-
Akaid Risaleleri Tercümesi Kelime Anlamlı
Akaid, İslam inancının temel taşıdır. Bunun sağlam bir zemine oturtulması ise büyük önem arzetmekte-dir. Her müslümanın, inanıcını sağlama almak, şüphelerden ve ehl-i sünnet inancını temsil etmeyen fikir-lerden arındırmak onun ilk görevleri arasında yer almaktadır. Bu sebeple İslam alimleri, ehl-i sünnet ve’l-cemaat akaidini anlatan eserleri, hicri ilk asırlardan beri kaleme almaya başlamışlardır. Elinizdeki bu eserler, ehl-i sünnet ve’l-cemaat akadini anlatan en temel, klasik ve kaynak eserlerdendir. İslam dünyasında, Endülüs’ten Batı Asya’ya kadar bütün medreselerde ders kitabı olarak okutulmuş ve her birinin üzerine onlarca şerh ve haşiye yazılmıştır. Kaynağını Kur’an ve Sünnet-i seniyyeden alan bu akaid eserleri, kuşaklar boyu elden ele ve nesilden nesile aktarılmak suretiyle günümüze kadar ulaşmıştır.
270.00 ₺ -
Hac ve Umre Duaları
Bütün hamdler: "Haccı ve umreyi Allâh için tamamlayın" buyuran Allâh-u Te'âlâ'ya mahsustur. Sonsuz salat-u selamlar: "Hac hac arasını, umre de umre arasını siler süpürürler" buyuran Rasûlüllâh (sav) in ve hacc-ı umreyi tamamlayan Ehl-i Beyt-inin ve tüm ashabının üzerine olsun. Elinizdeki bu risale hac ve ume yapanların asla ellerinden düşürmemeleri gereken çok önemli bir kitaptır. Zira hadis-i şeriflerde beyan edildiği üzere: "İbadetlerin özü duadır" "Dua İbadetin ta kendisidir" Duasız ibadet gafletten hali kalmayacağı için tamam olmaz. Bu yüzden mutlaka bu duaları okumaya gayret edelim ve herkese bunu öğütleyelim. Allâh-u Teâlâ cümlemize tekrar tekrar makbul hac ve umreler nasip eylesin. Amin!
63.25 ₺ -
Dini Bilgiler Ciltli Şamua
İtikad, İbadet, Adab, Siyer, 40 Hadis, Hitabet Vedâ Hutbesi Hamd, Allahü teâlâya mahsustur. Ona hamd eder, Ondan bağışlanmak diler ve Ona tevbe ederiz. Nefslerimizin şerlerinden ve amellerimizin günahlarından Allahü teâlâya sığınırız. Allahü teâlânın doğru yola ilettiğini saptıracak, saptırdığını da doğru yola iletecek yoktur. Şehadet ederim ki, Allahü teâlâdan başka ilah yoktur. O, birdir. Onun eşi, ortağı yoktur. Ve yine şehadet ederim ki, Muhammed [aleyhisselam] Onun kulu ve resulüdür. Ey Allah’ın kulları! Size, Allahü teâlâdan korkmanızı ve Ona itaat etmenizi vasiyet ederim. Ey insanlar! Sözümü iyi dinleyin! Bilmiyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada ebedi olarak bir daha buluşamıyacağım. Bu günleriniz nasıl mukaddes bir gün ise, bu aylarınız nasıl mukaddes bir ay ise, bu şehriniz [Mekke] nasıl mübarek bir şehir ise, canlarınız, mallarınız, namuslarınız da böyle mukaddestir. Her türlü tecavüzden korunmuştur. Eshabım! Yarın Rabbinize kavuşacaksınız ve bu günkü her hâl ve hareketinizden muhakkak sorulacaksınız. Sakın benden sonra eski dalâletlere dönüp de birbirinizin boynunu vurmayın! Bu vasiyetimi burada bulunanlar, bulunmayanlara bildirsin! Olabilir ki, bildirilen kimse, burada bulunup işitenden daha iyi anlayarak muhafaza etmiş olur. Eshabım! Kimin yanında bir emanet varsa onu sahibine versin! Faizin her çeşidi kaldırılmıştır, ayağımın altındadır. Lakin borcunuzun aslını vermeniz gerekir. Ne zulmedin, ne de zulme uğrayın. Allahü teâlânın emriyle, faizcilik artık yasaktır. Cahiliyetten kalma bu çirkin âdetin her türlüsü, ayağımın altındadır. İlk kaldırdığım faiz de Abdülmuttalib’in oğlu Abbas’ın faizidir. Eshabım! Cahiliyet devrinde güdülen kan davaları da tamamen kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası Abdülmuttalib’in torunu İyas bin Rebîa’nın kan davasıdır. Ey insanlar! Harp edebilmek için haram ayların yerlerini değiştirmek, küfürde çok ileri gitmektir. Bu, kâfirlerin kendisiyle dalâlete düşürüldükleri bir şeydir. Bir sene, helal olarak kabul ettikleri bir ayı, öbür sene haram olarak ilan ederler. Cenab-ı Hakk’ın helal ve haram kıldıklarının sayısına uydurmak için bunu yaparlar. Onlar, Allahü teâlânın haram kıldığını helal, helal kıldığını da haram ederler. Elbette zaman, Allahü teâlânın yarattığı gündeki şekil ve nizamına dönmüştür. Ey insanlar! Bugün şeytan, artık bu beldenizde, ebediyen, kendisine tapılmasından ümidini kesmiştir. Fakat, sizin önemsiz gördüğünüz şeylerde, kendisine itaat devam edecek, bu da onu memnun edecektir. Dininizi korumak için bunlardan da sakının! Ey insanlar! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allahü teâlâdan korkmanızı vasiyet ederim. Siz, kadınları, Allahü teâlânın emaneti olarak aldınız; onların namuslarını ve iffetlerini Allahü teâlâ adına söz vererek helal edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız; onların da sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınız; onların, yatağınızı hiç kimseye çiğnetmemeleri, hoşlanmadığınız kimseleri izniniz olmadıkça evlerinize almamalarıdır. Eğer gelmesine müsaade etmediğiniz bir kimseyi evinize alırlarsa, Allah, size onları bundan sakındırmanıza izin vermiştir. Kadınların da sizin üzerinizdeki hakları vardır. Meşru bir şekilde, meşru örf ve âdete göre her türlü yiyecek ve giyeceklerini temin etmeniz gerekir. Size öyle bir şey bırakıyorum ki, ona sımsıkı sarıldıkça yanlış yola sapmazsınız. 0 da, Allah'ın Kitabı ve Resulünün Sünneti'dir. Ey müminler! Sözümü iyi dinleyin ve iyi muhafaza edin! Müslüman, Müslümanın kardeşidir ve böylece bütün Müslümanlar kardeştir. Din kardeşinize ait herhangi bir hakka tecavüz, başkasına helal değildir. Meğer ki gönül hoşluğu ile kendisi vermiş olsun. Eshabım! Nefsinize (kendinize) de zulmetmeyiniz. Kendinizin de üzerinizde hakkı vardır. Ey insanlar! Allahü teâlâ her hak sahibine hakkını vermiştir. Ey insanlar! Rabbiniz birdir. Babanız da birdir; hepiniz Âdem’in çocuklarısınız. Âdem ise topraktandır. Allah katında en kıymetliniz, takvası çok olan Müslümandır. Arabın Arap olmayana bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir. Sakat siyah bir köle başınıza âmir olarak tayin edilse, sizi Allah'ın kitabı ile idare ederse, onu dinleyin ve itaat edin. Suçlu kendi suçundan başkası ile suçlanamaz. Baba, oğlunun suçu üzerine, oğlu da babasının suçu üzerine suçlanamaz. Ey insanlar! Dikkat ediniz! Şu dört şeyi kesinlikle yapmamalısınız: 1- Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmayın. 2- Allah'ın haram kıldığı canı, haksız yere öldürmeyin. 3- Zina etmeyin. 4- Hırsızlık yapmayın. Lâ ilahe illallah, Muhammedün resulullah deyinceye [yani Müslüman oluncaya] kadar insanlarla cihad etmek üzere emrolundum. Onlar bunu söyledikleri zaman kanlarını ve mallarını korumuş olurlar. Hesapları ise Allahü teâlâya aittir. Ey insanlar! Yarın beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz? Eshab-ı kiram; (Allahü teâlânın dinini tebliğ ettin. Vazifeni yerine getirdin. Bize vasiyet ve nasihatte bulundun, diye şehadet ederiz) dediler. Bunun üzerine Resul-i ekrem sallallahü aleyhi ve sellem efendimiz, mübarek şehadet parmağını kaldırarak cemaat üzerine çevirip indirdiler ve; (Şâhid ol yâ Rab! Şâhid ol yâ Rab! Şâhid ol yâ Rab!) dediler.
247.50 ₺ -
-
Risale-i Kudsiyye Cep Boy
Risale-i Kudsiyye Mustafa İsmet Garibullah'ın (K.S) yazmış olduğu Tasavvuf kitabıdır.
118.90 ₺ -
Hac ve Umre Rehberi Ciltli
Müslüman için Hac, bir turizm alanı değil, Allah'a koşmanın, aklın alamayacağı şekilde teslim olmanın, sorgulamadan "lebbeyk" demenin tezahürüdür. Böylesi ulvi bir ibadetin kuşkusuz en önemli yönü niyet ve samimiyettir. Bunun yanında uyulması gereken kurallar, hata yapıldığında telafi etmek için yapılması gereken kefaret ve diğer şeyler ve de haccın sahih ve makbul olması için gerekenler mutlaka bilinmelidir. Elinizdeki bu kitapçık; hac ibâdeti için bilinmesi gerekenleri, bir hata vuku bulduğunda müracaat edilerek kolayca öğrenebileceğiniz meseleleri, kadın veya erkeğin hac veya umreyi nasıl yapacağını mümkün olduğu kadar sade bir dille anlatmayı hedeflemiştir. Maksadımız; çıkacağınız bu ulvi yolculukta sizlere bir nebze olsun yol göstermek ve o yüce mekanlardaki dualarınızdan hissedar olmaktır
100.00 ₺ -
Durusul Lugatil Arabiyye 1.Cilt
Türkiye'nin dört bir tarafında ilgiyle okutulan bu eser, Arapça öğrenmek isteyenler için harika bir başlangıç.
60.00 ₺ -
İki Şehveti Dizginlemek
İmam-ı Gazâlî’nin en büyük eseri olan İhyâu Ulûmi’d-Din, her dönem Müslümanlar için ilk akla gelen başvuru kaynağı olmuş ve bu esere büyük güven duyulmuştur. İhyâu Ulûmi’d-Din, dört ana bölümden ve her bölüm de onar konudan oluşmaktadır. İhyâu Ulûmi’d-Din içinde yer alan konuların her biri, eserin orijinal anlatımı asla bozulmadan, akıcı ve duru bir dil kullanılarak çevirisi yapıldı ve başlı başına birer kitap haline getirildi. İhyâu Ulûmi’d-Din’in üçüncü bölümü olan Helak Edici Şeyler Bölümü’nün üçüncü konusu İki Şehveti Dizginlemek’tir. İmam-ı Gazâlî bu eserinde; açlığın fazileti, faydaları, mide şehvetini dizginleme, açlığın hükmü ve insanların ahvaline göre onun fazileti, şehvetin terkinde riyazetin önemi ve evlenme hususunda yapılması gerekenler gibi önemli konular hakkında bilgiler verir. Sonuçta ise mide, göz ve tenasül organının şehvetine muhalefet eden kimsenin ulaşacağı yüksek faziletler hakkında geniş izahat yapar ve bu noktaya ulaşmak için nasıl bir yol takip edilmesi gerektiğini izah eder.
66.00 ₺ -
Nurul İzah Yeni Dizgi
Nûrü’l-Îzâh ve Necâtü’l-Ervâh, Hanefî fakihi Şürünbülâlî’nin tahâretle namaz ve oruç gibi temel ibadetleri konu edinen muhtasar eseridir. Müellifin önsözde kaydettiği üzere eserde mezhepte tercih ehli olan âlimlerin doğruluğunu kesin bir şekilde belirttiği görüşler esas alınmıştır. Fıkha yeni başlayanların kolayca anlayabilecekleri bir üslûpla kaleme alınan bu özlü eser Nûrü’l-Îzâh, yazıldığı günden günümüze değin çok rağbet görmüştür. NÛRÜ’L-ÎZÂH VE NECÂTÜ’L-ERVÂH Hanefî fakihi Şürünbülâlî’nin (ö. 1069/1659) temel ibadetleri konu edinen muhtasar eseridir. Eserde zekât ve hac yer almadığından Şürünbülâlî bu konulara dair muhtasar bilgileri diğer bir eseri olan Merâkı’l-Felâh’ın sonuna eklemiştir. Müellif Rahimehüllâh, Nûrü’l-Îzâh eserini 14 Cemâziyelevvel 1032 (16 Mart 1623) tarihinde tamamlamıştır. Eserde mezhepte ehl-i tercih sayılan âlimlerin doğruluğunu kesin bir şekilde belirttiği görüşler esas alınmıştır. Fıkha yeni başlayanların kolayca anlayabilecekleri bir üslûpla kaleme alınan bu özlü eserde hükümlerin dayandığı delillere ve diğer mezheplerin görüşlerine yer verilmemiştir. Şürünbülâlî’nin Üç Güzide Eseri Nûrü’l-Îzâh: Şürünbülâlî’nin temel ibadetlerle alakalı kaleme aldığı eseridir. İmdâdü’l-Fettâh: Şürünbülâlî’nin Nûrü’l-Îzâh’taki kapalı ifadeleri açıklamak, görüşlerin delillerini ve hükümlerin illetlerini beyan etmek gayesiyle kaleme aldığı (şerh) eseridir. Merâkı’l-Felâh: Şürünbülâlî’nin şerh sadedinde kaleme aldığı İmdâdü’l-Fettâh’ı muhtasar ederek hazırladığı eseridir. MÜELLİF ŞÜRÜNBÜLÂLÎ (ö. 1069/1659) RAHİMEHÜLLÂH Hanefî fakihi Şürünbülâlî, 994 (1586) yılında Mısır’ın Menûfiye bölgesinde bulunan Şübrâbilûle beldesinde doğmuştur. Bu belde halk arasında Şürünbilâle-Şürünbülâle şeklinde telaffuz edildiği için nisbesi böyle anılmıştır. Künyesi ile birlikte tam olarak ismi, Ebü’l-İhlâs Hasen b. Ammâr b. Alî eş-Şürünbülâlî el-Vefâî el-Mısrî’dir. İlmi Kişiliği Şürünbülâlî Rahimehüllâh, altı yaşındayken babası tarafından Kahire’ye götürülmüş ilk eğitimini orada almıştır. Kahire’de Nûreddin İbn Gânim el-Makdisî, Muhammed b. Hüseyin el-Hamevî, Abdullah en-Nahrîrî, Muhammed b. Mansûr el-Muhibbî, Ahmed b. Muhammed b. Ahmed eş-Şelebî ve Abdurrahman el-Mesîrî gibi meşhur hocalardan ders almıştır. Ayrıca Şâzeliyye tarikatının Vefâiyye kolunun şeyhi Ebü’l-İs‘âd Yûsuf b. Ebü’l-Atâ b. Vefâ’ya da intisap etmiştir. İlim tahsil hayatından sonra Ezher’e müderris olarak tayin edilmiş gerek verdiği dersler ve eserleriyle gerekse örnek şahsiyetiyle devrinin en gözde âlimlerinden biri olmuştur. Yanı sıra devlet adamları ve halk nezdinde büyük itibar kazanmıştır. Allâme Şürünbülâlî Rahimehüllâh, ilmi tahsilinden sonra birçok değerli talebe yetiştirmiştir. Elinde yetişen öğrencilerden bazıları şunlardır: (Oğlu) Hasan eş-Şürünbülâlî, Ahmed b. Muhammed el-Acemî, Ahmed b. Muhammed el-Hamevî, İsmâil b. Abdülganî en-Nablusî, Şâhîn b. Mansûr el-Ermenâvî, Muhammed b. Sâlih et-Timurtâşî, Hasan b. Ali el-Cebertî, Abdülhay b. Abdülhak eş-Şürünbülâlî, Sâlih b. Ali es-Safedî, Ali b. Ali es-Sivâsî ed-Darîr ve Abdürrahîm b. Ebü’l-Lutf el-Hüseynî el-Makdisî gibi âlimlerdir. Vefatı Müteahhirîn Hanefî fakihleri içinde seçkin bir konuma sahip olan Şürünbülâlî Rahimehüllâh, gayet düzgün konuşan, güzel ahlâklı, mütevazi, sûfî meşrepli, mezhep taassubundan uzak ve diğer mezheplerin görüşlerine son derece saygılı rabbanî âlim bir kimseydi. Gerektiğinde Hanefî mezhebine ait görüşleri eleştirmiş, çelişkili veya yanlış nakillere dikkat çekmiş ve kendi indî görüşlerini ortaya koymuştur. Çeşitli kütüphanelerde eserlerine ait kaleme alınan yazma nüshaların binleri bulması; ayrıca son dönem Hanefî ulemâsından İbn Âbidîn’in Reddü’l-Muhtâr’ın da ve Ali Haydar Efendi’nin de Dürerü’l-Hükkâm’ın da ondan çokça nakilde bulunmaları kendisinin ve eserlerinin ne kadar itibarlı olduğunu yansıtmıştır. Şürünbülâlî Rahimehüllâh, 21 Ramazan 1069 (12 Haziran 1659) tarihinde Kahire’de vefat etmiştir. Kabri Karâfetülkübrâ’da Türbetü’l-Mücâvirîn’de dir.
220.00 ₺ -
Sarf Arapça Yeni Dizgi Şifa
1- Bütün yazılar yeni dizgi olarak yeniden yazıldı. 2- Sayfalarda eski nüshaya sadık kalınarak düzenlemeler yapıldı. 3-Ana metin- yan haşiyeler ve ara metin arasındaki haşiyeler şeklinde düzenlendi. 4- Ana metin: okunan metin kısmı. 5- Yan haşiyeler: metnin kenarındaki yan haşiyeler. 6- Ara metin arasındaki haşiyeler: ana metnin satırlarının arasındaki haşiyeler. 7- Ayetler kur’anda olduğu gibi yazıldı ve tahricleri yapıldı. 8- Sayfa tutar olarak eskiye bağlı kalındı. 9- Metinde, haşiyelerde ve ara notlarda karışıklık olabilecek yerlere hareke konuldu. 10- Eski kitabın sayfa numaraları alt tarafta verildi. 11 Sayfalara ayrıca Türkçe rakamlar verildi.
168.00 ₺ -
-
Çöle İnen Nur
"Eserimi... Her yıldızla her yıldız arası yollar ve yönler kadar çok ve dolaşık... Dünya yolları ve yönlerinden... Biricik ulaştırıcı yolu ve eriştirici yönü bana gösteren... Otuz yaşımdan sonraki hayatıma temel atan... "Altun Halka'nın asrındaki en büyük kutbu... Efendim, irşad edicim, can kurtarıcım... Esseyyid Abdülhakîm Arvâsî Hazretleri'nin yüce ruhaniyetine ithaf ediyorum..." 26 Mayıs 1972 / N.F.K. Allah Resulünün mübarek hayatları… Eserin yazılışı bir hayli maceralıdır. İlk olarak 1950 tarihinde kaleme alınmış, 1952 Büyük Doğu'larında "Allahın Sevgilisi" ismiyle pek kısa bir bölümü tefrika edilmiş, 1956'da bu kez "O" başlığıyla yayınlanmaya başlamış, fakat yarım kalmış ve arada birkaç eksik kalan teşebbüsten sonra, 1969'da nihai şekline ve ismine kavuşmuştur. Çöle İnen Nur, Siyer kitaplarının alışılmış anlatımlarından farklı bir üslubu yansıtıyor. Eserin takdiminde bu farklılık şöyle ifadelendirilmektedir: "Tefsir, Hadîs, siyer ve nakil olarak en emin kaynaklardan devşirili ve kaynaklarını tek tek göstermek tasasından uzak bu eser, "Başlangıç" yazısında da belirtildiği gibi, sadece iman sahiplerine hitap edici, hiçbir aklî teftiş, tespit ve ispat gayretine düşmeyici, mutlak "doğru" üzerine hissî ve teessürî bir çatı kurucu ve eğer bir kıymeti varsa onu bu noktada toplayıcı bir denemedir; ve akla verdiği pay, onu bazı noktalarda yine akılla iptal etmekten ibarettir. Bu bir ilim değil, sanat eseridir ve ilmin içini ve dışını tahkik selâhiyetinde olmadığı mukaddes kapıya, ancak, inanmış ve teslim olmuş sanat tavriyle sokulmaktan başka çare yoktur. " / N.F.K.
211.25 ₺ -
Kuranı Mecid ve Tefsirli Meal Hafız Boy Deri
Bu eserin en önemli özelliği diğer meâllerden farklı olarak tefsirli (açıklamalı) olmasıdır. Zîra; gerekli parantez içi açıklamalar ve dipnotlar verilmeksizin yapılan meallerde hataya düşmemek, yanlış anlamamak mümkün değildir. Bunun temel sebebi ise Kur'an-ı Kerimin Mûciz, Arapça lisanının takdir ve hazifler üzere kurulan edebî bir lugât oluşudur. Nitekim, bu eserin farkı ve son derece faydalı oluşu, tetkik edenlerine aşikârdır.
407.00 ₺ -
Çeçenya Zaferin Bedeli
Bu kitap mücahidlerin “Şehirlere İnme” mevsimini, yeni şehirleri “Moskof’tan temizleme”lerini konu alıyor. İçinden kendinizi alabilmeniz, bu heyecan girdabından kurtarabilmeniz çok zor. Gözler kitabın peyki haline gelecek ve satırların arasında dönüp duracaktır. Bir milletin öyküsü... Dava, ideal, müacedele, çile, şehadet, aşk ve feda edilenler... Dökülen kanların üzerinde doğan "Kıyam Gökkuşağı"... Dedik ya bir milletin hayatı... Öyle üç-beş olay birkaç tipleme, sadece bir tarafını anlatır sizlere.Oysa duygular içinde boğulmalı,olay içinde yoğrulmalısınız. "Dört gün sonra Gudermes'i vuracağız arkadaşlar! Aynı gece Argun ve Gudermes'i vuracağız arkadaşlar!Aynı gece Argun ve Gudermes de vurulacak. Ne pahasına olursa olsun sabaha kadar olmalıyız Gudermes'i. Sizleri, fikir danışmak ve bir plan üzerinde ittifak edebilmek için topladım.Buyrun herkes söylesinfikrini".Kararlı bir adamdı Ahmed Zakayev.Bir görev üstlendi mi "Ya o beni alır, ya ben onu" der, başarmak için herşeyini seferber ederdi. Şimdi hedef Gudermes'ti... Yayınlandığı 2000 yılından beri onbinleri yutan bu heyecan girdabına, kapağı açtığınız kapılmaktan kendinizi alamayacaksınız.
175.00 ₺ -
Çeçenya Özgürlük Savaşçıları
Okumuş olduğunuz bu kitap, savaşın ikinci mevsimi “ Gerilla Savaşları” dönemini konu almakta, “Buddoyonovsk” ve “Kızılyar” baskını gibi dünyaca ünlü gerilla baskınlarını, “Parvomaiskoye” gibi eşi görülmemiş kıskaçtan kurtulma harekatını ve savaşın daha nice değişik boyutlarını ayrıntılı bir şekilde canlandırmaktadır. Savaş,gerilim,gözyaşı...Kara bir öfke,titreten bir heyecan ;casuslar hainler ve Çeçenya’yı Rus’lara dar eden kahramanlar :Cehar Dudayev,Hamza Halidov,Ahmed Zakayev,Honkurpaş İsrapilov,Aslanbek İsmailov ve daha niceleri... Dünya’yı dehşete düşüren bir cesaret ; "Budduyonovsk", "Kızılyalar", "Parvomaiskoye", Avrasya Feribotu ve bunlar kadar heyecanlı, bunlar kadar dehşet diğer baskın ve suikastler... Cihat,aşk ve umutlar tüm mücahid ve mücahidelerin kazınmıştı yüreğine...Hep o güneydi randevular..Güneşin Hür ve Müslüman ÇEÇENYA üzerine doğacağı güne.. « Çok geçmeden Fatma ile Betül tepenin eteklerinde görünürler.Hallerinden telaşlı oldukları anlaşılıyordu.Tepeye çıktıklarında nefes nefese kalmışlardı.Fatma : -Mücahidleri Parvomaiskoye yakınlarında büyük Rus birlikleri ablukaya almış.Hemen harekete geçmemiz lazım. » Yayımlandığı 2000 yılından beri onbinleri yutan bu heyecan girdabına,kapağı açtığınız anda kapılmaktan kendinizi alamayacaksınız.
175.00 ₺ -
Hz Fatımai Zehra
CENNET KADINLARININ HANIMEFENDİSİ ve İNSANLIK HÛRİSİ HZ. FATIMA-İ ZEHRÂ (R.A.) Bu kitap, dünya ve cennet kadınlarının en üstüne ait Fâtıma-i Zehrâ (r.a.)'ın hayatından pırıltılar sunmaktadır. O Fatımâ ki, Hazret-i Hatice-i Kübrâ'nın gülzârında yetişmiş solmaz bir çiçekti. O Fatımâ ki, ay yüzlü kara gözlü bir melekti... O Fatımâ ki, Cennet Hûrileri onun güzelliğinin karşısında hayretle dudaklarını ısırmışlardı... Hz. Fatımâ bütün incilikleriyle bu kitapta...
102.00 ₺ -
Kalplerin Keşfi Karton Kapak
Mükâşefetü’l-Kulûb konu itibariyle tasavvufî bir eserdir. İçerik itibariyle kalpleri hassas bir İslâmi hayata sevk etmeyi, oraya saf bir İslâmî hayatı sıkıştırmayı hedef edinen bir eserdir. Mükâşefetü’l-Kulûb bir “Kalpleri İhyâ” kitabıdır. Durumlarını tespit ve keşfedip aralayarak, ortaya çıkararak ıslaha çalışmayı öğreten bir eserdir. Tasavvuf kalp ile meşgul olan bir ilimdir. Malûmdur ki, kalp nasıl olursa dış âzâ ve yaşayış da ona uygun bir manzara arz eder. Allah Teâlâ’nın; “Her kulun kalbini günde birkaç kere kontrol ettiği” hadisinin mânâsına itibarla tasavvufta amellerin zuhur mahalli olan kalp ele alınmıştır. Bu her İslâm âliminin, Hakka ubûdiyyete kendini adamış her âbid ve zahidin başta ya da sonda yaşadıkları bir hayat tarzıdır. Cenâb-ı Hakk’ın her gün ziyaret ettiği kalp hiç şüphesiz ki temiz olmaya lâyıktır. Çünkü bir kulun, Rabbine karşı (kölenin efendisine misali) edep kaidesidir. Edebi olmayan bir kulun Rabbi yanında itibarı olmaz. Hâlbuki bir köle için gaye, efendisinin teveccühünü kazanmasıdır. Kulun saadet ve huzuru da buna bağlıdır. Bu bakımdan kalp, kalplerin keşfi ve hâllerin bilinmesi (Mükâşefetü’l-Kulûb) gayet mühimdir. ------------ İmâm-ı Gazâli Hazretlerinin bu eseri, mevzuu itibariyle tasavvufî ve ahlakî bir eserdir. Eşsiz bir vaaz, nasihat,öğüt ve irşat kitabıdır. Kalpleri hassas bir islâmi hayata sevketmeyi, oraya İslâmî yaşayışı yerleştirmeyi hedefler. Büyük bir ehemmiyeti haizdir..
159.50 ₺ -
Büyük Şafii İlmihali
Bilindiği gibi "Büyük Şafii İlmihali" isimli kitabımız, Müslümanlar tarafından büyük bir ilgiyle karşılanmış ve neticede bir çok defa basılmıştır. Şafii mezhebi mensuplarının dini hayatlarını ilgilendiren bir çok konuya havi bu eser, aynı zamanda bir kıyas ve muhakeme bakımından da gerektiği yerde hanefi mezhebinin görüşünü de beyan etmiş bulunmaktadır.
425.00 ₺ -
-
Diken ve Karanfil
"Bu kitap temelde gerçeklere dayanıyor olsa da anlatılanlar ne yalnızca benim ne de belli bir şahsın hikâyesidir. Her Filistinlinin metinde geçen olaylarla şu ya da bu şekilde bir bağı vardır. Bu eserdeki hayal gücü, sadece bir romanın gerektirdiği şartları sağlamak için, belli başlı kişiler etrafında şekilleniyor. Geriye kalan her şey, gerçek vakalardan izler taşıyor. Anlattıklarımın hepsini ya bizzat yaşadım ya da onlarca yıldır sevgili Filistin topraklarında bunları bire bir yaşayanların ağzından dinledim." Yahya İbrahim Sinvar / Bi'rü's-Seb'e Zindanı, 2004 Filistin direnişinin en önemli isimlerinden olan Yahya Sinvar, çeyrek asırlık hapishane günlerinde kaleme aldığı "Diken ve Karanfil" adlı bu eserinde; şahsî hatıralarını, acılarını ve umutlarını, Filistin halkının benzersiz ve upuzun hikâyesiyle iç içe aktarıyor. Roman özellikleri taşımasının yanında bir otobiyografi yahut hatırat olarak da okunabilecek eserde, 1967'deki Altı Gün Savaşları'nda yaşanan ağır yenilgiden, Aksâ İntifadası'nın bölgeyi sarstığı 2000'li yıllara kadarki süreçte Filistin halkının kesintisiz ve çok yönlü mücadelesinin temel ve kritik aşamaları ele alınıyor. İşgal zindanlarında ve esaretin karanlığında, gardiyanların gözlerinden ve cellatların kirli ellerinden gizlenmeyi başararak gün yüzüne çıkan kitapta; ardı arkası gelmeyen saldırılar, göçler, acılar, mahrumiyetler, özlemler, kıyımlar ve ara sıra yüzleri güldüren sevinçler, içeriden bir gözle ve cerbezeli bir anlatımla sunuluyor.
342.00 ₺ -
Bostanül Arifin Ariflerin Gül Bahçesi
Ebû’l-Leys es-Semerkandî’nin ibâdet, zühd ve ahlâka dâir eseridir. Tarîkatların teşekkülünden önceki zühdî tasavvuf döneminde Arapça yazılmış olan eser, genellikle fıkhî ve ahlâkî konuları ihtiva etmektedir. Müellif, ese-rin önsözünde halkın ve aydınların bilmesi gereken konuları bir araya getirdi-ğini, bu bilgileri birçok kitaptan derlediğini, delîle muhtaç olan meseleleri Kitap, Sünnet ve ulemânın fikirlerine dayanarak açıkladığını belirtmektedir. Kâtib Çelebi’nin 150 bölüm olduğunu belirttiği (Keşfü’ẓ-ẓunûn, I, 243), ancak matbu nüshalarında 159 bölüm olduğu görülen eserin ilk on yedi bölümü eğitim ve öğretimle fetvâ, hadîs rivâyeti, vaaz, münâzara ve kâdılık gibi konulara dâirdir. Sonraki dört bölüm tefsîrle ilgili konulardan oluşur. Daha sonra ise şiir ve rüyânın şer‘î hükümleri, giyim, yeme içme ve uyku âdâbı, alışveriş, evlenme, çalışma ve ibâdet gibi fıkhî ve ahlâkî konularla günlük hayatın çeşitli meselelerine dâir görüşler yer almaktadır. Müellif her bölümde önce konu ile ilgili fıkhî hükmü belirtmekte, sonra bu hükümlerin Kur’ân ve Sünnet’teki delîllerini göstererek sahâbe, tâbiîn ve âlimlerin görüşlerine yer vermektedir; fıkhî meselelerin çözümünde ise Hanefî fıkhını esas almaktadır. Semerkandî’nin Tenbîhü’l-Gâfilîn adlı eseri gibi Bostânü’l-‘Ârifîn de daha çok vaaz ve nasîhat üslûbuyla yazılmış olup tasavvuf ve tarîkat muhitinden ziyâ-de medrese ve vaaz çevrelerinde okunagelmiştir.
170.00 ₺ -
Hava Taşıtları Boyama Zamanı - Taşıtları Tanıyalım
Taşıt türlerini çocuklarımıza öğretecek, boyama etkinliğiyle motor becerilerini geliştirecek, yaş grubuna uygun çizimleriyle eğlendirecek bir boyama kitabı dizisi: Taşıtları Tanıyalım! Taşıtları farklı türlerine göre sınıflandıran dizinin bu kitabında çocuklarımız, Hava Taşıtları ile tanışacak.
24.50 ₺ -
-
Şehid Bayram Hoca Hayatı Hatıraları 2 Cilt Takım
Kitap Seti 2 Ciltten Oluşmaktadır 1. Kitap Şehid Bayram Hoca 1 Hayatı ve Hatıraları 2. Kitap Şehid Bayram Hoca 2 Tanıyanların Dilinden Kitap içeriğinden: … Kendi kendine: “Ey Ömer nerede şehadet, nerede sen? O sana nasip olur mu hiç?” diye mırıldanır, yutkunur, utanır, hiçbir şey söyleyemez devamında… Konuşmasını tamamlar ve minberden iner. Hazreti Ömer’in (Radıyallâhu Anh) en büyük idealidir şehitlik. Allâh-u Teâlâ onun bu samimi muhabbetine karşılık verir. Sanki “Sen yeter ki aşk ile iste kulum” dercesine şehâdeti Hazreti Ömer’in (Radıyallâhu Anh) ayağına getirir ve mescitte arkasından hançerlenerek şehid edilir. İşte Hazreti Ömer’ce şehid olmanın adıdır mescitte vurulmak… Bayram Hoca (Rahmetullâhi Aleyh) İsmailağa Camii’ndeki son sohbetinde “Bu işler aşk işidir. Varsa aşkın her şey tıkır tıkır gidiyor. Yoksa aşkın her şey allak bullak. Aşkın önünü ölümden başka bir şey kesemez. Aşk pazarlık kabul etmez. Aşk kanun dinlemez, ferman dinlemez. Allah böyle bir aşka sahip olmaya bizleri muvaffak eylesin. Cenâb-ı Hakk makbûlînden eylesin, mahrûmînden eylemesin…” diye duasına devam ederken (takribî bir dakika sonra) Allâh-u Teâlâ aşkına karşılık vererek şehâdeti Bayram Hoca’nın ayağına getirir. Tıpkı Hazreti Ömer’in (Radıyallâhu Anh) şehid edildiği gibi mescitte hançerlenerek şehid edilir. Ne güzel söylemişler: Ey küffar! Siz bizlere ne yapabilirsiniz ki? Hapsedilmemiz halvet Sürgün edilmemiz hicret Öldürülmemiz ise şehadettir Biz cenneti kalbimizde taşıyoruz…
427.50 ₺ -
Delailül Hayrat Tercümesi Hafız Boy Ciltli
Hacı Halîfe (Rahimehullâh)ın beyânı vechile; Muhammed el-Cezûlî (Rahimehullâh)a âit olup Rasûlüllâh (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem) husûsunda yazılmış olan bu kitap Allâh-u Te‘âlâ’nın âyetlerinden büyük bir âyettir. Meşrıklerde ve mağriblerde (doğuda-batıda) kırâatine devâm edilmektedir. Özellikle bilâd-ı Rûm’da (Osmanlı coğrafyasında) bu kitap çok mûteberdir.
273.00 ₺ -
Kuranı Kerimde Geçen Otuz Yedi Tehlilat
Kurân-ı Kerîmde Geçen ve Bütün Hastalıkların Şifâsı ve Belâların Defi İçin Okunacak Otuz Yedi (37) Tehlîlât (Kelime-i Tevhîd) Kur’ân-ı Kerîm’i bizlerin maddî-mânevî şifâsı için inzâl buyuran Allâh-u Te‘âlâ’ya sonsuz hamd-ü senâlardan ve: “Şifâsını Kur’ân’dan aramayana Allâh-u Te‘âlâ şifâ vermesin.” (es-Süyûtî, Câmi‘u’l-ehâdîs, rakam:23853, 21/407; el-Kurtubî, et-Tefsîr, 10/315; ‘Alî el-Müttakî, Kenzü’l-‘ummâl, rakam:28106, 10/9) buyuran Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz’e, Ehl-i Beyti’ne ve sahâbesine sınırsız salât-ü selâmlardan sonra! Herkesin mâlûmu olduğu üzere; zikirlerin en fazîletlisi Kelime-i Tevhîd’dir ki tehlîl de Kelime-i Tevhîd söylemekten ibârettir. Ulemânın tesbîti vechile; Kur’ân-ı Azîmüşşân’da 37 âyet-i kerîmede Allâh-u Te‘âlâ’dan başka ilâh bulunmadığını ifâde eden tehlîl zikri mevcuttur. İmâm-ı Beyyûmî ve Hâdimî (Rahimehumellâh) gibi bâzı ulemâ bunları okumanın bâzı havâs ve fazîletlerini beyân etmişlerdir. Abdülhakîm (Rahimehullâh) bu tehlîlâtı evliyânın kutbu Seyyid Ahmed er-Rifâ‘î (Kuddise Sirruhû)dan rivâyet etmiştir. Ahmed Zıyâüddîn Gümüşhânevî (Kuddise Sirruhû) da bütün evliyânın ve ulemânın hızb (vird)lerini cem ettiği 2000 sayfalık “Mecmû‘atü’l-ehzâb” isimli eserinin 1. cildinin 290-294. sayfalarında bu âyetlerin tümünü bâzı ilâvelerle berâber cem etmiş ve bu virde “Hızbü Tehlîlâti’l-Kur’âni’l-‘Azîm” ismini vermiştir. İşte biz bu risâlede sizlere bu hızbi, havâssını ve mânâlarını zikredeceğiz. Allâh-u Te‘âlâ cümlemizi bu tehliller hürmetine maddî-mânevî her türlü sıkıntıdan ve hastalıktan halâs eyleyip Kelime-i Tevhîd ile çene kapamayı bizlere nasîb eylesin. Âmîn!
68.75 ₺