-
Allahı Bildiren Bilmeceler
Şimdiki çocuklar eski çocuklar değil artık. Çünkü hepsi başka bir alemde büyümüş ve daha sonra dünyamıza ayaküstü uğrayarak: &`;Yeni bir şey var mı?” diye soruyormuş gibiler. Kısacası işimiz öyle zor ki... Bu akıllı varlıkları nasıl eğitir ve haklarını nasıl veririz bilmiyorum. Fakat bir mimar olarak üstüme düşeni yapıp sağlam bir temel atmayı planlıyorum. Bunun için de en kıymetli varlığımız olan evlatlarımıza bu evrenin Sahibini tanıtmak istiyorum. Elinizdeki kitap, birbirinden güzel 11 bilmece ile bu hayırlı işe kapı açacaktır inşallah.
104.00 ₺ -
Peygamberimizin Mucizeleri
Bulutlar ve melekler, tâ küçük yaşlardan beri onu gölgelemişti. Örümcek ve güvercinler onun hicret sırasında saklandığı mağaranın girişine yuva kurup müşrikleri yanılttı. En vahşi hayvanlar bile insanlar gibi konuşup dertlerini o şefkatli Resule açtı. Kızgın çölde susuz kalan İslam ordusu, mübarek parmaklarından akan suyu içerek hayata tutundu. Onun tek işaretiyle Ay bir anda iki parçaya ayrılırken, avcuna aldığı taşlar Allah’ı zikretmeye başlıyordu. Çünkü o 'en son' ve 'en büyük' Peygamberdi. Bizleri de canından fazla seviyordu.
104.00 ₺ -
Gençler İçin Peygamberler Tarihi
Yarattığı canlıların bütün ihtiyaçlarını eksiksiz karşılayan, insan olsun, hayvan olsun, hepsini bir nazlı çocuk gibi besleyen Allah, böylelikle kullarını ne kadar sevdiğini açıkça gösterdi. Ve onların en şereflisi olan bizleri, yine merhameti ile ebedi cennetlere davet etti. Fakat en düz yolda bile şaşıran insanoğlu, cennete ulaşmak için takip edeceği yolu bilemiyordu. Çünkü o mukaddes yol, sadece peygamberlere bildirilmişti. Merhametli Rabbimiz, bunun için Hz. Adem’le başlayıp, onlara her asırda peygamber gönderdi. Sayıları yüz bini aşan bu elçiler, Peygamber Efendimizle sona erene kadar, o kıymetli yolculara doğrularla yanlışları göstermeye çalıştı. Ve o cennete ulaşmanın sadece Allah’ı bulup, onu razı etmekle mümkün olduğunu, bunun için gerekenleri tarif etti. Fakat peygamberlik vazifesi ağırdı. Onlar bu vazife için herhangi bir ücret veya sevap beklemese de, çileler ve işkenceler onları bekliyordu. Bu yüzden pek çok peygamber taşa tutuldu, birçoğu yaralandı, bir kısmı da hayatını bu yolda kaybederek şehit düştü. Elinizdeki kitapta o yüce peygamberlerin zorlu hayatlarından kesitler bulacaksınız. Bu kitabı okurken ister istemez düşüneceksiniz: Günümüzde yaşananlar, peygamberler tarihinde yaşanan olaylara benziyor mu? Pandemi-Koronavirüs benzeri olaylar, peygamberler tarihinde yaşandı mı?
120.00 ₺ -
Gençler İçin Hayatın İçinden Seçme Öyküler
3 Ciltten meydana gelen ‘Hayatın İçinden’ adlı öykü kitaplarımız, yarım asırdan bu yana milyonlarca kişi tarafından okundu. Ve daha sonra 10 yabancı dile çevrilip, o insanların da kalplerini fethetti. Söz konusu eserler, 7’den 77’ye ‘her yaştaki’ insana hitap ettiğinden, elinizdeki kitapta farklı bir hamle yaparak ‘sadece genç nesil için’ yazdığımız öyküleri bir araya topladık. Sevgi ve dualarla takdim ediyoruz.
104.00 ₺ -
Ali'nin Seccadesi
Ali, alkol bağımlısı bir babanın oğludur. 10 Yaşına basmasına birkaç gün kala, rüyasında anneannesini görür. Aylar önce vefat eden bu nur yüzlü ihtiyar, ‘Yaş günü’ nedeni ile ona ‘muhteşem’ bir hediye seçtiğini ve eğer onu kullanırsa Cennet’e uçacağını müjdeler. Bu hediye, ‘işlemeli’ bir seccadedir. Ve eski bir dolabın altına saklanmıştır. Ali, onu bulunca kullanmaya, yani namaz kılmaya niyetlenir ama, en sevdiği insan dikilir karşısına… Kendisini her fırsatta azarlayacak, hatta çok kötü dövecek babasıdır bu. Ali’nin tek sığınağı, gözyaşları içinde yaptığı dualarıdır. Bir de alt komşuları, Hakkı Dede vardır ona yardımcı olan, Ali’yle birlikte onun babasına direnen… Peygamber Efendimizin ‘dünyada en çok sevdiği’ üç şeyden biriydi namaz. “Gözümün Nuru” olarak tarif etmişti onu. Veya “Dinin Direği” Diğer bir sözünde ise “Müminlerin Miracı” Aynı miraçta yaşanan yolculuk gibi, insanı ufuklar ötesine uçuran, oradan da göklere yükselten bir ‘Burak’ … Cüneyd Suavi, elinizdeki kitapla o harika yolculuktan ‘cennet manzaraları’ sunuyor sizlere. Tüm çocuklara ve kalbi ‘çocuk saflığında’ kalan herkese
112.00 ₺ -
Hayatın İçinden Unutulmaz Öyküler
3 Ciltten meydana gelen ‘Hayatın İçinden’ adlı öykü kitaplarımız, yarım asırdan bu yana milyonlarca kişi tarafından okundu. Ve daha sonra 10 yabancı dile çevrilip, o insanların da kalplerini fethetti. Söz konusu eserler, 7’den 77’ye ‘her yaştaki’ insana hitap ettiğinden, elinizdeki kitapta farklı bir hamle yaparak ‘sadece yetişkinlere’ yazdığımız öyküleri bir araya topladık. Sevgi ve dualarla takdim ediyoruz.
104.00 ₺ -
Baldan Tatlı Öyküler 3
Cüneyd Suavi, çeyrek asırdan bu yana herkes için yazdığı sıcacık öykülerini, elinizde tuttuğunuz ‘Baldan Tatlı Öyküler-3’de bu sefer çocuklar için yazıyor. Ve şu dünyaya küçüklerin gözüyle bakıp; kardeşliği, paylaşmayı, iyilik ve doğruluğu, duanın gücünü anlatıyor onlara. Bize ait değerleri yine sıcak bir üslupla peş peşe sıralayıp, küçükleri büyüten gerçekleri gösteriyor. Böylelikle çocukların gönül dünyalarına seslenirken, “gerçek insan” olmanın formüllerini veriyor. Büyüklere gelince… Eminiz ki onlar da bu öyküleri okuyunca çocukluk yıllarındaki birçok güzelliği tekrar yaşayacaklar. Bazen bir cennet deresi yanında piknik yapıp, dedeleriyle birlikte tuttukları balıkları pişirecekler. Bazen de çalışmanın, emek vermenin değerini anlayacaklar. ‘Baldan Tatlı Öyküler-3’de şimdi ancak rüyalarda görülecek manzaralar bulacaksınız. Bu esrarengiz dünyaya hep beraber girelim isterseniz.
90.00 ₺ -
Baldan Tatlı Öyküler 2
Cüneyd Suavi, çeyrek asırdan bu yana herkes için yazdığı sıcacık öykülerini, elinizde tuttuğunuz ‘Baldan Tatlı Öyküler-2’de bu sefer çocuklar için yazıyor. Ve şu dünyaya küçüklerin gözüyle bakıp; kardeşliği, paylaşmayı, iyilik ve doğruluğu, duanın gücünü anlatıyor onlara. Bize ait değerleri yine sıcak bir üslupla peş peşe sıralayıp, küçükleri büyüten gerçekleri gösteriyor. Böylelikle çocukların gönül dünyalarına seslenirken, “gerçek insan” olmanın formüllerini veriyor. Büyüklere gelince… Eminiz ki onlar da bu öyküleri okuyunca çocukluk yıllarındaki birçok güzelliği tekrar yaşayacaklar. Bazen bir cennet deresi yanında piknik yapıp, dedeleriyle birlikte tuttukları balıkları pişirecekler. Bazen de çalışmanın, emek vermenin değerini anlayacaklar. ‘Baldan Tatlı Öyküler-2’de şimdi ancak rüyalarda görülecek manzaralar bulacaksınız. Bu esrarengiz dünyaya hep beraber girelim isterseniz.
12.38 ₺ -
Baldan Tatlı Öyküler 1
Cüneyd Suavi, çeyrek asırdan bu yana herkes için yazdığı sıcacık öykülerini, elinizde tuttuğunuz “Baldan Tatlı Öyküler”de bu sefer çocuklar için yazıyor. Ve şu dünyaya küçüklerin gözüyle bakıp; kardeşliği, paylaşmayı, iyilik ve doğruluğu, duanın gücünü anlatıyor onlara. Bize ait değerleri yine sıcak bir üslupla peş peşe sıralayıp, küçükleri büyüten gerçekleri gösteriyor. Böylelikle çocukların gönül dünyalarına seslenirken, “gerçek insan” olmanın formüllerini veriyor. Öykülerin baldan tatlı dünyasına hep beraber girelim isterseniz.
12.38 ₺ -
Alinin Seccadesi
10 yaşındaki Ali, alkol bağımlısı bir babanın oğludur. Bir gece rüyasında anneannesini görür. Aylar önce vefat eden bu nur yüzlü ihtiyar, Ali için emsalsiz bir hediye seçtiğini, eğer onu kullanırsa Cennet’e uçacağını söyler. Ali, bu hediyeyi alıp kullanmaya, yani namaz kılmaya niyetlenir ama, en sevdiği insan dikilir karşısına: Kendisini her fırsatta azarlayacak, hiç acımadan dövecek babasıdır bu. Ali’nin tek sığınağı, gözyaşları içinde yaptığı dualarıdır. Bir de alt komşuları, Hakkı Dede vardır ona yardımcı olan, Ali’yle birlikte onun babasına direnen… … Peygamber Efendimizin ‘dünyada en çok sevdiği 3 şeyden biriydi’ namaz. ‘GÖZÜMÜN NURU’ olarak tarif etmişti onu. Ya da ‘DİNİN DİREĞİ’. Diğer bir sözünde ise ‘MÜMİNLERİNMİRACI.’ Miraçta yaşanan yolculuk gibi, insanı ufuklar ötesine taşıyan, oradan da göklere yükselten bir ‘BURAK’. Cüneyd Suavi, Ali’nin Seccadesi’yle o Burak’ı anlatıyor. Tüm çocuklara ve kalbi çocuk saflığında kalan HERKESE…
15.00 ₺ -
Kırk Gram Tebessüm
Fırtınalı bir dünyada bocalayan insanoğlu, yaşanılan her zorluğun kolaylık ve güzelliğe açılan bir kapı olduğunu bilmiyorsa; o dehşetli fırtınada kuru bir yaprak gibi savruluyor. Bu arada bir yerlere sığınmak istese de, seçtiği yanlış mekânlar onu barındırmıyor, yanlış kişiler de ona sahip çıkmayıp, bazen hem kendisini, hem de sevdiklerini perişan ediyor. Bu duruma düşenler, ümitsizlik nedeniyle geleceğe bakmaktan korktukları için, gününü gün etmeye, hiçbir sınır tanımadan mutluluk peşinde koşmaya başlıyorlar. Ne yazık ki elde ettikleri şey, sahte bir mutluluktan ve sahte gülümsemelerden öteye gidemiyor. “Ruhen ağlayan kişiler gerçek anlamda gülemez.” diyenler doğru demiş. Ruhlar güldüğü takdirde insan da güler. Üstelik her iki cihanda da inşallah. … Elinizdeki kitap, size bambaşka bir tefekkür kapısı açacak ve edepli mizahın seçkin örnekleriyle, ruhunuzun yanı sıra yüzünüzü de güldürecektir inşallah.
12.50 ₺ -
Gül Kokulu Resulden Mucizeler
Sa’d bin Ebu Vakkas, Yüce Allah tarafından henüz dünyadayken cennetle müjdelenen on kişiden biriydi. O anlatıyor: “Uhud Harbi sırasında Allah Resulü ile beraberdik. Peygamberimiz, o gün yayı kırılana kadar ok attı. Daha sonra oklarını bana vererek: ‘Haydi at!’ dedi. Verdiği okların arka kısmında, onların uçuran tüyler bulunmuyordu. Buna rağmen atmamı istiyordu. Attığım bütün oklar, sanki kanatlıymış gibi uçtuktan sonra, müşriklerin vücuduna yerleşiyordu. Tam o sırada, Katâde bin Numan'ın gözüne bir ok saplandı. Gözü çıkıp yuvasından aşağı aktı. Efendimiz hemen onun yanına koştu ve Katâde’nin yuvasından çıkan gözünü, mübarek elleri ile yerine koydu. Katâde’nin gözü bir anda şifa buldu, hatta öbür gözünden güzel görmeye başladı.” … Bulutlar ve melekler, tâ küçük yaşlardan beri onu gölgelemişti. Örümcek ve güvercinler, saklandığı mağaranın ağzında yuva yaparak müşrikleri yanılttı. En vahşî hayvanlar bile ona itaat etti, bir insan gibi konuşup derdini ona döktü. Çölde susuz kalan İslam ordusu, mübarek parmaklarından akan suyu içerek hayata tutundu. Ay onun işaretiyle ikiye ayrılırken, taşlar onun avucunda Rabbimizi zikretti. En ağır hastalar bile yine onun eliyle şifa buldu. Çünkü o ‘En son’ ve ‘En büyük’ Peygamberdi. Bizleri de canından fazla seviyordu.
12.75 ₺ -
Gençlerin Gözünden Allah Resulü sav
Bu kitabı yazarken, gençlik yıllarımı hatırlamadan edemedim. Tam yarım asır önce ortaokul ya da lise yıllarındayken, kendime bir soru sorup dururdum: “Gençliğe adım atarken ‘ÖRNEK’ olarak kimi seçmeliyim? Kime benzemeliyim ki hayatım ona göre şekillensin?” O günlerde belki yaşım gereği, düşündüğüm tek şey meşhur olmaktı. Herkes beni tanıyıp sevmeliydi. Saygı duymasalar bile bana özenmeliydi. Zaten uzun yıllar boyu önüme konan örnekler hep meşhur kişilerdi: Müzisyenler, aktörler, sanatçılar… Yani herkes tarafından alkışlananlar… ‘68 Kuşağı’ndan biri olarak, sonunda bir gitarla yola çıktım. Ve en değerli yıllarımı o nedenle harcadım. Ama sonra fark ettim ki ‘gerçek alkış’ meleklerin alkışlarıymış. Allah’ın ve Resulünün rızasındaymış. Madem hakikat budur, ben de Allah Resulü’nün hayatından bahsederek ‘EN GÜZEL ÖRNEK’i göstermeye çalıştım. Öyle bir örnek seçmek, ebedî gençliğin anahtarıdır.
82.50 ₺ -
Cennetin Elçileri Peygamberler Tarihi
Yarattığı her canlıyı birer nazlı çocuk gibi besleyen; her birinin isteğini eksiksiz şekilde veren Yüce Rabbimiz, böylelikle kullarını ne kadar sevdiğini açıkça gösterdi. Ve onların ‘en şereflisi’ olan bizleri, yine merhameti ile ebedî cennetlere davet etti. Fakat en düz yolda bile şaşıran insanoğlu, cennete ulaşmak için takip edeceği yolu bilemiyordu. Zaten bilmesi de mümkün değildi. O yolu bilenlerse, Allah’ın elçilerinden başkası olamazdı. Merhametli Rabbimiz, bunun için Hz. Âdem’den başlayıp, onlara her asırda peygamber gönderdi. Sayıları 100 bini aşan bu elçiler, Peygamber Efendimizle sona erene kadar, o kıymetli yolculara doğrularla yanlışları göstermeye çalıştı, o cennete ulaşmanın sadece Allah’ı bulup onu razı etmekle mümkün olduğunu, bunun için gerekenleri tarif etti. Fakat peygamberlik vazifesi ağırdı. Onlar bu vazife için hiçbir şey beklemese de çileler ve işkenceler onları bekliyordu. Bu yüzden birçok peygamber işkence gördü, bir kısmı da hayatını bu yolda kaybederek şehit düştü. Elinizdeki kitapta o yüce peygamberlerin zorlu hayatlarından kesitler bulacaksınız.
13.50 ₺ -
Ali nin Seccadesi 7 Den 77 ye Tüm Çocuklara
On yaşındaki Ali, alkol bağımlısı bir babanın oğludur. Bir gece, rüyasında anneannesini görür. Aylar önce vefat eden bu nur yüzlü ihtiyar, Ali için emsalsiz bir hediye seçtiğini, eğer onu kullanırsa cennete uçacağını müjdeler. Ali bu hediyeyi alıp kullanmaya, yani namaz kılmaya niyetlenir ama, en sevdiği insan dikilir karşısına: Kendisini her fırsatta azarlayacak, hiç acımadan dövecek babasıdır bu. Ali’nin tek sığınağı, gözyaşları içinde yaptığı dualarıdır. Bir de alt komşuları, Hakkı Dede vardır ona yardımcı olan, Ali’yle birlikte onun babasına direnen... ... Peygamber Efendimizin ‘dünyada en çok sevdiği’ üç şeyden biriydi NAMAZ. ‘GÖZÜMÜN NURU’ olarak tarif etmişti onu, ya da ‘DİNİN DİREĞİ.’ Diğer bir sözünde ise ‘MÜMİNLERİN MİRACI…” Aynı miraçta yaşanan yolculuk gibi, onları ufuklar ötesine taşıyan, oradan da göklere yükselten bir ‘BURAK’. Cüneyd Suavi, ‘Ali’nin Seccadesi’yle o Burak’ı anlatıyor bu romanında. Tüm çocuklara ve kalbi çocuk saflığında kalan HERKESE…
9.75 ₺ -
İmdat Aşık Oldum
2010 yılının Şubatıydı. Bir gün maillerimi açtığımda, beni çok şaşırtan bir çağrı gördüm. Mailin konu bölümünde sadece tek kelime yazıyordu: "İmdat!" "İmdat!" diye bağırıyordu biri. "Hocam perişanım yardım eder misiniz?" Yardım isteyen kişi, Büşra adlı bir kız öğrenci idi. Ve kelimeler sanki gözyaşlarıyla yazılmıştı. Okuduğum satırlar, beni gençlik yıllarıma döndürüverdi: "Ya Rabbi imdat! Beni kurtar!" diye çırpındığım yıllara... Mail gönderen öğrenci, âşık olduğunu bildiriyordu. Fakat işin kötüsü, kız henüz on yedisinde bile değildi ve gönül verdiği çocuk alkolikti. Üstelik de hatalarından pişmanlık duymayan, onlarla âdeta gurur duyan birisi... *** Elinizdeki kitap, orijinal maillere sadık kalınarak, Büşra ile yaptığımız uzun yazışmaları ve Rabbimizin yardımıyla kurtuluşunu dile getiriyor.
96.00 ₺ -
Türkiye Perspektifi
Türkiye, kendisinin ürettiği suni gündemlerden oluşan duvarı bir türlü aşmayı başaramıyor. Sürekli bu engele toslarken, bir yandan da farkında olmadan bu duvara yeni "gündemler", yeni tuğlalar ekleniyor. Aslında bulunduğu noktanın çok ötesinde misyonları başarabilecek bir potansiyele sahip Türkiye... Bütün mesele, bu gücü ortaya çıkarıp, yerinde saymanın aslında gerileme olduğunu fark edebilmekte bitiyor. Geçmiş yüzyılların tecrübesini 21. yüzyıla aktaracak, toplumun ve devlet mekanizmalarının standardını bilgi toplumuna göre şekillendirecek, küreselleşmeye giden süreçte edilgen olmayı etkin potansiyeliyle doğru yöne kanalize edecek bir Türkiye, "duvar"ın arkasını görmeye cesareti ve ihtiyacı olan Türkiye′dir. Türkiye′nin yazılarıyla konuşulan ismi Cüneyt Ülsever, bu kitapta, gündem duvarının arkasını analiz etmeye yönelik düşüncelerini bir arada sunuyor. Geride bıraktığımız yüzyılın geniş bir değerlendirmesi ve eşiğinde olduğumuz yüzyıla dair önemli perspektifleriyle Türkiye′nin koordinatlarını veren bir çalışma...
5.48 ₺ -
İki Cihan Güneşi Peygamberimiz
Zebur, Tevrat ve İncil onu müjdelemişti. Cinlerden "hatif" adıyla bilinenler, insanlardan ise evliya ve kâhinler, ondan çok önceleri haber verdi. Nübüvvetini, doğumundan hemen önce ve sonra meydana gelen harikalar ispatladı. Ay, bir işaretiyle ikiye bölünürken, ağaçlar onun çağırmasıyla yanına geldi. Ona gölge yapmak için koşan bulutlar, duasıyla rahmete dönüştüler. Susuz kalan ordular, parmaklarından çeşme gibi akan sularla; aç kalanlarsa, bereket duasıyla hayat buldular. Bu kâinat onun için yaratılmıştı. Eğer istese idi, dağlar taşlar onun için altın olurdu. Bütün bunlara rağmen, onun gözü bizim üstümüzdeydi. Ümmetini Cehennem'den kurtarmak, miraç sırasında gözle müşahede ettiği Cennet'e, ezelî ve ebedî hazinelere kavuşturmak için göz yaşı döktü, işkenceden işkenceye uğradı. Fazladan bir kişinin iman etmesi için, bu işkencelerin tamamına razıydı. Çünkü o, Rahmet Peygamberiydi.
48.75 ₺