-
Fatih Hatıratı
İstanbul payitahtının en güzide semtidir, Fatih. Her şey bir yana Peygamber Efendimizin (a.s.m.) “Ne güzel kumandan!” buyurduğu Fatih Sultan Mehmet Han, ismiyle anılan bu semtte medfundur. Fatih Camii ve civarı İstanbul’un Mekke’si, Eyüp Sultan Camii ve Haziresi İstanbul’un Medine-i Münevveresi ve Hazreti Pir Yusuf Sümbül Sinan Camii ve Türbesi ise İstanbul’un Kerbela’sı olarak kabul görmüştür. Ancak Fatih Camii ve civarının İstanbul’un yüzünü aksettiren ve şehrin, hatta bu memleketin nasıl bir halde olduğunu gösteren ve ortaya koyan acayip bir hali vardır. Fatih semti, her bakımdan yaşayan ve maneviyatı diri olan bir yerdir. Öyle ki; Gönenli Mehmet Efendi, Fatih Camii ve civarı için “Burası öyle feyizli ve bereketli bir yer ki, Fatih’te talebelik yapıp muvaffak olamamış, hatta talebe olmaz bundan diye kovduğumuz kişiler bile gittikleri yeri ihya ediyorlar. Varın artık düşünün burada ilim irfan sahibi olan adamın halini” buyurarak Fatih’in önemine dikkat çeker. Ayrıca Fatih semtinin mübarek ve sahipli olduğuna işaret buyurarak da keyfekeder Fatih’ten evini taşıyanlara, bu beldenin manevi sahipleri tarafından inkisar edildiğini söyler... İslam dünyasından bahsediyorsak bunu Osmanlı ve Türkiyesiz konuşamayız. Bunu konuşmak için İstanbul’la söze başlamak zorundayızdır. Zira İstanbul kitabının Fatiha’sı da Fatih semtidir vesselam...
67.50 ₺ -
Huzur Defteri
İstanbul’da bulunan Karagümrük Cerrahi Âsitanesi, Osmanlı’nın son zamanlarında, birçok önemli zâtın hayatını değiştiren olaylara tanıklık etmiştir. Ama bu tanıklıklar genelde sözlü kültür içinde kalmış, dilden dile nakledilmiş ve çoğunlukla sıradan okura kapalı kalmıştır. M. Fatih Çıtlak, Huzur Defteri’nde, bizi bu dergâh ve çevresinde yaşananlara götürüyor, Safer Efendi’nin huzurunda tuttuğu notları ve dinlediği sohbetleri bizimle paylaşıyor. Huzur Defteri’ne irfanî güzelliklerimizin kaynakları ve abide şahsiyetlerin hatıraları eşlik ediyor. Hz. Pîr Nûreddîn-i Cerrâhî ve halifeleri; Şeyh Fahreddîn Efendi, Celal Ökten Hocaefendi, Gönenli Mehmed Efendi, İskilipli Atıf Efendi, Neyzen Tevfik, Hüseyin Sîret, dönemin padişahları ve meşhur birçok zât… Kitap, huzur yolunda ilerlemek isteyen okura, bu yolun hem güzelliklerini hem de talep ettiği bedelleri hatırlatıyor. Güzel ahlak nasıldır, vefa nedir, nefs nasıl arınır, kalp nasıl aydınlanır… Tüm bunları bu çok önemli üstatların hayatlarından süzerek huzurumuza taşıyor. Kitapta bulunan hatıraları okudukça, medeniyetimizin birçok unsuru, Osmanlı mahalle hayatı, Osmanlı insanı, tekkelerin toplum içindeki fonksiyonları gibi birçok önemli konuda yepyeni bilgiler ediniyoruz. Şeyh olarak nitelendirdiğimiz bir kişi nasıl yetişiyormuş, nasıl eğitiliyor ve aile hayatını nasıl kuruyormuş, çocukluk döneminden yetişkinliğe kadar uzanan hayat safhalarını nasıl yaşıyormuş, rüya tabirinin derinliklerinden güncel hadiselere bakış nasıl şekilleniyormuş… Cumhuriyetin ilk zamanlarında tekkelerin kapatılması beraberinde neler getirmiş, toplumda ve tekke hayatında ne gibi değişikliklere yol açmış, bugün bize inanılmaz gibi gelen fakat yaşanmış bu zorluklar nasıl aşılmış… İşte bunların hepsini bu kitapta bulmak mümkün. Huzur Defteri sadece tasavvuf okurunun ilgisini çekecek bir kitap değil, aynı zamanda yakın tarih meraklılarının, kültür tarihine ilgi duyanların da ilgisini çekecek bilgilerle dolu.
210.00 ₺