettiğinde, Hiroşima ve Nagazaki’yi haritadan silen atom bombasını atan uçağın komutanı Paul Warfield Tibbets ‘bombayı bı8217; talimatını verdiğinde, Amerikan Başkanı George Bush, 1991’de Amerika’yı, Ortadoğu’nun kalbine çıkmamak üzere yerleştirecek ‘Çöl Fırtınası Operasyonu’ için yeşil ışık yaktığında… akıllarında tek bir şey vardı; düşmanı mağlup edip, savaşı kazanmak… Onlardan öncekiler de, artlarından gelenler de, benzer emirler verdi. Çok kan döküldü. Bombalar gökyüzünü yardı, kılıçlar bedenleri parçaladı. ‘Kahramanlar’ ve ‘hainler’, tarihteki yerlerini aldı. Zaferler kazanıldı, hezimetler yaşandı. Ama hepsinden öte, tarih yazıldı. Verilen her bir ‘Hücum!’ emri ile tarih değişti… *** Gazeteci yazar Ali Çimen ve İnönü Üniversitesi tarih bölümünden Yrd. Doç. Dr. Göknur Göğebakan “Tarihi Değiştiren Savaşlar” adlı kitapta 33 önemli savaş üzerine 33 ayrı dosya hazırladı: Tarihin kaydettiği ilk meydan savaşı Kadeş, efsanevi Truva Savaşı, Pelopones Savaşı, Bedir Savaşı, Bizans’a Suriye’yi kaybettiren Yermük Savaşı, Talas Savaşı, İspanya’nın Müslümanlar Tarafından Fethi, Puvatva Savaşı, Selçuklu Devleti’nin temelini atan Dandanakan Savaşı, Anadolu’nun kapısını Türklere açan Malazgirt Meydan Savaşı, Bir Doğu-Batı Mücadelesi:Haçlı Seferleri, Kösedağ Savaşı, Yüz Yıl Savaşları, Osmanlı fetihlerini kesintiye uğratan Ankara Savaşı, İstanbul’un Fethi, Yavuz’un Mısır Seferi, Mohaç Meydan Muharebesi, İnebahtı Deniz Savaşı, Viyana Kuşatması, 30 Yıl Savaşları, Napolyon’un Rusya Seferi, Waterloo Savaşı, Amerikan Kuzey-Güney Savaşı, Rus-Japon Savaşı, I.Dünya Savaşı ve Çanakkale, Büyük Taarruz ve Kurtuluş Savaşı, Stalingrad, Normandiya ve Hiroşima bağlamında II Dünya Savaşı, 1948-49 Arap-İsrail Savaşı, Kore Savaşı, Rusların Afganistan’ı işgali ve halen devam etmekte olan Körfez Savaşlarının ele alındığı kitap belgesel havasında bir çalışma...
21.09 ₺ -
Tarihi Değiştiren Konuşmalar
Dünyanın önde gelen liderlerinin kimi zaman “adalet” ve “eşitlik” talep eden, kimi zaman “teslimiyet” ve “korkuyu” itiraf eden, zaman zaman ise “tehdit” içeren konuşmalarından oluşan bu kitabı okuduğunuzda, kelimelerin eylemlere nasıl ilham verdiğine şahit olacak, bundan böyle “söylenenlere” daha iyi kulak kabartacaksınız. SÖZÜN GÜCÜNE İNANANLARA… Kulaklarınızı dört açın. Duyduklarınız, göreceklerin
24.79 ₺ -
Tarihi Değiştiren Diktatörler
Tarihi Değiştirenler serisi, serinin belki de en ilginç kitaplarından biriyle devam ediyor: Tarihi Değiştiren Diktatörler. Popüler tarih yazınının en önemli kalemlerinden biri olan Ali Çimen, bu kez dünya tarihini değiştirmiş 15 diktatörü mercek altına alıyor. İnsanların ve insanlığın kaderiyle oynama hakkını kendilerinde bulan 15 diktatörün yaşamlarını kendi üslubu içinde değerlendiren Ali Çimen’in kitabı, zengin bir görsel arşive sahip. Tarihte önemli rol oynamış bu karakterleri yakından tanırken, aslında dünya tarihine dair bir yeniden okuma yapmış olacaksınız. "Nihayet atasının huzuruna çıkacağı an gelmişti. Her şey günün kutsallığına uygun olmalıydı. Söz konusu ulu önderi anmaksa, kimin ya da neyin önemi olabilirdi ki? Binler halinde aktılar anıt mezara. Marşlar, vecd ile lidere secde ettirilen bedenler. Nefes almaksızın, boşlukta bir noktaya gözleri çakılı halde bekleyen, çatık kaşlı, gri suratlı üniformalılar. Evet, evet işte nihayet yüce liderin ayaklarının dibindeydiler! Kafasını kaldırdı. Minik gözleri ile önünde yükselen onlarca tonluk bronz adamın gözlerini görmeye çalıştı. Çocuksu dünyasıyla atasının konuşabileceğini sanıyordu. Eğer göz göze gelebilseler soracaktı ona:NE İŞİMİZ VAR BİZİM BURADA?"
10.28 ₺ -
-
-
-
Bir Sevgili Gibi Yaşamak
Bugünlerde asıl savaş, insan kalmak için veriliyor. Kendi halkının güvenliğini korumak bahanesiyle binlerce masumun kanını akıtmakta bir sakınca görmeyenler ile insan hayatının dünyanın her yerinde aynı pahada olduğunu savunanlar arasında. Tek doğru değer bizimkisi diyerek ötekileri cezalandırma hakkını kendilerinde bulanlarla, ‘öteki’ olmadan biz de yokuz diyenler arasında. Dünyaya iyilik dağıtmaya kalkışanlarla, bu tür bir iyiliğin kötülük üreterek yapılamayacağını savunanlar arasında. Tahakküm, haz, kibir veya zorbalık gibi insana ait her sorunun yanıtı, yine insanın içindedir. Korku ile umudun birleştiği yerde. Nihayetinde vahşet ile direniş arasındaki o ince çizgide başlayıp bitmiyor mu insanlığımız? Bu kitapta yörüngesi ve dönüş ritmi sanki yeniden belirlenmiş olan dünyayı anlamaya, anlamlandırmaya çalıştım kendi dilimde. Kimi zaman üzerini örttüğümüzü fark etmediğimiz ama daima bizimle olan vicdana odaklandım, kimi zaman günümüzün asli değerlerine yükselen ‘kimlik’ siyasetinin bizi insanlıktan uzaklaştırma biçimlerine tanıklık ettim. Görünen şeylerin ardındaki görünmeyene bakmaya, somut bağlantıların gerisindeki soyut ilişkileri sezmeye çalıştım. Hayatın her anında uç veren görünmez şiddetin lime lime yansımaları arasında kendimize nasıl da zulmettiğimizi satır aralarında izlemeyi denedim. Böylelikle çağdan çağa, toplumdan topluma değişmeyen bazı insani değerlerin bana, bize veya gündelik hayata yansıyış biçimlerine de epeyce bakmaya çalıştığım bu yazılardan bir ‘terkip’ çıktı ortaya.
9.59 ₺ -
Türban ve Kariyer Evden İşe Bizden Bireye
Özlem Albayrak, Nihal Bengisu Karaca, Fatma Bostan Ünsal, Ayşe Böhürler, Emine Eroğlu, Merve Kavakçı, Mehtap Kayaoğlu, Havva Sula.Onlar türbanın kamusal alanda görünümünün "sorun" olarak algılandığı, gerilimler ve kırılmalar ortamında kendi başarı öykülerini örmeye çalışan kadınlar... Geleneğe de, moderniteye de belirli bir mesafeden bakan, ezber bozan kadınlar... Ve onlar bugüne kadar bir başarı hikâyesinin özneleri olarak anılmadılar. Türban ve Kariyer, İslamî kesimde sadece mağduriyetlrinin altı çizilen, egemen seküler kesimde ise yalnızca başörtüsü sorununun nesneleri olarak görülen "türbanlı" kadınları başarı öznesi kabul eden ilk çalışma. Bu bir anlama kitabı; güzelleme değil, yergi değil, anlama çabası...
9.25 ₺ -
Duvarların Arkasında Müslüman Ülkelerde Kadın
Kadınların perdelenmemiş sesi: Gazeteci yazar Ayşe Böhürler çarpıcı projesi Duvarların Arkasında’da 13 Müslüman ülkeden 140’a yakın kadının ülkesinin ya da önyargıların duvarlarını aşma mücadelesini anlatıyor. *Burkaların, peçelerin arkasında tasvir edilen Müslüman kadın tipi ne kada gerçeği yansıtıyor? *Bu konudaki önyargılar ne kadar doğru *Coğrafi ve kültürel farklar bu kadınların hayatına, dinî yorumlara nasıl yansımış? *Önlerinde görünen ve görünmeyen duvarlar neler? *Nasıl bir kadın özgürlüğü modelini benimsiyorlar? * Dindar ve modern olmak arasında nerede duruyorlar?" Duvarların Arkasında kitabı gazetece-yazar Ayşe Böhürler′in yaklaşık üç yıllık çalışmasının ürünü. Aslında bir belgesel projesi olan Duvarların Arkasında, kapsamının genişliği nedeniyle belgesel sınırlarını aşan bilgi dağarını kitap haline gelerek herkesle paylaşıyor. Orijinal metinlerinin Arapça, Farsça, İngilizce, Fransızca, Urduca ve Malayca′dan çevrilip tekrarlardan arındırılarak başlıklandırmalarla sunulduğu kitapta 13 Müslüman ülkeden 140′a yakın kişiyle yapılan röportajlar yer alıyor. Kadın bakanlar ve milletvekilleri, sivil toplum kuruluşu başkanları ve kadın aktivistleri, medya mensupları, yazar ve sanatçılar, öğretmenler, öğrenciler ve daha birçok meslek alanından kişiler, siyaseti, sosyal hayatı, şiddeti, çabayı, sorunları ve çözümleri okurlarla paylaşıyor… “Kadın hayatına yönelik olarak İslam ülkelerinde hatta Türkiye’de bile büyük travmaların hâlâ yaşandığını hepimiz biliyoruz. Duvarların Arkasında bu travmaların azaltılmasında bir rol oynayabilir. Yani insana, kadına, Müslüman kadının hayatına biraz daha merhametli, insani ve insaflı bakışı da getirir, diye umut ediyorum.” Prof. Dr. Beşir Atalay, İçişleri Bakanı “Belgeseli′nin bir kaç ülkedeki çekimine katılarak bir tür yol arkadaşlığı yaptım. Şimdi bu belgeselin kitaplaşmasının hepimiz için hem çok ilginç, hem de çok öğretici olduğunu düşünüyorum.” Nuray Mert Ayşe Böhürler, Malezya’dan Endonezya’ya, İran’dan Cezayir’e İslam coğrafyasındaki “duvarların arkasında”ki kadını gözümüzün önüne getiriyor… Kendi kulvarında çok nadir, üstelikte referans oluşturacak türde kalıcı bir çalışma. Kitaplaştırarak konuyla ilgili her çaresiz kalanın bir başvuru kitabı haline getirdiği için da kendisine ayrıca teşekkür etmek gerek…”
15.76 ₺ -
Günün Kısa Tarihi
Hızlı ve yoğun yaşadık. Dünü değil, günü unuttuk. Günün Kısa Tarihi’nde gündelik olandan, sıradan olandan yola çıkıyor yazar. Ama hemen akabinde bu sıradan hayat parçalarını belli bir mesafeden tasvir ve tahlil ediyor. Bir taraftan gündelik olanın içindeki karmaşaya işaret ediyor, diğer taraftan sıradanlığın içindeki hakikati arıyor. Aslında hayata dokunan ne varsa, sıradan dediğimiz, gündelik dediğimiz düzeyde yaşanıyor. Hayatı siyasi, kültürel, ekonomik, dini kompartmanlara ayıran yaklaşım, gündelik hayatta keskin çizgilerini kaybediyor. Psikoloji ve etik, sosyoloji ve tıp, tarih ve ekonomi, siyaset ve din... Bunların hepsi bir hayat hikayesinde, ya da hayat hikayesinin bir parçasında kesişiyor. İşte bu kesişme noktalarının toplamıdır hayat. Yani hayat, hiç bir zaman ‘bir şey’ ya da ‘bir konu’ hakkında değildir. Hayat aynı anda birçok şey ve bir çok konu hakkındadır. Bu nedenle kitap ta her şey hakkında. Yazarın temel problematiklerinden biri, seküler dünyada din nasıl yaşanıyor? sorusu. “Hayatımızla ne yapacağımız bize vazedilmiş. Ama bunun ‘nasıl’ı asıl cevap verilmesi gereken” diyor. İşte bu ‘nasıl’ın irdelenmesi üzerinden yol alıyor kitap.
8.57 ₺ -
Başörtüsü
Başörtüsü meselesi bu zamana kadar hep yasaklar çerçevesinde tartışılageldi. Ancak, küreselleşmenin ulus devlet sınırlarını yok ettiği yeni dünyanın kültürel politikaları artık Müslüman kadınların örtünme pratikleri üzerinden kurgulanıyor. Başörtüsü istisnalaştırılarak, ahlaki ve estetik normların yeniden tanımlanmasında ve safların belirlenmesinde adeta yeni bir “Berlin Duvarı” inşa ediliyor. Kadın, örtünme, kamusal alan gibi konular üzerine çok mli çalışmalara imza atmış olan Nazife Şişman, bu eserinde artık çağın söylemsel stratejileri arasında en belirleyici araç haline getirilen başörtüsü meselesini küresel ölçekte ele alıyor.
7.54 ₺ -
Aydınlıktakiler ve Karanlıktakiler
Bir yanda gecekondularda sefalet içinde yaşayan yoksullar; diğer yanda yazlıklarda, villalarda lüks içinde yaşayan zenginler... Yaptığı ilmî çalışmalar ve ürettiği eserlerle, önemli bir kariyere sahip olan Prof. Dr. Orhan Türkdoğan, bir sosyal bilimci olarak “imtiyazlı yeni sınıf” ile “gecekondu insanı”nı yerinde inceleyerek bu güzel eseri ortaya çıkardı.
4.80 ₺ -
Alevi Bektaşi Kimliği
Bu kitap, Türkiye genelinde 17 il ve 45 beldede Sosyoloji ve Antropoloji’nin en yeni yöntemlerine göre hazırlanmış bir saha araştırmasıdır. Bir yanda Alevi-Bektaşi insanın konuya bakış açısı, öte yanda araştırmacının yaklaşımı tesbit edilmek suretiyle bu inanç sistemi derinliğine yorumlanmıştır. Ayrıca çeşitli üniversitelerden 315 öğrencinin Alevi-Sünni farklılaşmasına bakış açılarının da yer aldığı kitap, herkesin başvurabileceği bir kaynak özelliği taşıyor...
14.39 ₺ -
Bilimsel Araştırma Metodolojisi
Bilgi çağı; bilginin üretilmesi. araştırılması, değerlendirilmesi ve iletişim araçlarıyla kamuoyuna sunulması olarak belirlenirse. 2000′li yılların bilimin yükselişi biçiminde algılanacağı muhakkaktır.Bazı bilimadamlarının ′teknoloji toplumu′ diye belirledikleri bu çağın hareket yasası da. telekomünikasyon. bilgisayarlar. robotlar. biyo-teknoloji. teleks. video vb. teknoloji ürünleri ve iletişim araçlarından oluşmaktadır Günümüz üniversitesi ve akademik kuruluşlarının. 150′liler öncesinin kalkınma ve azgelişmişlik çemberlerini kırmak gibi reform reçetelerinin ötesinde. araştırma ve geliştirmeye yönelik bilgi üretimini amaçlayan bir metodolojiyi benimsemeleri gerekir. Bilimsel araştırma metedolojisi. bilginin derlenerek denetim altına alınması. bilgi işlem yöntemleri ile kullanıma hazır bir duruma getirilmesi demektir.
11.99 ₺ -
Osmanlıdan Günümüze Türk Toplum Yapısı
Prof. Dr. Orhan Türkdoğan, Türk sosyolojisinin zirve isimlerinden birisi. Yaptığı araştırmalar ile Türk toplumunun sosyolojik yorumlanmasına büyük kolaylıklar getiren Türkdoğan′ın çalışmalarının yayıldığı alan neredeyse Türk toplumunun bütününü kapsıyor. 21 ana başlık altında toplanan kitapta, Türk toplum yapısı anlatıldıktan sonra Osmanlı′daki sosyal sisteme, Tanzimat′tan başlayarak Batılılaşma hareketlerine, ulus devletten günümüz Türk toplumunun dinamiklerine, köyden kentte göç zenginler ve yoksullar arasındaki kutuplaşmaya kadar pek çok alanda bulgularını ortaya koyan Türkdoğan, Türk demokrasi modeline, toplumsal yapıdaki cemaatleşme eğilimine ve kültürel değişmeye de temas ediyor.
20.56 ₺ -
Türk Toplumunda Zazalar ve Kürtler
Orhan Türkdoğan’ın, Türk toplumunun sosyolojik gerçekleri üzerinde yürüttüğü araştırmalarının bir yenisi daha “Kürtler ve Zazalar” adıyla okuyucusuyla buluşuyor. Sosyolog Orhan Türkdoğan bu çalışmasıyla, bilinmeyen ve göz ardı edilen birçok gerçeğe ışık tutuyor. Uzun yıllar süren katılımcı gözlem ve görüşme teknikleri ve yerinde inceleme metoduna dayalı bir alan araştırmasının ürünü olan eser, sahasında bir ilk olma özelliğine de sahip. Yazar, Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizdeki etnik yapılaşmalarla ilgili, Zaza ve Kürtlerin dil ve kökenlerine dair kalıplaşmış söylemlerin dışına çıkarak dikkat çekici bulgulara ulaşıyor. Eser, etnik farklılıkların, milletleşme olgusu içerisinde bir bütünleşme sağlaması gerektiğini vurgularken bölgenin kalkınması yolunda neler yapılabileceğine dair öneri ve çözüm yolları da sunuyor.
20.56 ₺ -
Türk Sanayi Toplumu
Türk toplumu modernleştikçe üretim biçimleri ve ilişkileri değişti. Her ne kadar Batılı toplumlar kadar sanayileşmemiş olsa da Türkiye’nin geride bıraktığı yüzyıl sanayi atılımları ve bu dönüşümün toplumsal tezahürleriyle dolu. Alanında yayımladığı birçok eserle yakından tanıdığımız Prof. Dr. Orhan Türkdoğan bu eserinde sadece Türk toplumunun sanayileşme süreciyle beraber geçirdiği dönüşümü ele almakla kalmıyor aynı zamanda iktisat sosyolojisinin Batı’daki tartışmalara da ışık tutuyor.
23.98 ₺ -
Şov ve Mahrem
Anlam dünyasının farklı uçlarında yer alan iki kavram; şov ve mahrem. Postmodern dönemde, "mahrem" olanın sınırları "şov" tarafından aşındırılıyor ve şov, mahremi esir alıyor.Kitle kültürünün içine sıkışmış insan, varolmanın yolunu "fark edilmekte" buldukça görüntülere sığınıyor Kimlikler imajlar üzerinden inşa edilirken dinî/ahlakî normların yerinin modanın lokomotifliğinde tüketim kriterleri alıyor. Artık sokaklar sahne, insanlar oyuncu. Oyunu yazanlarsa "kamusal alanın mübarekleri" yani modacılar. Kutsalını kaybeden dünya, yeni kutsallar arayışında modacılara teslim oluyor. Mahremiyet sınırlarında kalması gerekenlerin teker teker "şov" malzemesine dönüştürüldüğüne bir dönemde Sosyolog Fatma Karabıyık Barbarosoğlu, çağımızın çelişkisi üzerine yazdı; Şov ve Mahrem.
8.23 ₺ -
Ramazanname
“Ramazanname” geçmiş Ramazanlara yakılan bir ağıt değil, günümüzün, yaşayan, hissedilen Ramazanları adına düşülen kayıtlar. Yazar son on yılın İstanbul Ramazanları’na ilişkin tanıklıklarını, tespitlerini, duygularını açık yüreklilikle buraya kaydediyor. Bir ayna tutuyor günümüz insanına, onun maneviyatla, Ramazan’la olan ilişkisine. Bu aynadaki görüntüsünü belki beğenmeyenler olacaktır, belki de şaşırıp kalanlar! Ama dedik ya bu bir tanıklık…Bir şeye işaret ediyor, gösterdiği yerde gösterileni ya da gösterdiğinden fazlasını bulmak da okuyucuya kalmış bir konu…
6.17 ₺ -
Yusufun Rüyası
Beş yıla yayılan bir sürecin sonunda tamamladığı Yusuf Üçlemesi'nin ("Yumurta", "Süt", "Bal") ardından, Semih Kaplanoğlu sadece Türkiye sinemasında değil dünya sinemasında da güçlü bir yer edindi ve bu yeri "Bal"ın Berlin'de kazandığı Altın Ayı'yla tecsilledi. Kaplanoğlu, sinema yazarı Uygar Şirin'le yaptığı bu nehir söyleşide önce İzmir'de başlayan çocukluğundan bugüne tüm hayatını anlatıyor. Ardından okru senaryo yazımından oyuncu seçimine, ses tasarımından festivallerde yaşananlara kadar Yusuf Üçleme'nin yapım ve çekim sürecinin her aşamasından adım adım geçiriyor. Ece Ayhan'dan Erol Akyavaş'a, Alim Şerif Onaran'dan Orhan Pamuk'a Türkiye'nin önemli kültür-sanat insanlarının irili ufaklı roller üstlendiği bu serüvende, Kuşadası'nda kargalardan haberler veren Süreyya Nine'den 90'larda bir reklam ajansının gürültüsüne, Çamlıhemşin'de film setini işgal eden arılardan 12 Eylül döneminde bir sinema okulunda okuyan öğrencilere kadar pek çok ses duyacaksınız.
27.41 ₺ -
İran Kütüphaneleri Türkçe Yazmalar Katalogu
Türk dili, edebiyatı, tarih ve kültürü açısından İran tarihi-kültür coğrafyası oldukça mühimdir. İslam sonrası İran tarihine bakıldığında görülecek olan şudur ki; bu coğrafya İslam sonrasında daima Türk asıllı sultan ve emirler vasıtasıyla idare edilmiştir. İran edebiyatı, tarihi ve kültürü üzerine düşünülürken bu önemli hususa dikkat etmek gerekir. Ayrıca, Senai-i Gaznevî, Attar-ı Nişaburî, Nizami-i Gencevî, Sadi-i Şirazî, Hafız-ı Şirazî ve Molla Camî′yi yetiştiren kültür ortamı ve devir idaresi iyözlemlenmeli, zamanın ilim ve kültürü çok iyi tahlil edilmelidir. Büyük çoğunluğu oryantalist bakışla yazılan edebiyat tarihlerimizin tashih, tadil ve yeniden yazılmaya ihtiyacı bulunmaktadır. Fars edebiyatının en parlak devri Selçuklular devridir, bir önceki dönemde tüm hazırlıklarını yapmıştır ki, bu devir Gazneli Sultan Mahmud′un hakimiyetindedir. O halde, kanımızca Fars edebiyatı kavramı dikkatlice kullanılmalıdır. Fars edebiyatı mı Farsça edebiyat mı? sualini tekrar soruyoruz. Kültür ve medeniyet tarihimiz için büyük bir değere sahip olan bu esere aslında Bakiyetü′s Seyf (Kılıç Artığı) adını vermek istedik. Çünkü, sabık Şah Pehlevi rejimi tarafından Pan-Türkizm için bir vesile olur zehab ve korkusuyla mezkur hükümet tarafından bütün kütüphane ve müzelere gönderilen umumi bir talimat-name ile Türkçe eserlerin imha edilmesi ya da gömülmesi istenmiştir. İşte bugün elimizde bulunan yaklaşık 1200 adet Türkçe el yazma nüsha bu akıbetten kurtulanlardır. Bu eser, İran kütüphanelerinde bulunan Türkçe el yazma eserleri ilk olarak inceleyen bir çalışma olarak ayrıca önemlidir.
14.80 ₺ -
Tarihi Hakikatler
Osmanlı ve Türk tarihine dair gerçekler bu kitapta… TÜRKLER kitabının yazarı İsmail Hami Danişmend’le tarihin bilinmeyenlerine yolculuk devam ediyor… İsmail Hami Danişmend, Türk tarihi ve Türk dili sahasındaki araştırmalarıyla tanınmış seçkin bir tarihçimiz ve oldukça değerli bir fikir adamımız olarak kendisini bütün ilim çevrelerine kabul ettirmiş bir büyüğümüzüdür. Tarihi Hakikatler, üü tarihçi ve fikir adamımız İsmail Hami Danişmend’in iki ciltlik eserinden özenli bir seçkidir. Osmanlı dönemine ait birçok yerli yabancı tarihi kaynaklardan istifadeyle hazırlanan eserde, Türklerin askeri, siyasi ve sosyal hayat yapılanmaları hakkında önemli tespitler ve açılımlar yer alıyor. Osmanlı padişahlarının liderlik ve kişilik özellikleri, Osmanlı tarihindeki ilkler, saray kültürünün ayrıntıları ve daha birçok nitelikli açıklamalar yer alıyor. Tarihi Hakikatler’de önde gelen Türk büyüklerinin ayırt edici pek çok özelliğini orijinal ve ince nükteler ve kitabın sonunda tarihten ilginç anekdotlarla okuyacaksınız. İsmail Hami Danişmend Dört ciltlik Osmanlı Tarihi Kronolojisi başta olmak üzere otuzu aşkın önemli esere imza atmış, Milli Mücadele kahramanlarımız arasında yerini almış, üniversitelerde dersler vermiş çok güçlü bir tarihçi, edebiyatçı ve fikir adamıdır.
6.51 ₺ -
Çanakkalede Türklerle Beraber
ÇANAKKALE’DE TÜRKLERLE BERABER, özellikle yabancı tarihçiler tarafından, Çanakkale Savaşları konusunda en önde gelen kaynak eserler arasında gösterilmektedir. 9. Tümen Komutanı Albay Hans Kannengiesser, ordumuzdaki Alman Subaylarının en yeteneklilerinden biriydi. Conkbayırı Savaşları’nda yaralanıp geriye gitmeye mecbur kalmıştır. Mustafa Kemal Atatürk Açıknet gerçeklerle dolu olan Hans Kannengiesser’in kitabının faydalı olacağı kanaatindeyim. Liman von Sanders Paşa * * * Balkan Savaşları’ndan salimen çıkan ve karınlarını otla doyurmak zorunda kaldıklarını ve açlığın, düşman kurşunundan da daha korkunç olduğunu, hatırlayanlara göre, “Evet, Çanakkale tam bir savaş değildi, çünkü her gün yemeğimizi de yiyorduk”. Kırık-bozuk Türkçemle hal-hatır soruyordum: ′Eyi mi?′ (Gehts gut?). Bana bir kişi veya tüm birlik koro halinde cevap veriyordu: ′Eyi Bey′ ve daha sonraları ise, ′Eyi Paşa′ (Es geht gut). * * * ...Hemen, 20 askerli bir piyade takımını tekrar buldum ve ateş açmalarını emrettim. Aldığım cevap ilginçti: “Biz sadece tabur komutanımız emrederse ateş ederiz”. Daha da neler, artık bu kadarı da fazlaydı! Koştum ve kendimi, küçük bir çukurda bulunan bu askerlerin arasına attım. Neler söylediğimi tam olarak bilmiyordum ama, “Her ne olursa olsun ateş edin ve hemen kendinizi karşıdaki İngilizlerin üzerine atın! Ya ateş etmeden atılın ya da ateş ettikten sonra harekete geçin!” dediğimi hatırlıyorum. * * * Çanakkle Savaşı’nda 9. Tümen Komutanı olarak Kirte, Kayaltepe ve Conkbayırı’nda ve Eylül 1915’ten sonra 16. Kolordu Komutanı olarak Anafartalar’da görev alan, işgale direnen Türk askerlerinin kahramanlığını sıkça anan Kannengiesser, Almanya′ya döndükten sonra hatıralarını kaleme almıştır. Çanakkale’de 7 Ağustos 1915’te, düşmanın açtığı makineli tüfek ateşiyle göğsünden vurulan Albay Hans Kannengiesser’in kitabı, Liman von Sanders Paşa’nın önsözüyle tarihseverlerle buluşuyor.
9.25 ₺ -
İstihbaratta Beyin Yıkama
Güçlü istihbarat örgütleri, insanların düşünce ve davranışlarını kontol edebilmenin ve gerektiğinde direnişlerini yok edebilmenin yollarını araştırıyorlar. İnsan bilincini kontrol edebilmek adına yürütülen deneyler, gizlice sürüdürülen bir ′kirli iş′ olarak uzun yıllardır yapılıyor. Telepati, beyin yıkama, LSD, psiko-teknik, uzaktan izleme ve gelişmiş izleme teknolojisine milyonlarca dolar akıtıyor.Bu deneyler için binlerce insan kobay olarak kullanıldılar, bedensel ve ruhsal olarak yaralandılar; fakatlarına neler geldiğini bir türlü çözemediler. Dr. Armen Victorian, başta Amerika ve Rusya olmak üzere, dünyanın güçlü istihbarat örgütlernin bu konuda yaptıkları çalışmaları net bir biçimde ortaya koyan belgeleri biraraya getirdi. Elinizdeki eser, sıradan bir komplo teorisi üretme tuzağına düşmeden. insan bilincini kontrol altına almaya çalışan ′sinsi. gizemli ve karanlık′ bir dünyanın perdesini aralıyor.
7.88 ₺ -
Karşı Darbe Cia İranda
Amerikan ve İngiliz istihbarat teşkilatlarının 1953 İran’ında ortaklaşa tezgâhladıkları darbe, Ortadoğu’nun o tarihten bugüne uzanan siyasi yapısını kökten etkiledi. İran petrollerini millileştiren İran Başbakanı Musaddık sokak kargaşalarıyla görevden uzaklaştırıldı. Kamuoyu çalışmaları ile “komünizm yanlısı, ihtiyar bir huysuz” olarak resmedilen Musaddık’a karşı Şah’ın işbirliği sağlandı. Musaddık ile ters düşen eski İçişleri Bakanı General Za , yeni Başbakan adayı olarak belirlendi ve fitil ateşlendi. AJAX adı verilen bu operasyonu, ABD eski Başkanı Theodore Roosevelt′in yeğeni Kermit Roosevelt yönetti. Kitaba yazdığı önsözle, bugünü anlamak için Ajax Operasyonunun nasıl yorumlanması gerektiğini ifade eden İbrahim Karagül şöyle diyor: “Soğuk Savaş’ın ikiye bölünmüş dünyasını, kamplaşmanın Ortadoğu’yu nasıl iç çatışmalara, rejim krizlerine, terör saldırılarına, askeri darbelere, örtülü operasyonlara sürüklendiğini, petrol/iktidar ilişkilerini, kitlelerin nasıl yönlendirildiğini, vatanseverlerin nasıl hain ilan edilip yok edildiğini, ülkelerini iktidar uğruna peşkeş çekenlerin nasıl kahramanlaştırıldığını anlamak için ABD ve İngiliz istihbaratının İran Başbakanı Muhammed Musaddık’ı iktidardan devirme yöntemlerini öğrenmek yeterli. Çünkü bu kitap Ortadoğu’ya, bölgenin geneli üzerindeki ABD/İngiliz denetimine, bu güçlerin denetimi kaybetmemek için neler yapabileceklerine ilişkin bugünkü bakış açımı etkileyen trajik bir olayı konu alıyor. İngiltere ve ABD, CIA’in kontrolündeki İran istihbaratı SAVAK’la birlikte 1953 yılında Musaddık’ı devirmek için AJAX Operasyonu adıyla planladıkları darbe için düğmeye bastı. Operasyonun başına CIA’in Ortadoğu Şefi aynı zamanda kitabın yazarı Kermit Roosevelt atandı. ABD ve İngiliz istihbaratının en kirli operasyonlarından biri gerçekleştirildi. Musaddık devrildi, Şah iktidarı yeniden güvence altına alındı… Petrol yine savaşların ana sebebi. Rejim değişikliği projesi hâlâ uygulamada. ABD-İran krizinin tırmandığı, çatışmaların alabildiğine yayıldığı, Türkiye’nin de bir şekilde bu kaosun içine sürüklendiği bir dönemde, bugünün Ortadoğu’sunu, İran-ABD krizini, petrol-iktidar ilişkilerini anlamak için bu kitap çok iyi bir başlangıç. Yeni Ortadoğu Projesi’ni anlamak için Birinci Dünya Savaşı ve sonrası gelişmeleri yeniden okumak gerekiyor. Bölgesel savaşa yol açabilecek ABD-İran krizini anlamak için de Musaddık döneminden başlamak gerekiyor.”
6.16 ₺ -
İşaret Taşları
Anlatmak... Yaratan gücü takati. oranında taklit etme yeteneğiyle donatılmış insanoğlunun yeryüzü serüveninde yaptığı en önemli iş bu olsa gerek. Kimi savaşarak. kimi kaçarak. kimi resimle. kimi besteyle. aletler icad ederek. keşifler yaparak. heykel yontarak veya romanla... Çocuk sahibi olarak ya da münzeviliği seçerek...Hedefi anlatmak değilse. dil. yazı. matbaa. gazete. kitap. mikrofon. hoparlör. radyo. televizyon. telefon. telgraf. fotograf. günümüzde iletişim teknolojisinin sunduğu geniş olanaklar. sinema ne için? Mağara devri insanının kayalara restmesi. bilincinde olmasa dahi. geleceğe bir şey anlatmanın dışında hangi amacı taşır. ya da onca anıt mezar. kitabe? İşaret Taşları′nın gayesi de bundan ibaret... İşiten. kulak veren herkese
6.16 ₺ -
Tuncay Güney Anlatıyor Ergenekonun Perde Arkası
Türkiye, çok şey bilenler için tehlikeli bir ülkedir… CHP Milletvekili Ali Topuz Kanada’ya gidip Ergenekon hakkında konuşmaması için Tuncay Güney’i tehdit etti mi? Yunanistan’dan kara para aklama karşılığında iktidarı ele geçirdikleri takdirde Ege Adaları’nın tamamını Yunanistan’a bıraacağına dair anlaşma imzlayan parti lidri kim? Deniz Baykal, “Ben Ergenekon’un avukatıyım” diyerek kime, nasıl bir mesaj gönderdi? Baykal’ın mesajının arkasında hangi gerçekler var? Türkiye’de, yabancı misyon şeflerine para karşılığında özel raporlar hazırlayanlar kimler? Büyük bir ihanet şebekesi tarafından hazırlanan raporlar, büyükelçilere ve konsoloslara nasıl servis ediliyor? “Ergenekon, iki Mehmet’in kavgasıdır” demek ne anlama geliyor? Ergenekon’un ekonomik ayağına neden hamle yapılamıyor? Yeni operasyonlar ne zaman ve kimler için başlayacak? Gazeteci Bedir Acar, İstanbul Emniyeti’nde verdiği ifade ile Türkiye’nin en büyük operasyonlarından birinin başlamasına sebep olan Tuncay Güney’i, Kanada’daki evinde ziyaret etti ve daha önce hiç sorulmayan soruları sorma fırsatı buldu. Güney’in iddiaları ve Emniyet’te verdiği ilk ifadenin tutanağı bu kitapta yayınlanıyor.
8.23 ₺