-
Örnek Anne Nasıl Olur ?
Aile bahçelerinde güller, sümbüller, yaseminler… Kırılmasından korkulan incecik dallar… Üzerine titrenen fidanlar… Ne yazık ki, günümüzde dalında kuruyor çoğu çiçekler… Deli poyrazlarla uzaklara sürükleniyor o minik tohumcuklar… Açmaya fırsat bulamadan koparılıyor nice fidanlar… Ve gözü yaşlı analar, yüreği yaralı babalar… Biz istedik ki, güller yanıp kül olmasın, sümbüller talan… Çiçekler solmasın, acı poyraz onları can evinden vurmasın. O çiçeklerin bahçıvanları “örnek bir bahçıvan” olsun. Başka ellere emanet etmesinler çiçeklerini… Kimselere güvenmesinler gözlerinin nurlarını… Kendi elleriyle sulasınlar, çapalasınlar, büyütsünler… Emek versinler, ter döksünler, yorulsunlar… Örnek olsunlar. Peki. “örnek anne nasıl olur?” Ya örnek baba? Bu kitapta, pek çok güzel örnek ve modelle karşılaşacaksınız.
5.63 ₺ -
Nasıl Örtündüler ?
Müslüman kadın, ehl-i dünya ile kıyaslanmayacak kadar özgürdür. (Gülay Pınarbaşı) İlk örtündüğüm günün huzurunu bir ömür boyu kaybetmedim. (Dr. Gülsen Ataseven) Ailem dindar olduğu halde, sinemayı bırakmama tepki gösterdiler. On sene benimle konuşmadılar. (Leyla Sayar) Örtüye karşı çıkanlara laf analatmak beni üzüyor. Biz ne kadar yumuşaksak, naziksek, onlar kadar sert ve kırıcı oluyor. (Afet Ilgaz) Bir kısmı bilmediğinden karşı çıkıyor. Zannediyorlar ki örtünenler, Türkiye'yi bölmek için örtünüyorlar. (Prof. Dr. Fatma Sevil Ozan) Başörtüsü yasağı uygulaması, buna sebebiyet verenlerin bir yüz karası olarak tarihe geçecektir. (Emine Erdoğan) Bugün dünyada şiddet varsa, madde ile ruhun ikilik halinde telakki edilmesinden dolayı vardır. (Ayşe Şasa) Kendisini aydın diye vasfeden oligarşiye karşı, memleket kendi aydınını yetiştirdi. (Aynur Mısıroğlu) Kadın örtünmeyi kendi istediği ve islami kimliği benimsediği için yapar. (Tülin Somuncu) Biz dinimizin gereği olarak örtünüyoruz. (Emine Şenlikoğlu) Eğer örtünmeseydim, kalbimin huzursuzluğundan dünya başıma zindan olurdu. (Mü'mine Güneş) Bence örtünmek Allah'ın kulluğuna girmektir. (Dr. Ayşegül Erdoğ) Artistlik, sadece sinema dünyasında değil. Zararlı ve kötü hayat, bir çoklarının evlerinde de mevcut...(Canan Ceylan) Örtü bana çok büyük saygınlık kazandırdı. (Sahnelerin Gülbanusu) Batı'da kadının durumu çok kötü. Kanada'da senede bir milyar dolar, sadece dövülen kadınların problemleri için harcanıyor. (Aişe Sancar) Osmanlı İmparatorluğunun son zamanlarında ortaya çıkıp Tanzimatla başlayan batılılaşma hareketinin ilk hedefi tesettür oldu. (Dr. Sevim Asımgil)
6.38 ₺ -
-
Mısıra Doğru
Tih Sahrası... Cengiz'i, Timur'u Büyük İskender'i dize getiren uçsuz bucaksız çöl... Gündüzleri kemikleri eriten sıcaklık, geceleri ilikleri donduran soğuk... Deriyi delerek ciğerlere dolan ince kum taneleri. Fırtınalar... fırtınalar! Ve bu dünya Cehenneminin içinde bir ordu: Orduyu Hümayun. Başlarında "Ya alırım, ya ölürüm" andı ile Dersaadet'ten kopup gelen bir çığ: Yavuz Sultan Selim!... Mihnet, meşekkat, acı, zahmet! Saadete açılan kapının aşılması en zor fakat en son eşiği. İdeal yolcuları bunu aşıyorlar, Konstantiniyye surlarını aştıkları gibi. Mercidabık'a düşüyorlar. Çaldıran'a düştükleri gibi. Zafer... zafer... zafer! Ardından tevazu tümseğinin en tepe yerinde yine o padişah: Yavuz Sultan Selim. - Ben Harem-i Şerif'in hakimi değil, hadimiyim!"
135.00 ₺ -
Merhaba Söğüt
Yavuz Bahadıroğlu Merhaba Söğüt romanı Gündüz Alp ve Ertuğrul önderliğinde Kayıhan boyunun Moğol belâsından yurtlarını bırakıp Anadolu’ya göç edişini, göç esnasında yaşanan sıkıntıları, ayrılıkları, nihayet Selçuklu Sultanının, yardımları karşılığında onlara Domaniç ve Söğüt’ü yurt olarak vermelerini bütün detayları ile yansıtır. Ortaasya’dan Anadolu’ya göç, Domaniç ve Söğüt’e yerleşim ve Osmanlı Devletinin çekirdeğinin atılışı romanın asıl temasıdır. Buhara Yanıyor ve Elveda Buhara romanlarında anlatıldığı gibi, Cengiz Han ve daha sonra oğulları, birbirlerine düşen islâm Devletlerini teker teker yutar. Birbirlerine destek yerine köstek olan müslüman devletleri tarihten silerek, müslümanlar adına karanlık bir dönem başlatır. Moğol zulmünden kurtulabilen müslümanlar ata yurtlarını terketmek, barınabilecek yer bulmak için göç yollarına düşmek zorunda kalmıştır. Elveda Buhara diyenler, başka yerlere merhaba demek için uzun yollara düşerler. Merhaba Söğüt romanı işte bu kargaşa dönemini ele alır. Göç eden kavimlerin arasında, pek adı sanı bilinmeyen, diğerlerine oranla sayı olarak da az olan Kayı Aşiretinin, Harzem illerinden Güneşin Battığı Yere yaptığı göçün hikayesidir Merhaba Söğüt. Devlet müjdesi alan, dervişler ve rüyalar vasıtasıyla yol gösterilen, bir yurt tutmadan çok, bir devlet kurma hedefine yürüyen bir aşirettir Kaya Alp’in Kayı Aşireti. Gündüz Bey önderliğinde yollara koyulur, o ölünce Beylik için işaret edilen üçüncü oğlu Ertuğrul’la devam edilir ve sonunda Söğüt’e varılır. Yedi bin kilometrelik meşakkatli yolculuk, yeni bir devrin başlangıç yolculuğudur. Bu yolculukla tarih yeni bir döneme girecektir. Göçün sıkıntısı, bıkkınlığı, ihtilâflar, mücadeleler, Moğolların baskınlarına karşı koymalar, âdeta yaşanıyormuşçasına ele alınır Merhaba Söğüt romanında. Romanda işlenen en can alıcı bölüm ise, Gündüz Bey’in ölümünden sonra aşiretin bölünmesi, göçe devam edilecek mi, geriye mi dönülecek konusunda yapılan tarihî meşveretin anlatıldığı bölümdür. Baba oğlundan, anne kızından, kardeş kardeşten, aşiretin iki manevî önderi sayılan Yahşi Hoca ile Bodur Hoca birbirinden, Ertuğrul ağabeylerinden ayrılmıştır ve göçe devam diyen topu topuna dört yüz çadır kalmıştır. Bu ayrılıktan, yorgunluktan, meşakkatten sonra yola devam eden dört yüz çadırlık aşiret yedi bin kilometrelik tarihî göçü tamamlayacak ve Söğüt’e merhaba diyecektir.
195.00 ₺ -
Malazgirtte Bir Cuma Sabahı
Bu roman, Sultan Alparslan dönemi Selçuklu Devleti’nin durumunu, Bizanslılarla yapılan Malazgirt Savaşı’nı yansıtır. Uzların elinde beş yıl esir kaldıktan sonra köyüne dönen ve döndüğünde karısının Uzlarca öldürüldüğünü, oğlunun da kaçırıldığını öğrenen Abdurrahman’ın maceralarıyla dönemin sıkıntıları, karışıklıkları, Sultan Alparslan ve Malazgirt Savaşı anlatılır. Selçuklu Abdurrahman ile o esirken kaçırılan oğlu Tekin’in birbirlerini tanımadan karşılaşmaları, iki düşman olarak karşılıklı savaşmaları, garip bir hisle birbirlerine yakınlık duyup öldürmek üzereyken affetmeleri, sonra dost olmaları olayların örgüsü içinde Türklere Anadolu kapısını açan Malazgirt Savaşı etraflı bir şekilde ele alınır.
105.00 ₺ -
Kırım Kan Ağlıyor
Kırım Türkleri, İkinci Dünya Savaşı'nın vahşetiyle birlikte iki dehşeti birarada yaşadı. Hem faşizmin korkunç yüzünü gördüler, hem de komünizmin... Önce Sovyet Kızılordusunun işgaline uğradılar, ardından Hitler Almanyasının... İki açmaz arasında kaldılar. Ezildiler. Sürüldüler. Gaz odalarında tüketildiler. Zulümden kaçıp Türkiye'ye ulaşmayı başaranları ise, başka bir sürpriz bekliyordu... Sovyetler Birliği'ne iade edileceklerdi. Bir ikindi vakti, sınırı çizen derenin üzerindeki Boraltan köprüsünden Sovyetler Birliği tarafına geçmeye zorlandılar. Köprünün ortasını bulmadan Sovyet askerlerinin silahları ölüm kusmaya başladı. Ahmed Cahid'in yüreğine dört mermi birden saplandı. Muallim Bekir Sami'ye baktı. O da yaralıydı. Elini uzattı: ”Elveda Sami...” ”Elveda ağabey.”
112.50 ₺ -
Kendini Arayan Kadın
Kendini Arayan Adam, Düzceli mehmet, Aysel, Halit Ertuğrul'un en çok okunan flaş eserleri. Şimdi bunlara elinizde tuttuğunuz eser ekleniyor: Kendini Arayan Kadın. Tıpkı diğerlerinde olduğu gibi, bu kitapta da, kendinizi bulacak, yeni bir heyecan duyacak, dünyaya daha farklı bakacaksınız. Nilüfer'in hayatı, düştüğü yanlışlıklar, kendini bulma mücadelesi, yaşadığı sarsıntılar, kendine uzatılacak bir el araması hepimizi üzecek ve düşündürecek. Kitabı okuyunca, çevrenizdeki Nilüfer'leri farkedecek ve onun gibilere ulaşmanın vazifelerimizden biri olduğunu hissedeceksiniz.
105.00 ₺ -
Kendini Arayan Adam
Kendini Arayan Adam; yaşanmışın romanıdır. Aynı zamanda inançsız ruhlarda saklı kuşkuların, açmazların, sıkıntıların ve inkardan kaynaklanan bunalımlarında hikayesi... Kendini Arayan Adam; yazarımızla tanışıyor. Kuşkularında geçen tartışmalar sonucu nihayet islamla kucaklaşıyor. İslamla kucaklaştığı yerde huzurla tanışıyor. Sonuç: bir hayatın daha mana kazanması. Ve inkarla geçen bir ömürde kaybedilen güzelliklere ulaşma gayreti... İnsanın insana sunabileceği en iyi eser yine insansa, bu kitap, bir insanı kazanmanın metodunu sunuyor. Kendini Arayan Adam; insanca tereddütlerin yumak yumak işlendiği bir hayat hikayesidir.
82.50 ₺ -
Kalp Sevmekten Yorulmaz
Sevgiyi sevenlerin kalbi, sevmekten yorulmasın diye, Sevgiyi özleyenler, aradıklarını bulsunlar diye, Bir yürek sunumu, Bir gönül çağlayanı... Kalp sevmekten yorulmaz'la hep seveceksiniz. Sevdiğinizi belli edeceksiniz. Hergün sevgi çekinizi ödemekten büyük bir lezzet alacaksınız... Kalp sevmekten yorulmaz, SEVGİYİ SEVDİRECEK. Bu eserle, sevgiyi öğrenecek, sevgiyi öğreteceksiniz... Ve büyük bir zevkle, her daim sevgi çekinizi ödeyeceksiniz.
90.00 ₺ -
İstemenin Esrarı
İstemenin Esrarı'nda, bileğinizin ve beyninizin gücünün sustuğu yerde, ruhunuzun neler yapabileceğini keşfedeceksiniz. İçten isteyişlerinizin göklerde dolaşarak Yaratıcı İradenin taktirine nasıl ulaşacağını algılayacaksınız. Ruhunuzdan çıkan anlamlar ruhsal canlılıklara veya kuşatıcı ruhsal enerjiye nasıl dönüştürülüyorlar? Doğa yasalarına meydan okuyan sırrı nasıl yakalarsınız? Hangi dua ve istekler reddediliyor? Hangileri kabul ediliyor ve neden? Başarı, gideceğimiz yerde değil, yürüdüğümüz yolda bekliyor. Ruhumuz coşkusuzca, bedenimiz hareketsiz kalacak. Geleceğimiz, dileyişlerimizin büyüklüğü kadar yükselecek. Hayatımızdaki en büyük zaferlerimiz, içtenliğimizle yoğurduğumuz dualarımız olacak. Ötelerden dünya zeminine şimşekler gibi ruhsal ışıklar akıp duruyorlar. Maddede gördüklerimiz, ruhta olanların suretleridir. Perde ardını keşfetmek için daha ne kadar bekleyeceğiz? Elinizde, bir hayali veya masalı değil; gerçeğin gizemini tutuyorsunuz. Kaç kitap evrene bakışınızı temelden değiştirdi? Bu kitap, kalbinizle konuşmak isteyen bir duadır. Lütfen elinizdeki kitabın size mesajını anlatma dileğini kabul edin.
7.50 ₺ -
Hayatı Aşkla Yaşamak
Yavuz Bahadıroğlu 30yıllık yazarlık ve hayat tecrübesiyle bizlere Hayatı Aşkla Yaşamak’ı öneriyor ve bunun yollarını aktarıyor. Yavuz Bahadıroğlu, romanlarıyla, hitabeti ve radyo yorumlarıyla tanıdığımız popüler bir isim. Başarılı olmasının ardındaki en büyük sır ise, sevgiye olağanüstü önem vermesi. Yaptığı her işte sevginden bahsediyor, sevgiye ihtiyacımız olduğunu vurguluyor. Neredeyse insanları birbirini sevmeye zorluyor. Çünkü biliyor ki, insanlar birbirlerini severek bir şeyler yapabilecek, bir şeyleri başarabilecek, mutlu olabilecektir. “Ne olur birbirimizi sevelim!” diyor Yavuz Bahadıroğlu. “Birbirimizi sevelim, birbirimizle kucaklaşalım ve hep birlikte sevgiye, mutluluğa dair bir şeyler yapalım. Sevgi olmazsa hiçbir şey yapılamaz!..” “Hayatı Aşkla Yaşamak”, yazarın uyguladığı başkalarına aşılamaya çalıştığı bir kavram. Coşkulu ve sevgi dolu dünyasını, hayat tecrübelerini bizlerle paylaşıyor. Bize başarılı ve mutlu olmanın küçücük sırlarını tecrübeleriyle birlikte aktarıyor. Bu kitapla onu da, kendimizi de daha iyi tanıyacağız. En önemlisi, Hayatı aşkla yaşamamız ve insanları bu gözle sevmeyi öğrenmemiz gerektiğini anlayacağız. “Hayatı Aşkla Yaşamak”, şu zamanda en çok ihtiyacını duyduğumuz şey...
9.00 ₺ -
Gençlik ve Aşk
Sevginin, en yoğun ve en coşkun bir şelâle gibi çağlamasını anlatan aşk, insanları birbirine bağlayan bir büyüdür sanki. İyidir, güzeldir; ama bir çileler ve ızdıraplar yumağıdır. Âşık olunca mutluluktan uçar, bulutların tepesine sanırsınız kendinizi. Geceleriniz bile billur bir gündüz berraklığındadır. Bazen de gökkubbeyi süsleyen yıldızlar ateşten top gibi başınıza düşer. Ağaran gündüzleriniz, Zifiri karanlık bir gecede daha çok sıkar sizi. İçiniz kararır, umutlarınız söner, gözleriniz yaşarır. Âşıksanız, dünyaya çile çekmeye gelmediniz. Nerde boynu bükük bir genç görsem, içim sızlıyor, yüreğim yanıyor ve onu nasıl güldürebilirim, diye düşünüyorum. Bu amaçla, aşk ve evlilik sorunlarına karşı çözüm önerileri sunuyorum burada, hem bekarların, hem de evlilerin ihtiyacı olan bir "aşk metodolojisi" var. Kitabı okurken satırlara sinen sizden bir şeyler hissedeceksiniz. Şaşırmayın. Masallardaki aşkı değil, sizin aşkınızı anlatıyor, sizin yaşadıklarını yaşıyor, gözyaşlarınıza ortak oluyorum. Ama böylesi, ağlamak için değil; birlikte gülmek için.
9.00 ₺ -
Gülü Arayan Adam
Hayatta her şey olumsuz gitse.. hayat bir diken tarlasına dönüşse de sizin açınızdan hayatın tüm renkleri solar gibi olsa, yine de hayata küsmeyin, gülümseyin. Çünkü diken tarlasında bile gülü arayan adam olmak büyük maharrettir. Gül, bir taraftan Resul-i Alişan Efendimizi simgelerken, öbür taraftan kainattaki ilahi güzellikleri simgeler. Bu yüzden -tabii affınıza mağruren- kendimi "Gülü Arayan Adam" hissetmekten hoşlanırım. Ve mümkün olduğu kadar hayatta var olan güzellikleri keşfe çıkar, meşru zemindeki tüm olumlu şeyleri limitine kadar yaşamaya çalışırım. Mark Twain der ki, "Hepimiz dünya denen devasa bir çöplükte yaşıyoruz, ama bazılarımız yıldızlara bakıyor." Ayakların çöplükte bulunmasında kimsenin kimseye üstünlüğü yok; ancak yıldızları keşfetme aşamasında büyük farklar oluşuyor... Kuşkusuz yıldızları (güzellikleri) keşfedenler daha mutlu yaşar.
9.00 ₺ -
Eşim, Çocuğum ve Ben
Yaşadıklarımdan, gözlemlerimden, otuz yıllık gazetecilik-yazarlık hayatımdan ve on yıldır Moral FM’de yaptığım aileyle ilgili yorumların yankılarından edindiğim tespitleri sizlerle paylaşmak istedim. Gördüm ki, varlığı ve gücüyle övündüğümüz ailemizden feryatlar yükseliyor. Belki tek dayanak noktamız olan aile çatırdıyor. Sorun, o kesimde bu kesimde değil; her yerde, hepimizde... Çözüm de, çok uzaklarda, yabancı formüllerde aranmamalı; kendimizde, kendi içimizdedir.
6.75 ₺ -
Elveda Buhara
Elveda Buhara romanı, Buhara Yanıyor’un devamıdır. Bu romanda yıkılan devletten yeni bir devlet oluşturma çabası anlatılır. Babasının ölümünden sonra orduyu toparlayan ve yer yer Moğollar’ı bozguna uğratarak yeniden bir devlet kuran Celaleddin Harzemşah ve Temür Melik’in, bu sefer ırk ve kardeş kavgalarıyla yenilişi romanın konusudur. islâm devletleri birbirine yardım etmez. Harzemşahlar devletini yeniden kuran Celaleddin Harzemşah, Moğollar’ı yener ama Moğolların sebeb olduğu bir ihtilâf yüzünden istemeyerek savaş etmeye zorlandığı Selçuklulara yenilir. Böylece Harzemşahlar devleti yeryüzünden silinir. iki kardeş devleti birbirine düşüren Moğollar, daha sonra Selçukluları da, başka devletleri de yutacaktır.
142.50 ₺ -
Düzceli Mehmet
Hiçbir kural tanımayan, sıradışı bir gencin nefes kesen öyküsü. Hayalden, kurgudan uzak, tamamen yaşanmış gerçek bir hayat hikayesi. Manevi hiçbir inancı ve kuralı kabul etmeden yaşarken, öğretmeninin sevgi ve şefkat dolu ilgisiyle dönüş yapan Düzceli Mehmet, bambaşka bir insan olur. Geçirdiği bir trafik kazasından sonra hayatı büsbütün değişen Düzceli Mehmet'in ibret dolu hikayesi, birbirinden ilginç olaylarla devam eder. Düzceli Mehmet, defalarca okuyacağınız enfes bir kitap.
97.50 ₺ -
Düşün ve Başar
Kişisel dünyanızda büyük bir değişim yaşamak ve büyük hedeflere uçmak istiyorsanız, doğru zamanda, doğru kitabı elinizde tutuyorsunuz. Çünkü, Düşün ve Başar, şimdiye kadar okuduğunuz kişisel gelişim kitaplarından çok daha farklı ve etkileyici. Bir okuyucu yaşadığı değişimi bakın nasıl anlatıyor: "Uzun yıllar başarıızlıktan dolayı çok acı çektim. Sebebini, kaderime, bahtsızlığıma ve olağan dışı güçlere yüklüyordum. Kesinlile yeteneksiz olduğuma inanmıştım. Fakat kitabı okuyunca hayatımın akışı değişti. Düşün ve Başar'ı 4 kez bitirdim. Köhne fikirlerimden arındım, adeta yeniden doğdum. Diğer eserlerinizi sabırsızlıkla bekliyorum" İşte okuyup büyük bir değişim yaşayanların değerlendirmelerinden örnekler: * Şu ana kadar okuduğum "Başarı" ile ilgili kitapların en iyisi. * Hayatımdaki en köklü değişimi yaşadım. * Kendime güvenim arttı, hayattan daha fazla zevk almaya başladım. * Bu kitap sorunların insan ruhunda çözülmesini sağlıyor. * Harikaydı, kendimi uzaya fırlatılmak için hazırlanan bir füze gibi hissettim. * Bir solukta okunabilecek akıcı, coşkulu bir dille yazılmış. * Hayatımda en kısa sürede bitirdiğim ilk kitap. * Kitabı bitirdiğimde ben artık o eski ben değildim. * Anlatımı harika, sürükleyici ve teşvik edici. Üçüncü defa okuyacağım. * Yıllarca problemlerle boğuştum. Onları yenebileceğim konusunda kimse beni böylesine ikna edememişti. * Sizin de müthiş bir değişim fırsatı önünüzde. * Tüm sorunlarınızı çözmenin ve acıları sevince dönüştürmenin tam zamanı.
7.50 ₺ -
Canan
Halit Ertuğrul'dan bir duygu seli daha... Elinizdeki bu kitap sizi sizden geçirecek ve çok ibretli sahneler sunacakatır. Canan baştan sona, gözyaşları içinde anlatılan bir hayat öyküsüdür. Bu yüzden de gözyaşları içinde kaleme alınmıştır. Bu kitabı okurken yanlızca hayatın esrarengiz dünyasına seyahat etmeyecek, aynı zamanda hayretler içinde kendinizden geçeceksiniz. Her okuyucunun bu kitapta bir sahnesi, bir kesiti vardır.Bir anlamda herkesin hayatı bu kitapta ortak olarak ele alınmıştır. Bunun içinde bu kitapta Canan Hanımla birlikte, siz de yer alacaksınız. Kitabı okuduğunuzda "Böylesi görülmemiştir, ben böyle bir olay duymamıştım!" diyeceksiniz. Kitabı bitirir bitirmez, kendinizi hesaba çekme, yanlış ve doğruları gözden geçirme ihtiyacı hissedeceksiniz. Unutmayın ki, bu kitap bittiğinde hayatınızda çok şeyler değişecek...
105.00 ₺ -
Buhara Yanıyor
Buhara Yanıyor romanı, Harzemşahlar Devletinin Cengiz Han eliyle yıkılışını, tahlilleriyle, analizleriyle birlikte geleceğe büyük bir ders şeklinde aktarır. Güçlü bir devletin sultanı olan Alaüddin Muhammed ordusunu toplayıp, Cengiz’le hiç karşılaşmadan kaçmış, ülkeyi felâkete sürüklemiştir. Oğlu Celaleddin’in ve aynı zamanda romanın kahramanı olan kumandan Temür Melik’in çabaları, Cengiz’in dehşet boyutundaki zulümleri, bir devletin basiretsiz idare yüzünden yıkılışı bütün canlılığıyla romanda aktarılır. Buhara Yanıyor romanında tüyleri ürperten bir çöküşün tarihi vardır. ihtişamlı Harzemşahlar Devleti’nin, inançlarına uygun olmaktan çıkan bazı geleneklere kapılması, Kıpçaklar ile Türkmenler arasında ırk probleminin yaşanması, Harzemşahı’nın saraya ve debdebeye düşkün olması, dolayısıyla da halktan kopuk bir yönetimin sergilenmesi, bu zaafları yüzünden de devrin en güçlü islâm Devleti olmasına rağmen, Cengiz Han’ın Moğol ordusuna yenilmesi, Buhara ve Semerkant gibi o devrin en mâmur ve ilim beşiği şehirlerin yerle bir edilirken, Harzemşahlar Devletinin tarihten silinmesi romanda can alıcı bir üslupla yansıtılır.
142.50 ₺ -
Biz Osmanlıyız
• Osmanlı yürekli olmak… • Fatihler nasıl yetişir? • Devlet, milletle nasıl bütünleşir? • Amerika’dan nasıl vergi alırdık? • Padişahlar diktatör müydü? • Farklı kültürler nasıl bir arada yaşardı? Tarih sürekli bir başlangıçtır. Şimdi Osmanlı zamanı… Osmanlı toplumu, bir “sevgi, şefkat ve yardım toplumu’ydu. Devlet, “hayat ve hayrat devleti”, insan “hayrat ve hasenat insanı”ydı. Osmanlı’da hayat ahirete dönüktü. Ahirete dönük olduğu için de hayatta fuzuli şeylere yer yoktu. Osmanlı insanı “kıble yürekli”ydi. Faziletliydi, dürüsttü, çevreciydi, medeniydi, nazikti; cihana örnekti. Hedef ve gayret sahibiydi. Zaferler ve başarılar hayatın bir parçasıydı. Osmanlı’da, insan hakları gözetilirdi. Herkes ibadetinde, kıyafetinde, seyahatinde, ticaretinde özgürdü. Osmanlı’da “güçlü olan haklı” değil, “haklı olan güçlü”ydü. Adalet duygusu, hayatın her alanını kaplamıştı. Devlet milletle bütünleşmişti. Farklı kültürler, asırlarca barış içinde bir arada yaşamıştı. Osmanlı, yetiştirdiği “cevher insan”larla dünyaya nam salmıştı. *** Tarih gerçek bir “ibret aynası” ve tam bir “tecrübe tahtası”dır. Ve boşuna yaşanmış bir tecrübeler yığını değildir. Bugün, geçmişimizden ders almanın ve “yeniden Osmanlı” demenin tam zamanı…
142.50 ₺ -
Bir Destandır Çanakkale
Çanakkale; altı asır üç kıtaya hükmeden şanlı Osmanlının son zaferi ve İstiklal harbimizin habercisi... "Yedi Düvel"in "hasta adam" dedikleri Osmanlıya son darbeyi vurmak isterken kazdıkları kuyuya düştükleri yer... İki yüzelli bini aşkın şehidin kanıyla sulanan vatan toprağı... Cenab-ı Hakkın (c.c.) inayetiyle, Hz. Peygamberin (a.s.m.) ruhaniyetiyle hazır bulunduğu, Allah ve Peygamber aşkıyla gözünü kırpmadan, korkusuzca düşmana karşı koyan Mehmetçiğin tarih yazdığı altın sayfa... Düşmanın dahi kahramanlığını, insanlığını övdüğü Mehmetçiğin yazdığı bir destan Çanakkale... Aslında Çanakkale Zaferi için ne söylense az... Yıllar süren titiz araştırmaların sonucu olan bu eser, gerçek tarihin nasıl ve kimler tarafından yazıldığını ortaya koyuyor; tabii ki ibret almasını bilenler için...
180.00 ₺ -
Yaşam Bir Avuç Gül, Bir Tutam Diken
Gençliğe adım atmak üzere olan bir çocuk, babasıyla birlikte dağlara çıkmıştı... Yürürken ayağı kaydı, az daha uçurumdan yuvarlanıyordu. Can havliyle bağırdı: "Eyvaaah!.." Karşı dağlardan aynıkarşılık geldi: "Eyvaaah!.." Çocuk ilk defa böyle bir durumla karşılaşıyordu. "Sen de kimsin?" diye sordu. Karşı taraftan gelen aynı soruydu: "Sen de kimsin?" "Korkağın birisiiin!..." diye bağırdı bu sefer, çocuk. "Korkağın birisiiin" cevabını almakta gecikmedi. Merakla babasına dönüp sordu: "Bu nedir baba?! "Hayatın sesidir oğlum" dedi babası, "dinle ve öğren." Avuçlarını boru gibi yaparak karşı dağlara doğru bağırdı: "Seni seviyoruuum!.." Karşılık gecikmeden geldi: "Seni seviyoruuum! Baba oğluna döndü: "Oğlum" dedi, "herkes buna yankı diyor, ama aslında bu hayatın ve umudun sesidir. Hayattan ne umar, ona nasıl seslenirsen, sana o sesi yansıtır." Çocuk, hayata hangi sesi verirse o sesi duyacağını o gün öğrendi.
6.75 ₺ -
Aysel
Halit Ertuğrul, her gün sayısız mektuplar alan bir yazar. Bu mektuplarda müthiş olaylar, çeşitli anılar ve dönüş hikâyeleri yer alıyor. Mektuplar; başı boş, perişan, bitkin ve günahlara bulanmış hayatların nasıl kurtulup, imanla buluştuğunu, yüreklerin nasıl huzurla dolduğunu ve gözlerin nasıl yaşlar döktüğünü dile getirmektedir. Elinizdeki AYSEL isimli kitap da, böyle bir mektuptan oluşuyor. Öksüz ve yetim kalmış, yetiştirme yurdunda büyümüş, insafsız insanların ve art niyetli kişilerin elinde gençliğini harap etmiş bir genç kızın, akılları durduran hayat mücadelesi ve sonunda amansız kanser hastalığı... İntihar edip, kurtulmayı isterken, gönlüne doğan, içini aydınlatan iman ışığıyla müthiş bir dönüş, ibretli bir son... İnsan ilişkilerini, gençlik problemlerini, toplumsal yozlaşmayı sorgulayan bu kitap, intihar etmek üzere olan bir kızın kurtuluşunu anlatmaktadır.
16.50 ₺ -
Günümüz Meselelerine Fetvalar Takım
İslam dininin günden güne değişen meselelerine güçlü kaynaklardan deliller getirerek hazırlanan bu eser mutlaka evlerimizde bulunmalıdır.
588.00 ₺ -
Gönül Dostları
İnsanlığı uçuruma sevk eden, yeryüzündeki huzursuzluğu doğuran, ümitleri kökünden silip süpüren ve her günü dünden beter, her yarını geçen günden daha karanlık yapan bir hastalık mevcut. Bu manevi hastalığa teşhis koyarak, tedavi etme kabiliyeti olan, iç gözlerine ilâhi nurun sürmesi çekilen ve Kur'an havsında iman iksiriyle yıkanan bu mutlu insanlar silsile-i aliyye adını aldılar. Altın halkalarla birbirine eklenmiş olan vuslat kervanının bir araya getirerek, bütün Müslüman alemine ve tarikat kardeşlerime hediye ediyorum. Bu mânevi büyüklerin hayat tercümesinden hepimizin feyizlenip, bu yolda devamınızı Cenab-ı Hak'tan niyaz ederim. (Fatma Temir)
161.50 ₺ -
Fıkıh Usulü Telhisu Usuli Fıkıh
Usûl-ü Fıkıh gibi, ancak birkaç ciltlik kitapların kuşatabileceği bol ayrıntıları bulunan bir konu, yetmiş iki dersten ibaret olan bir ders yılına sığdırılamayacağından ana kaidelerle sınırlı ve örnekleri mümkün olduğunca muâmelata ait bir numune eser yazmaya lüzum gördüm. "Telhîs-ü Usûl-ü Fıkıh" adıyla isimlendirdiğim şu numunenin "Usûl-ü Fıkıh" adlı eserime olan ihtiyacı gidereceğini iddia etmiyorum. Ancak Usûl-ü Fıkıh ilmine dair genel bilgi edinmek ve başlıca Usûl kaidelerini mütalaa etmek isteyenler için bu kitabımız rehber olabilir. (Müellif)
200.00 ₺ -
Emsile Mefhumu
Emsile kitabında bulunan Arapça terimlerin en güzel bir şekilde izahı yapılıp, emsile kitabını okuyan ve okutan şahsın emsile kitabını en güzel bir şekilde bitirmesini sağlamaya çalışmaktır. Zira emsile kitabı bir temeli mesabesindedir, eğer temel olmaz ise, üzerine bina edilen şeylerinde, ne kadar zayıf olacağı herkes tarafından malûmdur. Emsile kitabında bulunan terimlerin her birinin lügat ve ıstılah manalarını elimizden geldiği kadar açıklamaya çalıştık. Bu terimlerin anlaşılabilmesi ve daha kolay öğrenilmesi için her terimin misalini de ihmal etmedik.
150.00 ₺