-
Sultan Abdülhamidin Son Zevcesi
Bir defasında yanına gittiğimde, Sultan Efendi, evin mutfağında soğan ve patatesleri ayıklıyordu. Bunlar pazar artıklarından toplanmış çoğu çürük çarık şeylerdi. Kendimi tutamadım. Gözlerim doldu. ‘Oğlum, sarayda yaşadım. Hizmetkârlarım vardı. Ama gör, bak, şimdi ne haldeyim! Cenâb-ı Hak, bizi imtihan ediyor. İnşallah bu imtihanı kazanırız’ dedi Sultan II. Abdülhamid’in son zevcesi Behice Sultan’ın, Napoli’de sürgün hayatı yaşarken, kendisini ziyarete gelen genç doktora talebesi Enver Ören Bey’e söylediği ve kuvvetli bir imanın tezâhürü olan bu sözleri, bugün kolay kolay kim söyleyebilir? Zevcesi böyle olanın, kendi acaba nasıldır? *** Bir Çerkez beyinin kızı… Saraya alınmış… Devrin en kudretli hükümdarlarından biriyle evlenmiş… Zevci tahttan indirilmiş… Güzelliği ve zekâsı yanında, cesareti ile de tanınmış… Bu yolda başına çok işler gelmiş… Evlat acısı yaşamış… Yokluk çekmiş… İftiralara uğramış… Nihayet 40 sene vatanından ayrı bırakılmış... Dünya bağının güzünü de baharını da tatmış; neşenin de gamın da rüzgârını görmüş bir şahsiyet… Elinizdeki kitap, Behice İkbal Efendi’nin bir film senaryosunu andıran hayatını anlatıyor. Sultan Abdülhamid ailesinden en çok kimi severdi? Cihan Harbi’nin kopacağını rüyada nasıl görmüştü? Cinayeti haber veren kuş… Ne yer, ne içerdi? Bronşiti nasıl tedavi ederdi? Dindarlığı…
148.00 ₺ -
Seyyid Abdülhakim Arvasi
“Gâyem, imandır. İstanbul câmilerinde 25 sene imanı anlattım. Din, Allah’ın razı olduğu hükümleri yerine getirmektir. Yalnızca iki rek’at namaz kılmak değildir. İslâmiyet ferdlerde kaldı. Amma pek nâdir ve gizli ferdlerde…” “Tasavvuf yolcusuna, üç mühim şart vardır: 1- Ehl-i sünnet itikadından kıl ucu kadar ayrılmamak. 2-Resulullah’ın sünnetine uyup, bid’atlerden kaçınmak. 3-Hocasına tam bağlılık… Bunlara riâyet etmeyen, hiçbir şeye kavuşamaz…” Seyyid Abdülhakîm Arvâsî- Son asırda hem zâhirî din bilgilerini, hem tasavvufu bir arada öğreten ender şahsiyetlerden… Hem kendi kurup masrafını karşıladığı medresesinde talebe yetiştiren; hem de dergâhında ilahî marifeti gönüllere nakşeden son mürşidlerden… Yeni devirde, medrese ve tekkeler kapatıldıktan sonra bile vaaz ve irşaddan geri durmayarak, doğru dinin öğrenilmesinde ve yaşanmasında hassasiyet göstermiş bir müceddid… Bu yolda hayatını hep sıkıntılarla geçirmiş ve bu şekilde âhirete göçmüş büyük bir mücâhid… Elinizdeki kitapta, son asrın mümtaz âlimlerinden Seyyid Abdülhakîm Arvâsî’nin hayatı, âdetleri, sözleri, kendi kaleminden, vesikalardan ve sevenlerinin dilinden anlatılıyor… Bu büyük İslâm âliminin şahsında, o devrin ilim hayatına, tekke kültürüne ışık tutuluyor...
367.50 ₺ -
Sürgündeki Hanedan Osmanlı Ailesinin Çileli Asrı
“Bir gece çamaşırlarımızı dahi alamadan bu memleketten nasıl kovulduğumuzu düşündükçe fena olurum. İnsan hizmetçisini bile kovarken eşyalarını almasına müsaade eder. 600 senelik bir ailenin bu memlekette hiç mi hakkı yoktu? Osmanlı hânedanına mensup kızlar ve kadınlar, atıldıkları Avrupa memleketlerinin kendilerine yabancı olan şehirlerinde açlıktan kıvrandılar, süründüler; fakat namuslarından asla fedakârlık etmediler.” Şehzâde Selim Efendi’nin kızı Emine Nemîka Sultan 3 Mart 1924 itibarıyla Türk-İslâm tarihinde yeni bir sayfa açıldı. Müslümanların en eski müessesesi olan halifelik kaldırıldı; ayrıca tarihin en uzun ömürlü hânedanlarından Osmanlı ailesinin takriben 200 ferdi, vatandaşlıktan çıkarılarak vatan toprakları dışına sürüldü. Bu, yaşlısından beşikteki bebeğe kadar hepsi için sıkıntılı bir hayatın başlangıcı oldu. Hemen hepsi sürgünde vatansız, pasaportsuz olarak yaşadı. Bankalarda paraları, yanlarında nakitleri ve yurt dışında akrabaları olmayan bu insanları çoğu tarifsiz acılar çekti. İlaç parası bulamadığı için dilenenler; konu komşunun getirdiği bir tas çorba ile yaşayanlar; açlıktan ölenler; sefalet sebebiyle intihar edenler; aklını kaçıranlar; kimsesizler mezarlığına gömülenler oldu. Ama her zaman asalet ve şereflerine uygun yaşamaya çalıştılar. Tarihin en eski hânedanlarından Osmanlı ailesi, siyaset sahnesinden böylece çekilmiş oldu. 1952 yılında hânedanın hanımlarına, 1974 yılında da erkeklerine memlekete dönme izni verildi. Ancak iyi-kötü yurt dışında bir hayat kuran insanların, çoğunun geri dönme imkân ve ihtimali kalmadıktan sonra… Osmanlı Tarihi’ne dair yazdığı yazılar ve yaptığı televizyon programlarıyla tanınan hukuk tarihçisi Ekrem Buğra Ekinci Sürgündeki Hânedan kitabıyla Osmanlı İmparatorluğu’nun son vârisleri hakkında literatürde benzeri bulunmayan bir monografi hazırladı. Hânedanın tüm üylerinin sürgünde neler yaşadığını kendi anlatımlarıyla dinlemeye hazır mısınız?
296.00 ₺ -
Hukukun Serüveni
Hukuk, insanlık tarihinin belki de en eski müessesesidir. Hatta kanunların sık değiştirilmediği zamanlarda, tarihin ta kendisi idi. Bir şeyi tanımanın en iyi yolu, onun mazisini bilmektir derler. Antik Çağ’a ait bir kaide, asırlar sonra bambaşka bir coğrafyada karşımıza çıkabilmektedir. Hukuk sistemlerinin birbirine tesiri şaşırtıcı derecededir. Hukukun Serüveni, okuyucusunu, Antik Mısır’dan başlayıp, Mezopotamya’ya, Hititlere, Japonya ve Çin’e, Arabistan ve Türkistan’a, İran ve Hindistan’a, Yunan ve Roma’ya, Yahudilik ve Hıristiyanlık’tan İslâmiyet’e uzanan, nihayet Avrupa’da sona eren bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yolculukta nice enteresan sahneye şahit olunabilir: Düello, ateş tecrübesi, kız kaçırma, çok kadınla evlilik, borcu sebebiyle kölelik, insan kurbanı, çocuk satışı, seyyar hâkimler, cezalandırılan hayvan ve eşyalar, kast sistemi, ölen kocasıyla yakılan Hindu kadınları, hâkimliğin parayla satılması, kanunları ezberleyip her sene halka okuyan kanun sözcüleri…. Hukukun Serüveni, yalnızca bir umumi hukuk tarihi kitabı değil. Ayrı zamanda insanlık mirasını gözler önüne sermeye çalışan bir dünya tarihi sayılabilir. Hâkimlerin hükümdarlarla mücadelesi, parlamentonun doğuşu, kilise reformu, laikliğin ortaya çıkışı, yazılı kanunların hazırlanışı gibi meraklı hadiseleri de kitapta okumak mümkün. Hukukun Serüveni, adalet mücadelesinin de tarihidir.
262.50 ₺ -
Osmanlının Çöküşü
Kimi "Hasta Adam" dedi... Kimi kendi menfaati uğruna hastayı iyileştirmeye kalkıştı... İsyanlar, darbeler, Jön Türkler, İttihat ve Terakki, Balkan Harbi derken, Osmanlılar, ellerinde kalan son toprak parçasını kurtarma derdine düştüler. Ancak bilanço ağır oldu. İmparatorluk, pek çok parçasını geride bırakırken bambaşka bir hâle dönüştü. Türkiye Cumhuriyeti, kalan topraklarda, dokuz asırlık bir imparatorluğun üzerinde kuruldu. Bütün bu olup bitenlerin ardında yatan gerçekler neydi? Sultan Abdülhamid nasıl tahttan indirildi? Osmanlı hanedanının başına neler geldi? İttihatçılar kahraman mıydı, hain miydi? Çanakkale geçilseydi neler yaşanırdı? İzmir'i kim ateşe verdi? Son padişah tahtını nasıl kaybetti? Halifeliğin kaldırılmasının perde arkası neydi? İnkılâplara halkın reaksiyonu ne oldu? Yeni devir, hayatımızda neleri değiştirdi? Ayasofya neden kapatıldı? İmparatorluğun dağılan tespih taneleri nereye saçıldı? Bilinen tarihî hâdiselerin bilinmeyen arka planına temas eden Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci'nin kalemiyle Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinden yola çıkarak Cumhuriyet'i anlayacak ve ardından yaşananlara dair pek çok tartışmanın cevabını bulacaksınız: Osmanlı'nın Çöküşü / İmparatorluk İttihatçıların Elinde. (Tanıtım Bülteninden)
203.50 ₺ -
Ama Hangi Osmanlı
Dünyayı hâkimiyeti altına alan güçlü bir imparatorluk olarak da anlatıldı, iktidar hırsının yuvası olarak da… Padişahların gücüne ve gaza inancına methiyeler dizilirken, diğer taraftan da taht kavgalarının ve kardeş katlinin zalimliği dilden dile dolaştı. At üstünde seferden sefere geçen bir zaferler tarihi de resmedildi, harem ve saraydan dışarı çıkılmayan bir imparatorluk hayatı da… Kanunlarıyla dünyaya örnek olduğu yazılırken, kanunsuzlukları da gerileyişine sebep olarak gösterildi. Medrese ve vakıflarıyla köklü bir imparatorluk olduğu da anlatıldı, hâkim güçlerin arasında kapana kısıldığı da… Peki ama Osmanlı bu anlatılanlardan hangisiydi? Tarih sahnesinden elini eteğini çoktan çekmiş bir imparatorluk olmasına rağmen hâlâ pek çok araştırmaya, tartışmaya, polemiğe, dizilere, kitaplara taşınan Osmanlılar kimdi? Osmanlı ne kadar doğru anlatıldı? Kanunları, haremi, kardeş katli meselesi ve dahası… Prof. Dr. Ekrem Buğra Ekinci’nin kaleminden Osmanlı dünyası, padişahları, kültür hayatı ve bir imparatorluğun insana bakışı… Ama Hangi Osmanlı’da Osmanlı’ya dair gündemde ve akıllarda kalan pek çok sorunun, tartışmanın cevabını bulacaksınız… “PEKİ SİZ OSMANLI’YI NASIL BİLİRSİNİZ?”
185.00 ₺ -
Osmanlı Mahkemeleri Tanzimat ve Sonrası
Devlet, hukuk demektir.Hukukun tezahürü de mahkemelerdir.Osmanlı adliyesini ve bunun Tanzimat Fermanı sonrasında aldığı biçimi tasvir eden bu eser, aynı zamanda, Tanzimat'ı hazırlayan sebepleri, Batı'nın baskı ve dayatmalarını, adliye ıslahatına neden ihtiyaç duyulduğunu, bu ıslahatta akınan modeli, bunun İslam hukukuna ne derece uyduğunu, karşılaşılan güçlük ve reaksiyonları gözler önüne sermektedir.Bu arada Avrupa devletleriyle de çarpıcı mukayeseler yapılmaktadır.Böylece Osmanlı Devleti tarihinin çok önemli bir devresine de ışık tutulmuş olmaktadır.
210.00 ₺ -
Osmanlı Hukuku
Adalet, Osmanlı Devleti’ni asırlarca ayakta tutan en mühim unsurdu. Bu hissin zayıflaması, çöküşün hem sebebi, hem de neticesi oldu. Padişahlar bile, hukukun önünde boyun eğdiler. Bir seferden dönerken, askerin, ekinlerini çiğnediklerinden yakınan köylüye, Kanunî Sultan Süleyman; “Peki bizi kime şikâyet edersin?” diye latife edince, köylü; “Kanuna şikâyet ederiz, kanuna!” demişti. Adalete verilen bu ehemmiyet, Osmanlılara büyük bir itibar kazandırdı. Hıristiyan halklar, kendilerine hüsnükabul gösterdi. Osmanlıların, Ortadoğu, Kafkasya ve Balkanlar gibi problemli bir coğrafyada, çeşitli kavim ve kültürleri bir arada nasıl yönettiğini, bugün insanlar merak ediyor. Pax Ottomana adı verilen dünya düzeninin unsurları nelerdir? Osmanlı Devleti’ni asırlarca dünyanın süper gücü yapan tutan hangi prensiplerdir? İngiltere kralını, bir heyet göndererek Osmanlı hukuk sistemini inceletmeye sevk eden sır nedir? Bu kitap unutulmuş bir maziye ışık tutuyor.
322.50 ₺ -
İslam Hukukunda Değişmenin Sınırı
Ufak tefek iniş ve çıkışlar sayılmazsa, müslümanlar, dinlerinin zuhurundan itibaren, uzun asırlar boyu hep güçlü ve hakimdiler. Ne var ki bu güç ve hakimiyeti, bir zamandır Hıristiyan Avrupalılara kaptırdılar. Sonra da bunun sebepleri üzerinde kafa yormaya başladılar. Fatura da öncelikle dine ve bilhassa İslam hukukuna çıktı. O zamandan beri hemen her mahfilde İslam hukukunda reform üzerine tartışmalar yapılıyor. Hele İslam hukuku dünya üzerindeki hakimiyetini kaybettikten sonra bu tartışmalar daha da kızıştı. Bir tarafta, İslam hukukunun, insanlığın ihtiyacını karşılamaktan uzak olduğunu kabullenenler.. Diğer tarafta da bu hukukun zamana göre değişkenlik ve esneklik kabiliyetinin bulunduğunu savununlar...
79.50 ₺ -
İslam Hukuku ve Önceki Şeriatler
Bütün semavi dinler getirdikleri inanç esaslarının yanısıra, insanların günlük hayatlarını en ince teferruatına kadar düzenlemektedir... İbadetten ticarete, cinayetten evliliğe kadar... Bu düzenlemelerin mahiyeti nedir? Hazret-i Muhammed önceki peygamberlerin getirdiği hükümlerle amel etmiş midir? Bu hükümler arasında benzerlikten sözedilebilir mi? Bu benzerliğin sebebi nedir? Ne ölçüdedir? Bunlar İslam hukuku açısından da bağlayıcı mıdır? Elinizdeki kitap bu gibi suallerin cevabına ışık tutmaktadır.
172.50 ₺ -
İslam Hukuku Tarihi
İslam Hukuku, yeryüzünün geniş bir kısmında asırlarca hükümran oldu. Bugün bile pekçok ülkede kısmen de olsa uygulanıyor. Modern hukuka tesiri de inkar edilemez boyutta. İslam hukukunun doğuşu, gelişmesi, kıt'alara yayılması, sonra yavaş yavaş yeryüzünden çekilişi, tarihin en ilgi çekici hadiselerinden biri kabul edilmektedir. İslam Hukuku'nu tanımak için de, öncelikle bu hukukun tarihini bilmek gerekiyor. Çünkü tarih, bir hadiseyi yakından tanımakta mühim bir yardımcıdır.
183.75 ₺ -
İslam Hukuku
İslamiyet miladın yedinci asrında Arabistan'da doğdu. Getirmiş olduğu prensipler, bu arada kurduğu yeni hukuk düzeni kısa bir zaman zarfında üç kıt'aya yayıldı. Asırlar boyu çok çeşitli milletlerde uygulandı. Hala da varlığını devat ettiriyor. İslam Hukuku'nu bir anda dünyaya yayan hususiyetler nelerdir? İslam Hukuku hangi esaslar üzerine bina edilmiştir? Hukuk kaideleri nasıl elde edilmektedir? Bütün bunların cevabını bu kitapta bulacaksınız.
300.00 ₺