-
-
Ashabı Suffe
Ashâb-ı Suffe, ilk emri Oku! olan bir dinin ve ölüm tehdidi altında bile ilme öncelik veren bir peygamberin güzide talebeleridir. Oku! emriyle başlayan bu eşsiz inkılâp, Allah Resûlü'nün (sas) olağanüstü çabalarıyla zirveye ulaştı ve Suffe Ashâbı ile hayat buldu. Allah ve Resûlü'nün mesajını en iyi şekilde içselleştiren Ashâb-ı Suffe, Kur'ân ve sünneti öğrenerek yaşamayı hayatlarının gayesi yaptılar. Hâl, hareket ve yaşantılarıyla kıyamete kadar gelecek nesillere örnek oldular. Daha düne kadar okumayı ve yazmayı akıllarından bile geçirmeyen bir toplumun fertleri iken İslâm ile hayat bulan sahâbîler, o günden sonra ilim ve irfan aşığı oldular ve hayatlarını buna adadılar. Bu insanlar, gök kubbenin altında yaşayan en bahtiyar insanlardı. Rehberleri, Kur'ân; okulları, Mescid-i Nebevî; öğretmenleri, peygamberlerin serveri olan Hz. Muhammed (sas) idi. Bu kitap; akıcı ve sade bir üslupla istifadenize sunulmuş olup en sevgilinin en özel öğrencilerini yakından tanımak, manen onların önüne diz önüne çöküp talebeleri olmak, nebevî ilim ve irfanla tanışmak için hazırlandı.
52.50 ₺ -
Ruhul Beyan Arapça 10 Cilt Daru İhyau Turasil Arabi
CİLT SAYISI : 10 EMEĞİ GEÇEN : Ahmed Ubeyd İnaye Yayın Evi : Daru İhyai't-Türasi'l-Arabi Yayın Şehri : Beyrut Kitap Ebadı : 17 x 24 Sayfa Türü : Ivory Kağıt YAYINCI : Darul İhyau Turas
3420.00 ₺ -
Kuranı Kerim Tefsiri 7 Cilt Ömer Nasuhi Bilmen
Kuranı Kerimin Meali ve Tefsiri Son dönemin kıymetli âlimlerinden Ömer Nasuhi Bilmen Hoca Efendi, İslâmî ilimler alanında çok sayıda değerli eserler bırakmıştır. Bu eserlerden biri de “Kur’an-ı Kerîm’in Türkçe Meâl-i Âlîsi ve Tefsiri” isimli eseridir. Bu tefsirinde Ömer Nasuhi Bilmen Efendi muhtasar ve özlü bir eser meydana getirmiştir. Eserin içeriğine bakıldığında tefsirde, önce sureler ve içerikleri hususunda kısa bilgi verildikten sonra ayetlerin meali yer almakta, ardından her ayetin izah ve tefsiri yapılmaktadır. Bu kıymetli eserin dili, yazıldığı zamana göre değil, müfessirin yetiştiği döneme göredir. Bu itibarla günümüz insanlarının anlayacağı şekilde, anlaşılır bir dille sadeleştirilmesi kaçınılmaz olmuştur. Nitekim bu tür çalışmalar da yapılmıştır. Halkımızın, Ömer Nasuhi Efendinin eserlerine karşı muhabbet dolu bir tutum içerisinde olduğu herkesin malumudur. Bu tefsirle ilgili çalışmayı yaparken elimizden gelen gayreti sarf ettik ve çalışmayı tamamladık. Tevfik Allah’tandır. Fatih Kalender Hüsamettin Vanlıoğlu
1552.50 ₺ -
Emirül Müminin Muaviye bin ebu Süfyan
Hazreti Muaviye sahabe kapısının kulpu olduğundan, o kulpu yerinden oynatmak isteyenlerin orada yetinip durmayacaklarını ve eleştiri oklarını sahabenin en yukarısına kadar çıkarıp geride kaynağına güvenilmeyen, isnadına itimat edilmeyen bir din algısı bırakacaklarını söyleyebiliriz. Sonra Gelenlerden hiç kimsenin sahabe asrındaki vaklara hakem olması mümkün olamayacağı için bizler Hazreti Muaviye'yi rızası için Müslümanların işini üstlendiği Rabbisiyle ve mücadele ettiği kerim olan hasmı Hazreti Aliyle baş başa bırakmak durumundayız.
140.00 ₺ -
Hadis Usulü Mustafa Köseoğlu
Darul Hilafe Medreselerinin Tali Kısm-ı Sani bölümü müfredatına baktığımızda, İmam-Hatip Liseleri düzeyindeki bu bölümün usûl derslerinde, Birgivi Mehmed Efendinin Hadis Usûlü risalesinin okutulduğu görülmektedir. Hadis Usulü hakkında her ilim talebesinin bilmesi gereken temel ıstılahları açıklaması yönünden Birgivî’nin Hadis Usûlü eserinin birçok eserden daha kullanışlı olduğu söylenebilir. Davud el-Karsi bu risaleye yaptığı şerhin mukaddimesinde şöyle der: "Buharî-i Şerife başladığım zaman, bundan önce hadis usûlüne dair bir risale ile başlamayı münasip gördüm. Zira buna ihtiyaç duyuluyordu. Usûl risaleleri arasında bu risale; tertip bakımından en güzel, tahriri en kâmil, gerekli usûlü en çok derleyen risale olması sebebiyle bundan güzelini bulamadım."
140.00 ₺ -
-
İslami Açıdan Kadın
Sevgi ve mutluluğun kaynağı kadın. Huzurlu bir yuvada âhirete uzanan kutlu yürüyüşün sembolü anne... Babaların yorgunluklarını, çocukların hırçınlıklarını sabırla eriten fazilet timsali. Şefkatli bakışları muhabbet hâlesi. Osman Ersan; Fatihler, Yavuzlar yetiştirmeye namzed valide sultanlar inşasına katkıda bulunmayı amaç edinmiş. Muhterem Osman Nuri Topbaş Hoca Efendi'nin pek kıymetli takdimi, bu kutlu yürüyüşü ayrıca tenvir ediyor. Kitap, kızlarımızın gelecekte şuurlu birer müslüman hanım olmaları için gerekli kalbîve zihnî donanımı özet olarak veriyor.
98.00 ₺ -
Riyazüs Salihin Tercümesi Tek Cilt
Söz konusu ihtiyacı karşılamak üzere sekiz ciltlik bir tercüme ve şerh çalışmasını gerçekleştirmiştik. Şimdi ise, -kural olarak şerhsiz hadis okumanın doğru olmadığını düşünmemize rağmen- İslâm’ı öğrenmek ve yaşamak isteyen ve çok ciltli takım kitap alıp okuma imkânına sahip bulunmayan lise ve üniversite talebelerinin ve İslâmî konularda bilgilenme arzusu duyan halkımızın bu istek ve arzularına cevap verebilmek için sadece tercümeden oluşan bir ciltlik bu eseri hazırladık.
400.00 ₺ -
Riyazüs Salihin Arapça ve Tercüme Metin 2 Cilt
Riyâzü’s-Sâlihîn’ne gösterilen sıcak alâka, yeni bir çalışmanın varlığını elzem kıldı. Yayınevimizce sekiz cilt halinde neşredilen Riyâzü’s-Sâlihîn, sadece ayet ve hadis metinlerini ihtiva edecek şekilde iki ciltte toplandı. Prensip olarak hadis-i şeriflerin şerhsiz okunmasını tavsiye etmiyoruz. Ancak İslâm’ı öğrenip yaşamak istediği halde çok ciltli kitapları temin ve takip etme imkanı olmayanların taleplerini görmezden gelemezdik. Böyle muhtasar bir çalışmanın da faydadan hâli olmayacağı kanaatindeyiz. Hayatı, ayet-i kerimeler ve hadis-i şeriflerle bereketlendirene ne mutlu.
800.00 ₺ -
Noktai Süveyda
En-noktatü’s-sevdâ ibaresi, nokta ve onun sıfatı siyahtan teşekkül etmiştir. Bu ifadede sıfat-mevsuf terkibiyle, mânâ vurgusu, "nokta” kelimesi üzerinde temerküz etmiştir. Nokta kelimesi lügatte, harekelemek suretiyle açıkca ifade etmek, noktalamak, küçük parça, nokta, azıcık bir şey, konu, iş anlamlarına gelmektedir. Sevdâ kelimesi ise lügatte, beyazın zıddı, siyahlaştırmak, birinin siyahî çocuğunun olması, toplumun büyük çoğunluğu, el ve alındaki çizgiler, insanın yüzü, siyah büyük yılan, iki siyah yani su ve hurma, gece ve gündüz, kalp habbesi, arka, kıç, hurmayı çok yemekten dolayı karaciğerde meydana gelen ağrı, sancı vs. gibi mânâları ihtiva eder.
77.00 ₺ -
Mescidi Nebeviden 111 Hatıra
Mescidlerin ilki ve merkezi Mescid-i Haram’dır. Orası Allah’ın en çok sevdiği mekândır. Mescid-i Haram’da çok hatıralar yaşanmıştır. Bu hatıraları okurken insan Allah Rasûlü (s.a.v.) ve ilk muhacirlerle beraber olur. Onların ruh iklimini teneffüs etmeye başlar. Onların imanı, ibadeti, ahlâkı ve cihâdı gözünün önünde canlanır, okuyucu da bunlardan hisseler almaya ve hayatına yansıtmaya başlar.
80.00 ₺ -
Mescidi Haramdan 111 Hatıra
Mescidlerin ilki ve merkezi Mescid-i Haram’dır. Orası Allah’ın en çok sevdiği mekândır. Mescid-i Haram’da çok hatıralar yaşanmıştır. Bu hatıraları okurken insan Allah Rasûlü (s.a.v.) ve ilk muhacirlerle beraber olur. Onların ruh iklimini teneffüs etmeye başlar. Onların imanı, ibadeti, ahlâkı ve cihâdı gözünün önünde canlanır, okuyucu da bunlardan hisseler almaya ve hayatına yansıtmaya başlar.
80.00 ₺ -
Kuran Aynasında İnsan
Kur’ân’da insana ilişkin çizilen kişilik tipleri var; Mü’min, münkir, kâfir, münâfık, müşrik, mürted. Kur’ân’da bunların özellikleri belirtiliyor. İnsan kendi hayatına ve kişiliğine bakıyor ve bu özelliklerden oraya hangisinin yansıdığını görüyor. Eğer îman hassâsiyetinde ise, kişiliğini tüm diğer kişilik tiplerinin özelliklerinden arındırmaya çalışıyor. Kişiliğine inkârdan, şirkten, nifaktan, irtidattan ve nihayet küfürden bir nokta düşmemesi için gayret sarf ediyor. Bundan dolayı Kur’ân’ı hep okumak lazım. Rabbimizin bir çağrısı olarak Kur’ân bize sesleniyor. Kur’ân, bizi bir çizgide tutmak için var, Rabbimizin kopmaz ipi olarak var, Rasûlullah Efendimizin bizi kurtarmak üzere bıraktığı emaneti olarak var. Rabbimizin huzuruna, kire pasa bulaşmış olarak değil, tevhid çağlayanında yıkanmış berrak bir kişilikle çıkmak lazım. Hep kalp sınavındayız ya... İçimizdeki o küçük et parçasının -kişilik merkezinin- derdine düşmüşüz ya... Rabbim bizleri nifak-inkâr iklimlerinde savrulmaktan korusun. Îmanda derinleşenlerden eylesin. Âmin…
385.00 ₺ -
Kenzül İrfan Binbir Hadis Erkam
Elinizdeki Kenzü’l-İrfan adlı eser konularına göre tasnif edilmiş 1001 hadis ve tercemesidir. Son devir mutasavvıflarından Nakşî-Hâlidî Şeyhi M. Es’ad Erbilî Hazretleri (ö. 1931)’ne aittir. Daha çok ibâdet ve ahlak konularındaki hadis-i şeriflerden derlenen bu eser, müellifi hayatta iken arap alfabesi ile iki defa neşredilmiştir. Türkçe tercemesi ile birçok neşri bulunan Kenzü’l-İrfan Türk okuyucusu tarafından büyük bir hüsn-i kabûle mazhar olmuştur. Nitekim merhum Üstad Necip Fâzıl Kısakürek, eser ve müellifi hakkında şunları söylemektedir: "Es’ad Efendi’nin Kenzü’l-İrfan isimli eserinde aslî metne ve Osmanlıca’ya büyük bir sadâkat ve hâkimiyet müşâhade ettiğimizi belirtmek borcundayız... Şiirlerine gelince, bunlar, Şeyh Es’ad Efendi’nin bir hassasiyet ve şiir kabiliyetine mâlik bulunduklarına işaret...”
280.00 ₺ -
Kelime-i Tevhidin Sırları
Kelime-i tevhid ile ilgili olarak birçok risale kaleme alınmıştır. Bunların bir kısmı kelime-i tevhidi ağırlıklı olarak gramer açısından incelemiş ve bu sırada ulûhiyyetle ilgili meseleler hakkında genel bilgiler vermişlerdir. Bazıları doğrudan bir akaid kitabı niteliği taşımaktadır. Fahreddin er- Râzî’nin "Esrâru’t-Tenzil ve Esraru’t- Te’vil” adlı, çevirisini sunduğumuz ve Kelime-i Tevhidin Sırları olarak isimlendirdiğimiz bu eseri, yukarıda zikrettiğimiz kelime-i tevhidin farklı özelliklerini konu edinen eserlerin pek çok özelliğini kapsamaktadır.
200.00 ₺ -
Medeniyet Öncülerimizden 365 Lider Davranış
Toplumumuzun kanayan yarası olan gençlere bir nefes olabilecek, zihinlerindeki boşluğu doldurabilecek bir eseri takdim ediyoruz. Eserde tarihimize ışık tutan, kültürel mirasımızın öncüleri olan lider insanlarımızın yaşantılarından kesitler barındırıyor. Bu eser gençliğe doğru davranışı öğütleyecek, hayatının her alanında önder olacaktır. Keyifli okumalar!
280.00 ₺ -
Müslümanın Para İle İmtihanı
Altınoluk Dergimizde, "Müslümanın Para ile İmtihanı Üzerine” adıyla, Haziran-Temmuz 2012’de, iki sayı devam eden bir mülâkatımız yayınlandı. Sonrasında vâkî olan ısrarlı talepler ve görülen lüzum üzerine de, dergimizde yayınlanan şeklinden daha geniş ve tafsîlâtlı olarak, bir kitapçık hâlinde neşredilmesinin de faydalı olacağı kanaati hâsıl oldu. Bu niyetle, günümüz ticârî ve iktisâdî hayatında en çok düşülen bâzı hatalardan îkaz ve doğruları tavsiye mâhiyetindeki bu kitapçığı, siz kıymetli okuyucularımızın istifâdesine sunuyoruz.
85.00 ₺ -
Nereye Gidiyoruz
Nereye Gidiyoruz Takdim Rahman ve Rahîm Olan Allah’ın Adıyla... Bizleri Müslüman olarak yaratan, Peygamber ve Sahâbe sevgisiyle donatan Rabbimize hamd olsun (cc)... Yoluna kurban olduğumuz, hayatına hayran kaldığımız, her şeyini örnek alma çabasına girdiğimiz Peygamber Efendimize salât ve selâm olsun. O’nun etrafında pervane dönen, Ehl-i Beyt’ine, Ezvâc-ı Tâhirât’ına, Âl ve Ashâbı’na, Etbâı’na ve onların nurlu ve onurlu yollarını yol edinme gayretinde olanlara da, salât ve selâm olsun. O kutlu yolun kutlu yolcularına salât ve selâm olsun… Elinizdeki eser, önce düşünce ve fikirlerde, sonra ilim ve kültürde, sonra da hayatımızda yepyeni bir kapı aralaması arzusuyla kaleme alındı. Birçok tekniğin iç içe kullanıldığı bu eser; bir yönüyle radyofonik senaryo, bir yönüyle roman, bir yönüyle tiyatro, bir yönüyle deneme, bir yönüyle televizyon filmi, bir diğer yönüyle de drama tarzında yazıldı. Okuyucu, durum ve konumuna göre algılayıp değerlendirecek, gerektiğinde de rahatlıkla sahneleyecektir. Elinizdeki bu çalışma, ilk defa Ordu ili Kumru ilçesinde 1992 yılında "Adam Arıyorum” adıyla kısa ve bir perdelik tiyatro/ parodi olarak kaleme alınıp sahnelenmişti. Daha sonra yine Ordu’nun, tekraren Kumru, sonra Gölköy, Ulubey, Fatsa, Ünye ilçelerinde sahnelendi. Sonra da bütün ülkeye yayılarak, birçok il ve ilçelerimizde çokça sahneye kondu. Adını çok fazla duyurarak, yurt dışına taştı ve Avrupa ülkelerinde de çok yerde sahnelendi. Yani önceki adıyla "Adam Arıyorum” yurt içi ve yurt dışında birçok yerde defalarca sahnelenip, çok büyük bir ilgi toplamıştı. Sahnelerde seyircisi ile çokça buluşan bu çalışmanın, aynı zamanda özel matbaalarda çokça baskısı yapılmıştı. İstek üzerine tanınmış bir yayınevi imzasıyla on üçüncü baskısı ile okuyucunun karşısına tekrar çıkmıştı. Şimdi de daha büyük kitlelere ulaşması için, muhteva ve tekniği yeniden gözden geçirerek, ciddi bir yayınevi imzasıyla on dördüncü baskı ve "Nereye Gidiyoruz” adıyla okuyucu ile buluşmayı hedefliyoruz. Bilindiği gibi tiyatro olarak yayınlanan eser, sadece sahne işleri ile ilgilenenler tarafından alınıp sahnelenmektedir. Dolayısıyla herkese ulaşamamaktadır. Biz de bundan dolayı, muhteva ve tekniği zengin tutarak, ciddi bir yayıncı imzasıyla okuyucusuyla buluşturmak istedik. Bizi böyle bir çalışmaya sevk edip ciddi bir şekilde destekleyen Erkam Yayınları’na, özellikle Doğan Gökmen ve Salih Zeki Meriç kardeşlerime çok teşekkür ediyorum. Bu kardeşlerimizin ısrarlı istekleri karşısında böyle bir eser ortaya çıktı, hamd olsun. Nereye gittiğimizin şuuru ile yaşamak arzusu ve duasıyla… İstanbul, Nisan 2013 Âdem SARAÇ
105.00 ₺ -
Peygamberimizin Tarif Ettiği Namaz
En güzel, en faydalı bir şekilde değerlendirilen zaman, şüphesiz Kurân okumak, hadislerle içli, dışlı olmak, onları yaşamak ve yaşatmak sûretiyle geçirilen zaman değil midir? 40 Hadis geleneğine uyarak, "Namaz dinin direğidir. Onu terkeden kimse dini yıkmış olur” hadis-i şerifinden yola çıkarak namazın Müslüman’ın hayatındaki yeri, gereği, önemi ve fazileti hakkında kişiye yön veren hadis-i şeriflerden bazılarını derleyip bir araya getirmiş.
50.00 ₺ -
Kalbin Aşk Vakti
Aşk bir elçidir, olup bitenden değil, olup bitmeyenden haber getirir. Başkalarıyla yaşamayı öğrenebiliyor da, kendisiyle yaşamayı bir türlü öğrenemiyor insan. Çünkü ilkinde hayatı tanımak, ikincisinde Allah’ı tanımak elzemdir. Oysa ‘perhizin’ yerini ‘diyet’, ‘eğlencenin’ yerini ‘şamata’, ‘neşenin’ yerini zemberekli ‘kahkaha’, ‘hüznün’ yerini ‘can sıkıntısı’, ‘kılıfın’ yerini ‘ambalaj’, ‘muhafazanın’ yerini ‘kullan at’, ‘ebedînin’ yerini ‘garanti’ , ‘şeffaflığın’ yerini ‘transparanlık’, ‘kulun’ yerini ‘ben’, ‘imanın’ yerini ‘bağımlılık’, ‘Tanrı’nın yerini ‘Star’ aldı. İbadet diye diye Allah hayattan ayırıldı. Oysa sokak da tapınak kadar kutsaldır. Oysa Allah’la insanın ilişkisinin asıl adı ‘ibadet’ değil, ‘hayat’tır. Şimdi hayatı ‘on’ üzerinden değil, ‘sıfırdan’ kurmak gerek. Mutlaka ama mutlaka çağrılıyorsun, kulak kabartmayı bil.
20.10 ₺ -
İstiklal de Sahneden İsmailağa da Secdeye
Değerli okuyucularım; elinizde bulunan bu çalışma hayatın anlamı olan ‘kulluğu’ farklı bir açıdan ifade etmek üzere kaleme alınmış bir çalışmadır. Kendi türleri içindeki farklılığı ise gerçeklere ışık tutması ve sadece doğrulara önder olabilecek bir vizyona sahip olmasıdır.
110.00 ₺ -
-
Sahihul Buhari
'Sahîh-i Buhârî'' İslâm tarihi boyunca üzerinde en çok çalışılan eserlerden biri olmuştur. Kâtip Çelebi (Rahimehullâh), İmâm-ı Buhârî (Rahimehullâh)ın ''Sahîh''i üzerine şerh, hâşiye, ta'lik, ihtisâr ve benzeri türden yapılmış 80'den fazla çalışmanın ismini vermektedir. Günümüzde yapılan bir araştırmaya göre de ''Sahîh-i Buhârî'' hakkında muhtelif türde gerçekleştirilen çalışmaların sayısı yaklaşık beş yüzü bulmaktadır. Bu şâheserin bu kadar ilgi görmesinde hiç şüphesiz İmâm-ı Buhârî (Rahimehullâh)ın, hadisleri kabulde gösterdiği hassâsiyet, tertîb ve tasnifteki muvaffakiyeti yanı sıra İmâm-ı Buhârî (Rahimehullâh)ın ihlâs ve samîmiyetinin de önemli tesiri olmuştur. Öne Çıkan bu ve benzeri özellikleri sebebiyle ''Sahîh-i Buhârî'' zaman içinde Allâh-u Te'âlâ'nın kitabından sonra en sahîh kitap olarak bilcümle ulemâ nezdinde genel bir kabûle mazhar olmuştur. ''Sâhîh-i Buhârî'' târih boyunca birçok kere yazılmış, özellikle matbaanın İslâm dünyâsında yaygınlaşmaya başlaması ile birlikte mahtût nüshalar (yazma hâldeki çalışmalar) matbû neşirlere dönüşmüş ve ortaya birçok ''Sahîh-i Buhârî'' metni çıkmıştır. Bunlar arasında dünyâ üzerindeki tam metinli ilk matbû nüsha kabul edilen Hindistanlı âlim Ahmed Alî es-Sehârenpûrî (Rahimehullâh)ın (ö. 1880) Delhi'de yaptığı 1851-1853 târihli hâşiyeli neşri ile Sultân 2.Abdülhamîd' Hân'ın masrafını kendi özel hazînesinden karşılamak sûretiyle 1893-1895'te Mısır'da yaptırdığı ''Sahîh-i Buhârî'' neşri öne çıkmaktadır.
715.00 ₺ -