-
Ahlak İbn Hazm
Bu kitap, Bursada Ekim 2007 yılında yapılan Uluslararası Katılımlı İbn Hazm Sempozyumunun bildiri ve müzakerelerinden oluşmaktadır. Felsefe, kelam, fıkıh, dinler tarihi ve diğer görüşleri olmak üzere beş bölümden oluşan kitap, yirmi sekiz tebliğ metnini ve on sekiz müzakereyi içermekte; Prof. Dr. Süleyman Uludağın değerlendirmesiyle sona ermektedir. İslâm hakkında size her şeyi söyleyecek bir kaynak olarak tek bir kişiyle sınırlandırılma durumunda kalsaydınız, tercihiniz İbn Hazm olurdu. O, her alanda bilgi sunar, bizatihi kendisi bir ansiklopedidir; fakat ansiklopediden farklı olarak, İbn Hazm sıkıcı özetler değil, ilginç detaylar verir. O edip ve şair, fakîh ve tarihçi, rasyonalist ve ilâhiyatçı, gelenekçi, filozof ve ahlâk ilmi uzmanı, mantıkçı ve muallim, eğitimci, teorisyen, fizikçi ve soy bilimci, biyografi ve otobiyografi yazarıdır. (Prof. Dr. Muhammed Ebû Leyle) İslâm tarihinin ilk beş asırlık dönemi boyunca İslâm tarihçileri arasında yazdıklarında tarihî eleştiriyi onun kadar kullanan birini görmediğimi burada belirtmeliyim (Prof. Dr. Abdülhalim Uveys) İbn Hazma Orta Çağın en büyük düşünür ve şairlerinden herhangi birinin emsali olarak bakılabilir. Şayet eserlerini Latince ya da Yunanca yazmış olsaydı, adı Dante ya da St. Thomas Aquinas kadar iyi bilinirdi (Claudio Sánchez-Albornoz) İbn Hazmın Milel ven Nihali, kendisine özgü bir bakış açısıyla, İslâm kelâmının mükemmel bir anlatımıdır ve sırf üslûbu bakımından, Arap literatürünün olağanüstü bir eseri olarak görülebilir. (Israel Friedlaender)
71.50 ₺ -
Anahatlarıyla İslam Felsefesi
İslâm felsefesini değerlendirirken onu, İslâmî nasslardan uzak düşünmek mümkün değildir. Çünkü o, bir yanı ile bütün felsefeyi, diğer yanı ile İslâm Dini'ne bağlı bütün aklî ve manevî verileri içine alır. İslâm felsefesi, diğer felsefe cereyanları gibi iyi, güzel, doğru ve hakikat ile meşgul olmuş, Allah ile âlem arasındaki münasebeti izaha çalışmıştır. İslâm'da felsefeyi ve filozoftan Yunan ve Helenistik felsefe mirası ile sanırlandırmak herhalde onu anlamamak demektir.
130.00 ₺ -
Endülüs Tarihi
Endülüs, Müslümanların yaklaşık 9. yüzyıl boyunca hüküm sürdükleri ve bu müddet zarfında göz alıcı bir kültür ve medeniyet merkezi haline getirdikleri yarımadanın ismi-dir. Arap ve İslâm tarihçileri Endülüsten İslâm memleketlerinin süsü olarak bahsetmiş-ler ve düşüşünden sonra tıpkı kayıp bir cennet gibi hasret ve hüzünle anmışlardır. Arap ve Müslüman tarihçilerin, 9 yüzyıl boyunca aralıksız olarak süren İslâm hakimiyeti hakkında birçok kitap yazmalarına rağmen bu külliyatın büyük bir bölümü haçlıların cehaleti ve taassubu sonucu yok olmuş ve İslâmın bu topraklarda geçirdiği 900 yıllık serüvenin üstüne adeta kara bir örtü örtülmüştür. Bu taassup ve düşmanlığı anlamak için bugün İspanyada okutulan çeşitli tarih kitaplarına göz atılacak olursa, bu kitaplarda Vandal, Roma ve Vizigotların hâkimiyeti anlatıldıktan sonra İspanyayı 900 yıl boyunca yöneten İslâmî devletlerin, bir iki sayfayla geçiştirildiği görülecektir. Oysa bu dönem boyunca Müslümanların kurmuş olduğu kültür ve medeniyet tüm İspanya milletleri için övünç ve iftihar vesilesi olup, İslâmın İspanyada bıraktığı mu-azzam eserler bu ülkenin önemli gelir kaynaklarından birini teşkil etmekte ve her yıl iki milyondan fazla ziya-retçi bu eserleri ziyaret etmektedir.
9.10 ₺ -
Anahatlarıyla Dinler Tarihi
Yaşayan dünya dinlerini konu alan bu çalışma, mevcut dinleri taraftarlarının yaşamlarında yansımasını bulduğu şekliyle okuyucuya tanıtmayı amaçlamaktadır. Bu nedenle bu kitapta dinlerin nihai kökeni ve dinlerdeki hakikat sorunu ele alınmamakta ve Tanrının, Mutlak Varlığın, meleklerin, peygamberlerin ve onların mesajlarının gerçekte olup olmadığı hususu tartışma konusu yapılmamaktadır. Bu çalışma, inceleme konusu yaptığı dinleri içeriden bir bakış açısından hareketle tarih, inanç ve uygulama/ibadet olarak üç ana bölüm halinde ilgili dinin kendi taraftarının yaşamında yansımasını bulduğu şekilde ortaya koymaya çalışmaktadır. Bu eserin, başta yaşayan dünya dinleriyle ilgili çok az ya da hemen hemen hiç bilgisi olmayanlar olmak üzere dünya dinlerini tarihleri, inanç yapıları ve ibadetleri bağlamında tanımak ve anlamak isteyenlere yararlı olacağını ümit ediyoruz.
208.00 ₺ -
Anahatlarıyla Mantık
İnsanoğlunun en büyük özelliklerinden birisi de düşünmesidir. İnsanın eskiden beri düşünen varlık diye tarif edilmesi, bu temelli özelliğinin ifadesidir. Gerçekten de düşünen insan için en büyük gayelerden biri gerçeği kavramaktır; fakat bunun için insana rehber olabilecek bir alet, bir araç var mıdır? Bu alet mantık olabilir mi? İşte, tarihsel öneme sahip tartışma böyle bir soru ile başlamıştır. Eğer mantık insanı yanlış düşünmekten koruyan ve gerçeğe ulaştırabilecek olan bir araç ve alet ise bu herşeyden önce öğrenilmesi gereken bir ilim olmalıdır.
97.50 ₺ -
İnsan, Kainat ve Ötesi
Şüphe yok ki yıldızların hareketiyle kalbin gizli hareketlerini idare eden aynı kanundur. Bu kanunun bir ucu sonsuz kâinata, öbür ucu insanın kalbine dayanır. Yaratılışı açısından yalnız yaşayamayan insan bu büyük âlemde bütünün bir parçasıdır. Pozitif bilim açısından insan ve kâinat üzerine bazı düşünceleri içeren bu eserin, bu konuda düşünmek isteyenlere yardımcı olacağını umuyoruz.
4.23 ₺ -
Büyük Rüya Tabirleri Ansiklopedisi
Yazarlar: Nablusi, Seyyid Süleyman, Cafer-i Sadık, İbn-i Sirin Nablusi Seyyid Süleyman Caferi Sadık ve İbni Sirin’den derlenen bu kitap bu güne kadar bu alanda yayınlanan rüya tabirleri kitaplarının en geniş kapsamlılarındandır. Yayınevimiz tarafından uzun ve yorucu bir çalışmanın neticesinde yayına hazırlanmıştır. Kitap 972 sayfadan oluşmaktadır. Ansiklopedik bir özelliğe sahiptir.
360.00 ₺ -
Modern Dünyada Şuurlu Mümin Olmak
Günümüz Müslümanı her şeyden önce mazisiyle bağını büyük oranda koparmıştır. Bu inkıta, zamanla neye nasıl bakması gerektiğini, yerine getirdiği hangi vazifeyi ne amaçla yaptığını bilmeme sonucuna müncer olmuştur. Babadan oğula intikal eden bu durum, örf ve adet haline gelen bir din yaşantısı olarak kendini göstermektedir. Oysa bu din, ilk emri “oku” diye başlayan ve Müslümanları şuurlu olmaya davet eden bir dindir. Zira Müslümana, mensub olduğu davayı bihakkın benimsetecek olan şey “şuur”dur. Bu şuurun kesbedilebilmesi İslâm’ın bilinçle yaşanmasına, amellerin aşılaması gereken maneviyatın kalben hissedilebilmesine bağlıdır. Elinizdeki eser, neye nasıl bakması gerektiğine dair ciddi bir boşluğa düşmüş olan günümüz Müslümanına, modernitenin dört bir yandan kendisini kuşattığı bir çağda Kur’ân ve Sünnet’in ışığını tutmayı, selef-i Sâlîhînin mübarek menhecini ulaştırmayı hedeflemektedir.
140.00 ₺ -
Safahat (2.hm)
Mehmed Akif “Safahat”ında tamamen Osmanlı İmparatorluğunun yüzyıllar boyu sürüp gelen dertlerini, çöküntülerini, iç buhranları, halkın sosyal ve ekonomik sıkıntılarını dile getirdi. Bu zaman içinde yalnız ve yalnız Osmanlı kültürü ve edebiyatı içinde bir “Safahat” şairi olarak kaldı. Onun asıl ünü, İmparatorluğun çöküşü karşısında duyduğu acı kaygıyı dile getirmesiyle başlar. İşte bu andan sonradır ki, Mehmed Akif, artık yalnız “Safahat” şairi değil, millî bir vatan şairidir. Bundan sonra yazdığı bütün eserler; Süleymaniye Kürsüsünde, Hakkın Sesleri, Fatih Kürsüsünde, Hatıralar, Asım ve Gölgeler hep vatan için yazılmış eserlerdir.
162.50 ₺ -
Anadolunun Ruhu Tasavvuf
Anadolu’nun Ruhu, Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç’la tasavvuf, felsefe ve siyaset üzerine yapılmış söyleşilerden oluşuyor. Kılıç, söyleşi-kitap türündeki eserde genel manada ezoterizmin, hususi manada irfani geleneğin felsefi referans arayışındaki modern Türkiye’ye sunduğu imkânları ortaya koyuyor. Dünyada tasavvuf düşüncesi alanında söz sahibi olan Kılıç, gelenekteki dört katmanlı din anlayışının dinî tefekkür dünyasındaki sığlık ve yüzeyselliğin terapisinde nasıl önemli bir yere sahip olduğunu örneklerle anlatıyor. Peygamber dilinden söylenen "Rabbim bana şeylerin hakikatini göster" düsturunu insani hayatın her alanına taşıyarak suretten manaya, kılıftan öze doğru bir yolculuğa çıkmanın “anlama”daki önemini vurguluyor. Osmanlı ariflerinin "Biz iki anneden süt emdik" sözlerinin izini sürerek İbn Arabî ve Mevlânâ'dan Anadolu insanının aydınlanmasındaki iki büyük kurucu figür olarak bahsediyor. Bu söyleşiler bütününden çıkan mesaj çok çarpıcı. Kılıç, tarihte hiçbir kurucu rolü olmamış marjinal grup ve düşünüş tarzlarının dahi imtiyazlar elde edebildiği günümüzde mazlum "tasavvuf"a hakkının ne zaman teslim edileceğini soruyor, soruşturuyor, sorguluyor...
245.00 ₺ -
Arapça-Türkçe Büyük Sözlük
Bu kitap Arapça öğrenmek isteyen herkesin faydalanabileceği bir müracaat kaynağıdır. Bilhassa İmam-Hatip liseleri ve İlahiyat Fakültesi öğrencileri için çok önemli bir kaynaktır. Arapça’sını geliştirmek, ilerletmek isteyenlerin de müracaat kitabı olma niteliğindedir. ÖZELLİKLERİ: 1. Lügatımızda kelimeler olduğu gibi alınmış, fiillerin önce mâzisi, sonra müzâri ve masdarı verilmiş, mezid bablarda kök harfleri parantez içinde belirtilmiştir. 2. Önce kelimenin Arapçası ve cümle içinde kullanılışı, sonra da Türkçe karşılığı ve varsa diğer çeşitli manaları sırayla yazılmıştır. 3. Fiillerin manaları; kullanıldıkları bablar ve harf-i cerlere göre değiştiği için, özellikle hangi harf-i cer ile kullanıldığı belirtilmiştir. 4. Lügatımızta önce kelimelerin manaları rakamlarla sıralanmış, sonra bu kelime ile yapılmış deyimler ve sonra da eğer varsa terimler kısaca açıklanmıştır. 5. Lügatımız yaklaşık olarak 60 bin ana madde ihtiva etmektedir. Her ana maddenin de, kiminin bir, kiminin de ondan fazla manası olduğu göz önünde bulundurulursa, lügatımız en azından 250 bin değişik manalı kelime içermektedir.
600.00 ₺ -
Arapça-Türkçe Cep Sözlüğü
Türkçe-Arapça, Arapça-Türkçe olarak hazırlanmış olan ve 20.000 kelime ihtiva eden cep sözlüğü, Arapçayı öğrenmeye yeni başlayan ve İmam Hatip Lisesi öğrencileri kardeşlerimizin sözlük ihtiyacı düşünülerek hazırlanmıştır. Aranan kelime (Türkçe veya Arapça) renkli yazılarak, daha rahat faydalanma imkanı sağlanmıştır. Herkesin, özellikle öğrencilerin istifadelerine sunuyoruz.
90.00 ₺ -
Arapça-Türkçe Mini Sözlüğü
Türkçe-Arapça, Arapça-Türkçe olarak hazırlanmış olan ve 20.000 kelime ihtiva eden cep sözlüğü, Arapçayı öğrenmeye yeni başlayan ve İmam Hatip Lisesi öğrencileri kardeşlerimizin sözlük ihtiyacı düşünülerek hazırlanmıştır. Aranan kelime (Türkçe veya Arapça) renkli yazılarak, daha rahat faydalanma imkanı sağlanmıştır. Herkesin, özellikle öğrencilerin istifadelerine sunuyoruz.
90.00 ₺ -
Muhtasar İlmihal İngilizce (Ciltli)
In this age of materialism, it is a reality that our children ar e growing up in a spiritually deficient environment. As a consequence of our awareness of the importance of this issue, we have published A Concise Fiqh In this book, all Muslims may find that basic religious information which is essential in their daily lives.
78.00 ₺ -
Dört İncil Farklılıkları ve Çelişkileri
Bu eserde Hıristiyanlığın kutsal kitabı İnciller ele alınmış, bunların yazılması ve toplanması tarihi seyri içinde incelenmiştir. Ayrıca İncillerde yer alan konular tesbit edilmiş, hangi konunun hangi İncil’de nasıl anlatıldığı karşılaştırmalı bir şekilde ortaya konarak İnciller arasındaki farklılıklar ve çelişkiler tesbit edilmiştir. Türkiye’de ve bütün İslam Dünyasında Hıristiyan misyonerleri tarafından yürütülen yoğun bir Hıristiyanlık propagandası vardır. Vatikan’ın Hıristiyan-İslam diyaloğu için sürekli çağrılar yapmasına rağmen, İslam ülkelerine yönelik bu misyoner çalışmalarını kiliselerin organize ettiği görülmektedir. Türkiye’de ve dünyanın diğer yerlerinde Hıristiyanlığı propaganda eden misyonerler, İncillerin sadece iyi ve güzel yanlarını tanıtmaktadırlar. Halbuki İncillerde bu iyi ve güzel şeylerin yanı sıra akla, mantığa ve bilime aykırı şeyler de bulunmaktadır. Misyoner propagandalarında yer almayan İncillerin bu yanını görebilmek için elinizdeki kitap dikkatle okunmalıdır. Bu araştırmanın hedefi, İncillere inanan Hıristiyanları rencide etmek değil, aksine objektif şekilde yer yer Hıristiyan kaynaklara da başvurarak İncillerle ilgili gerçekleri ortaya çıkarmaktır. Bu çalışma ile Hıristiyanları kendi inançlarından çevirmek amaçlanmamış, ancak Hıristiyan olmadığı halde bu dine çevrilmek istenen insanları uyararak onların gerçekleri görmeleri sağlanmak istenmiştir.
91.00 ₺ -
Haremde Yaşam Saray ve Harem Hatırları
Arka Kapak Yazısı: Özellikle haremdeki yaşantı hakkında Osmanlı kaynaklarında bilgi bulma olanağı çok zordur. Çünkü “Harem ve haremde olup bitenler” Osmanlı sosyal yaşamında bir “yasak bölge” olarak kalmıştır. Bu nedenle de Osmanlı vakanüvis ve tarihçileri, burasının içyüzü hakkında bilgi edinme imkânından oldukça yoksun kalmıştır. Söz konusu olumsuz şartlardan dolayı da harem; yerli, yabancı tarihçi ve yazarlar tarafından daha çok hayallerde biçimlendirilen; fakat gerçekte pek bilinmeyen bir “bilinmezlik dünyası” olarak sürekli gizemliliğini korumuştur. Şair Leyla Saz’ın hatıraları ise “saray çevresi ve harem hayatı” konularında gözleme dayanan çok önemli bir kaynaktır. Leyla Saz, hatıralarında, yaşadığı altı padişah döneminin saray çevresini, insanlarını, gelenek ve göreneklerini, saz âlemlerini, saray teşkilatını ve ünlü düğünleri tüm yönleriyle anlatmıştır. Hazırlayan: Sedat Demir
85.00 ₺ -
II. Meşrutiyetten Cumhuriyete Elli Yıllık Hatıralarım
Arka Kapak Yazısı: Kültür ve edebiyat tarihimiz biraz da vefasızlık ve unutulmuşlukların tarihidir. Çok önemli işlere imza atmış kişilerin hemencecik göz ardı edildiğine tarihin tanıklık ettiğini görürüz. Bu vefasızlıktan nasibini alanlardan biri de Süleyman Tevfik’tir. O birçok alanda yüzlerce eser vermiş, çok sayıda gazete çıkarmış, basın hayatının olmazsa olmazlarından biri olarak Babıâli’de yer etmiştir. “İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı”nda dünyaya gelen Süleyman Tevfik “Şeyhü’l-matbuat” olarak anılmıştır. Sultan Abdülaziz, II. Abdülhamid, Mehmed Reşad, Vahdeddin ve Cumhuriyet’le birlikte Atatürk dönemlerini yaşayıp olayların merkezinde yer alan Süleyman Tevfik, bize “II. Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e” son devrin panaromasını bir roman tadında anlatmıştır. Türk Yunan Harbi, Trablusgarp Harbi, Balkan Harpleri, 1. Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı’na kadar birçok savaşta gördüklerini ve duyduklarını anlatan yazar, hatıralarında Osmanlı’nın yıkılış devrinin siyasi ve kültürel hayatına da ışık tutmuştur. Hazırlayanlar: Tahsin Yıldırım-Şaban Özdemir
46.75 ₺ -
İslam Alimlerinin Gözüyle Zamanın Kıymeti
Sahip olduğumuz en büyük nimetlerden biri olmasına rağmen, en kolay harcadığımız nimet hiç şüphesiz ki zamandır. Elinizdeki eser, kum saati misali her gün eksilmeye yüz tutan hayatımızı en iyi şekilde verimli kılmanın yolunu aydınlatan bir meşale gibidir. Bunu yaparken de hayatlarını en güzel şekilde değerlendirmiş ve bizlere yüklü bir miras bırakmış İslam âlimlerinin hayatlarından ve sözlerinden bir demet sunmaktadır. Mazimizdeki güzellikleri ortaya koyan bu çalışma, vakitlerini dolu dolu geçirme hususunda herkesi teşvik etmektedir. Eserin sahibinin yetmişten fazla çalışmasının bulunması ve çağımızın en önde gelen hadisçilerinden biri olması kitabın kıymetini daha da artırmaktadır.
101.38 ₺ -
Türk İslam Edebiyatı
İslam'ı kabul etmiş olan milletlerin, özellikle de Arap, İran ve Türklerin, edebiyatlarında ortak olan kültür ve edebiyatlarından oluşan "ortak islami konular"dır. Araplar, İrarnlılar ve Türklerin, millet olarak, İslam öncesi kendi milli duygu, düşünce ve yaşayışlarıyla oluşan milli kültür ve edebiyatları var idi. Her biri ayrı ayrı milli his, düşünce ve kültür çerçevesinde oluşan, kendi örf adet, ve gelenekleri etrafında meydana getirilen, kendilerine özgü ve müstakil bür kültüt ve edebiyata, henüz safiyetlerini devam ettiren bir dile dahip idiler. Tarihen sabittir ki, sosyal bir varlık olan insanın, tek başına değil, toplum içinde yaşaması, hayatını devam ettirme ve her türlü ihtiyacını içinde yaşadığı toplum bireyleriyle ortaklaşa gidermesi ve temini zorunludur. birylerin oluşturduğu toplumlar, bir yandan maddi ve sosyal hayatlarını devam ettişrirken, diğer yandan tarihlerine mensup oldukları milli dil, milli kültür ve milli edebiyatlarıyla da ma'nevi hayatlarını devam ettirirler. henüz dil, kültür ve edebiyatta ortaklık yok, belki benzerlik vardır. Miladi 610 yılından itibaren önce cahiliye bataklığında boğulmak üzere olan Arapları, sonra komşular olan İranlıları, X. yüzyıldan itibaren de Türkleri kanatları altına alarak himaye etmiş , onlara mutluluk yolunu göstermiş olanların dil, kültür ve edebiyatlarının ortak yanlarını birleştirrek ortaya yepyeni bir ortak kültür ve medeniyet koymuştur. Bunun adı Arap İslam Edebiyatı, İran İslam edebiyatı ve Türk İslam Edebiyatı'dır.
176.40 ₺ -
-
Siyaset Üstü Siyaset
Türk siyasetinin dünya siyasetinde tuttuğu yer,siyaset aşırı poltikalar,stratejiler
91.00 ₺ -
Siyasal Aklı Karışıklar İçin One Minute
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın İsrail Cumhurbaşkanı'na ve onun aymazlığından ve yakışıksız üslubundan kaynaklanan nedenlerden dolayı kendisine ve moderatöre haklı olarak yönettiği sert eleştiriler panele damgasını vurdu. "One Minute" sözcüğü ile zihinlere kazınan bu çıkış, her ne kadar spontane olarak gelişmiş olsa da, aslında Türkiye'nin dış politikadaki değişim ve dönüşümünü simgelemesi bakımından son derece önemli bir açılımı ifade ediyordu. Bu itibarla her şeyden önce "One Minute" olayını hem iç siyaset hem de dış siyaset açısından doğru anlamanın ve derinlemesine tahlil etmenin hem çok önemli ve hem de çok gerekli olduğunu düşünüyoruz. Bu olayın Başbakan Erdoğan'ın global ölçekte-İsrail dahil-güçlü, onurlu ve dik durabilmesini bilen bir lider olarak algılanmasına yol açtığını söyleyebiliriz. Hatta, Erdoğan yönetimindeki Türkiye'nin ve ülkenin yeni lideri olarak onun, bir siyasi fenomene ve dünya markasına dönüştüğü kabul edilebilir. Bu eserimizin 'davos Hadisesi'nin kodlarını çözmeyi amaçlayan çalışmalara mütevazı bir katkı olması dileklerimizle...
63.00 ₺ -
Cinsel Bilgiler Ansiklopedisi
Çevreden yalan yanlış bilgilerle cinselliği öğrenmek yerine ilmi ve dini bilgiler ışığında hazırlanmış olan bu kitabı güvenle okuyabilir ve gençlerinize okutabilirsiniz.
72.00 ₺ -
Evliliğe Kurulan Tuzaklar
Evlilerin mutluluğunu engellemek üzere cin, şeytan ve büyü ile yapılan tuzaklardan korunma yolları ve tedavi yolları açıklanmaktadır.
54.00 ₺ -
Sevadül Azam ve Tercümesi Kelime Anlamlı
Sevâdü’l-A‘zam, Hakîm es-Semerkandî’nin (v. 342/953) akaide dair eseridir. “Sevâdü’l-a‘zam” terkibi, Hz. Peygamber ve ashabını takip eden müslüman çoğunluk, anlamına gelmektedir. Dolayısıyla ehl-i sünnet ve’l-cemaat çoğunluğunu ifade etmek için kullanılır. III. (IX.) yüzyılın sonlarına doğru Mâverâünnehir ve Horasan’da bid‘at ve hurafelerin yaygınlaşması üzerine Sâmânî Emîri İsmâil b. Ahmed, Semerkant ve Buhara âlimlerini davet ederek müslümanları sağlam bir akîde etrafında toplayacak ve Ehl-i sünnet inancını yayarak sapkın anlayışları ortadan kaldıracak bir eser yazmalarını istemiş, âlimler de bu görevi Hakîm es-Semerkandî’nin yerine getirmesini uygun bulmuştur. Eserin muhtevası, ilâhiyyât, nübüvvât, sem‘iyyât ve hilâfet bahisleri yanında bazı fıkhî konuları da içermektedir. Hanefî-Mâtürîdî kelâmının başlangıç dönemine ait olan risâlede meseleler âyet ve hadislerle desteklenerek ele alınmış, dinî terimler olabildiğince anlaşılır hale getirilerek sade bir üslûp kullanılmıştır. Mu‘tezile, Şîa, Kerrâmiyye ve Cehmiyye’nin görüşleri sert bir dille eleştirilirken Sünnî gelenekten Hanefî çizgisi benimsenmiştir. Eserde ele alınan konularla Ebû Hanîfe’nin risâleleri arasındaki muhteva benzerliği dikkat çekicidir.
165.00 ₺ -
Erken Modern Osmanlılar
İMPARATORLUĞUN KURUCULARI... 1453’te İstanbul’un fethedilmesinden 1839’da Tanzimat’ın ilan edilmesine kadar olan Osmanlı İmparatorluğu’nun yükseliş dönemi hakkında yepyeni bir değerlendirme. Geleneksel görüşe göre bu yıllar, gücünün doruğundaki imparatorluğun küreselleşme ve Avrupa üstünlüğü karşısında kendini modernleştirmeyi başaramayıp gerilemeye başladığı bir dönemdir. Bu kitabın yazarlarıysa bu görüşe karşı çıkarak aslında Osmanlıların nasıl kendi koşulları içinde modern hale geldiklerini gösteriyorlar. Osmanlıları siyasetçi ve diplomat, askeri reformcu, sanatçı ve tarihçi kimlikleriyle inceleyen yazarlar, bir yandan da Osmanlıların içinde yaşadıkları mahkeme, mezarlık, bahçe gibi maddi dünyaları ayrıntılı olarak ele alıp yeniden tarif ediyorlar. Osmanlı İmparatorluğu’nun entelektüel tarihinde bir dönüm noktasını ifade eden bu kitap öğrenciler, akademisyenler ve Osmanlı dünyasıyla ilgilenen herkes için temel bir metin haline gelmeyi vaat ediyor. "Bu kitabın yazarları, erken modern Osmanlı Devleti ve toplumunun kendine özgü bir hikâyesi olduğunu ve bu hikâyede bir modernleşme arayışından, Avrupa ülkeleriyle karşılaştırmadan ve Batı’yla rekabetten çok daha fazla şey bulunduğunu kavramışlardır. Bu kitaptaki makaleler erken modern Osmanlı Medeniyeti’nin karada ve denizde kendi sınırlarını ne kadar eksiksiz bir şekilde çizmiş olduğunu göstermektedir." Virginia H. Aksan-Daniel Goffman “Modern Osmanlı’nın doğuşuna tanıklık eden bu çalışma, takriben 16. yüzyılın sonu ile 19. yüzyılın başlarını kapsayan çağa odaklanıyor. Osmanlı siyasetinden diplomasiye, askeriyeden haritacılığa, Osmanlı saray tarihçiliğinden kültürel hayata kadar geniş bir içeriğe sahip olan Erken Modern Osmanlılar, alanında uzman zengin bir akademik kadro tarafından hazırlanmış olmakla beraber her bir bölümü okurlar için kapsamlı ve tatmin edici.” Donald Quataert Yazarlar: Virginia Aksan, Daniel Goffman, Palmira Brummett, Gábor Ágoston, Molly Greene, Douglas A. Howard, Baki Tezcan, Najwa Al-Qattan, Leslie Peirce, Edhem Eldem, Dina Rizk Khoury, Shirine Hamadeh
25.90 ₺ -
Rüyadan İmparatorluğa Osmanlı İmparatorluğunun Öyküsü
Kuruluşundan 1923’e kadar Osmanlı tarihi... Caroline Finkel′in Osmanlı arşivleri yanında Osmanlı′nın hükmettiği topraklardaki devletlerin de arşivlerinde çalışarak yazdığı, Osmanlı′nın 600 yıllık tarihini, detaylarıyla anlatan dev eser... Sırasıyla İngiltere ve Amerika’da yayımlanan ve tarihçiler tarafından olumlu eleştiriler alan kitap, ciltli, özenli baskısıyla şimdi Türkçe’de. “Tarih yazımını eski büyük geleneği olan Osmanistik çerçevesinde kaleme alınmış, kendi şartları içinde değerlendirildiğinde geniş okuyucu kitlesinin yanında uzmanları bile uyaracak ve bazı konuları hatırlatacak bir eser...” İLBER ORTAYLI "Caroline Finkel′ın yapıtının çok uzun süre Osmanlı İmparatorluğu′nun tek ciltlik standart tarihi olarak kalacağına şüphem yok." ANDREW MANGO Osmanlı tarihleri ilk padişah Osman’ın kuracağı hanedanın rüyasını gördüğünü kaydederler – rüyada Osman’ın göbeğinden çıkan tam gelişmiş bir ağaç onun torunlarının gücünü ve topraklarının büyüklüğünü simgeler. Osman’ın soyu göçebe kökenlerinin becerilerini, fethettikleri Bizans’ın emperyal dünya görüşüyle birleştirdi. Sonuçta altı yüzyıl boyunca, en güçlü döneminde Macaristan’dan Basra Körfezi’ne, Kuzey Afrika’dan Kafkaslar’a kadar uzanan bölgeleri kontrol eden, çok etnisiteli bir devlet doğdu. Osmanlı’nın moderniteye geçişi Habsburglar ya da Romanovlar’ınki kadar karmaşık bir süreçti. Osmanlılardan askerî cesaretleri nedeniyle korkulur, devlet idarelerine ise saygı duyulurdu; Kanunî Sultan Süleyman ve II. Abdülhamid gibi padişahlar dönemlerine egemen kişilerdi. Ancak, padişahın ve ailesinin gözden uzaklığında örneklendiği gibi, imparatorluğun işleyişi bir sır perdesiyle örtülmüştü. Bugün bile modern Türkiye’yi ve komşularını ziyaret edenler Osmanlı’nın miras bıraktığı anıtsal mimariye ve incelikli sanat eserlerine hayranlık duyarken, Avrupa ve Ortadoğu halklarının çoğunluğu Osmanlı geçmişlerinin tarihlerini ve kültürlerini nasıl biçimlendirdiğini görmekte zorluk çekmektedir. Osman’ın vizyonunun gerçekleşmesi, zamanla çöküntüye uğraması ve Birinci Dünya Savaşı’nın muharebe alanlarında yok olması, modern dünyanın kavranması için temel önemde, gerçekten dramatik bir destandır.
133.20 ₺ -
Osmanlı Denizgücü
Prof. Dr. İdris Bostan’ın danışman editörlüğünde hazırlanan bu kitap 16. yüzyıl tarihinin yeniden değerlendirilmesinde Osmanlı İmparatorluğu’nun Avrupa, Avrupa-Asya ve dünya tarihine daha fazla dahil edilmesini öneriyor. Eserde Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğu’daki yayılması evrensel egemenlik iddiaları, Doğu Akdeniz’de güç elde etmeye yönelik politikalar ve Doğu ticaretinin kontrolünü ele geçirme mücadelesi bağlamında inceleniyor. Bu yeniden kavramlaştırmanın amaçları, Osmn Devleti’ni bir başrol oyuncusu olarak görmek, Keşifler Çağı temasında öne çıkarılmamış cephelere dikkat çekmek ve Avrupa-Asya dünyasındaki ilişkiler anlayışını fark söyleminin oluşturduğu sınırların ötesine taşımaktır. Kitabın odak noktaları ticaret ve siyasettir; Osmanlı İmparatorluğu’nun biricik, etkisiz ve diğerlerinden uzak bir devlet olduğu görüşünü desteklemektense akademik tartışmalar ile ortaçağ sonundaki ve erken modern dönemdeki devletlerle ilgili mukayeseli analizlerde Osmanlı Devleti’nin ve Osmanlı seçkinlerinin ticarette bilinçli hareket ettikleri görüşünün yer almasına imkân tanımaktadır. “Bu kitabın dikkate değer bütün tespitleri arasında bana göre belki en önemli olanı, daha çok Avrupalılar için “Coğrafi Keşifler Çağı” olması gereken 16. yüzyıl başlarında Doğu Akdeniz Havzasında yürütülen üstünlük mücadelesinde artık etkinliğini kaybetmiş Memlükler’le sahneye yeni çıkan Safeviler’in, kendileri gibi Türk ve Müslüman olan Osmanlılara karşı savaşırken bölgede söz sahibi olmak isteyen Venedik ve Portekiz’le işbirliği yapmalarına dikkat çekmesi yanında, yeniden şekillenen Akdeniz Dünyasındaki Osmanlı egemenliğinin Kızıldeniz’e taşınma teşebbüslerinde, bölgedeki uluslararası siyasetin ve siyasi dengelerin değişmesinde ve şimdiye kadar pek dikkat edilmeyen Osmanlı iç ve dış ticaretinin etkin konuma gelmesinde Osmanlı Denizgücünün rolüne işaret etmesidir.” İDRİS BOSTAN “Osmanlı Devleti’nin rakipleri arasında bir deniz imparatorluğu olması konusunda sunduğu ikna edici görüşler Osmanlı İmparatorluğu’ndaki merkantilizmin genellikle göz ardı edildiği 16. yüzyıl genel tarihi için taze bir nefes.” VIRGINIA H. AKSAN “Brummett′in özellikle "Batı" tarihçiliğinde ortaya çıkan çarpıtmayı (kendi ifadesiyle distortion′u) sergilemesi bu alanda onarılması gereken önyargıları belirlemiştir ki çok önemli ve cesaretli bir görev olarak takdir edilmelidir.”
25.90 ₺