-
Et Tuhfetüs Seniyye
İbn Âcurrûm’un (ö. 723/1323)’in üzerine nahve dair el-Mukaddimetü’l-Âcurrûmiyye fî ilmi’l-Arabiyye isimli eseri üzerine Muhammed Muhyiddîn b. Abdilhamîd el-Mısrî (1900-1973) tarafından yazılan ve çok rağbet gören bir şerhtir. İbn Âcurrûm, hac münasebetiyle Mekke’de bulunduğu sırada yazdığı rivayet edilen eser bir nahiv kitabı olup isim ve fiillerin tasrifleri ve i‘rabı ile harflerin i‘rabı üzerine özlü bilgiler ihtiva etmektedir. Eser, yöntemi ve ana kuralları çok sade bir dille ifade etmesi gibi sebeplerden dolayı İslâm dünyasında ve XVI. yüzyıldan itibaren Avrupa’da tanınarak çok rağbet görmüş, belli başlı Batı dillerine tercüme edilmiş ve birçok defa basılmıştır.
180.00 ₺ -
Beşairül Hayrat
Salavat-ı Beşairu'l Hayrat Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adıyla. Bu salat, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem üzerine, imamların imamı şeyh Abdulkadir Geylani (Allah bizi onun bereketiyle faydalandırsın. Âmin) tarafından telif edilen Beşairu'l Hayrat - Hayırların Müjdeleri isimli salattır Allah, Efendimiz Muhammed'e, onun ailesine ve ashabına salât ve selam eylesin. Bize iman ve İslam nimetini ihsan eden Allah'a hamd olsun. İmamların imamı, ümmetin şeyhi, seçkinlerin seyyidi, kutupların kutbu, gavsul azam seyyid Abdulkadir Geylani Hazretleri bazı din kardeşlerine dedi ki: Benden bu salatı alın. Ben bu salâtı ilham yoluyla Aziz ve Celil olan Allah'tan aldım. Sonra (manevi yolla) bu salâtı, Peygamber sallallahu aleyhi veselleme gösterdim. Ona bu salâtın sevabını sormayı istedim, daha ona sual edemeden bana şu bilgileri verdi. Buyurdu ki: bu salâtta sınırsız, garip üstün bir şey var. Bu salât, sahibini en yüksek derecelere yükseltir. Bir şey kastettiğinde düşündüğü şey zayi olmaz, Allah katında duası geri dönmez. Bu salâtı bir kere okuyan kişinin ve o mecliste bulunanların günahlarını Allah affeder. Eceli gelip ölüm anı geldiğinde ise, bu salâtı okuyan kişinin yanında dört melek hazır olur. Birincisi şeytanı kovalar. İkincisi kelime i şahadeti telkin eder. Üçüncüsü ona bardakla Kevser’den içirir. Dördüncüsü elinde cennet meyveleri dolu altından kapla ona cennetteki yerini müjdeler ve der ki: “Müjde sana ey Allah'ın kulu!”. O kişi cennetteki yerine bakar, daha ruhu çıkmadan cennetteki yerini gözleriyle görür ve güven içerisinde, sevinçli ve mutlu olarak kabrine girer. Kabrinde yalnızlık ve darlık görmez, kabrinde ona kırk tane rahmet kapısı açılır. Başucuna nurdan bir kandil asılır. Kıyamet gününde o kandille diriltilir. Sağında onu müjdeleyen, solunda da ona güven veren birer melek, üzerinde de iki elbise olur. Ona üzerine bineceği seçkin bir binek verilir. Hasret ve pişmanlık çekmez. Hesabı kolay olur. Bu salâtı okuyana, sırattan geçerken cehennem şöyle seslenir: "Çabuk geç ey Allah'ın azat ettiği! Muhakkak ben sana haram kılındım." Bu salatı okuyan, önce girenlerle beraber cennete girer. Ona cennette gümüşten kırk kubbe verilir. Her kubbenin içerisinde nurdan yüz çadır, her çadırın içinde kafur ağacından yapılmış bir divan, her divanda ince ipek kumaştan bir yatak, her yatakta Allah' (Celle Celalühü) ın en güzel surette yarattığı güzel kokulu, en uzun gecedeki ay gibi parlak, iri gözlü bir huri vardır. Bunlardan başka Allah (Celle Celalühü) bu salâtı okuyana gözün görmediği, kulağın işitmediği, insanın kalbine gelmeyen şeyler verir. Evliyalar Sultanı, seyyid Abdulkadir Geylani Hazretleri dedi ki: Bu salâvat, yetmiş tane rahmet kapısının açılmasına ve hikmet yolundan harikaların zuhur etmesine sebep olur. Bu salavat bin tane erkek ve kadın köle azat etmekten, bin deve kesmekten, bin dinar sadaka vermekten, bin ay oruç tutmaktan daha hayırlıdır. Bu salâvatta gizli sır vardır. Bu salavat rızıkların kolaylaşmasına, ahlakların güzel olmasına, ihtiyaçların giderilmesine, derecelerin yükselmesine, günahların silinmesine, ayıpların örtülmesine, zelil kişinin saygın olmasına sebep olur. Evliyalar Sultanı, seyyid Abdulkadir Geylani Hazretleri dedi ki: Bu salâvat, salih ve kâmil olan insandan başkasına verilmez (herkes bu salâtı ders edinemez. Salih ve kâmil kişi olduktan sonra bu salatın ders izni ona verilir). Bu salavat özellikleri tamam olup faidelere sahiptir. Bu salâvatın sahibinin dünya ve ahiret işlerinden önemli bir işi olduğunda, bu salâvattan okuduğu bütün salâtlar Peygamber sallallahu aleyhi ve sellemin yanında ona şefaat olur. Bu salâvat, salât edenlerin salâtı (içindeki ayetler yönünden) zikredenlerin Kur'an'ı, vaaz edinenlerin vaazı, vesile edinenlerin vesilesidir ve bu salât, büyük Kur'an (içinde Kur'an ayetleri bulunan) salattır. Ben bu salâtı, Beşâiru'l Hayrat (hayırların müjdeleri) diye isimlendirdım. İşte kendinden bahsedilen o salâvat.( Mecmuu Evradı Kadiriye s-231-232). Abdulkadir Geylani Hazretlerine Ait Beşairül Hayrat Salavat-ı Şerifesi - Ahmed Mahmud Ünlü - Cübbeli Ahmet Hoca Yayıncılık - Lalegül Neşriyat
49.50 ₺ -
İslamda Evlilik 1 Evliliğin Faziletleri
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla! Hamd alemlerin Rabbine, salat-ü selam Efendimiz Muhammed Mustafa (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e ve al-i eshabının üzerine olsun. Amin! Cennetle Adem babamızın Havva annemizle (Aleyhimesselam) evlendirilmesiyle başlayıp, dünyada devam eden, tekrar cennete girildiğinde orada da devam edecek olan tek amel nikahtır. Tabi ki bu konu İslam dini tarafından bir takım şartlara bağlanmışsa da günümüz insanının ekserisi bu hükümlerden habersizdir. Bu nedenle cemaatimiz bizden bu konuda bir eser yazmamızı taleb etmiş, bunun üzerine biz de harekete geçerek elinizde bulunan eseri neşre muvaffak kılınmışızdır. Bu konu bir kitaba sığmayacak kadar geniş olduğundan: Nişan ve Nikah Ahkamı, Nikahı Haram Olanlar, Zifaf Adabı, ile Karı-Koca, Hakları gibi mevzuları müstakil risalelerde ele almayı uygun görerek bu mevzudan ayırdık, inşallah bu konular da yakında sizlere farklı risaleler halinde arzedilecektir.
88.00 ₺ -
Sefer Duaları
Bu eserde, yolculuğa çıkacak kişinin okuması sünnet olan dua ve zikirler beyan edilmiş, özellikle de yolda ölmemesini, eceli gelse de evine kadar tehir edilmesini ve seferde her türlü kaza-beladan korunmasını temin eden vazifeler zikredilmiştir.
49.50 ₺ -
Mektubatı Rabbani Arapça Deri 2 Cilt Takım
Mektubatı Rabbani Arapça Deri 2 Cilt Takım Harekesiz Eski Orjinal Metin İmâm-ı Rabbânî Hazretleri (k.s.), insanları irşad için, itikad, amel, ahlak ve tasavvufa dair muhtelif zamanlarda muhtelif kimselere mektuplar göndermiştir. Bu eser kendisi daha hayattayken müritleri tarafından bir araya toplanarak meydana gelmiştir. Mektûbât üç cild olup içindeki mektupların tamamı 534 mektuptur
525.00 ₺ -
Arapça Gramer ve İrab Teknikleri
Değerli okuyucular, günümüzde gerek eğitim kurumlarımızda gerekse özel dil kurslarında Arapça öğretilirken maalesef gramer derslerinde cümle tahlillerine, yani i'râba hiç yer verilmemekte veya çok az yer verilmektedir. Bugün genellikle yurt dışında bastırılan ve daha ziyade sokakta Arapça konuşturmayı hedef alan ve içinde köklü gramer konuları bulunmayan kitaplar okutulmaktadır. Bu bilgilerle belki biraz pratik kazandırılabilir, ancak ciddi Arapça metinleri çözmek bize göre mümkün olmaz. Bu arada üniversitelerimizdeki bazı meslektaşlarımızın yazdıkları değerli eserlerin Arapça öğretimine katkılarını da zikretmekte fayda görüyoruz. Sonuç olarak, Arapça öğretiminin hedefi, klasik Arapça bir metni doğru olarak okumak, doğru olarak anlamak ve doğru olarak tercüme etmek olmalıdır diyebiliriz. Bunu sağlamak için Arapça derslerinde mutlaka i'râba, yani cümle tahliline yer verilmelidir kanaatindeyiz. İşte biz burada bu yönde bir gayretin içine girdik. Tevfik Allah'tandır. Burada şu hususu da ifâde etmekte fayda görüyorum. Bu kitap, Arap Dili gramerinin belli bir seviyesini hedef almamıştır. Burada, Arapçaya yeni başlamış bir kimsenin istifâde edeceği bilgiler olduğu gibi, bir doçentin hatta bir profesörün istifâde edebileceği bilgiler de mevcuttur. Zira, bu dilin eğitimini verdiğimiz dönemlerdeki sınavlarda, yüksek lisans, doktora ve doçent adaylarına sorup da cevap alamadığımız veya eksik cevap aldığımız konular da burada yer almıştır. Bilindiği üzere Arap Dili, dünyanın en zengin dillerinden biri belki birincisidir. Böylesine büyük ve zengin bir dilin gramerini birkaç yüz sayfaya sığdırmak mümkün değildir. Sözümüzün başında da söylediğimiz gibi biz burada bu dilin olmazsa olmazlarını bir araya getirmeye çalıştık. Birazcık başarılı olmuşsak ne mutlu bize. Eksikliklerimiz ve yanlışlıklarımız için her türlü tenkit ve tavsiyeye açık olduğumuzu özellikle belirtmek isterim.
385.25 ₺ -
Allah Resulünün SAV Hikmetli Sözleri
Bütün hamdler, Celal ve kemal sahibi Hazreti Allaha mahsustur. Salat ve selam en yüce ahlaka sahip, Peygamberimiz Hazreti Muhammed (sa.v.) Efendimize, ve her birerleri gökteki yıldızlar gibi yol gösterici olan a'li ve ashabına.. Ve Hazreti Peygamberin hadislerini elden ele, dileden dile bizlere ulaştırmak için gayret gösteren o güzel muhaddislerinde ruhları şad olsun.. 'Hakikat hazineleri" isimli hadis kitabımızdan sonra, Hadisi Rasule olan sevgi ve merakım, beni tekrar bir hadis kitabı çalışmasına götürdü. Çünkü Allah'ın Resulü buyuruyor ki : 'benden işittikleriniz bir ayet, bir hadis de olsa anlatınız'
229.50 ₺ -
Celaleyn Tefsiri Arapça Orjinal Nusha
Hamd almlerin rabbi olan Allah'a salat ve selam onun kulu ve resulü olan sevgili peygamberimiz Muhammed Mustafa, ailesi ve ashabı üzerine olsun. İlgili yakinen bildiği üzere tefsir kitaplarının içinde Celaleyn tefsirinin ayrı bir yeri vardır. Celaleyn'in, çok veciz bir tefsir olmasına rağmen Kuran kelimelerini manaca kendilerine en yakın sözcüklerle açıklaması herhalde onun en mühim özelliği olsa gerekmektedir. Bu sebepledir ki tarih boyu medreselerde ilk okutulan tefsir kitabı olarak kabul görmüş ve Allah'ın sözünün mücmelen manasını öğrenmek isteyenler için hep ilk müracaat kaynağı olmuştur.
210.00 ₺ -
Et Tıbyan Fi Ulumil Kuran Arapça
Kur'an ilimleriyle, şanlı ve ebedî olan bu kitapla alakalı konular kasdedilmektedir. Şöyle ki: inmesinden, toplanmasından, tertibinden, yazılmasından, inmesinin sebeplerinin bilinmesinden, Mekke devrinde, Medine devrinde inmesinden, nasihin, mensuhun, muhkem ve müteşabihin bilinmesinden veya direk olarak Kur'an-ı Azim'le alakalı veya dolaylı olarak Kur'an-ı Azim'le alakalı olan diğer bahisler kasdedilir. Kur'an ilimlerini incelemekten maksad, Resulullah (s.a.v.)'den gelen açıklamanın, sahabe ve tabiinden -Allah onlardan razı olsun- nakledilen Kur'an ayetleri tefsirlerinin ışığı altında Allah Azze ve Celle'nin kelamını anlamak, müfessirlerin tefsirde takib ettikleri yolu ve uslublarını bilmek, müfessirlerin meşhurlarını açıklamak, müfessir'lerden her birinin özelliklerini ve tefsir şartlarını ve bu ilmîn diğer inceliklerini bilmektir. Allah Teala'dan bu kitabı rızasına uygun kılmasını bununla mü'min kardeşlerimi faydalandırmasını kıyamet gününde azığımız olması için Kur'an-ı Kerim'le salih amel yapmaya bizi muvaffak kılmasını niyaz ederiz. Nitekim Teala Hazretleri şöyle buyurmaktadır: "O gün mal, çocuklar fayda vermez, ancak temiz bir kalble Allah'a gelen müstesna." (Şuara: 26/88-89) Muhammed Ali Sabuni
270.00 ₺ -
Pranga Arzı Filistin 2
Kudüs prangaya vurulur... Kudüs sevdalıları, Kudüs'e zincirlenir. Kimileri maddenin ya da korkunun esiri olurlar, kimileri gönüllerine çiviledikleri sevdanın... Korku tutsaklarını sindirmek kolaydır. Sevda meftunlarını dizginlemek imkansız. Hele sevda zincirini koparmak hepten muhaldir. Öylece bağlıdırlar.
175.00 ₺ -
El Ezkar Peygamberimizden Dualar ve Zikirler
İmam Nevevî Şafii ulemasının büyüklerindendir. Başta hadis ve fıkıh olmak üzere İslami ilimlerin hemen hemen her alanında otorite olmuştur. Zehebî onun hakkında, “Hadis âlimlerinin efendisi” demiştir. Ayrıca o, Şâfiî fıkhında devrinin en büyük âlimi kabul edilmekteydi. İmam Nevevî elliye yakın kitap telif etmiş ancak bunlardan bir kısmını bitirmeye ömrü kifayet etmemiştir. İmam Nevevî’nin çalışmaları arasında en önemlilerinden biri de “el-Ezkâr”dır. Bütün dua kitapları arasında el-Ezkâr kadar meşhur olan bir başka kitap daha olmamıştır. Bunun en önemli sebepleri arasında İmam Nevevî’nin hadisçiliğine bağlı olarak derlemiş olduğu bütün dua ve zikirleri Hz. Peygamber Efendimiz’in hadislerinden seçmiş olmasıdır. Bir müslümanın günlük hayatında karşılaşacağı her durumla ilgili duaların yer aldığı eserde namaz, zekât, oruç, hac gibi ibadetler, cihad, sefer, evlenme gibi olaylarda yapılması uygun olan dua ve zikirleri verirken yer yer Hz. Peygamber Efendimiz ile sahabenin karşılaştıkları durumlarda nasıl hareket ettiklerini de açıklamıştır. Eser sadece bir dua kitabı olmanın yanında müslümanın hayat tarzına yön verecek bir ahlak ve muaşeret bilgilerini de ihtiva etmektedir.
270.00 ₺ -
İmamı Azam Ebu Hanife Ve Eserleri
Hanefi mezhebinin kurucusu, ehli sünnetin incisi İmam-ı Azam’ın fikri mücadeleleri, sorulara verdiği cevapları talebelerine vasiyetlerini, sapkın fikirlere karşı adeta bir kalkan olduğunu bu kitapta göreceksiniz. -Fıkh-ı Ekber -El-Alim ve’l Müteallim -El-Fıkhûl Ebsat -Osman El-Betti’ye Risalesi -Tevhid vasiyeti -Ebu Yusuf’a yazdığı vasiyet -El-Kaside En-Numaniyye -Oğlu Hammad’a vasiyeti -Dehri ile Tartışması -Yusuf ile bin Halid Es Semtiye vasiyeti
455.00 ₺ -
Ayeti Kerimelerin Işığında Sünnetin Hücciyeti
Ayeti Kerimeler Işığında Sünnetin Hücciyeti - Ömer Faruk Korkmaz Dirayet Yayınlarından çıkan Ömer Faruk Korkmaz imzalı Ayeti Kerimeler Işığında Sünnetin Hücciyeti adlı bu eserin takdiminde şöyle deniliyor: Sünnet-i Seniyye bütünüyle, kitabımızı doğru anlayınca manasını tahrif etmeye yeltendiler. Kur’an’ın muradullaha uygun bir biçimde anlaşılmasını yine O’nun kendisine tanıdığı teybin yetkisiyle ortaya koyan sünnet-i seniyye üzerinde şüpheler uyandırmaları gerekiyordu bunu yapabilmeleri için, Zira Kur’an’ın manasını muradullaha paralel şekilde müslümanlara aktaran sünnet-i seniyye idi. Bu yüzden, yapmak istedikleri bu manen tahrif hareketinin önündeki en büyük engel de doğal olarak sünnet oluyordu. Bu ve benzeri konuları ele alan Ayeti Kerimeler Işığında Sünnetin Hücciyeti adlı bu kitapta aşağıdaki soruların cevaplarını bulacaksınız. Sünnet İnkarcılığının Kısa Bir Tarihçesi... Sünnet İnkarcılığında Hindistan Neden Ön Planda? Sünnet İnkarcıları Neyi Amaçladılar veya neyi Amaçlıyorlar? Bidat Fırkalar Niçin Sünnet Düşmanlığı Yapmışlardı? Kuran Dışında Bir Vahiy Olmadığı İddiasının Temelsizliği Vahy-i Gayr-i Metlüvvü İsbat Eden Âyet-i Kerimeler Vahy-i Gayr-i Metlüvvün Hadis Rivayetleriyle İspatı Sünnet İnkarcılığının Akîdevî Boyutu... Peygamber Sadece Tebliğ ile mi Mükelleftir? Tebyinsiz Bir Kur an Düşüncesinin Açmazları Kuranın Sünnete Muhtaç Olması Ne Demektir? Kuranın "Mübîn/Apaçık* Olması Ne Demektir? Kuranda Hiçbir Şey Eksik Bırakılmamış mıdır? "Tebyin' Vazifesi “Kuranı Gizlememek" midir? Âyetlerde Geçen 'Hikmet'i Nasıl Anlamalıyız? Hz. Peygamberdin Hüküm Koyma Yetkisi... Sünnet'in Kuranı Neshetmesini Nasıl Anlamalıyız?
77.00 ₺ -
Efendi Hazretleri İle Hatıralarım
Efendi Hazretleriyle beraber yaptığımız seferler, ziyaretler; şahid olduğum kerametleri ve tabir ettiği rüyalarım şeklinde kısımlandırdım.
140.25 ₺ -
Ruhul Furkan Tefsiri 11.Cilt Rahle Boy Deri
Alllame, fâdıl, muhakkik, hicri 15.Asrın müceddidi, Şeyhü�l İslam İsmail Efendi (İsmail Ağa) Camii Şerifi emekli İmam Hatibi Mahmud Ustaosmanoğlu Efendi�nin riyasetinde kaleme alınmış, takriben 57 cilt olması beklenen mükemmel bir tefsirdir. RUHU�L- FURKAN HAKKINDA GENEL MALUMAT Alllame, fâdıl, muhakkik, hicri 15.Asrın müceddidi, Şeyhü�l İslam İsmail Efendi (İsmail Ağa) Camii Şerifi emekli İmam Hatibi Mahmud Ustaosmanoğlu Efendi�nin riyasetinde kaleme alınmış, takriben 57 cilt olması beklenen mükemmel bir tefsirdir. Bu şaheser tefsirin hazırlanmasında Arapça, Farsça ve Türkçe birçok kitaptan istifade edilmiş olup, her sınıf insanın anlayabileceği sade bir dil ile yazılmıştır. Âyet-i Celileler, en ince ayrıntıları ile izah edilirken ihtiyaç duyulan kelam, fıkıh, tasavvuf ve genel kültüre dayalı malumat da verilmiştir. RUHU�L- FURKAN TEFSİRİNİN YAZILMA SEBEBİ Mahmud Efendi Hazretleri (Kuddise Sirruhu) tefsir-i şerifin sebebi telifi hakkında şöyle buyuruyorlar: �Kur�an-ı Azîmü�ş-şan�ın manasının kelime-kelime anlaşılmasına çok hevesli olduğumuz, kardeşlerimiz tarafından yakinen bilinmektedir. Nice büyük âlimler, Kur�an-ı Kerim�i Türkçe tefsir ederek, bu büyük kitabın manasını anlama hususunda insanların ihtiyaçlarını karşıladıklarından, ziyade aciz olan bu kardeşiniz, böyle büyük bir işe girişmeyi düşünmüş dahi değildir. Ancak; hicri 1402 Şaban Ayı�nın Berat Gecesinde, Ravza-i Mutahhara�da yani Peygamberimiz (Sallallahü aleyhi ve sellem)�in bulunduğu pâk cennet bahçesi olan mescid-i şerifinde bulunduğumuz sırada Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) tarafından vaki olan manevi bir işaretle bu mühim işe başladık. Ve yukarıda geçtiği gibi kelimekelime mana verilmesine ziyade ihtimam (dikkat) göstererek, bazı kardeşlerimizle beraber bu uzun yola çıktık. TAKİP EDİLEN USUL MUKADDİME: Bu tefsirin mukaddimesinde(giriş kısmında)evvela Kur�an-ı Azimü�ş-şan�ın fezâili (faziletleri) hakkındaki bazı âyet-i kerimeler mealleri ile beraber yazılmıştır. Sonra, Ali Haydar Efendi (kuddise sirruhu) Hazretlerinin kendi Kur�an-ı Kerim�inin baş tarafına yazmış olduğu Kur�an-ı Kerim ile alakalı bütün hadis-i şerifler ve tefsir heyetinin bulduğu bazı hadis-i şerifler tercüme edilerek, kaynaklarıyla beraber zikredilmiştir. Müteakiben yine Kur�an-ı Kerim hakkında Ali Haydar Efendi (kuddise sirruhu) Hazretlerinin kendi Kur�an-ı Kerim�inin evveline yazdığı, ayrıca tefsir heyetinin de bulduğu büyüklerin sözlerinden bazıları ilave edilmiştir. Bundan sonra Kur�an-ı Kerim�i gafil olarak okumanın zemmi (kötülenmesi) hakkındaki bazı hadis-i şerifler ve büyüklerin sözleri nakledilmiştir. Mukaddimenin sonunda da Kur�an-ı Kerim�i kendi görüşü ile tefsir etme hakkında varit olan (gelen) tehdit mahiyetindeki hadis-i şerifler zikredilmiştir. ÂYETLERİN TEFSİRİNDE TAKİP EDİLEN USUL 1-KELİME MANASI: Her âyetin tefsirinde takip edilen bu usul, Kur�an-ı Kerim�i kolayca anlayabilmek için çok büyük ehemmiyet (önem) taşımaktadır. Zira topluca mana verildiğinde, Kuran�ı iyice anlamayı ve tefsir etmeyi isteyen kardeşlerimiz hangi mananın hangi kelimeden alındığını anlayamamaktadırlar. Bu tefsirde ise herkesin Kur�an-ı Kerim�i kelime kelime anlayabilmesi çok istenildiğinden bu usüle riayet edilmeye çalışılmıştır. Bu arada kelimeleri ve cümleleri birbirine bağlayan mahzuf ibareler (gizlenmiş sözler) zikredilmiştir ki, dikkatli düşünüldüğü takdirde, sadece kelime manasından bile, âyet-i celilelerin manaları anlaşılabilecek bir hale gelmiş olsun. Ayrıca sarf ve nahiv ilimlerini okumuş kardeşlerimizin, fail, meful, hal gibi kelimelerin cümle içindeki durumlarını ayırt edebilmeleri için yardımcı edatlar kullanılmıştır. Ancak, terkib-i izafiler(isim tamlaması) gibi birbirinden ayırt edilmesi uygun olmayan yerlerde kelime manası verilemediğinden, terkip (toplu) manası verilmiştir. 2-MEÂL-İ ŞERİF : Kelime manasından herkes istifade edemeyeceğinden ve âyetin toplu manası anlaşılamayacağından, her âyetin meâl-i şerifi (şerefli manası) kelime manasından sonra yazılmış ve bu meâl verilirken âyetin zahirinde (dış görünüşünde) bulunmayan kelime ve terkiplerin manaları katılmamaya dikkat edilmiştir. Ancak, âyet-i celilenin manası tam anlaşılabilmesi için, bir takım mahzuf (gizlenmiş) manaların ve bazı izahların zikredilmesine ziyade ihtiyaç duyulduğundan onlar parantez içinde ayrı bir yazı şekliyle açıklanmıştır. Böylece, meâl-i şerif tefsirli (açıklamalı) bir meâl haline gelmiştir. 3-İZAHAT Sadece meâl-i şerifle de iktifa edilmeyip (yetinilmeyip) her âyet, muteber tefsirlerde bulunan izahlardan istifade edilerek açıklanmaya çalışılmıştır. Şöyle ki: Tefsirlerde sebebi nüzulü beyan edilmiş olan âyetlerin, iniş sebepleri zikredilmiştir. Ahkâm âyetlerinden (şeri hükümleri beyan eden âyetlerden) çıkarılmış olan bir takım fetvalar da yeri geldiğinde açıklanmıştır. Âyet-i Celilelerle alâkalı hadis-i şeriflerin kaynakları ilmî usulle kaydedilerek yazılmaya gayret edilmiştir; Evvela hadis metninin alındığı kitap zikredilmiş, diğerleri ise ulema arasında bilinen sıralamaya göre yazılmıştır. Bazı âyet-i celilelerde bulunan yer ve şahıs isimlerinin ıstılahları (özel manaları) da, tefsirde derç edilmiştir(konulmuştur). Açıklanması gereken zor kelimelerin mehazları (asılları, kaynakları) müfret (tekil)sss ve cemileri (çoğulları) zaman zaman tefsirde yazılmıştır. Âyet-i celilelerin anlaşılmasını kolaylaştıracak olan veya onlarla alâkası bulunan kıssalar (hadiseler) de, muteber (kıymetli) tefsirlerden alınarak açıklamıştır. Zikirle alâkalı âyetlerde, yine güvenilen tefsirlerden ve kitaplardan alınan, tasavvufî manaların da katılmasına özen gösterilmiştir. Ayrıca, her âyetin izahının sonunda, o âyetin tamamı veya bir kısmıyla alâkalı diğer âyeti kerimeler bulunup, meâlleriyle yazılmaya gayret gösterilmiştir; Ta ki, vaaz ve nasihat etmek isteyenler, bir âyeti gözden geçirirken onu açıklayan diğer âyet-i kerimeleri de, önlerinde hazır bulup vaazlarını ziynetlendirsinler (süslesinler). Bu hususta en büyük rehber, Ali Haydar Efendi (kuddise sirruhu) Hazretlerinin, Mahmud Efendi Hazretlerine (kuddise sirruhu) verilmesini arzu ettiği kendi Kur�an-ı Kerimi�nin kenarlarına almış olduğu rakamlar (âyet ve sayfa numaraları), hatlar (çekilen çizgiler) ve izahlar olmuştur. Şu da bilinmelidir ki: Milletimizin, geçmiş büyüklerinin kıymetli lisanlarını terk etmeye başladığı şu günlerde Arapça, Farsça ve Türkçe karışımından meydana gelmiş olan Osmanlıcanın tamamen unutulmaması için Osmanlıca kelimelerin asılları yazılmış, nesiller arasında irtibat sağlamak için de kelimelerin karşılıkları parantez içinde zikredilmiştir. Bu büyük gaye hedeflendiğinden dolayı tefsirin uzamasından, akıcılığın bozulmasından ve dolayısıyla gelecek olan itirazlardan çekinilmemiştir.
518.40 ₺ -
Ruhul Furkan Tefsiri 5.Cilt Rahle Boy Deri
Alllame, fâdıl, muhakkik, hicri 15.Asrın müceddidi, Şeyhü�l İslam İsmail Efendi (İsmail Ağa) Camii Şerifi emekli İmam Hatibi Mahmud Ustaosmanoğlu Efendi�nin riyasetinde kaleme alınmış, takriben 57 cilt olması beklenen mükemmel bir tefsirdir. RUHU�L- FURKAN HAKKINDA GENEL MALUMAT Alllame, fâdıl, muhakkik, hicri 15.Asrın müceddidi, Şeyhü�l İslam İsmail Efendi (İsmail Ağa) Camii Şerifi emekli İmam Hatibi Mahmud Ustaosmanoğlu Efendi�nin riyasetinde kaleme alınmış, takriben 57 cilt olması beklenen mükemmel bir tefsirdir. Bu şaheser tefsirin hazırlanmasında Arapça, Farsça ve Türkçe birçok kitaptan istifade edilmiş olup, her sınıf insanın anlayabileceği sade bir dil ile yazılmıştır. Âyet-i Celileler, en ince ayrıntıları ile izah edilirken ihtiyaç duyulan kelam, fıkıh, tasavvuf ve genel kültüre dayalı malumat da verilmiştir. RUHU�L- FURKAN TEFSİRİNİN YAZILMA SEBEBİ Mahmud Efendi Hazretleri (Kuddise Sirruhu) tefsir-i şerifin sebebi telifi hakkında şöyle buyuruyorlar: �Kur�an-ı Azîmü�ş-şan�ın manasının kelime-kelime anlaşılmasına çok hevesli olduğumuz, kardeşlerimiz tarafından yakinen bilinmektedir. Nice büyük âlimler, Kur�an-ı Kerim�i Türkçe tefsir ederek, bu büyük kitabın manasını anlama hususunda insanların ihtiyaçlarını karşıladıklarından, ziyade aciz olan bu kardeşiniz, böyle büyük bir işe girişmeyi düşünmüş dahi değildir. Ancak; hicri 1402 Şaban Ayı�nın Berat Gecesinde, Ravza-i Mutahhara�da yani Peygamberimiz (Sallallahü aleyhi ve sellem)�in bulunduğu pâk cennet bahçesi olan mescid-i şerifinde bulunduğumuz sırada Efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) tarafından vaki olan manevi bir işaretle bu mühim işe başladık. Ve yukarıda geçtiği gibi kelimekelime mana verilmesine ziyade ihtimam (dikkat) göstererek, bazı kardeşlerimizle beraber bu uzun yola çıktık. TAKİP EDİLEN USUL MUKADDİME: Bu tefsirin mukaddimesinde(giriş kısmında)evvela Kur�an-ı Azimü�ş-şan�ın fezâili (faziletleri) hakkındaki bazı âyet-i kerimeler mealleri ile beraber yazılmıştır. Sonra, Ali Haydar Efendi (kuddise sirruhu) Hazretlerinin kendi Kur�an-ı Kerim�inin baş tarafına yazmış olduğu Kur�an-ı Kerim ile alakalı bütün hadis-i şerifler ve tefsir heyetinin bulduğu bazı hadis-i şerifler tercüme edilerek, kaynaklarıyla beraber zikredilmiştir. Müteakiben yine Kur�an-ı Kerim hakkında Ali Haydar Efendi (kuddise sirruhu) Hazretlerinin kendi Kur�an-ı Kerim�inin evveline yazdığı, ayrıca tefsir heyetinin de bulduğu büyüklerin sözlerinden bazıları ilave edilmiştir. Bundan sonra Kur�an-ı Kerim�i gafil olarak okumanın zemmi (kötülenmesi) hakkındaki bazı hadis-i şerifler ve büyüklerin sözleri nakledilmiştir. Mukaddimenin sonunda da Kur�an-ı Kerim�i kendi görüşü ile tefsir etme hakkında varit olan (gelen) tehdit mahiyetindeki hadis-i şerifler zikredilmiştir. ÂYETLERİN TEFSİRİNDE TAKİP EDİLEN USUL 1-KELİME MANASI: Her âyetin tefsirinde takip edilen bu usul, Kur�an-ı Kerim�i kolayca anlayabilmek için çok büyük ehemmiyet (önem) taşımaktadır. Zira topluca mana verildiğinde, Kuran�ı iyice anlamayı ve tefsir etmeyi isteyen kardeşlerimiz hangi mananın hangi kelimeden alındığını anlayamamaktadırlar. Bu tefsirde ise herkesin Kur�an-ı Kerim�i kelime kelime anlayabilmesi çok istenildiğinden bu usüle riayet edilmeye çalışılmıştır. Bu arada kelimeleri ve cümleleri birbirine bağlayan mahzuf ibareler (gizlenmiş sözler) zikredilmiştir ki, dikkatli düşünüldüğü takdirde, sadece kelime manasından bile, âyet-i celilelerin manaları anlaşılabilecek bir hale gelmiş olsun. Ayrıca sarf ve nahiv ilimlerini okumuş kardeşlerimizin, fail, meful, hal gibi kelimelerin cümle içindeki durumlarını ayırt edebilmeleri için yardımcı edatlar kullanılmıştır. Ancak, terkib-i izafiler(isim tamlaması) gibi birbirinden ayırt edilmesi uygun olmayan yerlerde kelime manası verilemediğinden, terkip (toplu) manası verilmiştir. 2-MEÂL-İ ŞERİF : Kelime manasından herkes istifade edemeyeceğinden ve âyetin toplu manası anlaşılamayacağından, her âyetin meâl-i şerifi (şerefli manası) kelime manasından sonra yazılmış ve bu meâl verilirken âyetin zahirinde (dış görünüşünde) bulunmayan kelime ve terkiplerin manaları katılmamaya dikkat edilmiştir. Ancak, âyet-i celilenin manası tam anlaşılabilmesi için, bir takım mahzuf (gizlenmiş) manaların ve bazı izahların zikredilmesine ziyade ihtiyaç duyulduğundan onlar parantez içinde ayrı bir yazı şekliyle açıklanmıştır. Böylece, meâl-i şerif tefsirli (açıklamalı) bir meâl haline gelmiştir. 3-İZAHAT Sadece meâl-i şerifle de iktifa edilmeyip (yetinilmeyip) her âyet, muteber tefsirlerde bulunan izahlardan istifade edilerek açıklanmaya çalışılmıştır. Şöyle ki: Tefsirlerde sebebi nüzulü beyan edilmiş olan âyetlerin, iniş sebepleri zikredilmiştir. Ahkâm âyetlerinden (şeri hükümleri beyan eden âyetlerden) çıkarılmış olan bir takım fetvalar da yeri geldiğinde açıklanmıştır. Âyet-i Celilelerle alâkalı hadis-i şeriflerin kaynakları ilmî usulle kaydedilerek yazılmaya gayret edilmiştir; Evvela hadis metninin alındığı kitap zikredilmiş, diğerleri ise ulema arasında bilinen sıralamaya göre yazılmıştır. Bazı âyet-i celilelerde bulunan yer ve şahıs isimlerinin ıstılahları (özel manaları) da, tefsirde derç edilmiştir(konulmuştur). Açıklanması gereken zor kelimelerin mehazları (asılları, kaynakları) müfret (tekil)sss ve cemileri (çoğulları) zaman zaman tefsirde yazılmıştır. Âyet-i celilelerin anlaşılmasını kolaylaştıracak olan veya onlarla alâkası bulunan kıssalar (hadiseler) de, muteber (kıymetli) tefsirlerden alınarak açıklamıştır. Zikirle alâkalı âyetlerde, yine güvenilen tefsirlerden ve kitaplardan alınan, tasavvufî manaların da katılmasına özen gösterilmiştir. Ayrıca, her âyetin izahının sonunda, o âyetin tamamı veya bir kısmıyla alâkalı diğer âyeti kerimeler bulunup, meâlleriyle yazılmaya gayret gösterilmiştir; Ta ki, vaaz ve nasihat etmek isteyenler, bir âyeti gözden geçirirken onu açıklayan diğer âyet-i kerimeleri de, önlerinde hazır bulup vaazlarını ziynetlendirsinler (süslesinler). Bu hususta en büyük rehber, Ali Haydar Efendi (kuddise sirruhu) Hazretlerinin, Mahmud Efendi Hazretlerine (kuddise sirruhu) verilmesini arzu ettiği kendi Kur�an-ı Kerimi�nin kenarlarına almış olduğu rakamlar (âyet ve sayfa numaraları), hatlar (çekilen çizgiler) ve izahlar olmuştur. Şu da bilinmelidir ki: Milletimizin, geçmiş büyüklerinin kıymetli lisanlarını terk etmeye başladığı şu günlerde Arapça, Farsça ve Türkçe karışımından meydana gelmiş olan Osmanlıcanın tamamen unutulmaması için Osmanlıca kelimelerin asılları yazılmış, nesiller arasında irtibat sağlamak için de kelimelerin karşılıkları parantez içinde zikredilmiştir. Bu büyük gaye hedeflendiğinden dolayı tefsirin uzamasından, akıcılığın bozulmasından ve dolayısıyla gelecek olan itirazlardan çekinilmemiştir.
518.40 ₺ -
Arapça Dilbilgisi Sarf Bilgisi
Modern Anlatım Dili Tablolarla Destekli • Bu kitabı okuyanlar, Arapça öğrenmeye ilk adım atan kişinin hareke konusunda duyduğu kaygı ve sıkıntıyı asla yaşamayacaklardır. • Eser, bir ders kitabı niteliğinde hazırlanmış olup, konular dengeli bir biçimde dağıtılmıştır. • Sarfın belkemiğini teşkil eden fiil çekimleri konusu, diğer kitaplarda olduğu şekliyle, bütün varyantlarıyla, tek bir yerde, yığma bilgi halinde verilmemiş, bunun yerine, her konuda fiil çekimleri yer alacak şekilde, konuların, zaman içerisinde sindirilerek öğretilmesi yöntemi tercih edilmiştir. • Konuların ders usulüne göre hazırlanmış olması, gerek hoca, gerekse öğrenci için büyük bir avantaj sağlamaktadır. • Kitap; kolay ve anlaşılır bir anlatım diline sahip oluşu, özellikle tanımlarının son derece açık ve net oluşu yönüyle, amatör dil meraklıları ve Açık Öğretim Fakültesi öğrencileri gibi, Arapçayı bir hoca yardımı olmaksızın öğrenmek durumunda kalanlar için de son derece yararlı bir rehberdir. • İşlenen konu ile ilgili olarak çok sayıda örnek ve alıştırmalara yer verilmiş olup, anlamın ön plana çıktığı yerlerde örnek kelimelerin Türkçe karşılıkları da belirtilmiştir.
221.25 ₺ -
Arapça Dilbilgisi Nahiv Hüseyin Günday
Ders Sistemine Göre Hazırlanmış İlk Gramer Kitabı Gramer konusu, her bölümün en başında anlaşılır bir dille özetlenmiş, gerektiğinde son derece sade birer örnekle de desteklenmiştir. Konunun daha iyi anlaşılmasını sağlamak ve bilgileri iyice pekiştirmek için 5.000 civarında örnek cümle verilmiştir. Kitapta yer alan tüm cümleler istisnasız harekelenmiş ve hemen altlarına tercümeleri yapılarak, okurun cümleleri doğru anlayıp anlamadığını fark etmesi sağlanmıştır. Bir gramer konusu ile ilgili olarak bilinmesi gereken en önemli kurallar özel bir şerit içerisine büyük harflerle yazılarak vurgulanmış, bu sayede belli kuralların zihne yerleşmesine katkı sağlanmıştır. Konuların ders usulüne göre hazırlanmış olması, gerek hoca, gerekse öğrenci için büyük bir avantaj sağlamaktadır. Kitap; kolay ve anlaşılır bir anlatım diline sahip oluşu, özellikle tanımlarının son derece açık ve net oluşu yönüyle, amatör dil meraklıları ve Açık Öğretim Fakültesi öğrencileri gibi, Arapçayı bir hoca yardır olmaksızın öğrenmek durumunda kalanlar için de son derece yararlı bir rehberdir.
393.75 ₺ -
Mülteka Tercümesi Kelime Anlamlı 3 Cilt
İslam Fıkhı 3 Cilt, "Vakıf" "Değişik Meseleler" bahsine kadar kelime kelime mana; *Vakıf *Alışveriş *Değişik Meseleler
325.00 ₺ -
Talimül Müteallim Kelime Manalı
Müellifin bu kitabı alanında nefis bir eser olup pek çok faideleri bir araya toplamıştır. Talebe ve ilim ehli için lazım gelen her hususu kitabına sıkıştırmıştır. Pek çok alimler kitab hakkında kapsamlı, faydalı, hacmi küçük fakat içeriği geniştir, demişlerdir. Aynı zamnda müellif vaazı nasihat, tasavvuf sahasında da söz sahibidir. Kitabındaki konular gözden geçirilirse takvası, ihlası ve tasavvufi düşünce sahibi olduğu anlaşılırAkli veya nakli bilimlerin içinde hangisi olursa olsun, ilimleri tahsil etmenin kuralları vardır. Hoca talebe arasında riayet edilmesi gereken bu kurallar daha çok şifahi ve tatbiki olarak uygulana gelmiştir. XII. yüzyılda yaşamış olan Hanefî fıkıh âlimi ve eğitimci Zernûcî’nin esas olarak öğrenme usullerini konu alan “Talîmü’l-Müteallim” adlı eseri, oldukça önemli bir eserdir. Zernûcî bu eseriyle İslam dünyasında Hanefi mezhebine ait uygulamalardan hareketle öğrenim usulleri üzerinde duran öncü bir kişi olarak eğitim tarihinde iz bırakmıştır. Eserde, ilmin mahiyeti ve önemi, niyet, ilim, hoca ve arkadaş seçiminde dikkat edilecek hususlar, ilim ve ehline saygı, derse başlama, çalışma, devam etme gibi hususlar, tevekkül, tahsilin zamanı, şefkat ve nasihat, başarıyı olumsuz yönde etkileyen kötü huy ve alışkanlıklar, hafızayı güçlendiren veya unutkanlığa yol açan sebepler ile rızkın, ömür ve sağlığın artmasına veya azalmasına sebep olan durumlar ele alınarak ilmin fazileti ve hoca talebe arasındaki ilişkiler ve ilim yolunda ilerlemenin ve sağlıklı neticeler almanın yolları anlatılmıştır.
210.00 ₺ -
-
Delailül Hayrat Arapça Roman Boy Yeni Dizgi
Delâʾilü’l-Hayrât ve Şevâriku’l-Envâr fî Zikri’s-Salât ʿale’n-Nebiyyi’l-Muhtâr Muhammed b. Süleymân el-Cezûlî tarafından salavâtları toplamak amacıyla kaleme alınan bir eserdir. Muhtevâsında onlarca salavat barındıran meşhur eser, dalında en çok bilinen ve beğenilen eserdir. Bu sebepledir ki üzerine birçok şerh yazılmıştır. En meşhur şerhi Kara Davut şerhidir. Tahkikte İzlenen Menhec: • Eser, henüz müellif hayattayken kendisine okunmuş bir nüshanın da içerisinde bulunduğu birkaç nüshadan mukabele edilmiştir. • Eserde geçen hadislerin tahrîci yapılmıştır. • Özel mizanpaj teknikleriyle son derece kaliteli bir iç tasarıma kavuşturulmuştur. • Son kalite ivory kâğıda basılmış ve yaldızlı motifler kullanılmıştır.
175.00 ₺ -
El Munkizü Mined Dalal Şerhi ve Tasavvufi İncelemeler
Bu mükemmel eser, İmam Gazali’nin üç eserinden biri ve birincisidir. Tasavvufi İncelemeler konusunda en geniş ve en kapsamlı eserin “El Munkiz” olduğu tescil edilmiştir. Bu eserde, tasavvufi konular en ince ayrıntısına kadar incelenmiş ve irdelenmiştir. Türkçe karşılığı “Dalaletten Hidayete” olan bu kitap çok ciddi bir çalışmadır. İmam Gazali bu eserinde, tasavvufun insanlar üzerindeki müspet ve menfi tesirlerini açıklamıştır. Eserde geçen bazı konular şunlardır. • Tasavvuf nedir? • Tasavvufu kimler kabul eder? • Tasavvufu kimler inkar eder? • Tasavvufu inkar edenlerin, inkar ettikleri en önemli konular nelerdir? • Tasavvuf Aristokrasimidir? • Tasavvuf seçkin insanların kullandıkları bir yöntem midir? • Tasavvuf Ruhbanlık mıdır? • Tasavvuf yabancı kaynaklı bir sistem midir?...vb ve daha çok ayrıntılı konular. Ayrıca bu müthiş eserle birlikte, İmam Gazalinin hayatını, yaşam mücadelesini, hangi hocalardan ders aldığını, kimlere ders verdiğini öğreneceksiniz. Araştırma ve inceleme yaptığı konularda Gazali, Kelamcılarla, Felsefecilerle, Batınilerle ve Sufilerle yaptığı farklı görüşlerini de bu eserine almıştır.
204.00 ₺ -
Ruhul Beyan Tefsiri Tercümesi 18.Cilt
Bu kıymetli eseri yazarı Şeyh İsmail Hakkı Bursevi Hazretleridir. Büyük keşif ve kerametler sahibi bir velidir. 1650-1725 yılları arasında yaşamış Bursa'da vefat etmiştir. Her biri ortalama 200 sahife olan 106 kıymetli eserin yazarı büyük bir alimdir. İsmail Hakkı Hazretleri bu tefsiri yazmasının sebebini şöyle anlatıyor: "Manevi babam Muhyiddin-i Arabi Hazretlerinin yardım ve delaleti ile bir gün rüyamda Resülüllah Efendimiz bana ikramda bulundular. Arkamı sığayıp tatlı bir ifade ile Ümmetim için bir tefsir yaz " diye emir buyurdular. Bunun üzerine Allahü Teala'dan Ve resülüllah Efendimizin ruhaniyetinden yardım isteyerek bu tefsiri yazdım. İsmail Hakkı Bursevi Hazretleri bu kıymetli tefsirini Bursa Ulu cami kürsüsünden Cemaate anlatarak 12 senede tamamlamıştır.
300.00 ₺ -
Ruhul Beyan Tefsiri Tercümesi 19.Cilt
Bu kıymetli eseri yazarı Şeyh İsmail Hakkı Bursevi Hazretleridir. Büyük keşif ve kerametler sahibi bir velidir. 1650-1725 yılları arasında yaşamış Bursa'da vefat etmiştir. Her biri ortalama 200 sahife olan 106 kıymetli eserin yazarı büyük bir alimdir. İsmail Hakkı Hazretleri bu tefsiri yazmasının sebebini şöyle anlatıyor: "Manevi babam Muhyiddin-i Arabi Hazretlerinin yardım ve delaleti ile bir gün rüyamda Resülüllah Efendimiz bana ikramda bulundular. Arkamı sığayıp tatlı bir ifade ile Ümmetim için bir tefsir yaz " diye emir buyurdular. Bunun üzerine Allahü Teala'dan Ve resülüllah Efendimizin ruhaniyetinden yardım isteyerek bu tefsiri yazdım. İsmail Hakkı Bursevi Hazretleri bu kıymetli tefsirini Bursa Ulu cami kürsüsünden Cemaate anlatarak 12 senede tamamlamıştır.
300.00 ₺ -
Ruhul Beyan Tefsiri Tercümesi 17.Cilt
Bu kıymetli eseri yazarı Şeyh İsmail Hakkı Bursevi Hazretleridir. Büyük keşif ve kerametler sahibi bir velidir. 1650-1725 yılları arasında yaşamış Bursa'da vefat etmiştir. Her biri ortalama 200 sahife olan 106 kıymetli eserin yazarı büyük bir alimdir. İsmail Hakkı Hazretleri bu tefsiri yazmasının sebebini şöyle anlatıyor: "Manevi babam Muhyiddin-i Arabi Hazretlerinin yardım ve delaleti ile bir gün rüyamda Resülüllah Efendimiz bana ikramda bulundular. Arkamı sığayıp tatlı bir ifade ile Ümmetim için bir tefsir yaz " diye emir buyurdular. Bunun üzerine Allahü Teala'dan Ve resülüllah Efendimizin ruhaniyetinden yardım isteyerek bu tefsiri yazdım. İsmail Hakkı Bursevi Hazretleri bu kıymetli tefsirini Bursa Ulu cami kürsüsünden Cemaate anlatarak 12 senede tamamlamıştır.
300.00 ₺ -
Ruhul Beyan Tefsiri Tercümesi 2.Cilt
Bu kıymetli eseri yazarı Şeyh İsmail Hakkı Bursevi Hazretleridir. Büyük keşif ve kerametler sahibi bir velidir. 1650-1725 yılları arasında yaşamış Bursa'da vefat etmiştir. Her biri ortalama 200 sahife olan 106 kıymetli eserin yazarı büyük bir alimdir. İsmail Hakkı Hazretleri bu tefsiri yazmasının sebebini şöyle anlatıyor: "Manevi babam Muhyiddin-i Arabi Hazretlerinin yardım ve delaleti ile bir gün rüyamda Resülüllah Efendimiz bana ikramda bulundular. Arkamı sığayıp tatlı bir ifade ile Ümmetim için bir tefsir yaz " diye emir buyurdular. Bunun üzerine Allahü Teala'dan Ve resülüllah Efendimizin ruhaniyetinden yardım isteyerek bu tefsiri yazdım. İsmail Hakkı Bursevi Hazretleri bu kıymetli tefsirini Bursa Ulu cami kürsüsünden Cemaate anlatarak 12 senede tamamlamıştır.
300.00 ₺