-
Üzüntüsüz Yaşamak
Üzüntüyü nasıl yeneceğiz? Hayata nasıl bakacağız? Olayları nasıl değerlendireceğiz? İnsan olarak, bizim bu dünyadaki öncelikli görevimiz nelerdir? Ve en önemlisi, hangi özellik ve alışkanlıklarla kendimizi sıradan ve basit bir yaratık olmaktan kurtulabiliriz? Üzüntüler, kafamızı ve kalbimize üşüşen sinekler gibidir. Rahatsız ettikleri doğrudur, ancak onların küçücük bir hamleyle kovalanabilecekleri de unutulmamalıdır. Ama nasıl? İşte bu kitap, bunun cevabını vermeye çalıştı.
120.00 ₺ -
Bir Sevda
Öğretmen; En hayırlı varisini kendi elleriyle yetiştiren kişidir. Bir insanın hayatına dokunur ve o hayatın geri kalanını tamamen değiştirir. Bir tohum eker ve yıllar sonra o tohumun meyvesini gıptayla seyreder. Bu yönüyle öğretmenlik, nasibi en bol meslek... Meslekten öte, BİR SEVDA... Mesleğine sevdalı öğretmen her dersi verimli ve kalıcı hale getirmenin yollarını iyi bilir. Haşarı ya da çekingen öğrencilerde saklı potansiyelleri ortaya çıkarır. Eğitimin önünde büyük engelmiş gibi görünen bazı konuları küçük dokunuşlarla büyük iyiliklere dönüştürür. Peki bütün bunlar nasıl mümkün olur?.. Eğitimci yazar Vehbi Vakkasoğlu, yarım asra dayanan şahsi tecrübelerini, eğitimine katkıda bulunmuş çarpıcı örneklerle harmanladı. Böylece, öğretmenliği BİR SEVDA gibi yaşamanın yol haritasını evrensel gerçekler ışığında ortaya koydu. Umuyoruz ki okuyanlar, “İşte öğretmen budur!” diyeceklerdir.
64.00 ₺ -
Allahı Bildiren Bilmeceler
Şimdiki çocuklar eski çocuklar değil artık. Çünkü hepsi başka bir alemde büyümüş ve daha sonra dünyamıza ayaküstü uğrayarak: &`;Yeni bir şey var mı?” diye soruyormuş gibiler. Kısacası işimiz öyle zor ki... Bu akıllı varlıkları nasıl eğitir ve haklarını nasıl veririz bilmiyorum. Fakat bir mimar olarak üstüme düşeni yapıp sağlam bir temel atmayı planlıyorum. Bunun için de en kıymetli varlığımız olan evlatlarımıza bu evrenin Sahibini tanıtmak istiyorum. Elinizdeki kitap, birbirinden güzel 11 bilmece ile bu hayırlı işe kapı açacaktır inşallah.
104.00 ₺ -
Peygamberimizin Gençlerle İletişimi
Ergenlik nedir? Peygamberler gençlik bunalımı yaşamış mı? Allah Resulü`nde gençlik sıkıntıları olmuş mu? O`nun (asm) yanındakiler gençlik bunalımına düşmüş mü? Huyları farklı insanlar aynı eğitim metoduyla terbiye edilebilir mi? Kişiye özel eğitim metodu var mı? Eğitimde hangi esmalar yansır? Çocuklarımızı hangi pedagojiye göre eğitiyoruz? Sünnet pedagojisini ne kadar biliyoruz? Eğitimde anne baba perde olur mu? Ergenlik biyolojik bir hal midir? Neden herkeste aynı durum gözlenmiyor? Gençlik döneminin yakıcı ve yıkıcı geçmesinin temeli, gencin ilk günahla karşılaşması mıdır? Bilim, ergenlik dönemini sorunlu kabul ederken, Allah Resulü, bu yaşlardaki ergenlere nasıl en büyük sorumlulukları vermişti? Modern pedagoji neleri göremiyor? Peygamberimizin Gençlerle İletişimi, bu ve daha pek çok sorunun cevabını veriyor. Çocuklarımızın eğitiminde sorun yaşamamak için, ‘sünnet pedagojisi`ni hayatımıza dahil ediyor.
64.00 ₺ -
Cennet Nasıl Bir Yer? Nurdan Damla
Onu çok özlüyorum. Gittiği yeri merak ediyorum. “Cennete gitti!” diyorlar. Orada mükemmel mutluluklar, akıl almaz güzellikler varmış. Acının, üzüntünün, yoksulluğun, ölümün olmadığı bir yermiş. Taşlarının mücevher, kumlarının altından olduğu söyleniyor. Nehirleri baldan, denizleri süttenmiş. Cennet diyorlar adına. Nasıl bir yer orası? Kuzenimle dedem neredeler? Merak merak merak doluyum... Gerçekten de aklım almıyor. Öyle bir yer olabilir mi?
80.00 ₺ -
Aşk-ı Vefa Tükendim derken
Çocukluk ve gençlik yıllarım ayrılık, üzüntü ve acılarla doluydu. Haksızlık karşısında asla baş eğmeyen bir insandım. Bütün zorluklara karşı kendi başıma mücadele ediyordum ve her zorluğun altından bir şekilde kalkıyordum. İhanetler, kirli tuzaklar, karanlık planlar beni yıldıramadı… Hayatım tıpkı bir harp meydanı gibiydi. Mücadelenin biri biterken bir diğeri başlıyordu… Ben karanlıklarla boğuşurken, hiç beklemediğim bir anda gönül dünyama aydınlık bir sevda doğmuştu… En zorlu imtihanlar da işte o sevdayla birlikte başlamıştı… Bundan sonrasını anlatmaya kelimeler yetmiyor… Tıpkı bir kasırga gibi yaşanmış sarsıcı hikayenin kahramanı olmak ister misiniz?
96.00 ₺ -
Peygamberimizin Mucizeleri
Bulutlar ve melekler, tâ küçük yaşlardan beri onu gölgelemişti. Örümcek ve güvercinler onun hicret sırasında saklandığı mağaranın girişine yuva kurup müşrikleri yanılttı. En vahşi hayvanlar bile insanlar gibi konuşup dertlerini o şefkatli Resule açtı. Kızgın çölde susuz kalan İslam ordusu, mübarek parmaklarından akan suyu içerek hayata tutundu. Onun tek işaretiyle Ay bir anda iki parçaya ayrılırken, avcuna aldığı taşlar Allah’ı zikretmeye başlıyordu. Çünkü o 'en son' ve 'en büyük' Peygamberdi. Bizleri de canından fazla seviyordu.
104.00 ₺ -
Gençler İçin Peygamberler Tarihi
Yarattığı canlıların bütün ihtiyaçlarını eksiksiz karşılayan, insan olsun, hayvan olsun, hepsini bir nazlı çocuk gibi besleyen Allah, böylelikle kullarını ne kadar sevdiğini açıkça gösterdi. Ve onların en şereflisi olan bizleri, yine merhameti ile ebedi cennetlere davet etti. Fakat en düz yolda bile şaşıran insanoğlu, cennete ulaşmak için takip edeceği yolu bilemiyordu. Çünkü o mukaddes yol, sadece peygamberlere bildirilmişti. Merhametli Rabbimiz, bunun için Hz. Adem’le başlayıp, onlara her asırda peygamber gönderdi. Sayıları yüz bini aşan bu elçiler, Peygamber Efendimizle sona erene kadar, o kıymetli yolculara doğrularla yanlışları göstermeye çalıştı. Ve o cennete ulaşmanın sadece Allah’ı bulup, onu razı etmekle mümkün olduğunu, bunun için gerekenleri tarif etti. Fakat peygamberlik vazifesi ağırdı. Onlar bu vazife için herhangi bir ücret veya sevap beklemese de, çileler ve işkenceler onları bekliyordu. Bu yüzden pek çok peygamber taşa tutuldu, birçoğu yaralandı, bir kısmı da hayatını bu yolda kaybederek şehit düştü. Elinizdeki kitapta o yüce peygamberlerin zorlu hayatlarından kesitler bulacaksınız. Bu kitabı okurken ister istemez düşüneceksiniz: Günümüzde yaşananlar, peygamberler tarihinde yaşanan olaylara benziyor mu? Pandemi-Koronavirüs benzeri olaylar, peygamberler tarihinde yaşandı mı?
120.00 ₺ -
Gençler İçin Hayatın İçinden Seçme Öyküler
3 Ciltten meydana gelen ‘Hayatın İçinden’ adlı öykü kitaplarımız, yarım asırdan bu yana milyonlarca kişi tarafından okundu. Ve daha sonra 10 yabancı dile çevrilip, o insanların da kalplerini fethetti. Söz konusu eserler, 7’den 77’ye ‘her yaştaki’ insana hitap ettiğinden, elinizdeki kitapta farklı bir hamle yaparak ‘sadece genç nesil için’ yazdığımız öyküleri bir araya topladık. Sevgi ve dualarla takdim ediyoruz.
104.00 ₺ -
Ali'nin Seccadesi
Ali, alkol bağımlısı bir babanın oğludur. 10 Yaşına basmasına birkaç gün kala, rüyasında anneannesini görür. Aylar önce vefat eden bu nur yüzlü ihtiyar, ‘Yaş günü’ nedeni ile ona ‘muhteşem’ bir hediye seçtiğini ve eğer onu kullanırsa Cennet’e uçacağını müjdeler. Bu hediye, ‘işlemeli’ bir seccadedir. Ve eski bir dolabın altına saklanmıştır. Ali, onu bulunca kullanmaya, yani namaz kılmaya niyetlenir ama, en sevdiği insan dikilir karşısına… Kendisini her fırsatta azarlayacak, hatta çok kötü dövecek babasıdır bu. Ali’nin tek sığınağı, gözyaşları içinde yaptığı dualarıdır. Bir de alt komşuları, Hakkı Dede vardır ona yardımcı olan, Ali’yle birlikte onun babasına direnen… Peygamber Efendimizin ‘dünyada en çok sevdiği’ üç şeyden biriydi namaz. “Gözümün Nuru” olarak tarif etmişti onu. Veya “Dinin Direği” Diğer bir sözünde ise “Müminlerin Miracı” Aynı miraçta yaşanan yolculuk gibi, insanı ufuklar ötesine uçuran, oradan da göklere yükselten bir ‘Burak’ … Cüneyd Suavi, elinizdeki kitapla o harika yolculuktan ‘cennet manzaraları’ sunuyor sizlere. Tüm çocuklara ve kalbi ‘çocuk saflığında’ kalan herkese
112.00 ₺ -
Hayatın İçinden Unutulmaz Öyküler
3 Ciltten meydana gelen ‘Hayatın İçinden’ adlı öykü kitaplarımız, yarım asırdan bu yana milyonlarca kişi tarafından okundu. Ve daha sonra 10 yabancı dile çevrilip, o insanların da kalplerini fethetti. Söz konusu eserler, 7’den 77’ye ‘her yaştaki’ insana hitap ettiğinden, elinizdeki kitapta farklı bir hamle yaparak ‘sadece yetişkinlere’ yazdığımız öyküleri bir araya topladık. Sevgi ve dualarla takdim ediyoruz.
104.00 ₺ -
Sevgili Peygamberimi Tanıyorum
Sene 571. Nisan ayının yirmisi. Günlerden Pazartesi. Dünya başka bir dünya bugün. Güneş başka doğdu bugün. Çiçekler sevgiyle açtı bugün. Kıymetli Anne-Babalar, bu eserimizde, alemlere rahmet olarak gönderilen, bütün insanlık için ahlak timsali, Sevgili Peygamberimiz ve onun hepimize rehber olan hayatı, çocuklarımızın seviyesine uygun bir dille yeniden ele alındı. Çocuklarımızın dünyasını, Peygamber Efendimizle tanıştırmak ve çocuklarımızın kalbini Peygamber Efendimizin sevgisiyle doldurmak için bu eserimizi çocuklarınızla buluşturun ve hayırlı nesiller yetiştirmek için gayretimize ortak olun. (Tanıtım Bülteninden)
207.20 ₺ -
İslam Düşüncesi Üzerine
Karanlık odada bulunan insanlar bir fili nasıl tanıyabilir? Onu görmeyenler bir fili nasıl tanır? Hiç kuşkusuz duyularının verisiyle! Peki sonra ne olur? Herkes kendisi bilgisine, alt yapısına, istidadına ve algısına göre "Fil şudur ve şöyledir; şunlardan müteşekkildir," der ve bitmez tükenmez bir kavga, bir ikna çabası başlar. Ta ki odanın dışındaki biri, filin "bütünü" hakkındaki asıl bilgiyi getirene kadar... Meşhur bir Mesnevî-i Şerîf hikâyesine dayanan bu kıssadan hissedeki odanın dışında kalan ve karanlıkta olmayıp gözleri açılmış bulunan kişinin dinî düşüncedeki karşılığı Peygamber'dir. "Dinî düşünce" ise Peygamber rehberliğinde mutlak hakikate doğru yolculuğun, arayışın sistematik yöntemine verilen addır. İslam Düşüncesi Üzerine, "mutlak hakikat" veya meşhur örnekle "filin tümü"nü görmekle ilgili insanlığın kadim talebine, dinî düşüncenin getirdiği önerme ve çözümlerle ilgili yazılardan ve aynı konularla ilgili değişik vesilelerle yapılmış röportajlardan oluşuyor. Birinci bölümde tasavvufun mahiyeti üzerine ilerleyen yazıyı İmam Gazzâlî’nin el-Munkiz’i hakkındaki hacimli bir yazı ve nihayet İbnü’l-Arabî düşüncesi hakkında yazı takip ediyor. Yazıların ana fikri, İslam metafizik düşüncesinde insanlığın "fili bütün görmek-tanımak" talebine nasıl bir karşılık verildiğinin tespiti iken ikinci bölümdeki röportajlar, İslam düşüncesinin çeşitli sorunlarıyla ilgili bahis konusu olan meseleler üzerine ilerliyor.
192.50 ₺ -
Sordum Sarı Çiçeğe
Molla Câmî’nin ‘‘Dervişlerin sohbetinden, Muhammed kokusu gelir.” sözündeki mânâ Şemseddin Sivâsi’nin bahçesinde cân bulur. Hz. Şems mis kokulu çiçek dervişlerinin sohbet meclisinden yayılan Muhammedi kokunun sırrına vasıl olabilmek için bizi bahçeye davet eder. Bu bahçeye girenler Muhammedî hakikati Gül’ün kokusunda keşfetmeye talip olanlardır. Şems’in bahçesinde toprağa rengarenk dokunmuş halı misali çeşit çeşit çiçeklerin birlikteliği ve güzelliği hayranlık uyandırır, yemyeşil ağaçlar sizi selâmlar, ağaçların olgun meyveleri bahçedekilere hizmet etmek için can atarak dokunsanız avcunuza düşüverir, cıvıl cıvıl şakıyan kuşlar bahçeye gelmiş olmanızı muhabbetle karşılar, başınızı kaldırdığınızda göz göze geldiğiniz kocaman bulutların sizi orada görme sevinci ılık bir yağmur olarak size dokunur, rüzgar ise yağmurun sevinç gözyaşları ile ıslanan toprağın kokusunu size taze bir nefes olarak hediye eder. Nihayetinde bu bahçede gülün kokusunu duyumsayanlar bahçenin daimî misafiri, gönüllüsü ve gülün dostu olur, kokunun sırrına varanlar ise nice sayısız gönül bahçesinde gül olur. Meryem Merve Öztürk sizi böylesi güzel bir tasavvuf bahçesine davet ederken birbirinden renkli, ahenkli ve hoş kokulu çiçek demetleri takdim ediyor.
192.50 ₺ -
Esrar ve Rumuz (Timaş)
İkbal’in öne çıkan taraflarından biri de ‘ben felsefesi’ denebilecek görüşüdür. Tasavvuftaki fena düşüncesi daha çok ‘ben’in yokluğuna, nefsi yok etmeye kadar giderken, İkbal bunun aksine bir şey söyler. Ona göre manevi kurtuluş ve olgunlaşma, ‘ben’in yok olmasında değil, kendini “Aşkın olan” ile yeniden tanımlamasında yatar. ‘Ben’i özellikle vurgular, diri ve dinamik bir ‘ben’in kuruculuğundan bahis açar. İslam’ın diri ve aktif bir şahsiyet öngördüğünü, bu şahsiyetin de dinamik bir toplum kuracağını söyler. Müslüman bireye ve toplumlara, kendi benlerini keşfetme çağrısında bulunur. İstediği, kâmil bir insan ve toplumdur.İkbal, yazdığı ilk mesnevi olan Esrar ve Rumuz’da, işte bu ‘ben felsefesi’ni anlatır. Prof. Dr. Ali Nihat Tarlan’ın titizlikle çevirdiği kitap, “Benliğin Sırları” ve “Benlikten Geçmenin Remizleri” isimli iki bölümden oluşur. İlk bölümde Müslüman ‘ben’in nasıl bir şey olduğunu izah eder, bu ‘ben’in dünyasını anlatır. Hayatın dinamik bir şey olduğunu, bu sebeple ancak var olabilmiş bir ‘ben’le hayatta kalınabileceğini söyler. İkinci bölümde ise bu ‘ben’den geçişin remizlerini aktarır. Çünkü o, var olabilmiş bir ben i işaret etse de, bu ‘ben’in kuracağı bir dünyayı önemser.
111.00 ₺ -
Edebüd Dünya ved Din Termo Deri Tek Cilt
Kendisinden sonra gelecek İmâm Gazalî ve Hatîb el-Bağdadî gibi büyük isimleri etkilemiş olan İmâm Mâverdî'nin, fakih titizliğiyle yazıp yüzlerce hikmetli söz ve şiirle süslediği ahlak, siyaset ve öğüt kitabıdır. Mâverdî üstün zekâsı, tevazusu, feraseti ve edebiyle övülmüş; eseri İbnü'l-Cevzî, İmâm Zehebî, İbni Hacer gibi büyük âlimler tarafından tam güvenle tavsiye edilmiştir. Ahlak kütüphanesinin baştacı bu eser, nefis bir tercümeyle şimdi Türkçe'de.
456.75 ₺ -
Temel Kavramlarıyla İslâm Ahlâkı
Temel Kavramlarıyla İslâm Ahlâkı kitabı, Osmanlı mâliye nâzırlarından Seyyid Hüseyin Hüsnü Efendi (ö. 1268/1849) tarafından yazılan Fihrist-i Ahlâk isimli risâleyi merkeze alarak yapılmış bir çalışmanın ürünüdür. Biri giriş olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde Seyyid Hüseyin Hüsnü Efendi ve Fihrist-i Ahlâk Risâlesi üzerine bir değerlendirme bulunmaktadır. Birinci bölümde Fihrist-i Ahlâk Risâlesi’nin sadeleştirmesi, ikinci bölümde ise transkripsiyonu ve metin neşri yer almaktadır. Fihrist-i Ahlâk Risâlesi, İslâm düşünce tarihindeki fikrî, ilmî ve amelî birikimi dikkate alarak yazılmış bir eserdir. İslâm ahlâkını ilgilendiren pek çok kavramı kısaca tanımlayıp tarif etmekte ve ahlâk ilminin problemleri arasına giren konuların büyük bir kısmına ismen de olsa değinmektedir. Ahlâk felsefesi ile başlayan risâlede, tasavvufun nazarî ve amelî verilerinden de yararlanılarak güzel ahlâkı elde etmenin yolları araştırılmaktadır. Bu yönüyle Fihrist-i Ahlâk Risâlesi’nin pratik ahlâk konularını da içerdiği görülmektedir. Güzel ahlâka ulaşmak için Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin (ö. 672/1273) şahsında sûfîlerin tavsiyelerine yer verilmektedir. Tasavvufî açıdan önem arz eden sahih îtikat ve ibâdet başta olmak üzere kıllet-i tâam, kıllet-i menâm, kıllet-i kelâm, riyâzet, dünyanın fâniliğini bilme ve zühd düşüncesinin, ahlâkı güzelleştirmeye yardımcı olacağı belirtilmektedir. Bu özelliklerinden dolayı Temel Kavramlarıyla İslâm Ahlâkı kitabında her insanın faydalanabileceği bir yön bulunduğu gibi konuyla akademik açıdan ilgilenen eğitim, İslâm felsefesi ve tasavvuf alanlarına da katkı sağlayacak bilgiler mevcuttur.
97.50 ₺ -
Ruh Giritli Sırrı Paşa
“Bu âciz kul, ruh ve ölüm hakkındaki bazı muteber nakilleri toplamakla şu risâleyi yazmış ki din kardeşlerine yadigâr olsun.” Anlaşılması en zor konulardan biri de ruhtur. Bunun için de âlimlere müracaat etmekten başka çare yoktur. Elinizdeki eser de bu cümleden olarak münevver bir âlimin eseridir. Giridli Sırrı Paşa (1844 Girid-Kandiye-1895 İstanbul), Osmanlının son döneminin devlet adamlarındandır ve başta Tefsir olmak üzere Kelâm, Mantık, Dinler ve Mezhepler Tarihi, Dil ve Edebiyata dair birçok eserler de kaleme almış önemli bir Osmanlı münevveridir. Giridli Sırrı Paşa, Rûh risalesini soru-cevap yani söyleşi tarzında kaleme almıştır. Eser, ruh ile ilgili eser ortaya koyan âlim ve âriflerden yararlanarak yeni bir tarz ve üslupla son derece veciz bir eser ortaya koymuştur. Onun risalesi, geleneğimizde bu hususta yazılan eserlerin bir özeti gibidir. Şamil Yayınevi’nin yayımladığı bu kitapta, eserin aslı ve çeviriyazısı karşılıklı olarak konmuştur. Böylece Osmanlı Türkçesini bilenler karşılaştırma yapabilecekler, yeni öğrenenler de takıldıkları yere bakabilme imkânı bulacaklardır. Risaleyi yayına hazırlayan Haydar Murad Hepsev, Sadeleştirme-Açıklama kısmında; Kuşeyri, İmam Gazali, Ragıb el-İsfahani, İbn Sina, Şehabeddin Sühreverdi, İmam Fahreddin Râzî, İmam Rabbani, Muhyiddin Arabi, ibn Kayyim el-Cevziyye, Şah Veliyyullah ed-Dihlevi, Abdülaziz ed-Debbağ, Mevlâna Halid Bağdadi, Şeyh Ali Behcet Efendi, Şeyh Abdülhakim Arvasi, Elmalılı Hamdi Yazır gibi büyük âlimlerin eserlerinden iktibaslar yaparak bu küçük ama yoğun eseri günümüz okurunun istifadesine sunmuştur.
136.50 ₺ -
Sultan İkinci Abdülhamide Medhiyeler
Dostu ve düşmanı tarafından anlaşılması zor ve örtülü şahsiyeti hakkında “velî, sırlı, acaib, efsunlu, bilmece” vesâir tâbirlerle yorumlar yapılan ve Üstad Necib Fazıl’ın “Abdülhamîd’i anlamak her şeyi anlamak olacaktır.” dediği Ulu Hakan Sultan İkinci Abdülhamîd Han Hazretleri… Her fikir ve aksiyonu, “zıtlar arası muvazenenin üstün nizâmı”nın örneklerini sergileyen Ulu Hakan’ı ancak Allah Resûlü sallallahu aleyhi vesellem’in “Allah’ın sır hazîneleri Arş’ın altındadır ve anahtarları şairlere verilmiştir.” dediği şâirler anlayabilir ve anlatabilirdi. Şiir idraki ile anlatılabilir ve anlaşılabilirdi. Her şair de elbette şuur ve ihlaslarınca O’nu anlayacaktı… Elinizdeki eser, zamanın üstüne çıkan kahraman hüviyeti ile hala fikir ve aksiyonlarımızda ikinci ömrünü süren Ulu Hakan’ı anlama zarûretimize büyük hizmet eden bir eser… 64 şairin kaleminden Sultan İkinci Abdülhamîd Han Hazretleri…
45.50 ₺ -
Peygamberlerin Masumiyeti
Mâturîdî kelâm geleneğinin önemli temsilcilerinden bir tanesi olan Nûreddin es-Sâbûnî (ö. 580/1184), talebeleri, eserleri ve tesiriyle mezhep içerisinde kıymetli bir mevkiye sahip olmuş mütekellimlerdendir. Nitekim es-Sâbûnî’nin kaleme aldığı el-Kifâye fi’l-hidâye, İmam Mâturîdî’nin (ö. 333/944) Kitâbu’t-tevhîd ve Ebu’l-Muîn en-Nesefî’nin (ö. 508/1115) Tebsiratü’l-edille eserinden sonra Mâturîdîlerin üçüncü kaynak kelam eseri kabul edilme hüviyetine sahiptir. Ayrıca el-Kifâye’nin muhtasarı olarak ele aldığı el-Bidâye fî usûliddîn eseri ise Mâturîdîliğin temel görüşlerinin özetlendiği veciz bir muhtasar eserdir. Dolayısıyla o, yazmış olduğu eserlerle hem Mâturîdîliğin gelişimine katkı sağlamış hem de mezhep içerisinde kendine yüksek kıymeti hâiz bir konuma sahip olmuştur. Tercümesini gerçekleştirdiğimiz el-Müntekâ min İsmeti’l-Enbiyâ isimli eser, âyet ve hadîslerde yer bulan ve zâhirî mânâsıyla peygamberlerin günahına delâlet eden buyrukların kavl-i sarîhini sunmak niyetiyle kaleme alınmış bir çalışmadır. Sâbûnî bu niyetini, el-Beşâgarî’nin aynı niyetle kaleme aldığı Keşfü’l-Ğavâmiz fî Ahvâli’l-Enbiyâ isimli eserini ihtisar ve tezhip yoluyla gerçekleştirmiştir.
162.50 ₺ -
Müsned-i Ebu Bekir Es-Sıddık
Hz. Ebû Bekir es-Sıddık, Müslümanların onun ağzından dökülen her harfi tabir-i caizse iğne ile kuyu kazarak araması gereken, peygamberlerden sonra en üstün makamı haiz kişidir. Bu husus mâlûm olduğu üzere Ehl-i Sünnet âlimlerin kaleme aldığı akâid metinlerine dahi yazılmış açık bir hakikattir. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in, Hz. Ebû Bekir’in kıymetli makamını ilan eden taltifleri pek çoktur. Hz. Ebû Bekir es-Sıddık bu derece-i kemâle, Nebiyy-i Zîşân’a bağlılıktaki titizliği ve dünya menfaatinin kokusunu dahi taşımayan muhabbeti ile erişmiştir. Okuyacağınız tercümede de geçen ve bizzat Hazret-i Ebû Bekir’in ağzından bir cümle bu bağlılığın belki de en güzel ifadesidir: “Ben bir şey (bile) hatırlamıyorum ki, onu Resûlullah aleyhisselâm yapsın da —Allah’ın izniyle— ben yapmayayım.” Hz. Ebû Bekir radıyallahu anh’ın ağzından dökülen ve Peygamber Efendimiz ile olan münasebetini gözler önüne seren yani hem Hz. Peygamber’i hem de Hz. Ebû Bekir’i bizlere aynı anda tanıtan, sözlerini ve hâllerini ulaştıran bu rivayetler işbu itibarla ayrı bir ehemmiyete ve öneme sahiptir
260.00 ₺ -
Kuranı Kerim'in Yazı Tarihi
“Müslümanların kıyamete değin câri olacak son hak din ile münasebetlerinin temel vasıtası olan Kur’ân-ı Kerîm’in tarihinin “karanlık” olduğunu beyan eden, 1450 senelik tarihi vetirede bir kısım âyetlerin “hiç kimse tarafından doğru anlaşılmadığını” söyleyen; bırakınız Hz. Peygamber (s.a.v.)’in, Hz. Âdem (a.s.)’dan itibaren hiçbir peygamberin “hissî mucizesi olmadığını” ifade edip tüm hissî mucizeleri bir kalemde inkâr kastıyla te’vil eden, Kur’ân-ı Kerîm’in ilâhî bir koruma altında olduğu vaadine rağmen “bir kısım âyetlerin Kur’ân’dan olmadığı halde ona dâhil edildiğini” ve cem esnasında bazı yanlışların yapılmış olabileceğini iddia eden, İlâhî vahyin bütünüyle peygamberin rüyası olduğunu dolayısıyla da “onun vahye değil, vahyin ona tâbi olduğunu” söyleyen zevatın günden güne artması elinizdeki eserin ortaya çıkmasının en büyük sebebidir. Elinizdeki bu çalışma, söz konusu iddiaları en özlü biçimde cevaplama amacına matuf olduğu gibi, Kur’ân-ı Kerîm’in -tamamıyla- Hz. Peygamber (s.a.v.)’in sağlında yazıya geçirildiğini isbat etmek niyetindedir.”
143.00 ₺ -
Kitabül Edeb
Büyük muhaddis Ebû Dâvud’un 40 kitâb ve 5272 hadîs-i şerîf’in rivâyetinden müteşekkil, “Kütüb-i Sitte”nin üçüncüsü, büyük hâdis külliyâtı meşhûr “Sünen-i Ebû Dâvud”un edeb mevzûsu ile alâkalı hadîsleri topladığı kitâbı “Kitâbü'l-Edeb”i okuyucunun istifâdesine sunmayı önemli buluyoruz. Bu kitâbda Peygâmber Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem’den nakledilen 502 hadîs-i şerîf’in açıklamalarında büyük İslâm âlimlerinin görüşlerini, mezheb imâmlarının duruşlarını, bu minvâlde çıkabilecek hükümleri, râvîler hakkında ki doyurucu bilgileri bulacaksınız. Bu zengin eser, kıymetli bir çalışmanın meyvesidir.
520.00 ₺ -
Kırk Hadis Şerhi
Büyük hadis alimi İmam Nebevinin kırk hadis derlemesi hadi edebiyatında üzerine birçok çalışma yapılmış meşhur bir eserdir. Nevevinin Kırk Hadisi üzerine yapılan bu çalışmalardan bir tanesi de büyük Osmanlı düşünürü İsmail Hakkı Bursevinin Türkçe olarak kaleme aldığı Hadisi Erbain Şerhidir. Bu kitapta kırk hadisin fıkhi irfani ve filolojik tahlilini yapan Bursevi, zengin ilmi birikimiyle İslam'ın zahiri ve batını boyutunu bir bütünlük içinde tasvir etmeye çalışmıştır.
61.75 ₺ -
İmam-ı Rabbani Hazretlerinin 1 Günü
Bu eser, İmam Rabbânî (k.s.) Hazretlerinin yakın hizmetinde bulunmuş olan Halifesi, Muhammed Salih Kûlâbî (k.s.) Hazretleri tarafından, onun izniyle hazırlanmıştır. Eserde İmam Rabbânî (k.s.) Hazretlerinin günlük olarak yaptığı ibadetleri, ibadetlerin öncesinde ve sonrasında okuduğu, hastalara şifa için ve bazı hususi durumlarda okuduğu duaları ihtivâ etmektedir. Eserde ehl-i sünnete vurgu yapan, sünnete ittibâyı vurgulayan, itikadî ve amelî bir takım konulardaki görüşlerini ihtivâ eden bir bölüm de bulunmaktadır. Eserin aslı Farsçadır. Tarihin tozlu sayfaları arasından kıymetli okuyucularımızın istifade etmesi için büyük bir gayretle türkçeye tercüme edilmiştir. Sa’y u gayret bizden muvaffakiyet Allah (c.c)’dandır.
91.00 ₺ -
İmam Maturidi Hayatı Eserleri ve İlmî Şahsiyeti
İslâm tarihinin en büyük ve etkili sîmâlarından bir tanesi olan İmam Ebû Mansur el-Mâturîdî (rahmetullahi aleyh), yakın zamanlarda ismi ve fikirleri etrafında en büyük spekülasyon ve istismarın yaşandığı âlimlerin başında gelmektedir. Bu büyük âlimi aslî hüviyeti ile tanımak adına gerçekleştirilen her çalışma hem ömrünü İslâm’a vakfetmiş bir âlime vefanın hem de söz konusu spekülasyon ve istismarı önlemenin gereğidir. Elinizdeki eser, işaret edilen hususlara katkı sunmak niyetiyle girişilen, imamın hayatı, eserleri ve ilmî şahsiyetine ışık tutmayı hedefleyen bir gayretin mahsulüdür.
130.00 ₺ -
İlm-i Kelamın Özü
Giritli Sırrı Paşa`nın &`;Nakdü`l-Kelâm fî Akâidi`l-İslâm” eseri üzerine bir &`;sadeleştirme ve açıklama” olarak sunulan bu kitap, zamanın yeni meselelerinin çözümlenmeye çalışılması ile orijinal eserden ayrışmaktadır. Bu meselelerin İslâm tarihi boyunca gelmiş en büyük itikadı tehdit ve zaaflarla gün yüzüne çıktığı göz önüne alınırsa, kitabın &`;Nakdü`l-Kelâm”ın yeni bir anlayışla yapılan şerhi olduğunu söyleyebiliriz. &`;Ehl-i Sünnet`in görüşlerini ve ona muhalif olan fırkaların temelsizliğini aklî ve naklî kesin delillerle ispat” vazifesini ifaya dönük bir cehdin ürünü olan kitap, yenilenmesi ve reform edilmesi gerekenin &`;ezelî ve ebedî yeni” İslâm`ın ölçülerinin değil, ona muhatap insan anlayışı/ona bakan göz olduğunu göstermeye kendini adamıştır.
273.00 ₺