-
Çıkartmalı Boyama Kitabı
4–6 yaş arası çocuklar için boyama kitapları, el-göz koordinasyonunu sağlana, çocuğu sanat ve eğitimle tanıştırma, çevredeki şekilleri tanıtma, kalem tutmayı öğretme, renkleri ve boyaları tanıtma gibi pek çok yönden faydalıdır.Bu kitabı çocuğunuzun, hem eğlenmesi, hem de kendini geliştirmesi için iyi bir yardımcı olarak kullanabilsiniz. Değerli Ebeveynler ve Eğitimciler Kitapta her resme ait bir çıkartma bulunmaktadır. Çocuğunuza boyayacağı resmyanına, o resme ait örnek çıkartmayı yapıştırmayı öğretebilirsiniz. Yapıştırılan çıkartma, yalnızca çocuğu motive etme amaçlıdır. Çocuğunuzu örnekteki renkleri aynen uygulaması konusunda kesinlikle zorlamayınız. Onu, hayal gücünün zenginliğinde özgür bırakınız.
75.00 ₺ -
Uykusu Kaçan Ejderha
Bu masalları bez bebekler anlatıyor! Dilden dile anlatılan on masal… Anka kuşları, ejderhalar, konuşan kedicikler, devler, uçan halılar… Çocukların en sevdiği masal kahramanları bu kitaplarda! Üstelik bu masalları bez bebekler anlatıyor… Kitapların arka sayfasında yer alan etkinliklerse çocukların Türkçe kazanım ve becerilerini destekliyor.
2.09 ₺ -
Mutluluk Ülkesi
Bu masalları bez bebekler anlatıyor! Dilden dile anlatılan on masal… Anka kuşları, ejderhalar, konuşan kedicikler, devler, uçan halılar… Çocukların en sevdiği masal kahramanları bu kitaplarda! Üstelik bu masalları bez bebekler anlatıyor… Kitapların arka sayfasında yer alan etkinliklerse çocukların Türkçe kazanım ve becerilerini destekliyor.
2.09 ₺ -
En Değerli Eşya
Bu masalları bez bebekler anlatıyor! Dilden dile anlatılan on masal… Anka kuşları, ejderhalar, konuşan kedicikler, devler, uçan halılar… Çocukların en sevdiği masal kahramanları bu kitaplarda! Üstelik bu masalları bez bebekler anlatıyor… Kitapların arka sayfasında yer alan etkinliklerse çocukların Türkçe kazanım ve becerilerini destekliyor.
2.09 ₺ -
Anka Kuşu
Bu masalları bez bebekler anlatıyor! Dilden dile anlatılan on masal… Anka kuşları, ejderhalar, konuşan kedicikler, devler, uçan halılar… Çocukların en sevdiği masal kahramanları bu kitaplarda! Üstelik bu masalları bez bebekler anlatıyor… Kitapların arka sayfasında yer alan etkinliklerse çocukların Türkçe kazanım ve becerilerini destekliyor.
2.09 ₺ -
Bez Bebekten Masallar Set
Bu masalları bez bebekler anlatıyor! Dilden dile anlatılan on masal… Anka kuşları, ejderhalar, konuşan kedicikler, devler, uçan halılar… Çocukların en sevdiği masal kahramanları bu kitaplarda! Üstelik bu masalları bez bebekler anlatıyor… Kitapların arka sayfasında yer alan etkinliklerse çocukların Türkçe kazanım ve becerilerini destekliyor. Bu setteki kitaplar: *Mutluluk Ülkesi *Anka Kuşu *Altın Kuş *İncigül *En Değerli Eşya *Uyusu Kaçan Ejderha *Padişah Kızıyla Kaz Çobanı *Nazlı Kız *Oduncunun Kızı *Kedilerin Sarayı
20.84 ₺ -
Sabırcık Sultan
Bir varmış bir yokmuş. Uzak ülkelerin birinde bir padişah kızı yaşıyormuş. Bu padişah kızı dertten tasadan uzakmış. Bu yüzden herkes ona ‘Dertsiz Sultan’ diyormuş. Dertsiz Sultan hem dertsizmiş hem de çok sabırsızmış. Bir gün dertleri yüzünden yüzü gülmeyen dadısını azarlamış. Dadısı buna çok üzülmüş. İçinden söylenmiş: - Ah sultan; Dertsiz Sultan! Gün olsun başına gelsin; sen de dert neymiş öğrenesin!... Ertesi gün Dertsiz Sultan bahçeye çıkmış; havuzdaki kuğuları seyre dalmış… Bu esnada salkım söğüt ağacında bir kuş ninni söylemeye başlamış. Dertsiz Sultan kuşu dinlerken uyuyakalmış… Kuş gelmiş, sultanın omzuna konmuş; kulağına fısıldamış: -Sultanım Dertsiz Sultan! Dertten anlamayan sabrı bilmeyen sultan! Sen dün ne yaptın? Dadının kalbini kırdın. Benim adım Dert Kuşu. Sana derdi de sabrı da öğretmeye geldim… Kuş böyle söyledikten sonra uyuyan sultanı kaptığı gibi havalanmış. Götürmüş bir dağ başına bırakmış… Sonra ne olmuş dersiniz? Dertsiz Sultan’ın başına neler gelmiş? Derdi de sabrı da öğrenebilmiş mi?... Çocuklar bu masalı okurken hem keyif alacak hem de kimsenin derdini hafife almamayı ve sabırlı olmayı öğrenecekler… “Anadolu Masalları”nı 5-7 yaş gurubu çocuklar ebeveynlerinden dinleyebilir, 2. ve 3. sınıf öğrencileriyse kendi başlarına zevkle okuyabilirler.
2.09 ₺ -
Kara Kedi
Bir varmış bir yokmuş. Bir padişahın üç kızı varmış. Bu üç kızın üçü de birbirinden güzelmiş. Onlarla evlenmek için memleketin bütün delikanlıları yarış içindeymiş. Padişah babayla sultan ana, kızlarını kimlerle evlendireceklerine bir türlü karar veremiyorlarmış… Sonunda kızları için bir altın top yaptırmaya karar vermişler. Her kız kendi topunu sarayın balkonundan atacak top kime isabet ederse onunla evlenecekmiş. Böylece herkes kendi kısmetini kendi belirleyecekmiş… İlk önce tpunu büyük kız atmış. Top yuvarlanmış yuvarlanmış, hiç kimseye dokunmadan küçük eski bir kulübenin önünde durmuş. Büyük kızla evlenmek isteyen bütün delikanlılar çok üzülmüş. Ertesi gün, büyük kızı hazırlamışlar, bir güzel süslemişler, getirip kulübenin önüne bırakmışlar… Kız çaresiz içeri girmiş. Heyecandan kalbi küt küt atıyormuş. Burada neyle karşılaşacağını çok merak ediyormuş. Etrafına bakınırken kulübenin arkasında bir kapı daha görmüş. Gidip kapıyı açmış. Bir de ne görsün? Kocaman bir saray! - Demek, demiş; altın topun bunun için buraya yuvarlandı. Ben bu sarayın hanımı olacağım! Tam bu esnada kara bir kedi çıkagelmiş. Kızın eteklerine sürtünmüş. Yakut yeşili gözleriyle ışıl ışıl kıza bakmış. Tatlı tatlı miyavlamış: - Miyavvv... Kız kediden hiç hoşlanmamış, - Pist!... Git buradan, diyerek kediyi kovmuş… Sonra ne olmuş dersiniz büyük kız o sarayın sultanı olabilmiş mi? Ya diğer kardeşleri, onlar da kısmetlerini bulabilmişler mi? “Anadolu Masalları”nı 5-7 yaş gurubu çocuklar ebeveynlerinden dinleyebilir, 2. ve 3. sınıf öğrencileriyse kendi başlarına zevkle okuyabilirler. Çocuklar bu masalı okurken hem keyif alacak hem de iyilik yapanın karşısında iyilik, kötülük yapanınsa kötülük bulacağını öğrenecekler.
2.09 ₺ -
Güvercin Şehzade
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde kocaman bir sarayda, padişah babası ve sultan anasıyla birlikte mutlu mutlu yaşayan bir kız varmış. Upuzun saçlı, yay gibi kaşlı bu güzeller güzeli kızın adı Gülfidan’mış. Bir sabah Gülfidan Sultan dolaşmak için bahçeye çıkmış. Güllerin, leylakların, sümbüllerin arasında gezinirken gökyüzünde beyaz bir güvercin belirmiş. Gülfidan Sultan bu güvercini görür görmez çok sevmiş. Güvercin de boncuk boncuk bakan gözlerini Gülfidan Sultan’dn ayırmıyormuş. Böyle uzun uzun birbirlerini izlemişler. Sonra güvercin konduğu daldan havalanmış, Gülfidan Sultan’ın elindeki ipek mendili kaptığı gibi uçup gitmiş. Gülfidan Sultan güvercinin arkasından bakakalmış. Meğer bu ak kanatlı güvercin bir şehzadeymiş. Daha bebekken periler onu kaçırmış güvercine dönüştürmüşler… Sonraki günler Gülfidan Sultan bahçede hep o güvercini beklemiş. Fakat güvercin gelmemiş. Gel zaman git zaman güvercinin hasretinden Gülfidan Sultan yataklara düşmüş. Güvercin Şehzade de Gülfidan Sultan’ın hasretiyle yanıp tutuşuyormuş ama periler kraliçesi, Güvercin Şehzade’nin Gülfidan Sultan’ı görmesine izin vermiyormuş… Sonra ne olmuş dersiniz? Güvercin Şehzade’yle Gülfidan Sultan kavuşabilmişler mi? Güvercin Şehzade tekrar eski haline dönebilmiş mi? Çocuklar bu masalı okurken hem keyif alacak hem de sevginin emek ve fedakarlık gerektirdiğini, yapılan iyiliklerin mutlaka karşılık bulacağını öğrenecekler. “Anadolu Masalları”nı 5-7 yaş gurubu çocuklar ebeveynlerinden dinleyebilir, 2. ve 3. sınıf öğrencileriyse kendi başlarına zevkle okuyabilirler.
2.09 ₺ -
Gülen Ayva Ağlayan Nar
Bir varmış bir yokmuş. Uzak ülkelerin birinde bir padişah oğlu varmış. Bu padişah oğlu, yaramaz mı yaramazmış. Gün olmuş yaramaz oğlan büyümüş, delikanlı olmuş. Artık uslanması babasına yakışır bir şehzade gibi davranması gerekiyormuş. Fakat onun aklı fikri hâlâ oyunda, olmadık şakalardaymış… Bir gün çeşme başında testisine su dolduran yaşlı bir kadın görmüş. İçinden “Şuna bir şaka yapayım” diye geçirmiş. Eline bir taş alıp fırlatmış. Taş testiye isabet etmiş, testi “çat” demş kırılmış… Şehzade kıkır kıkır gülmeye başlamış. Yaşlı kadın kaşlarını çatıp şehzadeye bakmış: - Eh oğlan, benim gibi yaşlı bir kadına bu oyunu ettin ya, demiş. Dilerim Ağlayan Nar’la Gülen Ayva’nın peşine düşesin! Onları bulmadan rahat yüzü görmeyesin!... Şehzade kadının ne demek istediğini anlamamış ama o günden sonra Ağlayan Nar’la Gülen Ayva’yı unutamamış. Her an onları düşünür olmuş. Uykuları kaçmış… Sonunda olanları babasına anlatmış: - İşte böyle babacığım, demiş. O günden beri Gülen Ayva’yla Ağlayan Nar aklımdan çıkmıyor. Belli ki onları bulmadan rahat edemeyeceğim. İzin verin, yola düşeyim. Neredelerse bulup onları getireyim… Padişah: -Ah ah, demiş. Vah vah, demiş. Bu yaramazlıklarının bir gün başına iş açacağı belliydi, demiş. Çaresiz oğlunun gitmesine izin vermiş… Şehzade yiyecek torbasını, su matarasını hazırlamış, Gülen Ayva’yla Ağlayan Nar’ı bulmak için yola çıkmış… Sonra ne olmuş dersiniz? Şehzade, Gülen Ayva’yla Ağlayan Nar’ı bulabilmiş mi?... Çocuklar bu masalı okurken hem keyif alacak hem de merhametin ve şefkatin her kapıyı açtığını öğrenecekler. “Anadolu Masalları”nı 5-7 yaş gurubu çocuklar ebeveynlerinden dinleyebilir, 2. ve 3. sınıf öğrencileriyse kendi başlarına zevkle okuyabilirler.
2.09 ₺ -
Dediğim Dedik Karga
Bir varmış bir yokmuş. Zamanlardan bir zamanda diyarlardan bir diyarda, düğme gözlü, koca gagalı, kara kanatlı kapkara bir karga yaşarmış… Bir gün kargacığın ayağına koca bir diken batıvermiş. Karga can acısıyla ‘gak’lamış sonra ayağındaki dikeni çıkarıp düşünmeye başlamış: “Ben bu dikeni ne yapsam acaba? Atsam yazık yaksam yazık” Birden aklına parlak bir fikir gelmiş: “İlkbahar geldiğinde bu dikenle yuvamı onarırım!” Dikeni pençesiyle kavramış havlanmış… Dikeni bırakacak güvenli bir yer ararken bir kulübenin önünde hamur yoğuran yaşlı bir kadın görmüş. Ona seslenmiş: - Ak nine pak nine; hamurun yumuşak, ekmeğin tatlı olsun nine. Benim için bu dikeni saklar mısın? Bahar gelince ben gelir dikenimi alırım… Yaşlı kadın ne cevap vermiş dersiniz? Karga gelene kadar dikeni saklamış mı? Çocuklar bu masalı okurken hem keyif alacak hem de emanet edilen şeyi titizlikle korumanın önemini öğrenecekler. “Anadolu Masalları”nı 5-7 yaş gurubu çocuklar ebeveynlerinden dinleyebilir, 2. ve 3. sınıf öğrencileriyse kendi başlarına zevkle okuyabilirler.
2.09 ₺ -
Bal Pekmez Tuz
Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde kendini pek beğenen, övülmeyi pek seven bir Padişah varmış. Bunu bilen adamları her fırsatta ona övgü dolu sözler söylerlermiş. Bir gün kibirli padişah kızlarını yanına çağırmış: Söyleyin bakalım, beni ne kadar seviyorsunuz, diye sormuş. Büyük kız; - Babacığım, demiş Hem çok faydalıdır hem çok tatlıdır. Dağlardaki bin bir çiçekten toplanarak yapılır. Ben sizi bal kadar seviyorum, demiş. Padişahın yzü gülmüş; - Benim ilk kızım; ilk göz ağrım, demiş. Beni bu kadar sevdiğine göre, sarayın bahçesindeki Güllü Köşk senin olsun. Ortanca kız hemen atılmış; - Babacığım, demiş. Hem güç kuvvet kazandırır hem bal kadar tatlıdır. Çeşit çeşit üzümden bin bir emekle hazırlanır. Ben de sizi pekmez kadar seviyorum. Padişahın ağzı kulaklarına varmış; - Ortanca kızım; bahar dalım, beni bu kadar sevdiğine göre Yaseminli Köşk de senin olsun, demiş. Sıra en küçük kızdaymış. O böyle süslü püslü sözlerle sevgisini abartmak istememiş; - Babacığım, demiş. Ben sizi tuz kadar seviyorum. Diğer kızlar kikir kikir gülüşmüşler. Padişahsa: -Ne! Tuz kadar mı, diye gürlemiş. Senin gözünde değerim tuz kadar mı yani! Madem beni bu kadar seviyorsun! Memleketin öbür ucundaki yıkık dökük kulübe de senin olsun. Git bundan sonra orada yaşa. Bir daha da karşıma çıkma, demiş… Sonra ne olmuş dersiniz? Küçük sultan saraydan ayrılıp o kulübeye gitmiş mi? Padişah babası kızının onu ne çok sevdiğini anlamış mı? Çocuklar bu masalı okurken hem keyif alacak hem de kibrin, kendini beğenmişliğin kötülüğünü, alçak gönüllülüğünse kıymetini anlayacaklar. “Anadolu Masalları”nı 5-7 yaş gurubu çocuklar ebeveynlerinden dinleyebilir, 2. ve 3. sınıf öğrencileriyse kendi başlarına zevkle okuyabilirler.
2.09 ₺ -
Akıllı Kız
Bir varmış bir yokmuş. Memleketin birinde bir padişah varmış. Padişah bir gün vezirini yanına çağırmış. Ona bir altın lira vermiş. “Bununla bana bir koç alacaksın. Koçun etinden yemek, yününden kürk isterim. Hem koçumu diri hem altınımı geri isterim, demiş. Vezir kara kara düşünerek padişahın huzurundan ayrılmış, yollara düşmüş… Sonra ne olmuş dersiniz, vezir padişahın verdiği bu zor görevi başarabilmiş mi?... Çocuklar bu masalı okurken hem keyif alacak hem de akl danışmanın önemini kavrayacaklar… “Anadolu Masalları”nı 5-7 yaş gurubu çocuklar ebeveynlerinden dinleyebilir, 2. ve 3. sınıf öğrencileriyse kendi başlarına zevkle okuyabilirler.
2.09 ₺ -
Ak Gün Kara Gün
Bir varmış bir yokmuş. Zamanlardan bir zamanda diyarlardan bir diyarda Rüzgâroğlu adında bir çiftçi varmış. Bir gün Rüzgâroğlu ava gitmiş. Ormanda karşısına kızıl tüylü bir geyik çıkmış. Geyik Rüzgâroğlu’na, -Ey Rüzgâroğlu Rüzgâroğlu! Başına gelecek dert çekeceğin fakirlik var; şimdi mi dilersin yaşlanınca mı, demiş. Rüzgâroğlu geyiğe ne cevap vermiş dersiniz?... Çocuklar bu masalı okurken hem keyif alacak hem de her zorluğun karşılığındabir mükafat olduğunu ve sabrın karşılıksız olmadığını öğrenecekler… “Anadolu Masalları”nı 5-7 yaş gurubu çocuklar ebeveynlerinden dinleyebilir, 2. ve 3. sınıf öğrencileriyse kendi başlarına zevkle okuyabilirler.
2.09 ₺ -
Denizatı Dıgıdık Allah′ın Şafi İsmini Öğreniyor
Sevgili Eğitimciler ve Ebeveynler; Çocuklarımızın inanç kavramı ile erken yaşta tanışmaları, yetişkin bir birey olduklarında yaşamlarını bu kavramla anlamlandırmaları adına büyük önem taşır. ‘Allah’ın İsimlerini Öğreniyorum’ serisini bu düşünceden yola çıkarak hazırladık. Masallardaki hayvan kahramanların başından geçen maceralarla çocukların dünyasında Allah’ın isimlerine bir pencere açmaya çalıık. Kitaplarımızın son sayfasında o kitapta Allah’ın hangi isminin ne yönüyle anlatılmaya çalışıldığına dair bir bilgi ve ‘çocuğunuza anlatın/sorun’ alt başlığı altında da masala konu olan ismin daha iyi kavranmasına yönelik sorular bulacaksınız. Bu masalda, Allah’ın ‘Şafi’ ismini içerdiği, ‘şifa veren hastalıkları iyeleştiren’ anlamlarıyla çocuklarımıza öğretmek amaçlanmıştır. Çocuklarımızın bu masal yardımıyla Allah’ın ‘Şâfi’ ismi hakkında edindikleri bu ön fikir, ileride bu ismi çok daha iyi kavramalarına destek olacaktır.
37.50 ₺ -
Ahtapot Oktobus Allah′ın Kuddüs İsmini Öğreniyor
Sevgili Eğitimciler ve Ebeveynler; Çocuklarımızın inanç kavramı ile erken yaşta tanışmaları, yetişkin bir birey olduklarında yaşamlarını bu kavramla anlamlandırmaları adına büyük önem taşır. ‘Allah’ın İsimlerini Öğreniyorum’ serisini bu düşünceden yola çıkarak hazırladık. Masallardaki hayvan kahramanların başından geçen maceralarla çocukların dünyasında Allah’ın isimlerine bir pencere açmaya çalıık. Kitaplarımızın son sayfasında o kitapta Allah’ın hangi isminin ne yönüyle anlatılmaya çalışıldığına dair bir bilgi ve ‘çocuğunuza anlatın/sorun’ alt başlığı altında da masala konu olan ismin daha iyi kavranmasına yönelik sorular bulacaksınız. Bu masalda, Allah’ın ‘Kuddüs’ ismini içerdiği, ‘kâinatta meydana gelebilecek bütün pislikleri temizleyen’ anlamıyla çocuklarımıza öğretmek amaçlanmıştır. Çocuklarımızın bu masal yardımıyla Allah’ın ‘Kuddüs’ ismi hakkında edindikleri bu ön fikir, ileride bu ismi çok daha iyi kavramalarına destek olacaktır.
45.00 ₺ -
Yunus Yoyo Allah′ın Rahman İsmini Öğreniyor
Sevgili Eğitimciler ve Ebeveynler; Çocuklarımızın inanç kavramı ile erken yaşta tanışmaları, yetişkin bir birey olduklarında yaşamlarını bu kavramla anlamlandırmaları adına büyük önem taşır. ‘Allah’ın İsimlerini Öğreniyorum’ serisini bu düşünceden yola çıkarak hazırladık. Masallardaki hayvan kahramanların başından geçen maceralarla çocukların dünyasında Allah’ın isimlerine bir pencere açmaya çalıtık. Kitaplarımızın son sayfasında o kitapta Allah’ın hangi isminin ne yönüyle anlatılmaya çalışıldığına dair bir bilgi ve ‘çocuğunuza anlatın/sorun’ alt başlığı altında da masala konu olan ismin daha iyi kavranmasına yönelik sorular bulacaksınız. Bu masalda, Allah’ın ‘Rahman’ ismini içerdiği, ‘Yarattığı bütün canlılara merhamet eden’ anlamıyla çocuklarımıza öğretmek amaçlanmıştır. Çocuklarımızın bu masal yardımıyla Allah’ın ‘Rahman’ ismi hakkında edindikleri bu ön fikir, ileride bu ismi çok daha iyi kavramalarına destek olacaktır.
45.00 ₺ -
Su Aygırı Hipos Allah′ın Rezzak İsmini Öğreniyor
Sevgili Eğitimciler ve Ebeveynler; Çocuklarımızın inanç kavramı ile erken yaşta tanışmaları, yetişkin bir birey olduklarında yaşamlarını bu kavramla anlamlandırmaları adına büyük önem taşır. ‘Allah’ın İsimlerini Öğreniyorum’ serisini bu düşünceden yola çıkarak hazırladık. Masallardaki hayvan kahramanların başından geçen maceralarla çocukların dünyasında Allah’ın isimlerine bir pencere açmaya çalıtık. Kitaplarımızın son sayfasında o kitapta Allah’ın hangi isminin ne yönüyle anlatılmaya çalışıldığına dair bir bilgi ve ‘çocuğunuza anlatın/sorun’ alt başlığı altında da masala konu olan ismin daha iyi kavranmasına yönelik sorular bulacaksınız. Bu masalda, Allah’ın ‘Rezzak’ ismini içerdiği, ‘Yarattıklarına bol bol rızık veren’anlamıyla çocuklarımıza öğretmek amaçlanmıştır. Çocuklarımızın bu masal yardımıyla Allah’ın ‘Rezzak’ ismi hakkında edindikleri bu ön fikir, ileride bu ismi çok daha iyi kavramalarına destek olacaktır.
45.00 ₺ -
Serçe Kuşu Benekli Allahın Alim İsmini Öğreniyor
Sevgili Eğitimciler ve Ebeveynler; Çocuklarımızın inanç kavramı ile erken yaşta tanışmaları, yetişkin bir birey olduklarında yaşamlarını bu kavramla anlamlandırmaları adına büyük önem taşır. ‘Allah’ın İsimlerini Öğreniyorum’ serisini bu düşünceden yola çıkarak hazırladık. Masallardaki hayvan kahramanların başından geçen maceralarla çocukların dünyasında Allah’ın isimlerine bir pencere açmaya çalıık. Kitaplarımızın son sayfasında o kitapta Allah’ın hangi isminin ne yönüyle anlatılmaya çalışıldığına dair bir bilgi ve ‘çocuğunuza anlatın/sorun’ alt başlığı altında da masala konu olan ismin daha iyi kavranmasına yönelik sorular bulacaksınız. Bu masalda Allah’ın ‘Alim’ ismini içerdiği ‘gizli açık her şeyi bilen’ ve ‘yaratılmışları birbirlerinden farklı bilgilerle donatan’ anlamlarıyla çocuklarımıza öğretmek amaçlanmıştır. Çocuklarımızın bu masal yardımıyla Allah’ın ‘Alim’ ismi hakkında edindikleri bu ön fikir, ileride bu ismi çok daha iyi kavramalarına destek olacaktır.
45.00 ₺ -
Penguen Badi Allahın Hakim İsmini Öğreniyor
Sevgili Eğitimciler ve Ebeveynler; Çocuklarımızın inanç kavramı ile erken yaşta tanışmaları, yetişkin bir birey olduklarında yaşamlarını bu kavramla anlamlandırmaları adına büyük önem taşır. ‘Allah’ın İsimlerini Öğreniyorum’ serisini bu düşünceden yola çıkarak hazırladık. Masallardaki hayvan kahramanların başından geçen maceralarla çocukların dünyasında Allah’ın isimlerine bir pencere açmaya çalıık. Kitaplarımızın son sayfasında o kitapta Allah’ın hangi isminin ne yönüyle anlatılmaya çalışıldığına dair bir bilgi ve ‘çocuğunuza anlatın/sorun’ alt başlığı altında da masala konu olan ismin daha iyi kavranmasına yönelik sorular bulacaksınız. Bu masalda, Allah’ın ‘Hakîm’ ismini içerdiği, ‘Yarattığı her şeyde bir hikmet olan, sırlı sebepler bulunan’ anlamlarıyla çocuklarımıza öğretmek amaçlanmıştır. Çocuklarımızın bu masal yardımıyla Allah’ın ‘Hakim’ ismi hakkında edindikleri bu ön fikir, ileride bu ismi çok daha iyi kavramalarına destek olacaktır.
45.00 ₺ -
Kunduz Kumpaz Allahin Kadir İsmini Öğreniyor
Sevgili Eğitimciler ve Ebeveynler; Çocuklarımızın inanç kavramı ile erken yaşta tanışmaları, yetişkin bir birey olduklarında yaşamlarını bu kavramla anlamlandırmaları adına büyük önem taşır. ‘Allah’ın İsimlerini Öğreniyorum’ serisini bu düşünceden yola çıkarak hazırladık. Masallardaki hayvan kahramanların başından geçen maceralarla çocukların dünyasında Allah’ın isimlerine bir pencere açmaya çalıık. Kitaplarımızın son sayfasında o kitapta Allah’ın hangi isminin ne yönüyle anlatılmaya çalışıldığına dair bir bilgi ve ‘çocuğunuza anlatın/sorun’ alt başlığı altında da masala konu olan ismin daha iyi kavranmasına yönelik sorular bulacaksınız. Bu masalda, Allah’ın ‘Kâdir’ ismini içerdiği, ‘Her şeye gücü yeten,’ ve ‘Gerçekleşen her olay, bilgisi ve dilemesi ile olan’ anlamlarıyla çocuklarımıza öğretmek amaçlanmıştır. Çocuklarımızın bu masal yardımıyla Allah’ın ‘Kâdir’ ismi hakkında edindikleri bu ön fikir, ileride bu ismi çok daha iyi kavramalarına destek olacaktır.
45.00 ₺ -
Allahın İsimlerini Öğreniyorum 1.SET 10 Kitap
*Denizatı Dıgıdık Allah’ın Rezzak İsmini Öğreniyor *Su aygırı Hipos Allah’ın Rezzak İsmini Öğreniyor *Deve Hörgüç Allah’ın Kerîm İsmini Öğreniyor *Penguen Badi Allah’ın Hakîm İsmini Öğreniyor *Somon Simsim Allah’ın Selam İsmini Öğreniyor *Yunus Yoyo Allah’ın Rahman İsmini Öğreniyor *Ahtapot Oktobus Allah’ın Kuddüs İsmini Öğreniyor *Kunduz Kumpaz Allah’ın Kâdir İsmini Öğreniyor *Serçe Kuşu Benekli Allah’ın Alîm İsmini Öğreniyor *İpekböceği Pırpır Allah’ın Rab İsmini Öğreniyor
375.00 ₺ -
Hanedanın Sürgün Öyküsü Başucumda Bir Avuç Vatan
3 Mart 1924 günü Meclis, siyasi bir kurum olduğu gerekçesiyle Hilafet’i ilga ederken bir karar daha almıştı: Osmanlı Ailesi’nin kadın erkek bütün fertlerinin Türkiye Cumhuriyet’i hudutları içinde oturmaları sonsuza dek yasaklandı, aile mensupları Türk vatandaşlığından çıkarıldı. Osmanlılar pasaportsuz, yurtsuz, hiçbir şeysiz kalmışlardı. Acılı bir yolculuk başlıyordu. İki hafta sonra Türkiye’de, 144 kişilik Osmanlı Hanedanı’ndan hiç kimse kalmamıştı. Sürgün, yokluk, özlem ve acı dolu günler yaşadılar ama dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar ülkeleri aleyhinde bir tek söz söylemediler. Cumhuriyet aleyhinde hiçbir eyleme katılmadılar. İçlerinde daima bir gün geri dönme ümidi, başlarında bir avuç vatan toprağı vardı. “Osmanoğlu’nun Sürgünü” belgeseliyle Osmanlı Hanedan Vakfı tarafından onursal üyeliğe kabul edilen Kerime Senyücel, yaşayan Son Osmanlılar’ın, sürgüne bizzat tanık olmuş hanedan üyelerinin anlattıklarını birinci ağızdan kaleme aldı.
148.00 ₺ -
Halide Tutku Hüzün İsyan
İlk defa yayınlanan fotoğraflarıyla farklı bir Halide Edip portresi… Her şeyi anlamaya çal��şan, duyarlı, siyah gözleri vardı. Küçük yaşlarında annesiz ve yalnız kaldı. Kendi içinde bir dünya kurdu. 31 Mart’ta isyancıların, işgal İstanbul’unda İngilizlerin, Milli Mücadele yıllarında Padişah’ın ölüm listesinde buldu kendini. Maceralı hayatı, bir imparatorluğun ve genç Cumhuriyet’in en önemli dönüm noktalarına şahitlik etti. Aykırıydı. Özgürlüğüne çok düşkündü. Bu yüzden âşık olduğu adamı bile terk etti. Yazıları, romanları, konuşmaları ve itirazlarıyla dünyanın en iyi tanıdığı Türk kadını oldu. Hayatı Türkiyeli kadınların geçirdiği değişime ışık tuttu. Çocukluğunda olduğu gibi, hastalıkları ve yalnızlığı içine hayata gözlerini yumdu. Tutkulu, hüzünlü ve isyankârdı. Adı Halide’ydi. Halide Edip Adıvar… Türkiye’nin en güçlü, en ilgi çekici kadın yazar ve aktivistlerinden biri, belki de ilk akla geleni. Osmanlı’nın sancılı son dönemlerinde, Milli Mücadele yıllarında ve Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde dikkat çeken bir aktör. Sultanahmet Mitingi’nde kitleleri coşturan, İstiklal Savaşı’nda onbaşı rütbesi ile savaşan, azimli, yılmaz kadın. Kitaplarından tanıdığımız, bilinen üç beş fotoğrafından aşina olduğumuz sima. Ya Halide? Babasının adından, eşinin soyadından, yazar kimliğinden bağımsız bir kadın olarak Halide… Halide Edip denilince, çoğumuzun aklında, Sultanahmet Mitingi’ndeki görüntüleri, İngiliz edebiyatı profesörü olarak ders verdiği kürsülerdeki halleri ya da ömrünün son yıllarında çekilmiş, değirmi başörtülü, elinde sigara izmaritli fotoğraflar belirir. Oysa herkes gibi Halide’nin de bir hayatı; bu fotoğrafların arkasına saklanmış, tutkuyla, hüzünle ve isyanla örülmüş destansı bir ömrü vardır. Belgesel yapımcısı ve yazar Kemal Öztürk, Timaş Yayınları tarafından okurlara sunulan “Halide- Tutku Hüzün İsyan” isimli kitapta bilindik “Halide” fotoğrafının arkasındaki asıl portreyi bulmaya çalışıyor. Gençliğiyle, yaşlılığıyla, kavgaları ve mücadeleleri ile bambaşka bir Halide’yle buluşturmaya çalışıyor okuyucuyu ve bunu görsel açıdan hayli zengin bir çalışma ile yapıyor. Mor salkımlı bir evde gözlerini açan Halide’nin çocukluk yılları boyunca kendisine eşlik eden kareleri görüyoruz en başta: Erken yaşta kaybedilen anne, konaktaki kalabalık, üvey anneler, torununun annesizlik acısını bir nebze olsun hafifletmeye çalışan Mevlevi Haminne, kızının İngiliz terbiyesine göre yetişmesini isteyen baba Edip Bey Halide’nin yeme içme düzenini bile buna göre ayarlamışken sokaklarda özgürce horoz şekeri yiyen akranlar, kolej yılları, dayanılmaz matematikçi Salih Zeki’ye duyduğu aşk ve ilk evliliği… Şiddetle karşı çıktığı çok eşliliği hazmedemeyip büyük bir aşkla bağlı olduğu Salih Zeki’den ayrılışı, Darülmuallimat ve Lübnan’daki hocalık günleri, Dr. Adnan Bey’le evliliği ve Milli Mücadele yılları, bir süre sonra Mustafa Kemal’le görüşlerinin ayrılması ve 15 yıl süren “gönüllü sürgün”, bağımsızlığı için onca mücadele ettiği ülkesine ancak 1939’da geri dönmesi ve eserleri… Sayfalar arasında gezinirken bazı sürprizlerle de karşılaşıyoruz. Yazar, Halide Edip’le Mustafa Kemal arasındaki görüş ayrılığında belki de Mustafa Kemal’in Latife Hanım’la evlenmek üzere Fikriye Hanım’ı yurtdışına tedaviye göndermesinin yatabileceğini söylüyor. Belki de Halide, Fikriye’den vazgeçen Mustafa Kemal’de Salih Zeki’yi görmüştü. “Belki de Halide ile Mustafa Kemal arasında yaşanan sorunların temelinde bir de bu olay vardır. Halide de Mustafa Kemal gibi güçlü, otoriter ve bir kadına asla bağlanmayan birine âşık olmuştu ve Fikriye gibi karşılık bulamamıştı. Halide de Fikriye gibi ikinci bir kadın yüzünden sevdiği adamdan ayrılmıştı. Halide de Fikriye gibi çok acı çekmişti.” Ya da uzun süren sürgün yüzünden babaannesini ancak çocukluğunun ilerleyen dönemlerinde görebilen torun Ömer Sayar’ın Halide’yle ilk karşılaşmasını anlatışı ile şaşırabiliyoruz: “Küçücük bir kadındı, müthiş etkileyici bir yüzü vardı, asık suratlıydı, saçlarını sıkıca yapıştırıp arkada topuz yapmıştı ve hafif mavimtıraktı, çivit sürüyordu galiba. Elleri son derece bakımlıydı; manikürlüydü ama renkli değildi, cilalıydı. Elinde ağızlığıyla sigarası, kalın -herhalde gözü çok bozuktu- kavanoz dibi gibi kalın gözlükleri vardı. Yuvarlak. İlk öyle gördüm. Ne yalan söyleyeyim, ürktüm.” Kemal Öztürk kitabı Şirin Tekeli, Hülya Gülbahar, Ayşe Durakbaşa, Serpil Çakır, Fatma Karabıyık Barbarosoğlu gibi hukuk, sosyoloji ve edebiyat dünyasından çeşitli isimlerden görüşler alarak zenginleştirmiş. Bu yöntem belli ki yazarın Halide Edip’’i sadece kendi hayatı ile sınırlandırmadan Türk kadın hareketi bağlamında incelemek istemesinden kaynaklanıyor. Kitabın belki de en dikkat çekici yanı, özenli görsel tasarımı. Halide Edip’in birinci ve ikinci kuşak torunları Ömer ve Adnan Sayar’ın katkıları ile ailenin fotoğraf albümünden istifade edilerek hazırlanan çalışmada şimdiye dek bilinmeyen bazı fotoğraflar okuyucuya sunulmuş. Elif Sevinçgül imzasını taşıyan tüm sayfalar dönemin atmosferine ve Halide’nin iç dünyasına yaklaşmak yolunda çaba sarf ediyor. TİMAŞ Yayınları bir kısmı daha önce hiç bilinmeyen fotoğraflardan yola çıkılarak hazırlanmış bu albüm-kitapla Türkiye’de belgesel kitaplara giden yolu açma iddiasında.
20.35 ₺ -
Sofra Nimetleri Küçük Boy Karton Kapak
Mutfak evin kalbidir. Çünkü hayat verir, can verir. Can ise boğazdan gelir denilir. İşte, geleneksel Türk mutfağının birbirinden güzel tariflerini ve zengin yemek çeşitlerini içeren bu çalışma; denenmiş, ekonomik ve pratik tariflerden oluştuğu için yoğun bir ilgi görmektedir. Geleneksel Türk mutfağının en leziz ve nezih, en zengin yemek çeşitleri… Kolay, ucuz ve pratik. Tatlılar, tuzlular, et yemekleri, hamur işleri, reçeller, sütlüler, dolmalar ve daha pek çok çeşit… Hepsi bu kitaplarda…
10.28 ₺ -
Sofra Nimetleri Büyük Boy Ciltli
Mutfak evin kalbidir. Çünkü hayat verir, can verir. Can ise boğazdan gelir denilir. İşte, geleneksel Türk mutfağının birbirinden güzel tariflerini ve zengin yemek çeşitlerini içeren bu çalışma; denenmiş, ekonomik ve pratik tariflerden oluştuğu için yoğun bir ilgi görmektedir. Geleneksel Türk mutfağının en leziz ve nezih, en zengin yemek çeşitleri… Kolay, ucuz ve pratik. Tatlılar, tuzlular, et yemekleri, hamur işleri, reçeller, sütlüler, dolmalar ve daha pek çok çeşit… Hepsi bu kitaplarda…
20.56 ₺ -
Zor Çocuk Yoktur
Anne babalar “zor ebeveyn” olmadıkça, “zor çocuk” yoktur! Çocuk eğitiminin “dünyanın en zor işi” olduğunu düşünen ebeveynlere ithafen: “Zor Çocuk Yoktur.” Prof. Dr. Hüseyin Peker çocuklarda görülen olumsuz davranışların pozitif disiplin yöntemleriyle nasıl önlenebileceğini anlatıyor. Anne baba için çocuk; uğruna her türlü sıkıntıya katlanılan, yetişmesi için büyük emek ve zaman harcanan, birçok maddi fedakârlıklarda bulunulan, gelecekte iyi bir insan, kendisiyle gurur duyulacak bir birey olarak yetişmesi umulan en değerli varlıktır. Anne babaların çocuğunu yetiştirirken yaptığı fedakârlıklar ebeveyn olmanın bir gereği olarak görülür ve tüm bunlar yapılırken karşılık beklenmez. Ancak bunca çabanın sonunda çocukta görülebilecek olumsuz birtakım davranışlar ebeveyni derinden üzer, çare arayışlarına yönlendirir. Çoğu zaman karşılaşılan bu tür davranışların aslında –iyi niyetle ortaya konmuş olsalar da- ebeveynin geçmiş hatalarından kaynaklandığı göz ardı edilir. Çocuğa doğru davranışlar baskı yolu ile benimsetilmeye, yanlışları otoriter bir biçimde düzeltilmeye çalışılır. Hatırdan çıkarılmaması gereken husus, ailede otoriteyi temsil ediyor olmanın, sürekli “otoriter” bir dil kullanmayı gerektirmediğidir. Pozitif bir biçimde yaklaşılan, doğru iletişim kurulan her çocuk zaman içinde değişime açık hale gelecek ve kendisinden beklenen olumlu davranışları daha kolay gösterecektir. Prof. Dr. Hüseyin Peker “Zor Çocuk Yoktur” la ebeveynlere aslında zor çocuk olmadığını, çocukların düzeltilmesi çok güç gibi görünen olumsuz davranışlarının, doğru yaklaşımlarla ve pozitif disiplin yöntemleriyle olumlu yönde değişebileceğini anlatıyor. Yalancılık, saldırganlık, vurup-kırıcılık vb. birçok olumsuz davranışın kaynağında ebeveyn-çocuk ilişkisinin sağlıklı olmamasından kaynaklanan sorunların yattığını ifade eden Peker, bu tür davranışlar gösteren çocuklara karşı nasıl bir tutum içinde olmak gerektiğini açıklayarak ebeveyne somut çözüm önerileri sunuyor.
166.50 ₺ -
Çocuklarımıza Allahı Nasıl Anlatalım
Eğitimciler, çocukların doğuştan dini kabule hazır olduklarını vurguluyorlar. Çocuklar, yaşına ve dönemine uygun bir tarzda anlatacağımız dini konuları çok yadırgamayacak, hemen kabullenme eğilimi gösterecektir. İşte bu noktada küçüklerin değil, büyüklerin eğitime ve bilgilenmeye ihtiyaçları vardır. Çocuğumuzun dini kabule hazır olduğunu fark ettiğimiz anda en uygun fırsatı yakaladğımızı düşünür ve bildiklerimizi en ince teferruatına kadar anlatmaya başlarız. Amaç, Rabbimizi tanıtmak gibi hem samimi hem de mukaddes bir amaçtır. Niyet güzeldir. Fakat yalnızca niyetin güzel olması yetmemekte, niyetin nasıl gerçekleştirileceği de büyük önem kazanmaktadır. Bizim için bir sınav başlamıştır artık. Dini eğitim vermek açısından çocuğumuzun ilk çocukluk yılları, onun geleceğini de etkileyecek başarılı bir dönem olabileceği gibi, kalıcı yanlışlar dönemi de olabiliyor... İnsan hayatında ihmale gelmez ve vazgeçilmez bir yeri olan çocukluk dönemi eğitiminde; anne babalara, okul öncesi ve ilköğretim öğretmenlerine büyük destek sağlayacağına inandığımız bu değerli çalışmayı okuyucularımızın dikkatine sunuyoruz.
18.50 ₺