-
Ruhul Beyan Tefsiri Tercümesi 17.Cilt Tuğra
Ayet meallerini, Elmalı tefsirinden aldım. Metne sadık kaldım. Tefsirin metni ile tercümesini karşılaştırmak ve böylece Arapçalarını ilerletmek isteyenlere imkân sağladım. Tefsirde bulunan her kelimenin manasını yazdım eksik tercüme etmedim. Açıklanması gereken yerlerde parantez açtım. Tercüme ile metni inceleme imkânı hazırladım. Mümkün mertebe konuşulan dil ile yazdım. Tefsirde geçen ayet-i kerimelerin kıraati (okunuş farklılıkları), belagat, nahiv., sarf ve iştikak ilimlerinin ıstılahlarını ilmi dil ile yazdım. Yani fiile yüklem, faile özne demedim. Uydurukça kelimeleri koymadım. Çünkü bu bilgiler, alet ilimlerinden nasibi olanlar içindir. Alet ilimlerinden nasibi olmayanlar, zaten gramer ve edebiyat ile ilgili ıstılahları bilmezler. Eğer uydurukça yazmış olsaydım, her iki sınıfta bu güzel bilgilerden mahrum olacaklardı. Istılahları olduğu gibi bıraktım. Bilhassa tasavvufi ıstılahları değiştirmedim. Ayet-i kerimeleri harekeli koydum. Hadis-i şeriflerdin ve Kibar-ı kelamların Arabi metinlerini yazdım. Hadis-i şeriflere hareke koydum. Hadis-i şeriflerini tahriç ve tahkiklerini yaptım. Tahkik için kaynak kitapların yanı sıra elektronik kitaplardan da yararlandım: Bilhassa El-Muhaddis, Mevsuatü'l-hadis-i şerif, Mektebetü'l- hadis-i şerif, Tetimmetü'l-kitab, Elfiyye, El_fıkhu ve Ulumuha, et-Tefasir, Camiu'l- Meacimu'l-lugah ve her biri yüzlerce cilt kitap içine alan benzeri CD'lerin çok faydasını gördüm. Arabi beyitlerin Arapça ve Türkçelerini; Farisi beyitleri ise sadece tercümelerini koydum. Tercümelerini düzyazı olarak yazdım. Tercümelerde hangi sayfanın nerede bittiğini belirttim. (Mesela; (1/33) demek Ruhul Beyan'ın aslının 1. cildinin 33. sahifesinin tercümesi burada tamam oldu demektir.) Çünkü tefsirin Arapça bir sayfalık metni, Türkçe ortalama üç sayfa kadar tutmaktadır. Böyle olunca Ruhul Beyan tefsirinin Türkçe tercümesi, 30 cilt civarında olacak inşallah. Ruhul beyan tefsirinin tercüme edilmesi için maddi ve manevi desteklerini esirgemeyen, baştan sona yaptığım tercümeyi okuyarak tashih ve redakte eden Sayın Abdülkadir Dedeoğlu'na veya yardımcısı Mustafa Kayan'a sonsuz teşekkürlerimi arz ederim. Bu tercümeye Muhterem Abdülkadir Dedeoğlu'nun teklif ve teşvikleriyle başladım. Benden maddi ve manevi hiçbir desteğini esirgemedi. Allah kendisinden razı olsun. Böyle güzel bir hizmette bulunma vazifesini bana vermeseydi, sadece Ruhul Beyanı okumakla yetinecektim. Onu tercüme etme hizmetinden mahrum kalacaktım. Yine bu tercümemde bana yardımcı olan, Doç. Dr. Sayın Ahmet Bedir, Mehmet Başbuğ, Ahmet Yüncü, Ahmet Duran, M. Cemil Yavuz, Mehmet İlk ve Mehmet Güneş beylere teşekkürlerimi arz ederim. Bu tercümeyi kendilerine borçlu olduğum, saygıdeğer hocalarım, başta Hüseyin Mertek, Mahmut Gürhan, Osman Kurtulmuş ve Yunus Kar hocalarım ve beni okutan bütün hocalarıma sonsuz şükranlarımı arz ederim. Bu tercümeyi hocalarıma borçluyum. Allah bizleri, âlim ve evliyanın şefaatinden mahrum etmesin. Tercümeyi kusursuz yaptığım iddiasında değilim. Kusursuz kitap Yüce Allah'ın kitabıdır. Kusurlarımı bulup bana söyleyen herkese minnettar kalırım. Bütün hata ve kusurlar benden, bütün güzellikler ve muvaffakiyet Allahu Teâlâ'dandır. Beni okutmak ve yetiştirmekten başka maksatları olmayan ve tek dilekleri Kur'an-ı Kerimi okuyup anlamam ve Efendimiz (sav) hazretlerinin hadislerine mana verebilmem olan rahmetli anne ve babama borçluyum. Makamları cennet olsun. Âmin. Bu tercümede hâsıl olan sevabı onların ve bütün ehl-i imanın ervahına hediye ediyorum. Ömer Faruk Hilmi Rahman ve Rahim olan Allah'ın adı ile Hamd, âlemleri ve alametleri (kâinatın içindekilerinin) nakışlarını zatına ait kemaliyetinin hakikat nüshasından izhar eden Allah'a mahsustur. Allah, zatına ait cem nun'undan (ol emrinden) harflerin kelimeleri ve kelamın çeşitlerini çıkarttı. Cemi ve tenzih makamından Arabi ve eğrisiz, pürüzsüz ve dosdoğru olan Kur'an-ı Kerimi indir di. Kur'an-ı Kerimi, bürhan ve hüccetlerini bütün zamanlan üzerine baki bir mucize kıldı. Salat-ü selam, ilim, ayin (müşahede) yakin (hakikat)'de rahmet kapısını açan, o yüce rasül üzerine olsun. Efendimiz Muhammed (s.a.v.) Hazretleri, peygamber iken, Âdem Aleyhisselam, çamur ile su arasındaydı. Kur'an-ı Kerimin ahlakı ile ahlaklanan ehlinin ve ashabının üzerine olsun. Ve onlara, ahir zamana kadar ihsan ve tabi olanların üzerine olsun. Bundan (besmele, hamdele ve salveleden) sonra. Fakir kul, kurban edilenin ( Hazreti İsmail'in) adaşı muhacir, nasihat edici, Şeyh İsmail Hakkı, Allah, onu sabahın akşamın ve öğlenin (tüm zamanların) fitnelerinden korusun, derki: Bana şeyhim imam ve allame işaret ettiği vakit, o anlayışlı derin âlim ve ustazım, Zaman'ın ve vaktin sultanı ve zamanında nadir bulunan, Allah'ın ilim ve irfanıyla mahlûkatının üzerinde hücceti, inayet ve Tevfik'in nuruna muttali olan, hakikat yolu üzere, hilafet esrarının varisi olan, ikinci bin yılının ikinci yüzyılının başında tecdit sırrının şahidi, hasep ve nesebi temiz olan (Osman) İbn-i Affan (ra) 'ın adaşı ve istanbulda oturan Şeyh (Osman) ki, Allah gizli ve aşikâr ona yardım etsin. (Rahmetine gark etsin) Bize de onun sebebiyle yardım etsin (onun himmetine nail kılsın şeyhim benim) Evliyanın burcu Bursa şehrine taşınmamı (işaret etti ). Sıkıntı ve yokluktan taşınmamın uzamasından kendimi korudum. (Biran önce işaret edilen Bursa'ya) ikinci bin yılının, ikinci ayının onuncunun onunda ve onun altısında), ulaştım. Meşhur, nurani mabet, (Bursa) Ulu Cami de kendimi vaaza başlar buldum. Bu arada Anadolu'nun bazı yerlerini gezmem esnasında tefsir sahifelerinden derlenmiş bazı sahifelere ve ilimlerin edevatından (kitaplarından) derledim. Onlar, Kur'an-ı Kerimin Al-i İmran suresinden az ziyade bir kısmını içine alıyordu. Lakin onlar, saba rüzgârı gibi dağınık ifadeler ile uzun açıklamalar halindeydi. Onların bir kısmı batı rüzgârı, bir kısmı da sanki saba rüzgârı idi. Bunları ifrat ve tefritten ayıklayarak hülasa etmek istedim. Notalar, harfler ve lafızlar elverdikçe değişik yaprakları hülasa etmek istedim. Marifeti ilahi yeden içime doğanları da ona aklamak istedim. Bütün bunları, düzgün bir şekilde sıralamayı, edebi bir kalıba dökmek istedim. (1/2) Her ne adar benim sermayem (kaynaklarım) az ve kolum kısa da (gücüm yetersiz de) olsa; Kur'an-ı Kerim'i sonuna kadar tefsir etmek istiyorum. Eğer azim olan Allah, bana fırsat (ve imkân) verirse bu çok önemli işi bitirmeyi istedim. İnsanların istifadesi için temize çekeyim, haftalar ve aylar içinde yazıp; satırlar arasında karaladıklarımı temize çekmek istedim ki, ahirete de; ( " O gün mal ve evlat fayda etmez" - Şuara 88) azık olsun. Sad ve Nun'dan başka fayda bulamayacağım zaman bana şefaat etmesi için bu tefsiri yazdım. Cenabı Allah'tan dilerim ki, bu hizmetimi Salih amellerden ve halis eserlerden kılsın. Ömürlerin (ve ümranların) sonuna kadar kalıcı hasenattan eylesin. Âmin. Muhakkak ki, Cenab-ı Allah, bir kuluna hayır dilediği zaman, onun amelini insanlara güzel ( ve hoş ) gösterir ve onu hayırlar işlemeye ehil kılar. Bu, baştan gözün değeri gibidir. Feyyaz-ı mutlak olan O'dur. İsmail Hakkı Bursevi
325.50 ₺ -
Burası Gerçek Dünya
Sokaktaki o son çocuk, çocuğu emmeyen o anne, en yakın arkadaşını üniversiteye yolladığında büyüyen o kız,en büyük derdi tüllerini beyazlatmak olan o gelin, sürekli “Ödevini yaptın mı?” sorusuna maruz kalan o öğrenci,kardeşi doğduğu için bir anda büyüyen o çocuk, işlerini yetiştiremeyen o kadın, her yaptığı eleştirilip kınanan o anne,bu devirde annelik yapmadığı için hayıflanan o anneanne/babaanne... Sen hangisisin? BURASI GERÇEK DÜNYA ve burada hepimize yer var.
76.05 ₺ -
-
-
-
-
Kolay Şemalı ve İzahlı Avamil Mefhumu
Böyle bir mefhumun yazılmasındaki amaç, nahiv konularını derli toplu ve günümüz ihtiyaçlarına göre dizayn etme gereksinimidir. Bu çalışma sayesinde öğrenci, nahiv ilminin konularını bol örneklerle ve açıklamalarla öğrenecek, kitabımızda bolca kullanılan görsel şema ve grafiklerle nahiv konularını daha hızlı anlama imkanı bulacaktır. A vamil mefhumu üç bab'ta ele alınmıştır;Birinci bab:amil (olan kelimelerin beyanı) hakkındadır.İkinci bab: ma'mül (olan kelimelerin beyanı) hakkındadır.Üçüncü bab: İ'rab hakkındadır.
44.55 ₺ -
Ramazanı Şerif Ajandası
Peygamber Efendimiz(sav): "Ey insanlar,büyük ve mübarek bir ay yaklaştı,gölgesi başınıza geldi.Bu öyle bir aydır ki,içinde bin aydan daha hayırlı olan 'Kadir Gecesi' vardır.Allah o mübarek ayın gündüzlerinde orucu farz,gecelerinde nafile namazları meşru kıldı. Bu ay;Allha için açlık ve susuzluğun,itaat ve ibadetin meşakkatlerine sabır ve tahammül ayıdır.Sabrın karşılığı da cennettir. Bu ay mümünlerin rızkını arttıracak aydır.Bu ayda her kim oruçlu nir mümine iftar edecek bir şey verirse,yaptığı bu iş günahlarının bağışlanmasına ve cehennemden azat olmasına sebep olur." buyurmaktadır.
56.00 ₺ -
Eşrefiyye Sohbetleri
el-Kuşeyrî'nin naklettiğine göre Zünnun (k.s) şöyle demiştir: “Önceleri kişinin ilmi, dünyaya buğzunu ve onu terkini artırırdı. Bugünse kişinin ilmi, dünya sevgisini ve arzusunu artırıyor. Önceleri kişi, ilmi doğrultusunda malını infak ederdi. Şimdi ise ilmiyle para kazanıyor. Önceleri âlim kişi, zahiren ve batınen kendisini geliştirirdi, bugünse pek çok ilim ehlinin, zahiren ve batınen fesada uğradığı görülüyor." Yüzlerine baktığımızda Allah'ı hatırlayacağımız “kibrit-i ahmer” misli enderden de nadir Selef-i Sâlihîn bakiyesi hal ehli insanlardan biri olarak Allâme Muhammed Takî el-Osmânî'nin Eşrefiyye Sohbetleri'ni okuduğumda, gittikçe kirlenen ve kirleten dünyamızda içimizi ferahlatan bir “hayat iksiri gibi”, dediğimi hatırlıyorum. Eskilerin “zü'l-cenâheyn” tâbiriyle ifade ettiği, hem zâhir hem de batın ilimlerinde yed-i tûlâ sahibi yüz akı ulemâmızdan olan el-Osmânî'nin kalbî hayatı nakış nakış işleyen sohbetlerini okudukça, yapmacıklık, gösteriş, gurur, kibir… gibi kalbî marazların gölgesinin bile düşmediği son derece samimi, mütevazi ve fakat bir o kadar hikmet ve tecrübe dolu bir pınardan kana kana içiyorsunuz… Oysa konuşan, İslâmî ilimlerin hemen tamamında otoritesi –sadece Müslüman âlimler tarafından değil, gayrimüslim entelektüeller tarafından da– kabul ve teslim edilen dünya çapında bir allâmedir!..
24.50 ₺ -
El Muhtar
El-Muhtâr Arapça öğrenenlerin okuduğunu anlama becerisini geliştirmeye yönelik hazırlanmış ciddî bir emeğin ve birikimin eseri. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyelerinden oluşan bir kadro tarafından hazırlanmış olan kitapta, İslâmî ilimlerin farklı disiplinlerine metinler ve bunlarla ilgili doğrudan veya dolaylı olarak metinleri anlamaya yönelik etkinlikler bulunuyor. Metinler hem klasik Arapçadan hem modern metinlerden seçilmiş ve seviyelendirilmiş. Kitabın son bölümü belagat ilmiyle temel bilgilerin verilmesine ayrılmış. Kitapta takip edilen sarmal eğitim metodu ile temel konuların pekiştirilmesi hedeflenmiş. Ortak Avrupa Dil Referans Çerçevesi (CEFR) standartlarına göre ileri seviyeye uygundur. Okuma becerisi merkezde olmakla beraber diğer dil becerileriyle de ilişkiler kurulmuştur. Yer alan konular; tefsir, hadis, fıkıh, ahlâk, tasavvuf, tarih, edebiyat, belagat ve felsefe gibi çok geniş bir yelpazededir. Kitapta metinler düzyazı şeklinde metinler olduğu gibi şiirlere de yer verilmiş, Cahiliye döneminden başlayarak modern döneme kadar Arapçanın her döneminden örneklemeler yapılmıştır. Bu sayede kitabın çalışılmasıyla oldukça zengin bir kelime hazinesine sahip olunabilir. Bu bağlamda kitapta kelime bilgisi ve kalıp ifadelerle ilgili 110, kelime kökleri hakkında 37, okuduğunu anlamayla becerisine dair 480, konuşma becerisiyle ilgili 185, yazma becerisiyle ilgili 110 ve belagatla ilgili 50 soru olduğunu belirtmek yerinde olacaktır. (Toplam soru sayısı: 972) Kitabı bitiren öğrencilerin farklı konularda ve farklı seviyelerde klasik ve modern metinleri anlayabilmeleri, yine ileri seviye dil kazanım hedeflerinden beklenen dinleme, konuşma ve yazma becerilerini elde etmeleri beklenmektedir.
180.00 ₺ -
Kuranı Kerim Renkli Kelime Meali Hatmi Şerif 30 Cüz Rahle Boy
*Seçilen yazı hem estetik hem de harflerin temel karakterlerini koruyan ve kolay okunmalarını sağlayan özel bir hattır. *Harekeler ait oldukları harflerin hemen altında ya da üstünde sıralanmış, özellikle okumaya yeni başlayanlar hareke karışıklıklarına meydan vermeyecek şekilde düzenlenmiştir. *Sayfa üstlerinde kullanılan kılavuzlarda surelerin ve cüzlerin isimleriyle beraber numaraları da verilerek okuyucunun aradığı sure ve cüz'ü numarasından da rahatlıkla bulabilmeleri amaçlanmıştır. *Her bir sure başlığında, surenin adı, nazil olduğu yer ve ayet sayısı, rakam ve yazı ile belirtilerek sure hakkında bir ön bilgi verilmiştir.
330.00 ₺ -
Çocuk Kalbinde Kuran
Çocuklarının Kur'an-ı Kerim öğrenmesini isteyen ebeveynlerin ve Kur'an eğitimcilerinin genelde kendi kendilerine sordukları ilk soru "Nasıl Kur'an okumayı öğreteceğim?"dir. Halbuki ilk sorumuz '"Kur'an-ı Kerim'i nasıl sevdirebilirim?"olmalı. İşte bu kitap, Allah'ın izniyle; "Çocuk Kalbinde Kur'an" sevgisini yeşertebilmek duasıyla yazıldı. Kur'an öğretimine başlamadan önce, her ebeveyn ve eğitimcinin okuması gerektiğini düşündüğümüz bu kitapta; çocuklara sevdirerek Kur'an öğretmek için nasıl bir yol izlemeniz gerektiği hakkında pek çok fikir edinebilirsiniz.
104.00 ₺ -
-
Aişe Validemizin Evlilik Yaşı
Şu bilinsin ki; yaşamakta olduğumuz şu günlerde İstanbul Sözleşmesi’nin iptali söz konusu olunca eşcinselliği savunan birtakım guruplar Rasûlüllâh (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz’in Âişe annemizle hâşâ çocuk yaşta evlendiği iftirâsını ortaya atarak Müslümanları rahatsız etmeye çalıştılar. Tabî ki bu, ilk olarak onların ortaya attıkları bir iftirâ değildir. Evvelce bâzı müsteşrik (özellikle dînî konularda doğu dünyâsının ilimlerini araştıran ve bâhusûs İslâm ilimlerini inceleyen) kâfirler de bu iftirâları dillendirmişlerdir ki Avrupa’da Dozy denen kâfir, Türkiye’de de evvelce müftülük yapıp daha sonra mürted olan Turan Dursun kâfiri bu konuyu gündeme getirmişlerdi. İşte biz şu anda tekrar hortlatılmaya çalışılan bu iftirâyı bu risâlemizde ilmî ve kavî (çok güçlü) delillerle inşâallâh çürüteceğiz. Biz bu risâlemizin birinci bölümünde Rasûlüllâh (Sallellâhu Te‘âlâ Aleyhi ve Sellem) Efendimiz’in dönemindeki evlilik yaşlarıyla ilgili genel mâlûmâtı üç babda değerlendireceğiz. İkinci bölümde ise Âişe (Radıyallâhu Te‘âlâ Anhâ) Vâlidemiz’in Rasûlüllâh (Sallellâhu Te‘âlâ Aleyhi ve Sellem) Efendimiz ile evlendiği dönemde yaşının büyük olduğuna dâir delilleri sekiz başlık altında sizlere arz edeceğiz. Maksadı hidâyete erişmek olanlara zikrettiğimiz deliller elbette yeterli gelecektir. Derdi fitne çıkarıp insanları İslâm’dan uzaklaştırmak olanlara ise cehennem kâfî gelecektir. Allâh-u Te‘âlâ bizlere husn-i ifâde, sizlere de husn-i istifâdeler nasîb eylesin. Âmîn! 1 Cemâziyelâhir 1442 / 14 Ocak 2021
63.25 ₺ -
Soru Ve Cevaplarla Kainat Güneşi
Nerede ve Ne zaman doğdu? Ailesinin İsimleri neydi? Giyim kuşamı ve Günlük yaşamı nasıldı? Sevdiği yemekler neydi? Nelerden Hoşlanır neleri sevmedi? Fiziki Özellikleri nasıldı? Nasıl bir ahlâka sahipti? İşte elinizdeki bu kitap tüm bu sorulara cevap bulacağınız, kutlu nebinin hayatından bilmemiz gereken en önemli şeylerden mürekkep özet bir eser niteliğindedir.
21.00 ₺ -
Şabanı Şerif Ajandası
Kiymetli Kardeşlerimiz; İlahi feyiz ve bereketin yeryüzünü şenlendirdiği Şabân-ı Şerif ayı müminler için en kårlı ve kazançlı firsatlardan biridir. Saban-1 Şerif'te yapılan her amelin ve ibadetin sevabı üçyüz kattan fazladır. Diğer vakitlerde kalınan bir rekât namazın fazileti Şabân Ayanda hadis-i gerifte bildirildiği üzere en az üç yüz kattir. Okunan her bir Kur'an harfi için 300 cennet meyvesi vardır. Tutulan her oruç için... Verilen her sadaka için... Bu ihsan ve bağış ayı olan günlerde amel defterimizin sevabhanesine kaydettirdiğimiz ibadetler, her an șeytan ve nefsin fırlattği gaflet ve vesvese oklarına birer kalkan vazifesi görerek, gerçek huzurumuzun kaynağı olur. Rasul-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Selem) üç aylarda; "Allah'ım! Receb ve Şabán'ı hakkımzda mübarek kıl, bizi Ramazan'a ulaştır" (Ahmed bin Hanbel, Müsned) diye dua ederek; üç aylara yetişme sevincini, rahmet ayı Ramazan'a iştiyakını dile getirmiş ve her mü'minin bu duayı okuyarak gönlünde devamlı diri tutmasını istemiştir. Yine Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Selem): "Şa'bân; benim ayımdır, Şabán günahları temizleyendir" buyurarak, Şabán ayı'nın kadrini yüceltmiştir. (keşfü'l-hafa 2 /9) Allah-ü Teâlâ Hazretleri Efendimizin hürmet ve ta'zim göstererek, "Bu ay benim ayımdır buyurduğu Şabân-1 Şerife yakışır şekilde hürmet göstermek ve sevdiği amelleri laykıyla yaparak rızasını kazanmay1 nasip eylesin. Amin...
24.50 ₺ -
-
Taç Tercümesi Şamua 5 Cilt Takım
Kur’an, örnek olarak Efendimiz’i (sallallahu aleyhi ve sellem) gösterir. İnsanlığa indirilmiş evrensel mesaj Kur’an’ın ilk muhatabı ve ilk uygulayıcısı olan Peygamberimiz, İlahî yasaları yorumlayıp onları en güzel şekilde hayata geçirmekle bizlere en güzel örnekliği sunmuştur. Zira O, her konuda örnektir. Bu konuda Kur’an’ın bizlere sunduğu muhteşem örnek, Allah Rasülü Hz. Muhammed’(sallallahu aleyhi ve sellem)’dir. “Andolsun Allah’ın elçisinde sizin için Allah’a ve ahiret gününe kavuşmaya inanan ve Allah’ı çokça anan kimseler için, en güzel bir örnek vardır.” (Ahzab 21) Hz. Peygamber’in örnek olarak sunulmayıp, en güzel örnek/üsve-i hasene olarak sunulması oldukça dikkat çekicidir. Zira insan hayatında kötü örnekliğin de etkileri vardır. Bu yüzden ayet, en güzel örnekliğe dikkat çekmekte ve bu ifade ile insan en güzel olmaya teşvik edilmektedir. Hadis ilmi, ilimlerin kadri en yüce ve faydası en çok olan ilimdir. Çünkü konusu Resul’ün sünnetleri ve onun sözlü ve eylemli işleridir. Bunda da insanların hidayetleri kurtuluş ve mutlulukları vardır. Onunla meşgul olan hakka çağıran davetçidir ve doğruluğa götüren kandildir, öyle ki Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle demiştir: “Allah benden bir hadis işitip de onu ezberleyen ve tebliğ edenin yüzünü ak etsin.” Tac hadisleri beş temel eser olan: Buharî, Müslim, Ebu Davud, Tirmizî ve Neseî hadislerini toplamış, mükerrerleri attıktan sonra hiçbir hadisi kaçırmamıştır. Bu da İmam Nevevî’nin ifadesiyle tüm sahih hadisleri toplamış demektir. Hatta müellif bunlardan hiçbir hadisi kaçırmadığı gibi İmam Malik’in Muvatta’ından, Ahmed bin Hanbel’in Müsned’inden ve Darakutnî’nin Sünen’inden de çeşitli ilaveler yapmıştır. Bu kitap aynı zamanda müellif tarafından şerh edilmiştir. Çünkü şerhsiz bir hadis okumak tefsirsiz bir ayet okumaya benzer. Böylece bu risk de ortadan kaldırılmıştır. Kitap dört kısımdır: Birinci kısım iman, ilim ve ibadetler hakkındadır. İkinci kısım muamelat, ahkâm ve âdetler hakkındadır. Üçüncü kısım faziletler, tefsir ve cihat hakkındadır. Dördüncü kısım ahlak ve vaazlar hakkındadır. Mansur Ali Nasıf El-Hüseynî’nin büyük istifadelere vesile olan bu kıymetli eserini değerli ilim adamı, pek çok ilmî ve İslâmî eseri bulunan Doç. Dr. Abdülvehhab Öztürk Türkçeye tercüme etti. 5 büyük boy cilt olan ve 3 bin sayfadan oluşan eser, tam metin ve eksiksiz tercümedir. Dili sade, akıcı ve sürükleyicidir. Her kütüphanede bulunmasında büyük fayda görülen Tac Tercemesi ve Şerhi, Kahraman Yayınları tarafından titiz bir baskı ile kültür hayatımıza kazandırılmıştır.
1950.00 ₺ -
-