-
Mescidi Nebeviden 111 Hatıra
Mescidlerin ilki ve merkezi Mescid-i Haram’dır. Orası Allah’ın en çok sevdiği mekândır. Mescid-i Haram’da çok hatıralar yaşanmıştır. Bu hatıraları okurken insan Allah Rasûlü (s.a.v.) ve ilk muhacirlerle beraber olur. Onların ruh iklimini teneffüs etmeye başlar. Onların imanı, ibadeti, ahlâkı ve cihâdı gözünün önünde canlanır, okuyucu da bunlardan hisseler almaya ve hayatına yansıtmaya başlar.
50.00 ₺ -
Mescidi Haramdan 111 Hatıra
Mescidlerin ilki ve merkezi Mescid-i Haram’dır. Orası Allah’ın en çok sevdiği mekândır. Mescid-i Haram’da çok hatıralar yaşanmıştır. Bu hatıraları okurken insan Allah Rasûlü (s.a.v.) ve ilk muhacirlerle beraber olur. Onların ruh iklimini teneffüs etmeye başlar. Onların imanı, ibadeti, ahlâkı ve cihâdı gözünün önünde canlanır, okuyucu da bunlardan hisseler almaya ve hayatına yansıtmaya başlar.
50.00 ₺ -
Buharide Namaz
Kur’ân-ı Kerîm’de sık sık emredilen ve ikâme edilmesi istenilen namaz, Rasûlullah (s.a.s.) Efendimiz'in hayatında tatbikatını bulmuş ve bir taraftan nesilden nesile öğretilerek gelirken, diğer taraftan da hadis-i şerifler vasıtasıyla bizlere bütün tafsilatıyla nakledilmiştir. Rasûlullah (s.a.s) namazı en güzel şekilde kılmıi ashab-ı kiram büyük bir şevk ve hassasiyetle onu gözlemiş, tâbîîn ve günümüze kadar onları ihsan ile takip eden âlimlerimiz de büyük bir titizlikle o müşahedeleri bizlere aktarmışlardır. Bu kitapta işte bu rivayetleri göreceğiz. Buhârî'nin namaz bablarında zikrettiği hadisleri kısa kısa açıklayarak namazla ilgili meseleleri ele alacağız.
105.00 ₺ -
Hayatımıza Yön Veren 111 Hayat Ölçüsü
Hayatımıza Yön Veren 111 Hayat Ölçüsü (4 kitaplık Set) - Erkam Yayınları Ürün Kodu: 9789944838375 Hayatımıza Yön Veren 111 Hayat Ölçüsü (4 kitaplık Set) Yayınevi: ERKAM YAYINLARI Yazar: Dr.Murat Kaya Karton Kapak Kitap Kağıdı,Tek Renk Baskı Hz.Ebubekir 111 Hayat Ölçüsü ; 264 Sayfa Hz.Ömer 111 Hayat Ölçüsü ; 272 Sayfa Hz.Osman 111 Hayat Ölçüsü ; 232 Sayfa Hz.Ali 111 Hayat Ölçüsü ; 256 Sayfa Hz. Ebubekir'den 111 Hayat Ölçüsü İki Cihan Güneşi Efendimizin en yakınında bulunmuş yol arkadaşları, can yoldaşları... Birbirinden değerli bu üç kitapta, reşîd halifelerin şemailini, kısaca hayatlarını ve özenle seçilmiş hatıralarını bir arada bulacaksınız... Kalplerimizde taht kurmuş güzel insanların hatıraları bu kadar yalın anlatılmamıştı. Mesajları bu netlikte ümmete aktarılmamıştı. Murat Kaya'nın akıcı üslubuyla, gül kokulu hatıraları bir çırpıda okuyabilirsiniz. Hz. Ömer'den 111 Hayat Ölçüsü 111 Hâtıra Serisi İki Cihan Güneşi Efendimizin en yakınında bulunmuş yol arkadaşları, can yoldaşları... Birbirinden değerli bu üç kitapta, reşîd halifelerin şemailini, kısaca hayatlarını ve özenle seçilmiş hatıralarını bir arada bulacaksınız... Kalplerimizde taht kurmuş güzel insanların hatıraları bu kadar yalın anlatılmamıştı. Mesajları bu netlikte ümmete aktarılmamıştı. Murat Kaya'nın akıcı üslubuyla, gül kokulu hatıraları bir çırpıda okuyabilirsiniz. Hz. Osman'dan 111 Hayat Ölçüsü 111 Hâtıra Serisi İki Cihan Güneşi Efendimizin en yakınında bulunmuş yol arkadaşları, can yoldaşları... Birbirinden değerli bu üç kitapta, reşîd halifelerin şemailini, kısaca hayatlarını ve özenle seçilmiş hatıralarını bir arada bulacaksınız... Kalplerimizde taht kurmuş güzel insanların hatıraları bu kadar yalın anlatılmamıştı. Mesajları bu netlikte ümmete aktarılmamıştı. Murat Kaya'nın akıcı üslubuyla, gül kokulu hatıraları bir çırpıda okuyabilirsiniz. Hz. Ali'den 111 Hayat Ölçüsü Hz. Ali taçocukluğundan itibaren Peygamber Efendimiz’in elinde yetişen; ilmi, hikmeti, ameli, ahlâkı ve hizmetiyle gönüllere taht kuran nâdide bir İslâm bahâdırıdır. Allah’ın şerefli bir kulu, Peygamber Efendimiz’in en yakın akrabalarından biri, dâmâdı ve dördüncü halîfesi; ümmet-i Muhammed’in de gözbebeğidir. Hz. Ali’nin, Rasûlullâh Efendimiz’in terbiyesiyle kemâle eren mâneviyat âlemi engin bir derya hâlini almış, ilâhî aşkla dalgalandıkça fazilet ve kemâlinden bütün ümmet-i Muhammed istifâde etmiştir. Elinizdeki eserde Hz. Ali’nin faziletini, ilmini ve ahlâkını gösteren bazı hâtıralar okuyacaksınız. Bunları zihnimizde topladığımızda, onun ruh portresi ana hatlarıyla ortaya çıkmış olacaktır.
136.50 ₺ -
Efendimizden Hayat Ölçüleri
Hayatımıza nebevî bir şifa, Ahmedî bir muhabbet, Muhammedî bir bereket ve bir rahmet katabilmek için her hâlükârda Kur'an ile birlikte hadîs-i şeriflere de sımsıkı sarılmaya muhtacız. Bunun için de öncelikle hadisleri okumak, anlamak ve diğer insanlara ulaştırmak en temel vazifemizdir. Rasûlullah (sav) şöyle buyurur: "Sözümü işiten, onu güzelce anlayıp ezberleyen ve başkalarına ulaştıran kimsenin Allah yüzünü ak etsin! Nice bilgi sahibi vardır ki, onu kendisinden daha anlayışlı kimseye ulaştırır." (Tirmizî, İlim, 7/2685) İşte bu eser, Allah Rasûlü'nün bu mübârek duasına nâil olabilmek ve siz kıymetli okuyucularımızı bu duadan hisse almaya teşvik etmek maksadıyla kaleme alınmıştır.
310.00 ₺ -
Üsvei Hasene 2
Üsve-i Hasene -2 Peygamber Efendimizin hayâtı, seciyesi bu güne kadar ciltler dolusu kitaplarla anlatılır... Kütüphaneler dolusu kitaplara, şimdi iki ciltlik bir ekip çalışması katıldı. O, insanlara nasıl yaklaşır, eşyaya nasıl bakardı?
343.00 ₺ -
Üsvei Hasene 1
Üsve-i Hasene (2 Cilt) Peygamber Efendimizin hayâtı, seciyesi bu güne kadar ciltler dolusu kitaplarla anlatılır... Kütüphaneler dolusu kitaplara, şimdi iki ciltlik bir ekip çalışması katıldı. O, insanlara nasıl yaklaşır, eşyaya nasıl bakardı?
343.00 ₺ -
En Güzel Öğretmen Hz. Muhammed Mustafa s.a.v.
Beşer hayatının en ince noktalarına varıncaya kadar her alanında üsve-i hasene olan Allah Rasûlü talim ve terbiye hususunda da en güzel örnektir. Zira onun risaletinin tamamı eğitimle ve ögretimle geçmiştir. Bu sayade o en azılı müşrikleri, en kaba bedevileri ilim aydınlığıyla cahiliye karanlığından kurtararak meleklerin gıpta ettiği kâmil insanlar hâline getirmiştir. Dolayısıyla eğitimcilerin ondan alacağı çok şey vardır...
66.50 ₺ -
Buharide Temizlik
اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِناَ مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ أَجْمَعِينَ Bizleri maddî ve mânevî pisliklerden temizleyen ve üzerimizdeki nimetlerini tamamlayan Cenâb-ı Hakk’a nihâyetsiz şükürler, sonsuz hamd ü senâlar olsun! Kendisinden sonra gelecek olan “kardeşleri”ni görmeyi hasretle arzu eden, Kıyâmet günü onları abdest âzâlarındaki nûrdan tanıyacağını haber veren ve onlara ikrâm etmek için Havz’ının başında hazırlık yapan Nebiyy-i Ekrem Efendimiz’e sonsuz salât ü selâm olsun! Âyet-i kerimede: “…Allah Teâlâ temizlenenleri sever!” buyruluyor. Rasûlullah Efendimiz (s.a.v) de: “Allah (c.c) temizdir, temizliği sever!” “Temizlik imanın yarısıdır.” buyuruyorlar. Melekler de temizlikten hoşlanır, kirlilikten rahatsız olurlar. İnsanın rûhu da ancak temizlikte huzur bulur. O hâlde bir Müslüman için temizlik, vazgeçilmez bir düsturdur. Hayatın temelidir. Ümmet-i Muhammed’in alâmet-i fârikasıdır. Müslümanın elbisesi temizdir, bedeni temizdir, mekânı temizdir, kalbi temizdir, rûhu temizdir, aklı temizdir, duyguları temizdir, lisânı temizdir, lokması temizdir… Hâsılı bir Müslümanın her şeyi temizdir. Bunların nasıl temizleneceğini de bizlere Cenâb-ı Hak -azze ve celle- Hazretleri, Rasûlü (s.a.v) vâsıtasıyla öğretmiştir. Abdest ve gusül ile maddî olarak başlayan temizlik, namaz, Kur’ân-ı Kerîm tilâveti ve tavâf gibi ibadetlerle mânevî âleme geçer, mü’minin dünyasını arındırır; kalbini, rûhunu ve âhiretini nurlandırır. Vücûdun dışını temizleyen abdest ve gusül, insanın rûhuna da anında sirâyet eder. Bu sebeple mü’minler devamlı abdestli bulunmaya dikkat ederler. Hatta yatarken bile abdest alırlar ki rûhları bedenlerinden ayrılıp gittiğinde uyanıncaya kadar abdestli bulunsun. Mü’min abdest aldığında nasıl bir mânevî hâl kazanıyor ki şeytanlar ondan uzaklaşıyor ve melekler kendisine yaklaşıyor. Abdestsizlik hâli de nasıl bir mâhiyet arzediyor ki melekler bundan rahatsız oluyor ve o insandan uzaklaşıyorlar. Bunlar dünya gözüyle görülemeyen ancak sâdık haberle bilinebilen hususlar. Buraya kadar bahsettiğimiz temizlikler su ile yapılıyor. Ama Cenâb-ı Hak su ile birlikte toprağı da Nebiyy-i Ekrem (s.a.v) Efendimiz’e temiz ve temizleyici kılmış. Bu sebeple su bulamadığımızda temizliğimizi toprakla yaparız. İşte bu kitapçıkta abdest, gusül ve teyemmümle alâkalı mühim bilgi ve hükümleri bulacağız. Rasûlullah Efendimiz (s.a.v) bu hususta bizlere neler öğretmiş onu göreceğiz inşaallah. Bu eser, İmâm Buhârî (r.a)’in Sahîh’inin muhtasarı (özeti) olan Tecrîd-i Sarîh kitabının temizlikle alâkalı bölümlerine yapılan kısa bir şerhten ibarettir. Bu eserin ortaya çıkmasında emeği geçen Sami Kaya, Veli Yasin Tabak ve Muhammed Yenigün kardeşlerime çok teşekkür eder, gayretlerimizin hepimiz için birer sadaka-i câriye olup bizleri Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz’e yaklaştırmasını Cenâb-ı Hak’ın lûtf u kereminden niyâz ederim. Cenâb-ı Hak bedenlerimizi, rûhlarımızı, kalplerimizi ve hislerimizi tertemiz eylesin! Temiz bir vaziyette huzûruna kabûl buyursun! Bu gayretlerimizi de sadaka-i câriye eyleyip onlardan nice mü’minlerin istifâde etmesini nasîb ve müyesser eylesin! Âmîn! Dr. Murat Kaya 20 Kasım 2015 Küçük Çamlıca
98.00 ₺ -
Buharide İman ve İlim
Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz’i âlemlere rahmet olarak gönderen ve bizleri O’na ümmet eyleyen Cenâb-ı Hakk’a nihâyetsiz hamd ü senâlar olsun! Allah’ın dînini en güzel şekilde tebliğ ve tebyîn eden, ebedî kurtuluşumuza vesîle olan ve âlemlere nûr saçan bir kandil kılınan Nebiyy-i Ekrem Efendimiz’e sonsuz salât ü selâm olsun! Hadîs ilmi, bütün yakînî ilimlerin başı, dînî ilimlerin dayanağı ve esâsıdır. Dînî ilimlerin ikinci kaynağı olması bakımından Kur’ân-ı Kerîm’den sonra en mühim ilimdir. Kur’ân-ı Kerîm’i tefsir ve beyân eder. Hadîs-i şerîfler, karanlıkları aydınlatan ışıklar, hidâyete götüren yol işâretleri ve her tarafı aydınlatan dolunay mesâbesindedir. Kim onlara boyun eğer, muhâfaza eder ve şuuruna varırsa, doğruyu bulur, hidayete kavuşur ve kendisine pekçok hayırlar ve lûtuflar ihsân edilir. Kim de hadîs-i şerîflerden yüz çevirir ve onlara sırt dönerse, azar ve boşluğa düşer; zarar ve ziyânını artırmaktan başka bir şey yapmaz. O Yüce Peygamber r, yerine göre bazı şeyleri yasaklamış, bazı şeyleri emretmiş; îkâzlarda bulunmuş, müjdeler vermiş, temsiller getirmiş ve nasihatlarda bulunup hatırlatmalar yapmıştır. Bu hâliyle hadîs-i şerifler ve Sünnet-i Seniyye, en az Kur’ân kadar mühimdir. İslâmî ahkâmın bilinmesi için hadis bilgisi zarûrîdir. Yani şer’î esasları ve hükümleri öğrenebilmek için, Rasûlullah r Efendimiz’in Sünnet’inden başka bir yol yoktur. Maslahatlar ise tecrübe, sâdık nazar, istintaç gibi yollarla da öğrenilebilir. Her asırda ıslahatçıların, ümmetin gidişâtını değerlendirmek ve sapmaları tesbit etmek için kıstas olarak mürâcaat edecekleri vazgeçilmez asıl (temel ölçü), hadîs-i şerîfler ve Sünnet-i Seniyye’dir. Îtidâl hâli ancak Sünnet vâsıtasıyla korunabilir. Eğer Sünnet yolu terkedilir, nebevî irşadlara sırt çevrilirse, ümmet ifrat ya da tefrîte düşer, denge bozulur. “Muhakkak ki sizin için Allah Rasûlü’nde pek güzel bir örnek vardır!” âyet-i kerimesiyle bizlere takdim edilen fiilî örneğin ihmâl edilmesi, dînî hükümlerin hayata tatbîkini imkânsız kılar. Hz. Ömer t şöyle buyurur: “Bazı insanlar gelip Kur’ân’daki müteşâbih âyetleri öne sürerek sizinle tartışacaklar. Onlara karşı hadis-i şerîf ve Sünnet-i Seniyye ile mücâdele edin! Zîrâ ashâb-ı sünen yani hadîs-i şerifleri bilen kişiler, Allah’ın kitâbını en iyi bilen kimselerdir.” (Dârimî, Mukaddime, 17/121) Hevâ ehli sapık fırkalardan bir grup Ali bin Ebî Tâlib t ile tartıştı. İbn-i Abbâs v ona: “-Ey Ebü’l-Hasen, Kur’ân-ı Kerîm veciz bir kitap olup pekçok mânâyı aynı anda ihtivâ ettiği için herkes kendi anlayışına göre delil getirebilir. Sen bir âyet okursun, onlar da başka âyetler okurlar. Onlarla Sünnet’ten delil getirerek tartış! Zîrâ onlar Sünnet adına yalan söyleyemezler!” dedi. Diğer bir rivâyete göre Ali bin Ebî Tâlib t İbn-i Abbâs v’yı Hâricîler’e göndermiş ve ona şöyle buyurmuştur: “-Onlara git ve kendileriyle tartış! Ancak onlara Kur’ân’dan delil getirme! Zîrâ o çok yönlüdür. Onlarla, Sünnet’ten delil getirerek tartış!” (Süyûtî, Miftâhu’l-cenne, s. 59) Kur’ân, özlü ve mûcizevî bir kitap olduğu için çok yönlüdür. Bu sebeple zayıf akıllı insanlar da kendilerine göre âyetleri anladıklarını zannedebilirler. Onlara âyet-i kerimenin hakîkî mânâsını anlatmak imkânsız hâle gelir. Sünnet-i Seniyye ise Kur’ân’ın tefsiri olduğu için son derece açık ve nettir. Onu herkesin kendi anlayışına göre sağa sola çekmesi, bir kaçış yolu bulması çok zordur. Bu sebeple sapık fırkalar ilk olarak hadîs-i şerîflere, Sünnet-i Seniyye’ye ve ashâb-ı kirâma saldırırlar. Onları îtibarsız hâle getirdiklerinde Kur’ân-ı Kerîm’e kendi hevâ ve heveslerine göre rahatça mânâ yükleyebileceklerini düşünürler. Eyyûb es-Sahtiyânî g şöyle buyurur: “Bir kişiye Sünnet’ten bahsedildiğinde o: «Bırak bunları, sen bize Kur’ân’dan haber ver!» (Diğer bir rivâyette) «Sen bize Kur’ân’la cevap ver!» derse, bil ki o kişi kendisi sapıtmış olduğu gibi insanları da saptırmaktadır.” İmâm Evzâî g şöyle buyurur: “Bunun sebebi Sünnet’in Kur’ân üzerinde hüküm koyucu (yani onu açıklayıcı ve tefsir edici) olarak gelmesindendir.” Yine Eyyûb es-Sahtiyânî g şöyle buyurur: “Bir şahıs, tâbiînin büyüklerinden Mutarrif bin Abdullah’a; «Bize sadece Kur’ân’da olanlardan bahsedin!» deyince ona şöyle seslenir: «-Vallâhi biz Kur’ân’ın yerine başka birşey koymak arzusunda değiliz. Bilâkis, Kur’ân’ı bizden daha iyi bilen zâtın (îzâhlarını öğrenmek) istiyoruz».” Kur’ân-ı Kerîm ile birlikte Sünnet-i Seniyye’ye uymak da vâciptir. Dînin düzeni, ancak Rasûlullah r Efendimiz’in Sünnet’ine uymakla mümkün olur. Kurtuluşa erenler (fırka-i nâciye), hem îtikadda hem de amelde Kitap ve Sünnet’ten açık olarak anlaşılan, sahâbe ve tâbiînin büyük çoğunluğunca kabul edilen esaslara sarılanlardır. Rasûlullah r Efendimiz’e uymamak ise helâki muciptir. Şu hadîs-i şerif bunu ifade etmektedir: “Benimle sizin durumunuz şuna benzer: Bir adam ateş yakar. Ateş etrafı aydınlatınca pervâneler (gece kelebekleri) ve aydınlığı seven bir kısım hayvanlar bu ateşe kendilerini atmaya başlar. Adamcağız onlara mânî olmaya çalışır. Ancak hayvanlar galebe çalarak pek çoğu ateşe düşer. Ben, ateşe düşmemeniz için sizi belinizden yakalıyorum, ancak siz ateşe atılmak için koşuyorsunuz!” (Buhârî, Rikâk, 26) Dîne ehemmiyet vermeme ve onu ihmâl etmenin en büyük sebebi, Sünnet ile amelin terkedilmesidir. Rasûlullah Efendimiz r bu hususta şöyle buyurmuşlardır: “Benden önce Allah’ın gönderdiği her peygamberin, mutlaka ümmetinden havârîleri ve arkadaşları olmuştur. Bunlar onun sünnetiyle amel ederler, emirlerini de yerine getirirlerdi. Onlardan sonra öyle nesiller gelmiştir ki, yapmadıklarını söyleyip, kendilerine emredilmeyeni de yapmışlardır. Kim bu gürûha karşı eliyle mücâhede ederse mü’mindir. Kim onlarla diliyle mücâhede ederse o da mü’mindir. Kim de onlarla kalbiyle mücâhede ederse o da mü’mindir. Bunun gerisinde artık hardal tanesi kadar iman yoktur.” (Müslim, Îmân, 80) Bu sebeple Rasûlullah r Efendimiz’in hadîs-i şerîfleri ve Sünnet-i Seniyyesi ile alâkalı çalışmalara ağırlık vermek îcâb eder. Biz de İmâm Buhârî’nin Sahîh isimli eserinin muhtasarı olan Tecrîd-i Sarîh’e yaptığımız kısa şerh çalışmasıyla bu sahaya mütevâzı bir katkıda bulunmayı arzu ettik. İstifâdenin daha kolay olması için küçük kitaplar hâlinde neşrini düşünerek öncelikle İmân ve İlim kitaplarını muhterem okuyucularımıza arzediyoruz. İnsan için en mühim şey îmân ve ilimdir. Îmân ondan istenen esas vasıf olup ilim de îmânın hizmetçisidir. İlim, îmânın nasıl olacağını gösterdiği gibi nasıl muhâfaza edilip îcâbının nasıl yerine getirileceğine de ışık tutar. İbrâhîm u dua ederken mârifetullâhı ibadetten evvel zikreder ve şöyle buyururdu: “Yâ Rab, bana bir hikmet ihsân eyle ve beni sâlihler zümresine ilhâk buyur!” (eş-Şuarâ, 83) Onun, “bana hikmet ihsân eyle” duâsı, eşyânın hakîkatinin bilinmesiyle tefekkür gücünün gelişmesine işârettir. “Beni sâlihler zümresine ilhâk buyur” duâsı ise ifrat ve tefritten sakınmak sûretiyle amelî gayretin gelişmesine işâret etmektedir. Böylece İbrâhîm u ilmi, amele takdim etmiştir. Bu ve benzeri Kur’ânî deliller, usûl (akâid) ile alâkalı bilgilerin fürû (ahkâm) ile alâkalı ilimlerden evvel öğretilmesinin vacip olduğunu gösterir. Bu sebeple İmâm Buhârî g önce vahyi, sonra îmânı, ondan sonra ilmi ele almış, bunlardan sonra da abdest, gusül, namaz, zekât, hac gibi mevzûlara geçmiştir. Son olarak, bu eserin ortaya çıkmasına vesîle olan Sami Kaya ve Veli Yasin Tabak kardeşlerime çok teşekkür eder, bu yoldaki gayretlerimizin hepimiz için birer sadaka-i câriye olup bizleri Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz’e yaklaştırmasını Cenâb-ı Hak’ın lûtf u kereminden niyâz ederim. Cenâb-ı Hak, bütün kullarına hidâyet lûtfederek İslâm’ı istikâmet üzere yaşamayı nâsîb buyursun! Âmîn! Dr. Murat Kaya 20 Nisan 2015 Üsküdar
116.25 ₺ -
Ebedi Yol Haritası İslam
Çağ, İslâm’ı konuşuyor. Bütün dünyada İslâm gündemde. Mü’minler, bu yaman çağda, nefsin ve şeytanın tuzaklarına düşmemek için, İslâm’ın hangi hükmünün nasıl anlaşılacağı ve hayata nasıl taşınacağı sâikiyle İslâm’ın ana kaynaklarına yöneliyor. Ve İslâm’ın şartları... Onlar da çağda bir İslâm korkusu oluşturma çabasındalar. Bir tür yol kesicilik misyonunu üstlenmişler. İnsanoğlunun yolu üzerine duracaklar ve Hakk’a gidişi engelleyecekler. Onun için İslâm hakkında akla hayale sığmaz kötüleme kampanyaları yürütüyorlar. Bir rahmet dinini, şiddetle yanyana göstermeye çabalıyor, Müslümanların zaafalırını, İslâm’a ödetmeye yöneliyorlar. Bu durumlar karşısında ne yapmalı? İslâm’ı bir bütün haline ve doğru anlatan yayınlar yapmalı... Kur’an’dan, Rasûlullah Efendimiz’in mübarek sözlerinden ve hayatlarından yola çıkarak, 14 asırlık zengin kültür birikiminden de istifadeyle İslâm’ı anlatmalı... Bu, acil bir ihtiyaçtır... Müslümanların İslâm’ı farklı toplum zeminlerine taşıma çabaları, bu ihtiyacı çok daha acil ve hayatî hâle getirmektedir.
332.50 ₺ -
Hz.Muhammed Mustafa Aile Cüzdanı
''Hazreti Muhammed (s.a.v.) Aile Cüzdanı'' kitabının içeriği alışılmışın dışında bir tarzda hazırlanmış. Bir aile cüzdanı tarzında bilgilerin olduğu ve tasarımı da bu şekilde olan kitap, Peygamber Efendimizle ilgili farklı bilgilere hemen ulaşmamızı sağlıyor. Öyle ki Aile Cüzadının uluslararası seri numarası bile var bu rakamaların her birinin ayrı manaları var; Aile cüzdanının uluslararası seri numarası: 124000-313-25-5-1 124000- Allah Teâlâ’nın insanlara gönderdiği 124.000 küsur peygamberin sonuncusu. (Ahmed,V, 266; bn-i Kesîr, Tefsîr, [Nisâ, 163]; Heysemî, I, 159) 313- Allah Teâlâ’nın insanlara gönderdiği 313 rasûlün sonuncusu. (İbn-i Hibbân, Sahîh, II, 76/361) 25- Kur’ân-ı Kerîm’de ismi geçen 25 peygamberden biri. 5- Beş ülü’l-azm peygamberin birincisi. Diğerleri Hz. Nûh, İbrahim, Musa, İsa (a.s) 1- Allah’ın yarattığı bütün varlıkların en hayırlısı ve Ademoğullarının efendisi. (Müslim, Fedâil,3; Ahmed, I, 210) Mühür olarak Peygamber Efendimizin uluslararası yazışmalarda kullandığı kullandığı mühürden istifade edilmiş. Aile şeceresi çizelge olarak verildikten sonra, Efendimizin mübarek Hane-i Saadetlerinin orjinal resimleri ve evin planı verilmiş. Öyle ki planda Efendimizin evindeki odalarının metrekaresine, Fatıma annemizin dünyaya geldiği odaya kadar Hane-i Saadetleri en ince ayrıntısına kadar gösterilmiş.
35.00 ₺