-
Dervişin Teselli Koleksiyonu 3
İnsan, yaradılışı gereği, musibetler karşısında zayıf ve âcizdir. Basit bir kederle bile baş dönmesi yaşar. Küçük bir gam karşısında sersemleşir. Bir mikroba mağlup olan bedeni gibi ruhu da basit bir mesele karşısında sarsıntılar geçirir. Yaşam gidişatındaki ufak bir aksaklıktan ümitsizliğe düşer. Gerçekleşme işareti taşımayan zayıf olasılıklardan telaşa kapıldığı dahi olur. Önemsiz bir mevzuda hayal kırıklığına uğradığında hayat ona tümden acı görünür. Dünya sık sık ona dar gelir, pek çok defa zindan gibi olur. İnsan, hissiyatını kontrol edebilme konusunda zayıftır. Nefsinin arzularını gemlemede âcizdir. Kalp dinginliğini sağlamada çoğu zaman yetersizdir. Kendi düşüncelerine karşı bile mağluptur. Aklının bir mutluluğa onlarca acı karıştırmasından yakasını bir türlü kurtaramaz. Yaşamın en kırılgan varlığı olan insanın hâletiruhiyesinin hangi hikmetler için böyle mukavemetsiz yaratıldığı, üzerinde tefekkür etmeye değer bir konudur. İnsanın zayıflığı ve yaşamındaki acılar konusunda en ilginç tahliller çoğunlukla sûfilerin dünyasından gelmiştir. Birçok insan için yıkım sebebi olan hadiselerin sûfiler tarafından gülüp geçilecek nitelikte algılanması, çocuğun dünyasında büyük bir sorun hâlinde yaşanan bir oyuncak kaybının, bir yetişkinin pek de önemsemeyeceği bir durum olmasına benzetilmiştir. Doğu’nun ve Batı’nın kadim tesellilerini aktarmaya devam eden Dervişin Teselli Koleksiyonu, üçüncü kitapta Sufilerin Mutluluk Sanatını merkeze alıyor.
147.40 ₺ -
Haletiruhiye Nefs Felsefesi ve Mutluluk Dersleri
“Bil ki, Allah seni okuyor. Seni saniye saniye, satır satır, anbean okuyor. Sabah uyandıktan sonra, yatağa yeniden girinceye kadar ve uyuduğun saatlerde okuyor. Ayaktayken, beklerken, yürürken Rakîb ismiyle seni okuyor. Başkalarını da okuyor olmasının bölmediği bir okumayla seni kesintisiz ve fasılasız okuyor. Ara vermeksizin seyrediyor seni. Davranışlarını, okuduklarını, düşündüklerini, yürüyüş tarzını, endamını seyrediyor. Önünden ve arkandan, sağından ve solundan, içinden ve dışından sana bakıyor. Bugüne dek senden hiç ayrılmamış bakışıyla hep sana bakıyor. Bir an olsun vazgeçmedi O; senden, seni seyretmekten. Yaşamın iç içe geçmiş ve sınırsız sayıdaki iplerini, dizginlerini kendi elinde tutmaya çalışırsan, ağır bir yükümlülükle karşı karşıya kalırsın. O ağır yükler altındayken, dünya yaşamında mutluluk duyman nasıl düşünülebilir? Hayat keyiflidir. Yediğin yemekler, yaşadığın şehir, baktığın gökyüzü harikulade ve güzeldir. İhtiyaçlarından çok daha fazla imkâna da sahipsindir; ama bütün bunlardan lezzet alamazsın. Çünkü üzerine almaman gereken korkuları ve sorumlulukları yüklenerek manevi ve psikolojik hastalıklara tutulmuşsundur. Dünyanın dönüşü hakkında nasıl kaygılı değilsen, yerçekimi aniden yok olur diye nasıl telaşa düşmüyorsan, yarın gün doğar mı doğmaz mı, bu kıştan sonra bahar gelir mi gelmez mi diye nasıl endişelenmiyorsan, kendin hakkında da aynı rahatlığa ermelisin. Çünkü Rabbimiz, senin durumunu senden daha iyi bilmekte, içerisinde olduğun kederli psikolojiyi ve başında dönüp duran tehlikeleri senden çok daha iyi görmektedir. Rabbimize ait oluşun ve yaşadıklarının en ince detayına kadar ilahi dikkat altında olması, senin için en ümit verici müjde, yaşayacağın sorunlardan kesinkes kurtulacağının da en sahih garantisidir.” Denemek, değişmek, dönüşmek, var olmak, dirilmek ve yeniden yapılanmak için Hâletiruhiye, nefs felsefesi üzerinden mutluluk teorilerinin çağdaş bir örneğini sunuyor.
134.00 ₺ -
Yaşamın Gizli İşaretleri
Gündelik yaşam sahnelerinin özel bir dili vardır. Elimizdeki bardağın düşüp kırılmasına varıncaya kadar, her yaşam sahnesi bir işarettir. Gün içerisinde semboller ve hadiseler üzerinden insana birçok mesaj ulaştırılır. Birçoğumuz bu özel yönlendirmeleri layıkıyla anlayıp değerlendiremeyiz.Hadiselerin özel dilini çözemeyen, onların getirdiği manidar mesajları fark edemeyen insanlar için bir işaret dili eğitimine ihtiyaç vardır. Bir konuşmacıyı, dinleyen herkesin aynı seviyede anlayamaması gibi, yaşanan hadiseleri de herkesin aynı seviyede yorumlaması beklenemez. Varlık dilsiz değildir, kimine bağırarak kimine fısıldayarak da olsa herkesle konuşur. Hadiseler, akıp giden varlık nehri üzerindeki en hikmetli parıltılardır.Evrende gayesiz tek bir nesne gösterilemediği gibi, rastlantısal hiçbir olay da yoktur. Başa gelen irili ufaklı her hadise birçok gaye ve hikmet taşır. Gündelik her hadise de, Rabbimizin bize gönderdiği özel bir iletidir; anlam, mesaj ve işaretler yüklü birer semboldür. Yaşam, yönlendirici ve haberci işaretlerle dolup taşmaktadır. Hayatın beden dilini okumayı öğrenen biri, her olaydan, her yaşam sahnesinden kendisi için can alıcı yönlendirmeler çıkarabilir.Gündelik hadiselerin taşıdığı özel anlamları, verdiği manidar mesajları doğru okuyabilmek için Kur’an-ı Kerim ayetlerinden, Peygamberimizin (sav) hadislerinden ve sufilerin -çoğu tozlu raflarda kalmış- kişisel tecrübelerinden faydalanarak âdeta bir “kısayol haritası” çıkaran Yaşamın Gizli İşaretleri, ruhundaki yön bulma ihtiyacının farkında olanlara sunulmuş ezber bozan bir “görme ve anlama” atölyesi…
117.25 ₺ -
Haletiruhiye
“Bil ki, Allah seni okuyor. Seni saniye saniye, satır satır, anbean okuyor. Sabah uyandıktan sonra, yatağa yeniden girinceye kadar ve uyuduğun saatlerde okuyor. Ayaktayken, beklerken, yürürken Rakîb ismiyle seni okuyor. Başkalarını da okuyor olmasının bölmediği bir okumayla seni kesintisiz ve fasılasız okuyor. Ara vermeksizin seyrediyor seni. Davranışlarını, okuduklarını, düşündüklerini, yürüyüş tarzını, endamını seyrediyor. Önünden ve arkandan, sağından ve solundan, içinden ve dışından sana bakıyor. Bugüne dek senden hiç ayrılmamış bakışıyla hep sana bakıyor. Bir an olsun vazgeçmedi O; senden, seni seyretmekten.Yaşamın iç içe geçmiş ve sınırsız sayıdaki iplerini, dizginlerini kendi elinde tutmaya çalışırsan, ağır bir yükümlülükle karşı karşıya kalırsın. O ağır yükler altındayken, dünya yaşamında mutluluk duyman nasıl düşünülebilir? Hayat keyiflidir. Yediğin yemekler, yaşadığın şehir, baktığın gökyüzü harikulade ve güzeldir. İhtiyaçlarından çok daha fazla imkâna da sahipsindir; ama bütün bunlardan lezzet alamazsın. Çünkü üzerine almaman gereken korkuları ve sorumlulukları yüklenerek manevi ve psikolojik hastalıklara tutulmuşsundur.Dünyanın dönüşü hakkında nasıl kaygılı değilsen, yerçekimi aniden yok olur diye nasıl telaşa düşmüyorsan, yarın gün doğar mı doğmaz mı, bu kıştan sonra bahar gelir mi gelmez mi diye nasıl endişelenmiyorsan, kendin hakkında da aynı rahatlığa ermelisin. Çünkü Rabbimiz, senin durumunu senden daha iyi bilmekte, içerisinde olduğun kederli psikolojiyi ve başında dönüp duran tehlikeleri senden çok daha iyi görmektedir. Rabbimize ait oluşun ve yaşadıklarının en ince detayına kadar ilahi dikkat altında olması, senin için en ümit verici müjde, yaşayacağın sorunlardan kesinkes kurtulacağının da en sahih garantisidir.” Denemek, değişmek, dönüşmek, var olmak, dirilmek ve yeniden yapılanmak için Hâletiruhiye, nefs felsefesi üzerinden mutluluk teorilerinin çağdaş bir örneğini sunuyor.
117.25 ₺ -
Dervişin Teselli Koleksiyonu
Kederli günlerden geçen derviş, rüya âleminde bir adaya uğrar. Gördüğü şey mucizevidir. Peygamberler, veliler, âlimler ve filozoflar bir halka şeklinde oturmakta ve anlaşıldığı kadarıyla birini beklemektedirler. Derviş de onlarla birlikte beklemeye durur ancak asıl misafirin kendisi olduğunu anlaması uzun sürmez. Halkanın ortasında kendisine gösterilen yere oturur ve her kederine bir teselli verecek olan bu nurani meclisi dinlemeye koyulur. Halkanın bir tarafında Abdulkadir Geylani’den Yunus Emre’ye, İmam Gazali’den Mevlana’ya ve İbn Arabi’ye birçok gönül doktoru… Halkanın diğer tarafında Sokrates, Hegel, Kant, Kierkegaard, Spinoza ve Schopenhauer gibi hikmet âşıkları… Halkanın bir başka yanında ise Geothe’den Cibran’a, Tanpınar’dan Dostoyevski’ye, Sadi Şirazi’den Rilke’ye ve Proust’a acılarını kelimelerin büyülü dünyasında dindirmeye uğraşan kalem erbabı… Bu teselli halkası öylesine geniştir ki, dindiremeyeceği keder, zayıflatamayacağı acı, sevdiremeyeceği dert yok gibi gözükmektedir. Sözler sözleri, anlatımlar anlatımları, teselliler tesellileri takip eder. Derviş uyandığında yalnızca güneş doğmamıştır, kendi içsel karanlıklarından da aydınlığa çıkmıştır. Dervişin Teselli Koleksiyonu doğunun ve batının binlerce yılda oluşturduğu teselli birikimini yaralı gönüllere cömertçe ulaştıran bir çalışma. Teselliden kasıt zihnin düşünceler yoluyla uyuşturulması değil, bilakis acı karşısında uyumayı seçen zihnin uyandırılması… Kadim teselli ustalarıyla, teselliye muhtaç gönülleri buluşturmak, bu kitabın varoluş sebebi!
184.25 ₺ -
Korkma Hep Varsın
Bir zamanlar yoktuk, şimdiyse varız. Önce hiçbir şeydik, sonra pek çok şey olduk. Bunun ardından yeniden “hiçbir şey” olacağımızı öne sürmek akla yatkın bir açıklama değildir. İnsan için en önemli mutluluk kaynaklarından biri, ölüm ötesindeki sonsuz yaşama inanmaktır. Ahiret bilgisi, insanın -daha bu dünyada- ağlamalarını gülmeye, endişelerini şükre çevirecek olan bir bilgidir. Vakti dolan insan dünyadan ayrılır ayrılmaz “artık hep ama hep varsın” cümlesinin içine doğar. Bu ne güzel bir müjde, ne harika bir karşılamadır. Yokluğun ve ebedi ayrılıkların çözümsüz ikliminde yaşayan insan için ne paha biçilmez bir mutluluktur bu! Ebediyen var olma nimeti, şüphesiz ki nimetlerin en büyüğüdür. Ebediyyete daha şimdiden sahip olduğunu hissetmek, nasıl da farklı bir duygudur. Varsın ve hep varsın ve hep varsın. Ebediyen, ilelebet, sonsuza dek hep ama hep varsın. Yoktun, var oldun ve hep var olacaksın.
120.60 ₺ -
Dervişin Teselli Koleksiyonu 2
Her insanda “destekleyici bir iç ses” vardır. Bu sesi bulmak, kısılmışsa sesini açmak, durmuşsa harekete geçirmek gerekir. Destekleyici iç sesi açığa çıkarabilmek büyük bir kazanımdır. O ses susmuşsa ya da kısıklığı sebebiyle artık işitilmiyorsa insan, yaşadığı hadiselerin en olumsuz yanlarına odaklanmaya başlar. Bu da sonu gelmez bir mutsuzluğun başlangıcı olur. “Destekleyici iç ses” işitilmeye başlanınca insan ne yalnızdır ne de çaresiz. Ondan insana daima teselliler de akar. Kendini onarma yeteneğini kaybeden, ruhundan iyileştirici sinyallerin artık doğmadığını fark eden birinin birtakım tedbirler alması gerekir. Kendi kendine, harici bir etkiye muhtaç olmadan da mutlu olabilen… Hadiselerin olumlu taraflarını görüp onları hayra yorabilen… Başka bir meşguliyete veya insana mecbur kalmaksızın zihnini huzurlu ve dingin hâle getirebilen… Kendi mutluluğunu her an, gereken her yerde yeniden üretebilen biri olabilmek, esasında her insan için mümkündür. Ruhtan doğan iç teselliyi işitebilmek, kazanılabilir bir yetenektir. Bu sesi elde etmenin kestirme yollarından biri de ruhundan onu başarıyla keşfedip çıkarabilmiş insanların oradan getirdiği mesajlara kulak kesilmektir. Dervişin Teselli Koleksiyonu 2 – Klasik Metinlerle İyileşme kitabı Doğu’nun ve Batı’nın kadim öğretilerini kullanarak içimizdeki teselli sesini uyandırıp canlandırmayı hedefliyor.
147.40 ₺