-
Dersaadette Ramazan Akşamları
Kültür dünyamızın önemli simalarından Dursun Gürlek'in süzgecinden geçen ve yine kültür dünyamızın canlı tablolarından olan yazarların, şâirlerin, edebiyatçıların ramazanlarla ilgili hâtıraları... Kendisinin Dersaâdet'te Ramazan Akşamları adını verdiği bu kitapta, Refi'i Cevad Ulunay, Münir Süleyman Çapanoğlu, A. Râgıp Akyavaş, Ercüment Ekrem Talu, Safiye Ünüvar, Ayşe Osmanoğlu, Mehmet Kaplan ve Süheyl Ünver gibi İstanbul yazarlarının yanı sıra daha birçok kalem erbabının yazısı bulunuyor. Ramazan piyasası ilk akşamın terâvihinden sonra başlardı. Galata Köprüsü'nden boşalan arabalar, muhteşem faytonlar, kupalar, landonlar, konak ve saray arabaları katar hâlinde Beyazıt'a çıkarlar, Mürekkepçiler önünden kıvrılarak Vezneciler'e girerler, Unkapanı Köprüsü'nden geçenler Zeyrek'ten Vefâ'ya tırmanırlar, Şehzâde Câmii'nin yanından Direklerarası'na dökülürlerdi. Her yaştan, her sınıftan genç ihtiyar, kadın erkek birbiri üstüne yığılmış, yanaşık nizamda binbir ayak bir ayak hâline gelmiş, nefesleri birbirlerinin ensesini sıcak sıcak okşamakta. Elhâsıl velkelâm sökülmez, geçilmez bir izdiham. Bu hâtıralar yığını olanca çeşnisiyle, bol malzemesiyle, renkli levhalarıyla bir nevi ramazan edebiyatı diyebileceğimiz bir edebiyat türünü ortaya çıkarıyor. Ramazan medeniyeti, Ramazan edebiyatıyla daha canlı, daha heyecanlı bir hâle geliyor.
185.00 ₺ -
Ayaklı Kütüphaneler
Dursun Gürlek, Ayaklı Kütüphaneler isimli eserinde bize, hakiki kitap âşıklarını ve “ayaklı kütüphane”, “canlı kitap” gibi deyimlerin hakkını veren, kafasında kütüphane taşıyan, kitapların kadrini kıymetini bilen âlimlerin hayatlarını ilginç anekdotlar eşliğinde anlatıyor. Bu kitabı okuduktan sonra “yıldızları konuşturan âlim”le, “kafasının içi müdürlüğünü yaptığı kütüphane kadar zengin olan hoca efendi”yle, “ölüleri dirilten ve mezarlıklara hayat veren biyografi bilgini”yle, “kahvelerde ders veren ünlü tarihçi”yle, “Osmanlı arşivi belgelerini Bulgarların elinden kurtarmak için çırpınan, akmayan çeşmeleri görünce gözyaşı akıtan muallim”le, “Fransız işgal komutanını kütüphanesinden kovan Hafız-ı Kütüp”le ve “kitapların ve kitapçıların şeyhi kabul edilen sahhaf”la tanışacaksınız. Bu çalışmayla kitabın, kütüphanenin ve kültür tarihimizdeki “ayaklı kütüphaneler”in gizemli dünyalarına yolculuk yapma fırsatını yakalayacaksınız…
218.30 ₺ -
Dersaadette Bayram Sabahları
Bir kitapla eski İstanbul sokaklarında bayram gezmesine çıkmak ister misiniz? “Bayram günü güler yüz göstermek, neşelenmek İslam şiarındandır.” der Muzaffer Efendi İrşad isimli eserinde. Eski bayramların havası ve saray erkânının bayramlaşma törenleri kendilerine has, apayrı şölenlerdi. Mübarek bayram namazı ile başlayan sevinç, ev halkının bayramlaşması, aile büyüklerini ziyaret, çocukların büyüklerin ellerini sevinçle öpüp başlarına koyduktan sonra aldıkları çeyreklikleriyle şekerciye, salıncağa koşmaları ne güzel âdetlerdi. Hele Dersaâdet gibi uzun yıllar dünyaya hükmetmiş bir imparatorluğun başkenti olan bir beldede yaşanan ortamı, kültürü düşünün… • Peygamberimiz ashabı ile nasıl bayramlaşırdı? • Saray erkânının bayramlaşma âdeti nasıldı? • Dersaâdet sakinleri bayram günlerini nerede geçirirdi? • Çocuklar bayram günlerinde hangi semtlerde, nasıl eğlenirdi? • Bayram alışverişleri hangi çarşılarda, kimlerden yapılırdı? • Bu büyülü ve insanı mest eden ortamı şairlerimiz nasıl anlatmıştır? Bütün bu soruların etrafında o günlerin atmosferini âdeta yaşatırcasına anlatıyor Dursun Gürlek… Hepsi ve daha fazlası Dersaâdet’te Bayram Sabahları kitabında.
148.00 ₺ -
Tebessüm ve Tefekkür
Şurası bir gerçektir ki, herkes fıkra anlatamaz, ibretli ve hikmetli sözler söylemek, kulaklara küpe hazırlamak, insanları hem güldürmek hem düşündürmek için keskin zekâ kadar, ilim ve irfan hazinesine de ihtiyaç var. Dağarcığı dolu olan bir bilginin, bir şâirin, bir sanatkârın sözleri, hiç şüphe yok ki altın ve mücevher değerindedir. Onun içindir ki, eskiden bazı padişahlar, birtakım önemli devlet adamları, dinledikleri ve beğendikleri mizah üstadlarının, şâirlerin ve ediplerin ağızlarını altınla doldurmak istemişlerdir. Şaka, ciddi bir iştir. Kelâm-ı kibar, kibar-ı kelâm olduğu gibi, mizahın izahı da düşündürürken güldürmesi, güldürürken de düşündürmesidir. Unutmayalım ki, Allah’ın yarattığı canlılar içinde sadece insan, tebessüm etmek ve tefekkür etmek gibi iki önemli özelliğe sahiptir. Kültür tarihine dair birbirinden güzel çalışmaları bulunan Dursun Gürlek’in, Tebessüm ve Tefekkür adlı bu kitabında; “Paralı Kitap”, “Cimrinin Yoğurdu”, “Dâr-ı Bekâ”, “Mihrimah Sultan’ın Kedisi”, “Mücevher Kutusundan Çıkanlar”, “Garîbeler”, “Mezarda Doğan Çocuklar”, “Aynalı Hâkimin Marifeti”, “Eski Kitaplardaki Eskimez Sözler”, “Hükümdar Mıknatıstan Olsa”, “Kültür Dünyamızın Tahir Efendileri” gibi nefis yazılar mevcut.
166.50 ₺ -
Maziye Bir Bakıver
Kültür tarihçilerimizden Dursun Gürlek, "Maziye Bir Bakıver" diyerek, geçmiş zaman bağlarından ve bahçelerinden zengin bir demet sunuyor.Dersaâdet′in cumbalı evlerinde, eski İstanbul hanımlarının yaptıkları "pencere sohbetleri"ni, ahşap evlerin cephelerinde yer alan "Ya Hafız!" levhalarının ne anlama geldiğini, bir zamanlar Ayasofya′nın etrafını saran farelerin nasıl ürkütüldüğünü, Sultan İkinci Abdülhamid′in Beylerbeyi Sarayı′nda Enver Paşa′ya söylediği ibretâmiz sözleri, Fatih′teki Şekerci Hnı′nı mesken hale getiren şeker insanların; şairlerin, yazarların hallerini, Galata Mevlevîhanesi′nde icra edilen sema törenlerini ve hatıralarda kalması gereken daha pek çok tabloyu gözlerinizin önüne seriyor.
218.30 ₺ -
Karınca Huzura Varınca
Karaların ve denizlerin hakimi Kanuni Sultan Süleyman aynı zamanda "Muhibbi" mahlasını kullanan büyük bir şairdi. Önemsediği, fakat karıncaların bürüdüğü bir ağacı kesmek için Şeyhülislam Ebussuud Efendi'ye bir tezkire yazar ve konuyu sorar: Dırahta ger ziyan etse karınca ziyanı var mıdır anı kırınca Şeyhülislam aynı yolda cevap verir: Yarın Hakk'ın divanına varınca Süleyman'dan hakkın alır karınca! *** Dursun Gürlek hazine dairlerine giriyor, saray bahçelerinden güller deriyor, geçmiş zaman güzelliklerini yansıtan bu tablolardan isteyen herkese veriyor. Ayrıca yorgunları ve dargınları Osmanlı çınarının altında dinlenmeye çağırıyor. Tarihin yaprakları arasında gözden kaçmış, unutulmuş pek çok ilgi çekici anekdotu sayfalarına taşıyor. Kitabın sayfaları arasında gezinirken, okuduklarınız karşısında tarihimize ait birçok detayı öğrenme fırsatı bulacaksınız.
218.30 ₺ -
Çınaraltında Kitap Sohbetleri
Felakatimizin kaynağı kültür yokluğu. Hayatı anlamadan geçip gidiyoruz. OLgunlaşmak, kalabin daha hassas, kanın daha sıcak. zekanın daha işlek, ruhun daha huzurlu olması demek. Harami mağaralarının kapılarını değil, hükümdar hazinelerinin kapılarını açan büyü, kitap!...′Gözlerinin ışığı tükenene kadar gözünü kitaptan ayrımayan Üstad Cemil Meriç böyle söylüyor kitap hakkında... Bir başka kitap aşığı da ′Benim sevgilim kitap ve kalemdir. Geride kalanların hepsi mihnet. endişe ve gamdır.′ dyerek muhabbetini dile getiriyor. Matbaanın bulunmadığı ve kitapların büyük zorluklar içinde çoğaltıldığı çağlarda kitabın. ilmin ve ilim adamının gördüğü itibar aranır hale gelmişse; kitaplar çoğaldıkça. matbaalar arttıkça okuma oranı düşünüyorsa; ve artık ′medeniyet′ sahnesinde bize bir rol verilmiyorsa. kitaba yeniden dönmenin vakti gelmiştir. Dursun Gürlek. medeniyet tarihimizdeki yolculuğu esnasında derlediği kültür hazinesini bir bardak demli çay eşliğinde paylaşmak üzere sizi Çınaraltı′na davet ediyor. Çınaraltı; Ali Emiri′den Ahmet Mithad Efendi′ye; Sultan Reşat′dan Cemil Meriç′e; İbni Sina′dan Necip Asım Yazıksız′a; Hasan Sabbah′dan Babanzade Naim′e uzanan geniş bir tarihsel kesitte. kitap ve kitap kültürü üzerine ilgi çekici. hayret uyandırıcı. bazen de yüzünüzde buruk bir tebessüm oluştururan kısa anektodlardan oluşan. rahat ve zevkle okunan bir eser.
203.50 ₺ -
Cihan Hatun
Büyük arap bilgini Cahız "Türkler`in Faziletleri" adındaki eserinde "Türkler çok namuslu insanlardır. Savaşta ve barışta hile nedir bilmezler. Eğlenceleri ise at ve silahtır" diyor. Abbasi halifesi Mu`tasım Türkler`in bu meziyetine hayran olduğu için, iş başına gelir gelmez onları devletin en yüksek kademelerine kadar çıkardı. Kendileri için Samarra şehrini kurdurdu. Başkumandanını ve büyük bir bölümünü Türkler`in oluşturduğu halife ordusu, o devirde islam dünyasının başına bela olan Babek Hurremi`yi, çapulcu adamlarıyla birlikte ortadan kaldırdı. Beş ciltlik "Medeniyet-i İslamiye Tarihi" nin de yazarı olan Corci Zeydan, "Cihan Hatun" adındaki bu eserinde Abbasiler devrinde meydana gelen önemli olaylara ışık tutuyor. İranlıların ve Bizanslıların İslam ülkelerine gerçekleştirdikleri hücumları gözler önüne seriyor, Türkler`in tarihte oynadığı büyük rolü öne çıkarıyor. Eserin asıl kahramanı olan Cihan Hatun ile, Türk komutan Aydoğdu arasında geçen temiz ve nezih aşk, usta bir romancı üslubuyla dile getiriliyor.
8.25 ₺